14 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 4 TEMMUZ 2008 CUMA 8 HABERLERlN DEVAMI TURKIYE Istanbul B 33 Sinop Edirne B 28 Adana B 38 B 34 Samsun PB 25 Mersin Kocaeli B 31 Trabzon B Çanakkale B 32 Giresun B 24 Şanlıurfa 25 Diyarbakır B B Izrnir B 36 Ankara B 31 Mardin Manisa B 38 Eskişehir B 31 Slirt Aydın B 41 Konya B 29 Hakkâri Denizli B 39 Sıvas B 25 Van Zonguldak B 26 Antalya B 38 Kars 0 Açık ç T ^ Parçalı bulutlu PB Yurdun kuzeydoğu ke- simleri parçalı bulutlu, Doğu Karadeniz kıyıla- rı sağanak vo gök gü- rültülü sağanak yağışlı, diğer yerler az bulutlu ve açık geçecek. Hava sıcaklığında önemli bir degişiklik olmayacak, Rüzgâr; kuzey ve ku- zeydoğu yönlerden ha- tit ara sıra kuvvette esecek. DIS MERKEZLER Oslo Helsinki Stockholm Londra Amsterdam Rruksel Paıis Bonn PB PB PB Y PB B PB B 23 17 22 25 24 26 29 31 Berlin B 25 Münih B 28 Zürih Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Soyfa Roma Atina A A B B PB PB B 29 33 27 30 29 30 32 Y 29 Şam Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bişkek Tiflis Kahire PB Y PB PB Y PB PB Y 23 33 27 36 26 30 31 36 PB 36 Bulutlu . Çok bulutlu Yagmurlu Kartı G6k gurültülu GUNCEL CIJNEYT ARCAYUREK • Baftarafı 1. Sayfada maya hazırlanan bir çetenin varlığından söz edenler... diğer yanda laik Cumhuriyeti koruyup kollamayı gö- rev bilen, dinci kafaya karşı savaşım veren sivil, emekli asker muhaliflerini "bertaraf etmek isteğini her fırsatta gün ışığına çıkaran bir iktidar... 2004 yılında -ne kadarı doğru veya yanlış bilinme- yen- ne yazık ki bir kuvvet komutanının darbe hazır- lıklarını içerdiğini söylediği notlarla 2008 yılında kimi olaylar ve kişilerle bağlantı kurulması... Hatta ve hatta iktidar sahiplerinin Ergenekon so- ruşturmasına mutlaka kimi orgenerallerin (askerin) bu- laştırılmasını istediklerini içeren söylentiler... Ergenekon soruşturması üzerinde parti grubunda ge- niş bilgi veren ve hatta bir türlü tamamlanamayan id- dianameyle ilgili eleştirilerin yaygınlaştığı gün, daha kaç kişinin gözaltına alınacağını ve iddianamenin hazır ol- duğunu, söyleyen AKP'li bir başbakan... Bunlara ek daha birçok yaygın yorum, söylentiden sonra: Soruşturmanın sadece Ergenekon adında bir terör örgütünü amaçladığını gel de benim külahıma anlat! ••• Çoğu kesim bu soruya yanıt anyor. Bu davanın ama- cı nedir? Batı basınının yazdığı gibi, 'Türidye'de sistem çöküyor mu"7 Ne yazık ki bu soruya Batı basını, ülkeyi çöküş noktasına getirenin AKP'nin son yıllardaki tutumu ve anlayışı olduğunu yazmıyor. Laik sistem yerine Islami sistemi, şeriat düzenini ge- tirmek mi amaçlanıyor? İktidar bu davayı önümüzdeki süreçte yapmayı ta- sarladığı amaçlarına yol açacak yargısal bir mekaniz- ma olarak mı görüyor? Kamuoyuna yerleşen saptama gayet çarpıcı, bir ba- kıma soruları yanıtlıyor: Yargı süreci; siyasal hesaplaşmanın ürünü, yargının siyasal bir projenin uygulayıcısı durumuna gelmesi ve getirilmesi! 