Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CMYB
C M Y B
GÜNDEM MUSTAFA BALBAY
Baştarafı 1. Sayfada
işlemeyeceğinin sözünü verebilse bile, hiç soruştu-
rulmayacağını veya yargılanmayacağını taahhüt ede-
mez. Ceza kanunları, suçlular hakkında uygulanır. Ce-
za muhakemesi kanunları ise suçlu ve suçsuz tespitleri
yapılmadan önce başvurulan kanunlar olduğu için,
herkes hakkında uygulanabilir. Bu nedenle, ceza mu-
hakemesi kanunları, aslında masumların kanunlarıdır...”
Yazının çıkışı, yani sonuç bölümü de şöyle:
“Bir toplumun yönetim şeklini, o toplumun ceza ka-
nunlarına hiç dokunmadan, yalnızca ceza muhake-
mesi kanunlarını değiştirerek veya keyfi şekilde uy-
gulayarak istenildiği yönde şekillendirmek müm-
kündür. Bu yüzden ceza muhakemesi kanunları suç
işlesin veya işlemesin toplumdaki her bireyi doğru-
dan ilgilendirir.”
Ergenekon operasyonlarının usulü, biçimi yukarı-
da aktardığımız hukuksal nedenlerle, çok ama çok
önemli...
Operasyonlarla ilgili yapılan son değerlendirmelerde
konunun bu yanının da öne çıkmaya başlaması, önü-
müzdeki dönemdeki yeni hukuksal tartışmaların da
habercisi.
Bu anlamda Türk-İş Başkanlar Kurulu’nun 4 sa-
atlik toplantı sonucu kamuoyuna duyurduğu bildiri-
nin de altını çizmek gerekir. Suçun işlenip işlenme-
mesi bir yana, bir kişinin sadece suç işlemiş olabi-
leceği şüphesi ile soruşturulmasının “usulü” ve
“şekli”, doğrudan suçlamaya hatta cezalandırmaya
dönük sonuçlar doğurabilir.
AKP medyasının ekranlarında ve sayfalarında
kurduğu özel mahkemenin bunlara dikkat etmesi el-
bette beklenemez. Ancak gelişmeleri haberleştirmede
belli bir sağduyu arayan kesimlerin özen gösterme-
si gerekir.
İçinde bulunduğumuz tablonun en somut gös-
tergelerinden biri şu:
Anketlerle terör örgütü aranıyor!
Kimine göre, kesinlikle böyle bir örgüt var, kimi-
ne göre yok.
Kimine göre böyle bir örgüt var ama, örgütü ara-
ma biçimi hukuki değil.
Kimine göre, örgüt var ancak işin siyasallaşması
özü bozuyor.
Kimine göre soruşturma, mahallede hırsızlık yapan
bir kişinin üzerine son 20 yılın bütün adi olaylarını yık-
maya benziyor.
Kimine göre, her şey birbirine karışmış durumda.
Suçlular var ama, bu ortamda onları ayıklamak da
olanaksız.
Kimine göre, her şey güzel gidiyor, sonuna kadar
da devam edilmeli...
Kimine göre, silahlar kısmı bile inandırıcı değil; do-
zerle silah aranmaz!
Soruyoruz:
Yukarıda özetlediğimiz tablodan nasıl bir sonuç çı-
kar?
Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) önceki
gün toplandı ve İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın
istemi üzerine özel görevlendirilmek üzere 3 yeni sav-
cı atadı.
Değerlendirmeler çeşitli...
Konunun ayrıntılarına girmek şu aşamada olanaksız
ama, kamuoyu önünde seyreden bu hukuksuzluk or-
tamını hukuka oturtacak yine hukukçular.
Başvuracak başka yer yok, olamaz da...
Ergenekon operasyonlarının, davalarının, iddia-
namelerinin bir an önce netleştirilip soru işareti ya-
ratmayacak biçimde kamuoyunun önüne konması
gerekiyor.
Çok bilinen iki sözü paylaşalım:
Geç gelen adalet, adalet değildir!
Yönetimlerin en kötüsü, suçsuzu korkutandır!
GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK
Baştarafı 1. Sayfada
çik bir gerçek.
Dinci ve iktidara yandaş gazetelerde soruşturmaya
alınanların ifadeleri.. savcılığın gözaltına aldığı kişi-
lere yönelttiği suçlamalar.. hatta özel yaşama ait bel-
ge ve telefon konuşmaları sayfalar dolusu yayımla-
narak gizliliğin ihlal edildiği yadsınabilinir mi?
Mahkeme kararı olmadan kişileri karalayan bu ya-
yınlara, gizliliğin ihlaline hükümetin aylardır sessiz ka-
lışı belleklerden silinebilir mi?
Başbakan RTE ile Çankaya’daki Beyefendi 2007
yılında yaptıkları Ergenekon soruşturmasıyla ilgili açık-
lamalarda gizliliğin ihlal edildiğini kabul etmek zorunda
kaldılar.
Ne çare, içişleri ile adalet bakanlıkları (hükümet) ko-
nunun üzerine yeterince ve gerektiği ölçüde gitme-
di ve hâlâ bu konuda gereken duyarlılık gösterilmi-
yor.
Kimi milletvekillerinin kişileri, kurumları kirleten giz-
liliği ihlal konusunu aydınlatmaya, sorumluları sap-
tamaya yönelik çabaları nihayet lider katına taşına-
bildi.
CHP Genel Başkanı Baykal, önceki gün grup top-
lantısındaki konuşmasında konuya yer verdi.
CHP Konya Milletvekili Attila Kart’ın soru öner-
gesine ilgili bakanın verdiği yanıtta, 2008 yılının ilk 3
ayında soruşturmanın gizliliğinin ihlal edildiği iddia-
sıyla 472 başvuru yapıldığını açıkladı.
Baykal bir zahmet konuya kimlerin, ne zaman eğil-
diğini araştıracak olsaydı; örneğin İzmir Milletvekili,
Grup Başkanvekili Kemal Anadol’un 25 Mart
2008’de verdiği bir soru önergesiyle konunun üze-
rine gittiğini.. İçişleri Bakanı Beşir Atalay’ın gizlili-
ğin ihlali konusunda 2008 yılının ilk üç ayında 472 suç
duyurusu yapıldığını, 19 Haziran 2008’deki yazılı ya-
nıtında bildirdiğini görebilir ve…
Böylece iki yıldan beri sürekli gündemde olan bu
konuyu daha önce gerektiği ölçüde ele alabilir.. giz-
lilik ihlalini hukuk rejimi açısından bir soruna dön-
üştürebilir.. belki ama, belki hükümetin daha duyarlı
olmasını sağlayabilirdi.
Kemal Anadol 9 ay önceki ilk soru önergesinde ba-
kana, bugün de gündemde olan sorular yöneltiyor.
Soruyor: “Yayın yasağına rağmen ‘Ergenekon
Soruşturması’ hakkında basına bilgi sızdıran görev-
li ya da görevliler kimdir?
Soruşturmayı, İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne
bağlı ve Ankara’dan gönderildiği söylenen sicil nu-
maraları belli, adları belli, kadroları belli, görev yazı-
ları olan özel bir grup terörle mücadele ekibinin yü-
rüttüğü bilinmektedir. Soruşturma çerçevesinde el-
de edilen tüm telefon dinleme tutanakları, ifade me-
tinleri ve diğer tüm belgeler sadece bu kişilerin elin-
de olduğuna göre; basına sızan bilgilerin sorumlu-
larının da bu ekip içinde olduğunu düşünüyor mu-
sunuz?
Avukatların, müvekkillerinin hangi delillerle suç-
landıklarını dahi öğrenmelerinin önünde engel olan
‘yayın yasağı ve gizlilik kararı’na rağmen basında yer
alan haberlerin sızdırılmasının sorumlularının tespiti
için herhangi bir çalışma yapılmakta mıdır?
Basında yer alan haberlerle ilgili bilgileri sızdıran ki-
şilerin tespiti için bugüne kadar herhangi bir araştır-
ma ve soruşturma başlatılmadıysa, böyle bir soruş-
turma başlatmayı düşünüyor musunuz?”
Bu sorular hâlâ yanıt bekliyor!
Anadol, Mart 2008’den 12 Ocak 2009’a kadar ko-
nuyla ilgili, ilk önergesindeki soruları tamamlayan, bir
değil, iki değil tam on adet soru önergesi verdi.
Kimileri ilgili bakandan hâlâ yanıt bekliyor. Kimi-
lerine ise doyurucu olmayan yanıtlar alınıyor.
Bu konuda ne açılmış bir dava sonucu, ne so-
rumluları saptayan soruşturma ne de hesap soran
var.
Hukuk diye diye.. hukukun tepelendiği bir süreç
yaşanıyor.
ankcum@cumhuriyet.com.tr
SAYFA29 OCAK 2009 PERŞEMBE CUMHURİYET
17HABERLERİN DEVAMI
İstanbul Y 1 2
Edirne B 9
Kocaeli Y 1 5
Çanakkale Y 1 2
İzmir Y 1 5
Manisa Y 1 4
Aydın Y 1 4
Denizli Y 1 2
Zonguldak Y 1 0
Sinop Y 1 4
Samsun Y 1 2
Trabzon Y 1 4
Giresun Y 1 5
Ankara Y 7
Eskişehir Y 7
Konya Y 7
Sıvas K 5
Antalya Y 1 7
Adana Y 1 5
Mersin Y 1 5
Diyarbakır Y 1 0
Şanlıurfa Y 1 3
Mardin Y 1 2
Siirt Y 1 0
Hakkâri K 2
Van K 5
Kars K 3
Oslo B -4
Helsinki B 0
Stockholm B 2
Londra B 6
Amsterdam PB 4
Brüksel B 3
Paris B 4
Bonn B 4
Münih B 0
Berlin B 2
Budapeşte PB 4
Madrid Y 16
Viyana K 1
Belgrad Y 6
Soyfa Y 10
Roma B 12
Atina Y 15
Zürih B 3
Moskova PB 2
Aşkabat PB 13
Astana K -8
Taşkent B 12
Bakû B 9
Bişkek B 9
Tiflis Y 6
Kahire Y 18
Şam Y 17
Tüm yurt çok bulutlu,
Trakya dışında tüm böl-
geler yağışlı geçecek. Ya-
ğışlar Marmara’nın gü-
neyi Kıyı Ege Manisa ve
İstanbul çevrelerinde öğ-
leden sonra Doğu Kara-
deniz ve Doğu Anado-
lu’nun doğusunda akşam
ve gece saatlerinde gö-
rülecek. Eskişehir ve Sı-
vas çevreleri karla karışık
yağmur şeklinde olacak.
Haber Merkezi - Marmara Üniversitesi Göztepe
Yerleşkesi’nde solcu bir öğrencinin dövülme-
sinin ardõndan düzenlenen protesto eylemine
ülkücü öğrencilerin “satırlı” saldõrõlarõyla tõr-
manõşa geçen olaylarõn ardõndan okul yöneti-
mi saldõrõya uğrayanlarõn da içinde bulunduğu
çok sayõda öğrenciye soruşturma açtõ. Mağdur
durumda olduklarõ halde haklarõnda soruştur-
ma açõldõğõnõ belirten öğrenciler, sürecin “hu-
kuksuz bir şekilde” yürütüldüğünü söyledi.
Solcu öğrencilerin bir arkadaşlarõnõn üniver-
site önündeki otobüs durağõnda saldõrõya uğra-
masõnõn ardõndan 25 Aralõk 2008’de gerçek-
leştirdikleri eylemde, ülkücü öğrenciler satõr,
cop, sopa ve çeşitli silahlarla gösteriye katõlan-
lara saldõrmõş, olayda 6 kişi yaralanmõştõ. Ola-
yõn ardõndan ülkücü öğrencilerden 4’üne dava
açõlmõş, okul yönetimi de sorumlularõ cezalan-
dõracağõnõ açõklamõştõ. Saldõrõdan sonra öğren-
cilerin oturma eylemine gelen üniversite rek-
törü Necla Pur, öğrencilere saldõrõnõn sorum-
lularõ ile ilgili olarak gerekenin yapõlacağõ ko-
nusunda söz vermişti. Ancak bu hafta içinde
başlatõlan soruşturmalarda haklarõnda dava
açõlmõş olan 4 kişi dahil 5 saldõrganõn yanõ sõ-
ra, saldõrõya uğrayan ve yaralanan öğrencilere
de soruşturma açõldõ. Okul yönetiminin soruş-
turma listesinde o gün okulda bulunmayan ve
eyleme katõlmamõş olan öğrencilerin de oldu-
ğu belirtiliyor. Kendilerinden savunma istenen
öğrenciler, şaşkõnlõk içinde soruşturma nedeni-
ni öğrenmek istediklerini ancak dilekçelerine
yanõt alamadõklarõnõ belirtiyor.
Dış Haberler Servisi - 39.
Dünya Ekonomik Forumu dün,
İsviçre’nin Davos kasabasõnda,
“kriz sonrası dünyayı şekil-
lendirmek” temasõyla başladõ.
“Son 40 yılın en önemli eko-
nomik zirvesi” olarak nitelendi-
rilen zirvenin ilk gününde iş çev-
relerinin yakõn gelecek için pek de
umutlu olmadõğõnõ gözler önüne
seren raporlar damgasõnõ vurdu.
PricewaterhouseCoopers’õn ra-
poruna göre bu yõl üst yönetici-
lerin (CEO) geleceğe yönelik gü-
veni en düşük seviyede seyredi-
yor. Her yõl yapõlan araştõrmanõn
bu yõlki sonuçlarõna göre, CEO’la-
rõn büyük çoğunluğu kriz sonra-
sõ düzelmenin yavaş olacağõ gö-
rüşünde. Rapora göre, dünya ge-
nelinde CEO’larõn sadece yüzde
21’i önümüzdeki bir yõl içinde ge-
lir artõşõ konusunda umutlu, bu
oran geçen yõl yüzde 50 civarõn-
daydõ. CEO’larõn dörtte birinden
fazlasõ da gelecek yõla ilişkin ka-
ramsar olduklarõnõ açõkladõ.
CEO’lara göre finansal krizden en
çok bankacõlõk, altyapõ, inşaat, eğ-
lence ve otomotiv sektörleri et-
kilenecek. Bağõmsõz halkla iliş-
kiler şirketi Edelman Public Re-
lations tarafõndan gerçekleştirilen
“güven barometresi” araştõr-
masõ da iş dünyasõnõn, hükümet ve
medyanõn önde gelen temsilcile-
rinin sorunlarõ çözme konusun-
daki karamsarlõğõnõ ortaya koydu.
Araştõrmaya katõlanlar, başta eko-
nomik kriz olmak üzere sağlõktan
küresel õsõnmaya kadar pek çok
sorunun çözümünü devlet-özel
sektör işbirliğinde görüyor.
Türkiye’ye övgü
Her iki rapordaki karamsar
görüşlere karşõn Davos Foru-
mu’nun kurucusu Klaus
Davos’ta karamsar zirve
Dünya Ekonomik Forumu’nun en önemli gündem maddesi küresel kriz
Satırlı kavgaya
soruşturma açıldı
MARMARA ÜNİVERSİTESİ
‘Kısa çalışma’da uzlaşma
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Kõsa
Çalõşma Ödeneği ile ilgili çalõşma yapan
teknik heyet, ödeneğin süresinin 6 aya çõka-
rõlmasõ ve miktarõnõn yüzde 50 arttõrõlmasõ ko-
nusunda uzlaşmaya vardõ.
Hükümet, işçi ve işveren kesiminin temsil
edildiği Üçlü Danõşma Kurulu toplantõsõ dün
Ankara’da yapõldõ. Toplantõda kõsa çalõşma
ödeneği ile ilgili teknik heyet oluşturulmasõ ka-
rarlaştõrõldõ. Alõnan bilgiye göre, çalõşma
ödeneğiyle ilgili olarak Üçlü Danõşma Kuru-
lu kapsamõnda oluşturulan teknik heyet, ça-
lõşmalarõnõ uzlaşma ile tamamladõ. Kõsa Ça-
lõşma Ödeneği’nin 3 aydan 6 aya çõkarõlma-
sõnõ kararlaştõran teknik heyet, ödeme mikta-
rõ konusunda da artõşa gidilmesini uygun
buldu. Halen brüt asgari ücretin yüzde 40-80’i
oranõndaki çalõşma ödeneği miktarõ yüzde 50
arttõrõlarak ödenecek.
Yeni düzenlemenin en geç önümüzdeki haf-
ta TBMM’ye gelerek yasalaşmasõ bekleniyor.
İşsizlik Sigortasõ Fonu içinde düzenlenen
‘kısa çalışma ödeneği’, genel ekonomik kriz
veya zorlayõcõ nedenlerle işyerinde en az 4 haf-
ta işin durmasõ veya kõsa çalõşma hallerinde
çalõşanlarõn maaşlarõnõn İşsizlik Sigortasõ Fo-
nu’ndan karşõlanmasõnõ öngörüyor.
Fonun karşõlayacağõ ödeneğin süresi 6 aya çõkarõlacak, miktarõ da yüzde 50 arttõrõlacak
61 kişiye Devlet Övünç Madalyası
ANKARA (Cum-
huriyet Bürosu) -
Terörle mücadelede
2007-2008 yõllarõnda
Türk Silahlõ Kuvvet-
leri (TSK) ve emni-
yet mensubu olarak
görev yaparken şehit
olanlarõn yakõnlarõyla
malul ve gazi 61 kişi-
ye Çankaya Köş-
kü’nde düzenlenen
törenle Cumhurbaş-
kanõ Abdullah Gül
tarafõndan Devlet Övünç Madalyasõ verildi.
Törene katõlan şehit yakõnlarõ ve davetlilerin
duygulu anlar yaşadõklarõ görüldü.
Irak’tan PKK’ye ‘terk et’ çağrısı
Haber Merkezi - Irak’õn güvenlik işlerinden
sorumlu bakanlõğõ, “PKK’ye silah bõrakarak,
Irak’õ terk etmesi” çağrõsõnda bulundu. “Terk
et” çağrõsõ ve Türkiye, ABD ve Irak’õn katõla-
cağõ “üçlü komuta merkezinin” Erbil’de ku-
rulmasõ kararõnõn terör örgütünde rahatsõzlõk
yarattõğõ ve Irak Dişişleri Bakanõ Hoşyar Ze-
bari ile diğer Iraklõ Kürt yetkilileri hedef alan
açõklamalarda bulunduklarõ öğrenildi
Bomba tehditli banka soygu
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Etimes-
gut’ta yanõnda bomba olduğunu söyleyerek
banka şubesine giren 1 kişi soygunu gerçek-
leştirdikten sonra güvenlik görevlisinin silahõ-
nõ alarak kaçtõ. Bomba imha ekiplerinin fün-
yeyle patlattõğõ paketin boş olduğu belirlendi.
Ajandada 10 bin kredi kartı bilgisi
İstanbul Haber Servisi - Çalõştõklarõ şirkette
kayõtlõ müşterilere ait kredi kartõ bilgilerini
yeni kurduklarõ başka bir şirkete izinsiz ola-
rak aktardõklarõ öne sürülen 7 kişi yakalandõ.
Bu kişilerin bürolarõnda yapõlan aramada
yaklaşõk 10 bin kişinin kredi kartõ bilgileri-
nin kaydedildiği bir ajanda da ele geçirildi.
Schwab’õn, krizin “sona erme-
sinin yakın olmadığı” görüşü-
nü dile getirdi. Türkiye’nin kriz-
den “daha güçlenmiş olarak
çıkma” olasõlõğõnõn yüksek ol-
duğunu belirten Schwab, Tür-
kiye’nin laik ve Müslüman bir
ülke olarak, hem Batõ’yla hem de
Doğu’yla ilişkiler kurabildiğini,
jeostratejik açõdan da bir köprü
durumunda olduğunu kaydetti.
ABD’ye ‘sıcak’ mesaj
Forum’da konuşan Rusya
Başbakanõ Vladimir Putin, mi-
litarizasyonun dünyanõn sorun-
larõnõ çözmeyeceğini söyledi.
Putin, “Askeri çabalara fazla
para harcanmasına karşıyız.
Uluslararası ilişkileri daha az
tehlikeli hale getirmeliyiz ve si-
lahsızlanma tedbirlerine de-
vam etmeliyiz” dedi. ABD’ye
karşõ kullandõğõ sert söylemden
uzaklaşan ve “Amerika’daki
ortaklarımız” ifadesini kullanan
Rusya Başbakanõ Putin, Was-
hington’õn “ortak, yapıcı ça-
lışmada işbirliği” gösterece-
ğine inandõklarõnõ bildirdi. Putin,
krizle mücadelede “karşılıklı
güvenin” tesis edilmesi çağrõ-
sõnda bulundu ve “Yabancı ya-
tırımlara açıklık politikasını
sürdüreceklerini” vurguladõ.
Resepsiyonlar azaldı
Finans sektöründe faaliyet
gösteren bazõ şirketlerin Da-
vos’ta en üst düzeyde temsil
edilmemeleri dikkat çekti. Barc-
lay Bank başkanõ, Citigroup ve
Lloyd Blankfein’õn CEO’larõ bu
yõlki Davos’a gelmedi. Goldman
Sachs zirve çerçevesinde her
yõl verdiği partiden vazgeçti.
Davos zirvesi çerçevesinde her
yõl yapõlan resepsiyonlarda bu yõl
yüzde 30 oranõnda azalma ol-
duğu kaydedildi.
Şahenk: Sosyal kriz riski var
Ekonomi Servisi - Doğuş Gru-
bu Yönetim Kurulu Başkanõ Fe-
rit Şahenk, bütün piyasalardan
paranõn çõktõğõnõ, likitide sõkõntõ-
sõnõn görüldüğünü kaydederek, bu
durumun hem bankalar hem de
özel sektör açõsõndan finansman
riski doğurduğunu söyledi.
Davos Zirvesi kapsamõnda dü-
zenlenen “Yeni Ekonomik Çağ”
konulu panelde konuşan Şahenk,
“Bizim ihtiyacımız olan acil bir
adım çünkü gelişmiş ülkelerin
aksine gelişmekte olan ekono-
milerde bir tehlike var ve bu sa-
dece işsizlik ve yoksulluk tehli-
kesi değil. Eğer bu kriz daha
uzun sürerse o zaman bu bütün
dünya çapında sosyal ve siyasi
krizlere yol açacaktır bizim
mutlaka bunu dikkate almamız
lazım” dedi.
Sabancõ Holding Yönetim Ku-
rulu Başkanõ Güler Sabancı,
2009’un zor bir yõl olacağõnõ be-
lirterek, “Piyasaların canlan-
masına yönelik bazı tedbirler
alınmasını bekliyoruz. Global
dünyada diğer oyuncularla bir-
likte yapacağımız işler de çok
önemli. Gönül isterdi ki, bir pa-
ket olarak önümüze konsun. ”
dedi. Davos’ta CNBC-e’nin so-
rularõnõ yanõtlayan Sabancõ, IMF
ile anlaşmanõn bir an önce yapõl-
masõnõ beklediklerini söyledi.
Dünya genelinde belirsizliğin
azalmadõğõnõ belirten Sabancõ
şunlarõ söyledi: “Ciddi boyutta
global resesyona doğru gidildi-
ğine hemfikiriz. Teşhiste artık
herkes aynı yere geldi. Yeni
bir dönem başladı. 2009 çok
farklı bir yıl olacak. İşin özün-
de önce güvenin gelmesi lazım.
ABD’de yeni bir paket var. Bu
paket tüm dünya için önemli,
hepimiz bundan etkileneceğiz.”
2010’DAN ÖNCE TOPARLANMA OLMAZ
Davos Zirvesi’nde CNBC-e’nin sorularını yanıtlayan Coca-Co-
la Üst Yöneticisi (CEO) Muhtar Kent, 2010’dan önce
ABD’de ve gelişen ekonomilerde toparlanma beklemedikleri-
ni belirterek, büyük gelişen ekonomilerde de 2009’da büyü-
menin yarı yarıya düşmesinin beklendiğini kaydetti. Kent,
Türkiye için IMF’nin önemli olduğunu ve stand-by anlaşma-
sının bir an önce imzalanması gerektiğini vurguladı. Krizde
Coca-Cola’da harcamalarını gözden geçirildiğini söyleyen
Kent, yeni ürün yatırımlarının da devam edeceğini açıkladı.
Başbakan Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan,
Dışişleri Bakanı Babacan’ın eşi Zeynep Ba-
bacan ve Başmüzakereci Bağış’ın eşi Beyhan
Bağış, Davos’ta hatıra fotoğrafı çektirdi. Baş-
bakan Erdoğan ise bir çok devlet ve hükü-
met başkanı ile eski BM Genel Sekreteri Ko-
fi Annan’la bir araya geldi. (Fotoğraf: AA)
Ermenistan’la temas
Başbakan Recep Tayyip Er-
doğan, Davos’ta kongre otelinde,
Hollanda Başbakanõ Jan Peter
Balkenende ve Polonya Başba-
kanõ Donald Tusk ile ayrõ ayrõ
ikili görüşmeler yaptõ. Görüşme-
de, Devlet Bakanõ ve Başmüza-
kereci Egemen Bağış ve Devlet
Bakanõ Mehmet Şimşek de bu-
lundu. Görüşmelerin ardõndan
gazetecilerin sorularõnõ yanõtlayan
Erdoğan “Ağırlıklı olarak gerek
AB süreci gerekse Nabucco
Projesi’yle alakalı konuları ele
aldık ve Türkiye olarak bu ko-
nuda yapabileceğimiz destekler
neler olabilir diye kendileriyle
paylaştık” dedi.
Erdoğan, Nabucco Projesiyle il-
gili bu yõl önemli adõmlar atõla-
bileceğini belirtti. Davos’taki
Belvedere Oteli’nde gazetelerin
sorularõnõ yanõtlayan Dõşişleri
Bakanõ Ali Babacan da Erme-
nistan Dõşişleri Bakanõ Edvard
Nalbantyan ile bir görüşme yap-
tõğõnõ, bir görüşme daha yapaca-
ğõnõ bildirdi. Babacan, Ermenis-
tan-Türkiye milli maçõndan bu ya-
na Nalbantyan ile 5-6 kez görüş-
tükleri bilgisini verdi. Zirveye
katõlan Ermenistan Cumhurbaş-
kanõ Serj Sarkisyan, Başbakan
Recep Tayyip Erdoğan ile bu-
gün görüşebileceğini bildirdi.
Başbakan Erdoğan
Sarkisyan’la görüşecek
Forumun açõlõş resepsiyonunda
Türk gazetecilerin sorularõnõ ya-
nõtlayan Sarkisyan, “Görüşmeyi
olumlu bir adım olarak değer-
lendiriyor musunuz?” sorusuna
da Sarkisyan, “Öyle olacağını
düşünüyorum” yanõtõnõ verdi.
I M F A N L A Ş M A D A N U M U T L U
Forumun açılış resepsiyonunda gazetecilerin sorularını ya-
nıtlayan IMF Başkan Yardımcısı John Lipsky, IMF ile
Türkiye arasındaki görüşmelere ilişkin, “Bir anlaşmayla
sonuçlanacağı yönünde umudumuzu koruyoruz” dedi.
Görüşmelerin sürdüğünü belirten Lipsky, “Bu gece
(dün) bir imza atılacak mı?” sorusuna, “Bunu Erdo-
ğan’a sormanız lazım” karşılığını verdi. Lipsky, Türki-
ye’nin IMF’nin önemli bir üyesi olduğunu da belirtti.