28 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 8 OCAK 2009 PERŞEMBE 6 HABERLER PERŞEMBE ORHAN BURSALI Sağcıların Bitmeyen Saldırısı İnsanların niçin ve nasıl bir suçlama ile gözal- tına alındıklarını bilmedikleri bir yönetim tarzına ne denir herkes bilir... İnsanların evleri basılıyor, kütüphaneler dar- madağın ediliyor, bilgisayarlarına giriliyor... “Gel bakalım, komiser ve savcı bey istiyor sizi!” Türkiye bunu hep yaşadı, 12 Mart ve 12 Eylül ve bunlarla benzer anlayışlardaki sıkıyönetim ve polis baskınlarıyla... hep aynı görüntüler... Dikkat edin bütün bunlar her zaman sağcı- faşist sivil ve asker iktidarların dönemlerinde olu- yor!... Bütün bu faşist saldırıların arkasında hep ABD- Pentagon vardı! Şimdi de iktidarda dinci ve sapına kadar sağ- cı bir ekip var yine. İşin ilginci, iktidarın arkasında yine ABD var... Ama bu defa asker yok! Ama bakın askerin yerini kimler aldı: Fethul- lahçı dinciler, aydın kılıklılar, kendilerine eski sol- cu ve liberal denen yandaşlar... Askerlerle bu ye- ni ekip, yer değiştirmiş durumda! Dünkü gözaltı, arama-tarama dalgasıyla, “Er- genekon” davası, artık hukuk devleti ve ülkesi ye- rine, keyfiliğin giderek tırmandırıldığı bir araca dönüştü! Sabih Kanadoğlu kim? Sapına kadar bir hu- kuk insanı! Cumhurbaşkanlığı seçimi, AKP ka- patma davasındaki hukuk yorumlarıyla tanınan, son olarak da, Adrese Dayalı Kimlik Saptaması’yla yerel seçimlerin yapılmasının hukuka aykırı olduğu görüşünü dile getiren isim! Ama AKP iktidarına muhalif! Nasıl bir iddia ile evine baskın yapılıyor? Bilgi, açıklama yok. Mantık şöyle: Baskın yapalım, evinde suç un- suru bulursak gözaltına alırız ve tutuklarız! Sabih Kanadoğlu’na Ergenekon şemasında “hukuk lideri” diye bir yer mi açarlar? İlhan Sel- çuk da “teorik-fikri lider” olduğuna göre! Polis baskınlarında evlerde eskiden “bir dak- tilo makinesi ve bol miktarda suç unsuru kitap ele geçirildi!” açıklaması yapılırdı. Şimdi, “bol miktarda dijital materyal ele geçti” deniyor. Daktilonun ye- rini de bilgisayar aldı tabii ki! Ama baskın yapı- lan evlerde kütüphaneler özellikle yine saldırının başköşesini koruyor! Teknikte çağ atladık ama kafa daha da geriye gitti! Ayrıca: İtibarlı kişilere saldırılırken yanlarına mut- laka evlerinde “bir iki tüfek –bomba ele geçirilen” birileri daha konuyor! “Vay teröre bulaşmış” imajı için... Polisin ve savcılığın, ebedi ve ezeli bu arkaik anlayışı hiç değişmiyor! Türkiye’de demokrasi lehine bir milim yol alın- madı! Demokrasinin, seçimle iktidara gelmiş bir partinin meşruluğundan çok, iktidara karşı en keskin muhalefetin bile sürdürülebildiği, her türlü demokratik sivil muhalefetin yasal ve hu- kuki güvence altına alındığı bir rejim olduğu- nu anımsayan var mı? Hey uşak takımı! Yandaşlar-mandaşlar! TV’ler- de bol paraya demokrasi ahkâmı kesenler! “Ba- tı demokrasisi”nin yalancı yandaşları! Hey, AKP, yeni ABD ve Pentagon güdümlüleri! Şişkin ceplerinizin, sesinizi çoktaaaan kestiği- ni biliyoruz! Zaten, AKP öncesi telefon dinlemelerini po- lis devleti uygulamaları olarak bağırış çağırış eleş- tirirken şimdi bütün Türkiye’nin dinleme altına alın- masına sesinizi çıkarmamanız, ne tür bir de- mokrat olduğunuzun da göstergesi değil mi? Muhalefet yok! Hele hele AKP’yi zor durumda bırakacak bir muhalefet ise kesinlikle yok! Bu aynı zamanda, muhalif- destekçi olmayan medyaya da gözdağı değil mi! İktidarın başı, dur- madan, ikide bir kime saldırıyor?! Korkana yuh olsun! Alınlarına sürülecek bu le- keyi yoksa hiç çıkartamazlar! Şimdi gerçek de- mokrasiyi savunma zamanıdır! Emekli iki orgeneral ve bir amiralin de gözal- tına alınmasıyla, ordunun başındakilere de me- saj veriliyor mu! “Yarın emekli olduğunuzda, iş- te görün.... Ayağınızı da denk alın! Arkanızda ABD- Pentagon mentagon da yok! Kıpırdamayın, canınız yanar! Biat, sadece biat!” Şüphesiz ki ordu bu işe karışmamalı! Bu bir si- vil hesaplaşma, gerçek demokrasi kavgasıdır! İk- tidar Türkiye’nin yakın tarihine baksın! Sonunda mutlaka demokrasi (ye benzer bir şeyler de ol- sa) galip gelir! Hiçbir diktatörlük uzun süre kal- mamıştır! İktidar, bu yeni gözaltına-baskın-arama tara- ma dalgasıyla, yandaş saflarda da bir derleme to- parlanma umuyor olabilir! Malum, yandaş saf- larda, bazı vızıltılar çıkmaya başlamıştı! Ayrıca Ergenekon da, yandaş medyanın başlıkların- dan düşmüştü! Şimdi yeni dalga ile AKP usulü “demokrasi”nin ve “millet iradesinin ne kadar büyük bir teh- like altında” olduğunun yeniden başlıklara çı- kartılma günü geldi! Zamanlama mükemmel! İktidar ve belediyelerinin yolsuzluklarının ay- yuka çıktığı, belediye başkanlarının yerlerde sü- ründüğü, pek çok önemli belediyeyi kaybetme- sinin olasılık dahiline girdiği, CHP’nin yükseldi- ği bir dönemde! Gümmm... yeni bir dalga ile gündem değiştir- me! Deniz Baykal ve diğer sert siyasi muhalifler de tutuklanabilirdi! Aslında onlardan daha iyi “Er- genekoncu” mu var Türkiye’de! Ama hayır! Onlar milletvekili; hepsinden önem- lisi, Türkiye’de demokrasinin “bütün kurum ve kuruluşlarıyla yürürlükte olduğunun “vit- rinlik malları” olarak, orada varlıklarını sürdür- melidirler! obursali@cumhuriyet.com.tr Baykal, cumhuriyetin şiddetle savunulmaya ihtiyacõ olduğunu vurguladõ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP Genel Başkanõ Deniz Baykal, Ergenekon so- ruşturmasõ kapsamõndaki son gözaltõlarõ “Cumhuriyetle he- saplaşma, intikam operasyo- nu” olarak nitelendirirken “Bu davanın arkasında iktidar vardır. Cumhuriyetin savu- nulması ihtiyacı her zaman- kinden daha şiddetle kendini hissettiriyor. Alarm veriyo- rum, herkes ‘üzerime düşeni yapõyor muyum’ diye kendine sorsun” dedi. Baykal, “Doku- nulmazlığım olmasaydı beni de alırlardı kaygısı yaşıyor musunuz” sorusuna “Öyle bir kaygı yaşamıyorum ama bu böyle bir olasılık hiçbir zaman düşünülmez anlamına gel- mez. Dokunulmazlık kaldı- rılarak icabı yerine getirile- bilir” yanõtõnõ verdi. Baykal, Merkez Yönetim Ku- rulu (MYK) toplantõsõndan son- ra tüm MYK üyelerinin katõldõ- ğõ basõn toplantõsõ düzenledi. Baykal, “Türkiye’nin tarihi bir virajı döndüğünü, Türki- ye’yi sistematik biçimde tari- hi çizgisinden çıkarmaya yö- nelik bu uygulamanın aşama aşama daha ileri bir noktaya doğru taşındığını” vurgularken şu görüşleri dile getirdi: Humeyni, Hitler örneği “Bu davada yasanın uygu- lanmasının gerekleri değil ya- sayı kullanarak belli bir siya- si hesaplaşmanın yöntemi uy- gulanmaktadır. Hiçbir de- mokraside, hiçbir hukuk dev- letinde böyle manzaralar or- taya çıkmaz. Ancak rejim de- ğişikliği yaşanan ülkelerde böyle tablolarla karşı karşıya kalınır. Humeyni öncesi Hu- meyni sonrası, Hitler öncesi Hitler sonrası tablolarda bir- denbire toplumun değerler sistemi, ilkeleri, saygın insan- ları yer değiştirirler. Bir siyasi intikam arayışı, hesaplaşma söz konusudur. Bu bir hu- kuk operasyonu değil, inti- kam operasyonudur. Belli bir kadroya geçmiş uygulamala- rı nedeniyle hesap sorulmak- ta, intikam alınmaktadır. Tür- kiye bir kez daha kanun ile hukuk arasındaki derin fark- lılığın ne kadar önemli oldu- ğunu yaşayarak görmek du- rumunda kalmıştır.” Baykal, “Dalga dalga tu- tuklamalarla dava yürütül- mez. Hesap, gözaltına alı- nanlardan değil, onların tem- sil ettiği ilkelerden sorulu- yor. Cumhuriyetle hesapla- şılmaktadır. Cumhuriyeti savununlara, sahip çıkanlara, bundan sonra savunacaklara gözdağı verilmektedir. İnce bir siyasi planlama ile götü- rülüyor. Saygın insanlar, çe- şitli suç ilişkileri içinde yer alanlarla aynı potaya kona- rak kirletme, topyekûn har- cama planlamasının parçası haline getiriliyor. Cumhuri- yete sahip çıkanları, çeşitli mafya ilişkileri içinde yer alan insanlarla aynı potaya sokup harcama planı birlik- te götürülüyor” dedi. “Bu davanın arkasında ik- tidarın olduğunu” vurgulayan Ergenekon davasõnõn arkasõnda siyasi iktidarõn olduğunu söyleyen Baykal, “Bir siyasi intikam arayõşõ, hesaplaşma söz konusudur. Cumhuriyetle hesaplaşõlmaktadõr. Hiçbir demokraside, hiçbir hukuk devletinde böyle manzaralar ortaya çõkmaz. Ancak rejim değişikliği yaşanan ülkelerde böyle tablolarla karşõ karşõya kalõnõr” diye konuştu. CHP milletvekilleri Yılmaz Ateş, Nur Serter ve Nesrin Bay- tok Ergenekon soruşturması kapsamında gözaltına alınan eski YÖK Başkanı Prof. Kemal Gürüz’ün evine gittiler. Emni- yet yetkililerinin eve girdikten sonra Gürüz’ün cep ve ev tele- fonunu kapattırarak dışarıyla bağlantı kurmasını engellendi- ğini, telefon fihristine de el ko- nulduğunu ifade eden Ateş, Gürüz’e yapılan uygulamadan “utanç duyduğunu” belirtti. “Burası bir teröristin evi değil” diyen Ateş, şu görüşleri dile ge- tirdi: “Ergenekon adı altında Türkiye demokrasisinde kuru- lan bir tuzak var. Maalesef AKP kendisine muhalefet eden herkesin üzerinde Demokles’in kılıcı gibi bir Ergenekon kılıcı- nı sallamaktadırlar. Bu kılıç döner kendilerini vurur.” (AA) ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Ergenekon soruşturmasõ kapsamõnda gerçekleştirilen son gözaltõlar büyük tepki çekti. CHP Konya Milletvekili Atil- la Kart, bu tip soruşturmalarõn faşizan süreçlerde yaşandõğõnõ belirtti. Kart, son gözaltõ dalga- sõyla ilgili sorulara “Ucu açık bir soruşturma yürütülüyor. Ar- tık dalga sayısını karıştırıyo- ruz. Temmuz ayında gözaltına alınanların dahi ek iddiana- mesi daha düzenlenmedi. Böy- le bir soruşturma demokrasi- lerde olmaz, hukuk devletle- rinde olmaz. Böyle soruştur- malar polis devletlerinde, par- ti devletlerinde olur. Öylesine hukuk ihlali yapılıyor ki ger- çek suçluların ceza almayaca- ğını düşünüyorum. Çünkü hü- kümetin amacı gerçek suçlu- ları ortaya çıkarmak değil. Son operasyonda olduğu gibi muhalif düşünenleri, hükü- meti eleştirenleri sindirmek, baskı altına almak. Faşizan süreçlerde yaşanan bir du- rum” yanõtõnõ verdi. MHP Grup Başkanvekili Mehmet Şandır, Ergenekon operasyonunun siyasi iktidara “destek malzemesi” haline gel- diğini söyledi. AKP ne zaman sõ- kõşõp gündemi değiştirmeye ge- reksinim duysa Ergenekon’da yeni bir “dalga”nõn geldiğini be- lirten Şandõr, şu görüşleri dile ge- tirdi:“Adına Ergenekon diye tanımladıkları bu soruştur- ma, bu davanın cılkı çıktı. AKP ne zaman sıkışırsa gün- demi değiştirmeye ihtiyaç du- yarsa, bu davada yeni bir dal- ga başlıyor. Gündemi değiş- tirmek için yargının kullanıl- masını şiddetle kınıyoruz, red- dediyoruz.” Baytok: Bilgisayarlarda yedekleme yapılmadı CHP Ankara Milletvekili Nes- rin Baytok ise bilgisayarla ilgi- li yedekleme yapõlõp yapõlmadõ- ğõnõn önem taşõdõğõna dikkati çekti. Gürüz’ün eşiyle konuş- tuklarõnõ ifade eden Baytok, ye- dekleme yapõlmadan bilgisaya- rõn götürüldüğünü ve “biz daha sonra yedekleme yapacağız” denildiğini belirterek “Bunu kamuoyunun değerlendirme- sine, takdirine sunuyorum. Yedekleme nasıl yapılacak bil- gisayarda” dedi. Baykal, “Bu gidiş iyi bir gidiş değildir. Bu gidişin sonu iyi de- ğildir. Bu projeyi yapanlar için de iyi bir gidiş değildir, uy- gulayanlar için de, köşesine çe- kilip sessiz sedasız seyredenler için de” uyarõsõnda bulundu. Baykal, “İktidarın gündemi kollektif tutuklamalarla de- ğiştirerek rahatlama imkânı- na sahip olmadığını” vurgula- dõ. İktidarõn medyada bir ope- rasyon yürüttüğünü, tüm tele- fonlarõn dinlediğini, üniversite düzeninin çökertildiğini, yargõ düzeninin sarsõntõya maruz bõ- rakõldõğõnõ kaydeden Baykal, “Bu bir siyasi hegemonya pro- jesidir. Buna Peronist hege- monya diyoruz” dedi. ‘Sessiz kalamayız’ Sessiz kalõnmamasõ çağrõsõnõ yineleyen Baykal, bu sözlerinin açõlmasõnõn istenmesi üzerine “Bunun en etkili ifade edileceği yer sandıktır, seçimdir. Bizler, sizler, basın, gazeteler, pat- ronlar, sivil toplum örgütleri hepimiz sessiz kalmamalıyız. Başka yerler sessiz kalmasın diye bir beklentimiz yok. O defter kapalı” dedi. Baykal, “Gözaltılar eski cumhurbaş- kanlarına kadar gidebilir” gö- rüşleri anõmsatõlarak yöneltilen bir soru üzerine “Nereye kadar gideceği konusunda hüküm vermek mümkün değil. Yaşa- nanların kabul edilemez ol- duğu tespit edilmeli” dedi. Gözaltõ dalgasõnõn Anayasa Mahkemesi Başkanõ Haşim Kı- lıç’õn damadõyla ilgili savlarõn ar- dõndan gündeme geldiğine dik- kat çekilerek yöneltilen sorular üzerine de Baykal, “Hukuk adına kötü günler yaşıyoruz. Hukuk siyaset tarafından iğ- fal edilir, çıkar yoluyla iğfal edilir. Hukuka her zaman- kinden daha çok inanıyorum. Hukuk alanında yaşanan za- fiyetlerin çözüm yeri yine hu- kuktur” açõklamasõnõ yaptõ. Baykal, “Gözaltılar 28 Şu- bat’ın intikamı mı” sorusuna da “Ben intikam kokusu alıyo- rum. Neyin intikamı olduğunu herkes kendisi değerlendirir” karşõlõğõnõ verdi. İşçiler Meclis’e geliyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP İstanbul Milletvekili ve TBMM İnsan Haklarõnõ İnceleme Komisyonu Üyesi Çetin Soysal, kot taşlama işçilerinin sorunlarõna dikkat çekmek için ağõr çalõşma koşullarõ nedeniyle akciğer kanserine yakalanan 30 işçiyle birlikte Meclis’te bugün basõn toplantõsõ düzenleyecek. İşçiler daha sonra İnsan Haklarõnõ İnceleme Komisyonu’na başvuruda bulunacak. Soysal da komisyon başkanlõğõndan, işçilerin sorunlarõnõn araştõrõlmasõ için alt komisyon kurulmasõnõ isteyecek. TGS’den hükümete uyarı İstanbul Haber Servisi - Türkiye Gazeteciler Sendikasõ (TGS) İstanbul Şubesi yönetim kurulu yaptõğõ açõklamada, basõn çalõşanlarõnõn işten çõkartõlmasõnõn önüne geçilmesi için hükümeti önlem almaya, medya patronlarõnõ daha duyarlõ davranmaya davet etti. “Yeni yõlõn ilk gününde Dünya ve Bugün gazetelerinden onlarca basõn emekçisinin işten çõkarõlmasõnõ kõnõyoruz” denilen açõklamada, kriz bahanesiyle işten çõkarõlan yüzlerce basõn emekçisinin evine ekmek götüremediği, yüzlercesinin de daha düşük ücretle çalõşmaya zorlandõğõ, maaşlarõnõ zamanõnda alamamalarõ nedeniyle mağdur edildiği kaydedildi. ‘Nâzım dilekçe mi verdi?’ ALİAĞA (Cumhuriyet) - Nâzõm Hikmet’in yurttaşlõk hakkõnõn iadesi için üç yõl önce verdiği önerge TBMM’de reddedilen eski CHP İzmir Milletvekili Hakkõ Ülkü, “Komisyonda önerime çeşitli bahaneler ürettiler ve maalesef Nâzõm’a bu hakkõ vermediler. Hatta vermiş olduğum soru önergesine “Bu gibi durumlarõn ortadan kalkmasõ için kişinin kendisi bizzat başvurmasõ gerekiyor” diye enteresan bir yanõt verildi. Şimdi ne oldu? Nâzõm dirilip de Bakanlar Kurulu’na başvuruda mõ bulundu acaba?” diye sordu. 24 Ocak’ta alanlardalar ADANA (Cumhuriyet Bürosu) - Türk-İş, DİSK, KESK, TMMOB, Adana Tabip Odasõ ile Adana Eczacõ Odasõ tarafõndan 24 Ocak’ta miting düzenlenecek. Mitingle ilgili “24 Ocak 1980 Kararlarõndan 24 Ocak 2009’a Kaybettirilmek İstenenler ve Kaybettiklerimiz” başlõklõ açõklama yapan Türk-İş 4. Bölge Temsilcisi Edip Gülnar, “Mimar Sinan Açõk Hava Tiyatrosu önünden başlayacak yürüyüş ve ardõndan Uğur Mumcu Alanõ’nda yapõlacak mitingde, çalõşma hakkõmõzõ savunacağõz” dedi. ‘Ergenekon bir tuzaktır’ Bahçeli: Dipsiz kuyu AYŞE SAYIN ANKARA - MHP Genel Başkanõ Devlet Bahçeli, Erge- nekon soruşturmasõ kapsamõndaki son gözaltõlarõ “Ergene- kon dipsiz bir kuyu gibi, her önüne geleni içine alıyor” sözleriyle değerlendirdi. Bahçeli, dün topladõğõ partisinin Merkez Yönetim Kuru- lu’nda (MYK) , gözaltõlarla ilgili değerlendirmelerde bulun- du. Edinilen bilgiye göre Bahçeli, Ergenekon operasyonu- nun “ucu bucağı belli olmayan” bir hal aldõğõnõ belirterek, sürecin “her önüne geleni içine alan dipsiz bir kuyu”ya dönüştüğüne dikkat çekti. Davanõn giderek karmaşõklaştõğõ- nõ ve içinden çõkõlmaz bir noktaya doğru gittiğine işaret eden Bahçeli, “Her geçen gün yeni isimler soruşturma kapsamına alınıyor. Bazı sanıkların davaları sürüyor, bazıları hakkında iddianame yeni yeni hazırlanıyor, ba- zıları ise daha yeni gözaltına alınıyor. Gözaltıların daya- naklarının ne olduğu konusunda bir şey yok” dedi. Dava- nõn ayrõntõlarõ hakkõnda henüz net bilgi sahibi olmadõklarõnõ belirten Bahçeli, “Davanın şumulü ortaya çıkmadı. Yar- gılama devam ediyor. Yargıdan çıkacak sonucu bekleye- ceğiz. Herkesin yargının vereceği karara saygılı olması gerekir. Çok dikkatle izlenmesi gereken bir süreç” görü- şünü dile getirdi. Bahçeli, parti kurmaylarõna da “Biz dik- katle izlemekle yetinelim. Uluorta değerlendirme ve yo- rumlardan kaçınalım” uyarõsõnda bulundu. Operasyonun ‘ucu bucağõ belli olmayan’ bir hal aldõğõnõ söyleyen MHP lideri, sürecin ‘önüne geleni içine alan dipsiz bir kuyu’ya dönüştüğüne dikkat çekti Muhalefet, hükümetin suçlularõn değil, kendisini eleştirenlerin peşinde olduğunu vurguladõ ‘İntikam operasyonu’ ‘Faşizan süreçler gibi’ CHP’li Kart “Böyle bir soruşturma demokrasilerde olmaz, hukuk devletlerinde olmaz. Böyle soruşturmalar polis devletlerinde, parti devletlerinde olur. Öylesine hukuk ihlali yapõlõyor ki gerçek suçlularõn ceza almayacağõnõ düşünüyorum” dedi. MHP’li Şandõr, Ergenekon operasyonunun siyasi iktidara “destek malzemesi” haline geldiğini söyledi. CHP’li Atilla Kart.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear