25 Aralık 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 18 ŞUBAT 2009 ÇARŞAMBA 8 DIŞ HABERLER dishab@cumhuriyet.com.tr ACI KAYBIMIZ Merhum BEDRİ RAHMİ ve merhume EREN EYÜBOĞLU’nun oğullarõ, Dr. HUGHETTE EYÜBOĞLU’nun sevgili eşi, S.RAHMİ EYUBOĞLU’nun babasõ, SİBEL EYÜBOĞLU’nun kayõnpederi, EREN ve MEHMET RAHMİ’nin dedeleri, Merhum HÜSREV ve TÜRKAN ATAÇ’õn dünürleri, Yazma Ustasõ MEHMET HAMDİ EYÜBOĞLU 17 Şubat 2008 Salõ günü, Hakk’õn rahmetine kavuşmuştur. Cenazesi 18 Şubat 2008 Çarşamba günü (bugün) Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Camii’nde (Bağlarbaşõ) kõlõnacak öğle namazõnõ müteakiben Küçükyalõ Kabristanõ’nda toprağa verilecektir. AİLESİ ‘Ölüm tarlaları’ davası başladı Dış Haberler Servisi - Güneydoğu Asya ülkelerinden Kamboçya’da 1975-79 arasõnda binlerce kişinin hayatõnõ kaybettiği işkence merkezini yöneten “Duç” lakaplõ Kaing Guek Eav’in yargõlanmasõna başlandõ. BM himayesindeki mahkemeye mavi bir gömlekle getirilen 66 yaşõndaki Duç, başkent Phnom Penh’teki mahkemede “savaş suçu ve insanlõğa karşõ suç işlemek, işkence yapmak ve cinayet işlemekle” resmen suçlanõrken soğukkanlõ gözüktü. S-21 işkence merkezinde yaklaşõk 15 bin kişi işkenceyle öldürüldükten sonra hemen yan taraftaki “ölüm tarlalarõna” gömülmüştü. Davada, işkence merkezinden kurtulanlarõn aralarõnda bulunduğu 33 kişinin tanõklõk yapmasõ ve 1999’da yakalanan Duç’un ömür boyu hapis cezasõ almasõ bekleniyor. 2 milyona yakõn kişinin ölümünden sorumlu tutulan Kõzõl Kmerler rejiminin 4 yetkilisi de ileriki tarihlerde yargõ önüne çõkarõlacak. Kosova 1. yaşını kutladı Dış Haberler Servisi - Kosova, dün bağõmsõzlõğõnõn birinci yõldönümünü kutladõ. Kosova Cumhurbaşkanõ Fatmir Seydiu, mecliste düzenlenen törende yaptõğõ konuşmada, 17 Şubat 2008’de bağõmsõzlõk ilanõnõn, Kosova halkõnõn bir asõrlõk çabasõnõn sonunda mümkün olduğunu belirtti. Seydiu, bunu dünyada demokrasi ve özgürlüğe öncülük eden ABD, Avrupa Birliği (AB) ve diğer demokratik ülkelerin yardõmõyla gerçekleştirdiklerini ifade etti. Seydiu, Kosova’nõn 54 ülke tarafõndan tanõndõğõnõ söyledi. Meclis Başkanõ Yakup Krasniçi de konuşmasõnda, Kosova’nõn geçen yõl bağõmsõzlõğõna kavuşmasõna destek olan ABD başta olmak üzere bütün ülkelere teşekkür etti. ABD Başkanõ Barack Obama ile Arnavutluk Cumhurbaşkanõ Bamir Topi, Cumhurbaşkanõ Seydiu’ya kutlama mesajõ gönderdi. İran’õn nükleer programõnõn suikast gibi yöntemlerle engelleneceği ileri sürüldü ‘İsrail örtülü savaş yürütüyor’Dış Haberler Servisi - İsrail’in, nükleer programõndan vazgeçmeyen İran’a karşõ askeri seçeneğe başvurmak yerine, “nükleer uzmanlarını öldür- me” gibi örtülü mücadele yolunu ter- cih ettiği öne sürüldü. İngiliz gazetesi Daily Telegraph’õn haberinde, nükleer programõnõn barõş- çõl olduğunu savunan İran’õn atom bombasõ yapma aşamasõna gelmesin- den endişe eden İsrail’in, ABD yöne- timinin başõna, İran ile diyaloğu tercih eden Barack Obama’nõn gelmesi ne- deniyle geniş çaplõ bir savaşa yol aça- bilecek askeri müdahale seçeneğinden vazgeçtiği belirtildi. Bunun yerine sui- kastler, ajanlar ve paravan şirketler kul- lanõlarak, nükleer programõn engel- lenmesinin tercih edildiği iddia edildi. Haberde, adõnõ açõklamadan ko- nuşan eski bir Amerikan Merkezi Ha- beralma Teşkilatõ (CIA) yetkilisinin ağzõndan, “Kuşkusuz şimdiki İran hükümetinin o silahları elde et- mesini istemiyoruz. Kabul edile- mez olası riskler alarak askeri yolla engellemektense böylesi iyi bir politika” sözleri aktarõldõ. Hasanpur’un şüpheli ölümü CIA’ya yakõnlõğõyla bilinen stratejik analiz şirketi Stratfor’un uzmanlarõn- dan Reva Bhalla da Obama yöneti- minin İran’a yaklaşõmõ ve uluslarara- sõ iklim nedeniyle İsrail’in örtülü ope- rasyonlara yöneleceğini savundu. İran’õn İsfahan nükleer tesisin önde gelen bilim insanlarõndan Ardeşir Hasanpur’un ölümünün arkasõnda İs- rail istihbarat örgütü MOSSAD’õn ol- duğu iddia edildi. Hasanpur’un 2007’de gaz zehirlenmesinden öldüğü bildiril- mişti. Batõlõ istihbarat çevrelerini kay- nak gösteren gazete, İran ve Avru- pa’daki uranyum zenginleştirme ve nükleer malzeme elde etme sürecindeki bazõ kişilerin ölümlerinin arkasõnda da İsrail’in olduğunu yazdõ. Haberde, Avrupalõ bir istihbarat yetkilisinin, “İsrail geçmişte düşman rejimler için çalışan silah uzmanlarına suikast düzenlemekte tereddüt gösterme- di. Bunu Irak’ta yaptılar ve yapa- bildiklerinde İran’da da yapacaklar” sözlerine yer verildi. Gazetenin haberine göre, CIA ve MOSSAD, İran’õn nükleer tesisle- riyle ilgili bilgi toplamak için bu ül- kede çalõşan Avrupalõ şirketlerle iş- birliği yaptõ. Hatta paravan şirketler kullanõlarak İranlõ yetkililerle ilişki kuruldu ve daha sonra, İranlõlara nükleer programõ sekteye uğratacak malzemeler satõldõ. Ayrõca İranlõ ba- zõ bilim insanlarõ “satın alınarak” nükleer tesisler hakkõnda bilgi top- landõ. İsrailli gazeteci Yossi Melman da bugüne kadar İran’õn nükleer programõna örtülü yollarla zarar ve- rildiğini söyledi. CIA’nõn eski terörle mücadele şe- fi Vince Canastraro ise İsrail’in giz- li operasyonlarõnõn etkili olamayacağõ görüşünü dile getirdi. Canastraro, “Dış politika hedeflerinizi örtülü operasyonlarla gerçekleştiremez- siniz. Birkaç kişiden kurtulup İran’ın nükleer gücünü etkileme- yi umamazsınız” diye konuştu. Dış Haberler Servisi - İngiltere iç istihbarat örgütü MI5’in eski başkanõ Stella Rimington, İngiliz hükümetini terorizm korkusu yayarak ve bu korkuyu kullanarak halkõn kişisel hak ve özgürlüklerini kõsõtlamaya çalõşmakla suçladõ. İspanya’da yayõmlanan La Vanguardia gazetesine demeç veren Rimington (73), hükümetin terör korkusunu kullanarak bir polis devleti yarattõğõ eleştirisinde bulundu. ABD’yi de eleştiren Rimington, ABD’nin Guantanamo’daki uygulamalarõ ve işkence konularõnda çok ileri gittiğini söyleyerek bu yöndeki kötü muamelelerin intihar bombacõlarõna gerekçe sunduğunu belirtti. Hükümeti insanlarõ korkutarak özgürlüklerini kõsõtlayan yasalar çõkartmaya çalõşmanõn riskleri bulunduğu yolunda da uyaran Rimington, bu tavrõn yarattõğõ en büyük tehlikenin de toplumun sürekli korku içinde ve polis devletinin otoritesi altõnda yaşamasõna yol açmasõ olduğunu bildirdi. 1996’da MI5 başkanlõğõ görevinden ayrõlan Rimington, daha önce de hükümetin uygulamalarõnõ eleştirmişti. Rimington’õn eleştirdiği hükümet girişimleri arasõnda terör zanlõlarõnõn yargõlanmadan önce 42 gün boyunca gözaltõnda tutulmasõna olanak sağlayan bir yasanõn çõkartõlmasõna çalõşõlmasõ ve her İngilize bir kimlik kartõ verilmesi bulunuyordu. Rimington’õn uyarõlarõ, dünyanõn çeşitli ülkelerinden uzman hukukçularõn oluşturduğu uluslararasõ panelde, ABD ve diğer ülkelerin terörle mücadelesinin temel insan haklarõna ciddi zararlar verdiğinin vurgulanmasõyla aynõ zamana geldi. Başkanlõğõnõ eski İrlanda Cumhurbaşkanõ Mary Robinson’õn yaptõğõ sekiz üyeli panelistin hazõrladõğõ önceki gün yayõmlanan raporda, üç yõllõk araştõrmanõn sonucunda, insan haklarõna yönelik kanunlarõn gördüğü zararõn beklenilenden çok daha ciddi olduğu bildirildi. ABD’nin terorizmle mücadele önlemlerinin uluslararasõ yasalar ve insan haklarõ ilkelerine aykõrõ olduğu kaydedilen raporda, ABD hükümetinin silahsõz çatõşmalarda bile savaş kurallarõ uyguladõğõ vurgulandõ. DENİZ BERKTAY KİEV - Rusya’nõn ön- de gelen uluslararasõ iliş- kiler dergisi “Rossiya v Globalnoy Polotike”nin başyazarõ Fyodor Luk- yanov, Cumhurbaşkanõ Abdullah Gül’ün Mos- kova ziyareti çerçeve- sinde Türk-Rus ilişkile- rinin geldiği son noktayõ Cumhuriyet’e değerlen- dirdi. Son dönemde iki ülke ilişkilerinde belirgin bir yakınlaşma gözleniyor. Sizce son yıllarda ne değişti de böyle bir ya- kınlaşma gerçekleşti? F.L - Değişen, bütün dünyanõn dengesidir. Dünyadaki dengeler, bundan on, on beş yõl öncesine göre çok farklõ. Türkiye de, Kuzey Afri- ka, Ortadoğu ve Kafkas- ya gibi bölgelerin yakõ- nõnda ve Avrupa’nõn he- men yanõ başõnda bulun- duğu için, Rusya açõsõn- dan bu şartlarda önemi iyice arttõ. Ayrõca Türki- ye, son 15 yõlda eskiye göre daha bağõmsõz dõş politika izlemeye başladõ. Evet, Türkiye AB’ye gir- mek istiyor olabilir. Fakat AB’nin Türkiye’yi ya- kõn dönemde üyeliğe ka- bul etmek istemediğini, AB’nin ileri gelenleri ar- tõk açõkça dile getiriyor- lar. ABD’nin de yakõn gelecekte Yakõn Doğu politikasõnõn nasõl şekil- leneceği bilinmiyor. Bush dönemi politikala- rõnõn sona ereceği anla- şõlõyor, fakat yerine neyin geleceği belli değil. Ka- radeniz ve Akdeniz gibi Rusya’nõn yakõndan ilgi- lendiği iki bölgedede, Soğuk Savaş’õn bitme- sinden sonra güçlerde büyük bir dengesizlik oluştu. Bu şartlarda iki ül- ke, doğal olarak birbirle- rine yakõnlaşma ihtiyacõ hissettiler. Yani, iki ülke ilişki- leri stratejik ittifaka doğru mu gidiyor? F.L - Hayõr, bundan bahsetmek mümkün de- ğil. Çünkü sonuçta Tür- kiye her şeye rağmen bir NATO ülkesi. Bundan da ötede, Türkiye, Rus- Gürcü savaşõ sõrasõnda Gürcistan’a her alanda destek verdi. Türkiye ile Rusya’nõn özellikle Gü- ney Kafkasya politika- larõ, birbirleriyle tama- men çatõşma içinde. Fa- kat Türkiye’nin genel dõş politikasõ, ABD’ninki gi- bi Rusya’yõ doğrudan he- def alan bir anlayõş üze- rine kurulmuş değil. Bu nedenle, bahsettiğim bu çatõşma alanlarõnõ akõlda tutarak ilişkilerde yakõn- laşma sürebilir. RUS GAZETECİ LUKYANOV ‘Türkiye’nin önemi arttı’ GÜL’ÜN RUSYA ZİYARETİ ‘Siyasal sorunları aştık’ mesajı BAHADIR SELİM DİLEK ANKARA - Cumhur- başkanõ Abdullah Gül’ün Moskova ziyare- ti sõrasõnda Rusya Fede- rasyonu Devlet Başkanõ Dmitry Medvedev ile birlikte imza koyduğu ve iki ülke ilişkilerinin üst düzeye çõkarõlmasõ, her alanda çok güçlü ortak- lõğa gidilmesine ilişkin ortak deklarasyon görüş- melerinin tam beş ay sür- düğü öğrenildi. İki ülke Dõşişleri yetkililerinin üzerinde geçen eylül ayõnda çalõşmaya başla- dõğõ ortak deklarasyon, kelime kelime gözden geçirilerek oluşturuldu. Edinilen bilgilere göre iki ülke arasõnda en üst düzeyde temas anlamõna gelen “devlet ziyareti” önerisi Ruslar’dan geldi. Uluslararasõ geleneklere göre “devlet ziyareti”, ikili ilişkilerinde “siyasal sorunu” bulunmayan ül- keler arasõnda gerçekleş- tiriliyor. Rusya Federas- yonu’nun Gül’ü, “devlet ziyareti” kapsamõnda ağõrlamasõyla, Ankara ve Moskova, başta ABD ol- mak üzere uluslararasõ topluma “ikili ilişkile- rimizdeki siyasal so- runları aştık” mesajõ da vermiş oldu. Çankaya Köşkü kaynaklarõ, 12-15 Şubat tarihleri arasõnda yapõlan ziyaretin simge- sel öneminin altõnõ çi- zerken iki ülke arasõnda derin siyasal sorunlar bu- lunmadõğõnõ dile getirdi- ler. Ele alõnacak konu başlõklarõnõn geniş tutul- masõ ve bir sõnõr konma- masõ nedeniyle Gül ile Medvedev’in yaptõğõ gö- rüşme planlanandan tam iki saat daha uzun sürdü. Görüşmelerde iki ülke karşõlõklõ olarak kültür merkezi açma kararõ aldõ. İki ülke ortak deklaras- yon hazõrlanmasõnda bü- yük hassasiyet gösterdi. Şarap, votka... Kremlin Sarayõ’nda, Gül onuruna verdiği res- mi akşam yemeğinde, Rus basõnõnda yer alan bilgilerin aksine içki ik- ram edildiği, hatta bu iç- kilerin en iyi kalite şarap, votka ve şampanyalar- dan seçilmiş olduğu öğ- renildi. Ve yapõlan ko- nuşmalardan sonra şere- fe kadeh kaldõrõldõ. Bolivya Devlet Başkanı Evo Morales, Rusya’ya gerçekleştirdiği resmi ziyaret çerçevesinde önceki gün Moskova’da Rus meslektaşı Dmitry Medvedev ile bir araya geldi. Kremlin’de yapılan görüşmenin ardından iki ülke arasında savunma ve enerji konularında işbirliğinin arttırılmasını öngören anlaşmalara imza atıldı. Medvedev, Latin Amerika’nın ikinci büyük gaz rezervlerine sahip olan Bolivya’nın boru hatlarının geliştirilmesinde yardımcı olabileceklerini söyledi. Rusya’nın Bolivya ve diğer Latin Amerika ülkeleriyle işbirliğinin Rusya’nın bilinçli bir seçimi olduğunu söyleyen Medvedev, ABD’ye atıfta bulunarak “kimseyle yarışma içine girme amacında değiliz” dedi. Bolivya’nın Rusya’yı ziyaret eden ilk lideri olan Morales ise daha adil bir uluslararası sistem yaratmak istediklerini kaydetti. Morales, Rusya’nın yeniden Latin Amerika’yla ilişkilerini geliştirmesinden ve “çok kutuplu bir dünya kurulması” konusunda üstlendiği rolden memnunluk duyduğunu belirtti. Morales’e Rusya Devlet Üniversitesi’nde fahri doktora unvanı verildi.(Fotoğraf: AP) Blair’e 780 bin Avro liderlik ödülü Çıplak fotoğraflar istifa ettirdi Dış Haberler Servisi - Malezya’da çõplak fotoğraflarõ ortaya çõkan bir kadõn milletvekili istifa etti. Muhalefetteki Halkõn Adalet Partisi’nin önde gelen isimlerinden biri olan Elizabeth Wong, dün parti binasõnda düzenlediği basõn toplantõsõnda, gözyaşlarõnõ tutamayarak uyurken çekilen çõplak fotoğraflarõnõn cep telefonuyla yayõlmasõnõn, partisinin itibarõnõ sarsma amaçlõ olduğunu söyledi. İnsan haklarõ eylemcisi de olan Wong (37) partisinin çõkarõ için istifa kararõ verdiğini belirterek “Yanlış bir şey yapmadım. Bekâr bir kadın olarak cinselliğimden utanmadığımı söylemek istiyorum” dedi. İngiliz gazetesi Daily Telegraph’õn Batõlõ istihbarat yetkililerine dayandõrdõğõ haberinde, ABD’nin yeni yönetiminin İran ile diyaloğa yönelmesinin ardõndan askeri müdahale olasõlõğõ azalõnca, İsrail’in örtülü operasyonlara hõz vereceği iddia edildi. Haberde, bugüne kadar İran’õn nükleer programõyla ilgili bazõ bilim insanlarõnõn ölümünün ardõnda İsrail’in olduğu ileri sürüldü. Eski bir CIA yetkilisi ise “birkaç kişi ortadan kaldõrõlarak dõş politika hedeflerinin gerçekleştirilemeyeceğini” söyledi. orales’in Rusya çıkarmasıMMMMM Emekli casustan ‘polis devleti’ uyarõsõ İNGİLTERE
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear