Catalog

CMYB C M Y B 10 MART 2009 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA İkiyüzlülük... Bursa’dan İzmir’e dün gece yarısı geldim. Akşam saatlerinde Bursa’dan yola çıktım. Yol boyunca yağmur vardı. Bursa TÜYAP Kitap Fuarı’nda Mustafa Balbay için okurlarla buluştuk. Yüzlerce kişi Cumhuriyet Kitapları Standı’nda Cumhuriyet yazarlarıyla birlikteydi. Bu bir dayanışmaydı. Okurlar sevgi ırmağı oluşturmuşlardı. Duygulu anlar yaşadık. Deniz Kavukçuoğlu’nun değindiği gibi Cumhuri- yet okuru ve yazarı demokrattır, laiktir, özgürlükçü- dür, çoğulcudur, yurtseverdir... Zaten Cumhuriyet’i Cumhuriyet yapan da budur! Din bezirgânlarının, demokrasiyi araç olarak kul- lananların, tarikat şeyhlerinin, müritlerinin, dö- neklerin, neoliberallerin Cumhuriyet’ten korkuları bu yüzdendir. Tek bir amaçları vardır onların... Cumhuriyet’i sin- dirmek... Hiçbir zaman ilkelerimizden ödün vermedik ve ver- meyeceğiz. Üniter devleti savunuruz... Din, dil, renk, ırk ve mez- hep ayrımcılığı yapmayız. Cumhuriyet Devrimleri’nin savunucusuyuz. Kendimizi anlatmaya gerek yok, bilen biliyor. Bursa’da bir kez daha gördük ki, Cumhuriyet oku- ruyla Cumhuriyet çalışanları bir bütün. Bursa’dan İzmir’e geldim... Birkaç saat sonra sabah olacak. O da ne? Birinci Kordon, Fevzipaşa, Mustafa Kemal Sahil Bulvarı’nda her yüz metrede bir polis aracı ve po- lisler... Kavşaklar da öyle... Aracı durdurup polislere sorduk: “İzmir’de olağanüstü bir şey mi var?” Polis memuru: “Başbakanımız İzmir’de!” Otele geldik, odama çıktım. 12 Eylül sonrası Kenan Evren İzmir’e geldiğinde aynı önlemlerin alındığını hatırladım. O zaman askeri darbe olmuştu. Aradan otuz yıla yakın bir süre geçmişti. İzmir’e Baş- bakan Tayyip Bey gelmiş. Böylesine geniş önlem- ler alınmıştı. Çok şaşırdım... Sabah televizyonlarda haberleri izlerken öğrendim... Bir gün önce Adana’da Başbakan’a karşı eylem yap- mak için örgütlenen beş kişi yakalanmış. Tayyip Bey dün İzmir’deydi... Öğleden sonra Ay- dın’a geçti. Tayyip Bey, İzmir’in bazı ilçelerinde dolaştı. İlgi yok denecek kadar azdı. Aydın’da da Manisa’da olduğu gibi çevre ilçelerden otobüslerle insan taşınmıştı. Ege yerel seçimlere değil, sanki genel seçimlere ha- zırlanıyor. Öyle bir hava var! Sabah pırıl pırıl güneşliydi İzmir... Öğle saatlerin- de hava birden karardı. Gazeteleri okurken Fethullahçı Zaman yine Çevik Bir Paşa’ya saldırıyordu. Yahu.. Fethullahçılar 28 Şubat’ta Çevik Bir Paşa’ya “yalakalık yapmak için” sıraya girmemişler miydi? Erbakan Hoca’ya saldırıp askeri alkışlayanlar bunlar değil miydi? Çevik Bir Paşa’ya aracı koyup, makamında ziya- ret edip, okullarını devlete vereceklerini açıkla- yanlar, askerlerin elini ayağını öpenler bunlar değil miydi? Çevik Bir emekli olmuş... Şimdi saldırıyor bizim li- boş tayfayla Fetoşçular! Sen onu şimdi değil,12 yıl önce yapacaktın! Yiğit dediğin arkadan dolaşmaz,12 yıl sonra vur- maz. Anında yapacaktın o işi koçum! Şu Hüseyin Gülerce âlem doğrusu! Fethullah,Türkiye AB üyesi olduktan sonra döne- cekmiş. İki yıl önce, İlhan Selçuk’u referans olarak veriyordu. Ne var bunda gelsin Fethullah Gülen... ABD’de oturup fetva vereceğine, çıksın televiz- yonlarda konuşsun, yazılar yazsın. Söz Fethullah Gülen’den açılmışken devam ede- yim... Susurluk Çetesi ortaya çıktığında ne diyordu Gülen: “Askeri ve devleti yıpratmayın!” Şimdilerde demokrasi ve özgürlüğün simgesi muhterem! 28 Şubat’ta askere “yalakalık” yapan, Çevik Bir Paşa’nın ayaklarına kapanan Fethullahçıları sey- retmek çok sevindiriyor beni. İkiyüzlülüğün daniskası bu!.. Böylesini görmedim yaşamımda!.. Gerçek yüzleri ortaya çıkıyor! Dini ve imanları para olan “CIA’nın Çocukları” ABD Irak’ı işgal ettiğinde ne demişlerdi: “Irak’a demokrasi gelecek!” Irak’a demokrasi değil ölüm geldi... Kadınların ır- zına geçildi; çocuklar, yaşlılar, gençler öldürüldü. Fethullahçılar da Irak’ın kuzeyinde ihaleleri kapıp köşeyi döndüler. Dolara dolar demiyorlar! hikmet.cetinkaya@cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212 343 72 69 ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART musakart yahoo.com Beyaz eşya tartışması devam ediyor. Evren hastaneye kaldırıldı İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - 7. Cumhurbaşkanõ Kenan Evren, İzmir Güzelyalõ’daki askeri lojmanõnda önceki gece rahatsõzlanarak ambulansla Dokuz Eylül Üniversitesi Tõp Fakültesi Hastanesi’ne kaldõrõldõ. Evren’in göğsünde ağrõ hissettiği, aldõğõ ilaca karşõn ağrõnõn dinmediği öğrenildi. Evren’in, kaldõrõldõğõ hastanenin koroner yoğun bakõm ünitesinde gözlem altõna alõndõğõnõ belirtildi. DEÜ Tõp Fakültesi Kardiyoloji Anabilim Dalõ Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ömer Kozan, kalp damarlarõnda daralma yaşanan Evren’in, 48 saat izlendikten sonra taburcu edilebileceğini kaydetti. Kadro sorunu Meclis’e taşındı ANKARA (AA) - DSP İstanbul Milletvekili Jale Ağõrbaş, araştõrma görevlilerinin kadro sorunlarõnõ Meclis gündemine getirdi. Ağõrbaş, Başbakan Tayyip Erdoğan’õn yanõtlamasõ istemiyle TBMM Başkanlõğõ’na sunduğu yazõlõ soru önergesinde, Yüksek Öğretim Kurumu’nca çõkarõlan 31 Temmuz 2008 tarihli yönetmeliğin, asistanlarõn doktora düzeyindeki çalõşmalarõnõ olumsuz yönde etkilediğini öne sürdü. Hükümetin, araştõrma görevlilerinin atanmasõyla ilgili bir düzenleme yapmayõ düşünüp düşünmediğini öğrenmek isteyen Ağõrbaş, “Hükümet, nitelikli, yetişmiş araştõrma görevlilerinin kõyõmõna sessiz mi kalacaktõr” sorusunu yöneltti. Interpol Genel Sekreteri ANKARA (AA) - İnterpol Genel Sekreteri Ronald K. Noble, Emniyet Genel Müdürü Oğuz Kağan Köksal’õ makamõnda ziyaret etti. Emniyet Genel Müdürlüğü’nün Dikmen’deki binasõnda sabah saatlerinde gerçekleşen kabule, Köksal ve Noble’nin yanõ sõra Emniyet Genel Müdür Yardõmcõsõ Ali Kolat, Dõş İlişkiler Daire Başkanõ Recep Gültekin ile Interpol Daire Başkanõ Süleyman Işõldar’õn da katõldõğõ öğrenildi. CHP’den Atalay’a yardım sorusu ANKARA(ANKA) - CHP Gaziantep Milletvekili Yaşar Ağyüz, Başbakan Tayyip Erdoğan’õn 1 Mart’ta Gaziantep’teki mitingi öncesinde kaymakamlõk sosyal yardõmlaşma ve dayanõşma vakfõ tarafõndan belirli okullarda, mahallelerden belirlenmiş ihtiyaç sahiplerine 250 lira nakdi yardõm yapõldõğõnõ iddia etti. İçişleri Bakanõ Beşir Atalay’õn yanõtlamasõ istemiyle soru önergesi veren Ağyüz, Şehitkâmil ilçesine bağlõ Göztepe Mahallesi’nde de 28 Şubat tarihinde Şahinbey İlköretim Okulu’nda 83 kişiye nakdi yardõm yapõldõğõnõ, bunun ardõndan ek liste çõkarõlmak suretiyle aynõ mahalle adõna 9 kişiye 8 Mart tarihinde bu yardõmõn tekrarlandõğõnõ ileri sürdü. CHP lideri Baykal, Giresun’da Erdoğan’a yüklendi, seçmene 29 Mart için çağrõ yaptõ: ‘Bahartemizliğiyapõn’TÜREY KÖSE / ERDOĞAN ERİŞEN GİRESUN - CHP Genel Başkanõ Deniz Baykal, liman sahasõndaki mitingde seç- menlere “29 Mart’ta Türki- ye’de bir bahar temizliği ya- pın” diye seslendi. Baykal, do- kunulmazlõklarõ kaldõrma çağ- rõsõnõ yinelerken “Söz hakkı sınırsız; hırsızlık, sahtekâr- lık, kalpazanlık yasak ol- malı” mesajõ verdi. Baykal, dün özel uçakla Trabzon’a geldi, buradan ka- rayoluyla Giresun’a geçti. Gi- resun’da miting alanõnda yurt- taşlar AKP’yi protesto ederek “Dışarıda verici, içeride ge- rici, martta gidici”, “Yan ba- kılmasını istemiyorsan fındı- ğa, AKP’yi göm sandığa”, “29 Mart’ta AKP’ye one mi- nute” pankartlarõ açtõ. Gire- sunspor atkõsõyla kürsüye çõkan Baykal’õn konuşmasõnõn sonu- na doğru yağõş başladõ. Baykal, konuşmasõnõn başõnda, ekono- minin çarklarõnõn dönmediğini, sanayinin şubat ayõnda dörtte bir oranõnda gerilediğini vur- gularken “Kriz teğet geçmiş, ne teğeti? Çiftçi, beşli dirgen gibi böğrümüzden girdi sır- tımızdan çıktı diyor” derken kalabalõktan “Hükümet istifa” sloganlarõ yükseldi. Ekonomik kriz konusunda Başbakan’a 7 çare söylediğini anõmsatan Bay- kal, “Verdi veriştirdi bana, si- yasette belli bir seviyeyi tut- turmak lazım. Ama ben de Başbakan’ın bu tutumu kar- şısında ağzının payını ver- dim. Şimdi biraz ağzını top- lar gibi oldu” dedi. ‘Dosyalı tek Başbakan’ Baykal, Deniz Feneri dava- sõyla ilgili şunlarõ söyledi: “Şimdi yolsuzluk teşkilatlı, dernekli. Şirket kuruyorlar, TV kanalı kuruyorlar, evle- rimize giriyorlar, AKP sat- mak için, Tayyip Erdoğan satmak için. Dosya gelme- yince arkadaşımız aldı getir- di. Başbakan ‘Kõrtasiyecide kõrmõzõ kaplõ dosya çok’ diyor. Doğru da, dünyanın başka ye- rinde dosyalı başbakan yok. Başbakan sormuyor, ama yolsuzlukla mücadelenin ça- resini de söyleyeceğim. Mil- letvekili dokunulmazlığı kal- dırılmalıdır. Milletvekiline söz hakkı sınırsız.. hırsızlık, sahtekârlık, zimmet, kalpa- zanlık yasak. Dokunulmazlık düzeni bu olmalı.” Baykal, alanõ dolduran yurttaşlara, “Ev- lerde bahar temizliği yapı- yorsunuz. O bahar temizliği- ni Türkiye’de yapın. 29 Mart’ta Türkiye’de bir bahar temizliği yapın” diye seslendi. FİSKOBİRLİK’in 40 yõlda görev zararõnõn 1.8 katrilyon ol- duğuna ve Toprak Mahsulleri Ofisi’nin 3 yõlda yol açtõğõ za- rarõn 3 katrilyon liraya ulaştõ- ğõna dikkat çeken Baykal, “FİSKOBİRLİK’e zarar de- nilen üreticinin cebine gitti. TMO’nun zarar dediği üre- ticiye değil, başka yerlere git- ti” açõklamasõnõ yaptõ. Yurt- taşlara “Tunceli’de olanlara ne diyorsunuz” diye soran Baykal, “Yuh” sesleri arasõn- ZEKİ SEZER: Baykal solun önünü tıkıyor KOCAELİ (Cum- huriyet) - CHP Ge- nel Başkanõ Deniz Baykal’a “Türki- ye’de solun önünü tıkadığını” ileri süre- rek yüklenen DSP Genel Başkanõ Zeki Sezer, “ Ondan da Türkiye’yi kurtar- mak demokratik sol- cuların boynunun borcudur” dedi. Seçim çalõşmalarõ kapsamõnda Kocae- li’nin Gebze ilçesini ziyaret eden Sezer, halktan büyük ilgi gördüklerini belirte- rek “Bizi görmezden gelenler 29 Mart’ta görecekler” diye ko- nuştu. DSP’li beledi- yelerin yerel yönetim- lerde büyük başarõ sağladõğõnõ ifade eden Sezer, “Türkiye’de yolsuzluk, yoksul- luk, sosyal adaletsiz- liği yenecek olan parti DSP’dir” dedi. Partisinin, çalõşanlarõn haklarõ için verilmiş mücadeleden doğdu- ğunu anlatan Sezer, şunlarõ söyledi: “DSP, yoksulluğun, işsizliğin, üretimsiz- liğin çözümüne dö- nük projeleriyle ge- liyor. Türkiye’de yoksulluğu görme- yenler, işsizliği yok sayanlar, huzuru, barışı yok edenler televizyon ekranla- rından birbiriyle kayıkçı kavgası ya- pıyorlar. Vatandaş- larımız, eğer AKP’nin politikala- rına, ‘hayõr’ diyor- larsa, karşısında gösterilmeye çalışı- lan Baykal’ın parti- si değil, alternatif, iktidar olabilmiş tek sol parti DSP’dir.” da sözlerini şöyle sürdürdü: “YSK ‘Olmaz böyle şey’ di- yor. Başbakan ‘Beni õrgala- maz’ diyor. Başbakan daha önce ‘İzmir’i, Çankaya’yõ isti- yorum’ diyordu. Yeni bir he- def koymuş görünüyor, ‘Tun- celi’yi alacağõm’ diyor. İstan- bul’da Kemal Kõlõçdaroğlu fır- tına gibi esiyor. Kılıçdaroğlu Başbakan’ın korkulu rüyası. Bir de Kamer Genç var. Şun- lara bir ders vereyim diyor herhalde. Şimdi de bana, ‘Va- liyi Baykal’a yedirtmem’ diyor. Benim vali yemek gibi bir alışkanlığım yok. Giresun fın- dığı dururken bana ne vali- den...” ‘AKP ile gelen AKP ile gider’ Erdoğan’õn “400-500 buz- dolabı dağıtmakla seçim et- kilenir mi” sözlerine tepki gösteren Baykal, “Seçimin et- kilenmesi için kaç adet buz- dolabı dağıtılması lazım? Rahmetli Özal’ın anayasayı bir kere delmekle bir şey ol- maz lafı var ya, ipin ucu ora- da kaçmıştı. Herkesin ka- nunsuzluk yapma konusunda kotası mı var? Vatandaşa bir kişiyi öldürme, bir bankayı soyma hakkı mı verecek? Başbakan aslında valiyi dü- şünür gibi görünürken ken- disini korumaya çalışıyor” dedi. Bütün devlet görevlileri- ni, valileri uyaran Baykal, “AKP ile gelen AKP ile gider” sözlerini yineledi. ‘Abdülhamit dönemi gibi’ Muhalefet, Erdoğan’õn ‘Ananõ da al git’ dediği Mersinli çiftçinin gözaltõna alõnmasõna tepki gösterdi, CHP’li Öztürk konuyu TBMM gündemine taşõdõ ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Başbakan Tayyip Erdo- ğan’õn Mersin mitingi öncesinde, 3 yõl önce “Ananı da al git” de- diği Mersinli çiftçi Kemal Ön- cel’in gözaltõna alõnmasõna mu- halefetten sert tepki geldi. CHP Genel Saymanõ ve Söz- cüsü Mustafa Özyürek, Başba- kan’õ rahatsõz edebileceği düşü- nülen kişilerin “keyfi” olarak gözaltõna alõnmasõnõn demokrasi adõna “ürkütücü” olduğunu be- lirtti. Emniyet müdürünün bu gözaltõyla ilgili “Kendisi istedi- ği için aldık” açõklamasõnõn inan- dõrõcõ olmadõğõnõ belirten Özyürek, “Böyle bir şey düşünülemez bi- le. Bu uygulama ne hukukla, ne demokrasiyle bağdaşır. Ab- dülhhamit dönemi uygulama- larına benziyor” dedi. Abdül- hamit döneminde, insanlarõn en ufak şüphe üzerine gözaltõna alõn- dõğõnõ kaydeden Özyürek, Türki- ye’nin aynõ noktaya gelmesinin son derece “vahim” olduğunu be- lirterek “Demek ki Kadıköy’de ‘Son Osmanlõ padişahõ’ pankar- tını açan vatandaş doğru tespit yapmış” görüşünü dile getirdi. AKP hükümeti döneminde bu tür keyfi uygulamalardan birinin de Deniz Feneri davasõyla ilgili “yayın yasağı” getirilmesi oldu- ğuna işaret eden Özyürek, “Deniz Feneri ne bir iç güvenlik soru- nudur, ne de terörle ilgili bir da- vadır. Sadece AKP yandaşı ba- zı kişiler hakkında açılmış bir dava. Bu yayın yasağını iste- yenler belli de, tarafsız olması gereken yargının böyle bir ka- rar alması nasıl oluyor, bu dü- şündürücü” diye konuştu. CHP Mersin Milletvekili Ali Rıza Öztürk de Öncel’in gözal- tõna alõnmasõnõ soru önergesiyle Meclis gündemine taşõdõ. Öz- türk, İçişleri Bakanõ Beşir Atalay tarafõndan yanõtlanmasõ istemiy- le TBMM Başkanlõğõ’na verdiği soru önergesinde gözaltõ işlemi- nin dayanağõnõ sordu. MHP Grup Başkanvekili Ok- tay Vural ise Öncel’in gözaltõna alõnmasõnõn doğrudan doğruya vatandaşa gözdağõ verme amacõ taşõdõğõnõ söyledi. Vatandaşlarõ bu şekilde sindirerek, topluma mesaj verilmek istendiğini kaydeden Vural şu görüşleri dile getirdi: “Demokrasimiz açısından bu- günleri kara bir sayfa olarak adlandırıyorum. Ne hakla in- sanların hürriyetini kısıtlıyor- sunuz? Doğuştan mı suçlu ka- bul ediyorsunuz. Doğrudan se- çimlerde baskıyı, tehdidi arttı- rarak, halkı sindirmenin aracı olarak görüyorum.” Oktay Vural, “Kimsin de va- tandaşın hürriyetine el koyu- yorsun; İspanya Kralı Carlos musun, Mussolini misin, Hitler misin” diye konuştu. Başbakan Erdoğan, Kemalpaşa’da ‘sömürüye başkaldõran lider’ olarak anons edildi AKP’de‘vanminüt’politikasõ HAKAN DİRİK KEMALPAŞA - Başbakan Tay- yip Erdoğan, Davos’ta yaptõğõ “van minüt” (one minute-bir da- kika) çõkõşõnõn semeresini toplama- ya çalõşõyor. Erdoğan, “Son Os- manlı Padişahı 1. Recep Tayyip Erdoğan” pankartõnõn ardõndan dün de “Van minüt diyerek dün- ya sömürü düzenine karşı duran lider” şeklinde takdim edildi. Er- doğan’a miting sõrasõnda hakaret et- tiği iddasõyla 3 kişi gözaltõna alõndõ. Erdoğan, dün Kemalpaşa’da “toplu açılış” törenine ve Ay- dõn’da AKP’nin mitingine katõldõ. Kemalpaşa’daki törene, İzmir Va- lisi Cahit Kıraç ve diğer kamu gö- revlilerinin de tam kadro katõlmasõ dikkat çekti. Aydõn’da da Vali Mustafa Malay’õn bürokratlarõna yazõyla bildirdiği “Kılık kıyafet yö- netmeliğine uygun biçimde alan- daki yerinizi alın” talimatõ karşõ- lõğõnõ buldu. Erdoğan, Kemalpaşa’da, arala- rõnda Fethullah Gülen cemaatine ya- kõnlõğõyla bilinen Özel Yamanlar Koleji, aynõ kolejin yurdu, kiraz alõm satõm yeri ve 5 bin ağaç diki- minin bulunduğu “hizmetleri”, “Burada çok önemli hizmetlerin yapıldığını görüyorum” diyerek açtõ. Tören sõrasõnda Kemalpaşa Belediye Başkanõ Yakup Karaca, Erdoğan’õ ABD Başkanõ Barack Obama’ya benzetti. Karaca, Erdo- ğan’õ “Van minüt diyerek dünya sömürü düzenine başkaldıran li- der” sözleriyle takdim etti. 3 kişi gözaltına alındı Erdoğan’õn Aydõn’da İstasyon Meydanõ’ndaki konuşmasõ sõra- sõnda sözlü hakarette bulunduğu öne sürülen M.Ö, (16), S.Y, (22) ile S.S. (18) gözaltõna alõndõ. Ay- dõn Emniyet Müdürü Kamil Ço- lak, gazetecilere yaptõğõ açõkla- mada, zanlõlarla ilgili gerekli ya- sal işlemin yapõlacağõnõ belirtti. Zanlõlar hakkõnda “devlet bü- yüklerine hakaret etmek” su- çundan işlem yapõlacağõ öğrenildi. Aydõn’õn Bozdoğan ilçesi Yazõ- kent Belde Belediye Başkanõ Ah- met Oğuzhan, Erdoğan’õn miting yapacağõ alanda beklerken geçirdi- ği kalp krizi sonucu yaşamõnõ yitirdi. Giresun’da halka seslenen Baykal, ekonominin çarklarõnõn dönme- diğini, buna rağmen Erdoğan’õn teğet geçti demekle yetindiğini söyle- di. Erdoğan’õn “400-500 buzdolabõ dağõttõk diye seçim etkilenir mi” sözlerine tepki gösteren Baykal, “Rahmetli Turgut Özal’õn anayasayõ bir kere delmekle bir şey olmaz lafõ var ya, ipin ucu orada kaçmõştõ. Herkesin kanunsuzluk yapma konusunda kotasõ mõ var?” dedi.