2004 olaylarından çıkarak bugünleri değerlendir- mekteki anlam nedir ve: 2004 yılında darbe yapılacağı duyumları aldıklarını ve önlendiğini söyleyen Dışişleri Bakanı, bugün Çan- kaya'da. Danıştay cinayetinin "iktidara karşı komplo" diye niteleyen Başbakanlık'ta; Ümraniye olayını "Bu olay daha büyüyecek, dikkat edin" diye yorumlayan Dışiş- leri Bakanı da Çankaya'da. öyleyse?.. Amaç yargısal olmaktan çok, siyasal! ••• TÜSİAD içeriyi ve dışarıyı sarsan son gözaltılardan sonra "demokrasi ve hukuka güvenin zedelenmeme- si" gibi üstünkörü, bir şeyler söylemiş olmak için söy- lendiği izlenimi veren bir açıklama yapıyor. Sivil toplum örgütleri hâlâ sessiz... ABD susuyor. Av- rupa Birliği bir şeyler söylemek zorunda kaldı; "so- ruşturmada en yüksek uluslararası standartlara uyul- masını" istiyor. AB büyükelçilikleri hükümetin emrinde bulunan güçlerin generalleri, aydınlan, gazetecileri göz altına alır- ken uyguladıklan yöntemleri merkezlerine bildirmiyorlar mı acaba? llhan Selçuk'un, son olarak Mustafa Balbay'ın sa- bahın ilk saatlerinde evlerinin basılmasını, arama ta- rama sırasında evde yaşananları herhalde soruştur- manın uluslararası standartlara uygun biçimde yapıl- dığına bir örnek olarak görüyor ve değerlendiriyor ol- malı ki... AB merkezi kargaların bilegüleceği def-i be- la kabilinden bu açıklamayı yapıyor. Içimizdeki ve dışımızdaki herkes, TÜSİAD'lar, sivil toplum örgütleri... ABD ve AB... insanlığa aykın bu dav- ranışlara göz yumarak AKP'nin gizli amaçlarına mal- zeme taşıyor. YARSAV'dan sempozyum • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - YAR- SAV, Dünya Yargıçlar Birliği (IAJ) ve Demokrasi ve Özgürlük İçin Avrupa Yargıçlan Birliği'nin dü- zenleyeceği sempozyunı 5-6 Temmuz'da YAR- SAV binasında gerçeklcştirilecek. Sempozyum, YARSAV Başkanı Önıcr Faruk Eminağaoğlu vc IAJ Genel Sekreteri Antonio Mura'nın konuşma- lanyla başlayacak. Sempozyunıa emekli AİHM Yargıcı Rıza Tünnen, eski Avrupa Parlamentosu Dairesi Başkanı Christian Lange da katılacak. AKP'nin talan kardeşliği Hükümet, Hazine arazilerini işgal edenlerin ardından kaçak tarihi eser koleksiyonculannın affina ilişkin tasanyı da Meclis'e gönderdi. Elektrik dağıtımı ile kaynak aktanmı da başladı MURAT K1ŞLALI ANKARA - Hükümet, son dö- nemde yaptığı yasal düzenlemelerle, birer birer ülke kaynaklannın sıııırsız bir şekilde dağıtılmasının önünü açı- yor. Hazine arazilerini talan edenler için öngörülen 3 yıllık cezanm kal- dınlmasına yönelik tasannın ardından, kaçak tarihi eser koleksiyoncularına gctirilmek istenen af bu düzenleme- lerin sonuncusu oldu. Elektrik dağı- tımı ile kaynak aktanmı ise uygula- maya sokuldu. CHP'li Kemal Kı- kçdaroğlu, "AkP'nin bu olanakları sağlamasının ardında kendine ta- raftar sağlama istcği var" dcdi. Hükümet'in, ülke kaynaklannın sınır gözetmeden dağıtmaya yönelik yaptığı ve gerçekleştirmck istediği ya- sal düzenlemelerden bazılan şöyle: Tarihi eser koleksiyoncularına af: Koleksiyoneıierin 15 Mart 1984'ten itibaren taşınmaz kültür varlıklan vc bunlardan kopanlan ta- rihi eserleri yasadışı olarak envan- terlerine kaydetmeleri üzerine, bir Da- nıştay karan ve Kültür Bakanlığı'nın üç genclgesi ile yüzlerce kaçak tari- hi eserin son olarak Şubat 2008 'e ka- dar toplatılması istcndi. Aııcak son- radan bakanlık eserleri toplamaktan vazgeçti ve kaçak eserlcrin "alım-sa- tım yapılmaması" şartıyla koleksi- yoncularda kalmasma izin verecek ta- sarıyı Meclis'e gönderdi. Şehit acısı Şınıak'ın Beytüşşebap ilçesi kırsalında mayın patlaması so- nucu önceki gün şehit olan Jan- darma Komando Er İsnıail Bay, Tokat'm Turhal ilçesine bağh Çaylı beldesinde toprağa verildi. Şehit erin annesi Dür- dane Bay, ağıtlar yakarak terö- re lanet yağdırdı. Şehidin baba- sı Muharrem Bay ise gözyaşları içinde "Vatan sağ olsun" dedi. Şehidin kuzeni Cemal Anac ise Ismail Bay ile 2 gün önce tele- fonla görüştüğünü belirterek, "Temmuzun 5'indc izne gelece- ğitn' dedi ama cenazesi geldi" diye konuştu. Biılis'in Güroy- mak ilçesinde Emniyet Müdür- lüğüne bağh bir karakola, PKK'Iiler tarafından roketli saldırıda bulunuldu. Saldırıda ölen ya da yaralanan olmadı. Hazine arazilerini talan edenle- rin cezalarının kaldırılması: AKP'lilerin getirdiği yeni yasa öne- risiyle, kamu taşınmazlarını işgal eden, bozan ya da sınırlannı değişti- rcnlere 3 yıla kadar hapis cezası ve- rilmesi hiikmü mevcut yasadan kal- dınldı. Böylecc AKP, kıyılarbaşta ol- mak üzere kamu arazilcrinin işgal ve talan edilmesinin önünü açtı. Elektrik dağıtım özelleştirmele- ri başladı: Türkiye Elektrik Dağıtım A.Ş. 2006'da 107 milyar kilovatsa- at elektrik dağıttı. Tüketiciler her bir kilovatsaat elektıik için hizmet be- deli olarak 2.3 Yeni Kuruş ödüyor. Hatta içinde Başkent ve Sakarya böl- geleri ile başlayan özelleştimıelerta- mamlandığında, bu para özel şir- ketlerin kasasına girecek. Dağıtım bölgelerinin ihalesini kazanan şir- ketlcr 107 milyar kilovatsaatlik tü- ketim üzerinden yılda 2.5 milyar YTL, 30 yıllık imtiyaz süresi bo- yunca ise toplam 75 milyar YTL kâr elde edecckler. Üstelik ihale bedcli ile yapacakları yatırımlan tiiketici- lerin faturalarına ekleyeceklcr. Su hakları özel sektöre devre- diliyor: Devlet Su lşleri'ne ait 800'ün üstündeki su kaynağı, baraj yapıla- rak, elektriğin kilovatsaati başına küçükbirbedel alınması karşılığı özel sektöre devrediliyor. Elektriğin ki- lovatsaati 18 YKrş'a ulaşmışken, yapılan ihalelere göre dcvlete kilo- vatsaat başına yapılacak ödemeler 0.04 YKrş'a kadar düştü. Barajlann inşaat maliyetinden sonra bile, özel sektör buradan imtiyaz süı-esi olan 49 yılda 400 milyar YTL'nin üzerinde brüt gelir kazanacak. 'Islamcı terörist hazırhyorlar' • Baştarafı 1. Sayfada (halifeliği) kurraak" olduğuna hük- metti. Yüksek mahkcmc, "Nurcu- ların Rusya Federasyonu'ndaki faaliyeti toplumdaki milliyetler arası ve dinler arası istikrarı, dev- letin bütünlüğünü tehdit etmek- tedir" sonucuna vanrken "İnsanlar gerekirse tarikatın öğretileri için kcndini fcda etmeye hazır halc ge- tiriliyorlar" tespitini yaptı. Karar- da bu tespit için, "Böylece İslaını kullanan başka radikal ve terör örgütlerine eleman kaynağı ha- zırlanmış bulunmaktadır" vıırgu- sunun yapılması dikkat çekti. Cumhuriyet, Nurcuları "uluslar- arası radikal dinci örgüt" olarak ta- nımlayan ve ülkedeki faaliyctlcrini ya- saklayan Rusya Federasyonu Yüksek Mahkemesi'nin "10 Nisan 2008" tarihii kararının tanı metnine ulaşrı. Rusya Federasyonu Yüksek Mahkc- mesi'nden Romanenkova N.S. ile se- kreter Sadunova V.A.'nm imzasını taşıyan kararda, "Rusya Federasyo- nu Genel Savcısı'ııın, 'Rusya Fede- rasyonu menfaatlerini korumak ama- cıyla Nurcular adlı uluslararası dinci örgütün radikal olarak tanınmasına ve Rusya Federasyonu'nda faaliyetinin yasaklanmasına ilişkin' başvurusu- nun" kabul cdilmesine karar verildi. Gülen okullarına atıf Yüksek mahkemenin, "GKPİ08- 859" Dosya No'lu karannda önemli bilgiler yer aldı. "Nurculann düzenli kurulmuş uluslararası bir örgüt olduğunun" altmı çizen yüksek mah- keme karannda vcrilen önemli ay- nntılar özetle şöyle: • Nurculann amacı bütün dünya Is- lam devletini (halifeliği) kurmaktır, • Hedeflerine ulaşmak amacıyla kendilerine inanan sadık tarattarlar ye- tiştirmek için örgüt üyeleri eğitim ku- rumlan sistemini kurnıuş. Örgütün kontrolündeki ticari ve içtimai ku- rumlar aracığıyla Rusya vc Birleşik Devletlcr Topluluğu'nda bu kurum- lann finansmanını yapmaktadır. • Nurculann Rusya Fedcrasyo- nu'ndaki faaliyeti toplumdaki milli- yetler ve dinler arası istikrarı, devle- tin bütünlüğünü tehdit etmektedir. • 21 Mayıs 2007'de yürürlüğü gi- ren Moskova Koptev Belediyesi Mah- kemesi'nin karanna göre, Said Nur- si'nin Risale-i Nur' eserinden 14 ki- tap radikal litcratür ilan edildi. Bu ki- taplar inanan ve inanmayan insanlar arasında din düşmanlığı yaratmaya teşvik enformasyon, aynca bu eser- lerin ve adı geçen iddia ve beyanla- nn yaygınlaştınlmasmı haklı gösteren enfonnasyon taşmıaktadır. • Nurcular adlı uluslararası dinci ör- güt, Rusy'da Said Nursi kitaplannın tercümcsini, neşredilmesini ve ya- yılmasını gerçekleştimıektedir. • Mahkenıeyc sunulan belgelerc göre dinci Nurcular örgütünün faali- yeti ölüm olayına olumlu bakan insan gıuplannı hazırlamaya, gerekirse ta- rikatın öğretileri için kendini feda et- meye hazır hale getinııeye yöncliktir. • Böylece Islami kullanan başka ra- dikal ve terör örgütlerine eleman kaynağı hazııianmış bulunmaktadır. Türk Aydmınm Sıvas'la îmtihanı I Baştarafı 2. Sayfada ya da kendileriııi bile ikna edemeyen açıklamalarla karşılaştığımdan, "ıkinci bir Sıvas da yaşansa, ba- /.ıları yine hiçbir sey anlayama- yacaklar" diye düşünmüştüm. Kar- şımızdaki zihniyet, kendi yazarlan Alev Alatlı'mn yazısını bile san- sürleyen; "Türkân Saylan'ın okul- lara nıüstchcen kitaplar dağıttır- dığı, dine hakaret ettiği" konulu ha- berler yapan; Cumhurbaşkanı Ah- met Necdet Sezer. kanunlann ken- disinc verdiği yetkiyi kullanarak, sağ- lık dunımu kötü olan mahkûmlan at- fettiğinde, "Sezer, yine PKK'li af- fetti" diyebilen; Che Guevara'yı "cani", 68'lileri "darbeci" ilan eden; aydınlık Cumhuriyetten yana yurtsever-devrimci insanlan ve laik Cumhuriyeti hedef göstcnnekten çekinnıeyen bir zihniyettir. Ne var ki, bu zihniyetin gazetelcrinde kalem oynatmayı, davetlerinde şiir oku- mayı, şarkı söylemeyi, konuşma yapmayı 'hoşgörü, diyalog, fark- lılıkların birlikteliği' olarak yo- rumlayanların egemenliğindeki sa- nat-edebiyat dünyamızda tam bir uyuşukluk, hantallık, düşiiııce-eylem tutarsızlığı yaşanmaya devam ediyor. Karabûk'e, AKP belediyesinin da- vetlisi olarak giden yazarlanmızdan Latifc Tekin'in uğradığı saldınya yönelik ardı ardına yayımlanan 'kı- nama' vc 'lanetleme' bildirilerini de bu bağlamda ele alıp irdelcmek ge- rekiyor. Tüm kaleleri zaptedenler, tüm tersanelere girenlcr, memleketin her köşesini bilfıil işgal ermiş gözü- kenler, yurt duygusu taşımayan kök- süzlerdir. Kcndi öz değerlerine düş- man olanı her bir olayda teker teker lanetleme gereği yok; doğal olan za- ten böyle davranmalarıdır, iç tutar- lılıklan vardır. Tutarsızlık, onlardan demokratlık, aydınlık düşünce ve ta- vır, hümanist anlayış beklemektir. Marcos ruhuyla aramızda yaşayan Edip Akbayram, Cıuıılıuriyct düş- manlannın hiçbir davetine katılma- yarak sağlam bir ölçü belirliyor. Devrimci, yurtscver, onurlu in- sanlann çıtası budıu-, Bu davetlere il- le de katılacak olanlar, öncelikle sö- zünü ettiğimiz çıtayı vurgulamalı vc bu çıtanın gerisine düşmcyi göze ala- rak o davete katılmış olmalannı ge- rekçelendirmelidirler. Savaştığınız düşüncenin temsilcilerinin davetine katılmak ve sonrasında "Kara- bük'te yaşananları diğer AKP bclediyelerine ıııal etnıcdiğini'''' söylemek, bu çıtanın gerisine düş- mektir. Kendisini yazarlardan çok şa- irlere yakın duyan ve uzunca bir sü- redir mevcut iktidara muhalifbir söy- lem sürdüren Latife Tckin, Yunan- lı yurtsever şair Yannis Ritsos'un, işkence altında yaşadığı Albaylar Cuntası döneminde, kendisine pa- saport vcrip yurtdışına göndenneyi öneren lçişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Patago'a söylediklerini hatırlayacaktır: "Bana pasaport vernıeye yetkiniz yoktur!" Sanatçıların halkla buluşabilme- leri, belediyclerin ya da diğer kamu kurumlarının sunacağı olanaklara bağımlı değil. Karabük'te bir başka etkinlik düzenleyerek, sendikalarla, işçilerle, gençlerle, kentin aydın- lık-ilerici yurttaşlarıyla buluşma gerçekleştırilcbilir. Curnhunyeti yık- mak için seferber olanlann tıiçbir yet- kileri olmadığı gibi, hantallıktan, uyuşukluktan, uzlaşmışlık, mızmız- lıktan, üç beş lira telif iicreti-iki üç gün ücretsiz konaklama zaaflarından kurtulabilen her sanatçınm ve Cum- huriyetçi yurttaşın da üzerine düşen sorumluluk vardır. En büyük güç- lüklerin içindcyken, üstünde dizcleri yazılı desenlerin satışından elde edi- len ve elinde baston ve çanla varkcn arabaya binmeye çalıştığı sırada gömlek cebine sokuşturulan hatın sa- yılır bir parayı, eviııe vanr vannaz bir zarta koyarak geri gönderen yücc gö- nüllü şair Enver Gökçe'nin küskün ama savaşçı ıslığı, Cumhuriyet diiş- manlannın ödcdikleri telifleri al- makta sakınca görmeyen sanatçıla- rın, şairlerin gürültülerini bastımıa- ya yeter. Godard'ın dediği gibi, belki de, "Entelektüel devrimci olabilmek için, entelektüel olmaktan vaz- geçmek gcrekiyor". ÖĞRETİM ÜYELERİ VE ÜNÎVERSİTELİLER ARASINDA ARAŞTIRMA: RektörAtatürkçü olmalı ZEYNEP ŞAHİN ANKARA - Öğrerim üyeleri, bir rektörde bu- lunması gcreken en önemli vasfın "Atatürk- çülük" olduğunu düşünüyor. Akadcmisyenler, rektöriin "laik olması gerektiğini" de vurgu- larken, ülkenin önündcki en büyük sıkıntıyı ise "ekonomik sorunlar" olarak göıüyor. Türki- ye'nin bugünkü dunımu, öğretim üyelerinin yüz- de 70'ini memnun ctmiyor. Ünivcrsite öğren- cileri ise parasal sıkıntılarla boğuşurken her 100 üniversiteliden 65'i okumak için çalışmak zo- runda kalıyor, yüzde 24'ü ise ayda 200 YTL'den az gclirle geçiniyor. Kök Strateji'niıı, 1710 üniversite öğrencisi ve 705 öğretim üyesi üzerinde yaptırdığı araştırma, akademik dünyanın sıkmtılan vc ülkeye nasıl baktığına ilişkin önemli sonuçlar ortaya koydu. Gazi, Ankara, ODTÜ, 19 Mayıs ve Akdeniz üni- versitelcrinde, "yüz yüze görüşme" ile ger- çekleştirilen araştımıanın, öğretim üyeleriyle il- gili kısnıında ulaşılan sonuçlann bazılan şöyle: *^ Öğretim üyeleri, rektör olacak kişinin ta- şıması gereken en önemli vasfi, yüzde 91,7'lik oranla "Atatürkçülük" olarak gösteriyor. Bıınu, yüzde 90.5 ile "adil olmak", 87.5'le de "laik olmak" izliyor. "Akademik kimliği ön planda tutmak" yüzde 85.9, "modernlik" yüzde 76.5, "hoşgörülü olmak" yüzde 71.2, "ileri görüşlülük" yüzde 56.8 ve "sempatik olmak" yüzde 52.1 tarafından rektör olmanm cn önemli vasfı olarak görülüyor. %/ Öğretim üyelerinin yüzde 70.2'si ülkenin genel durumundan memnun değil. Memnun olanlann oranı yüzde 19.1 olurken; 19.7'lik ke- sim ise "yorum yapmamayı" tercih ediyor. ^ Ülkenin geleceği açısından en korkulan şey, yüzde 76.8'lik kesimin üzerinde görüş birliği- ne vardığı "ekonomik sorunlar". Ülkenin en büyük sorunu yüzde 73.7'ye göre "bölünme", 66.3'e göre "irtica, şeriat", 62.4'e göre "siya- si belirsizlik", 61.9 için "işsizlik patlaması", 56.1 için "darbe", 44.5 için ise "savaş." ı/ En büyük sıkıntılan "geçim derdi". Diğer sıkıntılar ise sırasıyla; "ailevi sorunlar, çalış- ma koşulları, sağhk sorunları". ^ Öğrencileri için "verimli" çalıştığını dü- şünen öğretim üycsi oranı yüzde 25.4, "çok ve- rimli" çalıştığı düşünenlerin oranı da yüzde 12.3. • Verim düşüklüğü nedenlcrinin başında "ça- Iışma koşulları"m gösteriliyor. Üniversite öğrencilerinin verdikleri yanıtlar doğrultusunda ortaya çıkan tablo da şöyle: • Yüzde 24.7'lik kısmı ayda 200 YTL'den az, 19.4'ü ise 200 - 300 YTL gelirle geçiniyor. • Üniversiteliler, gelirlerinden en fazla har- camayı, kira için yapıyorlar. Diğer harcamalar ise "ulaşım, gıda, eğitim gereçleri, eğlence" olarak sıralanıyor. ^ Öğrenciliğin yanı sıra yüzde 41,2'si yanm zamanlı, 12.8'i tam zamanlı, 11.1'i de tatiller- de çalışmak zorunda kalıyor. Çalışmayan öğ- rencilerin oranı yüzde 34.9. Öğrencilerin yüz- de 65'i okumak için çalışmak zorunda kalıyor. Sakallı, cüppeli bir grup tstan- bul'dan Ankara'ya yol boyunca di- ni propaganda yaparak yürüyor. Köylülere camide propaganda İstanbul Haber Servisi - Dini bir cemaatin üyesi olan 9 kişilik grup, dini kıyafetleriyle İstan- bul'dan Ankara'ya yürürken uğ- radıklan Bolu'nun bir köyünde gittikleri köy camisinde propa- ganda yapınca cami müftüsünün talimatıyla çıkanldı. İstanbul Sultançiftliği'nde ya- şayan ve Ankara'ya yürüyerek giden grup, Bolu'nun merkeze bağh Yenigeçitveren köyüne uğ- radı. Köy camisinde cemaatlc birlikte öğle namazını kılan grup, namaz sonrası imam Sa- bahattin Özkan'a biraz dinlen- mek istediklerini söyleyerek ca- mide kaldı. tmamın camiden ay- nlmasmın ardından propaganda yapan grup, köylüler tarafindan ihbar edildi. Jandanna ekipleri, Bolu Müftüsü Yaşar Yap- rak'tan bilgi alırken, imam Öz- kan'dan gmbu dışan çıkamıasını ıstedi. Özkan'ın uyansı ile cami- den dışan çıkan grup, avluda jandarma tarafından kimlik kontrolünden geçirildi. Kimlik kontrölünün ardından, aranan ol- madığı için serbest bırakılan grup, tekrar Ankara'ya yürüme- ye başladı. Bolu Müftüsü Yap- rak, bu tür kişilerin insanlann zihnini bulandırdığını söylerken, Yenigeçitveren köyü imamı Öz- kan hakkında sonışturma açıldı. 8 YILLIK DAVA Hizbullah üyesi: Şeriat devleti istiyoruz DtYARBAKIR (Cumhuri- yet Bürosu) - Diyarbakır'da gö- rülen Hizbullah Ana Davası'nda söz alan sanık Hizbullah üyesi Rıfat Demir, şeriat esaslanna dayalı devlet istediğini itiraf etti. 8 yıldır devam eden Hizbullah Ana Davası Diyarbakır 6'ncı Ağır Ccza Mahkemesi'nde gö- rüldü. Duruşmaya Hizbullah adına 156 kişinin öldürülmesi. 80 kişinin yaralanması eylemle- rinden dolayı yargılanan 22'si tutuklu sanıktan 21 'i ile avukat- lan hazır bulundu. Örgüt lideri Hüseyin Velioğlu'nun öldüriil- düğü Beykoz operasyonunda yakalanan Edip Gümüş duruş- maya katılmadı. Sanık avukatla- n savunmalannı yapmak için ek süre istedi. Ancak hakkında ağırlaştmlmış müebbet hapis is- temiyle dava açılan tutuklu sa- nık Rıfat Demir, söz alarak sa- vunmasını yaptı. Demir, "Bat- man'daki işyerimizin bulun- duğu caddedc öldürülen 2 ki- şiyle ilgili sorumlu tutuluyo- rum. Murat ve Abdurahman Yıldız isimli kardeşler Müslii- man insanlardı, bizdendi. Şe- riat esaslanna dayalı bir dev- let istiyorum ve bunları öldür- nıenı mümkün değil. Onları kâfirler öldürmüştür" dedi. Avukat Hüseyin Yılmaz Di- yarbakır'da 11 ccsedin çıktığı mezar evin müvekkili Meh- met Ezme'ye değil, dedesi Mehmet Ezme'ye ait olduğu- nu belirterek müvekkilinin tah- liyesini istedi Tahliye istemle- rini reddeden mahkeme, gıyabi tutuklu Ejder Arpa'nın yaka- lanmasına karar verdi.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear