Catalog

CMYB C M Y B GÜNDEM MUSTAFA BALBAY Baştarafı 1. Sayfada kurşunuyla öldürülmesiyle başladı. Hızla yayıldı. Alek- sis’in ölümü bir kıvılcım etkisi yarattı. Bir anlamda patlamanın eşiğine gelmiş olan gençliği ateşledi. Karamanlis yönetimi, gözaltına alınanların ço- ğunluğunun göçmenler olduğunu söyleyip olayı küçültmeye çalışsa da yıl başına kadar devam edeceği anlaşılan eylemlerin kökeninde daha de- rin nedenler var. Eylemleri iki gruba ayırmak gerekiyor: 1- Kabul edilemez kundaklama olayları. 2- Yığınsal gösteriler. Birini ötekinden ayırmak zor ama toplumun tep- kisini ortaya koymasının, sorunların kangrenleş- mesini önlediği bir gerçek. Saldırıya uğrayan yerlerin başında bankaların gelmesi ister istemez, küresel mali krizi anımsa- tıyor. Atina’da olaylardan zarar gören 700’e ya- kın işyerinin çoğu banka şubesi! Bu durum yasadışı eylemlerin rastgele saldırı- lar içermediğini gösteriyor! Komşumuz alınmasın, Yunanistan için şu tanım sık yapılır: Avrupa’nın şımarık çocuğu! İçi boş bir değerlendirme değil... 1830’da Mo- ra dolaylarında kurulan Yunanistan, bugüne dek sınırlarını tam 7 kez genişletti. Bu genişlemelerin tümü Avrupa merkezli “barış anlaşmalarıyla” ger- çekleşti! Yunanistan 1982’de AB’ye girdikten sonra ta- rihinde yeni ve büyük bir hamle fırsatı yakaladı. İspanya ve Portekiz ile birlikte AB fonlarından en iyi yararlanan ülke Yunanistan oldu. Atina bu fonları ne yaptı? Bir bölümünü silahlanmada kullandı, bir bölü- münü üst yöneticilerin refahı için harcadı, küçük bir bölümünü de yatırıma ayırdı. Bugünkü sancıların kökeninde bu gerçek yatı- yor. Silahlanma sıralamasında dünya dördüncü- sü olan Yunanistan’ın bu adımlarını tümüyle AB’nin bilgisi dışında attığı söylenemez! 2000’li yıllarda Doğu Avrupa ülkelerinin de AB sahnesine çıkmasıyla birlikte fonların da suyu çe- kildi. Yunanistan giderek zorlanmaya başladı. Bundan sonra ne olur? Deyim yerindeyse, olan olmuş! Yunanistan gençliği ülke yönetimine kanlı bir sarı kart gös- termiş. Eylemler durulsa bile Yunanistan’ın kolay ko- lay köklü bir iç barış sağlaması zor. Sırtını AB’ye dayayan, elini ABD’ye veren, Rusya ile ayak oyun- ları oynayan Atina, bugünlerde Çin’le de satış pa- zarlığında... Çinliler, AB’nin doğu kapısı deyip Pire Limanı’nı satın almak istiyor. Ekonomik krizin kıskacında- ki Karamanlis yönetimi de buna sıcak bakıyor. AB ve ABD de pireleniyor, Atina’ya çıkışıyor: “Çin bizim en büyük rakibimiz, sen bizim bü- yütüp beslediğimiz evlat... Ve Çin’e liman satı- yorsun!” Liman satmak doğal olarak limon satmaya ben- zemiyor... Bu yöndeki pazarlık süredursun, iş- sizliğin yüzde 10’u aştığı Yunanistan’daki ey- lemlere AB ölçeğinde bakınca şunu söyleyebili- riz: Yunanistan ve birliğe sonradan katılan Doğu Av- rupa ülkeleri, AB’nin varoşları olma yolunda! Bu bağlamda Atina’daki eylemler bir süre sonra Bu- dapeşte’de, Varşova’da, Prag’da boy gösterirse şaşırmamak gerekir... ankcum@cumhuriyet.com.tr Amerika’nın yeni Başkanı Obama konu- sunda çeşitli yorumlar yapılıyor; bu konuda vakitsiz umutlara ka- pılmak saflıktır; ancak ailesinde Müslümanlık damarı bulunan yeni başkanın yemin töre- ninde ‘Hüseyin’ adını kullanacağı da söyle- niyor. Dileriz ki Hüseyin Obama, Müslüman coğrafyasında tek laik cumhuriyet olan Tür- kiye’nin Ilımlı İslam devleti olmakla neler yitireceğini bizim AKP’li yöneticilerden daha iyi algılıyordur. Yoksa Amerika ile Türkiye arasındaki he- saplaşma, bir ‘medeni- yet savaşõmõ’ içeriğinde devam etmek zorunlu- ğunu sürdürecek; bu- nun sorumluluğunu da Obama, eski Başkan Bush’tan devralacak- tır. C Dönüm Noktası? Baştarafı 1. Sayfada MAHMUT LICALI ANKARA - Milli Eğitim Bakanõ Hüseyin Çelik’in velilere “Çocuklarınızı gönderme- yin” diye çağrõda bulunduğu özel dershanelerin sayõsõ AKP döneminde ikiye katlandõ. AKP’nin iktidara geldiği 2002 yõlõnda 2 bin 122 olan dershane sayõsõ 2008 yõlõnda 4 bin 100 oldu. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’õn “ga- rabet” olarak nitelendirdiği, Milli Eğitim Ba- kanõ Hüseyin Çelik’in “Çocuklarınızı ders- hanelere göndermeyin. Halkımız dersha- nekolik olmuş” sözleriyle eleştirdiği özel dershanelerin sayõsõ AKP döneminde ikiye kat- landõ. Eğitim sisteminde milyonlarca öğrencinin başarõsõnõn ÖSS, SBS gibi sõnavlarla ölçülmesi nedeniyle adeta “mantar gibi çoğalan” ders- haneler, 24 yõlda tam 24 kat arttõ. 1984 yõlõn- da 174 olan özel dershanelerin sayõsõ Milli Eği- tim Bakanlõğõ’nõn verilerine göre 2008 yõlõn- da yaklaşõk 4 bin 100’ü buldu. AKP döneminde dershaneye giden öğrenci sayõsõ da 606 binden, 1 milyon 122 bine yükseldi. Her ilde en az iki dershane var Milli Eğitim Bakanlõğõ’nõn verilerine göre, bugün Türkiye’nin 81 ilinde de birden fazla özel dershane bulunuyor. Buna göre, İstanbul 657 özel dershaneyle ilk sõrada yer alõrken, İs- tanbul’u 496 özel dershaneyle Ankara ve 187 özel dershaneyle İzmir izliyor. Özel dershane sayõsõnda yaşanan artõşõn 6 yõlda 2 katõ bulmasõ Türkiye genelindeki ortaöğretim okullarõnõn sa- yõsõnõn özel dershanelerin sayõsõnõn altõnda kal- masõna neden oldu. Özel dershaneler, 2008 yõ- lõnda sayõlarõ 3 bin 118 olan ortaöğretimdeki devlet okullarõnõ geçti. Anaokulu sayısının 2.5 katı Öte yandan özel dershaneler okulöncesi eğitimin verildiği anaokulu sayõsõnõn da 2.5 ka- tõna ulaştõ. Milli Eğitim Bakanlõğõ’nõn orta- öğretim ve yükseköğretime hazõrlõk dersha- nelerinin özel okullara dönüşmesi yönündeki teşvikleri dershane sayõsõnõn daha artmasõna ne- den oluyor. 2005 yõlõnda yapõlan bir düzenle- meyle özel dershanelerden alõnan KDV oranõ yüzde 18’den yüzde 8’e indirilmişti. LEYLA TAVŞANOĞLU PARİS - “Kendisine demokrat di- yen bir ülke, ifade özgürlüğüne say- gılı olmalıdır. Basın özgürlüğü de demokrasinin vazgeçilmez ilkelerin- dendir.” Bu sözleri Fransa Adalet Ba- kanõ Raşida Dati kürsüde söylüyor. AB bünyesinde kurulan Temel Haklar Ajan- sõ’nõn ilk konferansõ için Paris’teyiz. Eif- fel Hilton Oteli’nde düzenlenen konfe- rans Fransa’nõn bitmek üzere olan AB dönem başkanlõğõnda İnsan Haklarõ Ev- rensel Beyannamesi’nin imzalanõşõnõn 60. yõldönümüne denk getirilmiş. Konferansõn baş konuşmacõsõ olarak Dati salona giriyor. Hamileliğinin son döneminde olduğu belli. Konferansõn dü- zenlenmesi fikrinin esas olarak kendisine ait olduğunu şu sözlerle anlatõyor: “İn- san Hakları Evrensel Beyannamesi 1948’de burada, Chaillot Sarayı’nda imzalanmıştı. Ben de bu konferansın düzenlenmesi fikrini yakın çalışma ar- kadaşlarımla birlikte geliştirdiğim için kendi kendimi kutluyorum.” İn- san haklarõ ve ifade özgürlüğünün AB’nin temel ilkelerinden olduğuna dikkat çeken Dati, konuşmasõna şu cümleyle noktayõ koyuyor: “Basın de- ontolojisine uyulması, ifade özgür- lüğünün garantisidir.” Konferanstaki öbür konuşmacõlar ifa- de özgürlüğü adõ altõnda şiddetin teşvik edilemeyeceğini vurguluyorlar. Özellikle de internet aracõlõğõyla şiddet, yabancõ düşmanlõğõ ve õrkçõlõğõ kõşkõrtmaya kar- şõ uluslararasõ alanda yeni yasal düzen- lemeler getirilmesi gereğine dikkat çe- kiyorlar. AB bölgesi ve AB’ye komşu ülkelerden yaklaşõk 200 akademisyen, gazeteci, politikacõ, yazarõn katõldõğõ konferansta medya şeffaflõğõnõn de- mokrasiler için son derece önemli olduğu konusu da ele alõnõyor. Bu noktada ko- nuşmacõlar terorizmin önüne geçilmesi için bir Avrupa ajansõ kurulmasõnõn ka- rar altõna alõndõğõnõ da belirtiyorlar. ‘Medya yardımcı olmalı’ AB Temel Haklar Ajansõ Yönetim Kurulu Başkanõ Anastasia Crickley söz alarak şunlarõ söylüyor: “İfade öz- gürlüğü adı altında karşımızdakine hakaret etmek, ırkçılık yapmak, te- rorizmi teşvik etmek, hatta çocuk pornosuna göz yummak bu çağda çok fazla arttı. Artık bunlarla ciddi olarak baş etmek zorundayız.” Crickley insanlarõn birbirleriyle tar- tõşmalarõnda karşõlõklõ saygõnõn önemi- ne de şöyle dikkat çekiyor: “Birisiyle tartışırken onu alt etmek mi, yoksa verdiğiniz mesajın onun tarafından anlaşılması mı önemlidir? Mutlaka konuşmalıyız. Aksi halde odanın ters köşelerinde oturmaya mahkûm olu- ruz. Medya bu sorunların üstesinden gelinmesi için yardımcı olmalıdır.” Avrupa Komisyonu Adalet, Özgürlük ve Güvenlik Komisyoneri Jacques Bar- rot da pek inandõrõcõ olmasa da şöyle ko- nuşuyor: “İfade özgürlüğü herkes için eşit olmalıdır. Avrupa, kültürel fark- lılıklar açısından çok zengindir. Av- rupa bir arada yaşamanın güzel ör- neklerini sergilemiştir. Çoğulculuk ifade özgürlüğünün temelidir.” ‘Türkiye’yi yine kapı önünde bırakacaksınız’ Açõlõş konferansõnõn ardõndan atölye çalõşmalarõna geçiliyor. Bir katõlõmcõ sö- zü Türkiye’nin durumuna getirerek şun- larõ söylüyor: “Avrupa Konseyi stan- dartlarının daha çok da AİHM stan- dartlarının sadece AB üye devletleri arasında yaygınlaştırılması çabası içindeyseniz, o halde Türkiye’yi, bu konuda AB standartlarına en fazla ih- tiyacı olan ülkelerden birini dışlıyor- sunuz. Temel Haklar Ajansı’nın ha- reket alanının biraz daha dikkatli ve geniş düşünülmesi gerekiyor. Ulus- lararası standartlardan söz ediyorsak, üyeliğin geniş olarak yorumlanması gerekmektedir. Aksi halde defalarca yaptığınız gibi Türkiye’yi yine kapı önünde bırakacaksınız.” Bunlar ko- nuşulurken Fransa’dan bir kadõn yargõç da şu çarpõcõ görüşü savunuyor: “Biz azınlıklar için ifade özgürlüğü istiyo- ruz. Ama iş uygulamaya gelince on- ların konuşmasına izin vermiyoruz.” Bu noktada ajans yetkilileri kuruluşun sõnõrlarõ ve yetkilerinin nerelere kadar uzandõğõndan emin olmadõklarõnõ dile ge- tiriyorlar. Bir anlamda kâğõt üzerinde ku- rulmuş olan ajansõn ne yapacağõ henüz açõklõğa kavuşmuş değil. ‘Sözde işadamları var...’ Öbür atölye toplantõlarõnda da şöyle tartõşmalar oluyor: “Müteahhitlikle, kara para kazançlarıyla zengin olup medya organlarını ele geçiren sözde işadamları var. Bunlar giderek özel- leşen üniversiteleri de ele geçiriyorlar. Her şeyi kontrol ediyorlar. Fran- sa’da silah yapımı ve ticaretinden aşırı zengin olmuş Dassault gibi işa- damları her şeye hâkim oluyorlar. İş hayatıyla medya ve siyaseti ele geçi- ren bu işadamları tehlikeli ilişkiler ku- ruyorlar.” Bir katõlõmcõ Bulgaristan’da olanlar hakkõnda şu bilgileri veriyor: “Bulga- ristan’da bir gizli servis ajansının etkisiyle bir internet sitesi kapatıldı. Kirli ilişkiler had safhada. Devlet sırrı adı altında gazetecilere baskı uy- gulanıyor.” ‘Azõnlõklar için ifade özgürlüğü’ SAYFA 15 ARALIK 2008 PAZARTESİCUMHURİYET 16 HABERLERİN DEVAMI İstanbul PB 15 Edirne Y 13 Kocaeli PB 16 Çanakkale Y 16 İzmir Y 16 Manisa B 13 Aydın Y 15 Denizli B 14 Zonguldak PB 15 Sinop PB 14 Samsun PB 12 Trabzon PB 13 Giresun PB 11 Ankara S 6 Eskişehir S 8 Konya S 8 Sıvas S - 3 Antalya B 19 Adana PB 18 Mersin S 11 Diyarbakır S 9 Şanlıurfa PB 12 Mardin S 7 Siirt PB 10 Hakkâri S 1 Van S 3 Kars S - 3 Oslo PB - 1 Helsinki PB 3 Stockholm PB 4 Londra B 5 Amsterdam B 6 Brüksel B 5 Paris K 2 Bonn B 5 Münih B 2 Berlin PB 8 Budapeşte Y 7 Madrid Y 10 Viyana Y 6 Belgrad B 11 Soyfa Y 12 Roma Y 16 Atina Y 17 Zürih B 5 Moskova PB - 1 Aşkabat PB 8 Astana PB - 7 Taşkent B 11 Bakû PB 7 Bişkek PB 11 Tiflis B 11 Kahire PB 20 Şam B 18 Yurdun batı ve iç ke- simleri parçalı çok bu- lutlu, Marmara’nın Ba- tısı ve kıyı Ege sağanak yağışlı, diğer yerler par- çalı az bulutlu geçe- cek. Yurdun iç ve doğu kesimlerinde buzlanma ve don olayı ile birlikte sis görülecek. Hava sı- caklığında önemli bir değişiklik olmayacak. Tatilin trafikteki bilançosu ağır: 153 ölü, 769 yaralı Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik’in birçok kez eleştirdiği özel dershanelerin sayısı AKP’nin iktidarda olduğu dönemde ikiye katlanarak 4 bin 100’e ulaştı Dershane sayõsõ AKP ile patladõ Avrupa Birliği bünyesinde kurulan Temel Haklar Ajansõ’nõn ilk konferansõ Paris’te yapõldõ Haber Merkezi - Kurban Bay- ramõ tatili öncesi yapõlan tüm uya- rõlara ve alõnan tüm önlemlere karşõn yurt genelinde yollar, tatil süresince meydana gelen kazalarla yine kan gölüne döndü. 5 Aralõk Cuma günü mesai bitiminin ar- dõndan, dün öğlen saatlerine kadar çeşitli illerde meydana gelen top- lam 230 kazada, 153 kişi öldü, 769 kişi de yaralandõ. Tatil süresince meydana gelen kazalar şöyle: ? 5 Aralık: 6 ölü, 56 yaralı Tatilcilerin yola çõkmaya baş- ladõğõ cuma günü Konya, Kars, Bursa, Iğdõr, Ordu, Kayseri, Edir- ne, Giresun, Kocaeli ve Antalya’da meydana gelen 15 kazada 6 kişi öl- dü, 56 kişi yaralandõ. ? 6 Aralık: 13 ölü, 90 yaralı Bolu, Yozgat, Karabük, Balõ- kesir, Muğla, Kütahya, Ankara, Konya, Hatay, Amasya, Adana, Samsun, Giresun, Bursa, İstanbul, Mersin, Kastamonu ve Nevşe- hir’de meydana gelen 26 kazada 13 kişi öldü, 90 kişi de yaralandõ. ? 7 Aralık: 18 ölü, 136 yaralı Arife günü olan pazar günü Kayseri, Konya, Malatya, Bursa, Giresun, Çanakkale, Sõvas, Kas- tamonu, Osmaniye, İstanbul, Es- kişehir, Kocaeli, Gaziantep, Aydõn, Tekirdağ, Antalya, Sakarya, Trab- zon, Ankara, Bilecik’te meydana gelen 33 kazada 18 kişi öldü, 136 kişi de yaralandõ. ? 8 Aralık: 14 ölü, 95 yaralı Kurban Bayramõ’nõn ilk günü Karabük, Balõkesir, Konya, Eski- şehir, Düzce, Mardin, Samsun, Bursa, Sakarya, Kayseri, Antalya, Şanlõurfa’da meydana gelen 24 ka- zada 14 kişi öldü, 95 kişi yaralandõ. ? 9 Aralık: 26 ölü, 73 yaralı Bayramõn ikinci günü Tokat, Is- parta, Bursa, Trabzon, Sõvas, Ak- saray, Manisa, Kayseri, Yalova, Gümüşhane, Giresun, İstanbul, Eskişehir, Ankara, Malatya, Ko- caeli, Düzce, İzmir, Burdur, Ay- dõn ve Adana’da meydana gelen 30 kazada 26 kişi öldü, 73 kişi de yaralandõ. ? 10 Aralık: 18 ölü, 129 yaralı Bayramõn üçüncü günü Kayse- ri, Bursa, Bingöl, İzmir, Yalova, Sakarya, Gaziantep, Samsun, Ay- dõn, Bitlis, Uşak, Kahramanmaraş, Van, Zonguldak, Hatay, Bilecik, Giresun ve Sõvas’ta meydana ge- len 27 kazada 18 kişi öldü, 129 ki- şi yaralandõ. ? 11 Aralık: 12 ölü, 59 yaralı Mersin, Eskişehir, Kastamonu, Trabzon, Konya, Balõkesir, Adõ- yaman, Eskişehir, Bitlis, Hatay, Manisa, Samsun, Rize, Giresun, Bursa, Ankara, Adana ve Ay- dõn’da meydana gelen 22 kazada 12 kişi öldü, 59 kişi yaralandõ. ? 12 Aralık: 19 ölü, 51 yaralı Kocaeli, Mersin, Kayseri, Es- kişehir, Manisa, Muğla, Kahra- manmaraş, Aydõn, Bursa, Samsun ve Giresun’da meydana gelen 21 kazada 19 kişi öldü, 51 kişi yara- landõ. ? 13 Aralık: 21 ölü, 62 yaralı İstanbul, Artvin, Çanakkale, Muğla, Ankara, Samsun, Batman, Adana, Aydõn, Konya, Kayseri, Yozgat, Hatay, Bursa, Edirne ve Eskişehir’de meydana gelen 22 ka- zada 21 kişi öldü, 57 kişi yaralandõ. ? 14 Aralık: 6 ölü, 25 yaralı Bursa, Ankara, Isparta, Samsun, İstanbul, İzmir ve Konya’da mey- dana gelen 11 kazada 6 kişi öldü, 25 kişi yaralandõ. İstanbul Ümraniye’de, Ömerli Sazakçeşme mevkiin- de aniden yola çıkan yaban domuzuna çarpmamak için manevra yapan Ercan Temel (25) yönetimindeki otomobil, Nusret Ekici’nin kullandığı kamyona çarptı. Kazada, sü- rücü Ercan Temel, aynı oto- mobilde bulunan eşi Peri- han Temel (fotoğrafta) İrem Temel (4) ile Beyza Bağ ha- yatlarını kaybetti. Kazada üç kişi de yaralandı. YOLA ÇIKAN DOMUZ BİR AİLEYİ YOK ETTİ MARAŞ’I UNUTTURMA Adana Alevi Bileşenleri’nin, 21 Aralık gü- nü yapılacak bölge mitingi öncesi yapı- lan açıklamada, “Maraş’ı unutma, unutturma” vurgusu yapıldı. Ada- na’daki İnönü Parkı’nda yapılan açık- lamayı okuyan Alevi Bektaşi Federas- yonu Yönetim Kurulu üyesi Kemal De- rin, “Unutursak hatırlatırlar. Onun için unutma, unutturma” dedi. Maraş katliamının gizli arşivlerinin açıklan- masını isteyen Derin, “Bu katliamda sorumluluğu bulunanlar ya hiç yargı- lanmadan kurtuldu ya da ‘göstermelik’ yargılanıp beraat ettirildi” dedi. Yunan teknelerinden ihlal Kardak’ta çipura krizi ÖZCAN ÖZGÜR MUĞLA - Kardak Kayalõklarõ’nda iki hafta önce başlayan çipura krizi dün de Yunanlõ balõkçõlar ve sahil güvenlik bo- tunun Türk karasularõnõ ihlal etmesiyle devam etti. Yunanistan’õn İstanköy (Kos), Kilim- li (Kalimnos) ve Leros adalarõndan ge- len 16 balõkçõ kayõğõ ve bir büyük tekne sabah saatlerinden itibaren Kardak Ka- yalõklarõ’nda çipura için ağ attõ. Yunan balõkçõlar sõk sõk Türk karasularõnõ ihlal etti. Saat 11.30 sõralarõnda ise Kilimli Limanõ’ndan yola çõkan 27 metre uzun- luğundaki ‘Laconia’ adlõ Yunan tekne- si, Türk karasularõna doğru 2 mil daha içeri girerek Gümüşlük’e yakõn mesafe- deki Çavuş Adasõ yakõnlarõnda 1 saat boyunca avlandõ. Yunan sahil güvenlik botu da balõkçõlara korumalõk yaptõ. Bu sõrada, Marmaris Aksaz’dan gel- diği tahmin edilen bir Türk savaş gemi- si, Kardak Kayalõklarõ’na yaklaştõ. Türk savaş gemisinin bölgeye gelmesiyle, Yunanlõ balõkçõlarõn Kardak yakõnlarõn- dan ayrõlarak kendi sularõna geçtiği gö- rüldü. Kardak’õn 20 metre yakõnõndan geçen Türk savaş gemisi, bölgede 20 dakika bekledikten sonra rotasõnõ Di- dim’e çevirerek bölgeden ayrõldõ. OTOGARDA ÇİLE - Bayram tatili dönüşü çile haline geldi. Özellik- le İstanbul’daki Esenler Otogarı’nda uzun kuyruklar oluştu. Uzun bir yolculuktan sonra otogar girişinde saatlerce beklemek zorunda kalan yurttaşlar otobüslerden inerek otogara yaya olarak gittiler. Çiçek’ten Iraklı yaralılara ziyaret ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Yardõmcõsõ Cemil Çiçek, 11 Aralõk’ta Ker- kük’te meydana gelen patlama sonrasõnda, Türkiye’ye getirilen yaralõlarõ hastanelerde zi- yaret etti. Çiçek, “Bu insanlarõn bu hale gel- mesinden terör örgütüne destek olanlar sorum- ludur. Terör örgütüne karşõ gerekli tedbirleri almayanlar, gerekli işbirliğini yapmayanlar da bu suça iştirak etmiş durumdalar” dedi. Toptan’dan DTP’ye eleştiri ZONGULDAK (AA) - Zonguldak’ta temas- larda bulunan TBMM Başkanõ Köksal Toptan, gazetecilerin DTP’li kadõn milletvekillerinin Kuzey Irak ziyaretine ilişkin sorularõnõ yanõtla- dõ. Toptan, “DTP’li milletvekilleri, Türki- ye’deki kadõn sorunlarõyla ilgilenseler sanõyo- rum daha yararlõ bir iş yapmõş olurlar. O ne- denle DTP’li arkadaşlarõma her zaman söyle- diğim gibi parlamento içi çalõşmalarõndan memnunum. Ama parlamento dõşõna çõktõklarõ zaman epey yanlõş işler yapõyorlar” dedi. CHP Alevilerle görüşüyor İstanbul Haber Servisi - Yerel seçim çalõş- malarõna hõz veren CHP Beyoğlu İlçe Yöne- tim Kurulu dün Okmeydanõ’nda bulunan Alevi köy derneklerini ziyaret ederek, parti- nin yerel seçimler öncesinde politikalarõnõ an- lattõ. Dün Sõvas Hafik Karlõ Köyü Derneği Yönetim Kurulu ile görüşen CHP Beyoğlu İl- çe Başkanõ Oğuz Ünver ve beraberindekiler, AKP’nin yolsuzluk batağõna saplandõğõnõ be- lirterek, ülkenin geleceği için herkesin CHP çatõsõ altõnda toplanmasõ gerektiğini belirtti. Yunanistan’a İstanbul’da protesto İstanbul Haber Servisi - Devrimci Liseli- ler (Dev-Lis) ve Öğrenci Postasõ çevresin- den gençler 6 Aralõk Cumartesi günü Yuna- nistan’da meydana gelen olayda 16 yaşõnda- ki Alexandros Grigoropoulos’un polis tara- fõndan öldürülmesini protesto etti. Tak- sim’de Tramvay Durağõ’nda bir araya gelen liseli gençler slogan atarak Yunanistan Kon- solosluğu’nun önüne kadar yürüdü.