Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 29 HAZİRAN 2008 PAZAR
8 HABERLERİN DEVAMI
T Ü R K İ Y E
Istanbul B 33 Sinop
Edirne
B 27
B 35 Samsun B 29
Kocaeli B 33 Trabzon PB 26
Çanakkale PB 33 Giresun PB 27
Izmir B 38 Ankara PB 34
Manisa B 39 Eskişehir PB 33
Aydın B 40 Konya PB 33
Denizli B 38 Sıvas B 29
Zonguldak B 27 Antalya B 38 Kars
Adana
Mersin
Diyarbakır
Şanlıurfa
Mardin
Siirt
Hakkâri
Van
b
B
PB
PB
PB
PB
B
PB
36
31
41
41
39
39
32
29
Yurdun kuzeydoğu ke-
simleri parçalı çok bu-
lutlu, l'ııuı Anado-
lu'nun kuzeydoğusu ve
Artvin çevreleri kısa sii-
reli ve yerel olmak üze-
re sağanak ve gök gü-
rültülü sağanak yağış-
lı, diğer yerler az btılut-
lu ve açık geçecek. Ha-
va sıcaklığı mevsim
normalleri üzerinde
seyredecek.
DIŞ MERKEZLER
Oslo
Helsinki
Stockholm
Londra
Amsterdam
Brüksel
Paris
Bonn
Y
Y
Y
Y
Y
Y
PB
PB
19
17
18
23
21
22
24
15
Berlin Y 23 Moskova
Budapeşte PB 27 Aşkabat PB
Madrid B 32 Astana Y
Viyana
Belgrad
PB 24 Taşkent
29 Bakû PB
Soyfa
Roma
_Y 27 Bişkek
PB 30 Tiflis
Atina B 33 Kahire
Münih PB 21 Zürih PB 25 Şam
0Açık f^\ Parçalı bulutlu Sıslı , Bulutlu k Çok bulutlu ı Yağmurlu
GUNCEL ClHNEYTAKCAYUKKk
• Baştarafi 1. Sayfada
Türkiye üzerinde Türklerden daha çok hak id-
dia eden davranışlarıyla Batı.
Aile bütçesine her ay yüzde 21 oranında yeni
bir yük getiren elektrik zammını az gören ilgili Ba-
kan, Enerji Bakanı Hilmi Güler.
Zammın halkı tasarrufa kışkırtmak için yapıl-
dığını savunan bir Hazine (Devlet) Bakanı Meh-
met Şimşek.
Yukarıda dinci bir Cumhurbaşkanı, aşağıda din-
ci bir Başbakan. Yöneten parti, yöneten hükümet
işte böyle bir hükümet!
•••
Elektrik ve olası doğalgaz zamlarından kay-
naklanacak yeni zam beklentileri.
Enflasyon almış başını gidiyor. Yeni mali eko-
nomik krizler olası mı, olası.
Kameraya konuşan genç kadının tek cümley-
le özetlediği gerçeği dile getiren var mı, yok.
Ne diyor: "...Hergün zam geliyorama aylıkge-
lirimizde artış yok!.."
Ölsün insanlık, yaşasın iktidar.
Yağma Hasan'ın böreği. Köşeyi dönme ede-
biyatı geride kaldı. Köşeyi çoktan dönenler,
özellikle yeşil sermaye, dolar üzerinden trilyoner
olma yarışında.
Yeşile sevdalı ama yeşil olmayan sermaye mi?
Hiç kuşku yok, bu dönemlerde kâr hanesi gide-
rek kabarıyor.
Atatürk devrimlerine ve Cumhuriyetin erdemli
ilkelerine travma yarattı diyen saldırı.
Dr. Abidin Kumbasar'ın gönderdiği iki dize-
lik taşlama, Dengir'in de (karakolda doğru söy-
ler mahkemede şaşar hesabı) üstünü örtmeye ça-
baladığı çirkin olayı özetliyor. Başlığı "Yobazla-
ra":
"...Ektiğiniz tohumlaryetişti artık biçin I Tam za-
manıdırşimdiyiyip anırmak için..."
• • •
Siyaset dünyasına çevirin ışıkları. Karanlıklar ay-
dınlanıyor mu?
Bir iktidar var; mahkemelik. Suçu? Saymakla
bitmez. Içeriden dışarıdan çürütülmeye çalışılan
belli başlı suçlamalar iddianamede ayrıntılarıyla
yazılı.
Başsavcının AKP'nin laiklik karşıtı eylemlerin
odak noktası olduğunu gösteren belge niteli-
ğindeki resmi açıklamalarını değersiz kılmak
için uğraşı veren verene.
AKP ve liderlerinin laikliğin altını oyan girişim-
lerini destekleyen, hayat veren açıklamaları ye-
terli delil değilmiş! Rıza Türmen yıllarca çalıştı-
ğı AİHM'nin iddianamedeki saptamaları delil
olarak kabul etmesinin zor olduğunu söylüyor.
Bu ifadeye göre partiyi kapatmak için nasıl bir
delil ve deliller bulmak gerekiyor?
Partinin kapatılmasına karşı olanların veya
RTE'nin laik Cumhuriyet yerine Islam cumhuri-
yeti kurmak için gizli bir örgüt kurduklarını ka-
nıtlayan belgeler mi?
RTE ve onun gibi düşünenlerin ellerinde, ön-
lerinde demokrasinin yumuşak kamından ya-
rarlanarak laikliğin içini boşaltma gibi bir olanak
varken gizli dernekler, örgütler kurmak gibi tı-
marhanelik birfikre kapılacaklan varsayılabilir mi?
AKP uçuruma yuvarlanırken kendisiyle birlik-
te siyasal yaşamı da kargaşaya itti.
•••
Siyasal tabloda muhalefet cephesi de aydın-
lık vermiyor.
CHP, tek güvenilir örgütlü siyasal parti, içeri-
den dışarıdan vurgun yiyor.
AKP'nin yerel veya genel seçimlerde CHP aley-
hine, dine karşı olan parti diye sömüreceği Sav
olayı. Telekulak sorununda iddiasını ispat ede-
memesi.
AKP tarafından sol bir parti bile olamadılar di-
ye istismar edilmesi olası bir başka olay: Sosyal
demokrat parti olmadığı iddiasıyla Sosyalist En-
ternasyonal'den dışlanması olasılığı.
Yetmiyormuş gibi bu sorunlar, bir de Anaya-
sa Mahkemesi'nin parti hesaplarında saptadığı
usulsüzlüklerle ilgili başsavcılığa suç duyurusunda
bulunacağının açıklanması!
Kuşku yok, bu olaylar dizisi toplumda, özellikle
CHP'ye gönül verenlerde karamsarlığa yol açı-
yor.
CHP böyle de ya diğerleri? DSP'de genel baş-
kan sorunu başladı, başlamak üzere.
Ne yazık ki Zeki Sezer'in yerine önerilen
isimlerle, güdük partilerin başında olan Yaşar
Okuyan ve Sadettin Tantan'la Ecevit partisinin
ayağa kalkması olası bile değil.
MHP ise hem Hakk'ın hem de haksızın yanın-
da oy tırtıklama uğraşısında.
Karamsar tabloyu unutmak, unutturmak için...
• • •
Ulusal futbol takımının katılacağı uluslararası
turnuva ne zaman?
Saldınlara sert yanıt
CEMİL CİĞERİ1M
SAMSUN - Görcv süresi 8 Ağustos'ta dolacak
olan Ondokuz Mayıs Üniversilesi (OMÜ) Rektörü
Prof. Dr. Ferit Bernay, OMÜ Eğitiın Fakültesi'nin
mezuniyel töreninde Atatürk ve devrimlere ya-
pılan saldınlara sert yanıt verdi. Bernay "Ncre-
deyse diyecekler ki; 'Türkiyc Cunıhuriyeti'ni Ala-
lürk kurmadı'. Yücc Atatürk ve arkadaşları, iş-
birlikçi bir yeşil orduyla çatışmak /.orunda kal-
dı ve halen daha çatışılıyor" dedi. Rektörlük se-
çimlerinde ise pek çok demokrat öğretim üyesinin
telıdil cdildiği ortaya çıkti. Demokrat öğretim üyc-
lerinin üzerinde uzlaştığı isim olan, Tıp Fakülte-
si öğretim üyesi Murat Aydın'ı destekleyen öğ-
retim iiyeleıine "Kcndinizc yer beğenin'
11
yönünde
e-postalar gönderildiği ortaya çıktı.
Karlı
Kitle örgütleri, Incirlik Üssü'ndeki nükleer silahlann ülke dışına çıkanlmasını istedi
4
Nüldeer boıııba istemiyoruz'
YUSUF BAŞTUG
ADANA - Incirlik Üssü'nün nükleer silah
merkezi haline getirildiğinin ortaya çıkması-
na büyiik tepkî gösterildi. Bonıbaların acilen
ülke dışına çıkanlmasını isteyen kitle örgii-
tü temsilcileri, "Ülkemizde nükleer bonıba
isteıııiyoruz" dedi ler.
Çağdaş Yaşamı Destekleme Demeği Cu-
kurova Temsilcisi Şai'ak Evren, gazetemize
yaptığı açıklamada, nükleer başbkJarın Tür-
kiye ve komşulan için biiyük tehlike olduğunu
belirterek acilen ülke dışına çıkanlmasını is-
terken. "Sömürge ülkcsi gibiyiz. Bıı telıli-
ke ortadan kaldırılmair1
diye konuştu.
SIVAS KATLİAMININ 15. YILI
2 Temmuz'da
Kadıköy'de
protesto mitingi
İSTANBUL/ANKARA (Cumhuriyet)
- Pir Sııllan Abdal Kültür Derneği üyeleri,
Sıvas katliamında yaşamını yitiren 35 ay-
dın, sanatçı ve yazar anısma 2 Temmuz
Çarşamba günü Kadıköy'de düzenlenecek
mitinge çağrı yaptı. Dernek üyeleri, Sıvas
olaylannı planlayanlann yargılanması,
Madımak Oteli'nin müze yapılması ve
halklann kardeşliğini "haykırnıak" için
Kadıköy'de olacaklarını söyledilcr.
Taksim Tramvay Durağı önünde Sıvas
katliamında hayatını yitirenlerin fotoğraf-
larını taşiyarak bir araya gelen grup adına
açıklamada bulunan dernek yönctieisi Me-
tin Aslandoğmuş, Sıvas'ta yaşanılan kat-
liamın geriei, şeriatçı, ırkçı, faşist güçler
tarafından yapıldığını kaydetti. Aslandoğ-
muş, "M:ıdınıak yangını bir geriei ayak-
lanınanın provasıdır. Devlet bu nlaydaıı
soııra lıalkın vicdanında nıahkûm ol-
muştıır" dedi. Yaşanan katliamda sorum-
luluklan olanların cezalandınlmadığma
dikkat çcken Aslandoğmuş, "kalliaııu ya-
pan katillerden bir tanesinin İstaııbul
Büyüksehir Belediyesi'nde kadrolu ola-
rak yıllarca çalıştığı ortaya çıktı. Bu dıı-
rııın katillerin kanuı kııı uııılaı ında nasıl
saklandıklarını bi/e gösteriyor" dedi.
öte yandan AFSAD (Ankara Fotoğraf
Sanatçılan Derneği) ve Mülkiyeliler Birli-
gi'nin ortaklaşa düzenledigi "2 Temmuz
Şehitlerini Aııma Haftası" etkinliklcri
çerçevesinde "Sesini Yitiren Şehir Sı-
vas" konulu sinevizyon gösterimi yapıldı.
Kızılay Yüksel Caddesi, Koınır Sokak'ta
önceki akşam düzenlenen etkinlikte 2
Temmuz İ993*te Madımak'ta yakılarak
öldürülen 35 aydın anıldı.
DİSK Çukurova Temsilcisi Kemal Aslan,
"Nükleer tehdidin ülkemizde, bize karşı
gerçckleştiğini, bu tehlikeli gidişata karşı
toplıım olarak elimizden gelen her şeyi yap-
mamız gerektiğini" söyledi.
'Bu tehlikcyi yaşatmaya hakları yok'
Kürcsel Banş ve Adalet Koalisyonu (BAK)
Adana Sözcüsü Ali Dinigüzel ise lncirlik Üs-
sü'nün 'savaş üssü' olduğuna dikkat çckerek
"Bu savaş üssünün kapatılması ve nükle-
er başlıkların yok edilmesi için birçok
protesto gösterisi düzenledik. Adana ve
Türkiye'nin Hiroşima olmasım istemiyo-
ruz. Bu işin peşini bırakmayacağız" dedi.
Kamu-Sen Adana ll Temsilcisi Kamil
Köse, bağnnsız ve özgür bir ülkede, ekono-
mik baskılarla nükleer başlıklann bulundu-
rulamayacağını belirtti. Türkiye'nin onurlu bir
ülke olduğuna vurgu yapan Köse, "Ülkemi-
ze bu tehlikcyi kinısenin yaşatmaya hak-
kı yok. Bu başlıkların derhal ülke dışına çı-
kanlmasını talep ediyoruz" diye konuştu.
TMMOBII Koordinasyon Kurulu, KESK
Adana Dönem Sözcüsü Hüseyin Kozan.
SES Adana Şubesi Başkaru Mehmet Ant-
men ile Adana Tabip Odası Başkanı Rıza
Mete de nükleer başlıklann Türkiye dışına
çıkanlmasını ve lncirlik Üssü'nün kapatıl-
masıru istediler.
Yunus Nadi'yi özlemle andık
Gazctemizin kurucusu Yunus Na-
di'yi ölümünün 63. yıldönümündc, dün
Edirnckapı Şehitliği'ndcki mezarı ba-
şında törenle andık. Törene, Cumhu-
riyet Vakfı 2. Başkanı Alev Coşkun, ga-
zetemizin İdare Müdürü Hüseyin Gü-
rer ve gazetemiz çalışanları katıldı.
Törende konuşan Coşkun, Nadi'nin
Cumhuriyet gazetesinden önce Yeni
Gün isiınli başka bir gazete çıkardığı-
nı anımsatarak "İngilizler bu vatanse-
ver gazeteyi basarak, yayımlanmasını
engelledilcr. Yunus Nadi dc matbaa ma-
kinelerini parça parça Ankara'ya taşı-
yarak burada Yeni Gün isimli başka bir
gazete basmaya başladı. Bu gazete 7
Mayıs 1924'te yayın hayatma Cumhu-
riyet olarak devam etti. Nadi'nin Cum-
huriyet gazetesinin ilk sayısındaki baş-
makalesinde yazdığı ilkeler, aynı za-
manda şimdi Cumhuriyet Vakfı'nın
da ilkeleridir. Bu ilkeler, Atatürk'ün ön-
dcrliğinde kurulan laik Cumhuriyeri-
nıizin ilkeleridir. Bu ilkeler bugün de ya-
ı ın da savunulacaktır" dedi. Yunus Na-
di Abalıoğlu, 1880 yılında Fethiye'de
doğdu. Yunus Nadi, ilköğrenimini Fet-
hiye'de tamamladı. Rodos Adası'nda
Süleymaniye Medresesi'nde, tstanbul
Galatasaray Sultaniyesi'nde okudu.
Daha sonra Hukuk Mektebi'ne devam
etti. Nadi, gazeteciliğe 1900'de "Malu-
ınat" gazetesinde yazarak başladı. Bi-
rinci Dünya Savaşı'ndan sonra lstan-
bul'da yayımladığı Yeni Gün ile işgal-
cilcrc direndi. 1920'de Ankara'ya ka-
çarak Kemalist harekete katılan Nadi,
Kurtuluş'tan sonra Atatürk'ün adını
verdiği Cumhuriyet gazetesini çıkardı.
(Fotoğraf: NİHAN INAL)
Mezııııhr günü ııedeniyle düzenlenen Aıııtkabir ziyaretine 5 bin kişi katıldı.
ODTÜ'lüler Anıtkabir 'de
ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) -
ODTÜ Rektörii Prof. Dr". Ural Akbu-
lııt başkanlığındaki öğretim üyeleri,
mczıınlar ve öğreneilerden olıışan yak-
laşık 5 bin kişi, ODTÜ Mezunlar Gü-
nü etkinlikleri çerçevesinde Anıtka-
bir'i ziyaret etti.
Aslanlı Yol'dan ciippeleriylcyiiriiye-
rek yüce önderin mozolesine gelen heyet,
çelenk konulmasmın ardından saygı dıı-
ruşunda bulundu. Akbıılııt Anıtkabir
Özel Defteri'ne şıınları yazdı: "ODTÜ
mezunları, mensııp ve öğrencileri ola-
rak ailelerimizle hıızurunda olmanın
gururıınu yaşıyoruz. ODTÜ Mczıın-
lar Günü'nde ODTÜ ailesini oluştu-
raıı bizler, son günlerde irtieanın ve
bölücü güçlerin işbirliği yaparak
Cumhuriyetimizi yıkma çabalarına ve
ülkcmizi ortaçağ karanlığına sürük-
leınelerine asla izin vcrmeyeccğimize
ve senin düşünce sistenıini ve laik
Cumhuriyetimizi ilelebet koruyaca-
ğıınıza ant içeriz."
'Irticaya bulaşanlar rektör aılayf
Akbıılııt NTV'ye yaptığı açıklamada,
Doğu ve (iüneydoğu'daki 6 üniversite-
de irticai faliyetlerde yer almış bazı
isimlerin rektör adayı olduğunu belirte-
rek, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve
Yüksek Öğretim Kurıımu Başkanı Prof.
Dr. Yusuf Ziya Özcan'dan bu isinıle-
rin görevlendirilmemesini de istedi.
k Gök gürültûlü
GUNDEM MDSTAFA BALBAY
• Baştarafı 1. Sayfada
Sözün özü usta; bizim orman, karman çorman...
Orman tarihi boyunca düşündü ki iktidardakiler;
anlaşılan hep iktidarda kiler... O zaman biz de dol-
duralım kileri vakit geçirmeden, her şeyin bir yo-
lu bulunur, bazen viraj bazen kestirmeden...
AK Baba türünün bütün özelliklerini gösteriyor,
kendinden olana yol veriyor, olmayanı yere seri-
yor. Dediğim dedik çaldığım büyük diyor. Arka-
sına almış bir 'AB'a, bazen nazik bazen kaba...
Her satılandan pay alıyor; doymak bilmiyor...
Her değeri kemiriyor; durmak bilmiyor...
Her yasayı deliyor; saymak bilmiyor...
Sözüm ona, demokrasiyi tabana yayacaktı;
yolsuzlukları yaydı. Her kesim boyu kadar, gidiş-
ten payını aldı.
• • •
Işler böyle giderken tatlı tatlı... AK Baba'yı ür-
küttü bir beyaz atlı... 'Ben' dedi, ormanın huku-
kunu korurum, haddini aşanın kapısına kilit vu-
rurum...
Vayyy sen misin bunu diyen... Yoksa payını al-
madın mı; yok mu sülalende yiyen...
Heryöntemi denediler, başaramayınca sende-
lediler. Yırtınmaktan kalmadı bağırlarında kılları, al-
mıyordu akıllan... Ormanın tek hâkimi AK Baba'ya
tüm kapılar açılırdı, şimdi nasıl olurdu da dava açı-
hrdı...
Buldular içeride dışarıda t-onlarca kukla... Her
biri ezberledi dersini, mutlulukla:
"Kesinlikle yargılanamaz ormanın başına geçen
kişi... Buna cüret eden bilmiyor bu işi... İktidar hu-
kuku der ki; AK Baba'ya yasa işlemez... Karşısın-
da herkes el pençe divan durur; kurt ulumaz at kiş-
nemez... Ne demek AK Baba'ya kilit, haddini In-
gilizce de veririz; kill it..."
Sürerken bu tartışmalar, atışmalar, durumu iyi
özetleyen biri çıktı:
Dangır Hır Meret Kır At...
Ormanın kuruluş günlerine kadar götürdü hın-
cını... "Ağaçlar dikilirken, ırmaklar tarlalara su ve-
rirken, yollar yapılırken, herkes benliğini bulurken
biz kendimizikaybettik" dedi, "uğradık travmaya...
Belki bundahdır, karışık biraz maya..."
Ormanda uğultular yükselince, bizimki devam
etti tarihsel lince:
"Herkim ki, ormanın temellerini okudum derse
şaşınnm... Böylebirinigörsem, eşekgibianınnm..."
Buna yata kalka kahretti eşekler, az geldi yor-
ganlar döşekler... Dediler:
"Bizim anırmamız seninkinden düzgündür...
Eşekler seninle yan yana durmaktan üzgündür!"
•••
Farkındayım usta, uzattım lafı... O kadar çok ki
AK Baba'gillerin gafı... Elbet soracaksın:
"Anladım çırak, uzun lafı bırak... Yok mu aklı ba-
şında, gidişe yön verecek biri bu ormanda; ne bi-
leyim, kurt kuş, o da yoksa manda?"
Ahh usta sorma, yaramızı deşip bizi yorma...
Gidiş ormanda ne sağ bıraktı ne sol...
Sağdakiler sağır... Kıratın başına biri geçti,
soylu mu değil mi daha belli değil... ötekinin mu-
mu sönmüş, yansa da ferli değil...
Soldakiler soluksuz... Kimi oklarını korumakla
meşgul; hertaraftan saldıran saldırana... Kimi öl-
se de baba güvercin başımdadır diyor, iç dese içe-
rim bal derim baldırana...
özeti bu usta, yine senlik oldu bizim orman...
Her şeyin üstüne çöktü AK Baba; biraz derman!
Umutsuz da değiliz hani, silkelensek toparla-
yacağız...
Belki adalet terazisi dengesini bulunca parla-
yacağız!
ankcum@cumhurlyet.com.tr
AT, GÖZÜM SEYREYLE / IŞIL ÖZGENTÜRK
Dişi Bir Kente Bir Film Festivali: SİNEMARDİN
Yıllar önce keşfettiğim Mardin'i
nedenini hiç sornıadan hep sevdim.
Çocukluğumu anımsatan avlulu taş
evleri mi, yoksa kente adım attığım
anda çevremi kuşatan ve bende her
zaman şiir etkisi bırakan Arapça mı
buna neden bilmiyorum.
Ncden ne olursa olsun, bu kenti se-
viyonım. Şu dünyada pek çok kent
gördüm, Mardin bende ilk beş için-
de. Birden şimdi yazarken akluna gel-
di, Mardin dişi bir kent. Çok kadın bir
kent ve bu nedenden sizi içine alıyor
ve bu kadın sürekli hikâycler anlatı-
yor.
Hikâyeler anlatan bir kente de el-
bettc karpuz ya da kiraz festivalle-
ıinden çok bir sincma festivali yakı-
şır; Mardinliler de öyle düşünmüş ol-
nıalılar ve işe koyulınuşlar.
Bu yıl 20-24 Haziran tarihleri ara-
sında yapılan 3. SİNEMARDtN'de
(Mardin Film Festivali) yanşnıa
bölümü yoktu, yani kazanan kaybe-
den yoktu ama kazanan birileri var-
dı, Mardinliler ve tabii bazılan bu böl-
geye ilk kez gelen sinemacılar.
lnsanın içini acıtan bir gerçek, bir
zamanlar Mardin kenti sinemayı en
seven kentlerden biriymiş, dört si-
nema salonu varmış ve insanlar Ana-
dolu'nun pek çok kentinde olduğu gi-
bi yürekleri çarparak, en güzel giy-
silcriyle sinemaya giderlermiş. Son-
ra devran değişmiş ve sinema salon-
ları birer ikişer kapanmış ve Mardin
de sinemasız kalmış.
Ama artık SİNEMARDİN var.
Enıir Kusturica'nın "Bana Söz
Ver", Michael Haneke'nin "Ölünı-
cül Oyunlar", Julie Gavras'ın "Fi-
del'in Yüzünden", Vincent Pa-
ronnaud-Marjanc Satrapi'nin
"Persepolis" fılmlerı gibi dünya si-
neınasının uç ömeklerini pek bir gü-
zel yerde, Kasımiye Medresesi'nde
izlediler. Ceyda Aslı Kılıçkıran'ın
"Kilif'ini Istanbul seyircisindcn ön-
ce gördüler, Berna Çağrıcı'nın
"Kybele'nin Kızlan", Erhan Cer-
rahoğlu'nun "Kurtuluş"u ve Nihan
ŞengüTün , "tzmir Deniz Çocuk-
ları" belgcselleri onlara başka di-
yarlardan seslcndi, Rabia Kars'ın
"Oyun Bitti"si pek çok Mardinlı
genç kızı derinden etkilcdi çünkü kü-
çük yaşlarda cvlenmek, bu bölgenin
en önemli ve acı gerçeklerinden bi-
ri. Sonra atölyeler yapıldı. senaryo,
film komışuldu; kısaca, Mardin tam
dört gün dolu dolu kendi gizemi içi-
ne sinemayı da kattı. Ve yeni hikâ-
yeler için yola çıktı.
Festival güzeldi ama beni başka bir
sürpriz bekliyordu. Gene duramadım
bölgeyı ezbere bildiğimi söyledim ya,
"öyle mi" dediler, "Dara Harabe-
leri'ni gördün mü?" Biraz bozııla-
rak "Hayır" dedim ve soluğu Mar-
din'den 30 km. uzaklıktaki Oğuz
köyünde ve Dara Harabeleri'nde al-
dım. Ve vurgun yemişe döndünı.
Köyiin dennc çatına bctonarme ev-
lerinin hemen yanı başında, geçmi-
şi milattan önce 410-518'e uzanan ih-
tişamlı bir anfik kent duruyordu.
Kent lıan hükümdan ünlü Dara Yu-
vanişi tarafından kunılmuş, Milat'm
ilk yıllarında Romalıların eliııe geç-
miş, daha sonra 15. yüzyılda Osmanlı
topraklarına dahil olmuş.
Kent, Babil ve Pcrslere ait kaya
mezarlan, Romalılara ait su kemer-
leri ve köy çocuklannın "zindan" de-
dikleri büyük bir yeraltı tapınağıyla
büyüleyiciydi. Tapınaktaki taş işçi-
liğini çözmek nıümkün değildi. Bir-
den akluna Pcru ve dünyanın 7 hari-
kasından biri kabul edilen lnkalann
kral kenti Machu Picchu'daki taş
yapılan hayran hayran dolaşan yer-
yüzü gezginleri aklıma geldi. Oraya
o taş işçiliğini görmek için günde
4000 gezgin dağ taş demeden geli-
yordu, oysa Oğuz köyünün hemen
yanındaki Dara neredeyse bomboş-
tu. Genc canım sıkıldı ve birden ak-
lıma her daim tııhaf şeyler düşünen
bir arkadaşımın önerisi geldi. O şöy-
le düşünüyor: "Bence bütün bir
Türkiye'yi dünya kültür mirası
ilan etııiük gerekiyor. Bu kültür mi-
rası ancak uluslararası elbirliğiy-
lc açığa çıkarılabilir, bu işe tek bir
ülkenin nc gücü yeter ne parası, iıe-
le dc bizim. Öyleyse verelim bu kül-
tür mirasını çeşitli ülkelere ve 70
milyon kişinin de yaşlanna göre ya-
şaın sürelerini hesap edip adam ba-
şına belli bir para alalım. Böylccc
hem biz kurtuluruz hem de dün-
yanın kültür mirası."
Hani onun tııhaf fikirlerine kızar-
dıın ama neredeyse hak verir hale gel-
dinı. O muhteşem yeraltı tapınağının
tepesmdc bir güncş takvimi vannış ve
dcrme çatma bir ev güneş takvimini
kapatınış, şimdi evin yıkımı için uğ-
raşılıyor. Arkadaşım haklı.
isilozgentu rk@gmail.com
|