22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CMYB C M Y B 31 AĞUSTOS 2008 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER 7 BAHADIR SELİM DİLEK ANKARA - Dõşişleri Bakanlõğõ’nõn, Montrö Sözleşmesi’nde boğazlardan geçerek Karadeniz’e çõkan gemiler için tonaj hesabõnõ yanlõş yaptõğõ orta- ya çõktõ. Montrö Sözleşmesi’nde yer alan ve kõyõdaş olmayan ülkelerin Ka- radeniz’de bulunduracağõ gemilerin tonajõnõn üst sõnõrõnõn, Karadeniz’deki en güçlü donanmaya sahip ülkenin, Ka- radeniz’de bulundurduğu donanmanõn toplam tonajõna göre hesaplanmasõ formülüne göre, halen yürütülen uy- gulamada 2 bin 500 tonluk bir fazlalõk bulunduğu belirtildi. Yani Türkiye, NATO ve ABD’nin Gürcistan’a yardõm götüren gemilerine 2 bin 500 tonluk bir avantaj sağlamõş oldu. Montrö Sözleşmesi’ne göre Karade- niz’de en güçlü donanmasõ bulunan Rusya, bu donanmasõnõn toplam tona- jõnõ her 6 ayda bir Türkiye’ye bildir- mekle yükümlü bulunuyor. Çünkü kõyõdaş olma- yan ülkelerin Karadeniz’e çõkacak gemile- rinin toplam tonajõ, Montrö Sözleşme- si’nin 18. maddesinde- ki hesaplama formülüne ve bu formüle bağlõ hukuksal yo- ruma göre yapõlõyor. Son bildirim Ocak 2006’da Edinilen bilgilere göre Ka- radeniz’de en güçlü do- nanmaya sahip olan Rusya, 1 Temmuz 2005 ve 1 Ocak 2006 tarihlerinde Karade- niz’deki donanmasõnõn toplam tonajõnõ 73 bin 500 ton olarak Anka- ra’ya bildirdi. Rusya Federasyonu o ta- rihten bu yana da Montrö’ye göre yükümlü olma- sõna karşõn Ankara’ya gemilerinin to- najõna ilişkin herhangi bir bildirimde bulunmadõ. Bu nedenle de kõyõdaş ol- mayan ülkelerin Karadeniz’de bulu- nacak gemilerinin tonaj hesaplamasõ da Rusya’nõn en son bildirmiş olduğu 73 bin 500 ton bilgisine göre yapõlmasõ ge- rekiyordu. Montrö Sözleşmesi’nde ay- rõca düzenlenmediği için son döneme kadar yürütülmüş olan uygulamanõn te- melini askeri kanatta yapõlan şu hu- kuksal yorum oluşturuyordu: Montrö’nün 18. maddesinde yer alan, “...aynı ölçüde ...arttırılacağı” ifade- si ve kõyõdaş devletlerin Karadeniz’deki donanmalarõnõn toplam tonajõnõn bil- dirilmesi yükümlülüğünden, bu tonajõn 75 bin tonun altõna düşmesi durumun- da, Karadeniz’de aynõ anda bulunabi- lecek yabancõ deniz kuvvetlerinin top- lam tonajõnõn da aynõ ölçüde azalmasõ ve 30 bin ton limitine inmesi gere- k i - yor. Bunun söz konusu 30 bin tonluk limite inmesi için ise Karadeniz’de bulunan en güçlü donanmanõn tonajõ- nõn, Montrö’nün yürürlüğe girdiği ta- rihteki 60 bin tonluk SSCB donanma- sõ düzeyinde bulunmasõ gerekiyor. Rusya 75 bin ton bildirdi Bu bağlamda yapõlan hesaplamalara göre ise Rusya’nõn bildirmiş olduğu 75 bin ton sabit alõndõğõnda, bugün itiba- rõyla Karadeniz’de aynõ anda buluna- cak yabancõ gemilerin toplam tonajõnõn 43 bin 500 tonu, tek bir devletin ge- milerinin ise bu rakamõn üçte ikisi dü- zeyi olan 29 bin tonu aşmamasõ gere- kiyor. Oysa, Dõşişleri Bakanlõğõ’nõn 23 Ağustos’taki bilgi notunda “Sahildar olmayan ülkelerin Karadeniz’de bu- lundurabilecekleri askeri gemilerin toplam tonajı 45 bin tonu geçeme- mektedir. Sahildar olmayan bir ül- kenin Karadeniz’de tek başına bu- lundurabileceği askeri gemilerin top- lam tonajı 30 bin tonla sınırlandı- rılmıştır” denilmişti. Eğer, Rusya Karadeniz filosunu 75 bin ton olarak bildir- seydi, Dõşişleri Bakanlõ- ğõ’nõn bu hesabõ tutmuş olacaktõ. BAŞBAKAN ERDOĞAN ‘Sevkõyat gerilim yaratmasõn’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, boğazlardan Gürcistan’a giden yardõm sevkõyatõnõn Karadeniz’de yeni gerilimlere yol açmadan tamamlanmasõ gerektiğini söyledi. Montrö’ye göre sahildar olmayan ülkelerin bulunduracağõ gemilerin toplam 45 bin tonu geçmemesi gerektiğini belirten Erdoğan, bugüne kadar geçen gemilerin ağõrlõğõnõn 28 bin 400 ton olduğunu belirtti. Başbakan Erdoğan, televizyonlardan yayõmlanan “Ulusa Sesleniş” konuşmasõnda, Türkiye’nin içeride ve dõşarõda karşõ karşõya bulunduğu önemli meseleler olduğunu söyledi. Rusya ile Gürcistan arasõnda gün geçtikçe derinleşen gerilimin yalnõzca bölge barõşõnõ ve istikrarõnõ tehdit etmediğini, aynõ zamanda küresel düzen için de ciddi bir tehdit oluşturduğunu anlatan Erdoğan, Türkiye’nin sorunun çözümü için çabaladõğõnõ söyledi. “Uluslararası ilişkilerde kimse kazancını başkasının kaybında aramamalıdır. Esasen hiçbir sıcak çatışmanın mutlak kazananı da yoktur” diyen Erdoğan, Kafkas İstikrar ve İşbirliği Platformu oluşturulmasõ yönündeki önerilerini taraflara ilettiğini anõmsattõ. Erdoğan, “Bu bölgede barışın ve istikrarın kalıcı biçimde tesisi dünya barışı için de son derece değerli bir kazanım olacaktır, bu bilinçle çabalarımızı sürdüreceğiz” dedi. Türkiye’nin Gürcistan’õn uluslararasõ hukuk çerçevesinde bağõmsõzlõğõna, eğemenliğine ve toprak bütünlüğüne önem verdiğini söyleyen Erdoğan, yaşanan süreçte deniz yoluyla boğazlar üzerinden Gürcistan’a yardõm sevkõyatõnõn da Karadeniz’de yeni gerilimlere yol açmadan tamamlanmasõ gerektiğini söyledi. Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da Montrö Antlaşmasõ’nõn getirdiği sõnõrlamalara harfiyen uyulmasõnõn Türkiye için büyük önem taşõdõğõnõ vurgulayan Erdoğan, şöyle devam etti: “Montrö’ye göre sahildar olmayan ülkelerin bulunduracağı gemilerin toplam 45 bin tonu geçmemesi gerekmektedir. Şimdiye kadar Karadeniz’deki gemilerin toplam tonajı bunun çok çok altında, 28 bin 400 ton civarındadır. Antlaşmanın herhangi bir şekilde ihlal edilmemesini hassasiyetle takip ediyoruz.” G.Osetya’ya bağõmsõzlõk kapõlarõnõ Saakaşvili açtõ MİYASE İLKNUR Tarihte İran asõllõ bir kavim olarak bi- linen Asetinler, kadim Kafkas halk- larõndan biridir. Asetinlerin, Sarmat ka- bilelerinden biri olan ve yerli Kafkas halklarõ ile karõşan Alanlarõn devamõ ol- duğu yönündeki görüş genel bir kabul görür. Alanlarõn asõl yaşam bölgesi Gü- ney Rusya ile Orta Asya arasõndaki coğrafi bölgedir. Ancak 6. yüzyõlõn or- talarõnda Hun saldõrõlarõ sonucunda Batõ’ya doğru göçerek Kafkasya’ya yerleştiler. Bu dönemde Bizans ve Gürcülerin etkisiyle Ortodoks Hõristi- yanlõğõ kabul ettiler. 10. yüzyõlda ken- di piskoposlarõna sahip olan Asetinler, Moğol istilasõ sonucunda dağlõk böl- gelere sõğõndõlar. Kafkasya’nõn sarp dağlarõnda yerli kabilelerle kaynaşõp kimliklerini kaybetmeye başladõlar. 16. yüzyõlda Osetler, Kõrõm Hanlõ- ğõ’na bağlõ bulunan Kabardeylerin yö- netimi altõna girdiler. Kabardeylerin et- kisi ile Osetlerin bir bölümü de İsla- miyeti kabul etti. Ancak Rus misyo- nerlerinin 18 ve 19. yüzyõldaki faali- yetleri sonucu yeniden Hõristiyanlõğa döndüler. Rus Çarlõğõ’nõn sõcak denizlere inme arzusuyla Kafkasya’yõ ele geçirme planlarõ Çerkes halklarõ gibi Asetinle- ri de etkiledi. Gürcistan’õn 1801 yõlõnda Rusya’ya ilhak edilmesine karşõn Ku- zey Osetya halkõnõn Rusya’ya karşõ sa- vaşõ aralõklarla 1850 yõlõna kadar sür- dü. 1864’te tüm Kafkasya’ya hâkim olan Rusya, Kuzey Osetya’yõ kendisine bağlarken Güney Osetya ise Gürcü yö- netimine bõrakõldõ. Güney Osetya, Gürcülerin baskõsõyla Hõristiyanlaştõ- rõldõ. Şiddetli çarpışmalar 1918-1920 arasõnda süren iç savaş sõ- rasõnda Osetya, Beyaz Ordu ile Kõzõl Ordu, Bolşeviklerle Menşevikler ara- sõnda şiddetli çarpõşmalara sahne oldu. 1920’lerin sonlarõnda önce Kuzey Osetya’da, ardõndan da Güney Oset- ya’da Bolşevikler galip geldi. Sovyet yönetimi, Osetya’yõ ikiye ayõrarak bir bölümünü Güney Osetya Özerk Böl- gesi adõyla 20 Nisan 1922’de Gürcis- tan’a, diğer bölümünü Kuzey Osetya adõyla 7 Temmuz 1924’te SSCB’ye bağladõ. Kuzey Osetya Özerk Bölgesi 5 Ara- lõk 1936 yõlõnda ise Özerk Cumhuriyet statüsüne yükseltildi. İkinci Dünya Savaşõ sonunda, 1944 yõlõnda yurtla- rõndan sürülen Asetinler, İnguşlardan boşalan köylere yerleştirildiler. 1957 yõ- lõnda çõkarõlan afla, yeniden yurtlarõna dönen İnguşlarla birlikte yaşamaya başladõlar. Sovyetler Birliği’nin dağõlma süre- cine girmesi üzerine 10 Kasõm 1989’da Gürcistan’a bağlõ Güney Osetya Özerk Bölgesi’nin Halk Temsilciler Meclisi, özerkliğin özerk cumhuriyete çevril- mesi talebiyle Gürcistan Sovyet Sos- yalist Cumhuriyeti Yüksek Sovye- ti’ne başvuruda bulundu. Ancak Gür- cistan bu talebi reddetmekle kalmayõp 23 Kasõm 1989 tarihinde askeri bir- liklerini Güney Osetya’nõn başkenti Tshinvali’ye gönderip kenti kuşatma al- tõna aldõ ve Güney Osetya Özerk Böl- gesi’ni lağveden bir kanun çõkardõ. 12 Aralõk 1990’da Güney Osetya Cumhuriyeti bağõmsõzlõğõnõ ilan etti. Gürcistan, Güney Osetya’nõn bağõm- sõzlõğõnõ tanõmadõ ve askeri birlikleri- ni bölgeye göndererek savaş başlattõ. Güney Osetya Temsilciler Meclisi 4 Mayõs 1991’de toplanarak Gürcis- tan’dan ayrõldõklarõnõ ve Kuzey Oset- ya ile birleşmek istediklerini açõkladõ. 6 Ocak 1992 tarihinde de Gürcis- tan’da gerçekleştirilen askeri darbe sonrasõnda işbaşõna gelen yeni yönetim, tekrar Güney Osetya’ya girmeye çalõştõ. Güney Osetya’da bu yönde yapõlan re- ferandumu tanõmayan Gürcistan, ye- niden Güney Osetya ile çatõşmalarõ baş- lattõ. Ancak 14 Temmuz 1992’de Rus, Gürcü, Kuzey ve Güney Osetlerden oluşan 4 bin kişilik barõş gücü birlik- leri ateşkesi sağladõ. Bağımsızlığını ilan etti Güney Osetya, 1993 ve 2001 yõlõn- da düzenlenen iki ayrõ halkoylamasõ so- nucunda Gürcistan’dan bağõmsõzlõğõnõ ilan etti. 12 Kasõm 2006 tarihinde ise Güney Osetya’da devlet başkanlõğõ se- çimleri ve bağõmsõzlõk referandumu ya- põldõ. Eduard Kokoiti oylarõn yüzde 98.1’ini alarak yeniden Güney Osetya Devlet Başkanõ seçildi. Ancak Gürcis- tan, gerek devlet başkanlõğõ seçimleri gerekse bağõmsõzlõk referandumunu kabul etmeyerek ikinci bir seçim yap- tõrõp devlet başkanlõğõna Sanakoev’i ge- tirdi. Böylelikle Güney Osetya’da çift başlõ bir yönetim oluşturuldu. 17 Şubat 2008 tarihinde Kosova’nõn bağõmsõzlõğõnõ ilan etmesinin ardõndan Güney Osetya parlamentosu, bağõm- sõzlõğõnõn tanõnmasõ için 3 Mart 2008 tarihinde BM, AB, Rusya Federasyo- nu ve Bağõmsõz Devletler Topluluğu’na çağrõda bulundu. Bu gelişmeler karşõ- sõnda görüşmeler durdu ve Gürcistan Devlet Başkanõ, ABD ve NATO’nun desteğini aldõğõnõ umarak Güney Oset- ya ve Abhazya’yõ üniter Gürcistan’õn bir parçasõ yapma hazõrlõklarõna başladõ. Gürcistan’õn 8 Ağustos’ta Güney Oset- ya’yõ işgal etmesi, Kafkasya’nõn tari- hinde bir dönüm noktasõ oldu. Gür- cistan’õn maceraperest Devlet Başka- nõ Saakaşvili, Güney Osetya’yõ işgal ederek istemeyerek de olsa Osetlerin bağõmsõzlõk hayallerini gerçek kõldõ. Yõllardõr bağõmsõzlõk için yanõp tutu- şan Osetler, Kafkasya’daki konumunu sağlamlaştõrmak isteyen Putin yöne- timindeki Rusya’nõn müdahil olmasõyla bağõmsõzlõklarõna kavuştular. Ancak şimdilik sadece Rusya’nõn tanõdõğõ bağõmsõz bir devlet oldular. Ancak hal- kõnõn yüzde 90’õ Rus vatandaşlõğõna ge- çen Güney Osetya’nõn gelecekte Rus- ya’ya ilhakõ uzak bir ihtimal değil. 1 864’teki Rus işgali sõrasõnda Kuzey ve Güney Osetya olarak ikiye bölünen Osetlerin yurtlarõ üzerinde kendi- leri dõşõnda herkes söz sahibi oldu. Kendi topraklarõn- da mülteci gibi yaşadõlar. Sovyetler’in dağõlmasõyla bağõm- sõz olmak isteyen G.Osetya’ya Gürcistan geçit vermedi. G ürcistan Devlet Başkanõ Saakaşvili, Güney Osetya’yõ işgal ederek istemeden de olsa Oset- lere bağõmsõzlõğõn kapõlarõnõ araladõ. Halkõnõn yüzde 90’õ Rus vatandaşõ olan Osetlerin, bağõmsõz kal- mayõ başarabilmeleri uzak bir ihtimal gibi görünüyor. Güney Osetya’da çocuklar artık oyuncak silahlarla oynuyor. (AP) Gürcü Bakanın Türkiye ziyareti ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Gürcistan Dõşişleri Bakanõ Eka Tkeşelaşvili, bugün Türkiye’yi ziyaret edecek. Dõşişleri Bakanlõğõ’ndan yapõlan açõklamaya göre, Dõşişleri Bakanõ Ali Babacan ve Gürcü mevkidaşõ Tkeşelaşvili bugün İstanbul’da yapacaklarõ görüşmede, Gürcistan ve Kafkaslar’da yaşanan son gelişmeleri ve Türkiye ile Gürcistan arasõndaki ikili ilişkileri ele alacak. Asker uğurlamada kaza İstanbul Haber Servisi - Taksim’den dönen ve asker uğurlayan Bahri Atan’õn (27) kullandõğõ otomobil Unkapanõ Köprüsü üzerinde kontrolden çõkarak karşõ yönden gelen çift katlõ İETT otobüsüyle çarpõştõ. Otomobili bir süre altõnda sürükleyen İETT otobüsü köprünün korkuluklarõna çarparak durabildi. Kazada otomobilde bulunan aracõn sürücüsü Bahri Atan ile araçtaki Aytaç Kõr (24) ve Ömer Çakõr (23) olay yerinde yaşamõnõ yitirdi. Yaralanan otobüs sürücüsü ile yolculardan 2 kişi de hastaneye kaldõrõlarak tedavi edildi. Sıvas Kongresi şöleni bugün İstanbul Haber Servisi - Sivas Platformu tarafõndan düzenlenen 4 Eylül Sõvas Kongresi yarõn saat 17.00’de Maltepe Stadyumu’nda gerçekleştirilecek. Tayfun Talipoğlu’nun sunumuyla gerçekleştirilecek olan şölende, Atatürk kõyafetleri defilesi, semah gösterileri gerçekleştirilecek. Şölende ayrõca sanatçõlar Ali Kõzõltuğ, Sabahat Akkiraz, Cengiz Özkan, Erensoy Akkaya, İsmail YK, Mustafa Tatlõtürk, Kubilay Dökmetaş, A.Turan Şan, Nur Ertürk, Çõlgõn Sedat, İlke Türkdoğan ve Enver Meralli konser verecek. THK yardım bekliyor İstanbul Haber Servisi - Türk Hava Kurumu (THK), orman yangõnlarõna müdahalede kullanõlacak söndürme uçaklarõnõn alõnmasõ için başlattõğõ kampanyaya, SMS yoluyla destek bekliyor. THK Genel Başkanõ emekli Hava Pilot Tümgeneral Yusuf Güngör, “Kampanya boyunca 1.5 yõlda, 210 bin YTL para topladõk. Ancak bu parayla uçağõn tekerleğini alamazsõnõz” dedi. Çiçek tutuklandı BOLU (Cumhuriyet) - CHP’li İl Genel Meclisi Üyesi Fahrettin Tanyar’õn bõçaklanarak öldürülmesi olayõyla ilgili olarak aranõrken teslim olan 38 yaşõndaki Mehmet Çiçek, çõkarõldõğõ mahkemece tutuklandõ. CHP’li İl Genel Meclisi üyesi Fahrettin Tanyar, 25 Ağustos’ta evinde bõçaklanarak öldürülmüş, Tanyar’õn eşi Serap Tanyar, “Suça iştirak ettiği” gerekçesiyle tutuklanmõştõ. Türkiye, NATO ve ABD’nin Gürcistan’a yardõm götüren gemilerine 2 bin 500 tonluk bir avantaj sağlamõş oldu Dõşişleri’nin yanlõş hesabõ Y apõlan hesaplamalara göre Rusya’nõn bildirmiş olduğu 75 bin ton sabit alõndõğõnda, bugün itibarõyla Karadeniz’de aynõ anda bulunacak yabancõ gemilerin toplam tonajõnõn 43 bin 500 tonu, tek bir devletin gemilerinin ise bu rakamõn üçte ikisi düzeyi olan 29 bin tonu aşmamasõ gerekiyor.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear