Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CMYB
C M Y B
SAYFA
8 20 MART 2009 CUMA
Sadece Türkiye’den değil, dünyadan
övgüler alan “yaşatılarak korun-
muş” tarihi kent görüntüleri dururken,
“çöplük”ten fotoğraf yayõmlayarak
“İşte Beypazarı” manşetini atmak ne
anlama geliyor?
Sabah’õn Ankara baskõsõndaki bu
“gazetecilik”(!), Başbakan bu söze
ne kadar kõzsa da “yandaş med-
ya”cõlõğõn artõk “akılları zorlamaya
başlayan” örneğiydi.
MHP Ankara büyükşehir adayõ Man-
sur Yavaş’õn Beypazarõ’nda yarattõğõ
“mucize”ye Ankaralõlarõn haklõ “hay-
ranlığı”nõ belli ki “ciddi tehlike” ola-
rak gören Melih Gökçek’e biraz “öl-
çüsü kaçmış” destek gi-
biydi...
Ne var ki yandaşlõk gö-
zü kara bir yağdanlõğa
dönüşüp de “mantık” yi-
tirilince, medya tarihinde
belki de ilk kez bir kent
sadece çöplük fotoğrafõy-
la tanõtõlmõş oldu. Anka-
ralõlarõ aşõrõ saf ve hatta geri zekâlõ ye-
rine koyan bu manşet basõn tarihine na-
sõl geçecek, bilemiyorum...
Hele aynõ gazetenin otobüs durakla-
rõnda, metro istasyonlarõnda, tren gar-
larõnda adeta “seçim broşürü” gibi pa-
rasõz dağõtõlmasõnõn nasõl bir “basın ah-
lakı”nõ yansõttõğõnõ ise dileyen istedi-
ği şekilde tanõmlasõn...
Başkentliler işte böylesine düzeysiz
bir seçim kampanyasõyla 29 Mart’a ha-
zõrlanõrlarken, bu kez Melih
Gökçek’in kendisi yine Bey-
pazarõ’nõ kötülemeye başla-
masõn mõ?
Suyunun zehirli olmasõn-
dan tutun, tarihi Beypazarõ
evlerinin onarõlarak yaşama
kavuşturulmasõnõ bile “sade-
ce boyadılar” diyerek “kü-
çümseme”ye kadar, Sabah’õn manşe-
tine yansõyan “çirkin vefasızlığın”
doruğundaki sözlerle rakibini gözden
düşürmeye çalõşõyor. Bu denli “vicdan”
ve “izan” yoksunu bir içtensizlikle, as-
lõnda “kendisini yıprattığı”nõ ise bel-
li ki ne görebiliyor; ne de danõşmanla-
rõ anõmsatõyor...
Peki, hemen herkesin “gülümseye-
rek” karşõladõğõ bu akõl almaz propa-
ganda anlayõşõ acaba hangi “psikolo-
ji”nin ürünüdür? Ödüller alan bir
“kimlikli kent” çabasõna bir belediye
başkanõnõn hiç değilse susarak saygõ
göstermesi gerekirken, tutarsõz neden-
lerle çullanmasõnõn “ruhsal” bir ge-
rekçesi olmalõ...
Soruyu paylaştõğõm bir arkadaşõm de-
di ki “kıskanmaya başladı”...
Gökçek başkentimizin eski semtle-
riyle ve kültürel mirasla ilgilenmedi.
Tarihi dokuyu canlandõrmanõn Bey-
pazarõ’na kazandõrdõğõ yararõ bile umur-
samadõ; örnek almadõ. Ama bu halk ara-
sõnda da övgüyle karşõlanõp destek
bulunca kõskanmaya başladõ...
Nitekim, 15 yõlõnõn ancak şu son dö-
neminde yaptõrabildiği Ulus Tarihi
Çevre Planlarõ’nõ, mahkeme birkaç ay
önce “kültürel mirası korumuyor”
gerekçesiyle iptal etmesine rağmen; “iş-
te bu da benim eski kent projem” di-
ye göstermesi, arkadaşõmõ haklõ çõkar-
mõyor mu?..
GÖKÇEK BEYPAZARI’NI ‘KISKANDI’...
O K T A Y
EKİNCİ
Yandaşlıkta ölçü
kaçınca!..
? AKP Genel Başkanõ
Tayyip Erdoğan:
Karaman, Konya ?
CHP Genel Başkanõ
Deniz Baykal: Kõrk-
lareli, Edirne, Tekir-
dağ ? MHP Genel
Başkanõ Devlet Bah-
çeli: Bursa ? DSP
Genel Başkanõ Zeki
Sezer: Bartõn, Zon-
guldak, Ereğli
LİDERLER
B U G Ü N
NEREDE ?
Şahin’e Deniz
Feneri tepkisi
ANTALYA
(Cumhuriyet) - Se-
çim çalõşmalarõ için
Antalya’da bulunan
Adalet Bakanõ Meh-
met Ali Şahin, esnaf
ziyaretleri sõrasõnda
Güllük Caddesi’nde
bir eczaneden ilaç sa-
tõn aldõ. Bakan Şahin,
daha sonra Aydõn
Kanza Parkõ’nda yaşlõ
bir kadõnõn yanõna
yaklaşarak elini öp-
mek istedi. Elinde na-
maz tesbihi bulunan
75 yaşlarõnda kadõn,
Bakan Şahin’e, “De-
niz Feneri ne oldu?”
diye tepki gösterdi.
Bakan Şahin de, “De-
niz Feneri yargõda,
savcõ ne gerekiyorsa
yapõyor” cevabõnõ
verdi. Elini öptürme-
yen yaşlõ kadõnõn
“Hadi hadi, size oy
moy yok” diye tepki-
sini sürdürmesi üzeri-
ne, Bakan Şahin, “İs-
tediğin yere ver” di-
yerek uzaklaştõ.
‘Kürt sorununu
biz çözeriz’
VAN (Cumhu-
riyet) - DSP Genel
Başkanõ Zeki Sezer,
“Bu ülkenin güzel in-
sanlarõnõ kökenleri
nedeniyle ayõrmaya
çalõşanlar, Türk-Kürt
diye ikiye bölmeye
çalõşanlar bizim yüre-
ğimizi ikiye bölmüş
olur” dedi. Partisince
Van’da düzenlenen
mitingde konuşan Se-
zer, Doğu kentlerinde
“Kürt sömürüsü” ya-
põldõğõnõ belirtek şöy-
le konuştu: “Biz
Türk’ümüzü de
Kürt’ümüzü de bir ve
eşit görüyoruz. Bu
bölgede Kürt sömürü-
sü yapõlõyor, Güney-
doğu, Doğu Anado-
lu’da inanç sömürüsü
yapõlõyor. İnsanlarõ-
mõzõn sorunu var.
Kürt’ün sorunu var.
Buraya her gelen ‘So-
runu biz çözeriz’ di-
yor. Ben de diyorum
ki, sorunu, herkesi bir
ve eşit can gören De-
mokratik Sol çözer.”
Bekaroğlu’dan
ilginç açıklama
İSTANBUL
(AA) - Saadet Parti-
si’nin İstanbul Bü-
yükşehir Belediyesi
başkan adayõ Mehmet
Bekaroğlu, yerel se-
çim çalõşmalarõ kap-
samõnda Anadolu As-
lanlarõ İşadamlarõ
Derneği (ASKON)
Genel Başkanõ Mus-
tafa Koca’yõ ziyaret
etti. Bekaroğlu, “Gi-
derek, ‘İstanbul beni
seçmezse yazõk eder’
diye düşünmeye baş-
lõyorum. Umarõm İs-
tanbul bu şansõ kay-
betmez. Ben de böyle
bir fõrsat bulurum” di-
ye konuştu.
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan ve CHP Ge-
nel Başkanõ Deniz Baykal, ya-
rõn Ankara, pazar günü de İs-
tanbul’da düzenleyecekleri mi-
tingle halkõn karşõsõna çõkacak.
Erdoğan, yarõn Ankara Sin-
can’da; Baykal ise Tando-
ğan’da miting yapacak. Baykal,
pazar günü İstanbul Çağla-
yan’da; Erdoğan da Kazlõçeş-
me’de halka seslenecek. BBP
ve SP’nin de aynõ gün Çağla-
yan’da miting yapacak olmasõ
krize dönüştü. SP, kararõn kal-
dõrõlmasõ için İl Seçim Kuru-
lu’na itiraz etti.
Yerel seçime 9 gün kala siya-
si parti liderlerinin miting prog-
ramlarõ da yoğunlaştõ. Siyasi
parti liderleri, hafta sonu İstan-
bul ve Ankara’da miting düzen-
leyecek. AKP ve CHP liderleri,
Nevruz’da Ankara’da olacak.
Başbakan Tayyip Erdoğan, saat
16.00’da Sincan’da; CHP Ge-
nel Başkanõ Deniz Baykal da
saat 15.00’te Tandoğan’da hal-
ka seslenecek. İstanbul’da ise
pazar günü 4 parti miting yapa-
cak. Başbakan Erdoğan, Kazlõ-
çeşme’de saat 12.00’de halkõn
karşõsõna çõkacak. CHP, SP ve
BBP’nin Çağlayan’daki miting
programõ ise krize yol açtõ.
CHP lideri Baykal, saat
11.30’da Çağlayan’da halka
seslenecek. Aynõ yerde SP’ye
saat 15.00’te; BBP’ye de saat
16.00’da miting yapmasõ için
izin verildi.
SP’nin Kâğõthane 1. İlçe Se-
çim Kurulu’nca 22 Mart Pazar
günü aynõ meydanda CHP,
BBP ve partisinin miting yap-
masõna ilişkin alõnan kararõn
kaldõrõlmasõ için İl Seçim Kuru-
lu’na yaptõğõ itiraz reddedildi.
SERGÜL CANIGÜR
KÜTAHYA/ BURDUR - Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan, yine medyaya yüklendi.
Halkõ medyayõ boykot etmeye çağõran Erdo-
ğan, “Dün akşam bir televizyon kanalında,
yine o yandaş medyanın mensuplarından
bir tanesi; ‘Türkiye’nin şu andaki valilerinin
çoğu imam hatip kökenli’ diyor. İnsanda bi-
raz edep adap olur. Velev ki imam hatip
kökenli olsun. Gidip siyasalı bitiriyorsa,
hukuk bitiyorsa, valilik yapma ehliyet ve li-
yakatine sahipse bu seni niye rahatsız edi-
yor?” dedi.
Kütahya’da Zafer Meydanõ’nda partisince
düzenlenen mitingde “Eşek ölür kalır seme-
ri, insan ölür kalır eseri” sözlerini yineleyen
Erdoğan, muhalefet partilerinin liderlerine
“Eserini söyle kardeşim eserini. Eserin var
mı, bunu anlat” diye seslendi.
İŞVERENLERİ TEHDİT ETTİ
Muhalefet partilerini küresel ekonomik krizi
istismar etmekle suçlayan Erdoğan, “İşverene
de işçi çıkarmaması çağrısında bulunduk.
Kısa mesai olarak 6 ay süreyle ücretin yarı-
sını ödeyeceğimizi söyledik. Buna uyanlar
var, uymayanlar var. Tabii uymayanlar bu-
nun hesabını, faturasını ödeyecekler. Bunu
da yakın takibe alıyoruz.” dedi.
Erdoğan, muhalefet ve çiftçinin ardõndan yi-
ne medyaya yüklenmeye başladõ. Bir gazeteci-
nin “Türkiye’nin şu andaki valililerinin ço-
ğu imam hatip kökenli” sözlerine tepki gös-
teren Erdoğan şöyle devam etti: “İnsanda bi-
raz edep, adap olur. Velev ki imam hatip
kökenli olsun. Gidip siyasalı bitiriyorsa, hu-
kuk bitiyorsa, valilik yapma ehliyet ve liya-
katine sahipse bu seni niye rahatsız ediyor?
Ben de imam hatip kökenliyim. Onlar bu
ülkenin çocukları, evladı değil mi? O yete-
neğe, liyakate sahipse bu seni niye rahatsız
ediyor? Çünkü asıl bunlar mahalle baskısı
oluşturma gayreti içerisine girenler. Yıllar-
ca sindirme politikaları yaptılar. İşte, biz
imam hatip bitirdik. Liseye üniversitelere
almadılar. Gittik dışardan lise bitirdik. Bize
bunlar ne hendekler atlattılar. Aynı anlayış
hâlâ devam ediyor ama bunlar tutmaya-
cak.” Müsteşarõna talimat verdiğini ifade eden
Erdoğan, imam hatip mezunu kaç tane vali ol-
duğunu yakõnda açõklayacağõnõ söyledi.
Daha sonra Burdur’da yurttaşlara seslenen
Erdoğan, Baykal ve Bahçeli’ye yüklendi. Öte
yandan miting nedeniyle AKP’li Burdur Bele-
diyesi’nde hizmetlere ara verildi. Günlük işle-
rinin takibi için gelen yurttaşlar, hizmet veril-
mediği söylenerek geri çevrildi.
İBB’den, Hamburg MÜSİAD’õn yönetim kurulu üyesi Kepenek’in şirketine yaklaşõk 4 milyon Avro’luk kõyak
Yine Almanya bağlantõsõ
TARKAN TEMUR
Hamburg Müstakil Sanayici ve İşa-
damlarõ Derneği (MÜSİAD) eski Yö-
netim Kurulu üyesi ve Eurasfalt İnşaat
Mühendislik Turizm Sanayi ve Tica-
ret Şirketi yöneticisi Serdar Kepe-
nek’in, İstanbul Büyükşehir Belediyesi
(İBB) şirketi olan İstanbul Asfalt
Fabrikalarõ Sanayi ve Ticaret AŞ’ye
(İSFALT) 3 milyon 785 bin Avro’luk
danõşmanlõk hizmeti verdiği iddia
edildi. CHP İstanbul büyükşehir be-
lediye başkan adayõ Kemal Kılıçda-
roğlu, Kepenek’in şirketlerine akta-
rõlan milyonlarca Avro’nun, AKP ik-
tidarõyla yolsuzluğun organize hale
geldiğinin kanõtõ olduğunu belirte-
rek, Başbakan Erdoğan ve İstanbul
Büyükşehir Belediye Başkanõ Top-
baş’õ da “organiza yolsuzluk şebe-
kesinin başı” olarak niteledi. İBB’ye
ait İSFALT AŞ ile Almanya’da faa-
liyet gösteren MÜSİAD’õn bağlantõ-
larõna ilişkin açõklama yapan CHP’li
Gürsel Tekin, İSFALT AŞ’nin, şir-
ket bünyesindeki AR-GE birimi, TÜ-
BİTAK ya da Karayollarõ Genel Mü-
dürlüğü yerine özel bir danõşmanlõk fir-
masõndan 3 milyon 785 bin Avro’luk
danõşmanlõk hizmeti aldõğõnõ söyledi.
Tekin, “İSFALT AŞ, Eurasfalt şir-
ketinden 1 milyon 752 bin Avro’luk
hizmet sözleşmesini 10 Temmuz
2007’de yaptı. İkinci sözleşmesini de
290 bin 500 Avro’luk bedelle yaptı.
Toplamda bir yıldae teknik danış-
manlık bedeli olarak 3 milyon 785
bin 500 Avro ödendi. TÜBİTAK ve
Karayolları Genel Müdürlüğü’nün
desteği yetmemiş olacak ki bu ko-
nuda hiçbir birikimi olmayan bir
firmaya da milyonlarca Avro öde-
yeceksiniz” dedi. Tekin, Topbaş’a
“Eurasfalt şirketinin kurumsal kim-
liği nedir?”, “Şirketin asfalt tekni-
ği konusunda hangi özelliği ve ne tür
deneyimi vardır” sorularõnõ yönelt-
ti. Serdar Kepenek’in Alman uyruklu
olduğu öğrenildi.
‘BAŞTAKİ İSİM ERDOĞAN
VE TOPBAŞ’
Kõlõçdaroğlu da “İSFALT olayın-
da organize bir yolsuzluk vardır. İs-
tanbul’un rantlarını paylaşan bir
örgüt var. Bu örgütün başında da
Başbakan Erdoğan ve Topbaş var.
Siz hangi gerekçeyle bu şirkete 3
milyon 785 bin Avro’luk parayı ve-
rirsiniz? Topbaş, soruları yanıtla-
maktan kaçınıyor. Topbaş’a ben
şunu sordum: ‘23 şirketin bilanço-
larõnõ niye açõklamõyorsun?’ O açık-
lamadı, 21’ini ben açıkladım. Top-
baş’ın istifa etmesi lazım” dedi.
MÜSİAD yetkilileri ise söz konusu
derneğin Türkiye’deki dernekle isim
benzerliği olduğunu, hukuki bir bağ-
lantõsõ olmadõğõnõ söyledi. İddialarõn,
Almanya’daki Deniz Feneri Derne-
ği’nin Türkiye’deki Deniz Feneri Der-
neği ile hukuki bağlantõsõnõn olma-
masõyla benzerlik taşõmasõ ve yolsuz-
luk iddialarõnõn ardõndaki ismin yine
Almanya bağlantõlõ olmasõ ise dikkat
çekti. Hamburg MÜSİAD derneği-
nin 2003 yõlõnda kapandõğõ belirtildi.
ANKARA-İSTANBUL
Liderlerin
metropol
kapõşmasõ
ERDOĞAN YİNE MEDYAYA ÇATTI
‘Velev ki
vali imam
hatipli’
BAHÇELİ’DEN ERDOĞAN’A YANIT
‘Ruh ikizi olmaktan
şeref duyarım’
KARABÜK (Cumhuriyet) - MHP Genel
Başkanõ Devlet Bahçeli, Başbakan Recep Tay-
yip Erdoğan’õn “Sayın Devlet Bahçeli ile De-
niz Baykal ruh ikizidir” sözlerine sert yanõt
verdi. Bahçeli, “Bu ülkenin insanlarının kur-
duğu her partinin lideriyle, her partiye oy ve-
renle ruh ikizi olmaktan şeref duyarım.
Bush’un ruh ikizi olarak Ortadoğu’da gezme-
yi bu millete yakıştıramam. Sayın Başbakan,
konuşmalarına dikkat et. Bu gidişatın sonu
hayırlı gözükmüyor” dedi. Partisince Karabük
Alpay Karaoğlanoğlu Caddesi’nde düzenlenen
mitingde konuşan Bahçeli, “Sayın Başbakan,
85 yıllık Cumhuriyetin 79 yılını yok farz edi-
yor. Sayın Başbakan’ın konuşmalarında son
günlerde çok büyük bir siyaseti kirletme, çir-
kinleştirme ve inkârcı, hakaret dolu aşağıla-
yıcı kavramlarla seçim propagandası yaptığı-
nı görüyoruz. Sayın Başbakan ciddi bir oy
kaybıyla karşılaşacağı endişesini taşıyor. Sa-
yın Başbakan, 6 yıllık saltanatının artık sal-
landığını görür hale gelmiştir. O sebepten
korkuyor, onun için de saldırıyor. Saldırıyor,
‘Bunlar 10 koyunu güdemiyor’ diyor. Evet biz
koyun gütmesini bilmiyoruz ama güdülmeyi
de ahlaksızlık kabul ediyoruz” dedi.
SIVAS KATLİAMI SANIĞININ KARDEŞİ
İddialara göre şirket sahibi Serdar kepenek, Sıvas Madımak Ote-
li katliamının firari sanıklarından Yalçın Kepenek’in kardeşi.
2003 yılına kadar firari durumda olan Yalçın Kepenek’in Sıvas
olaylarına karıştığı gerekçesiyle Ankara 1 No’lu Devlet Güvenlik
Mahkemesi’nce verilmiş 7 buçuk yıl cezası bulunuyor.
CHP lideri, partisinin Manisa mitingine katıldı. Baykal AKP’nin tarımı çökerttiğini söyledi. (Fotoğraf: AA)
‘Başbakanlar kaçmaz’
OZAN YAYMAN
MANİSA- CHP Genel Başkanõ
Deniz Baykal, Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan’õ bir kez daha
televizyonda tartõşmaya çağõrõr-
ken, “Kaçma gel. Bir ülkenin
Başbakanı kaçmaz” dedi. Be-
yoğlu Erdoğan’õn saldõrgan bir tu-
tum içerisinde olduğunu da vur-
gulayarak, “Bu yansıyanlar ‘Ab-
bas yolcudur’ deyimini hatırlatı-
yor” diye konuştu.
Baykal, partisinin Manisa’da
düzenlediği mitingde tarõm sektö-
rünün yaşadõğõ sõkõntõlara, işsizli-
ğe, ülkenin borçlanmasõna, yol-
suzluklara ve Başbakan Erdo-
ğan’õn ruh haline vurgu yaptõ. So-
ğuk havaya karşõn binlerce kişinin
katõldõğõ mitingde kitle sõk sõk
“Hükümet istifa” yönünde slo-
gan attõ. Gediz Ovasõ’nda üzüm,
tütün üreten çiftçilerin sõkõntõ ya-
şadõğõnõ söyleyen Baykal, hükü-
metin çiftçileri desteklememesi
nedeniyle verimli alanlarda üre-
tim yapõlamadõğõnõ kaydetti.
‘GÖRMEZLİKTEN
GELİYOR’
Türkiye’nin Yunanistan’dan pa-
muk ithal ettiğini anõmsatan Bay-
kal, “Yunanistan pamuğu bil-
mezdi. Pamuk deyince akla Çu-
kurova ve Ege Bölgesi gelirdi.
Şimdi Çukurova, Ege pamuk
ekemez, kazanamaz hale geldi.
Pamuk tarlaları bozuldu. Yuna-
nistan kendi topraklarında çift-
çiliğe, pamukçuluğa başladı,
ürettiği pamuğu Türkiye’ye sa-
tıyor. Yunan çiftçi zenginleşi-
yor, Yunan ekonomisi güçleni-
yor. Pamuğunu ekemeyen Ana-
dolu’da çiftçi perişan oluyor,
pamuğunu ithal eden Türkiye
ekonomisi zarar görüyor” diye
konuştu.
Yabancõ bankalarõn çiftçilere
verdiği kredi karşõlõğõnda, toprak-
larõnõ aldõğõnõ da vurgulayan Bay-
kal, ülke toprağõnõn elden çõktõğõ-
na dikkat çekti. İssizlikteki artõşa
ilişkin eleştirilerin Başbakan tara-
fõndan görmezlikten gelindiğini
anlatan Baykal, “Ona, sen hiç iş-
siz kaldın mı, evine ekmek götü-
remediğin oldu mu diye sormak
lazım” dedi.
Baykal, Erdoğan’õ bir kez daha televizyonda tartõşmaya çağõrdõ