28 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CMYB C M Y B 18 EKİM 2009 PAZAR CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER 13dishab@cumhuriyet.com.tr SAĞNAK NİLGÜN CERRAHOĞLU Kemalizme ‘Uçan Hollandalı’ Bakışı (3) Yalnız kitleden kopuk “yapay” ve “elit bir tasarım” değil… Aynı zamanda Huxley’nin “Cesur Yeni Dünya”sı denli, “gerçekten uzak”, “fantezi” ve de “sanal” bir proje! Amsterdam’da “Uluslararası Sosyal Tarih Enstitüsü” başkanlığını yapan “dünyaca ünlü Türkolog” Eric Jan Zürcher, “Kemalist modernleşme projesi” için öz itibarıyla bunu ifade ediyor. Şairin “Kadınlar sevdim, yoktular…” demesi misali, sözüm ona Türkolog bize; “Siz sanal bir modernlik yarattınız. Olmayan bir moderniteye sevdalandınız!” demeye getiriyor. “Türkiye’de modernleşme projesi” diye daha lafa girerken Jan Zürcher: “Siyasi elitler için bu en az yüz yıldır açık bir hedef oluşturdu. Bu dünyadaki çok ülkenin modernleşme serüveninden uzundur...” diyor. “Varmak istediğiniz hedefi bir türlü yakalayamadınız” diyerek cümlenin gerisini getirmese de açıkça bunu ifade etmek istiyor: “Başaramadınız! Niye? Çünkü Kemalist modernleşme projesi size yabancıydı!” Kemalist modernleşmede ‘insan ve siyaset yok!’ “Arı Grubu’nun” Bilgi Üniversitesi’nde hafta içinde düzenlediği yuvarlak masa toplantısında konuşan Zürcher’in görüşlerine, önceki iki yazımda yer verdim. Toparlamak gerekirse; 1934-41 yıllarında Ankara’da, -Avrupa kamuoyunda genç cumhuriyetin piar’ını yapmak maksadıyla- çıkarılan “La Turquie Kemaliste” dergisini inceleyen Prof. Jan Zürcher, bu yargıya; yayın organının sayfalarında “gerçek Anadolu”yu bulamadığı için varıyor ve: “O dergi ki” diyor: “Cumhuriyetin ‘asrı saadetini’ yansıtıyordu. İçinde Reşit Galip’ten Vedat Nedim Tör’e, Ercüment Ekrem Talu’dan Falih Rıfkı’ya, Burhan Belge’den Şevket Süreyya’ya, Sait Faik Abasıyanık, Necip Fazıl’a dek.. dönemin en ünlü, en parlak isimleri vardı…” Cumhuriyetin “altın çağını” simgeleyen bu büyük yazarlara karşın, Zürcher, dergide “Türkiye gerçeğini” bulamıyor. Burada ilginç olan; Zürcher’in “dergide olanlardan” çok, “olmayanlarla” ilgilenmesi. Prof. Zürcher, “La Turquie Kemaliste”deki “çakma Türk burjuvazisine” yapay gözüyle bakıyor; “aralarında gerçek Türkler yok” diyor: “Parti politikası ve siyaset, din, Osmanlı’nın son dönemleri, yakın tarih dergide yok; milli mücadeleyle modern Türkiye’nin doğuşuna ilişkin hiçbir tartışma yok” diyerek “Kemalist Türkiye”yi eleştiren Jan Zürcher -özetle- araçsallaştırılan bu tarih anlayışının, o gün bugün sürdüğünü ima ediyor… Alternatif uygarlıklara, alternatif modernlikler... Hollandalı Türkolog “tarihi bilanço” adına, neden kendisini yalnız tek bir “yayın organının analiziyle” sınırlı tutuyor? Mercek altına aldığını iddia ettiği ülkenin yüzyıla yakın geçmişini iki ayda bir…- o da yalnız “yedi yıl” boyunca- yayımlanmış bir “propaganda dergisiyle” açıklamak makul mü? Zürcher bu soruyu yanıtlarken, yaklaşımını şartlayan “algıları” da ele veriyor. Jan Zürcher’in burada bizzat kendi yöntemini kullanarak yalnız “söylenenlere” değil, “altyazı” makamından geçtiği mesajlara da odaklanmak lazım… “Modernleşme yalnız Batı modernleşmesinden ibaret değildir” diyor Prof. Jan Zürcher: “‘Dünyanın gerisindeki modernleşmeler’(!) de birer özgün modernleşme örneğidir. Bunlara biz alternatif modernleşme diyoruz. Türkiye’nin modernleşmesini değerlendirirken, Batı ölçütlerine başvuramayız. Türk modernleşmesini kendi ölçütleriyle değerlendirmek gerekir. Kendi ölçütleriyle değerlendirmek için ne yapalım? Bir ‘asrı saadet’ dergisine bakalım!” Açıkça ifade edilen bu. Ancak “altyazı” şu: “Dünyada uygarlıklar ikiye ayrıldığından (Batı ve dünyanın gerisi!!!) modernleşmeler de iki türlü: Batı ve alternatifi olan diğerleri… Batı dışında hiçbir ülke Batı’yla aşık atamayacağından, Batı uygarlığı standartlarına öykünmesi abes olur. Ülkenizi Batı modernleşmesi ve uygarlığıyla karşılaştırmayacağımız için, Türkiye’ye kendi ölçüleriyle bakacağız!” Eric Jan Zürcher için “evrensel uygarlık” yok başka deyişle… Batı ve diğerleri var.. Buna bir zamanlar “ırkçılık” adı veriliyordu… Şimdilerde “kültürel rölativizm” (kültürel görecilik) deniyor. Mustafa Kemal oysa, “evrensel uygarlığa” inanmıştı. Hedef aldığı çağdaşlaşma kriterleri/değerleri -Eric Jan Zürcher’in varsaydığı gibi- “Avrupa/Batı uygarlığı kriterleri” değil, “evrensel uygarlık” kriterleriydi. Atatürk’ün içine doğduğu “Aydınlanma Avrupası” “evrensel uygarlığa” inanan bir dünyaydı… Avrupa’da bugün maalesef böyle bir dünya yok. Sorun buradan kaynaklanıyor. Zürcher bakışı, “evrensel uygarlık anlayışına” sırt çeviren bu yeni Avrupa’nın ürünü. nilgun@cumhuriyet.com.tr 30 binden fazla askerin katõldõğõ operasyonda, Taliban’la ordu arasõnda şiddetli çatõşmalar yaşanõyor Pakistan’da kõlõçlar çekildiDış Haberler Servisi - Pakistan ordusu, dün sabah ülkenin Afga- nistan sõnõrõndaki Güney Veziris- tan bölgesinde Taliban’a karşõ bü- yük bir kara harekâtõ başlattõ. Son aylarda art arda Taliban saldõrõla- rõna sahne olan ülkede, 30 binden fazla askerin katõldõğõ ve havadan da desteklenen kapsamlõ operas- yonda, ordunun güçlü bir direniş- le karşõ karşõya kaldõğõ ve şiddet- li çatõşmalar yaşandõğõ bildirildi. Operasyon öncesinde bölgede ya- şayan çok sayõda kişinin kaçmaya başladõğõ belirtildi. En kapsamlı zirve Terörle mücadele gündemiyle önceki gün toplanan Pakistan yö- netimi, operasyon nedeniyle Güney Veziristan’da dün sokağa çõkma yasağõ ilan etti. Başbakan Yusuf Rıza Gilani başkanlõğõnda hükümet üyeleri, eyalet valileri, ordu komutanlarõ ve muhalefet liderlerinin katõldõğõ toplantõ, ülkede son yõllardaki en geniş katõlõmlõ zirve oldu. Pakistan’da son iki haftada mi- litanlarõn düzenlediği saldõrõlarda 175’ten fazla kişi öldü. Özellikle karakollarõ ve askeri merkezleri he- def alan militanlarõn, önceki gün Peşaver kentinde bir karakola bombalõ araçla düzenlediği saldõ- rõda da 13 kişi hayatõnõ kaybetti. Ordu, haziranda Taliban’õn kont- rolündeki Güney Veziristan sõnõ- rõndaki Svat Vadisi ve çevresinde düzenlediği haftalar süren ope- rasyonda, militanlarõn ağõr kayõp- lar vermesine rağmen istediği ba- şarõyõ kazanamamõştõ. Ordunun 2001’den sonra Güney Veziris- tan’a düzenlediği önceki 3 ope- rasyon, taraflarõn anlaşmasõyla so- nuçlanmõş ve Taliban bölgedeki gücünü korumuştu. Afganistan’da savaşan militanlarõn Güney Vezi- ristan’da saklandõğõnõ belirten ve bölgeye insansõz uçaklarla füze sal- dõrõlarõ düzenleyen ABD de, yeni bir operasyon düzenlemesi için Pakistan üzerindeki baskõyõ son dö- nemde iyice arttõrdõ. Askeri uzmanlar, son operas- yonda ordu başarõ sağlasa da çok sayõda militanõn Afganistan’a ka- çabileceğini ya da aşiretlerin güç- lü olduğu bölgede saklanabilece- ğini belirtiyor. Bölgede 10 binden fazla militanõn yanõ sõra 1500’e ya- kõn yabancõ savaşçõ olduğu tahmin ediliyor. Son iki haftada düzenlenen saldõrõlarda 175’ten fazla kişinin öldüğü Pakistan’da hükümet, Taliban’õn güçlü olduğu Güney Veziristan’da kapsamlõ bir kara harekâtõ başlattõ. Ordunun bölgede daha önce başlattõğõ üç operasyon, hükümetin militanlarla anlaşmasõyla sonuçlanmõş ve Taliban gücünü korumayõ sürdürmüştü. (AP) GÖLGE GİZLİ SERVİS STRATFOR: Protokoller ‘kof ve sembolik’ Dış Haberler Servisi - ABD’nin önde gelen özel istihbarat kuruluşu, “gölge Amerikan gizli servisi” diye tanõnan Stratfor, Türkiye ile Ermenistan arasõnda imzalanan ikili ilişkilerin normalleştirilmesine ilişkin protokolleri “kof ve kolaylıkla geri dönülebilir” diye nitelendirdi. Stratfor tarafõndan yayõmlanan “Türkiye, Ermenistan, Azerbaycan: Rusya’nın Çıkarlarıyla Buluşmak” başlõklõ analizde, iki ülke dõşişleri bakanlarõnõn 10 Ekim günü İsviçre’de imzaladõklarõ protokollerin “sembolik” olduğu belirtilerek, Azerbaycan ile Ermenistan arasõndaki Yukarõ Karabağ anlaşmazlõğõ ve Rusya’nõn bölgedeki nüfuzunun protokollerin uygulanmasõnõ engelleyeceği öngörüsünde bulunuldu. Azeri yetkililerin, Yukarõ Karabağ sorunu çözülmeden Ankara ile Erivan arasõnda varõlacak bir anlaşmayõ engellemek için ellerinden geleni yapacaklarõnõ belirttiklerine dikkat çeken Stratfor, protokollere rağmen Türkiye’nin bu sorun çözülmeden önce sõnõrõ açmayacağõnõ kaydetti. “Soykırım meselesini hâlâ kolektif zihinlerinde sıkıca taşıyan Ermeni halkında ve devletinde hâlâ Türklerle uzlaşma konusunda derin bir bölünme söz konusu” denilen raporda, Ermeni Cumhurbaşkanõ Serj Sarkisyan’õn lideri olduğu Cumhuriyetçi Parti içinde bile görüş ayrõlõğõ olduğuna işaret edildi. İpler Moskova’nın elinde Rusya’nõn Türk - Ermeni - Azeri ilişkilerinde anahtar oyuncu olduğuna dikkat çeken Amerikan istihbarat kuruluşu, Yukarõ Karabağ sorununun çözülüp çözülmemesinin Moskova’nõn çõkarlarõna bağlõ olduğu yorumunu yaptõ. Azeri ve Ermeni liderler, Yukarõ Karabağ sorununun çözümü için AGİT Minsk Grubu eşbaşkanlarõ ABD, Fransa ve Rusya’nõn gözetiminde görüşmeler yürütüyor. Son aylarda hõzlanan görüşme trafiğine rağmen, işgalin sona ermesini isteyen Bakü ile Erivan arasõnda yakõnlaşma sağlanabilmiş değil. ALBA’dan darbecilere yaptõrõm kararõ Bolivya’da önceki gün toplanan Amerika için Bolivarcı Alternatif (ALBA) üyesi ülkeler, Honduras’taki darbeye karşı ekonomik ve ticari yaptırım uygulanması kararı aldı. ALBA üyesi 9 ülke, Honduras’ın devrik Devlet Başkanı Manuel Zelaya’nın görevine dönmesini reddeden darbe yönetimine yaptırım uygulanması yönündeki belgeyi oybirliğiyle onayladı. Darbe yöneticilerinin ALBA üyesi ülkelerin topraklarına girişinin de yasaklandığı zirvede, ALBA ülkelerinin yeni bir ortak para birimi kullanması konusunda da anlaşma sağlandı. Venezüella Devlet Başkanı Hugo Chavez, fotoğraf çekimi sırasında Zelaya hükümetinin Turizm Bakanı Patricia Rodas’la sohbet etti. (Fotoğraf: REUTERS) ALMANYA’NINYENİUYGULAMASI EL KAİDE’DE TÜRKLERİN SAYISI ARTIYOR Dış Haberler Servisi - ABD’de yayõmlanan Los Angeles Times gazetesine açõklama yapan bir te- rörle mücadele uzmanõ, El Kaide’nin kayõplarõnõ Orta Asya ve Türkiye’den telafi etmeye çalõştõğõ- nõ öne sürdü. Yetkili, El Kaide’nin liderlerini, mi- litanlarõnõ ve ideolojik çekiciliğini kaybettiği için zayõfladõğõnõ söyledi. Haberde Fransa’da, El Kai- de’yle bağlantõlarõ nedeniyle gözaltõna alõnan Tu- nuslu Velid Osmani’nin ifadesine de yer verildi. Pakistan’õn Veziristan bölgesinde eğitim aldõğõ be- lirtilen Osmani’nin, sorgusu sõrasõnda Türkler ve Orta Asyalõlarõn yükselişinden bahsederek, “Bü- yük bir Türk grubu var, aynı zamanda iki Kürt grubu da bulunuyor” dediği kaydedildi. Iraklı Kürtlere ayrı Avrupa vizesi Dış Haberler Servisi - Almanya’nõn kuzey Irak’taki bölgesel Kürt yönetimi sõnõrlarõ içinde yaşayan Irak vatandaşlarõna ayrõ bir vize uyugulamasõna geçeceği bildirildi. Almanya’nõn Erbil Konsolosu Dr. Oliver Shinatin’in, Irak Kürdistan Demokratik Partisi’nin yayõn organõ olan Kürdistan TV’ye yaptõğõ açõklamada, “Mart ayından itibaren Kürdistan pasaportuna Schengen vizesi vereceklerini” söylediği bildirildi. Schengen vizesi, 25 Avrupa ülkesinde seyahat imkânõ sağlõyor. Habere göre, Almanya Dõşişleri Bakanlõğõ’nõn aldõğõ bu karar, Iraklõ Kürtler için yeni bir dönemin kapõsõnõ açõyor. Şu anki durumda Iraklõ Kürtler, diğer vatandaşlar gibi Irak pasaportuyla Avrupa ülkelerine seyahat ediyor. Bölgesel Kürt yönetimi sõnõrlarõ içinde yaşayan Iraklõlara ayrõ vize uygulamasõnõn, bu bölgenin Bağdat yönetiminden ayrõlõğõnõn Avrupa tarafõndan onaylanmasõ olarak yorumlanõyor.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear