Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 10 HAZİRAN 2008 SALI
8 HABERLERIN DEVAMI
TURKIYE
Istanbul Y 23 Sinop
Edirne
Y 21 Adana
B 28 Samsün 21 Mersin
Kocaeli _Y 23 Trabzon Y 20 Diyarbakır PB
Çanakkale Y 24 Giresun Y 20 Şanlıurfa PB
Izmir PB 29 Ankara
Manisa PB 30 Eskişehir
Aydın
23 Mardin
22 Siirt
PB
PB
PB 33 Konya
Denizli PB 29 Sıvas
21 Hakkâri PB
19 Van PB
Zonguldak Y 20 Antalya PB 30 Kars
Yurdun iç, kuzey ve do-
ğu kesimleri parçalı ve
çok bulutlu; Marmara'nın
güney ve doğusu, Kara-
deniz, İç Anadolu, Doğu
Akdeniz, Göller Yöresi,
Doğu Anadolu'nun ku-
zey ve batı kesimleri ile
Tekirdağ ve Atyon çev-
releri sağanak ve gök
gürültülü, sağanak ya
ğışlı, diğer yerler az bu-
lutlu ve açık geçecek.
DIŞ MERKEZLER
Oslo B 25 Berlin PB 30
Helsinki B 23 Budapeşte PB
YStockholm B 24 Madrid
Londra B 24 Viyana
.11
23
Y 26
Amsterdam B 20 Belgrad Y 27
Brüksel
Paris
24 Soyfa 25
PB 26 Roma PB 22
Bonn PB 24 Atina PB 26
Münih PB 21 Zürih 26
Moskova
Aşkabat
Astana
Taşkent
Bakû
Bişkek
Tiflis
Kahire
Sam
Y
B
Y
B
Y
PB
Y
PB
B
19
33
22
A\
23
33
19
38
?9
0Açık Parçalı bulutlu ^ Çok bulutlu ' Yagmuriu
GUNCEL CUNEYT ARCAYUREK
• Baştarafı I. Sayfada
Sine-i millete gitmekten, yeni bir anayasa serü-
veni başlatarak yeni bir bunalımın kapılarını zorla-
maya kadar türlü çeşit söylemler, öneriler, hatta
tehditler...
Son umutları TBMM Başkanı Köksal Toptan'dı.
Anayasa Mahkemesi'ne, türban yasağını savunan-
lara saldıran bir konuşma yapmasını, partileri Yük-
sek Mahkeme kararını yok sayacak içerikte yeni bir
yasa yapmaya çağırmasını istediler.
Bir de baktılar ki, Meclis Başkanı oralı değil.
1960'tan sonra kurulan Cumhuriyet Senatosu gibi
Türkiye'de yaşanan siyaset anlayışına göre gerek-
siz bir Meclis görüşünü tazelemiş, piyasaya sürü-
yor.
Baktılar ki, Anayasa Mahkemesi'ni AKP'li mantı-
ğına köşut biçimde eleştirmekten öteye geçmiyor.
Baktılar ki, güvendikleri dağa kar yağmış.
Meclis başkanlarının açıklamalarını, çaresiz kal-
mışlara özgü duygusal bir davranışla karşıladılar.
Cumartesi, pazar... Iki gün tek seçici genel baş-
kanlarının güvendikleri üstün zekâsının salı günü
(bugün) AKP grubunda içine diiştükleri yargı aç-
mazından nasıl kurtulacaklarını içeren konuşması-
nı bekliyorlar.
RTE de partisinin güvenini boş çıkarmamak için
hafta sonu evine kapandı, iki gün derin derin dü-
şündü.
Öyle bir açmaz içinde ki, yukarı tükürse bıyık,
aşağı tükürse sakal!
Çare? Ikide bir söylediğini yinelemek: Bizzz, çık-
tığımızzzz yoldaaa yürümeyeee devam edeece-
ğizzz. Kimse biziii alıkoyamazzz!
Gelsin alkışlar, kalsın türban hasreti bir başka ba-
hara!
•••
RTE'nin hemen her sorunun çözümünde çarşaf-
layan siyaset dehasını küçümsemeyelim. Bir de ba-
karsınız bugün Türkiye'yi yine üç-beş ay bunalımlar
içine sürükleyecek, tartışmalarla uğraştıracak akla
en son gelmesi olası bir öneri ile karşımıza çıkabi-
lir.
RTE'de olmaz, olmaz yok! Her olmaza olur diye
bakan bir anlayış egemen. Şakşakçısı da bol, yala-
kası da... Sonucu yine hüsranla bitecek bir öneriye
karşı uyarılara kulaklar kapalı. Hep böyle olmadı
mı?
Hangi sorunu diyalogla çözümleme yolunu seç-
ti? Zaten sıkıştığı zaman ana muhalefetle diyalog-
dan söz eden, ama kafasına uygun çıkış yolu bu-
lunca sırtını dönüp giden bir siyaset adamıyla ko-
nuşarak sorunlara çare bulmak olanaksız.
Adamın her soruna karşı çıkardığı, cepheye sür-
düğü piyadeler yine sahnede.
Vakıf adı altında başı türbanlı, yüzü sakallı ve ka-
fası dünyaya kapalı grupları sokağa salıverdi.
Anayasa Mahkemesi önüne kara bağlı çelenk bı-
rakan, yüzleri çirkin, vicdanları uygar dünya ger-
çeklerine karşı, kadınlı-erkekli bir avuç mürteci: "Biz
9 kişinin kulu değiliz. Allah'ın kuluyuz. Allah'ın emir-
lerini yerine getiririz. Inançlarımızı yok sayan bir ka-
rarı asla kabul etmeyiz" diye bağırıyorlar.
Eğitim alanında daha geniş özgürlük isteyen
gençlere sopalı, gazlı önlemlerle karşı çıkan polis...
yobazın azgın saldırılar içeren sloganlarına ve ey-
lemlerine aynı hiddeti, şiddeti göstermiyor.
Aşıl sıkıntımız nedir biliyor musunuz? Devlet için-
deki etkili kurumların ne olduğunu, kime hizmet et-
tiğini bilememek!
68 'liler buluştu
68'liler Birliği Vakfı, Türkiye'deki 68 kuşa-
ğının 4O.yılı nedeniyle Sultanahmet Armada
Otel'de "68'in 40. yılında tam bağımsız Türki-
ye için, enıpeı yali/ınc, faşizmc ve gericiliğe
karşı birlik, dayanışma ve mücadele" yeıneği dü-
zenlcdi. Geceye aralannda çeşitli siyasi parti tem-
silcilcrinin yanı sıra, gazetemiz yazarları Orhan
Bursalı, Oktay Ekinci, Şükran Soner, Prof. Dr.
Coşkun Özdemir ve 68'liler katıldı. 68'liler
Birliği Vakfı Başkanı Sönmez Targan yaptığı ko-
nuşmada Türkiye'nin 68'i aratan siyasal ve top-
lumsal olaylardan geçtiğini belirterek "Bizlere
bu süreçte çok büyük sorumluluk düşüyor.
68'liler olarak emperyalizme, faşizmc ve geri-
ciliğe karşı mücadelemiz bütün cephelerde sü-
recek" dedi. (Fotograf: ALİ AÇAR)
Babasını öpemedi
Istanbul Haber Servisi - Çete üyesi olduğu id-
diasıyla 22 aydır tutuklu olan babası Mustafa Ge-
zer'i öpmek isteyen 7 yaşındaki O.B.'ye jandar-
ma görevlileri izin vemıedi.
llköğretim birinci sınıf öğrencisi O.B., davası gö-
rülecek olan babasını görnıek üzere Beşiktaş'taki
İstanbul Adliyesi'ne geldi. O.B. cezaevi aracmdan
indirilen babasını görünce "Baba, baba. İzin ve-
rin bir kere öpeyim" diye koşarak adliyenin bah-
cesine geldi. Polis barikatını geçen O.B. tam ba-
basına sanlırkenjandarma tarafindan yakalandı. Oğ-
luııun ağladığını gören Mustafa Gezer ise "22 ay-
dır görmüyorum. Ne olur izin verin, bir kere
öpeyim" diye isyan etti. Yaşı kücük olduğu için du-
ruşma salonuna ahnmayan O.B. babasına sarıl-
masına izin verilmeyince ağladı.
K.ı.lı
BM eliyle Kürdistan
• Baştarafı 1. Sayfada
5 Haziran 2008 tarihli olan
beş sayfahk raporda, "Kürt böl-
gesiyle" diğer bölgeler arasında
"vatandaşların serbest dolaşı-
mından" söz edildi. Bunun da
bölgesel Kürt yönetiminin getir-
diği yasal düzenlemeden kay-
naklandığına vurgu yapıldı.
Oysa, federal sistemle yöneti-
len ülkelerde vatandaşların serbest
dolaşımı bir koşula bağlanmı-
yor. Bu durum ancak, iki ayrı
devlet arasında düzenlenebili-
yor. Bu nokta De Mistura'nın
Kürtleri ayrı bir devlet ve siyasal
yapı gibi algıladığını gösterdi.
De Mistura raporunda Kürt
yönetiminin "Kürtleştirme" de
dahil olmak üzere bugüne kadar
uyguladığı bütün politikaları
"nıakul ve makbul" sayması,
buna karşın merkezi yönetimin,
uygulamalann olumsuzluklannı
sürekli gündemde tutma çabası
dikkat çekti.
Raporun açıklanmasından son-
ra gündeme getirilen itirazlar,
De Mistura'nın bölgelerdeki in-
sanlarla görüşmediğini ortaya
koydu ve ihtilaflı olduğu ileri sü-
rülen bölgelerdeki toprak ve ara-
zi aidiyeti dikkate alınmadı.
Tarafsız değil
Raporun, "Irak devletinin
geçnıişinde ihtilaf kavramının
ne anlanıa" geldiği veya "han-
gi bölgeler üzerinde ve kiıııler
arasında ihtilaf yaşandığı" araş-
tınlmadan hazırlanması dikkat
çekti. Raporun sadece Kürtlerin
genişleme amaçlı talep ettikleri
Irak topraklannı kapsaması De
Mistura'nın güvenilirliğini ve ta-
rafsızlığını ortadan kaldırdı.
Çünkü tarih boyunca bölgede
hiçbir zaman "Kürdistan" diye
bir devlet kurulmadığı, bu "var-
hğın" sonradan feshedilip veya
işgale uğrayarak başka ülkeye
bağlanmadığı dikkate ahndığm-
da, Kürt taleplerinin BM nezdinde
hiçbir hukuksal dayanağı da bu-
lunmuyor.
Bu durum, "Velev ki böyle bir
haklı talep olsa bile, bu durum
diğer gruplara ve devletlere de
benzer hak kazandırır. Irak
devleti kurulurken Erbil Ker-
kük'e bağlı bir kazaydı ve ye-
ni devlette il haline getirilmiş ve
Irak 14 ilden oluşmuştur. Bu
durum Saddam dönemine ka-
dar devam etmiştir. Saddam
Irak'ı 18 ile çıkarmıştır. 2003
tarihine kadar yapılan illerin
idari sınır düzenlemeleri yüz-
lercedir. Hepsi mi ele alına-
cak?" sorusunu gündeme getir-
di.Irak'ta federal sistemin etnik te-
meller üzerine kurulu olmaması
nedeniyle raporun hangi temellere
dayanarak çözüm üretmeye ça-
lıştığı netleşmezken böyle bir
durumda Türkmenler, Asuriler ve
hatta Şebek veya Yezidilere de
benzer bir hakkm doğması sonu-
cunun ortaya çıkması gerekecek.
Tezler boşa çıkıyor
Raporda Telafer de ihtilaflı
bölge olarak kabul edildi. Tela-
fer'in yüzde yüz Türkmen yo-
ğunluklu olmasına karşın "kim-
ler arasında ihtilaf yaşanmak-
ta olduğu" sorusu ise yanıtsız
kaldı. Plan, ihtilaflarm çözülme-
si kriterleri arasına Irak'taki 2005
seçimlerinin sonuçlannı da alarak
şaibeli olan seçim sonuçlannı
meşrulaştırdı. Bu durum, Kcrkük
konusunda Türkiye'nin en sağlam
tezlerinin boşa çıkması tehlikesini
güçlendirdi.
Yeni sistem nedeniyle öğrenciler artık 5. sınıftan itibaren dershanelere gitmeye başlıyor
MEB dershanelere mahkûm etti
ZEYNEP ŞAHİN
ANKARA - Milli Eğitim Ba-
kanlığf nın (MEB) yeni ortaöğ-
retime geçiş modeli, daha ilk yı-
lında eğitim sistemini bütünüyle
dershanelere odaklı hale getirdi.
Öğrenciler, ilk merkezi sınavlanna
6. sınıfta girecekleri için, artık 4
ya da 5. sınıftan itibaren dersha-
nelere gitmeye başlıyor. Bir yan-
dan dershane pazan büyürken, di-
ğer yanda velilerin bütçesi zorla-
nıyor; firsat eşitsizliği ise giderek
derinleşiyor.
MEB, ortaöğretime geçişte 8.
sınıfta Ortaöğretim Kurumları
Öğreııci Seçme Sınavı'na (OKS)
girilmesini öngören modeli de-
ğiştirdi. Buna göre bu yıl 8. sınıfta
okuyan öğrenciler, önceki gün son
kez OKS'ye girdi. Yeni siste-
min en önemli ayağı ise Seviye
Belirleme Smavlan (SBS) olacak.
Bu smavlar, ilk kez bu yıl 6. ve 7.
smıf öğrencilerine uygulanacak.
SBS 6. sınıflar için 21 Haziran
Cumartesi, 7. sınıflar için ise 22
Haziran Pazar günü yapılacak.
MEB yeni modelini, "okul ba-
şarısım ve okulun önemini art-
ırmak, dershane bağımlılığını
azaltmak" amaçlı olarak ka-
muoyuna sundu. Ancak en baştan
bu yana eğitimcilerin yaptığı uya-
nlar haklı çıkarak, dershane ba-
ğımlıhğı daha da artn. OKS'ye ha-
zırlanmak için 7. ya da 8. sınıfta
dershaneye gitmeye başlayan öğ-
renciler, artık 6. sınıftan itibaren
merkezi sınavlarla tanışacağı için
dershaneye de dalıa erken gidiyor.
Öğrenciler, 4 ve 5. sınıftan iti-
baren dershanelere yazılır ya da
özel ders almaya başlarken, orta-
ya çıkan olumsuzluklar şöyle sı-
ralanıyor:
u0
Dershane pazan giderek
büyüyor. Bir yandan mevcut ders-
haneler SBS nedeniyle yeni sı-
nıflar açıp yeni programlar baş-
latırken, diğer yandan yeni ders-
haneler açılıyor.
v0
Veliler, birçok ihtiyacın-
dan kesinti yaparak çocuklannı
dershaneye gönderiyor.
v0
Çocuklar, daha 6. sınıfta, sı-
nav stresini de yaşamaya başlıyor.
Test çözmeye ve dershanelere
Seviye Belirleme Sınavlan ilk kez bu yıl 6. ve 7. smıf öğrencilerine 21- 22 Haziran tarihlerinde uygulanacak.
aynlan zaman nedeniyle çocuklar
ne okuldaki derslerine ne de ken-
dilerini geliştirmeye yönelik her-
hangi bir etkinliğe gerekli zama-
nı ayırabiliyor.
*> MEB dershane bağımlılığı-
nı azaltmayı hedeflediğini savu-
nuyor ancak SBS, diğer merkezi
sınavlar gibi en fazla "neti çı-
karmaya" yönelik bir model ol-
duğu için, öğrenciler bol test çö-
zerek sınav pratiği edinmek isti-
yor. Okulda müfredat ancak ye-
tiştirildiği için sınavlara hazırhk
amacıyla öğrencilere fazladan bir
zaman kalmıyor. Dolayısıyla ad-
res dcrshaneler oluyor.
v0
Ailelerin ekonomik gelirle-
rinin kısıtlı olınası nedeniyle, öğ-
rencilerin tamamı dershaneye gi-
demediği, özel ders alamadığı
için firsat eşitsizliği giderek bü-
yüyor. Kendi çabasıyla sınava
hazırlanmaya çalışan öğrenci ile
dershanelere giden öğrenciler ara-
sındaki farkın yanı sıra devlet
okullan ile özel okullardaki öğ-
rencilerin donanım açısından fark-
lıhğı da bir başka sorunu oluştu-
ruyor. Özellikle lngilizcc sorula-
rında, özel okul öğrencilerinin
daha avantajlı durumda bulun-
duğu uyansı yapıhyor.
BAKAN ÇELlK'lN AÇIKLAMALARI TEPKÎ ÇEKTl
'Amaç, velilereşirinlik
y
HtCRAN ÖZDAMAR
İZMİR - Hafta sonu yapılan OKS'nin ar-
dından Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik'in,
"Halk dershanekolik olmuş maalesef. Ço-
cuklarınızı dershaneye göndermeyin kar-
deşinı. Anne-baba olarak destek vereceğiz,
ama çocuğu cendereye sokmak yanlış" söz-
leri eğitimcilerin tepkisini çekti. Eğitimciler, ba-
kanın şikâyet ettiği sistemi AKP hükümetinin
oluşturduğunu vurguladılar.
Eğitim-Iş Genel Başkanı Yüksel AdıbeUi, hü-
kümetin kendini iktidar olarak görmediğini be-
lirterek "OKS, son sıml'a giden öğrencilerimiz
için geçerliydi. Öğrenci sekizinci sınıfta ders-
haneye gidiyordu. Değişen sistemle birlikte öğ-
rencilerimiz altıncı sınıftan itibaren dersha-
nelere gitmeye başlayacak. Bakanhk, şikâyet
etme yeri değil, çözüm yeridir." dedi. Çelik'in
açıklamalannın görüntüden ibaret olduğunu
belirten Adıbelli şunlan söyledi: "Bakan, sıra-
dan bir vatandaş gibi açıklama yapıyor. Bu
açıklamalara karşı sadece insana gülerler di-
yebiliyorum. Bu sistemi belirleyen onlardır.
Ayaküstü yapılan açıklamalarla velilere şirin
gözükmek isteniyor. Asd veliler şimdi ders-
hanekolik olacak. 6.7. ve 8. sınıfta öğrencile-
rimiz dershaneye yönelecek. Dar gelirli aile-
lerimiz yemeyecek, içmeyecek çocuklannı
dershaneye gönderecek."
1.5 milyon YTL: 480069
100binYTL: 349471
25binYTL: 157715
MİLLİ PİYANGO ÇEKİLDİ
5000 YTL:
1000 YTL:
447185
324856
150 YTL:
054169
138746
186047
232494
274690
316990
362285
390085
402751
427278
475985
500761
554802
598429
649943
005778
054667
158849
193650
234387
290505
328812
367235
394511
404190
433668
478745
508122
566652
600856
654483
008321
060031
174279
200920
255721
294305
340452
368873
395532
412322
435075
481742
509788
579550
604115
666208
032814
088678
178226
207904
266072
298415
341308
372378
398639
413422
442891
491303
542120
580017
615993
667042
040934
103669
181199
212466
272514
305213
352812
376040
400048
419653
447534
492463
552514
583667
628495
673217
041443
132876
183190
220590
274534
316078
355867
383224
402190
419869
460618
497425
554316
594140
640636
674581
553541 555881 560483 562687 562803 563256
566495 570567 572200 573805 587463 590314
592120 596908 597336 604430 604802 607513
684687 689646 691152 692393 693785 607812 608313 610154 612061 615859 617769
100 YTL: 009785 028044 031133 036222 042424 622222 624322 652609 664937 671317 675546
045972 054206 057071 057315 057957 058656 699187
063653 064482 069589 076837 077613 082067 80 YTL: 02284 02478 02652 04477 06601 07094
092127 094762 101331 103155 103533 103812 08634 08966 09763 11694 11765 13971 14842
104234 107417 113602 114416 118671 121142 15056 16054 17120 19232 20100 20682 20856
123631 127266 139517 143726 148023 152606 2 2 6
51 23416 24023 25870 26824 30303 31346
154249 162194 162777 166321 166575 166641 31480 32303 33201 33269 33764 34071 43938
185187 185307 189815 195723 196811 200078 47316 47864 47963 48146 50449 51265 51646
206010 208162 209360 209504 212272 217581 53404 56054 56890 57338 58186 58946 60000
220617 228886 229022 239097 244219 249646 60751 61681 63683 64597 65506 65979 67955
250395 257786 260095 263002 264250 268016 70086 72377 72493 73866 78029 78201 78325
268930 281155 291480 294269 294939 303827 79228 80204 81275 83813 84368 86988 87192
304472 305402 310377 311655 339822 352333 87522 90093 91423 91509 93349 93385 93486
353640 359695 361306 370912 374573 388492 93539 96028 97477 98703
393874 395528 402839 408066 411510 411668 40 YTL: 0021 0146 0423 0929 2092 2232 2965
412947 415768 422782 426750 428117 438824 3175 328O 3721 3848 4296 4434 5771 6063 6999
447039 458745 462971 463132 465564 470468 7566 7763 8562 9348
471143 487886 489731 497248 501222 505062 30 YTL: 029 048 113 147 263 306 442 448 527
516009 522912 523586 527108 531287 533494 725 927 959
533633 533756 536898 544891 545282 547919 20 YTL: 10 41 64 96 97 Amortl:2ve5
-jy^v
Sulu kar > Gök gürültülü
GUNDEM MUSTAFA BALBAY
• Baştarafı 1. Sayfada
AKP de aynı yolun yolcusu ama, önemli bir
farkla:
Oluşturduğu medya gücünün de desteğiyle,
seçenek olabilecek partileri ve hareketleri zayıf-
latıyor. Bununla da yetinmiyor, işine gelmeyen
devlet kurumlarını da eritmek ya da bitirmek için
her şeyi yapıyor. AKP'li Adalet Komisyonu Baş-
kanı Ahmet lyimaya'nın soyadıyla ters önerisi
bunun bir örneği.
Ankara kulislerinde sorulan sorulardan biri şu:
AKP'nin karşısına güçlü bir seçenek çıkabilir
mi?
Soruyu biraz daha açmak gerekirse; mevcut
partiler içinde AKP'ye rakip olabilecek var mı,
yoksa yeni arayışlar bu sonucu verir mi?
AKP, geldiği kökü kuruttu. Erbakan'ın Saadet
Partisi, çekirdek bir kulüp havasında. Bu çekir-
dekten güçlü filizlerin yükselmesi zor. Zira, tari-
katlar ve cemaatler imanın yanı sıra paranın da
tadına vardı. AKP, o kökün üstüne, genleriyle oy-
nanmış ürünler örneği, bambaşka bir yapı oluş-
turdu.
•••
AKP kendi köküne seçim barajı suyu dökmek-
le kalmadı, merkez sağı da bitirdi. AKP'nin mer-
kez sağ kökenlileri, yerlerini beğendiklerinden ya
da başka gidecek yer bulamadıklarından olsa
gerek, kalmaya devam ediyorlar.
Merkez sağın iki partisine gelince... ANAVA-
TAN ve DP'nin başında bulunan genel başkanlar
sanki şöyle bir görev almışlar:
Bizden artık bir şey olmaz. Merkez sağda ha-
reket yaratabilecek kişilerin çıkmaması için bizim
genel başkanmış gibi görünmemizde fayda var.
Kapıları tutalım ki, başka biri girip AKP'nin karşı-
sına rakip olmaya kalkmasın. Biz, partilerimizi
AKP'ye zarar vermeyecek kadar yüzde 1-2'lik
oylarda tutalım; böylece hem merkez sağ varmış
gibi olsun hem de yokmuş gibi AKP yürüsün!
Her iki lideri de kutluyoruz... Görevlerini başa-
rıyla yürütüyorlar.
Böylesine "soylu mumlar" nereye kadar kendi-
sini genel başkan olarak kabul ettirir, kestirmek
zor.
MHP'nin iç gündeminde de şu soru var:
Siyasi yelpazede geleneksel yerimizi genişle-
tebilir miyiz?
Soruya şu yanıtı veriyorlar:
AKP'ye oy veren kesimi kendimize çekersek,
olabilir...
Bunun için, AKP'nin kullandığı politik malze-
meleri elinden almak ve bunları MHP'leştirerek
dönüştürmek istiyorlar.
Bize göre bu yol, MHP'yi AKP'nin kapsama
alanı içinde tutmaktan başka bir işe yaramaz.
•••
Girişteki iki şıktan birincisinin yarısını analiz et-
tik... Olası yeni hareketleri ve sol seçenekleri ay-
rıca sütuna yatıracağız...
Ikinci şıkka geçelim...
Başta dokunulmazlıklar olmak üzere çeşitli ne-
denlerle Meclis'teki tüm denetim yolları işlevini
yitirdi, elde bir tek Anayasa Mahkemesi kaldı.
Mahkeme de bu işlevini yerine getirmekte karar-
lı görünüyor.
AKP gibi tek parti iktidarlarında partinin iç de-
netim yolları da önemlidir. Ama bu AKP'de yok...
Birinci şıkkı AKP'nin içine uyarlamak gerekirse;
partide Erdoğan'ın seçeneğinin olmadığı konu-
şuluyor.
Gül, Köşk'te kendini kollamakla meşgul...
Arınç, ağzını tutamıyor, partiyi nasıl tutacak!
Toptan?
Toptan'ın çıkışları, ileride olası bir "liderarayı-
şına" dönük olmasın!
ankcum@cumhuriyet.com.tr
AL GÖZÜM SEYREYLE
IŞIL ÖZGENTÜRK
DüşveAlfabe
• Baştarafı Arka Sayfada
Şimdi dünyanın en güzel denizlerinin birinin ma-
visinde düş kuşu olmak için bir araya geldik. Sayımız
çok az olabilir ama hiç kuşkunuz olmasın, bu deli
denizin deli kızlan dalgalan aşıp bizim düşlerimi-
zi ağaç alnnda uyuyan çok yaşlı bir adama, darıs eden
bir genç çifte, beşiğinde sallanıp duran küçük bir be-
beğe bile ulaştırabilirler.
Ve işte 0 zaman yepyeni bir dünyanın bütün dil-
lerinde yepyeni bir alfabe yazmaya başlayabiliriz,
adı barış ve aşk olan. Neşenin asla unutulmadığı bir
alfabe.
Bir ses duymaya başlamadınız mı?
Şöyle dedi su:
ben deniz olduğumda
deniz kızlannın şarkılanyla
ben sarhoş olurum ve 0 zaman
şamatacı yunuslar bir koşu tuttururlar,
zıplaya hoplaya
atlarlar dalgaların üstünden
başım döner
ve mutluluk gelir beni bulur.
Fabrikaya eşekli protesto
• FETHİYE (Cumhuriyet) - Fethiye'nin Yeşil
Üzümlü beldesinde kurulmak istenen çimento
fabrikasına karşı beldede yaşayan yabancılar
eşekli protesto gösterisi düzenlediler. Üzümlü
köylülerinin eylemine destek veren yabancılar,
üstünde, "Hayır çimento, hayır yeni ev almak",
"Üzümlü benim evim, yeşili muhafaza edelim"
yazılan asılı eşekle birlikte yürüyüşe katıldılar.
2007 yılınm Eylül ayından bu yana fabrikanın
kurulmaması için mücadele eden köylüler,
Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) raporu-
nun yenilenmesini istiyorlar.