Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 24 OCAK 2008 PERŞEMBE 4 ALİ SİRMEN HABERLER DÜNYADA BUGÜN CHP lideri Baykal, anayasanın değişmesi halinde sokakta başı açık dolaşmanın zorlaşacağını söyledi Hoş Geldiniz Sayın Karamanlis Türkiye önemli bir konuğu ağırlıyor: Yunanistan Başbakanı Kostas Karamanlis. Bir Yunan Başbakanı ülkemizi ziyaret etmeyeli tam 49 yıl oluyor. Salt bu olgu dahi olayın ne denli önemli olduğunu göstermeye yeter sanırım. Gezinin Yunan basınında pek hoş karşılanmadığı ve Başbakan’dan temel konulara girmemesinin istendiği, Ankara Bürosu’ndan arkadaşımız Murat İlem’in dünkü Cumhuriyet’te yayımlanan haberinde yer alıyordu. Şu anda Yunanistan ile Türkiye arasında, çözümü kolay olmayan birden fazla anlaşmazlık bulunuyor ve bu gezide bunlarda bir ilerleme beklenmiyor. Anlaşmazlık konularının başında, tahmin edilebileceği gibi, Kıbrıs konusu geliyor. Bizim Kıbrıs Rum kesimi olarak adlandırdığımız, Yunanistan’ın ise Kıbrıs’ı tek başına temsil ettiğini ileri sürdüğü yönetimi tanımasını ve AB’nin de talebi doğrultusunda, onun bandırasını taşıyan taşıtlara deniz ve hava limanlarımızın açılmasını istiyor ki, şu aşamada Türkiye’nin böyle bir isteğe olumlu yanıt vermesini beklemek mümkün değil. Kıbrıs’ta iktidarda bulunan Papadopulos yüzünden, çözüme ulaşılması güç, hatta imkânsız görünmektedir. ??? Ege de karasuları, FIR hattı ve kıta sahanlığı ise iki ülkenin büyük görüş ayrılıklarını içeren başka anlaşmazlık konularıdır. Zaman zaman Kardak dolayında gerginleşen, kimi zaman denizde kimi zaman havada it dalaşına kadar varan olayların kökeni budur. Rum azınlık vakıflarının durumu da, iki ülke ilişkilerini geren konular arasında yer almakta. Konuk Yunan Başbakanı’nın ziyaretinin iki ülke arasındaki bu anlaşmazlık konularında herhangi bir yakınlaşma sağlanması beklenmiyor. Yukarıda da belirttiğimiz gibi, Yunan tarafının bu konuları müzakereyi dahi düşünmediği biliniyor. Yine de ziyaretin, hiçbir önemi olmadığını söylemek mümkün değil. İki Dışişleri Bakanı İsmail Cem ve Papandreu’nun (sonra da başbakan) çabalarıyla Ankara ile Atina arasındaki ilişkilerde yaşanan yumuşama, Türkiye ile Yunanistan kamuoylarının karşılıklı olarak, birbirlerini en büyük tehdit olarak gördükleri günleri geride bırakmış bulunuyor. Bu hiç de küçümsenmeyecek bir gelişmedir ve beraberinde turizm alanında belirli bir işbirliğini de getirmiş bulunmaktadır. Ama daha da önemlisi kamuoylarındaki büyük düşmanlık imajını ortadan kaldırmış olmasıdır. ??? Bir diğer önemli gelişme de, Atina’nın Ankara’nın AB üyeliğine karşı katı tutumunu bırakmasıdır. Gerçi, Türkiye’nin AB üyeliği önündeki en büyük engel hiçbir zaman Yunanistan olmamıştı. Yunanistan’ın o zaman karşımızdaki görünür mâni olduğunu, olayın arkasını deşince asıl engelin daha açık biçimde ortaya çıkacağını bu sütunda çok kez yazdık. Nitekim artık Paris ve Berlin’in tavırlarını açıkça ortaya sermeleri üzerine gerçekler daha kolay anlaşılır hale gelmiştir. Ancak, Yunanistan her ne kadar, Türkiye’nin AB ortaklığını destekler bir tutum sergiliyorsa da Kıbrıs konusundaki çözümsüzlük bu niyetin uygulamaya yansımasını engelleyecek bir faktör olarak durmaktadır. Bu durumda, Kostas Karamanlis’in ziyaretinin neden önemli olduğunu anlamak ilk başta güç gibi görünmektedir. Ne var ki, iki ülke arasındaki güvensizlik ortamını giderecek olan her gelişme, ileride ilişkilerin düzeltilmesi umudunu güçlendirmektedir. Türkiye ile Yunanistan birçok konuda aralarında derin görüş ayrılıkları ve çıkar çatışmaları olan iki ülke konumundadır. Ama hiç değilse ikisinin de kamuoylarında, bunların çatışmayla ve gerginlikle değil, görüşme ve uzlaşmayla çözülmesi gerektiği konusunda bir görüş birliği oluşmuştur ki ilişkilerimizin yakın geçmişindeki olaylar anımsandığında bunun hiç de küçümsenmeyecek bir gelişme olduğu görülüyor. Konuğumuzun ziyaretinin bu gelişmeyi pekiştirmesini umuyor ve kendisine “Hoş geldiniz Sayın Karamanlis” diyoruz. ‘AKP yeni rejim peşinde’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Genel Başkanı Deniz Baykal “iktidardakilerin laiklikten bunalmış, sıkılmış göründüğünü” vurgularken “Karşılaştığımız kriz bizi laiklik ilkesiyle hesaplaşmaya götürüyor. Laikliği delerseniz, bir yerde tutamazsınız. Anayasa değişirse sokakta başı açık dolaşmak zorlaşır” uyarısında bulundu. Baykal, AKP’nin “gizli zannedilen gündeminin alenileştiğini” kaydetti. Baykal, dün CNN Türk’te yayımlanan “Ankara Kulisi” programına katıldı. “Türban sorunun genç kızların üniversitede özgürce kıyafetlerini seçmesinden ibaret olmadığını, altında anayasal sistemin bugünü ve geleceğiyle ilgili arayışların yattığını” kaydeden Baykal, “Anayasamızın temel ilkesi laiklik. Bunlar bizim gerçek kırmızı çizgilerimiz, demişiz, bu yola çıkışı değiştirecek miyiz, değiş ? CNN Türk’te bir programa katılan Baykal, AKP’nin gizli zannedilen gündeminin alenileştiğini belirterek, “Din devleti tehlikesini görmeyenlere hayranım” dedi. Baykal, “türban sorununun genç kızların üniversitede özgürce kıyafetlerini seçmesinden ibaret olmadığını, altında anayasal sistemin bugünü ve geleceğiyle ilgili arayışların yattığını” kaydetti. tirmeyecek miyiz, mesele bu, türban değil” dedi. AKP ve MHP’nin gündeme getirdiği anayasa değişikliği önerilerini eleştiren Baykal, “Üniversiteye böyle bir düzenleme koyduktan sonra lisede okuyacak öğrencinin başını ne hakla açmaya kalkışırsınız. Bu iş bütündür. Bu işi açtığınız zaman hem yatay, hem dikey gider” uyarısında bulundu. Baykal, bir soru üzerine “Türkiye’de laikliğin bir anlamı, değeri var. Laiklik ilkesini şu ya da bu gerekçeyle delmeye başladığınız zaman bunu bir yerde tutmak mümkün değildir. Laiklikten bunaldıysanız, şikâyetçiyseniz laikliği kaldırın kardeşim, değiştirelim sistemi, görelim ne olduğunu. Kenarından köşesinden kemirmeyin.Yeni anayasa yapalım iddiasıyla aslında yeni bir rejim arıyorsunuz. Laikliğin artık belirleyici olmadığı yeni bir rejim arıyorsunuz” dedi. “Yeni bir anayasa yaparsanız artık kimsenin elini kolunu bağlayacak maddeler olmayan bir anayasa olacak. Bundan sonra tutamazsınız onları” diyen Baykal; “Yani bir din devletine doğru gidiş tehlikesi mi var” sorusuna “Bunu görmeyenlere hayranım. Çankaya’da türban olur mu diyorduk, baktım resepsiyonda türbansız kimse yok, diye yazmış bir yazar. Bu tartışmaların bizi getireceği yer çok açık, insanlar bunu nasıl görmez, nasıl birbirini avutmaya çalışır. Ben kralın çıplak olduğunu görüyorum” yanıtını verdi. ‘Şu an takılıyor’ Baykal, “üniversite eğitimi klığa kıyafete bağlı olmadan özgürce yaşanmalıdır” sözleri anımsatılarak yöneltilen “De facto olarak takılabilir mi” sorusu üzerine “Şu anda takılıyor. Anayasa değişikliği yapılırsa bir süre sonra sokakta başı açık dolaşmak zor olur. Oraya doğru gider” dedi. Baykal, anayasa değişikliğinin gerçekleştirilmesi durumunda Anayasa Mahkemesi’nin sadece şekil yönünden denetim yapabileceği anımsatılarak yöneltilen bir soru üzerine, “Bü tün bunlar bizi artık yepyeni bir rejim anlayışına sürüklüyor. Bu rejim sorunu haline geliyor. Ürkek ürkek, sadece üniversite için istiyoruz, kamu hizmeti alanlar için, söyleminin geçerli ve kalıcı olmadığı biliniyor. Bu bir başlangıçtır, onu orada hukuken de tutamazsınız. Karşılaştığımız kriz bizi laiklik ilkesiyle hesaplaşmaya götürüyor. Acaba Anayasa Mahkemesi, anayasanın değiştirilmesi teklif dahi edilmez bir maddesine açıktan aykırı bir anayasa değişikliği önüne geldiği zaman ne yapar? Usule aykırılık kavramı içine Anayasa Mahkemesi belki de, şu anlayışı yerleştirebilir: Böyle bir teklif meşru olarak yapılabilemez” görüşünü dile getirdi. Baykal, “iktidardakilerin laiklikten bunalmış, sıkılmış” göründüğünü vurgularken, bir soru üzerine “Gizli zannedilen gündem alenileşti, açıklaştı” diye konuştu. STÖ’LER BAŞBAKAN ERDOĞAN Vekile danışmanlık yapacaklar ? AKP milletvekili Ekmen, “Projeyle sivil toplum örgütü temsilcilerinin, milletvekillerini enforme etmesi amaçlanıyor” dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Sivil toplum örgütlerinin (STÖ), çeşitli konularda milletvekillerine “gönüllü danışmanlık” yapmasının yolunu açacak “TBMM ortak çalışma grubu” oluşturuldu. Sanatçı Şanar Yurdatapan, eski AKP Adıyaman Milletvekili Faruk Ünsal’ın öncülüğünde oluşturulan ortak çalışma grubu, AKP Batman Milletvekili Mehmet Emin Ekmen’in Meclis’te düzenlediği basın toplantısıyla ka muoyuna tanıdıldı. AKP’nin yanı sıra CHP, MHP ve DTP’den de milletvekilleri basın toplantısına katılarak girişime destek verdi. Çalışma gruplarına her partiden milletvekilinin katılımını istediklerini belirten Ekmen, “4 aydır üzerinde çalışılan bu projeyle, sivil toplum örgütü temsilcilerinin, önemli konularda milletvekillerini enforme etmesi amaçlanıyor” dedi. Faruk Ünsal ise projeyi, “Katılımcı ve çoğulcu demokrasi için çok önemli bir çalışma” olarak niteledi. ‘MHP ile bir adım atabiliriz’ ? Başbakan Tayyip Erdoğan, türban yasağının kaldırılması için beklemek niyetinde olmadıklarını söyledi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Tayyip Erdoğan, türban yasağının kaldırılması için MHP ile mutabakat çerçevesinde adım atabileceklerini belirterek “Biz beklemek niyetinde, düşüncesinde değiliz. Diyoruz ki bir an önce bu olsun. Bu zaten yeni anayasa çalışmasını engelleyecek bir şey değil” dedi. Başbakan Erdoğan, dün TESK Yönetim Kurulu toplantısı sonrasında gazetecilerin türban yasağına ilişkin anayasa değişikliğiyle ilgili sorularını yanıtladı. Partilerin önerilerinin karşılıklı görüşmeler yapılarak değerlendirileceğini kaydeden Erdoğan, “Gerek AKP olarak bizim gerekse MHP’nin burada samimi bir duruşu olduğuna göre, her ne kadar bazı olumsuz tanımlamalar yapılıyorsa da bu ayrıca bizi üzüyor onu da söylemek isterim, biz burada eğer kararlıysak olumlu bir yaklaşım içerisindeysek otururuz, biz şu maddeyle bunun çözüleceğine inanmıyoruz, biz şu madde ile veya her iki maddeyle veya 3 madde neyse, bunlarla bu işi....” dedi. CHP Genel Başkanı Deniz Baykal dün genel merkezde aşure dağıttı. CHP Genel Merkezi’nde geçen yıl olduğu gibi bu yıl da muharrem orucunun sona ermesi nedeniyle aşure pişirildi. Alevi örgütleri temsilcilerinin yanı sıra,çok sayıda partili de aşure dağıtımı için parti genel merkezine geldi. Ankara Hüseyin Gazi’deki Alevi Derneği Dedesi Cemal Mutluer’in okuduğu duanın ardından, Baykal, kazanın başına geçerek aşure dağıttı. Baykal ilk aşureyi Alevi dedelerinden olduğu belirtilen Zeynel Erdoğan’a verdi. Baykal’ın ayrılmasının ardından, görevliler genel merkezde bulunanlara aşure dağıtımını sürdürdüler. (AA) Baykal aşure dağıttı ‘Gerilim olmazdı’ Türkiye’de bu gerilimi ortadan kaldırmanın siyasi iktidarların ve yasama organlarının bir görevi olduğunu kaydeden Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Eğer yasalar bu işe müsaade ediyorsa zaten bu gerilim olmazdı bugüne kadar. Demek ki yasalarda bir boşluk var. O zaman bu boşluğu gidermek suretiyle burada bir adım atılması gerekiyor. Buna olumlu yaklaşan iki siyasi parti var, AKP ve MHP. Durum böyle olduğuna göre oturup konuşarak burada mutabakat sağlanır ve bu mutabakat çerçevesinde de bu adımları atarız.” Bir anayasa değişikliği de, yasa değişikliği de olabileceğini anlatan Erdoğan, “Her ikisi olabilir. Ne gerekiyorsa bu yapılır. Buradaki derdimiz huzurlu bir topluluk, mutlu bir topluluk ve toplumsal mutabakatı da azami ölçüde gerek parlamento içi gerek parlamento dışı kurumsal mutabakatla tamamlama sürecidir. Bu süreci de yakaladığımıza inanıyorum” dedi. MHP ile temasların devam ettiğini kaydeden Erdoğan, “Yeni anayasayı beklemeyecek değil mi” sorusuna ise “Biz beklemek niyetinde, düşüncesinde değiliz. Diyoruz ki bir an önce bu olsun. Bu zaten yeni anayasa çalışmasını engelleyecek bir şey değil. Tam aksine kaldı ki yeni anayasa denilen olayı da kapsamlı bir anayasa değişikliği olarak nitelediğimize göre, bunu bu şekilde değerlendirmek çok daha isabetli olur” yanıtını verdi. Yargıyı aşma planı AKP, MHP’nin türban yasağının kaldırılması için anayasada değişiklik önerisi üzerine yaptığı çalışmayı tamamladı. İki parti uzlaşırsa öneri yarın Meclis’e sunulacak ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) AKP, türban yasağını kaldırmak için hazırladığı anayasa değişikliği önerisini MHP’ye sundu. Anayasanın “yasa önünde eşitlik” başlıklı 10., “temel hak ve hürriyetlerin sınırlandırılması” başlıklı 13. maddesi ile “eğitim ve öğretim hakkı” başlıklı 42. maddelerinde değişiklik yapılmasını isteyen AKP, 13. maddeye konulacak bir hükümle Anayasa Mahkemesi ve Danıştay’ın türban yasağına ilişkin kararlarını ortadan kaldırmayı hedefliyor. AKP, MHP’nin sıcak bakması durumunda öneriyi liderlerin imzasıyla yarın TBMM Başkanlığı’na sunmayı hedefliyor. rak “kamu hizmeti alanlar” ifadesi eklenecek. Anayasanın 10. maddesi, “Herkes, dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasi düşünce, felsefi inanç, din, mezhep ve benzeri nedenlerle ayrım gözetilmeksizin kanun önünde eşittir. Hiçbir kişiye, aileye, zümreye veya sınıfa imtiyaz tanınamaz. Devlet organları ve idare makamları bütün iş? Mevcut anayasanın “Temel hak ve hürriyetlerin sınırlandırılması” başlıklı 13. maddesi, “Temel hak ve hürriyetler, özlerine dokunulmaksızın yalnızca anayasanın ilgili maddelerinde belirtilen sebeplere bağlı olarak ve ancak kanunla sınırlanabilir. Bu sınırlamalar anayasanın sözüne ve ruhuna, demokratik toplum düşiklikle yargı kararlarının gerekçelerinin özgürlüklerin sınırlandırılmasına dayanak gösterilmesini engellemek istiyor. ? AKP, “eğitim ve öğretim hakkı” başlıklı 42. maddeye de, “hiç kimse kılık kıyafeti nedeniyle yükseköğretim hakkından mahrum bırakılamaz” ifadesinin eklenmesini önerdi. asirmen?cumhuriyet.com.tr MAHKEME BAŞKANI COSTA ‘Ücretsiz danışmanlık’ Sivil toplum örgütlerinin, projeyle milletvekillerine önemli konular gündeme geldiğinde bir nevi ücretsiz danışmanlık görevi yapacaklarını anlatan Ünsal, “Aralarında kara mayınları, kadın ve çocuk hakları, küresel ısınma, hayvan hakları gibi konuların da bulunduğu 13 ayrı konuda çalışma grupları oluşturduk. Bu gruplarda konuyla ilgili STÖ temsilcileri yer alacak ve ilgili konu gündeme geldiğinde çalışma gruplarında yer alan milletvekilleri düzenli olarak bilgilendirilecek” diye konuştu. Girişime öncülük eden Şanar Yurdatapan ise çalışma gruplarına katılmaları için şu ana kadar 59 milletvekilline ulaştıklarını ve diğer milletvekillerine de ulaşmayı amaçladıklarını söyledi. Yurdatapan amaçlarının belli konularda duyarlılığı olan milletvekillerinin, o konuyla ilgili kimlerle işbirliği yapacağını bilmesini sağlamak olduğunu kaydetti. ‘AİHM’nin türban içtihadı değişmez’ STRASBOURG (Cumhuriyet) AİHM Başkanı Jean Paul Costa, mahkemenin “türban davası” olarak bilinen Leyla Şahin davasındaki kararını 16’ya karşı 1 gibi ezici bir çoğunlukla aldığını anımsatarak bu tür hükümlerin ancak çok zorunlu kalınması halinde değişebileceğini söyledi. AİHM Başkanı Costa, düzenlediği basın toplantısında, Strasbourg mahkemesinin 2007’deki çalışmaları hakkında bilgi verdi. Gazetecilere dağıtılan bilgi notuna göre AİHM, Türkiye aleyhine açılan 319 davada, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (AİHS) en az bir maddesinden insan hakları ihlalinde bulunulduğuna hükmetti. AİHM’ye geçen yıl gelen başvuru sayısında Rusya ilk sırada yer alırken Türkiye 2 bin 830 başvuruyla Ukrayna, Polonya ve Romanya’nın ardından 5. sırada yer aldı. Costa, geçen yıl AİHM’ye gelen başvuru sayısının bir önceki yıla oranla yüzde 15 artarak, 90 binden 103 bine çıktığını söyledi. Costa, AİHM’nin geçen yıl 1503 davayı karara bağladığını belirtti. Toplantı sonrası bir gazetecinin Türkiye’deki türban tartışmalarıyla ilgili sorusunu yanıtlayan Costa, AİHM’nin türban yasağı konusundaki içtihadının kolay kolay değişmeyeceğini söyledi. Mahkemenin, “türban davası” olarak bilinen Leyla Şahin davasındaki kararını 16’ya karşı 1 gibi ezici bir çoğunlukla aldığını hatırlatan Costa, bu tür hükümlerin ancak çok zorunlu kalınması halinde değişebileceğini söyledi. ‘AKP çözüm değil tartışma istiyor’ MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, AKP’nin, anayasanın 10. maddesinin yanı sıra 13 ve 42. maddesinde de değişiklik önerisine nasıl baktıkları yönündeki soru üzerine “Bizim teklifimizi de karşılayacak önerilere açığız. Bakarız değerlendiririz” dedi. Vural, AKP’nin önerisini henüz görmediğini, ancak sunum yönteminin yanlış olduğunu söyledi. MHP olarak kendi önerilerini kamuoyuna açıkladıklarını anımsatan Vural, AKP’nin “gizli kapaklı görüşmelerle” bunu partisine sunmasını doğru bulmadığını ifade etti. İki partinin yetkililerinin bir araya gelip ortak çalışmayla teklifin hazırlanması gerektiğini, uzlaşma sağlanırsa, parlamentodaki diğer partilerin görüşüne sunulabileceğini kaydeden Vural, ancak AKP’nin “çözüm yerine konuyu tartıştırmayı” istediğini söyledi. MHP değerlendirecek AKP, MHP’nin türban yasağının kaldırılması için anayasanın 10. maddesine yönelik değişiklik önerisi üzerine yaptığı çalışmayı tamamladı. Anayasanın 10, 13 ve 42. maddeleriyle ilgili olarak değişiklik önerisi hazırlayan AKP, öneri paketini dün MHP’ye sundu. AKP yönetimi, bu konunun uzlaşmayla çözülmesini istediklerini belirtirken; MHP, öneriyi partinin yetkili kurullarında değerlendirecekleri yanıtını verdi. AKP’nin paketinde şu düzenlemeler öngörülüyor: ? Anayasanın 10. maddesinde, MHP’nin önerisine ek ola ? MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, AKP’nin anayasada değişiklik önerisini sunum yöntemine tepki gösterdi. MHP olarak kendi önerilerini kamuoyuna açıkladıklarını anımsatan Vural, AKP’nin “gizli kapaklı görüşmelerle” bunu partisine sunmasını doğru bulmadığını ifade etti. lemlerinde kanun önünde eşitlik ilkesine uygun olarak hareket etmek zorundadırlar” hükmünü düzenleniyor. MHP, maddede “Devlet organları ve idare makamları her türlü kamu hizmetlerinin sunulmasında ve bunlardan yararlanılmasında kanun önünde eşitlik ilkesine uygun olarak hareket etmek zorundadırlar” hükmünü içeren değişiklik önermişti. zeninin ve laik cumhuriyetin gereklerine ve ölçülülük ilkesine aykırı olamaz” hükmünü düzenliyor. AKP, bu maddeye “Temel hak ve hürriyetler, özlerine dokunulmaksızın yalnızca anayasanın ilgili maddelerinde belirtilen sebeplere bağlı olarak ancak yasayla ve yargı hükümleriyle sınırlandırılabilir” ifadesinin getirilmesini önerdi. AKP, bu deği CUMHURİYET 04 K