Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
leyla.tavsanoglu@cumhuriyet.com.tr
SAYFA CUMHURİYET 31 AĞUSTOS 2008 PAZAR
12 PAZAR KONUĞU
CMYB
C M Y B
Rusya Federasyonu’nun Ankara Büyükelçisi İvanovskiy’den Kafkasya kriziyle ilgili uyarõlar ve net açõklamalar:
‘Montrö’ye dokundurtmayõz’
Rusya Federasyonu’nun Ankara Büyükelçisi
Vladimir İvanovskiy’le Güney Osetya’nõn Gür-
cistan saldõrõsõna uğramasõnõn ardõndan meydana
gelen gelişmeleri konuşuyoruz. İvanovskiy, Gü-
ney Osetya ve Abhazya’nõn bağõmsõzlõklarõnõ ilan
etmeleri ve Rusya’nõn bu iki devleti tanõdõğõnõ
açõklamasõnõn ardõndan KKTC modeli uygulana-
bileceğine işaret ediyor. ABD’nin Montrö Antlaş-
masõ’nõ tartõşmaya açma niyeti olduğu spekülas-
yonlarõ konusunda, Türkiye ve Rusya’nõn Montrö
konusundaki hassasiyetlerine dikkat çekiyor ve
“Ant-laşmayı dokundurtmayız” mesajõ veriyor.
Güney Osetya kaynaklõ krizde Rusya’nõn sert tep-
kilerinin Kosova’nõn bağõmsõzlõk ilanõnõn bir rö-
vanşõ mõ olduğu soruma da şu yanõtõ veriyor:
“Kosova’nın bağımsızlığına yol açan ve onu
destekleyenleri olacaklar konusunda çok önce-
den uyarmıştık.”
- Gürcistan neye ve kimlere güvenerek Güney
Osetya ’ya saldırarak Kafkasya krizini çıkardı?
V. İ. - İyi bir soru. Biz de bunu bilmek isterdik.
Aslõnda Gürcistan Rusya’yõ bertaraf edeceğini ve
Rusya’nõn boş boş seyredeceğini düşünüyordu.
Gürcistan’õn hiçbir hazõrlõk yapmadan Güney
Osetya’ya saldõrdõğõnõ söylemek zordur. Tabii ki
hazõrlõk yapmõştõr. Bir kere uzun zamandõr Türki-
ye dahil pek çok ülkeden silah satõn alõyor, ciddi
biçimde silahlanõyordu. Üstelik Gürcü ordusunda
500 Amerikalõ askeri danõşman bulunuyordu. Dü-
şünün, 30 bin kişilik bir orduda ABD’den gelen
500 askeri danõşman…
Bizim yazarlardan Anton Çehov’un ünlü bir
sözü var. “Bir tiyatro oyununda sahnede dekor
olarak bir tüfek asılıysa o asla dekor değildir.
Oyunun sonunda mutlaka o silahla ateş edile-
cektir” diye yazmõştõr. Bütün bu söylediklerim
ciddi bir birikim oluşturdu. Böyle bir birikimin
sonunda mutlaka bir patlama olacaktõ. Öte yandan
ABD Gürcistan’õ sürekli olarak böyle bir harekete
geçmemesi için uyarmõştõr. Benim, meslektaşlarõ-
mõn ve ABD’nin Moskova büyükelçisinin görüş-
leri de bu yöndedir. Bizim Rus diplomatlarõn kişi-
sel görüşlerine göre Saakaşvili (Gürcistan Devlet
Başkanõ) ani bir saldõrõyla Güney Osetyalõlarõ Gü-
ney Osetya’dan çõkarmayõ ve bölge topraklarõnõ
ele geçirmeyi planlõyordu. Böylece de Gürcis-
tan’õn toprak bütünlüğünü sağlamak istiyordu. Bi-
liyorsunuz, saldõrõ günü dünya liderlerinin çoğu
ve Başbakanõmõz Putin, Pekin Olimpiyatlarõ’nõn
açõlõş törenindeydi. Cumhurbaşkanõmõz Medve-
dev Volga Nehri’nde kõsa bir tatildeydi. Bu du-
rumdan yararlanmak, ardõndan da işi oldu bittiye
getirip ABD’nin de desteğiyle Rusya’yõ bertaraf
edip Güney Osetya’da kendi varlõğõnõ pekiştirmek
istiyordu. Bu bir hata bile değil, bize göre bir suç-
tur. Sivil halka ve bölgede bulunan Rus barõş gü-
cü askerlerine ateş açmak uluslararasõ yasalarõn
ayaklar altõnda çiğnenmesi anlamõna gelir. Bili-
yorsunuz, 8 Ağustos’ta Putin Pekin’de Bush’la
görüştü. Bize gelen bilgilere göre ABD yönetimi
de Gürcistan’õn yaptõklarõnõ şaşkõnlõkla izledi.
Yeni bir soğuk savaşa doğru
- ABD’nin bu işten hiç haberi yok muydu?
- Yokmuş. Tiflis, Rusya’yõ saldõrgan taraf ola-
rak göstermeye çalõşõyordu. Ama 8 Ağustos gece-
si Gürcistan Genelkurmay Başkanõ, “Gürcistan
anayasal görevlerini yerine getirmektedir” de-
di. Bu açõklamadan sonra da savaş başladõ. G.
Osetya’da 350 Rus barõş gücü askeri vardõ. Gürcü
askerleriyle birlikte orada görev yapõyorlardõ. Dü-
şünün, Gürcü barõş gücü Rus barõş gücü askerleri-
ne ateş açtõ. Ben bunu neden yaptõklarõnõ bir türlü
anlayamõyorum. Çok tuhaf bir durum.
- Güney Osetya ve Abhazya bağımsızlıklarını
ilan etti. Rusya da bu iki devleti tanıdığını açık-
ladı. Uluslararası arenada Rusya’nın bunu yap-
makla elindeki son kartı da harcadığı konuşulu-
yor. Siz buna ne diyorsunuz?
- Son kelimesini hiç sevmem. Tayvan 1949 yõ-
lõndan beri Çin’den bağõmsõz olarak varlõğõnõ sür-
dürüyor. Pek çok devlet tarafõndan tanõnmõş du-
rumda. Kosova olayõnõ da biliyoruz. Sanõyorum
Kosova’nõn bağõmsõzlõğõnõ 46 devlet tanõdõ.
- Bir de 1983’te bağımsızlığını ilan eden
KKTC var ama Türkiye’den başka hiçbir devlet
bağımsızlığını tanımıyor…
- Biz olaylara reel açõdan bakmaya çalõşõyoruz.
Tabii ki tanõnmanõn çok kolay olacağõnõ düşün-
müyoruz. Bunun zor bir süreç olacağõnõn farkõn-
dayõz. Ben kişisel bir görüşümü sizinle paylaşmak
istiyorum. Belki bakanlõğõm da olmak üzere pek
çok çevre tarafõndan bu görüşüm kabul görmeye-
cek. Bence İkinci Dünya Savaşõ’ndan sonra oluş-
turulan dünya düzeninin yeniden anlaşõlmasõ süre-
cinden geçiyoruz. Dünyanõn gelişme iklimi değiş-
mektedir. Ama bunu başlatan Rusya değildir. Bu-
nu Yugoslavya’yõ bombalayarak başlatan NA-
TO’dur. Bugün belki biz bu yolu izliyoruz. Ama
başlatan biz değiliz.
- Dünya bir soğuk savaşa doğru mu gidiyor?
- Bu hem objektif hem sübjektif bir süreçtir.
Umarõm böyle bir şey olmayacak. Ama dünya son
yõllarda artõk çok değişti. Bütün taraflar, Mosko-
va, Washington akõllarõnõ başlarõna toplarlarsa so-
ğuk savaş çõkmaz. Bu yapõlmaz ve soğuk savaş
çõkarsa bütün taraflarõ zor günler bekler. Ama bu
süreci durdurmak da oldukça güç.
- İki ay önce yaptığımız söyleşide çok kutuplu
bir dünyaya doğru gidildiğini söylemiş, “Zaman
benim haklı olup olmadığımı ortaya çıkaracak”
demiştiniz. Haklı mı, haksız mı çıktınız?
- Bugün artõk herkes tarafõndan kabul edilmiş
bir süreçten geçiyoruz. Bundan önce tek kutuplu
dünya söz konusuydu. Sonra bu tek kutupluluk
çok kutuplu sisteme dönüşmeye başladõ. Şimdi bir
denge oluştu. İleride bu gelişecektir. Şu anda bu-
nunla yaşamak zorundayõz. Çok kutuplu dünya
derken sadece ABD ve Rusya’yõ kastetmiyoruz.
İşler askeri ve teknik alanlara kadar çok hõzlõ bir
biçimde gelişiyor. Sizinle BRIC’nin (Brezilya,
Rusya, Hindistan, Çin) önümüzdeki 10 yõl içinde
ciddi olarak yükselen ülkeler haline gelecekleri
ülkeler topluluğunu konuşmuştuk. Birkaç gün ön-
ce BRIC ülkeleri liderleri Japonya’da bir zirve
toplantõsõ yaptõlar. Herkes artõk bundan söz etme-
ye başladõ.
NATO kime karşı silahlanıyor?
- Rusya’nın kendini, güney bölgesinden ABD
ve NATO tarafından kuşatılmış hissettiği görüşü
egemen oluyor. Polonya’yla bir füze kalkanı an-
laşması yapıldı. Romanya ve Bulgaristan NATO
üyesi oldular. Bu ülkelerde NATO üsleri kurul-
ması gündemde. Ukrayna’nın batı blokuna kay-
dığını biliyoruz. Son örnek de Gürcistan. Eski
Sovyetler Birliği’ne yakın ülkelerin hemen ta-
mamı NATO üyesi oldu. Acaba ABD ve NATO
özellikle Karadeniz havzasını etki alanları altına
alıp Rusya’yı yalnızlaştırmaya mı çalışıyor?
- Doğru söylediniz. Kuşatõyorlar. Ama dünya
bugün artõk çok gelişti. Bir komşunuzun, bir orta-
ğõnõzõn çõkarlarõnõ hiçe saymak hiç doğru bir dav-
ranõş değildir. Birçok ülke NATO üyesi olmak is-
tiyor. NATO da “Eğer istiyorsanız er ya da geç
NATO üyesi olacaksınız” diyor. Bize de aynõ şe-
yi söylüyorlar. Ama biz bunlarõ şaşkõnlõkla izliyo-
ruz. 1988, 1989 yõllarõnda NATO, “Biz Sovyetler
Birliği’nin sınırlarına karşı hiçbir harekette
bulunmayacağız” sözü veriyordu. Ondan sonra
Sovyetler Birliği Vietnam ve Küba’dan askeri üs-
lerini kaldõrdõ. Ama buna karşõlõk NATO Roman-
ya ve Bulgaristan’da askeri üsler kurdu. Bu bizim
için sevinilecek bir durum tabii ki değildir. Her
zaman, “Rusya’nın hiç kimseyle savaşmak gibi
bir niyeti yoktur. Rusya ordusunu neredeyse
üçte bire indirdi,” diyoruz. Rusya komşularõ ve
başka ülkelerle ticari ilişkilerini geliştirmeye çalõ-
şarak güçlenmek istiyor. Türkiye’yle ilişkilere ba-
kalõm. On beş yõl önce neredeydik? Şimdi nerele-
re geldik? Yaklaşõk üç milyon Rus turist Antalya
sahillerini işgal ediyor. Bunun için para da ödü-
yorlar. Her şeyin çok açõk ve iyi olduğunu söyle-
miyorum. Ama biz de kör değiliz ve ilişkilerimi-
zin gelişme sürecini biliyoruz. İkili ilişkilerimizde
birbirimize zarar vermeyi amaçlamõyoruz. Ülkele-
rimiz arasõndaki güven düzeyi çok yüksek. Gürcü
askerlerin yaptõklarõnõn aksine Türk askerlerinin
Rus askerlerini arkadan vurmayacaklarõnõ çok iyi
biliyoruz. Biz NATO’ya karşõ değiliz. Ama sü-
rekli silahlanma sürecini de göz önüne alarak on-
lara, “Siz kimden korunmak için bunu yapıyor-
sunuz? Irak’tan ya da Kuzey Kore’den mi?
Acaba başka amaçlarınız mı var? Kimden ko-
runmaya çalıştığınızı bilmiyorsanız o zaman
Romanya ve Bulgaristan’da neden üs kuruyor-
sunuz?” diye soruyoruz.
- Polonya’ya kurulacak füze kalkanı var...
- Bunu söylemeye bile gerek yok. “Kuzey Vi-
etnam füzelerinden korunmak için Polonya’da
üs kuracağız” diyorlar. Bütün dünyayõ aptal mõ
sanõyorlar? Biz ayõn öbür tarafõnda değil burada
yaşõyoruz ve olan biteni görüyoruz. 70 gün içinde
Yugoslavya’yõ bombalayan herhalde biz değildik.
Irak’ta bunca kişinin ölümüne herhalde biz sebep
olmadõk. Sizin sõraladõğõnõz olaylara ben birkaç
olay daha ekledim. NATO üyesi İtalya, İspanya,
Yunanistan, Türkiye’yle çok iyi ikili ilişkilerimiz
var. Ama nedense başka NATO üyeleri bu iyi iki-
li ilişkileri kurmak istemiyorlar.
Kuzey Kõbrõs örneği Kafkasya bölgesinde de uygulanabilir
- Yine sizinle yaptığımız iki ay önceki
söyleşide Avrasya ve Ortadoğu’da yeni
enerji haritaları çizilirken çatışma çıka-
bileceğini söylemiştiniz. Acaba Güney
Osetya kaynaklı bu krizin altında bir
enerji çatışması mı yatıyor?
- Böyle olduğunu sanmõyorum. Büyük
Kafkasya’da birçok devletin çõkarlarõ bir-
birine bağlõdõr. Güney Osetya’daki son
olaylar Saakaşvili’nin kendi hatasõ hatta
suçudur. Saakaşvili’nin hayata geçirmek
istediği, “Gürcistan sadece Gürcüler
içindir,” sloganõ iyi bir slogan değil. Saa-
kaşvili Güney Osetya’da bu sloganõ haya-
ta geçirmeye çalõştõ. Güney Osetya’dan,
Güney Osetyalõlara etnik temizlik uygula-
yarak tamamõyla çõkarmak istedi. Bu
amaçla da son derece agresif, ahlaki olma-
yan ve hiçbir insani değerle bağdaşmayan
bir saldõrõ düzenledi.
- Soykırım mı yaptılar?
- Saakaşvili planlarõnõ hayata geçirmeyi
başarabilseydi gerçek bir soykõrõm yaşa-
nabilirdi. Çünkü planlarõ buna yönelikti.
Saldõrõlar sõrasõnda Güney Osetya’nõn baş-
kentinde okullara, hastanelere, müzelere,
tarihi anõtlara ateş açõldõ. Amaç apaçõktõ.
O insanlar yüzyõllardõr orada oturuyorlar-
dõ. Aniden böyle bir saldõrõ düzenlendi.
Eğer Gürcistan’õn toprak bütünlüğünü ko-
rumak için bir savaş açmak isteseydi baş-
ka türlü yöntemler uygulardõ. Ama bu sa-
vaşõn yöntemleri tamamõyla farklõ. Kitle
imha silahlarõ kullandõlar. Ama Rus ordu-
su çabuk davrandõ. Ondan sonra da olanlar
oldu. Aslõnda Gürcistan’õn Rusya’yla sa-
vaşma niyeti yoktu. Amaç Güney Oset-
ya’yõ Osetler’den temizlemekti.
- Rusya’nın Güney Osetya bağımsızlı-
ğını ilan ettikten sonra Güney ve Kuzey
Osetya’nın birleşmesini sağlayıp Oset-
ya’yı kendi topraklarına ilhak etmeyi
planladığı yorumları yapılıyor. Rus-
ya’nın böyle bir planı var mı?
- Geçen gün bizim televizyonda bir
program vardõ. O programa Abhazya ve
Güney Osetya’dan gelen liderler, uzman-
lar katõlmõştõ. Abhazyalõ liderler, Abhaz-
ya’nõn Rusya topraklarõna katõlma gibi bir
isteği olmadõğõnõ açõkça ifade ettiler. Dün-
yanõn zaten bu gibi konularla ilgili tecrü-
beleri var. Buna Kuzey Kõbrõs’õ da örnek
olarak gösterebilirim. Biz bu tecrübeleri
kullanabiliriz. Yõllardan beri çalõşan bir
mekanizmayõ görüyorsak onu neden örnek
almayalõm? Kafkasya çok hassasiyetle
yaklaşõlmasõ gereken bir bölge. Orada en
küçük bir hata bile çok ciddi sonuçlara yol
açabiliyor. Bu hafta da gelecek hafta da
gündemimiz çok yoğun. Türkiye’de yaşa-
yan Kafkas halklarõ temsilcilerini sürekli
olarak büyükelçiliğimizde ağõrlõyoruz.
Türkiye’deki Kafkasya derneklerinin tem-
silcilerine göre burada altõ milyon Kafkas
kökenli kişi yaşõyor. Hepsi bize teşekkür
ediyor ve Rusya’nõn tarih açõsõndan doğru
adõm attõğõnõ söylüyor. Ayrõca buradaki
Kafkas kökenli kişiler insani yardõm da
topluyorlar. Yakõnda Trabzon’dan Abhaz-
ya’ya insani yardõm taşõyan bir gemi gide-
cek. İnsanlar kendi girişimleriyle bu çalõş-
malarõ yapõyorlar. Burada bizim bir rolü-
müz yok. Rusya’nõn Abhazya’nõn bağõm-
sõzlõğõnõ tanõmasõ nedeniyle bize içtenlikle
teşekkür ediyorlar. Onlara ve bize göre
Rusya bunu yaparak Güney Osetya ve
Abhazya’nõn güvenliğini ve barõşõ sağla-
yabilir.
- Güney Osetya olayı patlak verdikten sonra özellikle
ABD’nin Montrö Antlaşması’nı delmeye, hatta tartış-
maya açmaya çalıştığı yorumları yapılıyor. Anlaşıldığı
kadarıyla da Ankara’da bu endişe had safhada. Bili-
yorsunuz, insani yardım amaçlı olduğu söylenen 18
ABD savaş gemisi Karadeniz’e çıktı. Montrö’ye göre
bu gemiler 21 günün sonunda geri dönmedikleri tak-
dirde sizce ne olur? ABD Montrö’yü değiştirtme yo-
lunda bir adım atarsa Rusya’nın tavrı ne olur?
- Tarihi karõştõrmak istemiyorum ama 1915’te hatõr-
larsanõz Boğazlar’dan Göben ve Breslau adlõ iki Alman
gemisi geçerek Rus donanmasõnõ topa tuttu. Bu, Türki-
ye, bütün Avrupa, Rusya için neye mal oldu? Çok iyi
biliyorsunuz. Karadeniz aslõnda önemli bir deniz. Bizim
onu korumamõz lazõmdõr. Rusya Federasyonu ve Türki-
ye, Montrö Antlaşmasõ’nõ değişemez bir uluslararasõ
belge olarak görüyoruz. Ayrõca Montrö Antlaşmasõ’na
göre bu antlaşmanõn değiştirilmesiyle ilgili kararõ sadece
bu belgeye taraf olan ve Karadeniz’e kõyõdaş ülkeler ala-
bilir. Umarõm Karadeniz’e kõyõdaş ülkeler Karadeniz’in
ne kadar önemli olduğunu anlõyorlardõr ve Montrö Ant-
laşmasõ’na da sağduyuyla yaklaşõyorlardõr. Biz bu böl-
geyi Avrupa ve Akdeniz arasõnda bir barõş köprüsü hali-
ne getirmek zorundayõz. Sözünü ettiğiniz gemilerin Ka-
radeniz’de kalmalarõyla ilgili koşullara bakarsak 21 gü-
nü aşmamalarõ gerekir. Bu süreci bütün kõyõdaş ülkeler
izliyorlar. Bugün Karadeniz’de gemileri bulunan tüm
ülkeler bu gemilerin bölgede 21 günden fazla kalamaya-
cağõnõ bildiklerini açõkladõlar. Örneğin ABD savaş ge-
misi McFoul’un Karadeniz’den 1 Eylül’de çõkmasõ ge-
rekiyor. Komplo teorilerine itibar etmeden Montrö An-
tlaşmasõ’na bütün ilgili taraflarõn uyacağõnõ umuyoruz.
- Acaba Washington yönetimi bu son hamleleriyle
Genişletilmiş Karadeniz Projesi’ni hayata mı geçirme-
yi amaçlıyor?
- ABD bu projesini hayata geçirmek istiyorsa bile bu-
nun için seçtiği yöntemler oldukça tehlikelidir. Böyle
bir projeyi hayata geçirmek için bölgeyi silahlandõrmak
bana göre anlamsõzdõr, çok tehlikelidir.
Biz her zaman şunu vurguladõk: “Kafkasya’da iki
ülkenin, Türkiye’nin ve Rusya’nın çıkarlarına saygı
duyulmalıdır. Çünkü bu iki devlet Kafkasya’da her
zaman vardı. Bundan sonra da olacaktır. Bu iki ül-
kenin Kafkasya’daki çıkarlarına mutlaka saygı du-
yulmalıdır. Bu yapılmazsa krize yol açar.” Büyük
mü, küçük Kafkasya mõ olacak? Kafkasya konularõnda
Türkiye ve Rusya’yla mutlaka istişare etmek, görüşleri-
ni almak ve saygõ duymak lazõmdõr.
P
O
R
T
R
E
VLADİMİR İVANOVSKİY
1948 doğumlu. Yükseköğrenimini
Moskova Uluslararasõ İlişkiler Devlet
Enstitüsü’nde yaptõ. 1977’de diplomasi
kariyerine başladõ. Sovyetler Birliği
döneminde Dõşişleri Bakanlõğõ’nõn
çeşitli kademelerinde çalõştõ. Daha
sonra Sovyetler Birliği dağõlõp Rusya
Federasyonu kurulunca 1997-98 arasõ
Rusya’nõn İstanbul Başkonsolosu
oldu. 2000-2002 arasõ Makedonya,
2002-2004 arasõ Yugoslavya
büyükelçisi olarak görev yaptõ. 2004-
2007 arasõ geniş yetkiyle donatõlmõş
büyükelçi olarak görevlendirildi.
Mart 2007’de Ankara’ya büyükelçi
olarak atandõ.
SÖYLEŞİ
LEYLA TAVŞANOĞLU
- Güney Osetya kaynaklı krizin
Kosova’nın bağımsızlık ilanına kar-
şı Rusya’nın bir rövanşı olduğu
söyleniyor. Bu görüşe katılır mısı-
nız?
- Biz Kosova’nõn bağõmsõzlõk ila-
nõna sebep olanlarõ ve buna destek
verenleri uyarmõştõk. Bunun bir son
olduğunu da söyleyemeyiz. Yani o
tarafa her şey çoktan ifade edilmişti.
- ABD Dışişleri Bakanı Condole-
ezza Rice geçenlerde Brüksel’de
düzenlenen NATO Dışişleri Bakan-
ları toplantısında , “Gürcistan de-
mokrasisini, devletini ve altyapısını
askeri güç kullanarak yıpratmak is-
teyen Rusya’ya karşı NATO mutla-
ka kararlı davranmalı” dedi. Rice
bu sözlerle sizce ne demek istedi?
- Condoleezza Rice’õn bu açõkla-
malarõna karşõ bir şey söylemek iste-
miyorum. Condoleezza Rice’õn sağ
duyusu bu sözlerine cevap versin.
Tabii ki Gürcistan’õn kendisi Rus-
ya’yõ bu adõmõ atmaya mecbur bõ-
raktõ. Biz de böyle bir karar aldõktan
sonra üzerimize düşen sorumlulukla-
rõ yerine getireceğiz.
- Son bir sorum var. Rusya
KKTC’yi ne zaman tanıyacak?
- (Çok gülüyor) Türkiye Dõşişleri
Bakanlõğõ’ndaki meslektaşlarõmõzla
bu konu sõk sõk gündeme geliyor.
Ben de size şu cevabõ vereyim. Tür-
kiye Güney Osetya ve Abhazya’yõ
tanõdõktan sonra Rusya da KKTC’yi
tanõyacak. Bu karşõlõklõ tanõma eşza-
manlõ da olabilir.
ABD’nin tehlikeli
oyunlarõ
Güney Osetya ve Abhazya
Kosova’nın rövanşı
“Kosova’nõn bağõmsõzlõğõna yol açan ve onu destekleyenleri olacaklar konusunda çok önceden
uyarmõştõk” diyen Rusya Federasyonu’nun Ankara Büyükelçisi Vladimir İvanovskiy, Güney Osetya
ve Abhazya’nõn bağõmsõzlõklarõnõ ilan etmeleri ve Rusya’nõn bu iki devleti tanõdõğõnõ açõklamasõnõn
ardõndan KKTC modeli uygulanabileceğine işaret etti. Moskova ve Washington’õn akõllarõnõ
başlarõna toplamasõ halinde soğuk savaş çõkmayacağõnõ belirten İvanovskiy “Bu yapõlmaz ve soğuk
savaş çõkarsa bütün taraflarõ zor günler bekler. Ama bu süreci durdurmak da oldukça güç” dedi.