Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CMYB
C M Y B
6 AĞUSTOS 2008 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER 5
POLİTİKA GÜNLÜĞÜ
HİKMET ÇETİNKAYA
Akşam Ne Yapmak
İstiyor?..
Tarikatçı, dinci medyayı ve AKP medyasını an-
ladım da Akşam gazetesinin amacının ne oldu-
ğunu anlamış değilim...
Akşam’da yayımlanan yazı dizisinin başlığı şu:
“Gölge ordudan Ergenekon’a”
Birinci gün, Uğur Mumcu’nun İlhan Selçuk’la
kavga ettiğini, kapıyı vurup gazeteden çekip git-
tiğini yazıyor gazeteci...
Aynen aktarıyorum:
“Uğur Mumcu’nun suikasta kurban gitme-
den önce yaşadığı ilginç gelişmelerden birisi de
Cumhuriyet gazetesi başyazarı İlhan Selçuk’la
aralarında geçen tartışmaydı. Ergenekon da-
vası kapsamında örgütün yöneticisi olmakla suç-
lanan İlhan Selçuk’la Mumcu arasında yaşanan
kavga son dönemde yaşanan gelişmelere na-
sıl etki eder bilinmez.”
Yazıyı yazan arkadaş, yayın kurulu toplantı-
sının 21 Ocak 1993’te yapıldığını, tanıklara göre
Uğur Mumcu’nun İlhan Selçuk’la görülmemiş
bir sertlikle tartıştığını ve Ankara’ya döndüğünü
anlatıyor...
Ceyhan Mumcu da ne yazık ki bu olayı doğ-
ruluyor...
Diyor ki:
“Uğur, Cumhuriyet’ten ayrılmayı düşünüyor-
du, doğru. İlhan Selçuk’la kavgasını da biliyorum.
O dönemde sendikadan 82 gazeteciyi atmak is-
tiyorlar, karşılığında sendika başkanı Orhan
Erinç’i alıyorlar. Uğur buna çok kızıyor, İlhan Sel-
çuk’la kavga ediyor; kapıyı vurup çıkıyor...”
Bunların hiçbiri doğru değil...
Cumhuriyet Yayın Kurulu 4 Eylül 1994’te se-
çilmiştir... 21 Ocak’ta Uğur Mumcu, Cünet Ar-
cayürek’le birlikte İstanbul’a gelmişlerdi. Nadir
Nadi’nin odasında yapılan toplantıya İlhan Sel-
çuk, Özgen Acar, Cüneyt Arcayürek, Uğur
Mumcu ve ben katıldım.
Gazetenin sorunlarını konuşup tartıştık. Çünkü
zor koşullar altındaydık. Uzan Grubu her şeye
haciz koydurmuştu...
Uğur, herkese karşı saygılıydı, yakın çevresi
çok iyi bilir.
Toplantıda ne kavga olmuştur ne de tartışma.
Sendika olayı tümüyle yanlıştır.
Ceyhan Mumcu, Hasan Cemal döneminde
yaşanan olayı İlhan Selçuk’la yaşanmış gibi gös-
tererek çarpıtmıştır.
82 gazetecinin işten çıkarılması söz konusu
hiç değildir... Zaten Orhan Erinç, 15 Şubat
1993’te Genel Yayın Danışmanı olarak çalışma-
ya başlamış,14 Ocak 1994’te grev kararı sonun-
da, TGS’yle anlaşmaya varılmıştır.
Akşam gazetesi, Ergenekon iddianamesin-
deki kanıt dosyalarından aktardığı haberi dün bi-
rinci sayfasına taşıdı:
“Usta gazeteci Uğur Mumcu Cumhuriyet’e
dava açmış... Mumcu şoku...”
6 Kasım 1993’te 83 çalışan istifa etti...
Genel Yayın Yönetmeni Hasan Cemal’di. İl-
han Selçuk, Uğur Mumcu, Oktay Akbal, Cü-
neyt Arcayürek, Şükran Soner, Ali Sirmen, Ali
Ulvi, Ergun Balcı, Mustafa Balbay, ben ve öte-
ki arkadaşlarımız..
Gazetemizle davalık olan salt Uğur değil, ben
de dahil çok sayıda arkadaşımız vardı...
Gazetenin yönetimi kıdem tazminatlarını öde-
meyince Uğur ve ben emekliliğimizi isteyip da-
va açmıştık. O dönemdeki Cumhuriyet avukatla-
rı ve işveren bize karşı şu savı ortaya atmışlardı
yargı aşamasında:
“Bu kişiler Cumhuriyet Matbaacılık Şirketi’nin
yasal organlarını çiğneyerek gazetenin yayın po-
litikasına el koymaya kalkışmışlardır. Başarıya
ulaşamayınca da istifa edip yönetimi baskı altına
almayı amaçlamışlardır...”
Akşam gazetesi olayı saptırıyor..
İlhan Selçuk’a vurmak için bu yöntemi uygu-
luyor..
Uğur bizim arkadaşımız, kardeşimizdi..
Uğur Mumcu’nun üzerinden yayını tarikatçılar,
dinciler ve AKP yandaşları yapıyor, tamam, an-
ladık.
Peki Akşam’ın amacı ne?
Tarihe tanıklık etmek isteyen genç meslek-
taşlarımız, önce Uğur Mumcu’ya saygı göster-
melidirler.
Kulaktan dolma bilgilerle gazetecilik yapıl-
maz!..
Kirli bilgi akışıyla gazetecilik yapılmaz. Hele
hele dizi yazı hiç hazırlanmaz...15 yıl öncesinin ta-
nıkları hâlâ yaşıyor...
İlhan Selçuk ve ben İstanbul’da, Cüneyt Ar-
cayürek ve Özgen Acar Ankara’da...
Bir telefon etselerdi, gerçekleri yazarlardı, ya-
lanı değil...
[email protected]
Faks numaramız: 02126 343 72 69
ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART
musakart yahoo.com
Kaçak Kuran kursu faciasında 18 can gitti; bir tek şikâyet yok!
İGC’den Bülent
Arınç’a tepki
İZMİR (Cumhuriyet
Ege Bürosu) - İzmir
Gazeteciler Cemiyeti
(İGC) Başkanõ Erol
Akõncõlar, eski TBMM
Başkanõ Bülent Arõnç’õn
İzmir’in içme sularõyla
ilgili sözlerine tepki
gösterdi. Arõnç’õn “İzmir
basõnõ ‘Başkanõmõz
aslan’ demeye başladõ.
Eğer su sorunu AKP’li
bir belediyede
yaşansaydõ, konu Divan-õ
Harb’e kadar giderdi.
Medyanõn bir kõsmõnõn
gözü kapalõ” şeklindeki
sözlerini anõmsatan
Akõncõlar, “Arõnç, İzmir
basõnõnõn hangi siyasi
partiden olursa olsun
belediye başkanlarõna
eşit mesafede olduğunu
bilmemektedir.
Basõnõmõz, İzmir’in
suyuyla ilgili tüm görüş,
iddia ve araştõrma
sonuçlarõyla halkõmõzõ
bilgilendirmektedir”
dedi. Suyun siyasete
karõştõrõldõğõnõ belirten
Akõncõlar, “İnsan bir söz
söylerken ayağõnõ yere
sağlam basmalõdõr.
Yoksa kayõp düşer.
Basõna da dil uzatan
Arõnç’õn bir özür borcu
vardõr ve bunu
ödemelidir” diye
konuştu.
İP’nin Ergenekon
açıklaması
ANKARA (AA) - İşçi
Partisi Genel Başkan
Yardõmcõsõ Mehmet
Cengiz, yõllardõr anayasal
güvence altõnda
sürdürdükleri siyasi parti
çalõşmalarõnõn
“Ergenekon”
iddianamesini hazõrlayan
savcõ Zekeriya Öz
tarafõndan gözden
geçirildiğini ve
“beğenilmeyenlere
iddianamede yer
verildiğini” savundu.
Cengiz, düzenlediği
basõn toplantõsõnda,
iddianamede bulunan ve
basõnda yer alan bazõ
belgelerden örnekler
vererek partilerine ait
yasal belgelerin “suç
kanõtõ” olarak
gösterilmeye çalõşõldõğõnõ
söyledi.
Cumhurbaşkanı
Gül’ün kabulü
ANKARA (AA) -
Cumhurbaşkanõ
Abdullah Gül, İstanbul
Erkek Liseliler Derneği,
İstanbul Erkek Liseliler
Eğitim Vakfõ, Vefa
Lisesi Eğitim Vakfõ ve
Kabataş Erkek Lisesi
Eğitim Vakfõ heyetlerini
kabul etti. Çankaya
Köşkü’ndeki kabul,
basõna kapalõ gerçekleşti.
Mayına basan
çocuk yaralandı
GÜÇLÜKONAK
(AA) - Şõrnak’õn
Güçlükonak ilçesinde
terör örgütü PKK
üyelerinin araziye
yerleştirdiği mayõna
basan bir kõz çocuğu ağõr
yaralandõ. Edinilen
bilgiye göre, Damlaca
köyü yakõnlarõnda
hayvan otlatan 15
yaşõndaki Hatice Özçelik,
araziye daha önce terör
örgütü PKK
mensuplarõnca döşenen
mayõna bastõ. Mayõnõn
patlamasõ sonucu ağõr
yaralanan Hatice
Özçelik, Cizre Devlet
Hastanesi’nde yapõlan ilk
müdahalenin ardõndan
Diyarbakõr Dicle
Üniversitesi Tõp
Fakültesi Hastanesi’ne
sevk edildi.
ABD’deki Türkiye uzmanlarõ Anayasa Mahkemesi kararõnõn sorunu çözmediği görüşünde
‘Laiklik tartõşmasõ sürer’ELÇİN POYRAZLAR
WASHINGTON - Anaya-
sa Mahkemesi’nin AKP’nin
kapatõlmamasõ yönündeki ka-
rarõnõn ardõndan Washing-
ton’da “meselenin henüz ka-
panmadığı ve laiklik tartış-
masının süreceği” görüşü öne
çõktõ.
Anayasa Mahkemesi’nin
AKP kararõnõ Cumhuriyet’e
değerlendiren Türkiye uzman-
larõ, mahkemenin AKP’ye la-
iklik konusunda çok ciddi bir
uyarõ yaptõğõ konusunda birle-
şiyorlar.
Uluslararasõ Stratejik Araş-
tõrmalar Merkezi (CSIS) Tür-
kiye Projesi direktörü Bülent
Alirıza, mahkemenin kararõy-
la meselenin sonuçlanmadõğõ-
nõ söyleyerek AKP’nin öne
sürdüğü “demokratik laik-
lik” kavramõnõn ülkede tartõ-
şõlmaya devam edileceği gö-
rüşünü belirtti. Alirõza, laikli-
ğin Türkiye’de ulusal bir uz-
laşõya varõlõncaya kadar önem-
li bir tartõşma konusu olacağõ-
nõ ifade etti. Anayasa Mahke-
mesi’nin AKP’ye çok ciddi
bir uyarõda bulunduğunu ifade
eden Alirõza, bundan sonraki
süreçte Başbakan Recep Tay-
yip Erdoğan’õn laiklik konu-
sunda “tabandan gelen bas-
kıya maruz kalabileceği” yo-
rumunda bulundu ve “Bu tar-
tışma henüz bitmedi” diye
konuştu.
Erdoğan’ın tutumu
Brookings Enstitüsü uz-
manlarõndan ABD’nin eski
Ankara Büyükelçisi Mark
Parris de, Anayasa Mahke-
mesi’nin kararõnõn Washing-
ton’da olumlu karşõlandõğõnõ
söyleyerek bu sonucun, “Tür-
kiye’nin dostlarını rahatlat-
tığını” ifade etti. Türkiye’nin
dava sonucunda yeni bir baş-
langõcõ seçtiğini dile getiren
Parris, davayla laikliğe yönelik
tartõşmalarõn henüz son bul-
madõğõnõ, bundan sonra da de-
vam edeceğini vurguladõ. Par-
ris, Erdoğan’õn 22 Temmuz
seçimlerinin ardõndan yaptõğõ
konuşmasõnda yer verdiği gibi
“geniş ulusal bir uzlaşıya” yö-
nelmesinin önemine de değin-
di.
İsminin açõklanmasõnõ iste-
meyen ABD’li başka bir uz-
man ise dava sonucunun Was-
hington’da “AKP’ye ciddi bir
uyarı” olarak algõlandõğõnõ,
ancak Erdoğan’õn bundan son-
ra nasõl bir tutum alacağõnõn be-
lirsiz olduğunu söyledi.
Washington’daki uzmanlar,
dava sonunda AKP’yi kapatma
kararõ çõkmõş olsaydõ bunun
ABD yönetimini sert açõkla-
malar yapmaya iteceğini be-
lirtirken kapatmama kararõnõn
yönetim tarafõndan memnuni-
yetle karşõlandõğõ konusunda
görüş birliği içindeler.
Uluslararasõ Stratejik Araştõrmalar Merkezi Türkiye Projesi direktörü Bülent
Alirõza, mahkemenin kararõyla meselenin sonuçlanmadõğõnõ söyleyerek AKP’nin öne
sürdüğü “demokratik laiklik” kavramõnõn ülkede tartõşõlmaya devam edileceği
kanõsõnda olduğunu belirtti. Brookings Enstitüsü uzmanlarõndan eski Ankara
Büyükelçisi Mark Parris de, Anayasa Mahkemesi’nin kararõnõn Washington’da
olumlu karşõlandõğõnõ söyledi.
ANAYASA MAHKEMESİ’NİN KARARI
AKP’de ‘ders
çıkartalım’
diyen de var
Anayasa Mahkemesi’nin kararõ AKP’de
farklõ görüşlere neden oldu. Milli Görüş
kökenli AKP’liler genel merkez safõnda
yer alarak mahkemenin saptamalarõna
karşõ çõkarken, bu gelenekten gelmeyenler
partinin yeni bir başlangõç yapmasõ
gerektiğini düşünüyor.
ANKARA (Cumhu-
riyet Bürosu) - Ana-
yasa Mahkemesi’nin
kararõ, AKP’de Milli
Görüş kökenli millet-
vekilleriyle liberal mil-
letvekilleri arasõnda gö-
rüş ayrõlõğõna neden ol-
du.
Anayasa Mahkeme-
si’nin AKP ile ilgili ka-
rarõnõ açõklamasõnõn ar-
dõndan TBMM tatile
girerken, siyasette de
tansiyon iyice düştü.
Ancak TBMM’nin ye-
niden açõlmasõ ve Ana-
yasa Mahkemesi’nin
gerekçeli kararõnõ açõk-
lamasõnõn ardõndan
AKP’de kulislerin ye-
niden hareketlenmesi
bekleniyor. Mahkeme-
nin kararõ parti içinde
farklõ görüşlere neden
olurken, milletvekille-
rinin büyük çoğunlu-
ğunun seçim bölgeleri-
ne ve tatile gitmesi ne-
deniyle bu görüşlerin
dillendirilmesi sonba-
hara kaldõ.
Parti içinde Başba-
kan Tayyip Erdoğan’a
yakõn olan özellikle
Milli Görüş kökenli par-
ti yöneticisi, bakan ve
milletvekilleri, Anaya-
sa Mahkemesi’nin “la-
iklik karşıtı odak” sap-
tamasõ ve Hazine yar-
dõmõnõn kesilmesi kara-
rõnõ haksõz buluyor. Er-
doğan’õn karar sonra-
sõnda “toplumsal ba-
rış” vurgulu bir açõkla-
ma yapmasõ, bazõ parti
yöneticilerinin mahke-
menin kararõna tepki
göstermesine rağmen
bundan sonra daha õlõm-
lõ ve uzlaşmacõ bir po-
litika yürüteceğinin işa-
reti olarak görülüyor.
Ancak 22 Temmuz se-
çimi sonrasõnda da ben-
zer bir açõklama yap-
masõna karşõn kõsa süre
sonra türbanla ilgili ana-
yasa değişikliğini gün-
deme getirmesi nede-
niyle Erdoğan’õn bu
sözleri inandõrõcõ bu-
lunmuyor.
Parti içinde MHP,
ANAP ve DYP köken-
li liberal milletvekilleri
ile eski solcular ise Ana-
yasa Mahkemesi’nin
kararõnõ bir uyarõ olarak
nitelendirirken, bundan
ders çõkarõlmasõ gerek-
tiğini dile getiriyor. Tür-
banla ilgili olarak bun-
dan sonra bir değişikli-
ğin gündeme gelmeye-
ceğine inanan bu mil-
letvekilleri, hükümetin
özellikle imam-hatip li-
seleri gibi konularda
daha uzlaşmacõ bir po-
litika izlemesi gerekti-
ğini düşünüyor.
Parti içindeki en bü-
yük beklenti ise kabine
değişikliği. Bazõ mil-
letvekilleri, Erdoğan’õn
bundan sonra yeni bir
yol haritasõyla ve yeni
bir kabineyle yola de-
vam etmesi gerektiğini,
özellikle asker ve laik
kesimlerin tepki gös-
terdiği uygulamalara
imza atan bakanlarõ de-
ğiştirmesinin zorunlu
olduğunu kaydediyor.
CHP Grup Başkanvekili Kõlõçdaroğlu, YAŞ toplantõsõnõ değerlendirdi
‘Hiç dosya gelmemesi ilginç’
ANKARA (Cumhuriyet Büro-
su) - CHP Grup Başkanvekili Ke-
mal Kılıçdaroğlu, Yüksek Askeri
Şûra (YAŞ) toplantõsõnda bu yõl hiç
ihraç kararõ alõnmadõğõna dikkat
çekerken “Ordunun büyüklüğü
dikkate alındığında laikliğe kar-
şı hiçbir dosyanın YAŞ’a gelme-
mesi ilginç” dedi.
Kõlõçdaroğlu, dün
TBMM’de düzenlediği
sohbet toplantõsõnda, ga-
zetecilerin YAŞ’ta bu yõl
ihraç kararõ çõkmamasõ
konusunda yönelttikleri
sorulara şu yanõtõ verdi:
“Hükümetle Genelkur-
may arasında oldukça
sıcak bir ilişkinin oldu-
ğu kanısındayım. Çün-
kü tüm ordunun bü-
yüklüğü dikkate alındı-
ğında laikliğe karşı hiç-
bir dosyanın YAŞ’a gel-
memesi ilginçtir. Med-
yada bu konuda belli
pazarlıklardan söz edil-
mektedir. Hatta Sayın
Cumhurbaşkanı’nın
‘Böyle bir dosya gelirse
ben YAŞ kararlarõnõ im-
zalamam’ diye bir söy-
lemi internet sitelerine
düşmüş vaziyette. İşin il-
ginç tarafı, emekli olan bir Ge-
nelkurmay başkanına olağanüs-
tü boyutlara ulaşan bir fiyatla özel
bir aracın alınmasıdır. Orduya
karşı görünüp de ordu ile aynı sü-
reci yaşayan garip bir yapıyla
karşı karşıyayız. Biz ‘herhalde
ordunun F tipi örgütlenmenin dõ-
şõnda olduğuna dair kesin emareler,
kesin bulgular vardõr’ diye düşü-
nüyoruz. F tipi örgütlenmeyi ba-
şarmak isteyenler, AKP süreci
içinde ordudan tümüyle temiz-
lenmiş ki yeni bir dosya YAŞ’a
gelmemiş oluyor.”
Kõlõçdaroğlu, anayasa değişikliği
tartõşmalarõyla ilgili
olarak “AKP, Ana-
yasa Mahkemesi ta-
rafından laikliğe
karşı eylemlerin
odağı olarak kanıt-
lanmıştır. Dolayı-
sıyla bu siyasal par-
tinin anayasanın
önemli maddelerini
düzenleme konu-
sunda işlevini kay-
bettiği düşüncesin-
deyiz” görüşünü dile
getirdi.
Kõlõçdaroğlu, “İran
Cumhurbaşkanı’nın
Türkiye’ye ziyare-
tinde Anıtkabir’e
gitmeyeceği, ziyare-
tin İstanbul’a kay-
dırıldığı belirtiliyor.
Dışişleri Bakanı da
Anıtkabir ziyaretiy-
le ilgili ‘ufak tefek
detaylara girmeyelim ve ziyaretin
özüne girelim’ dedi. Bunu nasıl de-
ğerlendiriyorsunuz” sorusuna
“AKP’nin kendi kafasındaki ar-
ka plana ve hedefe uygun bir de-
ğişiklik. AKP bu süreçte İran’a
teslim olmuştur” yanõtõnõ verdi.
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türk Silahlõ
Kuvvetleri’nin (TSK) yeni komuta kademesinin
belirlendiği, kritik terfilerin karara bağlandõğõ son
Yüksek Askeri Şûra (YAŞ) toplantõsõ, son yõllarõn
en sorunsuz YAŞ’õ oldu. Başbakan Recep Tayyip
Erdoğan, toplantõlara, ilk gün sabahki bölüm
dõşõnda katõlmadõ. YAŞ’ta ihraç olmayõnca AKP
ile gelenek haline gelen “şerh koyma”
tartõşmalarõ da yaşanmadõ. AKP’nin iktidara
gelmesinin ardõndan YAŞ toplantõlarõ sorunlu
geçmeye başlamõştõ. AKP’nin ilk Başbakanõ
Abdullah Gül, YAŞ toplantõsõnda irticai ve
bölücü faaliyetleri nedeniyle TSK’den ihraç edilen
personelin dosyalarõna “şerh” koymuştu. Siyasi
yasağõnõn bitmesiyle başbakan olan Erdoğan da
Gül’ün geleneğini devam ettirerek “yargı yolu
kapalı olduğu gerekçesiyle” YAŞ’taki ihraç
kararlarõna sürekli şerh koydu. Erdoğan’õn YAŞ’a
ilişkin dikkat çeken diğer tutumu ise bütün
toplantõlara katõlmasõ olmuştu. Oysa daha önceki
başbakanlar genelde toplantõnõn açõlõşõna katõlõyor,
gerekli prosedürü işlettikten sonra diğer
toplantõlara katõlmõyorlardõ. Son YAŞ
toplantõlarõnda da eski geleneğe dönüldü.
Erdoğan, YAŞ’õn sadece ilk gün sabahki
oturumuna katõldõ. Disiplinsizlik gerekçesiyle
dosyasõ sunulan personelden ihraç edilen de
çõkmayõnca bu YAŞ, son yõllarõn en sorunsuz
geçen toplantõsõ oldu. İhraç olmayõnca AKP’lilerin
şerhine de gerek kalmadõ.
ŞERH TARTIŞMASI YAŞANMADI
Son yılların en
sorunsuz YAŞ’ı
“Hükümetle
Genelkurmay
arasõnda oldukça
sõcak bir ilişkinin
olduğu
kanõsõndayõm”
diyen CHP’li
Kõlõçdaroğlu,
medyaya yansõyan
‘pazarlõk’
iddialarõna
dikkat çekti.