Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 4 TEMMUZ 2008 CUMA
8 HABERLERlN DEVAMI
TURKIYE
Istanbul B 33 Sinop
Edirne
B 28 Adana B 38
B 34 Samsun PB 25 Mersin
Kocaeli B 31 Trabzon B
Çanakkale B 32 Giresun B 24 Şanlıurfa
25 Diyarbakır B
B
Izrnir B 36 Ankara B 31 Mardin
Manisa B 38 Eskişehir B 31 Slirt
Aydın B 41 Konya B 29 Hakkâri
Denizli B 39 Sıvas B 25 Van
Zonguldak B 26 Antalya B 38 Kars
0 Açık ç T ^ Parçalı bulutlu
PB
Yurdun kuzeydoğu ke-
simleri parçalı bulutlu,
Doğu Karadeniz kıyıla-
rı sağanak vo gök gü-
rültülü sağanak yağışlı,
diğer yerler az bulutlu
ve açık geçecek. Hava
sıcaklığında önemli bir
degişiklik olmayacak,
Rüzgâr; kuzey ve ku-
zeydoğu yönlerden ha-
tit ara sıra kuvvette
esecek.
DIS MERKEZLER
Oslo
Helsinki
Stockholm
Londra
Amsterdam
Rruksel
Paıis
Bonn
PB
PB
PB
Y
PB
B
PB
B
23
17
22
25
24
26
29
31
Berlin B 25
Münih B 28 Zürih
Budapeşte
Madrid
Viyana
Belgrad
Soyfa
Roma
Atina
A
A
B
B
PB
PB
B
29
33
27
30
29
30
32
Y 29 Şam
Moskova
Aşkabat
Astana
Taşkent
Bakû
Bişkek
Tiflis
Kahire
PB
Y
PB
PB
Y
PB
PB
Y
23
33
27
36
26
30
31
36
PB 36
Bulutlu . Çok bulutlu Yagmurlu Kartı G6k gurültülu
GUNCEL CIJNEYT ARCAYUREK
• Baftarafı 1. Sayfada
maya hazırlanan bir çetenin varlığından söz edenler...
diğer yanda laik Cumhuriyeti koruyup kollamayı gö-
rev bilen, dinci kafaya karşı savaşım veren sivil,
emekli asker muhaliflerini "bertaraf etmek isteğini her
fırsatta gün ışığına çıkaran bir iktidar...
2004 yılında -ne kadarı doğru veya yanlış bilinme-
yen- ne yazık ki bir kuvvet komutanının darbe hazır-
lıklarını içerdiğini söylediği notlarla 2008 yılında kimi
olaylar ve kişilerle bağlantı kurulması...
Hatta ve hatta iktidar sahiplerinin Ergenekon so-
ruşturmasına mutlaka kimi orgenerallerin (askerin) bu-
laştırılmasını istediklerini içeren söylentiler...
Ergenekon soruşturması üzerinde parti grubunda ge-
niş bilgi veren ve hatta bir türlü tamamlanamayan id-
dianameyle ilgili eleştirilerin yaygınlaştığı gün, daha kaç
kişinin gözaltına alınacağını ve iddianamenin hazır ol-
duğunu, söyleyen AKP'li bir başbakan...
Bunlara ek daha birçok yaygın yorum, söylentiden
sonra:
Soruşturmanın sadece Ergenekon adında bir terör
örgütünü amaçladığını gel de benim külahıma anlat!
•••
Çoğu kesim bu soruya yanıt anyor. Bu davanın ama-
cı nedir?
Batı basınının yazdığı gibi, 'Türidye'de sistem çöküyor
mu"7 Ne yazık ki bu soruya Batı basını, ülkeyi çöküş
noktasına getirenin AKP'nin son yıllardaki tutumu ve
anlayışı olduğunu yazmıyor.
Laik sistem yerine Islami sistemi, şeriat düzenini ge-
tirmek mi amaçlanıyor?
İktidar bu davayı önümüzdeki süreçte yapmayı ta-
sarladığı amaçlarına yol açacak yargısal bir mekaniz-
ma olarak mı görüyor?
Kamuoyuna yerleşen saptama gayet çarpıcı, bir ba-
kıma soruları yanıtlıyor:
Yargı süreci; siyasal hesaplaşmanın ürünü, yargının
siyasal bir projenin uygulayıcısı durumuna gelmesi ve
getirilmesi!
2004 olaylarından çıkarak bugünleri değerlendir-
mekteki anlam nedir ve:
2004 yılında darbe yapılacağı duyumları aldıklarını
ve önlendiğini söyleyen Dışişleri Bakanı, bugün Çan-
kaya'da. Danıştay cinayetinin "iktidara karşı komplo"
diye niteleyen Başbakanlık'ta; Ümraniye olayını "Bu olay
daha büyüyecek, dikkat edin" diye yorumlayan Dışiş-
leri Bakanı da Çankaya'da.
öyleyse?.. Amaç yargısal olmaktan çok, siyasal!
•••
TÜSİAD içeriyi ve dışarıyı sarsan son gözaltılardan
sonra "demokrasi ve hukuka güvenin zedelenmeme-
si" gibi üstünkörü, bir şeyler söylemiş olmak için söy-
lendiği izlenimi veren bir açıklama yapıyor.
Sivil toplum örgütleri hâlâ sessiz... ABD susuyor. Av-
rupa Birliği bir şeyler söylemek zorunda kaldı; "so-
ruşturmada en yüksek uluslararası standartlara uyul-
masını" istiyor.
AB büyükelçilikleri hükümetin emrinde bulunan
güçlerin generalleri, aydınlan, gazetecileri göz altına alır-
ken uyguladıklan yöntemleri merkezlerine bildirmiyorlar
mı acaba?
llhan Selçuk'un, son olarak Mustafa Balbay'ın sa-
bahın ilk saatlerinde evlerinin basılmasını, arama ta-
rama sırasında evde yaşananları herhalde soruştur-
manın uluslararası standartlara uygun biçimde yapıl-
dığına bir örnek olarak görüyor ve değerlendiriyor ol-
malı ki... AB merkezi kargaların bilegüleceği def-i be-
la kabilinden bu açıklamayı yapıyor.
Içimizdeki ve dışımızdaki herkes, TÜSİAD'lar, sivil
toplum örgütleri... ABD ve AB... insanlığa aykın bu dav-
ranışlara göz yumarak AKP'nin gizli amaçlarına mal-
zeme taşıyor.
YARSAV'dan sempozyum
• ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - YAR-
SAV, Dünya Yargıçlar Birliği (IAJ) ve Demokrasi
ve Özgürlük İçin Avrupa Yargıçlan Birliği'nin dü-
zenleyeceği sempozyunı 5-6 Temmuz'da YAR-
SAV binasında gerçeklcştirilecek. Sempozyum,
YARSAV Başkanı Önıcr Faruk Eminağaoğlu vc
IAJ Genel Sekreteri Antonio Mura'nın konuşma-
lanyla başlayacak. Sempozyunıa emekli AİHM
Yargıcı Rıza Tünnen, eski Avrupa Parlamentosu
Dairesi Başkanı Christian Lange da katılacak.
AKP'nin talan kardeşliği
Hükümet, Hazine arazilerini işgal edenlerin ardından kaçak tarihi eser koleksiyonculannın
affina ilişkin tasanyı da Meclis'e gönderdi. Elektrik dağıtımı ile kaynak aktanmı da başladı
MURAT K1ŞLALI
ANKARA - Hükümet, son dö-
nemde yaptığı yasal düzenlemelerle,
birer birer ülke kaynaklannın sıııırsız
bir şekilde dağıtılmasının önünü açı-
yor. Hazine arazilerini talan edenler
için öngörülen 3 yıllık cezanm kal-
dınlmasına yönelik tasannın ardından,
kaçak tarihi eser koleksiyoncularına
gctirilmek istenen af bu düzenleme-
lerin sonuncusu oldu. Elektrik dağı-
tımı ile kaynak aktanmı ise uygula-
maya sokuldu. CHP'li Kemal Kı-
kçdaroğlu, "AkP'nin bu olanakları
sağlamasının ardında kendine ta-
raftar sağlama istcği var" dcdi.
Hükümet'in, ülke kaynaklannın
sınır gözetmeden dağıtmaya yönelik
yaptığı ve gerçekleştirmck istediği ya-
sal düzenlemelerden bazılan şöyle:
Tarihi eser koleksiyoncularına
af: Koleksiyoneıierin 15 Mart
1984'ten itibaren taşınmaz kültür
varlıklan vc bunlardan kopanlan ta-
rihi eserleri yasadışı olarak envan-
terlerine kaydetmeleri üzerine, bir Da-
nıştay karan ve Kültür Bakanlığı'nın
üç genclgesi ile yüzlerce kaçak tari-
hi eserin son olarak Şubat 2008 'e ka-
dar toplatılması istcndi. Aııcak son-
radan bakanlık eserleri toplamaktan
vazgeçti ve kaçak eserlcrin "alım-sa-
tım yapılmaması" şartıyla koleksi-
yoncularda kalmasma izin verecek ta-
sarıyı Meclis'e gönderdi.
Şehit acısı
Şınıak'ın Beytüşşebap ilçesi
kırsalında mayın patlaması so-
nucu önceki gün şehit olan Jan-
darma Komando Er İsnıail
Bay, Tokat'm Turhal ilçesine
bağh Çaylı beldesinde toprağa
verildi. Şehit erin annesi Dür-
dane Bay, ağıtlar yakarak terö-
re lanet yağdırdı. Şehidin baba-
sı Muharrem Bay ise gözyaşları
içinde "Vatan sağ olsun" dedi.
Şehidin kuzeni Cemal Anac ise
Ismail Bay ile 2 gün önce tele-
fonla görüştüğünü belirterek,
"Temmuzun 5'indc izne gelece-
ğitn' dedi ama cenazesi geldi"
diye konuştu. Biılis'in Güroy-
mak ilçesinde Emniyet Müdür-
lüğüne bağh bir karakola,
PKK'Iiler tarafından roketli
saldırıda bulunuldu. Saldırıda
ölen ya da yaralanan olmadı.
Hazine arazilerini talan edenle-
rin cezalarının kaldırılması:
AKP'lilerin getirdiği yeni yasa öne-
risiyle, kamu taşınmazlarını işgal
eden, bozan ya da sınırlannı değişti-
rcnlere 3 yıla kadar hapis cezası ve-
rilmesi hiikmü mevcut yasadan kal-
dınldı. Böylecc AKP, kıyılarbaşta ol-
mak üzere kamu arazilcrinin işgal ve
talan edilmesinin önünü açtı.
Elektrik dağıtım özelleştirmele-
ri başladı: Türkiye Elektrik Dağıtım
A.Ş. 2006'da 107 milyar kilovatsa-
at elektrik dağıttı. Tüketiciler her bir
kilovatsaat elektıik için hizmet be-
deli olarak 2.3 Yeni Kuruş ödüyor.
Hatta içinde Başkent ve Sakarya böl-
geleri ile başlayan özelleştimıelerta-
mamlandığında, bu para özel şir-
ketlerin kasasına girecek. Dağıtım
bölgelerinin ihalesini kazanan şir-
ketlcr 107 milyar kilovatsaatlik tü-
ketim üzerinden yılda 2.5 milyar
YTL, 30 yıllık imtiyaz süresi bo-
yunca ise toplam 75 milyar YTL kâr
elde edecckler. Üstelik ihale bedcli
ile yapacakları yatırımlan tiiketici-
lerin faturalarına ekleyeceklcr.
Su hakları özel sektöre devre-
diliyor: Devlet Su lşleri'ne ait 800'ün
üstündeki su kaynağı, baraj yapıla-
rak, elektriğin kilovatsaati başına
küçükbirbedel alınması karşılığı özel
sektöre devrediliyor. Elektriğin ki-
lovatsaati 18 YKrş'a ulaşmışken,
yapılan ihalelere göre dcvlete kilo-
vatsaat başına yapılacak ödemeler
0.04 YKrş'a kadar düştü. Barajlann
inşaat maliyetinden sonra bile, özel
sektör buradan imtiyaz süı-esi olan 49
yılda 400 milyar YTL'nin üzerinde
brüt gelir kazanacak.
'Islamcı terörist hazırhyorlar'
• Baştarafı 1. Sayfada
(halifeliği) kurraak" olduğuna hük-
metti. Yüksek mahkcmc, "Nurcu-
ların Rusya Federasyonu'ndaki
faaliyeti toplumdaki milliyetler
arası ve dinler arası istikrarı, dev-
letin bütünlüğünü tehdit etmek-
tedir" sonucuna vanrken "İnsanlar
gerekirse tarikatın öğretileri için
kcndini fcda etmeye hazır halc ge-
tiriliyorlar" tespitini yaptı. Karar-
da bu tespit için, "Böylece İslaını
kullanan başka radikal ve terör
örgütlerine eleman kaynağı ha-
zırlanmış bulunmaktadır" vıırgu-
sunun yapılması dikkat çekti.
Cumhuriyet, Nurcuları "uluslar-
arası radikal dinci örgüt" olarak ta-
nımlayan ve ülkedeki faaliyctlcrini ya-
saklayan Rusya Federasyonu Yüksek
Mahkemesi'nin "10 Nisan 2008"
tarihii kararının tanı metnine ulaşrı.
Rusya Federasyonu Yüksek Mahkc-
mesi'nden Romanenkova N.S. ile se-
kreter Sadunova V.A.'nm imzasını
taşıyan kararda, "Rusya Federasyo-
nu Genel Savcısı'ııın, 'Rusya Fede-
rasyonu menfaatlerini korumak ama-
cıyla Nurcular adlı uluslararası dinci
örgütün radikal olarak tanınmasına ve
Rusya Federasyonu'nda faaliyetinin
yasaklanmasına ilişkin' başvurusu-
nun" kabul cdilmesine karar verildi.
Gülen okullarına atıf
Yüksek mahkemenin, "GKPİ08-
859" Dosya No'lu karannda önemli
bilgiler yer aldı. "Nurculann düzenli
kurulmuş uluslararası bir örgüt
olduğunun" altmı çizen yüksek mah-
keme karannda vcrilen önemli ay-
nntılar özetle şöyle:
• Nurculann amacı bütün dünya Is-
lam devletini (halifeliği) kurmaktır,
• Hedeflerine ulaşmak amacıyla
kendilerine inanan sadık tarattarlar ye-
tiştirmek için örgüt üyeleri eğitim ku-
rumlan sistemini kurnıuş. Örgütün
kontrolündeki ticari ve içtimai ku-
rumlar aracığıyla Rusya vc Birleşik
Devletlcr Topluluğu'nda bu kurum-
lann finansmanını yapmaktadır.
• Nurculann Rusya Fedcrasyo-
nu'ndaki faaliyeti toplumdaki milli-
yetler ve dinler arası istikrarı, devle-
tin bütünlüğünü tehdit etmektedir.
• 21 Mayıs 2007'de yürürlüğü gi-
ren Moskova Koptev Belediyesi Mah-
kemesi'nin karanna göre, Said Nur-
si'nin Risale-i Nur' eserinden 14 ki-
tap radikal litcratür ilan edildi. Bu ki-
taplar inanan ve inanmayan insanlar
arasında din düşmanlığı yaratmaya
teşvik enformasyon, aynca bu eser-
lerin ve adı geçen iddia ve beyanla-
nn yaygınlaştınlmasmı haklı gösteren
enfonnasyon taşmıaktadır.
• Nurcular adlı uluslararası dinci ör-
güt, Rusy'da Said Nursi kitaplannın
tercümcsini, neşredilmesini ve ya-
yılmasını gerçekleştimıektedir.
• Mahkenıeyc sunulan belgelerc
göre dinci Nurcular örgütünün faali-
yeti ölüm olayına olumlu bakan insan
gıuplannı hazırlamaya, gerekirse ta-
rikatın öğretileri için kendini feda et-
meye hazır hale getinııeye yöncliktir.
• Böylece Islami kullanan başka ra-
dikal ve terör örgütlerine eleman
kaynağı hazııianmış bulunmaktadır.
Türk Aydmınm Sıvas'la îmtihanı
I Baştarafı 2. Sayfada
ya da kendileriııi bile ikna edemeyen
açıklamalarla karşılaştığımdan,
"ıkinci bir Sıvas da yaşansa, ba-
/.ıları yine hiçbir sey anlayama-
yacaklar" diye düşünmüştüm. Kar-
şımızdaki zihniyet, kendi yazarlan
Alev Alatlı'mn yazısını bile san-
sürleyen; "Türkân Saylan'ın okul-
lara nıüstchcen kitaplar dağıttır-
dığı, dine hakaret ettiği" konulu ha-
berler yapan; Cumhurbaşkanı Ah-
met Necdet Sezer. kanunlann ken-
disinc verdiği yetkiyi kullanarak, sağ-
lık dunımu kötü olan mahkûmlan at-
fettiğinde, "Sezer, yine PKK'li af-
fetti" diyebilen; Che Guevara'yı
"cani", 68'lileri "darbeci" ilan
eden; aydınlık Cumhuriyetten yana
yurtsever-devrimci insanlan ve laik
Cumhuriyeti hedef göstcnnekten
çekinnıeyen bir zihniyettir. Ne var ki,
bu zihniyetin gazetelcrinde kalem
oynatmayı, davetlerinde şiir oku-
mayı, şarkı söylemeyi, konuşma
yapmayı 'hoşgörü, diyalog, fark-
lılıkların birlikteliği' olarak yo-
rumlayanların egemenliğindeki sa-
nat-edebiyat dünyamızda tam bir
uyuşukluk, hantallık, düşiiııce-eylem
tutarsızlığı yaşanmaya devam ediyor.
Karabûk'e, AKP belediyesinin da-
vetlisi olarak giden yazarlanmızdan
Latifc Tekin'in uğradığı saldınya
yönelik ardı ardına yayımlanan 'kı-
nama' vc 'lanetleme' bildirilerini de
bu bağlamda ele alıp irdelcmek ge-
rekiyor.
Tüm kaleleri zaptedenler, tüm
tersanelere girenlcr, memleketin her
köşesini bilfıil işgal ermiş gözü-
kenler, yurt duygusu taşımayan kök-
süzlerdir. Kcndi öz değerlerine düş-
man olanı her bir olayda teker teker
lanetleme gereği yok; doğal olan za-
ten böyle davranmalarıdır, iç tutar-
lılıklan vardır. Tutarsızlık, onlardan
demokratlık, aydınlık düşünce ve ta-
vır, hümanist anlayış beklemektir.
Marcos ruhuyla aramızda yaşayan
Edip Akbayram, Cıuıılıuriyct düş-
manlannın hiçbir davetine katılma-
yarak sağlam bir ölçü belirliyor.
Devrimci, yurtscver, onurlu in-
sanlann çıtası budıu-, Bu davetlere il-
le de katılacak olanlar, öncelikle sö-
zünü ettiğimiz çıtayı vurgulamalı vc
bu çıtanın gerisine düşmcyi göze ala-
rak o davete katılmış olmalannı ge-
rekçelendirmelidirler. Savaştığınız
düşüncenin temsilcilerinin davetine
katılmak ve sonrasında "Kara-
bük'te yaşananları diğer AKP
bclediyelerine ıııal etnıcdiğini''''
söylemek, bu çıtanın gerisine düş-
mektir. Kendisini yazarlardan çok şa-
irlere yakın duyan ve uzunca bir sü-
redir mevcut iktidara muhalifbir söy-
lem sürdüren Latife Tckin, Yunan-
lı yurtsever şair Yannis Ritsos'un,
işkence altında yaşadığı Albaylar
Cuntası döneminde, kendisine pa-
saport vcrip yurtdışına göndenneyi
öneren lçişleri Bakanı ve Başbakan
Yardımcısı Patago'a söylediklerini
hatırlayacaktır: "Bana pasaport
vernıeye yetkiniz yoktur!"
Sanatçıların halkla buluşabilme-
leri, belediyclerin ya da diğer kamu
kurumlarının sunacağı olanaklara
bağımlı değil. Karabük'te bir başka
etkinlik düzenleyerek, sendikalarla,
işçilerle, gençlerle, kentin aydın-
lık-ilerici yurttaşlarıyla buluşma
gerçekleştırilcbilir. Curnhunyeti yık-
mak için seferber olanlann tıiçbir yet-
kileri olmadığı gibi, hantallıktan,
uyuşukluktan, uzlaşmışlık, mızmız-
lıktan, üç beş lira telif iicreti-iki üç
gün ücretsiz konaklama zaaflarından
kurtulabilen her sanatçınm ve Cum-
huriyetçi yurttaşın da üzerine düşen
sorumluluk vardır. En büyük güç-
lüklerin içindcyken, üstünde dizcleri
yazılı desenlerin satışından elde edi-
len ve elinde baston ve çanla varkcn
arabaya binmeye çalıştığı sırada
gömlek cebine sokuşturulan hatın sa-
yılır bir parayı, eviııe vanr vannaz bir
zarta koyarak geri gönderen yücc gö-
nüllü şair Enver Gökçe'nin küskün
ama savaşçı ıslığı, Cumhuriyet diiş-
manlannın ödcdikleri telifleri al-
makta sakınca görmeyen sanatçıla-
rın, şairlerin gürültülerini bastımıa-
ya yeter.
Godard'ın dediği gibi, belki de,
"Entelektüel devrimci olabilmek
için, entelektüel olmaktan vaz-
geçmek gcrekiyor".
ÖĞRETİM ÜYELERİ VE ÜNÎVERSİTELİLER ARASINDA ARAŞTIRMA:
RektörAtatürkçü olmalı
ZEYNEP ŞAHİN
ANKARA - Öğrerim üyeleri, bir rektörde bu-
lunması gcreken en önemli vasfın "Atatürk-
çülük" olduğunu düşünüyor. Akadcmisyenler,
rektöriin "laik olması gerektiğini" de vurgu-
larken, ülkenin önündcki en büyük sıkıntıyı ise
"ekonomik sorunlar" olarak göıüyor. Türki-
ye'nin bugünkü dunımu, öğretim üyelerinin yüz-
de 70'ini memnun ctmiyor. Ünivcrsite öğren-
cileri ise parasal sıkıntılarla boğuşurken her 100
üniversiteliden 65'i okumak için çalışmak zo-
runda kalıyor, yüzde 24'ü ise ayda 200 YTL'den
az gclirle geçiniyor.
Kök Strateji'niıı, 1710 üniversite öğrencisi ve
705 öğretim üyesi üzerinde yaptırdığı araştırma,
akademik dünyanın sıkmtılan vc ülkeye nasıl
baktığına ilişkin önemli sonuçlar ortaya koydu.
Gazi, Ankara, ODTÜ, 19 Mayıs ve Akdeniz üni-
versitelcrinde, "yüz yüze görüşme" ile ger-
çekleştirilen araştımıanın, öğretim üyeleriyle il-
gili kısnıında ulaşılan sonuçlann bazılan şöyle:
*^ Öğretim üyeleri, rektör olacak kişinin ta-
şıması gereken en önemli vasfi, yüzde 91,7'lik
oranla "Atatürkçülük" olarak gösteriyor.
Bıınu, yüzde 90.5 ile "adil olmak", 87.5'le de
"laik olmak" izliyor. "Akademik kimliği ön
planda tutmak" yüzde 85.9, "modernlik"
yüzde 76.5, "hoşgörülü olmak" yüzde 71.2,
"ileri görüşlülük" yüzde 56.8 ve "sempatik
olmak" yüzde 52.1 tarafından rektör olmanm
cn önemli vasfı olarak görülüyor.
%/ Öğretim üyelerinin yüzde 70.2'si ülkenin
genel durumundan memnun değil. Memnun
olanlann oranı yüzde 19.1 olurken; 19.7'lik ke-
sim ise "yorum yapmamayı" tercih ediyor.
^ Ülkenin geleceği açısından en korkulan şey,
yüzde 76.8'lik kesimin üzerinde görüş birliği-
ne vardığı "ekonomik sorunlar". Ülkenin en
büyük sorunu yüzde 73.7'ye göre "bölünme",
66.3'e göre "irtica, şeriat", 62.4'e göre "siya-
si belirsizlik", 61.9 için "işsizlik patlaması",
56.1 için "darbe", 44.5 için ise "savaş."
ı/ En büyük sıkıntılan "geçim derdi". Diğer
sıkıntılar ise sırasıyla; "ailevi sorunlar, çalış-
ma koşulları, sağhk sorunları".
^ Öğrencileri için "verimli" çalıştığını dü-
şünen öğretim üycsi oranı yüzde 25.4, "çok ve-
rimli" çalıştığı düşünenlerin oranı da yüzde 12.3.
• Verim düşüklüğü nedenlcrinin başında "ça-
Iışma koşulları"m gösteriliyor.
Üniversite öğrencilerinin verdikleri yanıtlar
doğrultusunda ortaya çıkan tablo da şöyle:
• Yüzde 24.7'lik kısmı ayda 200 YTL'den
az, 19.4'ü ise 200 - 300 YTL gelirle geçiniyor.
• Üniversiteliler, gelirlerinden en fazla har-
camayı, kira için yapıyorlar. Diğer harcamalar
ise "ulaşım, gıda, eğitim gereçleri, eğlence"
olarak sıralanıyor.
^ Öğrenciliğin yanı sıra yüzde 41,2'si yanm
zamanlı, 12.8'i tam zamanlı, 11.1'i de tatiller-
de çalışmak zorunda kalıyor. Çalışmayan öğ-
rencilerin oranı yüzde 34.9. Öğrencilerin yüz-
de 65'i okumak için çalışmak zorunda kalıyor.
Sakallı, cüppeli bir grup tstan-
bul'dan Ankara'ya yol boyunca di-
ni propaganda yaparak yürüyor.
Köylülere
camide
propaganda
İstanbul Haber Servisi - Dini
bir cemaatin üyesi olan 9 kişilik
grup, dini kıyafetleriyle İstan-
bul'dan Ankara'ya yürürken uğ-
radıklan Bolu'nun bir köyünde
gittikleri köy camisinde propa-
ganda yapınca cami müftüsünün
talimatıyla çıkanldı.
İstanbul Sultançiftliği'nde ya-
şayan ve Ankara'ya yürüyerek
giden grup, Bolu'nun merkeze
bağh Yenigeçitveren köyüne uğ-
radı. Köy camisinde cemaatlc
birlikte öğle namazını kılan
grup, namaz sonrası imam Sa-
bahattin Özkan'a biraz dinlen-
mek istediklerini söyleyerek ca-
mide kaldı. tmamın camiden ay-
nlmasmın ardından propaganda
yapan grup, köylüler tarafindan
ihbar edildi. Jandanna ekipleri,
Bolu Müftüsü Yaşar Yap-
rak'tan bilgi alırken, imam Öz-
kan'dan gmbu dışan çıkamıasını
ıstedi. Özkan'ın uyansı ile cami-
den dışan çıkan grup, avluda
jandarma tarafından kimlik
kontrolünden geçirildi. Kimlik
kontrölünün ardından, aranan ol-
madığı için serbest bırakılan
grup, tekrar Ankara'ya yürüme-
ye başladı. Bolu Müftüsü Yap-
rak, bu tür kişilerin insanlann
zihnini bulandırdığını söylerken,
Yenigeçitveren köyü imamı Öz-
kan hakkında sonışturma açıldı.
8 YILLIK DAVA
Hizbullah
üyesi: Şeriat
devleti istiyoruz
DtYARBAKIR (Cumhuri-
yet Bürosu) - Diyarbakır'da gö-
rülen Hizbullah Ana Davası'nda
söz alan sanık Hizbullah üyesi
Rıfat Demir, şeriat esaslanna
dayalı devlet istediğini itiraf etti.
8 yıldır devam eden Hizbullah
Ana Davası Diyarbakır 6'ncı
Ağır Ccza Mahkemesi'nde gö-
rüldü. Duruşmaya Hizbullah
adına 156 kişinin öldürülmesi.
80 kişinin yaralanması eylemle-
rinden dolayı yargılanan 22'si
tutuklu sanıktan 21 'i ile avukat-
lan hazır bulundu. Örgüt lideri
Hüseyin Velioğlu'nun öldüriil-
düğü Beykoz operasyonunda
yakalanan Edip Gümüş duruş-
maya katılmadı. Sanık avukatla-
n savunmalannı yapmak için ek
süre istedi. Ancak hakkında
ağırlaştmlmış müebbet hapis is-
temiyle dava açılan tutuklu sa-
nık Rıfat Demir, söz alarak sa-
vunmasını yaptı. Demir, "Bat-
man'daki işyerimizin bulun-
duğu caddedc öldürülen 2 ki-
şiyle ilgili sorumlu tutuluyo-
rum. Murat ve Abdurahman
Yıldız isimli kardeşler Müslii-
man insanlardı, bizdendi. Şe-
riat esaslanna dayalı bir dev-
let istiyorum ve bunları öldür-
nıenı mümkün değil. Onları
kâfirler öldürmüştür" dedi.
Avukat Hüseyin Yılmaz Di-
yarbakır'da 11 ccsedin çıktığı
mezar evin müvekkili Meh-
met Ezme'ye değil, dedesi
Mehmet Ezme'ye ait olduğu-
nu belirterek müvekkilinin tah-
liyesini istedi Tahliye istemle-
rini reddeden mahkeme, gıyabi
tutuklu Ejder Arpa'nın yaka-
lanmasına karar verdi.