Catalog

SAYFA CUMHURİYET 5 TEMMUZ 2008 CUMARTESİ HABERLER Prof. Dr. Süheyl Batum, dünyaran hiçbir ülkesinde böyle bir soruşturma olmadığmı söyledi 'Hukuksuzluğa tepki yok' SEYHAN'DAN UYAR1 'Bilgisayarlara yedekleme yapılmalıydV • CHP milletvekili Sey- han, "El konulan bilgisa- yarlara geriye dönük ola- rak, istenilen tarihlere ait yerleştirmeler yapılması mümkündür" dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - CHP Adana Milletvekili Tacidar Seyhan, Ccza Muhake- mesi Kanunu (CMK) gereği Er- genekon operasyonu kapsamında cl konulan bilgisayarlardan back- up (yedekleme) yapılarak zanlı ya da avukatlanna teslim edilmesi ge- rektiğini vurgularken "Yedekleme olmazsa, bilgisayardaki kayıt- lardan dolayı iddianameye ko- nulan, ortaya atılan suçlamala- rın hepsi düşer. Bilgisayarlara geriye dönük olarak, istenilen ta- rihlere ait yerleştirmeler yapıl- ması mümkündür" göı-üşünü di- lc getirdi. Ergenekon operasyonu kapsa- mında gözaltına alıııanlann bilgi- sayarlanna el konulurken; en- düstri mühendisi, bilgisayar tek- nolojileri konu- sunda uzman olan CHP Adana Mil- letvekili Tacidar Seyhan CMK'nin TBMM'de ko- misyonda görü- şülmesi sırasında kendi ısranyla bil- gisayarlara el ko- nulduğunda, ye- dekleme yapılıp tstanbul Haber Servisi - Hu- kukçular, Ergenekon soruşturma- sında yapılan gözaltıları ve tu- tuklamaları, iddianamcnin 1 yıl- dır tamamlanamamasını, iddiana- menin bazı bölümlcrinin yandaş basın organlarına sızdınlmasım ağır bir dille eleştirdiler. Tiirki- ye'de ilk kez böyle bir hukuk dı- şı uygulamaya medyanın ve ay- dınların büyük kesiminin tepki vermediğine dikkat çekcn hukuk- çular, bu uygulamalann soruştur- manın "siyasi bir süreç" olduğu şüphesini güçlendirdiğini vurgu- ladılar. Bahçeşehir Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Süheyl Batum, askeri rejim dö- • Batum, Türkiye'de ilk kez bazı basın organlannın ve ay- dınların iktidara yakın dunnak için hukuk dışı uygulamalan uygun gördüğünü ve açıkça destek olduğunu vurguladı. nemlerindc dahi yapılan hukuk- suzluklara toplumun büyük kesi- minin hep birlikte karşı çıktığını belirterek Türkiye'de ilk kez bazı basın organlannın ve aydınların "iktidara yakın durmak için hukuk dışı uygulamalan uygun gördüğünü ve açıkça destek ol- duğunu" vurguladı. Prof. Aşkın'la başladı Türkiye'nin hukukun üstünlüğü kavramını yerleştirmek için çok ça- ba sarf etmiş ve epey yol almış bir ülke olduğunu dilc getiren Batum, "Maalesef son yıllarda gördü- ğümüz bazı gclişmeler Türki- ye'nin hukuk devleti olma nite- liği ile ilgili endişeye sevk ediyor" dedi. Batum, bu sürecin Van Yü- züncü Yıl Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yücel Aşkın'ın tutıık- lanması ile başladığını anlatarak "Dünyanın hiçbir ülkesinde bu olayda olduğu gibi bir soruş- turma, arama, gözaltı ve tutuk- lama yapılmadı. Bir kişi tutuk- lu kaldığı sürede hayatını kay- Tacidar Seyhan. sanık avukatlanna verilmesi yö- nünde bir düzenleme eklendiğini arumsattı. CHP'li Seyhan, "Bil- gisayarlar alınınca, back-up'u, bir yedeği alınıp sanık avukat- lanna veya sanığın kendisinc teslim edilmesi gerekiyordu. Ye- dekleme olmazsa, bilgisayar- lardaki kayıtlardan dolayı id- dianameye konulan, ortaya atı- lan suçlamaların hepsi düşer. Devlet yasal zorunluluğu yerine getirmemiştir. Bir bilgisayarda var olduğu söylenen kayıtların, istenilen tarihte disk içine yer- leştirilmesi çok kolay. Geçmişe dönük bir sektör numarası ya- kalanarak araya bir yerleştirmc yapılabilir. Bu operasyonlar sı- rasında el konulan bilgisayar- ların hiçbirinden back-up alın- madı. Bu bilgisayarlara başka dosyalar yerleştirmek nıüııı- kün" dedi. Kuddusi Okkır sağlıklı tutuklandı, ölüm döşeğinde tahliye edildi. (Potoğraf: HÜRRİYET) İşadamının yaşam mücadelesi İstanbııl Haber Servisi - Ergenekon operasyo- nu kapsamında 13 ay önce "örgüte fînansal des- tek sağlama" suçlamasıyla turuklanan ve cezaevine girdikten sonra akciğer kanscrine yakalanan işada- mı Kuddusi Okkır'm (60) eşi Sabriye Okkır, "Ben sağlıklı olan eşimi istiyorum. Ben onlara ölmekte olan bir insan vermedim. Eşim kahnndan bu lıa- le geldi. Kendisini savunamadan gözü açık gi- diyor. Madenı çok önemli deliller vardı, bir yıl neden beklediler" dedi. Ümraniye'de ele geçirilen el bombalanyla ilgili yürürülen soruşturmada, aralannda emekli Tuğge- neral Veli Küçük'ün de bulunduğu 33 kişinin gözaltına alınmasının ardından, Teknopark Elek- tronik Bilişim Danışmanlık şirketinin sahibi; Ori- on Yapımcılık, Orion Reklam ve Markam Danış- manlık şirketinin ortağı Kuddusi Okkır, evine dü- zcnlenen baskın sonrasında gözaltına alıiıdı. 20 Ha- ziran 2007 tarihinde rutuklanarak Bayrampaşa Ce- zaevi'ne gönderilen, ardından da Tekirdağ F tipi ce- zaevindc tek kişilik hücreye konulan Okkır, ceza- evine girdikten 8 ay sonra akciğer kanserine yaka- landı. Cezaevindeyken hastane hastane dolaştinlan işadamı Okkır'ın ailesi 4 kez tahliye talebinde bu- lundu, ancak "delilleri karartabilir" diye tahliye talebi her defasında reddedildi. Durumu ağırlaşan ve bitkisel hayata giren Okkır'ın sağlık sonınlan ne- deniyle tahliyesine 1 Temmuz günü karar verildi. betti. Bir şey olmanıış gibi dav- randık. Ardından Şemdinli id- dianamesi geldi. Dünyada örneği görülmemiş şekilde ve içerik- teydi. Sonra Recep Tayyip Erdo- ğan'ın milletvekili olabilmcsi için hukuk katından yapılan bütün düzenleri gördük. Bizi hiç rahatsız etmedi" diye ko- nuştu. Yandaş basına sızdırıldı Bugün artık son aşamaya gelin- diğini ifade eden Batum, Ergenekon iddianamesinin hazırlanması, göz- altılar ve yakalanma süreçlerini eleştirdi. lddianamenin yandaş ba- sın organlanna sızdınldığını anım- satan Batum, "Eğer basına sızdı- nlanlar gerçekten iddianame- nin parçası ise inanılmaz tutar- sız bölümler içeriyor. Hiç kinı- senin suçu yoksa da yandaş med- yanın yayınlarına karşı yargıyı etkileme aıtıacı açıkken hiçbir şey yapılmadı. Tüm bu olanlar Tür- kiye'de hukuk devletinin nasıl or- tadan kaldırılnıak istendiğini gösteriyor" dedi. "Şimdi savcıla- rın, yargıçların, hukukçuların yapması gereken siyasetçilerin ve yandaşlarının Türkiye'yi götür- mek istediği süreci kabul etme- mektir" diyen Batum, Türkiye'de yargı bağımsızlığının sağlanması için işbirliği içinde olmak gerekti- ğini vurguladı. Galatasaray Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ümit Kocasakal, yasanın "istis- na" maddelcrinin soruşturma adı altında "ilke" gibi uygulanmasını eleştirerek "Hukuk dışı uygula- malar bu soruşturmanın 'siyasi bir süreç' olduğu şüphesini güç- lendiriyor" dedi. 'Davet usulü' Doç. Dr Ümit Kocasakal, "TCK'nin ana maddesine göre şüphelilerin ifadesine 'davet usu- lüyie' başvurulur. Kişilerin apar topar gözaltına alınması ise ka- nunun istisnasıdır. Bu soruştur- mada istisna maddeleri ilkeymiş gibi uygulanıyor. Sinan Aygün, Mustafa Balbay gibi isimlerin göz- altına alınış biçimleri bu soruş- turmanın 'siyasi' şüphesini artı- rıyor. Ergenekon bir gözaltı ope- rasyonundan gözdağı operasyo- nuna dönüştü. Bu hukukun açık- ça ihlalidir" diye konuştu. Önümüzdeki günlerde tamam- lanması beklenen soruşturma id- dianamesinin 2 bin 500 sayfa ol- duğu yönündeki açıklamalara da değinen Kocasakal özetle şunları söyledi: lddianamelerde asıl önemli nokta suçla ilgili bülüın- lerinde somut delillere dayan- masıdır. 2 bin 500 sayfalık bir iddianameyi kim, nasıl okur, bunu iyi değerlendirnıek gere- kir. Hem mahkeme hem de mü- dahiller bu dosyada boğulabi- lirler. Çok sayfa her zaman et- kiyi azaltır." BAŞSAĞLIĞI Bilimsel Dişhekimliğinin lOO.yılında birlikte olnıayı arzu ettiğimiz meslektaşımız Sağlık Bakanlığı Eski Müsteşarı, Dişhekimi Doç.Dr. Tonguç GÖRKER'i Kaybetmehin derin üzüntüsü içerisindeyiz. Mesleğimize ve toplum ağız diş sağhğına yaptığı katkıları unutulmayacaktır. Onu sevgi ve saygıyla uğurluyoruz. Dişhekimliği camiasının başı sağolsun TÜRK DİŞHEKİMLERİ BİRLİĞİ Eruygur da rahatsızlandı Adliyede tansiyonu yükselen emekli Orgeneral Eruygur, beyin kanaması riski nedeniyle hastaneye sevk edildi T.C. ÇANAKKALE İCRA HUKUK MAHKEMESİ HÂKİMLİĞt 2008/89 Es. 2008/120 Kr. Hâkimliğimize koııkordato teklifınde bulunan, Gürbüz lnşaat Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti.'nin (Yakup Gürbüz-Yaşar Gürbüz) konkordato komiseri tarafmdan verilen dilekçesi üzerine, 10.07.2008 tarihinden itibaren başlamak üzere, verilen iki aylık konkordato melıli, 10.07.2008 tarihinden itibaren iki ay uzatılnııştır. Keyfiyet ilanen tebliğ olunur. Basın: 37290 Haber Merkezi - Sıkıyönetim dönemlerini ammsatan gece yansı baskmlarıyla tarihe geçecek olan Ergenekon soruşturması, neyle suç- landıklaruıı dahi öğrenemeyen şüp- heliler için tam bir işkenceye dönüştü. Soruştunna kapsamında turuklanan ve gözaltına alınanlar bu süreçte pek çok sağlık sorunuyla karşılaştı. Son olarak dün savcılıkta ifadeleri ahndığı sırada tansiyonu yükselincc fenalaşan ADD Genel Başkanı emekli Orgeneral Şener Eruygur, hastaneye kaldırıldı. Son operasyon kapsamında salı günü gözaltına alınan ve emniyet- teki işlemlcri tamamlandıktan son- ra adliyeye sevk edilen Eruygur, dün akşam saatlerinde rahatsızlandı. Tansiyonu 22.12'ye kadar yükse- lince beyin kanaması riski olduğu kaydedilen Eruygur, adliyeye çağ- nlan bir ambulansla Taksim Eğitim ve Araştırma Hastanesi Acil Ser- visi'nde tedavi altma alındı. Eruygur'la birlikte gözaltına alı- nan emekli Orgeneral Hurşit To- loıı da emniyetteki sorgusu sıra- sında tansiyonu yükselince sağlık kontrolü için hastaneye götürüldü. Örgütün fınansörii olduğu iddia- sıyla tutuklanan Kuddusi Okkır, 8 ay cezaevinde kaldıktan sonra ak- ciğer kanseri teşhisiyle hastaneye kaldınldı. Yaklaşık bir aydır şuuru kapalı olan Okkır, yaşamından umut kesilince tahliye edildi. Gazetcmiz Imtiyaz Sahibi İlhan Selçuk da gözaltı sürecinin ardın- dan rahatsızlanarak hastaneye kal- dınlmıştı. Ağır bir kalp ameliyatı geçiren Selçuk, kısa bir süre önce sağhğına kayuştu. Fstanbul Üniversitesi'nin eski rektörü Prof. Dr. Kemal Alemda- roğlu ise "kısıtlı olarak" serbest bırakıldığı gün fenalaştı. Daha ön- ceden yüksek tansiyona bağlı bu- run kanaması olan ve tedavisi de- vam cden Alemdaroğlu, yinc burun kanaması, yüksek tansiyon ve sol kola vuran göğüs ağnsı şikâyetiy- le hastaneye kaldırıldı. Alemda- roğlu'nun tedavisi sürüyor. DENİZLİ 5. ÎCRA VE İFLAS MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN BASİT TASFlYE İLANIDIR SAYl: 2007/1 İFLAS DOSYA NO: 2007/1 İFLAS MÜFLİSİN ADI SOYADI: TASFlYE HALİNDE, KÖSELER ÖRME TEKSTİL SANAYİ VE TİCARET A.Ş Yukanda unvanı yazılı olan müflisin, iflas hükümlerine görc tastîyesine karar verilmiş ve müflisin llK'nun 218. maddesine göre BASİT TASFlYE şeklinde yürütülmcsine karar verilmiştir. Bu sebeple alacaklılann bu ilan tari- hinden itibaren (30) gün içinde alacaklannı ve iddialannı bildimıeleri, bu müddet içinde alacakhlardan birinin, gi- derleri pcşin vcrmek sureti ile tasfıyenin adi şekilde yapılmasını istcycbileceği, llK'nun 218. maddcsi gcreğince ilan olunur. (Basın: 36848) CUMARTESİ YAZILARI ATAOL BEHRAMOĞLU Sağduyu Şu sıralarda okuduğum kitaplardan biri Tho- mas Paine'in "Sağduyu"suydu... Kitap değil kitapçık demek belki daha doğru. Elimdeki Türkçe çeviri (Lotus Yayınevi, çev. M. Macit Kenanoğlu), sanırım sayfa sayısı biraz da- ha çoğalsın diye küçük bir cep kitabı boyutun- da basılmış olmakla birlikte yine de yüz sayfayı ancak aşıyor. Küçük oylumuna karşın konuyla ilgili herkes- çe bilinen büyük öneminin nedenini "Sağduyu"yu (Ingilizcesi "Common Sense") okumaya koyulur koyulmaz anlıyorsunuz... Akıl, zekâ, bilgi, espri gücü, inanç, öfke, ka- nıtlama yeteneği, hepsi bir arada... Kitabı okurken Mustafa Kemal'irı okuduğu ki- taplar arasında Paine'in yapıtı da var mıydı diye düşünmekten kendimi alamadım... Çünkü "Söylev"de Thomas Paine'kine benzer birses tonu duyumsadığımı anımsıyorum... Amerika'nın Ingiltere'ye karşı bağımsızlığını, bu bağımsızlığın gerekliliğini, zorunluluğunu, kaçınılmazlığını, ateşli, inandırıcı, etkileyici bir dil- le, yadsınamaz kanıtlarla savunan Thomas Paine'in kimi saptamaları, Ingiliz mandacılarına karşı yönelrtiği ağır suçlamalar bizim yakın tari- himizde de önce mandacılara, günümüzde de kü- reselcilere karşı aynı üslup ve içerikle pek uygun düşmektedir. Küçük bir alıntıyla yetinelim: "BAĞIMSIZLIK, YALJN, BASİTBİR KANUN ola- rak kendi içimizde mevcuttur.(...)... dışa bağım- lı olma durumunda, ticareti sınırlı, yasama gücü kıstırılıp prangaya vurulmuş hiçbir ulus, maddibir başanya ulaşamaz..." ••• Şimdi, Paine'den ödünç alarak, "sağduyu" kav- ramını günümüz Türkiye'sinde yaşanmakta olan bazı başka olgulara da uyarlayalım... Bunlardan ilki, Sıvas katliamının 15. yıldönü- müyle ilgili olsun... Sıvas'ta katledilenlerden birinin 12 yaşında bir çocuk olduğunu unutmuyoruz... Önceki gün de Hikmet Çetinkaya'nın yazı- sında bu konu işleniyordu... Araştırmayı biraz daha ileri götürerek şu sonuca ulaştım: 2 Tem- muz 1993'teki yobaz sürüsünün katlertiği 33 ki- şiden 9 tanesi 20, 16 tanesi 25 yaşın altında... Demek ki caniler, seçkin sanatçı ve yazariarımızın yanı sıra toplam 25 çoluk çocuk, ergen, genç in- sanın katili olmakla da övünebilirler... Peki siz bu acılı yıldönümüyle ilgili olarak günümüzün cum- hurbaşkanı, başbakan, adalet bakanı vb. olan ze- vartan herhangi bir demeç okuyup işittiniz mi? Soru şöyle de sorulabilir: Bu gibi kimselerden, böyle bir konuda, ciddi, samimi bir çift kınama, üzüntü sözü beklenebilir mi? Soruyu sağduyu yanıtlayacaktır. • • • Şimdi de "Ergenekon" ve "sağduyu" söz- cüklerini bir araya getirerek düşünelim... Emekli generallerin gözaltına alınmasının ne- deni, üniformalı dönemlerindeki mi, yoksa son- raki eylemleri midir? İlki ise, neden o sırada göz- altına alınıp yargılanmadılar? O dönemde her- hangi bir darbe vb. girişimi söz konusu olmadı- ğına göre, acaba neyle suçlanıp yargılanacaklar? Tavırları, bilinen kişilikleri, düşünceleri, kendi ara- larında düşünce alışverişleri nedeniyle mi? Suç- lama konusu geçmişe değil de emeklilik dö- nemlerine ilişkinse, seçkin kişilikleriyle tanınan emekli generallerin, aynı seçkin kişiliğe sahip ga- zeteciler, işadamları, profesörler ve bu arada sı- radan katillerle işbirliği içinde darbe hazırladık- ları nerede görülmüştür? Bütün bunları, umarım ki gecikmeksizin anlayacağız... Ama sağduyu bu ve benzer soruları sormak- tan geri kalmayacaktır... ••• Çıkarları kargaşadan yana olanlar sağduyunun sorularından rahatsız olurlar... Bugün ülkemiz- de görülüp yaşanan tam olarak budur. Dışarıdaki birtakım medyanın dünyaya sunduğu Türkiye im- gesi, ülkemizin ne uzak ne yakın tarihiyle, ne de bugünüyle bağdaşıyor. Bütün insanlık tarihinin en büyük, en anlamlı devrimlerinden birini ger- çekleştirmiş olan Türkiye, yanıltıcı ve çarpıtıcı bir aynada, çapulculann, katillerin, komplocuların ül- kesi olarakyansıtılıyor... Içerdeki bir kısım med- ya bu çarpıtmaya çanak tutuyor, hizmet ediyor ve ülke giderek sağduyudan uzak, akılların ka- rıştırılıp zihinlerin bulandırıldığı bir kaosa sürük- leniyor... Bu kaos kimin işine yarayacak? Türkiye'nin mi? Demokrasinin mi? Yoksa laik, bağımsız Türkiye Cumhuriyetini "ılımlı", "bağımlı" bir Ortadoğu Islam toplumuna dönüştürme yolunda inatla ve ısrarla ilerlemek- te olan kişi ve çevrelerle onların içerdeki yan- daşları ve dışarıdaki destekçilerinin mi? Sağduyu bütün bu soruları soracak ve pek de güç olmayan yanıtlarını bulacaktır... (*) Okurlarımdan iki hafta izin istiyorum. A.B. ataolb@cumhuriyet.com.tr Faks: (0212) 343 72 64 SAKARYA 4. İCRA VE tFLAS MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN SAYI: 2005/14276 Es. 22.12.2005 tarihinde iflasına karar verilen Müflis Peşken Safematic Sızdıraıazlık Elemanları Sanayi ve Tic. Anonim Şti'nin 21.03.2007 tarihli, konkordato ta- lebi üzerine, konkordato projesi hakkındaki toplantı 01.09.2008 tarihli Pazartesi günü, saat 14.30'da Sa- karya Adliyesi 4. lcra Müdürlüğün'de yapılacaktır. Toplantı tarihinden 10 gün önce, lcra Dairesine mü- racaatla, dosyasındaki ilgili dokümanlann ve konkor- dato projesi hakkındaki bilirkişi raporunun incelene- bileceği, i.l.K. m.292 gereğince ilan olunur. (Basın: 32357)