24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
23 TEMMUZ 2007 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER ‘ÜYELİK AB’NİN GÜVENİLİRLİĞİYLE İLGİLİ’ ATİNA (AA) AB Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barroso, “Türkiye’nin AB üyeliği konusunun, Avrupa Birliği’nin güvenilirliğiyle ilgili olduğunu” söyledi. Barroso, Atina’da yayımlanan Kathimerini gazetesindeki demecinde Türkiye’nin üyeliği konusunda başlatılan müzakerelerin tam üyelik anlamına gelmemekle birlikte, alınan kararlar doğrultusunda sürdürülmesi zorunluluğu bulunduğunu ifade etti. Nicolas Sarkozy’nin, Türkiye konusundaki açıklamalarıyla ilgili soruyu yanıtlayan Barroso, “Üye ülkelerde her hükümet değiştiğinde daha önce almış olduğumuz kararların ... değişebileceğini kabul edersek, ... güvenilirliğimiz tehlikeye düşer... Üye ülkelerden, oybirliğiyle almış olduğumuz kararı değiştirmemelerini ve müzakereleri sürdürmemizi istiyorum” dedi. Barroso, bugün için Türkiye’nin AB’ye katılıma, AB’nin de Türkiye’yi üyeliğe kabul etmeye henüz hazır olmadıklarını vurguladı. dishab?cumhuriyet.com.tr 11 Taliban, harekât olasılığına tehditle karşılık verdi: Rehineleri öldürürüz Dış Haberler Servisi Afganistan’da Taliban, KandaharKâbil yolunda kaçırılan Güney Koreli 23 rehineyi serbest bırakmak için dün TSİ 17.30’a kadar tanıdığı süreyi 24 saat uzattı. Afgan ordusunun dün rehineleri Taliban’ın elinden kurtarmak için Gazne vilayetindeki Karabağ bölgesinde operasyona giriştiğini duyurması üzerine Taliban, Afgan ordusuyla uluslararası kuvvetin operasyona kalkışması halinde elindeki Güney Korelileri öldüreceği tehdidinde bulundu. Savunma Bakanlığı bunun üzerine, operasyonun 4 gün önce kaçırıldılar. YAKIŞ: İKTİDAR OLURSAK ASKERİN TEPKİ OLANAĞI YOK REŞAT AKAR BIÇAK SIRTI EROL MANİSALI başlamadığını, rehinelerin bulunduğu sanılan bölgenin kuşatıldığını bildirdi. Alman rehinenin cesedi bulundu Güney Kore’den bir heyetin, 23 Güney Koreli rehinenin kurtarılması çabalarına yardımcı olmak üzere Kâbil’e gittiği bildirildi. Taliban, rehineler karşılığında Güney Kore’nin askerlerini çekmesini istiyor. Afganistan’ın güneyinde geçen hafta kaçırılan iki Alman vatandaşından birinin cesedinin de köylüler tarafından bulunduğu bildirildi. Bir Taliban sözcüsü, iki Alman rehinenin, Almanya’nın 3 bin askerini çekeceğini taahhüt etmemesi üzerine öldürüldüğünü iddia etmiş, Afgan ve Alman yetkililerse ellerindeki istihbaratın rehinelerden birinin kalp krizi geçirerek öldüğünü, diğerinin ise hâlâ hayatta olduğunu gösterdiğini belirtmişti. LEFKOŞA Güney Kıbrıs’taki Politis gazetesi AKP’li Yaşar Yakış’ın görüşlerine yer verdi. Yakış, gazetenin Ankara muhabirine “367’ye ulaşırsak, uzlaşıya gerek duymadan Cumhurbaşkanı adayımızı belirleyeceğiz” dedi. Yakış “AKP’nin Cumhurbaşkanlığı’nı da tamamen kontrolüne alması durumunda muhalefetin tepkisinden korkmuyor musunuz” sorusuna şu yanıtı verdi: “...Demokratik bir rejimdeysek sonuca saygı göstermeleri gerek”. Yakış, “Ordunun tepki göstermesinden korkmuyor musunuz” sorusunu şöyle yanıtladı: “Ordu memnun olmayabilir, ancak yapabileceği şey; memnun olmadığını açıklamak veya hatta hiçbir açıklamada bulunmamaktır. Ordunun bir derecede Türkiye’deki demokrasiye saygı duyduğuna inanıyorum.” AKP ve DTP’nin Çelişkileri Demokratik Toplum Partisi (DTP) ve İslamcı AKP Amerika’nın Türkiye’deki en yakın işbirlikçileri. Her ikisi de geleceklerini ABD’ye (ve AB’ye) bağlamışlar. Bu kader bağlarına İsrail’i de eklemek uygun olur. DTP, Kürdistan İşçi Partisi (PKK) ile bütünleşmiş ve yoğun işbirliği içinde. Bu bağlamda “sosyalist bir kimlik” pazarlıyor. Böyle bir kimlik pazarlarken “emperyalizmin öncüsü, faşist ve saldırgan” ABD ile kader birliği yapıyor. Üstelik ABD, “Ortadoğu devletlerine yönelik olarak bölme, parçalama ve işgal” eylemleri içinde. O zaman DTP’nin sosyalist kimliği tamamen ortadan kalkıyor; emperyalizmin emrine girmiş bir maşa niteliğine bürünüyor. Bir sahtecilikle karşı karşıya geliyoruz. Kendisini sosyalist olarak tanımlayan bir parti, faşist ve emperyalist güçlerle işbirliği yapamaz. AKP de aynı şekilde kaderini ABD’ye (ve AB’ye) bağlamış durumda. Milli ve mukaddesatçı bir zeminden gelen; antiemperyalist ve İslamcı söylevlerle işe başlayan parti liderleri, Batı emperyalizminin bölgedeki işbirlikçisi konumuna gelmişler. Büyük Ortadoğu Projesi’nin bir parçası olduklarını kamuoyuna açıkça ilan etmişler. Bölgedeki Arap ülkelerine ve İran’a karşı ABD, AB ve İsrail’in yanında yer almışlar. Batı kapitalizmi ve emperyalizmiyle işbirliği konusunda DTP ile aynı noktada bulunuyorlar. Bu işbirliğine AKP ve DTP açısından baktığımızda şu çelişkileri görüyoruz: AKP, İslamcı bir yapılanmayı savunuyor. Buna karşılık İslam ülkelerini işgale kalkan emperyalist devletlerle işbirliği yapıyor. Bir yandan İslamcı yapılanmayı savunurken öte yandan Batı’nın Ortadoğu’daki Hıristiyanlaştırma eylemlerini kolaylaştıran politikalar izliyor. Kendisine yakıştırdığı kimliği ezmek isteyen güçlerle işbirliği içine girmiş. Bu tutarsızlığın ve çelişkiler yumağının arkasındaki sebep ne? Batı’ya kendini kullandırırken, yalnızca iktidarda kalma amacı mı güdüyor? Bu uzun vadede kesinlikle yanlış bir stratejidir: Emperyalist bir gücün maşası olduğunuz zaman, amacınıza hiçbir zaman ulaşamazsınız. “Kendi özlediğiniz düzen” değil, emperyalizmin öngördüğü yapı ortaya çıkar. DTP de AKP’nin yaşadığı çelişki ve tutarsızlıkları yaşıyor. Bölge ülkelerine ve halklarına karşı ABD, AB ve İsrail’in bir maşası olacaksınız; kendinize “sosyalist” adını takıp kapitalizmin ve emperyalizmin bölgedeki eylemlerinin bir uzantısı durumuna geleceksiniz; ondan sonra da sosyalist hedeflerinize ulaşacaksınız. Bu tutumunuz sonuçta sosyalist bir düzen yerine emperyalizmin faşist düzenini getirir. Tutarlılık için... AKP ve DTP’nin tutarlı olmaları için emperyalizmle işbirliği yapmak yerine ona karşı durmaları gerekir. Emperyalizmle işbirliği yaparak sosyalist ya da İslamcı bir yapı sağlanamaz. Olsa olsa takıyye yapan maşalar olunur. Ayrıca, bölgedeki İslam ülkelerine karşı emperyalizm ve Hıristiyanlık için onların cephesine katılmış olursunuz. Tutarlı olmak için önce antiemperyalist bir tutum sergilemek gerekir. Emperyalizmle işbirliği yerine onunla savaşmak zorundasınız. Sosyalizmin de, İslamcılığın da önkoşulu budur. “Biz sosyalist bir partiyiz” derken ABD, AB ve İsrail ile işbirliği yapamazsınız. İslamcı yapılanmayı savunurken emperyalizmin maşası olamazsınız. AKP İslamcı kimliğini, “İran gibi” göstermek zorundadır. ABD, AB ve İsrail’in “AKPDTP işbirliğini ve koalisyonunu” savunmalarının arkasında onların, BOP için üstlendikleri misyon yatar. Batı emperyalizmi, AKP, DTP üçgeni; Arap ülkeleri, İran ve Türkiye için en önemli tehdit konumundadır. Bunun karşısında Türkiye, başta İran ve Rusya olmak üzere bölge ülkeleriyle işbirliğine gitmek zorundadır. Güney Amerika’da emperyalizme karşı başarının en önemli kaynağını, “bölge ülkeleri arasındaki işbirliği ve dayanışma oluşturmaktadır.” Sömürgecilere karşı mücadele edecek iktidarları işbaşına getirdiğimiz zaman Türkiye, bölgemizdeki işbirliğinde başı çeken ülke olacaktır. ??? Bir not: Bu yazımı pazar günü (dün) öğle saatlerinde yazdım; seçim sonuçlarını henüz öğrenmemiştim. www.istanbul.edu.tr/iktisat/emanisali ‘ABD’den Arap aşiretlere silah’ ? KERKÜK (ANKA) ABD’nin, Kerkük çevresindeki Arap aşiretleri, Kerkük Valiliği ve il meclisinin itirazlarına rağmen silahlandırmak için harekete geçtiği bildirildi. KYB’nin resmi internet sitesine göre Kerkük polis şeflerinden Serhat Kadır, “Silahlanmaya başlayan Arap aşiretleri yasadışı milis gücü oluşturmasından endişe ediyoruz” dedi. Bağdat’ta kutlamalar kanlı bitti ? BAĞDAT (AA) Irak’ta, milli futbol takımının Asya Kupası’nda önceki günkü maçını 20 kazanarak yarı finale yükselmesinin ardından sokaklara dökülen taraftarların havaya ateş açması sonucu 3 kişi öldü, 25 kişi yaralandı. İran bayrağı yarıya inmeyecek ? TAHRAN (AA) İran Devlet Başkan Yardımcısı Pervez Davudi, bir genelgeyle bayrakların artık yarıya indirilmeyeceğini bildirdi. Genelgede, bayrağın üzerinde Kelimei Tevhid ve tekbir yazılı olduğu gerekçesiyle yarıya indirilmesinin caiz olmadığı belirtildi. İsrail tarih kitaplarında bir ilk ? Dış Haberler Servisi İsrail hükümeti İsrailli Arap öğrenciler için hazırlanan ve Filistinlilerin İsrail’in kuruluşunu “felaket” olarak gördüğünün anlatıldığı tarih kitaplarına onay verdi. Kitapta, “bazı Filistinlilerin sürüldüğü ve Araplara ait birçok toprağa el konduğu” da yer alıyor. CUMHURİYET 11 CMYK
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear