26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CMYB C M Y B 6 EKİM 2009 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER 7 DÜZ YAZI ORHAN BİRGİT İki Kongre ve Gizlenen Gerçekler... Başkent, hafta sonunda iki siyasal partimizin bü- yük kongresine ev sahipliği yaptı. Birisi TBMM’de en fazla sandalyenin sahibi ola- rak, iktidar gücünü yedi yıldır tek başına elinde bu- lunduran AKP. Ötekisi de üyelerinin hemen tümü Kürt kökenli yurttaşlardan oluşan DTP. Her iki kongrenin de ortak buluşma noktasının; kendi iç düzenlerini, Siyasal Partiler Kanunu’nun öngördüğü şekilde irdelemek gibi bir yükümlü- lükleri olduğunu da unutarak; dışa dönük birer gös- teri platformu oluşturmayı öne çıkardıklarını izle- mek, demokrasimizin geleceği açısından umut kı- rıcıdır. Özellikle AKP Kongresi için söyleyelim. Şeklen bile olsa, Başkanlık Divanı için oylama yapma zahmetine katlanılmadan çalışmaları baş- latan, seçilmiş genel merkezlerin, belirli bir dönem sonunda delegelerine hesap vermesi gerektiğini umursamayan, yeni görev alacak üyelerinin be- lirleneceği seçimleri, yukarıdan saptanmış tek lis- te ile geçiştiren bir partinin, kamuoyuna “demo- kratik açılım”dan söz etmesinin demokratik inandırıcılığı var mıdır? Sorunu TBMM çözecek ise... Üstelik Sayın Başbakan, partisinin 3. Büyük Kongresi’nde de, o “açılım”ın içeriğinin neler ol- duğunu söylememiş; ya da söyleyememiş; oluş- turulduğundan söz edilen; ama nerede toplandı- ğı ve kimlerin söz aldığı kamuoyuna söylenmeyen komisyonun başkanı İçişleri Bakanı Beşir Ata- lay da, sorunun TBMM’de ele alınacağını bildir- mekle yetinmiştir. Ülkenin geleceği ile ilgili yaşamsal sorunların, hamasi ve edebi söylemlerin kamuflajı altında tar- tışılıp çözülmesi olası mıdır? Medya da, ne yazık ki, o söylemlere takılıp kalmakta ve AKP Genel Başkanı’nın, aylardan beri hâlâ niçin, “açılım” ko- nusunda ana muhalefet partisi genel başkanı ile işbirliğini gerçekleştirmeden içerikten söz etme- yişinin arka yüzünü araştırmak gereği duyma- maktadır. Bereket, AKP kongresinden bir gün sonra top- lanan DTP Genel Kurulu’nda konuşan Türk ve Ay- na, Öcalan ve PKK muhatap alınmadan, “açılım” konusunda başarı sağlanamayacağını iktidara bir kez daha duyurmayı amaçlamakla da yetinme- yerek, yürürlükteki anayasamızın ilk üç madde- sinin değiştirilmesini ısrarla önermeyi sürdür- müşlerdir. DTP’lilerin bu açık öneri ile de yetinmeyerek, yüzleri örtülü yandaşların genel kurul salonunda sergilediği çirkinliği, -şayet arkasında değilseler- o kişilerin yüzlerini açarak ortaya çıkarmaları ge- rekirdi. AKP anayasanın o maddeleri için ne diyor? O üç maddenin değiştirilmesi, yani “ulus dev- let”in açılım denilen şeyi oluşturmak için de tari- hin çöplüğüne gönderilmesi konusunda Sayın Başbakan ve partisinin suskun delegeleri, kem küm etmekten vazgeçerek açık görüşlerini söy- lemelidirler. TBMM bugün toplanarak, hükümetin Türk Silahlı Kuvvetleri’nin altı ay daha güney ve gü- neydoğuda sınır ötesi harekât yetkisine sahip ol- masını öneren tezkeresini görüşecektir. Başbakan’ın ya da konuşmalarını hazırlayan eki- bin, edebi yakıştırmalar, benzetmeler, tarihimiz- de yerlerini almış önemli adreslerden söz etme- yi ne kadar çok sevdiklerini bilmeyenimiz kalmadı. Biz de, onlar kadar olmasa da, bugünkü birle- şim için, bir iki atasözümüzü AKP’nin yöneticile- rine ve milletvekillerine anımsatmanın tam zamanı olduğuna inanarak, “İşte at, işte meydan” diyo- ruz. Dahası “yerim dar” diyen geline, meydanı, egemenliğin kayıtsız ve koşulsuz görüşüldüğü yer olan TBMM’yi gösteriyoruz. Onlar illa “yenimiz de dar” diye mazeret arayacak olurlarsa… Kafalarının içine sakladıkları nelerse, onları ol- duğu gibi söylemenin, “erkekliğin şanından olduğu” yanıtını vermek istiyoruz. Söz milletin ise bugünkü TBMM görüşmelerinde her görüş açıklanmalı ve tartışılmalıdır. Faks: 0 216 302 82 08 obirgit@e-kolay.net Dünyada 4 çocuktan biri yoksul, şiddete uğrayan her 3 kişiden biri çocuk, her beş dakikada bir çocuk ölüyor SİBEL BAHÇETEPE Son yõllarda yapõlan çeşitli araştõr- malar, çocuk suçlarõ, ihmal ve istis- mar olaylarõ, madde kullanõmõ, kayõp ve korunmaya muhtaç çocuk sayõ- sõnda artõşlarõn yaşandõğõnõ gösterir- ken çocuk haklarõna yeteri kadar önem verilmediğini de ortaya koydu. Türkiye’de bu yõlõn ilk dokuz ayõnda 1078 çocuk kayboldu, 25 bine yakõn çocuk sokakta yaşõyor, suça karõşan her 5 kişiden biri de çocuk. Uzman- lar, Türkiye’nin Çocuk Haklarõ Söz- leşmesi’ne (ÇHS) imza atan 193 ül- ke arasõnda yer almasõna karşõn, ço- cuklarõn haklarõnõn yeteri kadar ko- runamadõğõna dikkat çekti. Her yõl ekim ayõnõn ilk pazartesi gü- nü “Dünya Çocuk Günü” olarak ele alõnõyor. Bu yõl son günlerle ka- muoyunda sõklõkla gündeme gelen kayõp çocuklar sorununun da giderek artmasõ aileleri endişelendiriyor. Ka- yõp çocuklarõn bulunamamasõ, “Ço- cuk mafyası mı var” sorularõnõ da akõllara getiriyor. Dünya Çocuk Günü’nde ülkemiz- deki çocuklarõn durumunu değerlen- diren çocuk örgütleri, eğitmen ve psikiyatrlar, “Ekonomik kriz, aile içi şiddet gibi olgular çocuklar üzerinde derin yaraların açılmasına neden oluyor. Hükümetler çocuklarla ilgili politikalar üretmeli, çocuk haklarını korumalıdır” dediler. ‘Geleceğimizi koruyamıyoruz’ Çocuk Haklarõ Sözleşmesi’ni (ÇHS) 1990’lõ yõllarda imzalayan Türki- ye’de çocuklarõn korunma, yaşatõlma, geliştirilme gibi konularda yeteri dü- zeye gelmediği görülüyor. Çocuğu İs- tismardan Koruma ve Rehabilitas- yon Derneği Başkanõ (ÇİKORED), Eski Adli Tõp Kurumu Başkanõ Prof. Dr. Oğuz Polat, Türkiye’nin çocuk- larõn korunmasõ konusunda oldukça zayõf ve yetersiz olduğunu, özellikle çocuk istismarõ ve ihmali vakalarõnõn arttõğõnõ söyledi. Polat, 2008 yõlõnda Sokak Çocuklarõ Rehabilitasyon Der- neği’nin Türkiye genelinde 10 ilde bir araştõrma yaptõğõnõ anõmsatarak “Ço- cukların yüzde 71’i Birleşmiş Mil- letlerin Çocuk Haklarına Dair Söz- leşmesi’ni hiç duymadıklarını ifade etti” dedi. Polat, araştõrmadan çõkan bazõ so- nuçlarõ şöyle aktardõ: “Çocuklara, en kötü çocuk hak- kı ihlalinin hangisi olduğu sorul- duğunda büyük bir kesimin, en kö- tü çocuk hakkı ihlali olarak çocuk- ların ‘şiddete maruz kalmasõnõ’ gös- terdikleri ortaya çıkmıştır. ‘Eğitim hakkõ ihlalinin’ en kötü çocuk hak- kı ihlali olduğunu söyleyen illerin başında yüzde 17.6 ile Şanlıurfa gel- miştir. Bu ili yüzde 16.5 ile Diyar- bakır takip etmiştir. ‘Çocuklara söz hakkõ verilmemesi’ ve çalıştı- rılması ya da ağır işte çalıştırıl- malarını en kötü çocuk hakkı ihlali gören illerin başında da Mersin’in geldiği görülmüştür. Erken yaşta evlendirilmenin en kötü çocuk hakkı ihlali olduğunu belirten il ise Şanlıurfa olarak yer almıştır.” Çocuk Vakfõ Başkanõ Mustafa Ruhi Şirin, Türkiye’de bütün yön- leriyle çocuk gerçeğini ortaya çocuk göstergeleri ve çocuk politikasõ ol- madõğõnõ belirtti. Ülkemizin, 1995 yõ- lõndan bu yana yasalarõnõ çocuk hak- larõna uyumlu hale getirmediğini eleştiren Şirin, “Çocukluğunu ya- şayamamış, hakları çalınmış ço- cuklar olmak üzere dünyanın bü- tün çocuklarından özür diliyo- rum” dedi. Çocuğu İstismardan Koruma ve Rehabilitasyon Derneği Başkanõ Prof. Dr. Polat, çocuklarõn korunmasõ konusunda oldukça zayõf ve yetersiz olduğunu belirtirken Çocuk Vakfõ Başkanõ Şirin, “Türkiye’nin çocuk politikasõ yok” dedi. Umut Çocuklarõ Derneği Başkanõ Kulca da Türkiye’de sokakta yaşayan çocuk ve genç sayõsõnõn yaklaşõk 25-30 bin olduğunu söyledi. Her 5 suçludan biri 25-30 bin çocuk sokakta yaşõyor A dalet Bakanlõğõ’nõn 2002-2007 yõllarõ arasõndaki verilerine gö- re, Türkiye’de son 6 yõldõr başkasõnõn malõnõ ya da parasõnõ çaldõğõ gerekçesiyle mahkemeye çõkarõlan her 5 kişiden biri “çocuk”. Bu yõllar ara- sõnda hõrsõzlõktan yargõlanan çocuk sayõsõ 400 bine ulaşõrken, aynõ süre içinde toplam 9 bin 522 çocuk da adam öldürme suçlamasõyla mahkemelere çõktõ. Saldõrõ suçlarõnõn ayrõ değer- lendirildiği verilere göre, ‘cebren ır- za geçme, küçükleri baştan çıkarma ve iffete saldırı suçunu’ işleyen ço- cuklar da binlerle ifade edilmeye baş- ladõ. Adam öldürme suçundan 2007 yõ- lõnda, 32 bin 307 kişi yargõlandõ. 12- 15 yaş arasõnda 170 erkek 8 kõz; 16-18 yaş arasõnda da 997 erkek, 69 kõz bu suçtan yargõlandõ.Cinsel saldõrõ suçla- rõndan ise 19 bin 162 sanõk mahke- melere çõkarõldõ. 12-15 yaş arasõnda 531 erkek, 19 kõz; 16-18 yaş arasõnda 1.905 erkek, 45 kõz çocuğu cinsel do- kunulmazlõğa karşõ suç işlediği ge- rekçesiyle yargõlandõ. Umut Çocuklarõ Derneği Başkanõ Ahmet Yusuf Kul- ca ise Türkiye’de sokakta yaşayan çocuk ve genç sa- yõsõnõn yaklaşõk 25-30 binlere yakõn olduğunu söyle- di. Son 10 yõlda devletin sokaklarda yaşayan çocuk- larla ilgili yaptõğõ çalõşmalar sonrasõnda sayõsõnõn aşağõlara indiğini vurgulayan Kulca, şunlarõ söyledi: “Çocuklarla ilgili karnemiz kırık. Sağlıklı bü- yümeyen çocuklar ileriki yıllarda topluma maliyeti yüksek olan bedeller ödetebiliyor, hem kendileri za- rar görüyor, hem de çevreleri ve de ülke zarar gö- rüyor. Önlemeye ve korumaya yönelik çalışmala- ra önem vermemiz gerekir.” Cezaevlerinin durumu kötü Eğitmen-yazar Faik Akçay da ülkemizde cezaev- lerindeki koşullarõn çocuklar için çok kötü durumda ol- duğuna dikkat çekerek “Cezaevi koşulları çocukla- rın doğalarına yakışmıyor. Türkiye ne yazık ki ulus- lararası birçok sözleşmeye uymuyor, uygulamalarda aykırılıklar yaşıyor” diye konuştu. Akçay, özellikle terörle mücadele yasasõnda birtakõm değişiklikler ya- põlmasõ gerektiğini vurgulayarak “Cinayet işleyen bir çocuk psikologlar eşliğinde sorgulanırken, polise taş atan ya da yüzünü kapatarak gösteriye katılan ço- cuk bu şekilde sorgulanmıyor” dedi. Akçay, eğitim merkezli çocuk yargõlanma sisteminin kurulmasõ ge- rektiğine de işaret etti. Cinsel istismar vakaları artıyor Yapõlan araştõrmalar, cinsel istismar olaylarõnõn yüzde 90’õnõn adli makamlara yansõmadõğõnõ, ülkemizde cinsel tacize uğrayan mağdurlarõn yüzde 11’ini 0-5, yüz- de 15’ini 6-15, yüzde 13’ünü 12-17, yüzde 1’ini 24-29 yaş arasõndaki gençler oluşturduğunu gösteriyor. Dünyada her 5 dakikada 500 çocuk aile içi şidde- te tanõklõk ediyor, her 1 saatte 230 çocuk yaralanarak hastanelik oluyor. BM Genel Kurulu’nun geçen yõl- larda yaptõğõ bir araştõrmaya göre dünyada her yõl 50 milyon kõz ve 73 milyon erkek çocuğun tecavüze ya da cinsel şiddete uğruyor. Kayıpikiyekatlandı 38 bin madde bağımlısı E mniyet Genel Müdürlüğü’nün 2009 yõlõ verilerine göre, 2009’un ilk dokuz ayõnda ka- yõp çocuklarõn sayõsõ geçen yõla gö- re ikiye katlanarak 1078’e ulaştõ. En çok kayõp çocuk başvurusu sõrala- masõnda 133 kayõpla İzmir, 106 ka- yõpla Ankara, 84 kayõpla Mersin ve 63 kayõpla İstanbul yer alõyor. Böl- gelere göre en çok kayõp müracaatõ Ege’den yapõlõrken bunu Marmara, İç Anadolu, Akdeniz, Güneydoğu Anadolu, Karadeniz ve Doğu Ana- dolu takip ediyor. Öte yandan Ege Bölgesi’nde 210 kayõp çocuktan 145’inin kõz olduğu belirtiliyor. G eçmiş yõllarda yapõlan araş- tõrmalar Türkiye’de 38 bine yakõn çocuğun madde ba- ğõmlõsõ olduğunu gösteriyor. Bu sa- yõ, madde bağõmlõsõ çocuk sayõsõn- da ülkemizin zirvede olduğunu da ortaya koyuyor. Bu rakam, Türki- ye’yi ‘çocuk bağımlı sayısı’ açõ- sõndan dünya dördüncüsü yapõyor. 18 yaşõndan küçüklere tiner, Bally benzeri uçucu madde satõşõ nede- niyle, yedi yõlda tüm Türkiye’de hakkõnda işlem yapõlan işyeri sayõsõ ise 46. MAHMUT ORAL DİYARBAKIR - Dünyada her yõl ekim ayõnõn ilk pazartesi günü “Çocuk Günü” olarak kutlanõrken, Türkiye’nin ço- cuk haklarõ karnesi zayõf. Dün- ya Çocuk Gü- nü’nde Türki- ye’de akõllarda çocuklarla ilgili şiddet ve ölüm odaklõ haberler kaldõ. Diyarbakõr’õn Lice ilçesine bağ- lõ Şenlik Köyü Pa- şaçiya mezrasõnda 13 yaşõndaki ço- ban Ceylan Ön- kol’un patlama sonucu ölümü, Türkiye’in Çocuk Haklarõ karnesine eklenen son ve en kötü notlardan biri oldu. 28 Eylül günü hayvanlarõnõ ot- latmak için köy dõşõna çõkan kü- çük Ceylan, karnõnda patlayan ve henüz kimin tarafõndan ateş- lendiği belli olmayan bir pat- layõcõyla yaşama veda etti. Geçen yõl Şõr- nak’õn Cizre ilçesinde PKK lideri Abdullah Öcalan’õn yakalan- masõnõn yõldönümün- de çõkan olaylarda 15 yaşõndaki Yahya Me- nekşe’nin ölümü de hafõzalardaki yerini koruyor. Resmi ma- kamlar günlerce kü- çük Yahya’nõn ölü- müne ilişkin açõkla- malarõnda “kalaba- lıkta ayaklar altında kalarak ezildiği”ni ifade etse de otopsi raporu Yahya’nõn iddia edildiği gibi panzer al- tõnda kalarak yaşamõnõ yitirdi- ğini ortaya koydu. Raporda, ölüm nedeninin sert cisimle ezilme olduğuna, ceset üze- rinde çok sayõda yara, sõyrõk, ezilme ve kõrõk bulunduğuna dikkat çekildi. Dipçikli dayak Nisan ayõnda Hakkâri’nin Bağlar Mahallesi’nde ise DTP operasyonunu protesto eden yüzlerce kişinin düzenlediği yürüyüşe müdahale eden bir özel harekât polisi 14 yaşõn- daki Seyfi Turan’õn başõna uzun namlulu silahõnõn dipçi- ği ile vurarak ağõr yaraladõ. Seyfi, uzun tedavilerin ardõn- dan iyileşirken kameralara yansõyan dayak infial yarattõ. Ancak bütün bu olaylarda so- rumlular adalet önüne çõkarõ- lamadõ. Yine geçen yõl sivil polislerin kameralar önünde hiç çekinmeden kolunu bük- tüğü Cüneyt Ertuş, sorumlu- lar hakkõnda suç duyurusunda bulundu. Polis hakkõnda ta- kipsizlik kararõ verilirken, Er- tuş, yaşadõğõ psikolojik travma nedeniyle evden çõkamaz, oku- la gidemez oldu. Çocuklar İçin Adalet Çağ- rõcõlarõ Grubu’nun ha- zõrladõğõ rapora göre, 1989 yõlõndan 2009’a kadar güvenlik güçle- rinin müdahalesinde 415 çocuk öldürüldü. Raporda, 10 ile 17 yaş- larõndaki çocuklarõn başta Şõrnak, Mardin, Hakkâri, Diyarbakõr, Muş, Van, Ağrõ olmak üzere özellikle bölge- de öldürüldüğü belirtildi. Ra- pora göre 1989 yõlõnda asker ve polisler tarafõndan 2 çocu- ğun öldürüldüğü kaydedilir- ken, bu sayõ 1990’da 21’e yükseldi. 1991’de 12 çocuk ölürken, 1992’de 115 ile tari- hin en fazla sayõsõna ulaştõ. 1993’te 66, 1994’te 84, 1995’te 7, 1997’de 7, 1998’de 8, 1999’da 12, 2000’de 3, 2004’te 1, 2006’da 8, 2008’de 1 ve 2009’da ise 5 çocuk, po- lis ve askerlerin kurşunlarõ ile yaşamlarõnõ yitirdi. Lice’de Önkol ve Cizre’de Menekşe’nin öldürülmesi, Turan’õn da dipçikle yaralanmasõ unutulmadõ Çocuklara özür borcumuz var Ölümün büyük geldiği bedenler Çocuklar İçin Adalet Çağrõcõlarõ Grubu’nun raporuna göre, 1989 yõlõndan 2009’a kadar güvenlik güçlerinin müdahalesinde 415 çocuk öldürüldü. Seyfi Turan. Her yıl 50 binden fazla çocuk öldürülüyor. 18 yaş altında evliliklerin oranının ise yüzde 35’lere kadar düştüğü görülüyor.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear