Catalog

SAYFA CUMHURİYET 5 EKİM 2007 CUMA 18 ‘İYİ BİR KURA İSTİYORUM’ G.Saray Teknik Direktörü Feldkamp Cenevre’deki maçın devamını burada izlediklerini vurgulayarak, “Karşılaşma içinde kortuğum bir an oldu. 30’dan sonra ileri çok gidince bir ya da iki gol yiyebileceğimizi düşündüm. İlk maçtaki Sion bize karşı haddinden fazla oynamıştı. Bugünse normal futbollarını sergilediler. Artık iyi bir kura çekmek istiyorum. Hafta içinde Hakan ve Lincoln iyi çalıştı. Oyunumuz agresifleşiyor” dedi. SPOR ‘ZAFERLERE ULAŞACAĞIZ’ G.Saray 2. Başkanı Adnan Polat Sion galibiyetini İsviçre’de yaşayan Türk vatandaşlarına armağan etti. Futbol AŞ Genel Müdürü Adnan Sezgin ise G.Saray’ın büyük zaferlere ulaşacağını belirterek “İyi bir takımımız var” dedi. Sezgin, Sion Başkanı’nın maç öncesindeki sözlerineyse “Herhalde çok fazla çizgi film veya macera filmi izliyor. Sion kafliesi, başkanın bu sözlerinden umarım utanmıştır” diye yanıt verdi. LİNCOLNÜMİT A.Ş. Beşiktaş derbisinde kadro dışı bırakılan Galatasaray’ın Brezilyalı yıldızı harika bir dönüş yaptı. Lincoln, takımının 3. golüne imza atmasının yanı sıra yaptığı asistlerle de geceye damgasını vurdu. Brezilyalı star, Ümit Karan ve Arda’ya yaptığı asistlerle skorun farka gitmesinde başrol oynadı. Tribünler yıldız oyuncuya tezahürat yaptı. SARIKIRMIZILILAR, SION’U FARKLI YENEREK UEFA KUPASI’NDA GRUPLARA KALDI Galatasaray beşi bir yerde G.Saray: 5 Sion: 1 STAT: Ali Sami Yen HAKEMLER: M.Weiner (6), V .Wezel (5), T.Welz (5) G.SARAY: Orkun (3), Uğur (6), Song (7), Servet (7), Volkan (5), Barış (8), Linderoth (7) (dk. 86 Bouzid), Lincoln (7) (dk. 80 Nonda), Arda (8) (dk. 69 Hasan Şaş), Hakan (4), Ümit Karan (6) SİON: Vailati (3), Alioi (4) (dk. 63 Geiger), Goncalves Kali (3) (dk. 63 Reset), Bühler (4), Nwaneri (5), Obradovic (3), Galindo (4), Vanczak (5), Dominguez (5), Mucana Paito (3), Adeshina (4) GOLLER: Dk. 22 ve 29 Ümit Karan, dk. 36 Lincoln, dk. 68 Arda, dk. 90 Nwaneri, dk. 90+2 Bouzid VEYSEL BALKAYA Rakip İsviçre’dense biraz temkinli olmakta yarar var. Çünkü FIFA ve UEFA’ya giden dosyalarımızda en çok ceza aldığımız olayın başrolünü onlarla oynuyorduk. Tarihimizin en ağır ‘ulusal’ cezasını tamamlayalı çok geçmemişti. Yeniden karşımızda bir İsviçre takımı… Üstelik kale direklerini eline metre alıp ölçecek kadar UEFA Kupası maçının ağırlığını unutabilen bir başkanın yönetimindeki kulüp... Sion, 32’lik ilk maç avantajıyla kolay teslim olmayacak gibiydi. UEFA şampiyonu apoletine sahip Galatasaray da bir havlu atmayı kaldıracak niyette değildi. Derbi kampının cezalıları Lincoln ve Hakan sahadaydı… Ve binlerce sevgili Ali Sami Yen’deki yerini almıştı. İlk 10 dakika, rakip kaleye üç şut, bir ıska rövaşata Galatasaray’ın isteğini gösteriyordu. Arda, Lincoln ve Ümit Karan rakip savunmayı daha ilk dakikalarda çok terletti. Derken 23’te Lincoln, Ümit’e perdeyi açtırdı. 29’da da Hakan’ın indirdiği topta yine Ümit kalecinin uzanamayacağı köşeyi gördü, farkı ikiye çıkardı. İki golün mimarı Lincoln, 36’da cezaalanı dışından yaptığı vuruşla ilk 45 dakikanın skorunu belirledi (30). İkinci yarı Galatasaray için turu garanti altına alma anlamı taşıyordu. Arda ve Barış önceliği savunmaya verdi. Ani çıkışlarla Galatasaray farkı daha da artırmaya çalıştı. Hakan ile yakaladıkları mutlak pozisyonları değerlendirebilseler bir düzineyi bulabilirlerdi. Kalli, ilk maçta rakibin hızından başına neler gelebileceğini anlamış olacak ki Servet’e “Ye rinden kıpırdama” demiş gibiydi. O da arkadaşlarının gol sevinçleri için bile yarı sahayı geçmedi. Linderoth ise “Orta sahada takım nasıl ayakta tutulur” dersi vermeyi sürdürdü. Meşin yuvarlağın bulunduğu her yerde en az üç Galatasaraylı pres yaptı. Özellikle Barış tam bir dinamoydu. Ama gecenin asıl kahramanı Arda’ydı. Maç boyunca bir saniye bile boş durmadı. Sami Yen’in çimlerinde onunki kadar krampon izi yoktu. 69. dakikada da klas vuruşla golünü atarak yerini Hasan’a bıraktı. Uzatmalarda gelen karşılıklı goller ise tabelanın rakamlarını 51 olarak gösterdi. Galatasaray, yıllar sonra Avrupa’da eski günlerini hatırladı. Bu kadroyla hem ligde hem UEFA’da yolunun açık olduğunu gösterdi. Tabii ki kamp krizleri bir daha yaşanmazsa!.. MAÇIN ELEŞTİRİSİ Normali Bu ARİF KIZILYALIN Galatasaray, Sion’u eledi. Hem de farklı bir skorla yenerek... Normali de buydu. 15 gün önce İsviçre’deki yenilgi bir iş kazasından öte vurdumduymazlığın sonucuydu. Dün, gerçekten özlenen Galatasaray’ı izledik Ali Sami Yen’de. Henüz sürekliliği sağlayamasalar da Arda’nın katılımıyla hücum gücü yüksek bir takım kimliğine bürünmüş Sarı Kırmızılılar. Sağda Uğur, solda Volkan, göbekte Song Servet... Onların hemen önünde emniyet kilidi Linderoth. Sağ önde Barış, sol önde Arda... Lincoln alabildiğine özgür. Pasörlüğe soyunan Hakan Şükür’le Nonda’nın gelişinden sonra toparlanan Ümit Karan da ileri ikili. Kalli’nin disiplinini ve ‘takımdaşlığı’ da eklersek 51’in açılımını yapmış oluruz. Tek tek oyunculara bakacak olursak sağ kanattaki Barış aşırı efor sarf edip orta alana güç katan isim. İsveçli Linderoth’tan söz etmeye gerek yok. Her takıma ondan 12 tane gerekli. Çıktığı anda yenen gol de onun ‘olmazsa olmazlığının’ kanıtı. Arda ise Lincoln’le oynadığında tadına doyulmayan bir çalım ustası. Bir ara İsviçrelilerin başı döndü... Kâğıt üzerindeki ilk 11 bile yetti dün akşam Sion’a. Daha da farklı olurdu. Hakan Şükür ayağına topları dolamasa Sion ‘hak ettiği’ tarihi bir yenilgiyle dönerdi evine. Anlaşılan İsviçrelilerin aklı soyunma odasındaki gaz oranıyla kamp yapılan oteldeki etin nasıl piştiğinde kalmış. Futbola kendilerini verseler LincolnArda AŞ önünde aciz duruma düşmezlerdi. Eğer bu ekip Hakan Balta, Nonda, Hasan Şaş ve iyileşince Ayhan’ı da en etkin, daha doğrusu sorunsuz şekilde kullanırsa eleme turunda zorlandıkları UEFA Kupası’nda bayağı yol alır... Sonuçta Galatasaray, geçen haftaki HakanLincolnKalli sorununu da aşmış görünüyor. Özellikle kaptanla Brezilyalının gollerden sonra birbirlerine koşmaları ilgi çekiciydi. Kalli’ye ise sadece menajer arkadaşının ricasıyla Türkiye’ye getirdiği Bouzid koştu. KALLİ’DEN ‘U’ DÖNÜŞÜ CUMHUR ÖNDER ARSLAN G.Saray, UEFA Kupası 1. Tur rövanş maçında sonuca rahat gidip adını gruplara yazdırırken teknik direktör Karl Heinz Feldkamp, Beşiktaş maçı öncesinde kadro dışı bıraktığı Hakan Şükür ve Lincoln’ü, FC Sion karşısında ilk 11’de sahaya sürdü. Alman çalıştırıcı, Beşiktaş maçında oynatığı Nonda’yı yedek soyundururken aynı maçta 11’de yer alan, ancak FC Sion karşılaşmasında statü gereği oynayamayacak olan Hakan Balta’nın yerine de Lincoln forma giydi. Sarı Kırmızılı ekipte, sakatlıkları bulunan Ayhan, Sabri ve Okan da forma giyemedi. Hasan Şaş ise yedekler arasında yer aldı. G.Saray’ın ilk golünden sonra Hakan Şükür ve Ümit Karan’ın menajer Mustafa Turgun aracılığıyla yönetici Adnan Sezgin’e bir not ilettikleri öğrenildi. Karşılaşmanın son golünü atan İsmail Bouzid ise sevincini Feldkamp ile paylaştı. TFF Başkanı Haluk Ulusoy da SarıKırmızılı takımın bulduğu gollerde büyük sevinç yaşadı. Karşılaşma öncesinde UEFA tarafından yasaklanan statta meşale yakmama kuralına uymayan Sarı Kırmızılı taraftarlar, yeni açık tribünde bu eylemi gerçekleştirdi. Kapalı tribünde bulunan taraftarlar da merdiven boşluklarının doldurarak UEFA’nın bu kuralını da çiğnedi. G.Saray yöneticilerinin bu konuda anons yaptırmaları da taraftarların merdiven boşluklarını boşaltmalarını sağlayamadı. UEFA’nın kurallara uyulmaması nedeniyle G.Saray’a ceza verebileceği öğrenildi. UEFA grupları için kura çekimi Salı günü İs Galatasaraylı futbolcular Sion karşısında farka gitti. (Fotoğraflar: FATİH ERDOĞDUSAMİ GÜREL) SERHAT VE HAMİT’TEN GOL UEFA KUPASI’NDA DÜN: Rapid BükreşNürnberg: 22, AnorthosisTottenham: 11, L.MoskovaMidtjylland: 20, HelsingborgHeerenveen: 51, HamburgL.Lovech: 31, ZurichEmpoli: 30, AalborgSampdoria: 00, CSKA SofyaToulouse: 11, DniproAberdeen: 11, ElfsborgD.Bükreş: 01, HackenS.Moskova: 13, OdenseS.Prag: 34 (pen.), ValerengaA.Vienna: 22, AjaxD.Zagreb: 23, BaselSarajevo: 60, BorisovVillarreal: 02, PanioniosSochaux: 01, S.LiegeZenit: 11, StockholmH.Tel Aviv: 01, BelenensesB.Münih (Hamit Altıntop gol attı): 02, Club BruggeB.Bergen: 12, SalzburgAEK: 10, M.KharkivEverton: 23, R.ViennaAnderlecht (Serhat Akın gol attı): 01, KızılyıldızG.Dyskobolia: 10, RennesL.Sofya: 12, BlackburnLarisa: 21, BoltonRabotnicki: 10, BordeauxT.United: 11, Real ZaragozaAris: 21, KopenhagLens: 21. AlkmaarFerreira:10. Yok Edici MAHMUT SERT Galatasaray yok edici makine düzenini dün gece de kurdu. İlk yarıda alanın her yerinde uyguladığı öldürücü baskı, ürkek Sion’u iyice sindirdi. Sarı Kırmızılı futbolcular her topa en az 23 kişiyle gidip rakibe hiç şans tanımadı. Kazanılan toplarda gol pozisyonu üretirken gerçekleştirdiği ‘organize işlerle’ tribünleri ayaklandırdı. Gecenin yıldızları olarak kuşkusuz Arda ve Lincoln başrolü oynadı. Ancak genç Uğur’un kendisini aşan atak becerisi, Barış’ın çalışkanlığı, Volkan, Song ve Servet’in üst düzeydeki konsantrasyonu da yabana atılır gibi değildi. Linderoth’un tek başına ördüğü görünmez savunma duvarı da İsviçrelilerin az sayıdaki ataklarında Çin Seddi görevi gördü. Dün gece Galatasaray yandaşları takımlarının oyunundan büyük ölçüde hoşnut kaldı. Tempolu, rakibi sindiren, çok sayıda gol pozisyonu ve çok gollü yengi, her şeyiyle övgüyü hak ediyor. Ancak Sarı Kırmızılı savunmanın özellikle kornerden gelen toplardaki yer tutma sıkıntısı devam ediyor. Yanı sıra Song ve Servet dahil, kimse bu toplara çıkmıyor. Anlaşılmaz bir biçimde, gelen topları bizim gibi izliyorlar. Kaleci Orkun’un bu toplara çıkmama alışkanlığı, savunma yetersizliğini gün geçtikçe kalıcı hale getiriyor. Çok gollü bir galibiyette güzellikler elbette öne çıkarılmalı ve alkışlanmalı ancak bu, yapılan yanlışlara gözleri kapamayı gerektirmiyor. Özetle Galatasaray beklenen performansı gösterip iyi bir futbolla kazanarak takım olarak çıkışını Avrupa’da da sürdürdü. viçre’nin Nyon kentinde yapılacak. Öte yandan G.Saraylı işadamı Ünal Aysal Radyospor’a yaptığı açıklamada ihtiyaç duyulduğunda kulübe destek sağlamak istediğini belirtip “Zamanımız, hedeflerimiz G.Saray’ın emrine amadedir’’ dedi. BASKET YORUM / AHMET KURT Efsane! Geçen hafta burada, gazetemizde toplaştık. Basketbolu masaya yatırıp konuştuk, tartıştık ve şu karara vardık: Yolumuza Tanjevic ile... Ne? Hı.. Yarınki gazetede tam sayfa mı vereceğiz bu toplantının özetini? Eh! O halde yeri ve zamanı değil bu konuyu irdelemenin. Bugünü havadan sudan geçiştirelim. Çarşamba günü Tolga Tuğsavul’dan bir davet aldım: Dr. J. (Julius Erving) ve Ahmad Rashad bizim mahalleye (Kemerburgaz) gelip golf oynayacaklarmış; katılmak ister miymişim? Soruya bakın! Gençliğimizin ilahı ile tanışma şansını kaçırır mıyım? Koştum elbette... Sevgili Tolga bizi tanıştırırken biraz ölçüyü kaçırıp ‘’Bir zamanlar bu bey de bir basketbol efsanesiydi’’ deyince yüzüm kızardı. Onların yanında ben olsa olsa efsane olurum. Hani vardır ya.. Eski müşterilerine duyurmak için yazarlar kapıya “Efsane geri döndü” diye. İşte o efsane! Gençlere Dr. J’nin kim olduğunu açıklamak zorundayım. Şöyle söyleyeyim: O bizim zamanımızın (1970’ler) Michael Jordan’ıydı. O devrin en çok sıçrayan basketbolcusuydu. 8 mm’lik filmlerden onu izlemeye doyamazdık. Bugünlerde hemen her iyi atletin yapabildiği (o zaman bir tek onda gördüğümüz) düz başlayıp ters bitirdiği turnike, her basketbolcunun rüyalarını süslerdi. Havada yürürdü. En iyi posterler onun posterleriydi vs. vs... İşte ben o Dr. J ile tanıştım. El sıkıştım. Ve.. Türk basketbolunun geçmişi adına utandım: İşgüzar Tolga! Efsaneymiş.. Hıh! 1950 doğumlu bu devin benim için “Efsaneye bak, 1.75’lik” diye düşünerek gülümsediğini hayal ederken o samimiyetle bana dönüp “Hızlı, zeki, arkada da gözleri olan iyi bir şutör olmalısın sen” dedi. Bir an “Öyleydim galiba” diye geçirdim aklımdan, ama sonra batırdım iğneyi kendime: Ulan Ahmet! Bu adam “Eğer öyle değilsen bu boyla basketbolcu olunamaz” diyor açıkça. Ne seviniyorsun? Neyse! Güzeldi Dr. J ile tanışmak. Diğer efsaneye gelince... Öğrendiğime göre 1949 doğumlu Ahmad Rashad da en az Dr. J kadar ünlüymüş. Emmy ödüllü bugünün tanınmış spor spikeri ve ‘NBA inside staff’ programının sunucusu, zamanında müthiş bir Amerikan futbolu oyuncusuymuş. Amerikan futbolu ile ilgilenmediğim için bu ‘efsane’ ile ilgili verebileceğim bilgi bu kadar. Özür dilerim. Öteki efsane’yi ise.. Hani şu geri dönen Efsane’yi.. Onu da bilenler bilmeyenlere, tanıyanlar tanımayanlara anlatsın! Bende daha fazla bilgi yok... Dipnot: Ah, evet dostlar! Geçen hafta Sky Net’te bir maç yorumladım, ama televizyon yorumculuğuna geri dönmedim. Üstelik adım da efsane değil. Sizi gidi hınzırlar sizi! Yine de teşekkürler... Eposta:ak@basketbolakademisi.net Beşiktaş menajeri açıklamaları nedeniyle bir maçtan men edildi Engin’e demeç cezası Spor Servisi Türkiye Futbol Federasyonu Profesyonel Disiplin Kurulu’ndan Beşiktaş’a yine ceza geldi. Kurul, Siyah Beyazlıların Menajeri Sinan Engin’e görsel basın yoluyla spor ahlakına aykırı ve Türkiye Futbol Federasyonu’nun saygınlığını zedeleyen beyanlarda bulunması nedeniyle 1 resmi müsabakadan men cezası ile birlikte 5 bin YTL para cezası verdi. Ankaraspor maçından sonra verdiği demeçler yüzünden uyarılan Engin’i, Galatasaray mücadelesinden sonraki açıklamaları yaktı. Siyah Beyazlılarının Porto’yla yaptığı Şampiyonlar Ligi maçında sakatlanan Bobo’nun 1 ay sahalardan uzak kalacağı açıklandı. Kulüp doktoru Ayhan Optur, SiyahBeyazlı kulübün internet sitesine yaptığı açıklamada, Bobo’nun sol bel kasında yırtık tespit edildiğini ve 1 ay sahalardan uzak kalacağını belirtti. ON CÜMLE / ÇETİN SUSAN Tamamen Milli Duygusal CSKAFenerbahçe Şampiyonlar Ligi maçı öncesi tribünde bir pankart açılıyor ve Fenerbahçeli yöneticilerin müdahalesiyle de görevliler tarafından apar topar kaldırılıyor. Sarıkırmızı hazırlanmış pankartta Türkçe ve Rusça olarak yazan şu: “Moskovalı Aslanlar CSKA’ya başarılar diler!..” Rusya’da yaşayan bir grup Galatasaraylının duygularını dile getirdiği anlaşılan pankartı toplatmanın gerekçesini anlamak güç. Hakaret ya da şiddet öğesi içeren bir şey yazmamış ki “Aslanlar”; üstelik kendilerini ”Moskova’daki” değil de “Moskovalı” olarak tanımladıklarına göre, CSKA Moskova’yı desteklemek de en doğal hakları (!) Yabancılarla oynayan takımlarımızı, Ulusal takımımızla özdeşleştirmek, bizler bir yana, ‘değişerek’ çoğalan liberal ‘profesyonelcilere’ hiç mi hiç yakışmıyor. Gerçi bu çelişkiler coğrafyasında, her şeyi olağan karşılamak gerek... İnsanın inanası gelmese de; yüzde 15’i, ulusal maçlar gibi durumlarda “ülke çıkarı için” rüşveti meşru sayan bir toplum yaşıyor bu topraklarda, haliyle sivrilikler batmaz, acıtmaz oluyor nasırlaşan beyinleri... Örneğin, ulusal takımın 5 galibiyeti için futbolcu başına ödenen 350 bin YTL’lik primi normal buluyor herkes... Üstelik, son 3 dünya şampiyonundan İtalya ve Fransa 250’şer, Brezilya ise sadece 150 bin Avro “dünya şampiyonluğu primi” verirken Türkiye’nin “Avrupa Şampiyonası’na katılabilme sürecinin yarısında” dağıttığı para 200 bin Avro’ya ulaşmış olsa bile...Yine de sormak gerekiyor; Fenerbahçe’ye, Beşiktaş’a, Kayseri Erciyesspor’a “ulusal görev” yükleyen hamaset ustaları, gerçek ulusal formanın zenginleşme aracı olmasına neden ses çıkarmazlar diye?.. ‘TÜRK CEHENNEMİ’ Portekiz basını maça sayfalarında geniş yer ayırdı. Gazetelerde çıkan bazı başlıklar şöyle: ABola: Porto’ya zaferi Quaresma getirdi. Beşiktaş seyircisi bir saniye bile susmayarak takımını sonuna kadar destekledi. Record: Dragonlar, Türk Cehennemi’ni sessizliğe boğdu. GÜLE GÜLE ERCİYES K.Erciyesspor: 0 Atletico Madrid: 5 HAKEMLER: Stefan Messner (6), Klaus Strasser (6), Thorsten Obwurzer (6) (Avusturya) K.ERCİYESSPOR: Kaya (2), Hüseyin (2), Ömer (3) (dk. 46 Emre 2), Köksal (2) (dk. 86 Ali), Adem (2), Kâzım (2) (dk. 73 İlker), Kâmil (2), Aydın (2), İlhan (2), Alaattin (2), Burhan (2) A. MADRİD: Abbiati (6), Lopez (6), Pernia (6), Santana (6), Raul Garcia (6) (dk. 61 Reyes 5), Luis Garcia (6), Aguero (7) (dk. 46 Forlan 7), Rodrigez (7), Eller (6) (dk. 46 Ibanez 6), Rosa (6), Jurado (7) GOLLER: Dk. 6 ve 44 Aguero, dk. 13 Jurado, dk. 52 Rodrigez (pen.), dk. 79 Forlan K.Erciyes, A.Madrid karşısında yine fark yedi. İLHAN PARLAK’A FRANSIZ ÖVGÜSÜ Spor Servisi France Football Dergisi’nin, dünyanın gelecek vadeden futbolcuları arasında gösterdiği F.Bahçeli İlhan Parlak, bu olayın kendisi için gurur verici olduğunu söyledi. France Football’un ‘Bitirici’ lakabıyla hakkında tanıtıcı bilgiler de verdiği İlhan, FB TV’ye yaptığı açıklamada, “Bu olay gerçekten benim için gurur verici. Geçen yıl 19 Yaş Altı Ulusal Takım’ıyla Avrupa Şampiyonası Elit Turnuvası’nda 3 maçta attığım 5 golle, gol kralı olmuştum. Umarım F.Bahçe formasıyla da taraftarlarımızın önüne çıkar iyi bir futbol sergilerim” dedi. F.Bahçe, yarın Manisaspor ile yapacağı maçın hazırlıklarını tek antrenmanla sürdürdü. RECEP BULUT KAYSERİ UEFA Kupası 1. tur rövanş maçında K.Erciyesspor, sahasında Atletico Madrid’e 50 yenilerek elendi. CUMHURİYET 18 CMYK