01 Haziran 2024 Cumartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 6 OCAK 2007 CUMARTESİ 14 KOBİ Önder:2006 yazılımda kayıp yıl OBİ Danışmanları Derneği (KOBİDA) Başkanı Mehmet Önder, yazılım ve danışmanlık sektörlerindeki kan kaybının bu yıl da devam ettiğini belirterek, “2006, yazılımda kayıp bir yıl...” değerlendirmesini yaptı. Önder, konuya ilişkin yaptığı yazılı açıklamada, yazılım ve danışmanlık sektörlerinin 2006 yılında yüzde 200 büyüme göstermesi gerekirken yerinde saydığını belirtti. Yazılım ve danışmanlık firmalarının 2007 yılında atağa geçmesi gerektiğine, gelecekte yazılım, turizm, ilaç sanayii gibi sektörlerde rekabet etmek için sektörel stratejilerin bir an önce oluşturulması zorunluluğuna dikkati çekti. G üncel Mısır’a ticaret heyeti gidiyor evlet Bakanı Kürşad Tüzmen D başkanlığında, “Afrika Ülkeleri ile İlişkileri Geliştirme Stratejisi” çerçevesinde, üst düzey bürokratlar ve işadamlarının katılımıyla 912 Ocak 2007 tarihleri arasında Mısır Arap Cumhuriyeti’ne makine, gıda, markalı hazır giyim, inşaat malzemeleri ve beyaz eşya sektörleri başta olmak üzere bir “Ticaret Heyeti Programı” düzenleniyor. Türkiye ile Mısır arasında imzalanmış bulunan ve Ocak 2007 başı itibarıyla yürürlüğe girmesi beklenen Serbest Ticaret Anlaşması’nın iki ülke arasındaki ekonomik ve ticari ilişkileri oldukça artıracağı beklenmekte. 2006 yılı OcakKasım dönemi itibarıyla Mısır’a yapılan ihracat 650 milyon ABD Doları’na ulaştı. Gündemden Başlıklar ? KOSGEB Stratejik Yol Haritası Hazırlama Eğitimi, İstanbul İkitelli İşletme Geliştirme Merkezi’nde 10 ve 11 Ocak tarihlerinde. ? 8 Ocak’ta HYDRA Uluslararası Proje ve Danışmanlık AŞ’de (Ankara) Satış Eğitimi. ? İSO tarafından düzenlenen KOBİ’ler İçin İş Geliştirme Eğitim Programı, 10 Ocak’tan itibaren TÜSSİDE Gebze Eğitim Tesisleri’nde 3 gün sürecek. ?Bütçe Planlama ve Denetim Uzmanlığı Sertifika Programı İstanbul Boğaziçi Eğitim’de 1114 Ocak tarihleri arasında. K Onur Otomat’ın sahibi Gaffur Onur’un en büyük hayali ‘ortak kullanım atölyeleri’ için birkaç sanayiciyi bir araya getirmeyi başarabilmek ‘Ah! Bir de paylaşma kültürümüz olsa’ ir yanda Çin tehdidi, bir yandan hem Avrupa hem de diğer pazarlara açılma hayali Gaffur Bey’i iş hacmini büyütmeye zorluyor. Hem otomat tezgâhlarının yenilenmesi hem de sayılarının artması gerek, ama nasıl? Ortada KOSGEB’in bir projesi var. Zaten Gaffur Onur da o kendine özgü Karadeniz şivesiyle “Şimdiye kadar her şeyi kendi özkaynaklarımla yaptım, hiçbir krediye rağbet etmedim. Ama bu başka. Bu kredi, ortak kullanım atölyesi açma kredisi. Bu beni cezbetti” diyor ve ekliyor: “400 bin YTL ’lik bir kredi bu. Ancak 45 sanayicinin bir araya gelmesi gerek. Örneğin 4 otomat ya da CNC tezgâhı alıyorsunuz bu parayla. KOSGEB ‘Ortak atölyeler kurulsun, Türkiye CNC mezarlığına dönmesin’ diye bunun yüzde 60’ını karşılıyor. Bir sene para istemiyor, ikinci sene ise düşük faizle geri ödüyorsun parayı.” Peki, aldınız mı bu krediyi diye soruyoruz. “Ne gezer!” diye yanıtlıyor: “Paylaşma kültürümüz yok ki. Herkeste bir ürkeklik var. Cesaret edemiyor kimse. Halbuki ne işler yaparız ortak kullanım atölyeleri ile.” Gaffur Onur, 1979 yılında kurduğu Onur Otomat’ın sahibi. Rize Derepazarı’ndan üniversite okumak için çıkıp İstanbul’a gelmiş. Teyzesinin yanında kalırken kimseye yük olmamak için gündüz çalışmış, gece Yıldız Teknik’te okumuş. Sonunda makine mühendisi çıkmış. Zor bela kurduğu atölyesinde 27 seneden beri üretim yapıyor. Cıvata, somun, klipsler üretiyor, beyaz eşyadan tutun, otomotive, bisiklete ve her türlü makineye... “Çin tehdidine karşı nasıl önlem alıyorsunuz” sorusunu “Tabii ki daha çok çalışıp daha kaliteli üreterek ve kârdan fedakârlık ederek” diye yanıtlıyor. 180 metrekarelik bir mekânda topu topu 9 kişinin çalıştığı küçük bir atölye Gaffur Onur’unki. Geçen 27 yılda Türkiye ekonomisinin yaşadığı krizlerden ne kadar etkilendiği sorusuna ilginç bir yanıtı oluyor: “Şaşıracaksınız ama fazla etkilenmedim. Tam yalpalamaya başladığım anlarda imdada derneğin, yani KOSİD’in diğer üyeleri yetişti. İş dünyasında örgütlü olmanın avantajları tahmin edilenden çok daha fazla oluyor. Dayanışma çok önemli. Ayakta kalmamızı da bir anlamda o sağlıyor. 10 arkadaş iş verince, bırakın toparlanmayı, işe boğulduk bir anda.” B Gaffur Onur: KOSGEB’in ortak kullanım kredileri çok cazip. 400 bin YTL ’lik bir kredi bu. Ancak 45 sanayicinin bir araya gelmesi gerek. Örneğin 4 otomat ya da CNC tezgâhı alıyorsunuz bu parayla. KOSGEB bunun yüzde 60’ını karşılıyor. Bir sene para istemiyor, ikinci sene ise düşük faizle geri ödüyorsun parayı. Ancak bir türlü bir araya getiremedik sanayicileri. Paylaşma kültürümüz yok. KOCA BOLU KENTİ TÜİK’E KARŞI Bolulular eyleme hazırlanıyor ÜİK tarafından açıklanan verilere ilişkin şüphe ve tartışmalara bu kez tüm Bolu halkı katılıyor. Aralık ayının son haftasında toplanan Bolu Halk Plaformu, Başbakanlık’a bağlı TÜİK’e (Türkiye İstatistik Kurumu) karşı bir eylem planı oluşturma ve yol haritası çizme kararı aldı. 1999 depreminde büyük kayba uğramasına, hemen ardından da en zengin ilçesi Düzce’nin ayrılmasına karşın, DİE’nin Türkiye’nin ikinci zengin ili olarak göstermesi nedeniyle teşvik yasalarından yararlanamayan ve bu yüzden 2004 yılı sonunda verilerin yanlış olduğu gerekçesiyle dava açarak hakkını arayan Bolu’yu, geçen ağustos ayında bilirkişi raporu haklı bulmuştu. Davada bilirkişi tayin edilen Prof. Erdoğan Alkin, Prof. Mithat Melen ve Prof. Kenan Mortan tarafından geçen günlerde mahkemeye sunulan raporda, Bolu’nun milli gelir verilerinin, TÜİK tarafından yenilenmesi gerektiği vurgulanmıştı. T İşi küçük kızı sürdürecek K OBİ’lerin en önemli sorunlarından biri, sürekliliğin korunması. Gaffur Bey bu konuda küçük kızına güveniyor. “Büyük kızım bizim işe ilgi göstermedi, ama küçük Yıldız Teknik’te Jeoloji Mühendisliği’nde okuyor. Onu yetiştireceğim ve işin başına geçireceğim” diyor. Gaffur Onur kadınların iş yaşamında, özellikle de “erkek işi” diye tanımlanan işlerde çalışmasından yana. “Kadınların aktif olduğu toplumlar daha disiplinli, saygılı, dürüst oluyor. Kızım çok rahat gelip çalışabilir İkitelli’de” diyor. Zaten kendisi de bir süre bir hanım mühendisi yanında çalıştırmış. “Öyle bir pazar araştırması yaptı ki, o dönem kendisine 2 milyar ücret ödüyordum, o bana 5 milyarlık iş kazandırıyordu” diyor. KOSGEB ve Türk Telekom öncülüğünde başlatılan proje, Anadolu’da KOBİ’lere yüz yüze anlatılacak ‘Tek Hedef Bilişim’ Anadolu yollarında Projeden nasıl yararlanılacak rojeden yararlanmak isP teyen KOBİ, KOSGEB’i arayarak, doğrudan başvura ? Türkiye’de KOBİ gerçeği KOBİ’lerin büyük bir kısmı kuruldukları ilin dışında faaliyet gösteremiyorlar. Bu işletmelerin; yüzde 70’i yeni teknolojiye ihtiyaç duyuyor, yüzde 70’inin bir web sitesi bulunmuyor, yaklaşık yüzde 94’ü ticaret imkânından yoksun, yüzde 71’i yeni yatırıma istekli olduğu halde bunu gerçekleştirmekte sıkıntı yaşıyor, yüzde 66’sı ihracat yapamıyor. rak ya da www.tekhedef.kosgeb.gov.tr internet adresine girerek KOSGEB veri tabanına kayıtlı olup olmadığını öğreniyor. Kendine en yakın bayiden, ihtiyaç duyulan ürünler hakkında bilgi alarak seçilen ürünler için fiyat teklifi istenmesinin ardından, teklifi uygun bulunan bayi ya da satış kanalı, yine aynı portal üzerinden Vakıfbank’la iletişime geçerek kredi onay sürecini başlatıyor. OSGEB ve Türk Telekom öncülüğünde başlatılan “Tek Hedef Bilişim” projesi, Anadolu’da KOBİ’lere yüz yüze anlatılacak. İlk aşamada KOSGEB’e üye 57 binden fazla KOBİ’nin teknolojik yönden kalkınmalarını sağlayacak olan “Tek Hedef Bilişim” projesi, firmaların rekabet gücü yüksek birer “eKOBİ”ye dönüştürülmesini hedefliyor. Proje 9 Ocak’tan itibaren sırasıyla Kayseri, Gaziantep, Konya, İstanbul, İzmirManisa, Bursa, Kocaeli, Adana ve Ankara’da KOBİ temsilcilerine anlatılacak. Projenin KOBİ’lere 4 aşamalı bir “teknolojik kalkınma” hamlesi yapma imkânı sağlaması hedefleniyor. Projeden imalat sanayii sektöründe faaliyet gösteren K ve KOSGEB saha taramasından geçmiş bütün KOBİ’ler yararlanabiliyor. KOSGEB ve Türk Telekom işbirliğiyle başlatılan projenin ana sponsorluklarını Microsoft, Intel ve Yurtiçi Kargo üstlenirken Arıtech, Casper, Datateknik ve Infronic de tedarikçi olarak projede yer alıyor. Vakıfbank tarafından KOBİ’nin büyüklüğüne göre 4 ayrı kredi seçeneği sunulan projedeki paketler kapsamında 25 bin, 15 bin, 7 bin 500 ve 2 bin YTL için 24 ayda geri ödemeli ve “0” faizli kredi sağlanabiliyor. Krediye başvuran KOBİ ait olduğu kategorinin üst limitinden yararlanabilirken kullanılacak banka kredisinin faizi KOSGEB tarafından karşılanıyor. Ana para ise 24 ay boyunca 3 aylık dönemlerle geri ödeniyor. Kampanyadaki tüm ürünler 2 yıl garantili sunulurken Türk Telekom da 2 ay ücretsiz modem ve kablosuz internet bağlantısı hizmeti sağlıyor. Ayrıca 1 yıl süre ile 20 MB kapasiteli web alanı ve 20 MB kapasiteli 3 adet eposta adresi temin ediyor. KOSGEB Başkanı Bayram Mecit, yeni ve genişletilmiş KOBİ tanımı ile Türkiye’de KOBİ’lerin sayısının 1.800.000’i aşacağını belirterek “Bizim 2007 sonu hedefimiz 200.000 KOBİ’ye ulaşarak bunların hepsini ülke ekonomisine çok daha yararlı birer eKOBİ’ye dönüştürmek. Bilişimle gelişimi yakalamak ve KOBİ’lere gerçek rekabet gücü katmak için projeyi farklı aşamalarla sürdürmeyi de planlıyoruz” dedi. Ancak bugüne kadar TÜİK’ten resmi hiçbir açıklama yapılmaması yüzünden Bolulular yeniden toplandılar. Bolu Barosu, BOSİAD (Bolu Sanayi ve İş Adamları Derneği), Bolu Ziraat Odası, Esnaf ve Sanatkârlar Odası Organize Sanayi Bölgesi Mütevelli Heyeti, Veteriner Hekimler Derneği temsilcilerinin de aralarında bulunduğu Bolu Halk Platformu’nun toplantısında alınan karar doğrultusunUmut Oran. ca baro başkanlığı, TÜİK’e yeni bir yazı göndererek konunun aydınlatılmasını istedi. TÜİK’in 60 gün içinde yanıt vermesi gerekiyor. Platformun temsilcilerinden Bolu Sanayi Odası Meclis Başkanı Umut Oran “Gelecek yanıta göre hareket planımız şekillenecek” dedi. Oran, söz konusu veriler nedeniyle Teşvik Yasası kapsamına alınmayan Bolu’nun kayba uğradığını belirterek “DİE ya da bugünkü adıyla TÜİK verilerine bakılırsa, 19932000 arası yılda yüzde 1 büyüyen Bolu, depremin hemen ardından, 2000 yılında yüzde 23 gibi astronomik bir büyüme gerçekleştirmiş. Yine DİE verilerine göre, deprem nedeniyle işyerlerinin yüzde 52’sinin kapandığı 2000 yılında, bir önceki yılın iki katı ticari gelir elde edilmiş. İl GSMH’si içinde yüzde 23 paya sahip olan Düzce’nin ve toplam yüzde 19 paya sahip olan 4 ilçenin 2001’de ayrılması ile gelir kaynağında yüzde 42’lik azalma olan Bolu, nasıl oldu da zenginler liginin başında yer aldı?” dedi. TÜİK HÂL SESSİZ HİLMİ DEVELİ hilmideveli?hotmail.com İhracatta Bayram, İthalatta Şenlik Var... kiye’nin dış ticaret açığının 11 aylık dönemde, 25.4 artışla 48.7 milyar dolara çıktığı” haberiydi.. Verilere göre, ocakkasım döneminde ise ihracat yüzde 15.6 artarak 76.6 milyar dolar, ithalat yüzde 19.2 artarak 125.3 milyar dolar olarak gerçekleşmiş durumda. Aynı dönemde ihracatın ithalatı karşılama oranı yüzde 63’ten yüzde 61.1’e indi. Ocakkasım döneminde 10.6 milyar dolarla kara taşıtları ve bunların çeşitli aksam ve parçaları ihracat kalemleri arasında ilk sırayı almış görünüyor.. İthalattaki payı yüzde 72 olan ara mallarının ithalatının geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 21.7 oranında artmasında da bu tablo görülüyor.. Aynı dönemde tüketim malları ithalatında ise yüzde 17.1 oranında artışın olduğu.. Otomotiv sektöründe yerli katkı oranının, bir başka deyişle ülkemizde yaratılan katma değerin giderek gerilediği bir süreçte ihracattaki artışı iyice irdelemek gerekiyor.. Buna en belirgin örnek ise İSO’nun geleneksel çalışması.. Çalışma, 2005 yılı İSO 500 büyük kuruluşun yarattığı katma değerin GSMH’deki payı yüzde 13, toplam sanayi katma değeri içindeki payı yüzde 51.1, imalat sanayii içindeki payı yüzde 59.1, katma değer artışını ise yüzde 1.3 olarak ortaya koymaktadır. Sayın Tüzmen bu çelişkiyi, çarpıklığı “içinde bulunulan hızlı büyüme süreci ve YTL’nin reel bazda değerli olması nedeniyle artan ithalatın neden olduğu ihracatta katma değer düşüşü ve rekabet gücünün azalması” olarak yorumluyor.. Çözümün de “sürdürülebilir ihracat artışı sağlayacak rekabetçi yapıyı geliştirmek” olduğu öngörülüyor.. Dileğimiz planın başarılı olması yönünde.. İyi de, bu nasıl yaşama geçirilecek? İthalatı denetim altına almaksızın, vergi oranlarını düşürerek tabana yayılmasını gerçekleştirmeden, SSK primlerini indirmeksizin, enerjide pahalılık sorununa, reel faizlerin yüksekliğine kalıcı çözümler bulmadan “3 yıllık İhracat Stratejik Plan” tek başına yeterli olabilecek mi sorusu akla geliyor. Ucuz dövizle ülkeye giren mallar giderek gıda, tekstil gibi sektörlerin dahi ihracat rekabetini azaltmıştır. Başta Çin olmak üzere Uzakdoğu menşeli, hiçbir standardı olmayan kalitesiz ürünler, bırakalım mağazaları, dükkânları, semt pazarlarındaki tezgâhları bile doldurmaya devam edecekse KOBİ’ler nasıl rekabet edebilecekler.. İthalatın yasaklanmasını savunan bir görüşe asla sahip değilim, ancak ucuz ve kalitesiz ürünlerle piyasaları doldurarak, KOBİ’lerin rekabet etme şansını yok eden, yerli üretimi yok edecek ithalatın da mutlaka denetimli olmasının gerekliliğine inanıyorum. Sayın bakanın sevincine, coşkusuna bizler de katılıyoruz ama kendisinden, ithalat rakamlarını da açıklamasını özellikle bekliyoruz.. Keza ithalatı ayrıntılarıyla hesaplayabilmek için deyim yerindeyse göbeğimiz çatlıyor.. Sonuç olarak ihracattaki artışa sevinirken, dış ticaret açığının da rekorlar kırmasına dikkat edilmesini, açığı aşağıya çekebilmek için önlem alınmasını ve yapılması gerekenleri de göz ardı etmeden, zaman yitirilmeden, iş işten geçmeden uygulanmasının önemine bir kez daha dikkat çekmek istiyorum.. İhracatın bayram yapmasına sevinirken, ithalatın yıl boyu süren şenliklerine katılmamak, katkıda bulunmamak gerekiyor.. İhracattaki artış, adeta bayram sevinci yaşatıyor. Bundan da en çok sevinen dış ticaretten sorumlu Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen oluyor.. Tüzmen, yılın son gününde düzenlediği basın toplantısında bir yandan ihracattaki artışı anlatırken diğer yandan “3 yıllık İhracat Stratejik Planı”nı açıkladı. Sayın Tüzmen, “12 aylık ihracatın 85.8 milyar dolar olarak gerçekleştiği dikkate alındığında, program hedefi olan 79 milyar dolar seviyesinin neredeyse ilk 11 ayda yakalandığını ve yıllık ihracatın 85 milyar doların üzerinde olduğu” bilgisini verdi. Bu sevindirici haberi gölgeleyen haber ise, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından aynı gün açıklanan “Tür CUMHURİYET 14 K
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear