25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 21 TEMMUZ 2008 PAZARTESİ 8 HABERLERIN DEVAMI T U R K I Y E Istanbul Edirne Kocaeli Çanakkale izmir Manisa Aydın Denizli B B B B A A A A 31 34 a:' 32 36 38 4 0 39 Zonguldak PB 27 Antalya Sinop Samsun lı;ıl) -oıı Gıresun Ankara Eskişehir Konya Sıvas ı-'b PB Y Y B B B B ;\s 28 27 26 34 31 33 29 Adana 36 37 Kars Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van A A A A A B B 34 41 42 39 40 33 30 A 28 Yurdun ku^eydoğu ke- simleri parçalı ve çok bulutlu, Doğu Karadeniz ktyıları ile Artvin, Kars ve Ardahan çevreleri kısa süreli sağanak ve gök gürültülü sağanak ya- ğışlı, diğer yerleıde az bulutlu ve açık geçecek. Hava sıcaklığı yağış alan yerlerde biraz aza- lacak, diğer yerlerde önemii birdeğişiklik ol- ınayacak. DIŞ MERKEZLER Oslo Helsinki Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn Y Y Y B Y Y Y B 16 21 20 19 18 18 21 16 Berlin B 23 Moskova Y Budapeşte Y 30 Aşkabat B Madrid B 37 Astana PB Viyana 24 Taşkent Y Belgrad B 34 Bakû Soyia PB 32 Bişkek Roma B 26 Tiflis Atina B 31 Kahire Münih 20 Zürih Y 23 Şam 0Aç,k Parçalı bulutlu Sisli , Bulutlu k Çok bulutlu Sök gürültülü Ordu Hedef. • Baştarafı 1. Sayfada Türk Ordusu ülkenin bölünmezliğine karşı si- yasal bir tehdit oluşturan asimetrik savaşta teröre baskın çıkmıştır. Dünya -en başta Anıe- rika- bunu biliyor. • Türk Ordusu, Meh- nıetçik felseîesini ileri tek- nolojiyle birlikte sürdü- rebilen tek askeri güç ola- rak Ortadoğu'da büyük bir ağırlık oluşturuyor; laik Cumhuriyetin beka- sını güvenceye bağlıyor. Dışardaki vc içerdeki hasını güçler bu gerçeğin farkındadırlar. Türk Ordusu'nun he- def tahtası haline getiril- mesinin temclinde bu ge- rekçe yatıyor. Asker parçalandığı ya da yıkıldığı zanıan, laik Türkiye Cumhuriyeti'nin sonıı gelmiş olacaktır. • Yalnız laik-demokra- tik Türkiye'nin savunul- masında değil, Cumhuri- yet devletinin korunma- sında da Ordu'nun işlevi bugün çok büyük... Laik asker Türkiye'de bugün demokrasinin vaz- geçilmez kurunılarından birisini oluşturuyor... Içerde Ordu'ya akıl al- nıaz bir seviyesizlik ve düşmanlıkla saldıranların kökleri artık çok iyi bili- niyor ki dışardadır. Ordu'nun müdahale- sine karşıyız, atna, tenıi- natından da vazgeçeme- yiz. Cumhuriyet Almanya'daki Kürt dernekleri 'dağcılan Kızılhaç teslim alsm' kampanyası başlatmıştı PKK'nin hesapları tutmadı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Almanya'daki PKK yandaşı dcrnek- lerin başlattığı "kaçırılan Ahnan dağ- cıları Kızılhaç teslim alsııı" propa- gandası, işe yaramadı. Türkiye'nin dcvre dışı kalmasım amaçlayan bu öncriyi Almanya'nın rcddctmesi ve Türkiye'nin kararlı tutumunun ardın- dan teröristler dağcılan bırakmak zo- runda kaldı. Dağcdar yasal prosedür gereği ifa- dclcri alındıktan ve adliyeyc sevke- dildikten sonra Ahnan yetkililere tes- lim edildi. Dışişleri Bakanlığı Sözcü- sü Burak Özügergin de Dışişlcri Ba- kanı Ali Babacan'ın Alman mcslek- taşı Frank-Walter Steinmeier'i ara- yai"ak üç Alman dağcının kurtanldığını bildirdiğini açıkladı. Almanya Başba- kanı Angela Merkel. "Rahatladım" diyerek dağcılann serbest bırakılma- sıııda rolü olan herkese teşekkür etti. Ağn Dağı'na tirnıanış için 7 Tcmmuz günü Dogubeyazıt'tan ayrılan 13 Al- man dağcının 3 bin 200 metredc kur- duğu kanıplan 8 temmuz geccsi 5 PKK'li terörist tarfindan basılmıştı. Ka- çırılan Alman dağcılar Lars Holger Renne (33), Martın Georg (49), Hel- mut Johann'ı (65) dün serbest bıra- kıldı. Dağcıların serbest bırakılma sü- recinde, hem Almanya hem de Türki- ye tarafından örgütc taviz verilmemc- si de dikkat çekti. Geçtiğimiz hafta ba- sında, Almanya'da PKK yandaşı der- nekler bir açıklama ile Kızılhaç yetki- lilerinin bölgeye gitmesi durumunda PKK'nin dağcılan serbest bırakacağı- nı açıklamıştı. Türkiye'nin kendi top- raklannda devre dışı bırakılmasını he- defleyen bu yaklaşımı Almanya red- detti. Alman yetkililer iilkedeki Kızıl- haç yetkililerinin dağcılan teslim al- maya gitmesine izin vermedi. Terör ör- gütünün, Berlin'in bu tutumu nedeniyle teröristleri serbest bırakmak zorunda kaldığı bildirildi. Terör örgütünde çatlama Alman dağcılann kaçırılması PKK içinde dc bölünmeyc yol açmıştı. Ör- güt telsizlerinde dağcılann Fehman Hüseyin'e bağlı teröristlerce kaçırıl- dığı, bunun kendisini tasfiye etnıeyi hedetleyen Murat Karayılan'ı zor durumda bırakmayı amaçladığı şek- linde değerlendirilmişti. Teröristler telsizde, "Almanya bu sefer affet- mez" diyc konuşmuşlardı. Terör örgürü, tüm propaganda giri- şimlcri sonuç vermeyince dağcılan ser- best bıraktı. Bir tepeye bırakılan dağ- cılann jandanna tarafından alındığı, gerekli işlemlerin yapılmasınm ar- dındaıı Türk yctkililerce bölgede ge- lişmeler hakkında bilgi alnıak için bu- lunan AJman diploınatik yetkililere tes- lim edildiği kaydcdildi. Dağcılann jandanna tarafından alınmasının ar- dından sağlık kontrolünden geçiril- dikleri, adli işlemlerin ardından da ser- best bırakıldıkları bildirildi. AÇI MUMTAZ SOYSAL Sürüklenişi Önlemek ERGENEKON dalgasının boğduğu konulardan bi- ri de dış politika oldu. Ülke gözaltılar, tutuklamalar ve iddianame çalkantılarıyla meşgulken dıştaki ge- lişmeler karşısında yapılabileceklere yeterince eğilin- medi. En başta, Sarkozy Fransası'nın "Akdeniz'de Bir- lik" denen girişimi var. ABD'nin Genişletilmiş Orta- doğu tasarımına tüy dikecek ve genelde Batı'nın çı- karlarına yarayacak bir girişim bu. llk bakışta önceki Barcelona tasarımının devamı gibi gözüküyor ve Av- rupa Birliği'ne dadanmaya niyetli Akdenizlileri oya- lamaya yönelik. Ankara açısından bakınca, bu ye- ni oluşum AB kapısından döndürülen Ankara'nın tı- kılmak istendiği bir sandık odasıdır ve amaç budur. Ama, özde amaç daha geniş: Almanya'nın Doğu Av- rupa'daki ağırlığına karşı Fransa'nın birdengeleme girişimi söz konusudur. Bu nedenle, fazla önemsenmemesi ve dışında ka- lınması gerekirdi. Ne var ki, bir hayli duraksamadan sonra katılındı ve böylece Türkiye'nin çıkarlarıyla hiç ilgisi olmayan bir girişime sürüklenilmiş oldu. Artık, olsa olsa, kararlarda oybirliği ilkesinin kabul ertiril- miş olmasını Ankara'nın bir diplomasi başansı sa- yarak sürüklenişi onunla noktalamaktan başka ça- re kalmamıştır. Bu vesileyledahagenel birtutum değişikliği üze- rinde durmak yararlı olabilir. Türkiye, "jeostratejik" üstünlüklerini, yani siyasal coğrafyasının kendisine sağlaması gereken durumu iyi değerlendirebilmiş bir ülke sayılmaz. Soğuk Savaş döneminin alışkanlığıyla bu konuya hep Batı'nın bölgedeki çıkarlarına bek- çilik açısından bakıldı. Şimdi de, enerji koridoru ol- manın kazandırdığı önem bakımından. Oysa, duruma başkalarının gözüyle değil de biz- ce yapılabilecekler açısından bakıldığında bölgenin merkezinde olmanın Türkiye'ye sağlayabileceği üs- tünlükler saymakla bitmez. Örneğin şu son konuda, ABD'nin Büyük Ortadoğu ya da Sarkozy'nin Akde- niz tasarımlarının karşısına daha gerçekçi, daha ye- rel ve daha pratik bir "Doğu Akdeniz" tasarımıyla çı- kılsa fena mı olurdu? Şimdi "nadasa bırakılmış" gö- züken Karadeniz Ekonomik Işbirliği'ni Akdeniz'in doğusundan birkaç ülkenin katılımıyla tamamlamaya öncülük etmek bu ülkeye daha elverişli bir konum kazandırmaz mıydı? Başkalarının tasarımları içine tı- kılmaktan daha iyi değil midir öylesi? Ancak, böyle roller oynamak isteyecek bir ülke- nin aynı zamanda bölgedeki haklarına sahip çık- ma iradesini de açıkça ortaya koyması gerekir. Ayın 25'inde Kıbrıs sorunu için yeniden masaya oturul- duğunda adadaki haklarından vazgeçilmesi yö- nündeki girişimlere seyirci kalacak bir Türkiye'nin sö- zünü başka konularda da kimse dinlemez. Başba- kan'ın dün 20 Temmuz Bayramı'na katılmak için Kıb- ns'a gitmiş olması, inşallah böyle bir seyirciliğin değil, tam tersine yepyeni bir kararlılığın göstergesidir. mumtazsoysal@gmail.com Taviz verilmedi, sonuç alındı Ağrı Valisi Mchmet Çetin, PKK'ye yöne- lik son iki günde yaptığı operasyolar soniıcu çemberin daraltıldığım ve çare- siz kalan PKK'lilcrin Alman dağcılan serbest bıraktığını ifade ederek "Türk ve Alman hükümetlerinin koordineli çalışnıası sonucu bu sonuç alındı. Al- manya hükümeti de terör örgütüne karşı taviz vermemiş ve kararlı tutum sergilemiştir. Bunun üzerine çemberin daraldığını ve amaçlarına ulaşamaya- caklarını anlayarak çaresiz kalan terö- rist grup, dağcılan serbest bırakmak zorunda kalmıştır" diye konuştu. Çe- tin, serbest kalan Alman dağcılann ad- li işlemlerin tamamlanmasının ardın- dan Ağrı'da bulunan Alman heyetine teslim edileceğini ve ülkelerine dönme- lerinin sağlanacağını söyledi. Kaçırılan Alman dağcılar, Ağrı'nın Doğubeyazıt ilçesinden eskort eşliğinde Ağrı Polis Evi'ne getirildi. (Fotoğraf: AA) Albay Oz için soruşturma açılıyor Dink'in Öldürülmesinde ihmali olduğu iddia edilen Albay Ali Öz ve Yüzbaşı Metin Yıldız 'istihbaratı gizlemek ve işlem yapmamak' suçlamalanyla ilgili olarak ifade verecek TRABZON (Cumhuriyet) - Trabzon Valisi Nuri Okutan, Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in öldürülmesinde ih- mali olduğu iddiasıyla eski ll Jan- danna Alay Komutanı Albay Ali Öz ve eski lstihbarat Şube Müdiirü Kı- dcmli Yüzbaşı Metin Yıldız hak- kında soruşturma açılmasına karar verildiğini beliıiti. Jandarma Astsubay O.Ş. ile Jandarma Uzman Çavuş V.Ş'nin, görevi ihmal iddiasıyla hakların- da açılan dava kapsannnda mah- kemede vcrdikleri ifadeler doğ- rultusunda, Trabzon Cumhuriyet Başsavcılığı'nca soruşturma açıl- ması konusunda kendilerine yazı gcldiğini ifade eden Okutan, ken- disinin konuyla ilgili müfettiş ta- lep ettiğini açıkladı. Müfettiş incelcdi Okutan, "Müfettiş Trabzon'a geldi, incelemelerdc bulundu ve rapor düzenledi. Raporu da daha sonra bize suııdıı. Biz de raporu değerlendirdik" dedi. Raporun ll ldare Kunjlu'nda görüşüldüğünü anlatan Okutan, "Albay Öz ve dö- neınin İl İstihbarat Şube Müdürü Kıdemli Yüzbaşı Yıldız hakkında istihbaratı gizlemek ve işlem yap- mamaktan soruşturma açılması- na karar verdik" diye konuştu. Okutan, aynca Öz ve Yıldız hak- kında gerçcğe aykın belge düzen- lenmesi için talimat vernıe, lstihba- rat Şube Müdürlüğü'nde görevli Jandanna Başçavuş G.Y, Jandanna Uzman Çavuş Ö.A, Jandanna Ast- subay O.Ş, Jandanna Uzman Çavuş V.Ş. hakkında da sonradan evrak tanzim ehne suçundan soruşrunna açılmasına izin vcrdiklerini kay- detti. Okutan, soruşturma izinlerini kapsayan dosyalann bugün ilgili yerlere iletileceğini söyledi. Hrant Dink. ŞEHlT ASTSUBAY BAKBAK Saatlerce yaralı olarak çatışmış Yurt Haberleri Servisi- Şımak'ın Silopi ilçesi kırsal kesiminde geçcn hafta terör örgütü üyelcriyle girdiği ça- tışmada şehit düşen Jandar- ma Komando Astsubay Onur Bakbak'ın (27), ara- larında çocuklann da bulun- duğu köylüleri korumak için saatlerce yaralı olarak ça- tıştıktan sonra yaşamını yi- tirdiği ortaya çıktı. 13 Temmuz akşam saatlc- rinde, Silopi, Cudi Dağı etek- lcrinde bulunan ve daha ön- ce boşaltılan Esenli ile De- rebaşı köyleri arasında dev- riye görevi yürüten Jandanna Komando Astsubay Onur Bakbak komutasındaki tim bir grup terör örgütü üyesiy- le çatışmaya girdi. Çatışma bölgesinde hayvanlannı ot- latmak ve bahçelerini sula- mak için bulunan köylülerin ifadelerine göre, şehit Bak- bak, çatışma sırasında aya- ğından yaralandı ancak cm- rindeki askerlere, "Kendi gü- venliğinizi vc köylülerin gü- venliğini sağlayın" emri ve- rerek aralannda çocuklann da bulunduğu köylüleri güvenli bölgeye nakletti. Şehit Bak- bak'ın yaralı haldc çatışmayı sürdürdüğünü anlatan köylü- lcr, "Bize de kendinize dikkat edin, çocuklarınızı koruyun dedi. Daha sonra şehit düş- tüğünü öğrendik. Çok üzüi- dük, gerçek bir kahraman- dı" dedi. Aynı çatışmada jan- danna er Murat Uzun da şe- hit düşınüştü. YÖK GENEL KURULU TOPLANIYOR Rektör adaylan belli oluyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Genel Kuru- lu'nun bugün ve 22 Tem- muz'da yapılacak toplantı- sında, 21 üniversitenin cum- huıbaşkanına sunulacak rek- tör adaylan belirlenccek. Kıırul üyeleri, görev süre- si ağustos ayında sona erecek 21 üniversitenin rektör aday- lanndan Cumhurbaşkanlığı- na sunulmak üzerc 3 ısun be- lirlcmek için bir araya gele- cek. Kurulda, her üniversite- nin aday adaylan arasından 3'er isiın seçilecek ve Cum- hurbaşkanlığı'na sunulacak. Cumhurbaşkanı da 3 aday arasından birini rektör ata- yacak. YÖK Genel Kurulu, daha önce toplanarak top- lam 126 adayı mülakata al- mıştı. Rektör adaylannın be- lirleneccği 21 üniversite şun- lar: "Akdeniz Üniversitesi, Ankara Üniversitesi, Ata- türk Üniversitesi, Boğaziçi Üniversitesi, Cumhuriyet Üniversitesi, Çukurova Üni- versitesi, Dicle Üniversitesi, Dokuz Eylül Üniversitesi, Ege Üniversitesi, Erciyes Üniversitesi, Fırat Üniver- sitesi, Gazi Üniversitesi, Ga- ziantep Üniversitesi, Inönü Üniversitesi, tstanbul Tek- nik Üniversitesi, Karade- niz Teknik Üniversitesi, On- dokuz Mayıs Üniversitesi, Orta Doğu Teknik Üniver- sitesi, Trakya Üniversitesi, Uludağ Üniversitesi ve Yıl- dız Teknik Üniversitesi." GUNDEM MUSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada benzer yılda ortalama 2-3 başlık atıldığını görü- yoruz. Başbakan Erdoğan, 3 Kasım 2002 se- çimlerinin verdiği güçle Denktaş'ı daha görev- deyken kenara çekme arayışına girmişti. Erdo- ğan'ın o günlerde verdiği demeçlerden biri şuy- du: "40 yıllıkpolitikalarla bu iş çözülmez..." Erdoğan bu sözü söyleyeli 5 yıl oldu! Kendi he- sabını dikkate alırsak yolun 8'de 1 'i bitti! Bugün- lerde biri çıkıp Erdoğan'a şunu söylese hakkıdır: "5 yıldır bu yıl Kıbrıs 'ta çözüm yılı olacak diyor- sunuz... 5. baskı da bitiyor, ne diyorsunuz?" Zira Erdoğan adadan iki gündür yine takvim ve- riyor: "2008 Kıbrıs'ta çözüm yılı olacak!" 2004 de öyleydi... 24 Nisan 2004'te adanın iki yakasında yapıjan Annan Planı referandumu ar- tık kesin çözümün bir parçasıydı! Annan Planı bin parça oldu! 2005 de çözüm yılıydı... Türkiye'nin ve KKTC'nin eli güçlenmişti, AB'nin de omuz verdiği Annan Pla- nı'na evet diyen taraf olarak top artık Rumlardaydı. Rumlar da "mademki top bizde, sizin eliniz güç- lüyse bizim de ayağımız" dediler... Her türlü ayak oyunuyla yine üstte kalan taraf oldular... • • • Dün Kıbrıs Barış Harekâtı'nın 34. yıldönümüy- dü. KKTC'deki törenlerde yapılan konuşmaları din- ledik; gerek Erdoğan'ın gerekse Talat'ın konuş- masının kimi bölümleri vardı ki, mırıldanmadan edemedik: "Bu kısımlan Denktaş yazmış olmasın!" Erdoğan "milli dava" dedi... "Şehit kanlarıyla alın- mış topraklar" dedi... Dedi de dedi... Talat, 1974 kazanımlarının öneminden söz et- ti... Acaba bu söylemlerle eylemler örtüşecek mi? Bunun için her şeyden önce sadece Türk tara- fının değil Rumların da çözümden yana olması ge- rekli. Oysa Rum yönetimi lideri Hristofyas'ın, Ta- lat'la "eskiyoldaş" kucaklaşması yaparken tarihi Rum tezlerinin hiçbirinden ödün vermediğini gö- rüyoruz. Şu tümce Hristofyas'ın Avusturya bası- nına temmuz başında verdiği demeçten: "Talat'la birlikte işgale ve anavatana bağımlılı- ğından kurtulma yönünde mücadele veriyoruz." *•• Talat'la Hristofyas 25 Temmuz'da yeniden bir araya gelecek. Ortada bir dizi tez uçuşuyor. İki li- derin üzerinde birleştiği iddia edilen zemin şu: "Tek egemenlik ve tek vatandaşlık." Adanın iki yakasındaki nüfus dengesinin yüzde 20'ye 80 Türkler aleyhine olduğu dikkate alınırsa, tek egemenliğin kime ait olacağı kolayca anlaşı- lacaktır. Kaldı ki, Hristofyas'ın Talat'la yaptığı ilk görüşmelerin ardından Ingiltere'ye giderek bu ül- ke ile imzaladığı mutabakat zaptı geleneksel Rum tezlerinin altının bir daha çizilmesinden iba- ret. Hristofyas'ın duruşundan, gülüşünden, de- meçlerinden anlaşılan şu: 2008 yılını karşılıklı görüşmelerle yayacak... 2009'a gelindiğinde Türkiye'nin karşısına yine AB kalkanıyla çıkacak! Öyle anlaşılıyor ki, Erdoğan da olası çözüm se- çeneklerinin Türkiye'de anlatılamayacak kadar kö- tü olması halinde topu Talat'a atıp şöyle diyecek: "KKTC yönetimine herkes saygı duymalı. Biz bu saygının gereği olarak Talat'ın attığı adımlann ar- kasındayız..." O aşamaya gelinir mi? Zor görünüyor... Bu durumda, son tangonun başına "fa" getir- mek abartma olmaz: Kıbrıs'ta fa-son tango! ankcum@cumhuriyet.com.tr OSMANGAZİ SPOR KULÜBÜ Su parkında bikini yasağı BURSA (Cumhuriyet) - Bursa'nın AKP'li Os- mangazi Belediyesi'nce yaptınlan kablolu su kayağı tesisi Sukaypark'ta, kadınlann bikini ile gezmesi yasaklandı. Osmangazi Spor Ku- lübü'ne ait olan tesislerde 17-19 Ekim tarihle- ri arasında 2008 CableWakeboard Avrupa Şampiyonası'fun yapılması planlanıyor. Bursa'nın en büyük merkez ilçesi olan Os- mangazi Belediyesi, Soğanlı Mahallesi'nde yaklaşım 6 milyon YTL'lik yatınmla 100 bin metrekare alan üzerine kablolu su kayağı tesi- si yaptırdı. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın da katılımıyla bir ay önce açılışı yapılan tesislere kadınlann bikini ile girmesi yasaklandı. Osmangazi Spor Kulübü'ncc ah- nan karar uyannca 17-19 Ekim tarihlerinde gerçekleştirilecek olan 2008 CableWakeboard Avrupa Şampiyonası'nın yapılacağı su kayağı tesislerine gelen kadın board'çılann bikiniyle gezmelerine izin verilmedi. AKP'li başkan: Karara saygıhyım AKP'li Belediye Başkanı Recep Altepe, "Spor kulübünün aldığı bir karar. Ben say- gı duymak zorundayım" dedi. CHP Bursa Milletvekili Kemal Demirel, bikini yasağını TBMM gündemine taşıyacağını belirterek ka- rara tcpki gösterdi. AKP'li olan Osmangazi Belediye Başkanı Recep Altepe, daha önce de Bursa'daki içkili restoran ve gazinolan şehrin dışında belirlenen ve "kırmızı bölge" adı veri- len yerleşim birimlerine taşımak istemiş ancak yoğun tepkiler üzerine plandan vazgeçilmişti.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear