28 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CMYB C M Y B 23 NİSAN 2009 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER 11dishab@cumhuriyet.com.tr SAĞNAK NİLGÜN CERRAHOĞLU Ergenekon’a ‘İtalya Kılavuzu’ (II) “Lavlar altında gömülü kalan Pompei’nin keş- fi gibi...” İki genç savcının yürüttüğü sıradan bir soruştur- mada, rastlantı eseri gün yüzüne çıkan “P-2 örgüt- lenmesi”; İtalya’da işte bu etkiyi yaratmıştı. Savcılar, Michele Sindona adında karanlık bir ban- kacının izini sürmekteydi. Sindona’nın Sicilya’da belli süre saklandığı bir ev- deki aramada, ellerine basit bir tren bileti geçmişti: “Palermo-Arezzo”... Arezzo; Çizme’nin taa kuzeyinde... Toskana böl- gesinin kuytuda kalan kırsalıydı. Bu sapa destinasyonun esrarını çözmeye çalışan iki genç savcı; Toskana’nın karanlıklar prensi Licio Gelli adıyla ilk kez böyle karşılaştı. Gelli’nin malik- hanelerindeki aramalar sonunda; karşılarına o meşum liste çıktı: “P-2 Mason Locası”... Listede kimler yoktu ki? Beş bakan, 40 parlamenter, 14 yargıç, 30 gene- ral, istihbarat şefleri, bankacılar, işadamları, valiler, gazeteciler, genel yayın müdürleri vs... Merkez sağ ve sağ kanatta “olan” kim varsa, içindeydi. Bunların arasında en çarpıcı olanı da; “1816” No’lu üye, yani Silvio Berlusconi idi. İtalya’nın bu- günkü başbakanı... P-2’nin iç-dış konjonktürü Soğuk savaş dönemi. İtalya’nın ’70’li yıllarında ko- münistler güç kazanıyor. Avrupa’nın göbeğinde komünist partinin “iktidar al- ternatifine” dönüşme olasılığı; CIA, MI5 ve MOSSAD’ı harekete geçiriyor... İşte Toskanalı taşeron Gelli eliyle örgütlenen “Çiz- me’nin paralel devleti”, “Propaganda 2” -kısa adıy- la P-2-; bu iç-dış konjonktüre, doğrudan CIA’e ba- ğımlı olarak boy veriyor. ’70’lerin ilk yarısındaki P-2 stratejisi; komünist teh- dide karşı “askeri darbe kurgulamaya” odaklı. ’74’te; bu strateji makas değiştiriyor. ’74 bir milat yıl. Eski Kıta’nın “sağ” diktatörlükleri; önce Yunanis- tan ve Portekiz’de; ardından İspanya’da domino taş- ları gibi düşüyor. Bir “askeri darbenin” Avrupa’da artık tutmayaca- ğı anlaşılıyor. Ancak; “P-2”, “sağ darbe” saplantı- sından vazgeçmiyor. ’80 arifesinde; “Propaganda 2” yeni, daha so- fistike bir stratejiye yöneliyor. Stratejinin adı: “Pia- no di rinascita democratica!”(Demokrasinin yeni- den doğuş planı) Loca dağıldı ama fikirleri iktidarda Bu “yeniden doğuş” planı uyarınca; ivedilikle medyanın (hem sahipliği, hem çalışanları anla- mında) ele geçirilmesi tasarlanıyor. Plan; özel ka- nallar eliyle devlet TV tekelini kırmayı, “P-2 liste- sine” medya desteği veren gazetecilerin bilfiil sa- tın alınmasını öngörüyor. Birinci öncelik olan “ülke kamuoyunun denetimi” yanı sıra ayrıca; bir sağ ve bir de solda olmak üze- re, iki siyasi hareketin fitillenmesi; yargı bağımsızlı- ğının yok edilmesi; sendikaların etkisizleştirilmesi; baş- kanlık sistemine geçiş planlanıyor... 30 yıl önceki bu P-2 stratejilerine bakanlar şimdi; Propaganda 2’nin basamaklarından yükselen Ber- lusconi’nin siyasi programını okumuş gibi oluyor. Ve “Bu kadar mı olur?” diyorlar, “Çizme’yi ele geçiren Berlusconi siyaseti, bire bir geçmişe gömüldüğü söy- lenen P-2 stratejilerinin kopyası!” Davada beraat ettiler... Bu “derin devlet” meseleleri çok karışık; karşı kar- şıya bakan aynalı yüzeyleri andırıyor sevgili okurlar. İnsan, darbelerin nerde başlayıp nerde bittiği- ni göremiyor. Gözüpek iki savcının ’81 yılında ele geçirdiği “950 kişilik o listenin” ardından, herkes P-2’nin mazi ol- duğunu düşünmüştü... “Karanlık P-2 imparatorluğunun” ortaya çıkması ve gazetelerde isim listelerinin çarşaf çarşaf ya- yımlanmasıyla hükümet düşmüş; “Propaganda 2”nin lağvedildiği açıklanmış, listede yer alan is- tihbarat şefleri emekliye sevk edilmiş, memurla- ra disiplin cezaları verilmiş, parlamentoda koskoca bir araştırma komisyonu kurulmuş ve 950 isim ara- sından 20’sine “Cumhuriyet kurumlarına karşı kom- plo kurmaktan” dava açılmıştı. “P-2 locasını” örgütlü suç kapsamına dahil et- meyen Roma mahkemesi, sanıkları sonra bera- at ettirdi. Yargıtay faslında da dava aynı şekilde aklandı. Sadece Gelli ve iki yakını; “P-2” bağlan- tılı olmakla birlikte, “örgüt suçuna girmeyen” ge- rekçelerle “12 yıl” ev hapsi aldı... Hepsi bu. Yalnız Berlusconi değil; İtalyan medya ve siyaset dünyasında çok sayıda “sabık P-2” üyesi hâlâ et- kili pozisyonlarda boy göstermeye devam ediyor. İtalya’ nın P-2 serüveninden “derin devlet te- mizlendi” dışında çıkarılacak çok ders var, aslına bakarsanız. nilgun@cumhuriyet.com.tr Dış Haberler Servisi - Bush döneminde Guantanamo’dan Afganistan’a, Irak’a ve “gizli cezaevlerine” uzanan kabarõk işkence uygulamalarõnõn ardõnda üst düzey yetkililerinin bulunduğu ve Amerikan Merkezi Haberalma Teşkilatõ’nõn (CIA) “sert sorgulama tekniklerinin” ordunun kullandõğõyla doğrudan bağlantõlõ olduğu bildirildi. ABD Senatosu Silahlõ Kuvvetler Komitesi tarafõndan hazõrlanan raporda, Bush yönetiminin, “sert sorgulama tekniklerinin” hazõrlõğõna yasal onay alõnmadan çok uzun zaman önce başlandõğõ kaydedildi. 261 sayfalõk rapor, işkence uygulamalarõnõn, Bush yönetiminin savunduğu gibi birkaç askerin kendi kararlarõyla yaptõklarõ işler olduğu iddiasõnõ da çürütüyor. Raporda ayrõca, “hükümetin benimsediği sert sorgulama politikasının, Irak’ta Ebu Garib cezaevindeki Iraklı tutuklulara ABD askerleri tarafından kötü muamele edilmesi ile Guantanamo kampı ve Afganistan’daki Amerikan üslerinde yapılan sert sorgulamalarının bağlantılı olduğunu” ortaya koyuyor. Raporda, Pentagon’un, ABD askerlerine işkenceye dayanma tekniklerini öğreten bir askeri kurumdan sorgulama teknikleri konusunda bilgi aldõğõna dikkat çekiliyor. Raporun “kötü muamelenin sistematik olduğunu gösterdiğini” söyleyen Komite Başkanõ Senatör Carl Levin, şöyle devam etti: “Üst düzey yetkililerin sert sorgulama tekniklerinin kullanılmasına izin vermesi, tutsaklara kötü muamele edilmesi sonucunu doğurdu.” Bu arada ABD Başkanõ Barack Obama, terör şüphelilerine “sert sorgulama yöntemleri” uygulayan Bush dönemi yetkililerinin yargõlanmalarõ olasõlõğõnõ da gündeme getirerek, bu konuda bir kongre soruşturmasõna destek verebileceğini dile getirdi. CIA-ORDU İşkence kardeşliği Pakistan’õn Svat Vadisi’ni denetleyen Taliban, çevre bölgelere yayõlmaya başladõ Taliban İslamabad yolundaDış Haberler Servisi - Pakis- tan’daki Taliban güçleri, geçen haf- ta şeriat uygulamasõna geçilen Svat Vadisi’nin çevresindeki bölgelerde denetimi ele geçirererek başkent İs- lamabad’a yaklaştõ. İslamabad’a 96 kilometre mesafedeki Buner bölge- sininin kontrolünü ele geçiren Tali- ban, ilk kez başkente bu kadar yak- laşmõş oldu. Ağõr silahlarla donatõl- mõş Taliban militanlarõ, kamyonet- lerin üzerinde dini şarkõlar söyleye- rek sokaklarda devriye geziyor. Meclis üyesi İstikbal Han, çok sa- yõda militanõn Buner bölgesinde ana yollar ile stratejik noktalara kontrol noktasõ kurmaya başladõğõnõ söyle- di. Han, “Kötü bir şey yaptılar ama askeri operasyona gerek olduğu- nu düşünmüyorum.Buner’den ba- rış içinde çıkmalarını sağlayalım” dedi. Svat ve Buner bölgesini içine alan Kuzey Batõ Sõnõr Eyaleti bölgesi yönetimi sözcüsü Mian İftihar, “Taliban anlaşmayı ihlal ediyor. Böyle devam edirlerse hükümet sı- kı önlemler alacak ve Taliban’ın bölgede bir paralel yönetim kur- masına izin vermeyecek” dedi. Taliban, hükümetle varõlan an- laşma uyarõnca, Svat Vadisi’nde şeriat yasalarõnõ uygulamaya baş- lamõştõ. Buna göre, kadõnlarõn eş- leri ya da babalarõ yanlarõnda ol- maksõzõn sokağa çõkmalarõ yasak. Bu ayõn başlarõnda Buner bölge- sine girmeye çalõşan Taliban yerel güçlerle çatõştõktan sonra geri çe- kilmişti. Ancak bölgeye geri dönen Taliban güçlerinin, hükümetle ya- põlan anlaşmadan cesaret almõş olabilecekleri belirtiliyor. Svat Va- disi’nde şeriat öngören kararõnõn ardõndan, Taliban yanlõsõ din adamlarõ Svat ve İslamabad’da gösteriler yaparak Pakistan’õn tü- münde şeriat yasalarõnõn uygu- lanmasõnõ talep etmişlerdi. Hükümetle görüşmeleri yürüten Sufi Muhammed, geçen pazar gü- nü Svat Vadisi’ndeki Mingora böl- gesinde ve on binlerce kişinin katõl- dõğõ mitingde, Pakistan’õn adalet sistemini ve demokrasiyi “İslam dışı” diye nitelemişti. Dün de Tali- ban sözcüsü Müslim Han , kendi- lerinin İslam anlayõşõna karşõ olan- larõn “Müslüman olmadığını” söy- ledi. Müslim Han, “Yargıçlar ve avukatlar İslam üniversitelerine gitsin. İslami kuralları öğrendik- ten sonra çalışmaya devam ede- bilirler” diye konuştu. Sihlere azınlık vergisi Müslim Han, kendisinin İslam anlayõşõnõn Pakistan’da tamamen yerleşmesi halinde, El Kaide li- deri Usame bin Ladin’in Pakis- tan’a gelip yaşamasõnõn mem- nuniyetle karşõlanacağõnõ sözle- rine ekledi. Taliban’õn, deneti- mindeki Orakzai bölgesinde de azõnlõktaki Sihleri, 18 bin dolar tu- tarõnda “azınlık vergisi” öde- meye zorladõğõ bildiriliyor. Hükümetle varõlan anlaşmayõ çiğneyerek Buner’in denetimini ele geçiren Taliban militanlarõ, başkent İslamabad’a 96 kilometre mesafede. Taliban sözcüsü Müslüm Han, şeriatõn Pakistan’a yayõlmasõ halinde Bin Ladin’in bu ülkeye gelebileceğini söyledi. PENTAGON’DA YENİ BİRİM Washington siber ordu kuracak Dış Haberler Servisi - ABD yönetimi, siber ordu kurmaya hazõrlanõyor. ABD’de yayõm- lanan Wall Street Journal ga- zetesinin haberine göre, Sa- vunma Bakanlõğõ’nõn (Penta- gon) bilgisayar ağõnõ koruma- ya ve siber savaşlara odaklõ ye- ni bir “siber güvenlik askeri gücü” kurulacak. Gazete, planõ yakõndan bilen bazõ yetkililere dayandõrarak verdiği haberde, bu girişimle, orduya ait bilgisayar ağõnõ, özel- likle Çinli ve Rus internet kor- sanlarõnõn saldõrõlarõndan ko- ruma çabalarõ yeniden şekil- lendirilecek. Yeni birimin, bir- kaç hafta içinde kurulacağõ bil- dirildi. Gazete, siber ordunun başõna bir orgeneralin getirile- bileceğini ve Pentagon’a bağlõ Stratejik Komutanlõk’õn bir par- çasõ olacağõnõ da yazdõ. ABD Başkanõ Barack Oba- ma’nõn, siber güvenliği arttõrõ- cõ bir planõ bu ay içinde açõkla- masõ bekleniyor. Savunma Ba- kanõ Robert Gates’in bu planõn onaylanmasõndan sonra siber ordunun kuruluşuyla ilgili açõk- lama yapacağõ bildiriliyor. Gazete daha önceki bir ha- berinde, internet korsanlarõnõn, Türkiye’nin de ortak olduğu ABD’nin en pahalõ silah prog- ramõ olan F-35 saldõrõ uçağõ projesi ile ilgili verilere ulaştõ- ğõnõ ve “Joint Strike Figh- ter” adlõ 300 milyar dolarlõk programla ilgili verileri kopya- ladõğõnõ duyurmuştu. BM’den Kerkük raporu BAĞDAT (AA) - BM’nin Irak hükümetine aralarõnda Kerkük’ün de olduğu tartõşmalõ bölgelerle ilgili bir rapor sunduğu bildirildi. Örgütün Irak misyonu başkanõ Staffan de Mistura’nõn, on yõllardõr süren Kerkük sorununun çözülmesi için BM’nin Bağdat hükümetine yardõm etmesi dileğinin dile getirildiği raporu, Irak Cumhurbaşkanõ Celal Talabani, Başbakan Nuri el Maliki ve Kürt bölgesel yönetimi lideri Mesud Barzani’ye sunduğu belirtildi. Hazõrlanmasõ bir yõl süren raporun, Kerkük’ün kontrolüyle ilgili anlaşmazlõğõ bitirmek için 4 seçenek içerdiği kaydedildi. BM raporundaki seçeneklerin ne olduğu konusunda ise açõklama yapõlmadõ. ‘İsrail savaş suçu işledi’ OSLO (AA) - Norveç’te bir grup avukat, ülkede yeni yürürlüğe giren bir yasa kapsamõnda, aralarõnda eski Başbakan Ehud Olmert ve muhalefet lideri Tzipi Livni’nin bulunduğu 10 İsrailli hakkõnda Gazze’de savaş suçu işledikleri iddiasõyla savcõlõğa başvurdu. İsrailli yetkililerin, Gazze’de halkõ hedef alan toplu terör saldõrõlarõnõn sorumluluğunu paylaştõklarõnõ iddia eden avukatlarõn suçlamalarõnda, yasak silah kullanmak ve hastaneler gibi koruma altõndaki kurumlara saldõrõlar düzenlemek de yer alõyor. Güney Afrika’da halk apartheid’ın 1994’te sona ermesinden bu yana yapılan en kritik seçimler için sandık başına gitti. Seçimler öncesinde, iktidardaki Afrika Ulusal Kongresi’nin (ANC) seçimi kazanacağı ancak partinin parlamentodaki üçte iki çoğunluğu kaybedebileceği tahmin ediliyordu. 90 yaşındaki Nelson Mandela, Johannesburg’ta oy kullanmaya kızı Zinzi Mandela ile birlikte gitti. (AFP) Güney Afrika’da seçim heyecanı
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear