01 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CMYB C M Y B 20 AĞUSTOS 2008 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA EKONOMİ [email protected] EKONOMİ POLİTİK ERİNÇ YELDAN Yazarımız yıllık izninin bir bölümünü kullan- dığından yazılarına bir süre ara vermiştir. [email protected] Pamuk yüklü kamyonlar yanaşı- yordu önce. Balyaları teker teker in- diriyorlardı. İşleri ağırdı... Mesai biti- minde sırtları, kolları sızlardı... Pamuk balyaları ambardan çıkarı- lıp neminin alınması için dinlendirilirdi. Ardından pamuk harmanı hallaç bö- lümüne getirilir, yumaklar taraktan geçirilip vatkaya sürülürdü. Ve sıra işlemeden geçen ipliğim- si pamukların inceltilmesine gelirdi. Cer bölümüne taşırlardı bu pa- mukları teker teker. Kısa bir sürede pamuk yığınları fitil fitil olurdu. Ve fi- tiller bant üzerinde vater bölümüne gelirdi. İşleri yoğundu. Ama o yoğunlukta 4-5 farklı ölçüde iplik çıkartırlardı. Ar- dından iplikler makineler üzerinde masuralara, masuralar da kops bö- lümünde bobinlere sarılır ve paket- lenirdi. Pamuktan ipliğe her bir aşamada emekleri vardı... Paketler müşteriye ulaşmak üzere yola çıktığında onlar da el sallarlardı kamyon üzerindeki ip- lik bobinlerine... Bir tür selamı idi bu üreticinin kendi emeğine, alın terine... Peki ya bugün? Bugün ne selam kaldı ne alın te- ri... Ne de üretim... Gaziantep’te 28 fabrika, K. Maraş’ta 58 fabrika, Malatya’da 14 fabrika, Adana ve çevresinde 12 fabrika, İstanbul’da 18 fabrika kapandı. Ve diğer illerde 54 fabrika daha ke- penklerini indirdi... Çoğu Türkiye’nin en büyük iplik fabrikaları... Toplam 350 iplik fabri- kasından 184’ü artık çalışmıyor... Kiminin kapısı penceresi kırık öy- le duruyor... Kimisinin arsasında yeni bir alış- veriş merkezinin inşaatı sürüyor... Daha düne kadar Türk iplik sana- yii dünyanın ikinci, Avrupa’nın ise en büyük kapasitesine sahipti. 2008’in ilk 6 ayına ilişkin TÜİK ve- rilerine göre pamuk ipliği üretimi yüzde 21.1, sentetik iplik üretimi yüzde 19.7, pamuklu dokuma üreti- mi yüzde 21.2 ve sentetik dokuma üretimi yüzde 14.1 azalmış. Evet Çin ve Uzakdoğu’dan ucuz it- halat karşısında ezildi iplik üreticisi... Ama bir o kadar ağır darbeyi de ken- di hükümetinin yalnış politikalarından dolayı yedi... Tabii yalnız iplik sektörü ya da daha geniş yelpazede tekstil sektörü değil darbeyi yiyen... Tüm üretim sektörü plansızlığın, yanlış teşviklerin, elektrik ve doğal- gaza dünya stardartlarının üzerinde yapılan zamların kurbanı oldu. Ve ta- bii söylemeden geçmemek gerek sektörel işbirliği tohumlarının ne ya- zık ki hâlâ atılamamış olmasını... Bu işin bir boyutu... Bir diğeri daha var. Daha vahim... Üzerinde çok daha uzun düşünül- mesi, tartışılması gereken... Üreticiyi, emeği, sermayeyi, hü- kümetleri, tüketicileri çok çok aşan... Sınırları Türkiye’nin çok ötesine ta- şıp tüm dünyayı kapsama alanına alan... O da tüketim ile üretim arasında- ki ilişkinin yeniden sorgulanmasını gerektiriyor... Eskiden tüketim, bütünsel bir sü- recin bir parçası; üretimin devamı ve tamamlayıcısı idi. Bugün ise tek ba- şına hükümdarlığını sürdürüyor. Oluşturulan diğer tüm politikalar tü- ketimi körüklemek için. Popüler kül- türler, alışkanlıklar, mal ile statü ara- sındaki ilişki, taksitli yaşamlar, kre- di kartları, cep telefonları ile süresi 2 dakikaya kadar inen kredi temin edebilme... Hepsinin hizmet ettiği asıl hükümdar tüketim... Üretim ise ayaklar altında... “Nasıl olsa dünyanın bir yerinde daha ucu- za yapan çıkar” mantığının kurbanı... Var edilişe katkıda bulunmadan, hak etmeden yapılan tüketim çılgın- lığı nereye kadar sürecek? Eğer bu sorgulamayı yeniden yap- mayı becerebilirse insanlık, işte o za- man: İplik işçisi ürettiği ipliğin arkasından yeniden el sallayabilir... Biz tenimize giydiğimiz dokumadaki emeği yeniden hissedebiliriz... Genç delikanlı bir ısırık aldığı elmayı yere fırlatıp atmadan önce ağacın fi- dan halinden büyümesine, baharda çiçeklenmesine, meyve vermesine, birilerinin o ağaçlara çıkıp olgunlaşan elmaları toplamasına, toplanan el- maların ayrılıp istiflenmesine kadar geçen süreci düşünebilir... Eğer bunları düşünebiliyorsak, dünya da yeniden yaşanacak ha- le gelecektir... Bundan eminim... Üreticinin Emeğine Tüketicinin Selamı... 300’e yakõn şirket battõ, zarar trilyon dolarõ aştõ ama küresel kriz yeni finans devlerini de batõracak Kriz yeni kurban arõyorÖnce mortgage krizini öngören analist 3 aylõk süre verdi. Ardõndan 146 büyük yatõrõmcõ “Bu batõklarõn daha devamõ var” dedi. Şimdi de ABD’li yeni bir finans devi adres gösterildi. Son iki yõlda 274 şirket battõ, bu sayõnõn bini bulmasõndan endişe ediliyor. ABD, zarardaki şirketleri nasõl kurtaracağõnõ düşünürken halk ‘ne alõrsan 99 sente’ mağazalarõna hücum ediyor. Almanya’da enflasyon 27 yõlõn zirvesine çõktõ, banka hisseleri tüm Avrupa’da düştü. Yeni dalga Asya borsalarõnõ da sarstõ, en kârlõ çõkan başkanõn istifasõnõ alkõşlayan Pakistan Borsasõ oldu. ‘ ‘ ‘ GÜNÜN İÇİNDEN NECDET ÇALIŞKAN Ulusalararasõ piyasalarda son bir aydõr emtia fiyatlarõndaki düşüşle başlayan iyimserlik rüzgârõ tersine döndü. 1 trilyon dolarlõk zararõn ardõndan “Artık atlatıldı” denilen küresel krize yönelik korkular ye- niden ateşlendi. Harvard Üniversitesi’nde ekonomi profesörü olan ve 2001-2004 ara- sõnda IMF’de baş ekonomist olarak çalõştan IMF eski baş ekonomisti Kenneth Rogoff, ABD ekonomisindeki sorunlar nedeniyle büyük bir Amerikan bankasõnõn birkaç ay içinde çökeceğini söyledi. Rogoff, Sin- gapur’daki bir konferansta finans piyasa- larõnda soğuk duş etkisi yaratan şu çarpõ- cõ açõklamalarõ yaptõ:  ABD henüz rahata ermedi. Kriz da- ha yarõ yolda. Bundan sonrasõnõn daha da kötü olacağõnõ söyleyebilirim. Birkaç ay içinde sadece orta büyüklükte bankalarõn değil, çok büyük bir bankanõn da battõğõ- nõ göreceğiz.  ABD Hazine Bakanõ ne derse desin, Fannie Mae ve Freddie Mac muhtemelen birkaç yõl sonra var olmayacaklar. FED’in faizde ‘dramatik’ indirimler yapmasõ, yanlõş. ‘İMKB düştü, dolar ateşlendi’ Krizin etkisinin çok derin olabileceği- ne dikkat çeken ABD’li milyarder yatõ- rõmcõ Wilbur Ross da kredi krizi bitene kadar bine yakõn bankanõn batabileceğini söyledi. Resmi verilere göre mortgage pi- yasasõndaki sorunlara bağlõ olarak 2006’nõn sonundan itibaren ABD’de ba- tan toplam şirket sayõsõ 274’e ulaşõrken, son dönemde şu uyarõlar yapõlmõştõ: 18 Haziran 2008: Mortgage krizini 2 yõl önce yayõmladõğõ analizlerle öngören RBS’nin analisti Bob Janjuah, “Durum kontrolden çıktı, yavaşlama hızlanacak, resesyon yayılacak. Borsalar eylül ayı- na kadar yüzde 22 düşer” dedi. 12 Ağustos 2008: Greenwich Asso- ciates’in anketine göre kurumsal yatõ- rõmcõlarõn yüzde 60’õ, 6 ay içinde büyük bir finansal şirketin daha çökmesini bek- liyor. Uluslararasõ piyasalarda bozulan hava İMKB‘yi de sarstõ. Ulusal 100 Endeksi yüzde 3.5 düşüşle 40 bin 488 puana geri- ledi. Artan alõmlarla birlikte dolar 1.20 YTL’ye kadar dayandõ. Devlerzorda,Amerikalıgeçimderdinde ABD hükümetinin, ülkenin en büyük konut pazarlayõcõlarõ Fannie Mae ve Freddie Mac’i kurtarma operasyonunun hüsran- la sonuçlanacağõ üzerine çõkan haberlerle piyasalar düşüşe geçti. İki şirketin hisseleri de yaklaşõk 20 yõlõn en düşük düzeyine indi. Söz konusu haber, 1929 Büyük Kri- zi’nden beri yaşanan en derin ko- nut krizinde sona yaklaşõldõğõ inancõnõ da yõktõ. Fannie Mae’nin hisseleri yüzde 22, Freddie Mac’in hisseleri de yüzde 25 değer kay- betti. İflaslarla boğuşan finans devlerine devlet kurtarmak için kucak açarken alõm gücü enflas- yon rakamlarõyla sarsõlan Ameri- kalõlar, ucuz yaşayabilmenin yol- larõnõ arõyor. Bizdeki ne alõrsan 1 YTL’lik mağazalar gibi (Ne alõr- san 99 sent) faaliyet gösteren dükkânlarõn sayõsõnda ciddi artõş gözleniyor. New York’taki bu tarz mağazalarda alõşveriş yapan- lar, “Yüksek fiyat artışları kar- şısında tasarruf edebilmenin tek yolu bu mağazalar” diyor. EKONOMİK DURGUNLUK DÜNYANIN DÖRT BİR YANINA YAYILIYOR Son yõllarda yüksek fiyat artõşlarõy- la boğuşan Zimbabve’de mayõsta yüzde 2.2 milyon olan yõllõk enflasyo- nun haziranda yüzde 11.27 milyona fõr- ladõ. Önceki ay yüzde 433 olan aylõk enflasyon ise yüzde 839’a yükseldi. ENFLASYON YÜZDE 11 MİLYONU GEÇTİ MÜŞERREF GİTTİ, BORSA COŞTU A V R U P A : B A N K A H İ S S E L E R İ S A R S I L D I JAPONYA: ‘DURGUNLUĞU BİZ ÖNLEYEMEYİZ’ Asya piyasalarõnda hisse senetleri, kredi piyasa- sõndaki kargaşanõn finans şirketlerinin kârlõlõğõnõ olumsuz etkileyeceği endişeleri ile değer kaybetti. MSCI Asya Pasifik Endeksi son 2 yõlõn en düşük seviyesine geriledi. ABD kredi krizinin başlattõğõ küresel yavaş- lamanõn Japonya’nõn bu resesyonu önleyemeyeceği ka- dar hõzlõ yayõldõğõ işaretini veren Japonya Merkez Ban- kasõ yüzde 0.5 olan faiz oranõnõ ise değiştirmedi. Avrupa borsalarõnda hisse senetleri, kredi krizinin finans sektörü üzerindeki etkisinden kaynaklanan kaygõlarõn artmasõyla düşüşe geçti. Özellikle bankacõlõk sektöründe satõşlar yoğunlaşõrken Avrupa’nõn önde ge- len borsalarõndaki kayõplar yüzde 2’lere dayandõ. Av- rupa’nõn önde gelen bankalarõndan RBS yüzde 3.4, HSBC yüzde 1.49, Banco Santander yüzde 2.35, BNP yüzde 3.48, Deutsche Bank yüzde 3.55, Axa yüzde 4.58, Dexia yüzde 3.37 değer kaybetti. Avrupa diğer taraf- tan da enflasyon ile mücadele ediyor. Almanya’da üre- tici fiyatõ endeksi geçen ay itibarõyla yõllõk yüzde 8.9’a çõkarak, 27 yõlõn en yüksek seviyesine ulaştõ. Uzak doğunun önde gelen 12 borsasõ değer kaybe- derken, en fazla yükselen borsa Devlet Başkanõ Pervez Müşerref’in istifa ettiğini açõkladõğõ Pakistan Borsasõ oldu. Karaçi Endeksi’nin günlük yükselişi yüz- de 3’ü buldu. Buna karşõn yüzde 20’yi aşan enflasyon nedeniyle temel gõda maddelerinin temininde yaşanan güçlük, Pakistan’õn Lahor kentinde halkõ sokaklara dök- tü. Kent merkezindeki pazarda un almak isteyen yüz- lerce kişi, izdihama neden oldu. SEDEFED’den Bulgaristan tepkisi Sektörel Dernekler Federasyonu (SE- DEFED) Bulgaristan’õn, Türk plakalõ TIR’lardan 271 dolara varan “yol ge- çiş ücreti” talep etmesine tepki gösterdi. SEDEFED Başkanõ Bülent Akgerman, “Bulgaristan uluslararasõ ticareti en- gelliyor. Hükümet bu konudaki planõ- nõ kamuoyuna açõklamalõdõr” dedi. Bodrum gecelerine denetim Muğla Vergi Dairesi Başkanlõğõ, turizm sezonu nedeniyle Bodrum, Marmaris ve Fethiye’de vergi de- netimlerini yoğunlaştõrdõ. Muğla Vergi Dairesi Başkanõ Mehmet Yörük, toplam 158 personelin de- netim yaptõğõnõ açõkladõ. Bu ara- da, Bodrum’da Ayşegül Tecimer’in eğlendiği bir işletmede 5 bin YTL hesap ödediği öne sürülen iş- letme hakkõnda inceleme başlatõldõ. ‘Türk mortgage krizi yaratmayalım’ Lisanslõ Değerleme Şirketleri Birliği Derneği Yö- netim Kurulu Başkanõ Ali Çetin Önder, bazõ ban- kalarõn, yönetmeliğin emredici hükümlerine rağ- men gayrimenkul teminatlõ kredilerde kendi per- sonelini kullanma veya yetkisiz kişilerden hizmet alma çabalarõ bulunduğunu belirterek “Kredi pa- zarlamasõnõ kolaylaştõralõm derken ‘Türk mortga- ge krizi’ yaratmayalõm” dedi. Petrol 112 dolara geriledi ABD ham petrolünün varil fiyatõ 97 sent gerileyerek, 111.90 dolara düştü. Temmuzda 147 dolara kadar çõkan petrol, o günden bu yana yak- laşõk yüzde 24 değer kaybetti. Uz- manlar, petrolün 100 dolara geri- lemesi yönünde güçlü destek bu- lunduğunu belirtiyor. KOBİ AŞ kuruluş çalışmaları sürüyor Sermaye Piyasasõ Kurulu (SPK) Başkanõ Turan Erol res- mi rakamlara göre borsadaki yabancõ payõnõn yüzde 70 düzeyinde olduğunu belirterek, ancak borsada yaban- cõ olarak kayda giren yatõrõmcõlarõn yüzde 30’unun yer- li olduğunu tahmin ettiklerini söyledi. KOBİ AŞ deni- len Gelişen İşletmeler Piyasasõ’nõn kuruluş çalõşmala- rõnõn sürdüğünü kaydeden Erol, “İMKB bünyesinde pa- zar olarak kurulmasõ çok daha etkili olacak” dedi. Venezüella’da el koyma Ekonomi Servisi - Venezüella’da hü- kümet, çimento şirketlerinin millileştiril- mesi konusunda anlaşmaya varamadõğõ Meksikalõ ‘Cemex SAB’ şirketinin fabri- kalarõnõn kontrolünü devraldõ. Ulusal muhafõzlara bağlõ güçler deste- ğindeki hükümet yetkilileri, Devlet Baş- kanõ Hugo Chavez’in haziranda imzala- dõğõ çimento şirketlerinin millileştirilme- si kararnamesiyle ilgili 60 günlük görüş- me sürecinin dolmasõ üzerine anlaşma sağ- layamadõğõ Cemex SAB’õn fabrikalarõna el koydu. Petrol Bakanõ Rafael Ramirez, “Yönetimi ele geçirme operasyonları ya- pıyoruz” dedi. Venezüella Devlet Başkanõ Yardõmcõ- sõ Ramon Carrizalez de Cemex SAB’õn ülkedeki faaliyetleri için 1.3 milyar dolar tazminat talep ettiğini, ancak bunun şirketin faaliyetlerinin gerçek değerinin üzerinde olduğunu ifade etti. Ramirez, hükümetin adil bir tazminat belirlemek amacõyla şir- ketin varlõklarõnõn değerini tespit edeceğini belirtti. Bu arada Fransa’nõn Lafarge ve İsviçre’nin Holcim şirketleri ise hükümetle millileştirme konusunda anlaşmaya vardõ. Carrizalez, 60 gün içinde Lafarge’a yüz- de 89 hisse karşõlõğõnda 267 milyon dolar ve Holcim’e yüzde 85 hissesi için 552 mil- yon dolar tazminat ödeyeceklerini, bu iki şirketin azõnlõk hisselerine sahip olarak faa- liyetlerini sürdüreceğini söyledi. Vene- züella Devlet Başkanõ Hugo Chavez, petrol, elektrik, çelik ile telekomünikasyon şir- ketlerinin millileştirilme- sinden sonra “sosyalizme doğru atõlan adõmlardan bi- ri” olarak çimento şirketle- rinin millileştirilmesini iste- mişti. Chavez, devletin de- netimindeki çimento fabri- kalarõnõn fiyatlarõn düşmesi- ne yardõmcõ olacağõnõ bildirmişti. Çimento şirketlerinin kamulaştõrõlmasõnda 60 günlük sürede anlaşma sağlanamadõ. Hükümet, Meksikalõ şirketin fabrikalarõnõ devraldõ Bahçõvan Gõda sütçü oldu ‘Tabansõz’ fõndõk pazara indi Ekonomi Servisi - Bahçõvan Gõda, Gülüm Süt’ü satõn alarak süt sektörüne girerken pi- yasaya sürdüğü ‘BemBeyaz’ markalõ yeni pey- nir markasõ ile de sektördeki yerini güçlen- dirmeyi amaçlõyor. Bahçõvan Gõda Yönetim Kurulu Başkanõ Erdal Bahçıvan, sektörden gelen yoğun talep so- nucu süt pazarõna girdiklerini belirterek, he- deflerinin Gülüm Süt markasõyla yüzde 15-20 pazar payõna ulaşmak olduğunu söyledi. Bah- çõvan Gõda’nõn süt ürünlerinde köklü bir uz- manlõğa sahip olduğunu kaydeden Bahçõ- van, “Gülüm Süt ilk akla gelen dört süt markasından birisi. Biz de eski ve köklü bir markayı satın alarak kaybolmaya yüz tut- muş bir markamızı tekrar canlandırmaya karar verdik. Bahçıvan markası peynirle devam edecek, Gülüm Süt ise kendi mar- kasıyla” dedi. ORDU (AA) - Ordu’da fõndõk üreticisi, taban fi- yat açõklanmamasõna rağmen ürününü pazara in- dirdi. Sahil kesiminde fõndõk toplama tarihinin 3 Ağustos olarak belirlenmesinin ardõndan fõndõ- ğõnõ toplayõp harmanlayan üretici, sezonun ilk ürü- nünü pazara indirdi. Açõklanmayan taban fiya- ta rağmen ürününü pazara indiren Perşembe il- çesi Beyli köyünden Ahmet Ali Sakarya, gur- betten geldiğini ve fõndõk fiyatõnõn açõklanmasõ- nõ bekleyemeden fõndõğõnõ eski fiyat olan 2.5 YTL’den sattõğõnõ söyledi. Yaklaşõk 3 ton fõndõ- ğõnõ eski fiyattan sattõğõ için zarar ettiğini de kay- deden üretici Sakarya, “Büyük umutlarla gel- diğim Ordu’dan hayal kırıklığıyla dönüyorum. İnşallah benim gibi başka fındık üreticisi de zarar etmez” dedi. Fõndõğõ satõn alan Alaattin Ergin ise “Bizlerin de temennisi fındık taban fiyatının bir an önce açıklanması ve üreticilerin mağdur olmaması” diye konuştu. Şirket, 2 yılda 15 milyon Avroluk yatırım yaptı. ZİMBABVE: PAKİSTAN: BDDK:Enhõzlõartõş konuk kredilerinde Ekonomi Servisi - Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasõ (TCMB) dahil olmak üzere Türk finans sektörünün aktif büyüklüğü, Mart 2008 itibarõyla bir önceki yõlõn aynõ dönemine göre yüzde 21 oranõnda artarak 844,6 milyar YTL seviyesine ulaştõ. Bankacõlõk Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK), Mart 2008 verilerine dayalõ olarak ha- zõrlanan üç aylõk Finansal Piyasalar Rapo- ru’nun 9’uncusunu yayõmladõ. Rapora göre, ban- kacõlõk sektörü, 2007’de olduğu gibi 2008’in ilk çeyreğinde de büyümeye devam etti. Toplam şu- be sayõsõ 8 bin 378’e; personel sayõsõ 173 bin 75’e ve ATM sayõsõ da 19 bin 500’e ulaştõ. Rapora göre, 2008 ilk çeyreğinde bankacõlõk sek- törü toplam kredi hacmi, 2007 son çeyreğine gö- re yüzde 12.2 oranõnda artarak 320.4 milyar YTL’ye ulaştõ. Mart 2008 döneminde bireysel kredilerin türleri itibarõyla gelişiminde en hõzlõ artõş konut kredilerinde yaşanõrken, kredi kart- larõ istikrarlõ bir seyir izledi, taşõt kredilerinde ise 2005’ten itibaren nisbi düşüş yaşandõ. B‹LG‹ TOPLUMUNA DO/RU / ÖZLEM YÜZAK
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear