24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CMYB C M Y B 11 ŞUBAT 2009 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER 9dishab@cumhuriyet.com.tr Kaliforniya’da zorunlu af Dış Haberler Servisi - ABD’nin Kaliforniya eyaletinde federal mahkemeye bağlõ üç yargõç, cezaevlerindeki aşõrõ nüfusu azaltmak amacõyla üç yõl içinde 55 bin mahkûmun serbest bõrakõlmasõna karar verdi. Aşõrõ nüfus yüzünden yeterli hizmet alamadõklarõnõ ve anayasal haklarõnõn çiğnendiğini belirten mahkûmlarõn toplu başvurusunu inceleyen yargõçlar, mahkûmlarõ haklõ buldu. Kaliforniya Adalet Bakanõ Jerry Brown ise, karara tepki göstererek temyize gideceklerini açõkladõ. ‘Bush dönemi soruşturulsun’ WASHINGTON (AA) - ABD’de önde gelen Demokrat senatörlerinden Patrick Leahy, Irak savaşõ, gözaltõndakilere kötü muamele ve gizli telefon dinlemeleri dahil George Bush dönemi politikalarõnõn bir “gerçeklik komisyonu” tarafõndan soruşturulmasõ gerektiğini söyledi. Leahy, Georgetown Üniversitesi’nde yaptõğõ konuşmada, önerisini Güney Afrika’da õrk ayrõmõna dayalõ apartheid dönemini soruşturan “Gerçeklik ve Uzlaşma Komisyonu”na benzeterek, komisyonun ana hedefinin, eski yetkilileri kovuşturmak değil, geçmişteki başarõsõzlõklarõn bir daha olmamasõnõ sağlamak olduğunu kaydetti. Karaciç’in Holbrooke ısrarı AMSTERDAM (AA) - Bosna Savaşõ’nõn (1992-1995) savaş suçlusu Radovan Karaciç, savaşõ sona erdiren Dayton Barõş Antlaşmasõ’nõn mimarlarõndan ABD’li diplomat Richard Holbrooke’un BM’nin Yugoslavya Savaş Suçlarõ Mahkemesi’nde tanõk olarak dinlenmesi õsrarõndan vazgeçmiyor. Karaciç, 1996’da dönemin Yugoslavya Devlet Başkanõ Slobodan Miloşeviç ve Holbooke ile yaptõklarõ gizli görüşmede, Holbrooke’un savaştan çekilmesi karşõlõğõnda kendisine dava açõlmayacağõ güvencesi verdiğini söylüyor. Profesörden uyuşturucu özrü Dış Haberler Servisi - İngiltere’de uyuşturucu ve ilaç kullanõmõyla ilgili danõşmanlõk yapan kurumun başkanõ Profesör David Nutt, ecstasy kullanmanõn ata binmekten daha az tehlikeli olduğu yönündeki açõklamalarõ nedeniyle özür diledi. Nutt, tepkiler üzerine önceki gün yayõmladõğõ açõklamada “Ecstasy nedeniyle sevdiklerini kaybeden herkesten özür diliyorum” ifadelerini kullandõ. Göçmen işçiler zor durumda Dış Haberler Servisi - İnsan Haklarõ İzleme Örgütü, Rusya’da eski Sovyet ülkelerinden Rusya’ya akõn eden göçmen işçilerin, kötü şartlarda çalõştõrõldõğõnõ ve krizle birlikte durumlarõnõn daha da kötüye gittiğini bidirdi. Örgüt tarafõndan dün yayõmlanan raporda, milyonlarca göçmen işçinin maaşlarõnõ alamadõğõ, zaman zaman şiddete uğradõğõ ve haklarõnõn gasp edildiği belirtildi. Dış Haberler Servisi - Fransa Cumhurbaşkanõ Nicolas Sarkozy, Irak’õ ziyaret eden ilk Fransõz lider olarak, bu ülkenin ekonomik canlanmasõnda rol oynamak istediklerini söyledi. Bağdat’a önceden açõklanmayan ziyaretinde Irak Devlet Başkanõ Celal Talabani tarafõndan törenle karşõlanan Sarkozy, Fransa’nõn Irak’õn bütünlüğüne inandõğõnõ, dünyanõn güçlü ve egemen bir Irak’a ihtiyaç duyduğunu bildirdi. Tüm Avrupa ülkelerini bu ülkeye gelmeye özendireceklerini ifade eden Sarkozy, “Durum mükemmel değil ama birkaç ay önce kim Irak’ı ve liderlerini ziyaret edeceğime bahse girerdi? Şimdi Fransız şirketlerine Irak’a dönme vaktinin geldiğini söylüyoruz. Gelin ve yatırım yapın” dedi. Irak’ta savunma, petrol ve su alanlarõnda çalõşmak istediklerini anlatan Fransa Cumhurbaşkanõ şöyle konuştu: “Iraklıların taleplerini dinlemeye hazırız. Ekonomi alanında, enerji, yeniden inşa ve Irak güvenlik ve askeri güçlerine yardımda olduğu kadar, Irak’ın uluslararası konumunun onarılmasında işbirliği arayışındayız.” Sarkozy ayrõca, başkent Bağdat’a yeni bir Fransõz büyükelçiliği, kuzeydeki bölgesel Kürt yönetiminin bulunduğu Erbil ve güneydeki en büyük Şii kenti Basra’ya da konsolosluklar inşa edeceklerini dile getirdi. Saddam Hüseyin rejiminin askeri müdahaleyle yõkõlmasõna muhalefeti nedeniyle ABD ve Irak yönetimiyle arasõ bozulan Fransa’nõn bir liderinin tarihte ilk kez Irak’õ ziyaret ettiğine dikkat çeken Talabani ise “Iraklıların yakın dostu olan Fransa Cumhurbaşkanı’nı ağırlamak bir onur” diye konuştu. ‘ABD egemenliği sona erdi’ Sarkozy daha sonra bir araya geldiği Irak Başbakanõ Nuri el Maliki ile ortak basõn toplantõsõna katõldõ. 31 Ocak yerel seçimlerinde başkentte ve güneydeki Şii bölgelerinde büyük güç kazanan Maliki, 2003’ten beri işgalini sürdüren ABD’ye sert çõktõ. ABD Başkan Yardõmcõsõ Joe Biden’õn, yerel seçimleri değerlendirirken sarf ettiği, “Iraklı politikacıların henüz siyasi düzen kuramadıkları ve bunun gerçekleşmesi için yeni Amerikan yönetiminin daha atak davranacağı” yönündeki sözlerinin hatõrlatõlmasõ üzerine El Maliki, “Irak’ın üzerinde baskı kurulduğu dönem sona erdi” dedi. Irak hükümetinin sorumluluklarõnõ bildiğini söyleyen El Maliki, reform ve uzlaşma çabalarõnõn son aşamasõnda olduklarõnõ savundu. El Maliki, 2003 işgalinin ardõndan Irak’õn idaresine atanan ABD’li yetkiliye gönderme yaparak, “Paul Bremer tarafından yaratılan, ordunun ve diğer kurumların dağıtılması gibi sorunların çözülmesinde başarı sağladık” diye konuştu. ABD lideri Obama, önümüzdeki aylarda İran ile doğrudan diyalog kuracaklarõnõ söyledi Tahran’a açõlõm sinyali ELÇİN POYRAZLAR WASHINGTON - ABD Başkanõ Barack Obama, İran’la yakõnda ma- saya oturabileceklerini söyledi. Beyaz Saray’da yaptõğõ ilk basõn toplantõsõn- da ekonomik teşvik paketine yönelik mesajlar veren Obama, gazetecilerin dõş politika sorularõnõ da yanõtladõ. İran konusunda diplomasi dahil ABD’nin her yöntemi kullanacağõnõ ifade eden Obama, “Ulusal güvenlik ekibim şu anda var olan İran poli- tikamızı gözden geçiriyor, nerede ya- pıcı bir diyalog oluşturabileceğimi- ze, nerede onlarla doğrudan bağ- lantıya geçebileceğimize bakıyor- lar” dedi. Obama, “Gelecek aylarda politikamızı yeni bir yöne götürecek, masada karşılıklı oturabileceğimiz, yüz yüze diplomatik görüşmelere başlayabileceğimiz olasılıklara ba- kıyor olacağız” diye konuştu. İran’la ABD arasõnda yõllar boyunca birikmiş bir güvensizlik olduğunu söy- leyen Obama, karşõlõklõ görüşmelerin “bir gecede” başlamayacağõnõ vurgu- ladõ. Doğrudan diplomasi yoluyla İran’a, terör örgütlerine verdiği desteğe yöne- lik endişelerini dile getireceklerini kay- deden Obama, İran’õn nükleer silah sahibi olmasõnõn “nükleer silahlanma yarışına” neden olabileceğini ve bunun da istikrarõ bozacağõnõ belirtti. Obama, İran’la görüşmelerinde “karşılıklı say- gı ve ilerleme” sağlanacağõnõ umdu- ğunu da dile getirdi. ‘Karşılıklı saygı şart’ ABD ve Rusya önderliğinde nükleer silahlanmayõ önleme hedefine işaret ederek nükleer başlõklarõn azaltõlmasõ- na yönelik görüşmelerin başlamasõnõn önemini vurgulayan Obama, Afganistan konusundaki bir soruyu “El Kaide ve Bin Ladin’in cezasız kalarak ABD’ye saldırı planlarıyla faaliyet gösterme- sine izin veremem” diye yanõtladõ. İran Cumhurbaşkanõ Mahmud Ah- medinejad ise, “karşılıklı saygı” şar- tõyla, ABD ile masaya oturabilecekle- rini belirtti. İslami rejimin kuruluşunun 30. yõldönümü töreninde konuşan Ah- medinejad, “İran ulusu gerçek deği- şiklikleri hoş karşılayacaktır; eşitlik ve karşılıklı saygı ikliminde diyalog için hazırdır” diye konuştu. Tahran’õn Azadi meydanõnda toplanan kalabalõğa seslenen İran Cumhurbaşkanõ, dünya- nõn eski ABD Başkanõ George Bush dönemindeki karanlõk dönemin tekrar- lanmasõnõ istemediğini belirtti. İran’õn nükleer programõna ve uzaya gönderi- len ilk yerli yapõmõ “Ümit” uydusuna gönderme yapan Ahmedinejad, “İran’ın artık gerçek bir süper güç ol- duğunu” söyledi. İran takvimine göre 10 veya 11 Şu- bat’a rastlayan günde her yõl, 1979 devriminin ardõndan Batõ destekli İran ordusunun Şah güçleriyle halk kitlele- ri arasõnda “tarafsızlığını” ilan etmesi kutlanõyor. Takip eden aylarda Ayetul- lah Humeyni liderliğindeki dinci güç- ler, eski müttefikleri olan sol partileri ve sendikalarõ şiddetle saf dõşõ bõrakmõş ve 1 Nisan günü İslami rejimi ilan etmiş- ti. ABD’nin Tahran Büyükelçiliği’nin basõlmasõyla başlayan ve aylarca süren krizin ardõndan iki ülke arasõndaki dip- lomatik ilişkiler kesildi. BAYKAL BRÜKSEL’DE KONUŞTU: ÇİMEN TURUNÇ BATURALP BRÜKSEL - CHP AB Temsilciliği’nin açõlõşõ ve AB nezdinde çeşitli temaslarda bulunmak için Brüksel’de bulunan CHP Genel Başkanõ De- niz Baykal, Türkiye- AB ilişkilerinin “yeni bir derinliğe kavuştu- rulması gerektiğini” söyledi. Baykal, AB ile ilişkiler, etnik kimlik, demokratikleşme, laik- lik konularõndaki görüş- lerini aktarõrken “CHP için kapanma yoktu ki açılım olsun” dedi. CHP’nin Brüksel’deki temsilciliğinde Türk basõn mensuplarõyla bir araya gelen Baykal, CHP’nin 1963’ten bu yana Türki- ye’nin AB üyeliği için önemli adõmlar atmõş bir parti olduğunu belirterek AB ile ilişkilerin tõkan- makta olduğu bir dö- nemde temsilci- liğin açõlmasõ- nõn “ilişkilere yeni bir ivme kazandırmak” amacõnõ ortaya koyduğunu an- lattõ. Baykal, “Böyle bir ge- lişmeden sade- ce Türkiye’nin değil AB’nin de çok yararla- nacağına ina- narak bu yak- laşımımızı sergiliyoruz. Zaten AB için bu duru- mun getireceği yararlar söz konusu olmasaydı, bu koşullar altında bu- nu ayakta tutmak mümkün olmazdı. AB de bunu gelecekte daha iyi anlayacak ve kavra- yacaktır” diye konuştu. TRT’de Kürtçe yayın Baykal, TRT’nin Kürt- çe yayõna başlamasõ ile ilgili eleştirilerinde, “Devlet etnik kimliği esas alan bir kamu hiz- meti faaliyetine girerse, bunun sınırı güç belir- lenir. Yani diğer etnik kimliklere karşı aynı sorumluluk altına gi- rer” dedi. Etnik kimlik konusun- da partisinin 1989 yõlõn- da hazõrladõğõ raporu anõmsatan Baykal şu ifa- deleri kullandõ: “Türki- ye bir ırk, kan, kafata- sı devleti değil bir siyasi bilinç devletidir. İn- sanların etnik ya da dinsel kimliği ya da mezhepsel kimliği dev- letin işi değildir. Devlet etnik kördür... Herke- sin etnik kimliği onun şerefidir. Herkes öz- gürce yaşar, anadilini özgürce konuşur, öğ- renir, öğretir ve anadi- linde yayın yapar.” Baykal, bireysel hak ve özgürlükleri Avrupa ülke- lerinde olduğu gibi geniş- letmeye yönelik her türlü girişime CHP olarak destek vereceklerini ifade etti. Anayasa değişikliği konu- sunda ise “Bizim ulusal birliğimizin, bütünlüğü- müzün temellerini sars- mak için, Türkiye’nin la- ik bir cumhuriyet kimli- ğini zaafa uğratmak için özgürlük adına, demok- rasi projesi adına ortaya atma girişimlerini tees- sürle karşılarız” dedi. Deniz Baykal, diğer bazõ konu- larda ise şu gö- rüşlerini dile ge- tirdi:  Enerji ve sosyal hak- lar: Türkiye enerjiyi Avru- pa’ya ulaştõrabi- lecek en istik- rarlõ ülkedir. AB ile müzakereler- de bugüne kadar bir ke- nara itilmiş enerji başlõğõ mutlaka ele alõnmalõdõr.  Sosyal haklar: Sosyal demokrat bir par- tiyiz. Türkiye sendikal alanda çok ciddi sosyal ve hukuki zafiyetlerle dolu- dur, çalõşanlarõn büyük kõsmõ sendikalõ ve sigor- talõ değildir. ILO stan- dartlarõnõn etkin olmasõ gerekmektedir.  Deniz Feneri: Bu yolsuzluk faaliyeti res- mi himaye altõnda ger- çekleşmiştir. Din, iman diye siyaset yapanlara karşõ yeni bir uyanõş Tür- kiye’de ve Avrupa’da kendisini göstermeye başlamõştõr.  A v r u p a ’ d a k i Türklerin sorunla- rı: Parlamentoda giri- şimler yaptõk. Maalesef Türk hükümetini bu ko- nuda harekete geçirmek mümkün olmadõ. ‘AB ile ilişkilere yeni ivme lazım’ İran’da İslami rejimin kuruluşunun 30. yıldönümü çerçevesinde başkent Tahran’da gösteriler yapıldı. Gösterilerde, “30 yıllık özgürlük, 30 yıllık gurur”, “Amerika’ya ölüm” ve “İsrail’e ölüm” pankartları taşındı. (Fotoğraf: AP) Dış Haberler Servisi - İs- rail’de dün erken seçimler için sandõk başõna gidilirken ülke- nin kuzeyindeki Arap kentle- rinden Umm El Fehm’de ça- tõşmalar yaşandõ. Kentteki gerginlik İsrailli aşõrõ sağcõ eylemci Baruh Marzel’in seçim istasyonunda gözlemci olarak bulunmasõna önceki akşam Merkez Seçim Komisyonu’nun onay verme- siyle patlak verdi. Marzel’in bölgeye geleceğini duyan bazõ İsrailli Araplar so- kaklara döküldü. Bunun üzerine polis Marzel’in güvenlik gerek- çesiyle kente sokulmayacağõnõ onun yerine Ulusal Birlik Parti- si milletvekili Aryeh Eldad’õn görevlendirildiğini duyurdu. El- dad’a da karşõ çõkan kalabalõk- la polis arasõnda çatõşma çõktõ, en az 5 kişi gözaltõna alõndõ. Mar- zel ve ardõndan Eldad’õn seçim gözlemcisi olarak görevlendi- rilmesi bölgedeki Araplar için ciddi bir provokasyon olarak görülüyor. Seçimler öncesinde İsrail basõnõnda çõkan haberler- de de son dönemde siyasilerin şahin açõklamalarõn dozunun yükselmesi ve õrkçõ söylemlerin artmasõnõn Arap vatandaşlarõ oylamayõ boykot edip etmeme yönünde kararsõzlõğa ittiğine dikkat çekiliyordu. Oylama öncesi son kamuoyu yoklamalarõ seçim yarõşõnõn, li- Englaro öldü, tartışma sürüyor Dış Haberler Servisi - İtalya’da 1992’de geçirdiği trafik kazasõnõn ardõndan yõllardõr komada bulunan 37 yaşõndaki Eluana Englaro, hükümetin “ölüm hakkını” engellemek üzere yasalaştõrmak istediği tasarõnõn senatoda görüşüldüğü sõrada, önceki akşam hayatõnõ kaybetti. Ülkede “gönüllü ölüm” tartõşmalarõnõn merkezine yerleşen ve ailesinin verdiği hukuk mücadelesi sonucu Yargõtay’õn kararõyla geçen cuma günü suni beslenmesi durdurulan Englaro’nun ölümü, tartõşmalarõ dindirmedi. Koma halindeki hastalarõn suni beslenmesinin kesilmesini yasaklamayõ amaçlayan yasa tasarõsõnõn senatoda görüşülmeye başlanmasõndan yaklaşõk yarõm saat sonra, Englaro’nun ölüm haberinin gelmesi üzerine senato ve mecliste birer dakikalõk saygõ duruşu yapõldõ. Saygõ duruşu sonrasõnda Başbakan Silvio Berlusconi liderliğindeki Özgürlükçü Halk Partisi üyesi bazõ senatörler, tasarõya karşõ çõkan muhalefet milletvekillerine “Katiller” diye bağõrdõ. Berlusconi, “Hükümetin bir kişinin hayatını kurtarma girişimi imkânsız hale geldi. Bundan dolayı çok müteessirim” derken Katolik Hõristiyanlõğõn merkezi Vatikan da yayõmladõğõ başsağlõğõ mesajõnda, suni beslenmenin kesilmiş olmasõna sert tepki gösterdi. Englaro’nun ölümüne rağmen hükümetin, tasarõyõ mecliste kabul ederek yasalaştõrmayõ kararlaştõrdõğõ bildirildi. Umm El Fehm’de çıkan olaylarda polis en az 5 İsrailli Arap göstericiyi gözaltına aldı. (AFP) İsrail’in kuzeyindeki bir Arap şehrinde sandõğa gözlemci olarak aşõrõ sağcõ bir eylemcinin gönderileceğini duyan Araplarla polis çatõştõ IRAK’A SÜRPRİZ ZİYARET Sarkozy’nin Bağdat hesapları Beyaz Saray’daki ilk basõn toplantõsõnda sorularõ yanõtlayan ABD Başkanõ Obama, İran’a yönelik politikalarõnõn gözden geçirilmekte olduğunu belirterek, “gelecek aylarda yüz yüze diplomatik görüşmelerin başlayabileceğini” açõkladõ. İran lideri Ahmedinejad, “eşitlik ve karşõlõklõ saygõ ikliminde” diyaloğa açõk olduklarõnõ söyledi. derliğini Binyamin Ne- tanyahu’nun yaptõğõ mu- halefetteki sağcõ Likud ile Tzipi Livni liderliğindeki iktidardaki merkez sağ Ka- dima partileri arasõnda ge- çeceğini gösteriyordu. San- dõktan üçüncü parti olarak ise õrkçõ söylemleriyle ta- nõnan Avigdor Lieberman liderliğindeki İsrail Evi- miz’in çõkacağõ tahminleri yapõlõyordu. Yapõlan yo- rumlarda hiçbir partinin 120 sandalyeli mecliste tek başõna çoğunluğu kazana- mayacağõ belirtiliyor. San- dõktan çõkacak sonucun da- ha sağa kaymõş yeni bir koalisyon hükümetine gö- türeceği kaydediliyor. İsrail genelinde yoğun güvenlik önlemleri alõndõ ve önceki geceden dün ge- ce yarõsõna kadar Batõ Şe- ria’ya Filistinlilerin giriş- leri, acil sağlõk durumlarõ dõşõnda tamamen yasak- landõ. Hamas ise Gazze Şeridi’nde uzun vadeli ateşkes anlaşmasõ yapõlõp yapõlamayacağõnõ görmek için İsrail’deki seçimler- den çõkacak sonucu bekle- diğini duyurdu. Filipinler’de Manila sahiline vuran 200’den fazla yunus, yüzlerce gönüllü ve balıkçının saatler süren çabaları sonucu kurtarıldı. Balıkçıların dün sabah yüzlerce yunusun sahile 1,6 kilometre uzaklıktaki sığ sularda sıkıştığını fark etmesi üzerine bölgeye giden sahil güvenlik ekipleri, botlarla yunusları sahilden uzaklaştırmaya çalıştı. Biri gebe üç yunusun ise hayatını kaybettiği bildirildi. Yetkililer, yunusların denizde meydana gelen bir depremden dolayı duyma yetilerinin zarar görmesi ve dengelerini kaybetmeleri nedeniyle, yaralı bir yunusun liderliğinde yanlışlıkla sığ sulara sürüklenmiş olabileceğini belirttiler. (Fotoğraf: REUTERS) Yunusları kurtardılar GÖNÜLLÜ ÖLÜM Baykal, Brüksel’deki temsilcilikte basõnõn sorularõnõ yanõtlarken “CHP için kapanma yoktu ki açõlõm olsun” dedi. Araplara provokasyon
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear