28 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
11 TEMMUZ 2006 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER Eczacılar, hayati tehlike arz eden ilaçlarda kısıtlama olmaması gerektiğini vurguladılar 5 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA ‘Sağlıkta tasarruf olmaz’ ŞULE KÖKTÜRK SİBEL BAHÇETEPE Ağustosta yürürlüğe girecek ‘‘ayakta tedavi gören hastalardan vaka başı ücret ödenmesi ile çocuk şurupları, soğuk algınlığı ve obezite ilaçlarının da aralarında bulunduğu 100 ilacın Sağlık Bakanlığı tarafından ödenmemesini içeren tasarruf tedbirleri tebliği’’ yurttaşların sert tepkisine neden oldu. ‘‘Sağlıkta tasarruf olamayacağını’’ belirten yurttaşlar, tebliğin derhal geri çekilmesini isterken eczacılar da, ‘‘Hayati önem taşıyan ilaçlarda kısıtlama olmaması gerektiğini’’ vurguladılar. Sağlık Bakanlığı’nın, maliyetlerini gerekçe göstererek grip tedavisinde kullanılan, so Türkiye İşgal Altında mı?.. On yıl önce Kalkan’a gitmiştim. Kalkan o yılllarda bir başka güzeldi. On yıl sonra Kalkan’a gidince şaşırdım. Dağ taş konut olmuştu... Kafelerde İngilizler, Hollandalılar, Almanlar oturuyordu. Neredeyse Türk yoktu. Kafenin garsonu sevimli bir çocuktu, sordum: ‘‘Kalkan’a Türkler gelmez mi?’’ Güldü... ‘‘Gelirler elbet ama eskisi gibi değil...’’ Bir esnafa sordum: ‘‘İşler nasıl?’’ Başını salladı: ‘‘Çok kötü!..’’ Devam ettim: ‘‘Neden kötü?’’ ‘‘Türkler gelmiyor da ondan!’’ On beş günlük Akdeniz ve Ege gezisi bitti, dün sabah İstanbul’a döndüm... Çarpık yapılaşma, yağmalama, ‘‘altın avcıları’’nın Toroslar’dan Kaçkarlar’a; Kazdağları’ndan Munzur Vadisi’ne; Bergama Ovacık’tan Eşme Kışladağı’na dek işgal edildiklerini yazmam çıkar çevrelerini bir hayli rahatsız etse de yazmayı sürdüreceğim... O güzelim Kalkan, Kaş, Demre kıyıları yok oluyor, İngilizler Kalkan’ı neredeyse ele geçiriyorlar... İngiltere’de 50 bin sterline ‘‘kümes alamayan’’lar Kalkan’da ‘‘villa sahibi’’ olmuşlar bu parayı vererek... Amacım ‘‘Türkiye’nin işgal edilip edilmediğini’’ tartışmak değil, bir gerçeği ortaya koymak... Kalkan’da 700 İngiliz ev satın almış oturmak için. Sonra bu evleri pansiyon yapmış İngilizler... Peki evlerini, arsalarını satan Kalkanlılar ne yapıyor şimdilerde? İngilizlerin yanında temizlik işlerinde çalışıyorlar... Kalkan’da konuştuğum kişiler bakın ne diyorlar: ‘‘Kalkan’ın yerlileri evlerini, arsalarını sattı, paralarını da harcadı. Şimdi ise İngilizlerin yanında çalışıyorlar asgari ücretle. Yarın belediye başkanı bir İngiliz olursa hiç şaşırmayın. Kalkan Türklerin değil İngilizlerin oldu...’’ ??? Yabancıların en çok taşınmaz aldığı kent İstanbul, ikincisi ise Antalya... Dün Milliyet’te Can Dündar ve Önder Yılmaz yazdı, Türkiye’deki taşınmazların genel görüntüsünü... Muğla üçüncü sırada... Bodrum, Marmaris, Datça, Fethiye, Muğla’ya bağlı... Burada ilginç bir nokta var, o da şu: İsraillilerin sahip olduğu taşınmazların yarısından fazlası AKP iktidarı döneminde gerçekleşti ve 23 İsrailli 47 bin 897 metrekarelik 68 taşınmaz aldı... Akdeniz ve Ege kıyılarında oteller, moteller, tatil köyleri, deyim yerindeyse ‘‘sinek avlıyor’’ sayılır... Kaş’ta otel, pansiyon sahipleri ‘‘ayakçı’’ kullanmıyor. Garaja gelen otobüs ve minibüslerden ‘‘turist yakalamaya’’ çalışıyor... Pazarlık, geceliği 40 YTL’den başlayıp 20 YTL’ye kadar düşüyor bazı otellerde... Marmaris’te ise oda parası alınmıyor, sadece yemek parası isteniyor... Kaş’ta çok sayıda İngiliz ve Hollandalı ev satın almış. 25 bin sterline bir apartmanın bodrum katını alan İngiliz bir aile, Londra’da temizlik işçisi. Varsıl İngilizler ise köylerde şato gibi villa yaptırmışlar. Almanlar Alanya’yı tercih ediyorlar. İngilizler Kaş, Kalkan, Bodrum ve Marmaris, bir de İstanbul. İngilizlerin Türkiye’de 10 bin 406 taşınmazı, Almanların ise 13 bin 982 taşınmazı bulunuyor. Yunanlar ise Trakya ve Marmara’ya geliyor taşınmaz almak için... İngilizlerin, Almanların, Yunanların, Suriyelilerin konut, arsa almaları bence pek önemli değil. Önemli olan kıyılarımızın, koylarımızın yabancılara peşkeş çekilmesi, dağlarımızın çokuluslu ‘‘altın avcıları’’na teslim edilmesi... ??? Kuşadası’ndaki Fransız Tatil Köyü’nün 1960’lı yılların sonunda açılışına gidenlerden birisiyim. Fransız Tatil Köyü Arslanburnu Koyu’ndadır. Koy, 374 dekarlık arazisiyle birlikte Sami Ofer ve Mehmet Kutman ikilisine özelleştirme kapsamında satıldı. Arslanburnu Koyu’nda yüzde 20 olan imar izni yüzde 53’e, iki kat sınırlaması ise 12’ye çıkarıldı... İmar planı değişikliği yedi oya karşı sekiz oyla Kuşadası Belediye Meclisi’nden geçti... Arslanburnu’nu betonlaşmaya açan, imar izni veren ise AKP’li Belediye Başkanı Fuat Akdoğan’la 8 AKP’li Belediye Meclisi üyesiydi... Benim aklımın ermediği ise Türkiye’nin yabancılar tarafından işgal edildiğini her fırsatta söyleyen Rahşan Ecevit’in, dağlarımızın ‘‘çokuluslu altın avcıları’’na teslim edilmesine, kıyılarımızın yabancılara peşkeş çekilmesine, Fethullahçıların Türkiye’yi tepeden tırnağa ele geçirmesine, Tunceli’deki kız folklor ekibinin “sıkmabaşlı” olarak gösteri yapmasına ses çıkarmaması... Ben şaşırıyorum doğrusu... Ya sizler? Allianoi Su Perisi’ne destek için; Banka Hesap No: ‘‘Akbank Bergama Şubesi DHV: 33453012’’ ? ‘Tedavi Yardımları Uygulama Tebliği’ ile getirilen vaka başı ücret ödenmesi ve bazı ilaçların da Sağlık Bakanlığı tarafından ödenmemesine yurttaşlar tepki gösterdi. Yurttaşlar insan sağlığının parayla satın alınamayacağını vurguladı. ğuk algınlığı tedavisinde kullanılan çocuk şurupları, yetişkinlerin kullandığı çok sayıda öksürük şurubu, suda eritilen grip ilaçları ile obezite ilaçlarını ödeme listesinden çıkarması bardağı taşıran son damla oldu. Şişli Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde konuştuğumuz yurttaşlar, tasarruf önlemleri adı altında yapılan uygulamaların kabul edilemez olduğunu belirterek bununla sağlık sisteminde sorunların daha da artacağını söylediler. Eşi meme kanseri olan Hasan Çakıcı (40), AKP hükümetinin ‘‘Sağlıkta Dönüşüm’’ adı altıyla başlattığı ve devam ettirdiği politikalarının sağlıkta çöküşe neden olduğunu söyledi. larını bile verememesi, hükümetin geldiği noktayı gözler önüne seriyor.’’ Sigorta ve devlet hastanelerinde yeteri kadar hizmet alamadıklarını dile getiren Melek Şahin adlı yurttaş, yeni uygulamalarla ceplerinden daha fazla para çıkacağını ve mağduriyetlerinin daha da artacağını söyledi. Hükümetin yaptığı uygulamaları ‘‘zavallılık’’ olarak değerlendiren Hayri Taş, ‘‘Bunları kabul etmiyoruz. Yurttaş öldüğünde sigorta ne işe yarar? İlaç insanlara gerekli olduğu için yazılır, bunların verilme Aybar, mezarı başında anıldı ? İstanbul Haber Servisi Türkiye İşçi Partisi (TİP), Sosyalist Devrim Partisi (SDP) Genel Başkanı Mehmet Ali Aybar, ölümünün 11. yıldönümünde mezarı başında anıldı. Aşiyan Mezarlığı’ndaki anma törenine Aybar’ın kızı Güllü Aybar, 78’liler Vakfı Girişimi Sözcüsü Celalettin Can’ın yanı sıra çok sayıda eski TİP’li de katıldı. Mezarının üzerine Aybar’ın resmi ile ‘‘Unutmadık, unutturmayacağız, unutmayacağız’’ yazılı bir bant bırakan yakınları ve dava arkadaşları, Aybar’ın unutulmayacak bir önder olduğuna dikkat çektiler. ‘Yeteri kadar hizmet alamıyoruz’ Çakıcı, son olarak yapılan tasarruf tedbirleri ile ilgili, ‘‘Sağlıkta tasarruf olur mu? İnsan sağlığı parayla satın alınmamalı’’ diyerek şunları söyledi: ‘‘Zaten zor olarak aldığımız sağlık hizmetleri bunlarla daha da çıkmaza girecek. Kışın çok fazla kullanılan soğuk algınlığı ilaç mesi de saçmalık’’ dedi. Sosyal güvence olarak yeşil kartları bulunduğunu ve ekonomik durumlarının iyi olmadığını vurgulayan Gönül Köstekçi, 10 gün önce kızının fıtık nedeniyle ameliyat olduğunu ve ilaç paralarının dahi olmadığını dile getirdi. Eczacı Adem Duman ise 1 Ağustos’ta yürürlüğe girecek tebliğin, çok fazla sömürülen bir alanda kısıtlamaya gittiğini belirterek şunları söyledi: ‘‘Örneğin suda eritilen grip ilaçlarını karnelerine yazdırıyorlar, kahvehanelerde oralet gibi satıyorlar. Kısıtlama çok yanlış değil. Ama SSK, zararını baştan kabul etti. Tassarruf etmek istiyorlarsa, hastalara ilaçları hastaneden versinler.’’ ‘HÜKÜMET ÇALIŞMA YAPMALI’ ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART Gazalcı, Kuran kurslarını sordu ? ANKARA (AA) CHP Denizli Milletvekili Mustafa Gazalcı, Devlet Bakanı Mehmet Aydın’ın yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığı’na sunduğu yazılı soru önergesinde, 2004 ve 2005 yılları ile 2006 yılının ilk 6 ayında açılan yaz Kuran kursu sayısının açıklanmasını istedi. Aynı yıllarda okullarda Kuran kursu açılıp açılmadığını da öğrenmek isteyen Gazalcı, ‘‘Açılmışsa bu kursların sayısı ne kadardır? Ülke genelinde kaç Kuran kursu vardır’’ sorusunu yöneltti. Hatay’ın merkez ilçesi Antakya’da il müftülüğünün isteği üzerine 7 okulda Kuran kursu açıldığı yolundaki haberleri soran Gazalcı, yaz aylarında düzenlenen Kuran kurslarına yasal olarak ancak ilköğretimin 5. sınıfını bitiren çocukların gidebildiğini belirterek uygulamada bu kurala uyulup uyulmadığı konusunda bilgi istedi. Lagendijk: Daha çok bölgesel özerklik gerekiyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TürkiyeAB Karma Parlamento Komisyonu Eşbaşkanı Joost Lagendijk, ‘‘Türkiye’nin daha çok bölgesel özerkliğe ihtiyacı bulunduğunu’’ belirterek ‘‘bunu bütün Türkiye için söylediğini ve bunun bir ayrılıkçılık olmadığını’’ savundu. Türkiye Ekonomik ve Sosyal Etüdler Vakfı (TESEV) ile Norveç Mülteci Konseyi Ülke İçinde Yerinden Edilme İzleme Merkezi’nin (IDMC) birlikte hazırladığı ‘‘Güvensizlik Mirasının Aşılması: Devlet ile Yerinden Edilmiş Kişiler Arasında Toplumsal Mutabakata Doğru’’ raporu açıklandı. Panelde konuşan Lagendijk, ‘‘Türkiye’nin daha çok bölgesel özerkliğe ihtiyacı bulunduğunu’’ öne sürerek ‘‘bunu sadece Güneydoğu için değil bütün Türkiye için söylediğini ve bunun bir ayrılıkçılık olmadığını’’ savundu. Lagendijk, hükümetten yerinden edilmiş kişilerin sorunları da dahil olmak üzere Güneydoğu bölgesine yönelik genel bir program hazırlamasını beklediklerini kaydetti. AB Komisyonu Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Hansjörg Kretschmer de konuşmasında, yerinden edilmiş kişilerin yaşam koşullarının çok kötüleştiğini, yeni bir alt sınıfın ortaya çıktığını belirtti. Köy korucularının yerlerinden edilmiş kişilerin köylerine dönmesinin önünde hâlâ önemli engel oluşturduğunu söyleyen Kretschmer, bu kişilerin sorunlarının çözümü için AB’nin hükümetle işbirliği içinde çalışmak istediğini ve yardıma hazır olduklarını bildirdi. musakart@yahoo.com Teoman Öztürk anılıyor ? Haber Merkezi Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği’nin (TMMOB) 19731980 yılları arası başkanlığını yapmış, mühendismimar hareketinin toplumcu bir çizgiye sahip olmasında öncü olmuş olan Teoman Öztürk, ölümünün 12. yılında bugün bir dizi etkinlikle anılacak. Öztürk için düzenlenen etkinlik saat 13.00’te Karşıyaka’daki anıtmezarının ziyaret edilmesiyle başlayacak. Katılmak isteyenler için saat 12.00’de Çankaya Belediyesi önünden otobüs kaldırılacak. Ankara Sanat Tiyatrosu’nda 18.0021.00 saatleri arasında da bir etkinlik düzenlenecek. Heykeltıraş Çeçen, heykele ‘Mücadelem sürecek’ yazılı bir not ekleyerek tepkisini ortaya koydu Melih Gökçek’e heykelli protesto ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Ankara’nın çeşitli yerlerindeki heykelleriyle tanınan heykeltıraş Ragıp Çeçen, ‘‘alacaklarını ödemediği’’ gerekçesiyle Ankara Anakent Belediye Başkanı Melih Gökçek’i Kızılay’a Atatürk heykeli dikerek protesto etti. Çeçen, heykelin üzerine ‘‘Seninle mücadelem sürecek’’ notunu yazdı. Çeçen, ‘‘protesto amacıyla’’ Kızılay kavşağında Soysal İşhanı ile Emek İşhanı arasındaki refüje sabaha karşı Atatürk’ün ‘‘ufku işaret ederken’’ tasvir edildiği heykelini dikti. Heykel, Ankara Anakent Belediyesi ekiplerince, vinç yardımıyla kaldırıldı. Polislerin Maltepe Pazarı’ndaki olaylı yıkımda görevli olduğu sırada getirildiği belirlenen heykelin, heykeltıraş Ragıp Çeçen ile yazılı not ile Gökçek’i protesto ettiği belirtildi. Bu arada bir belediye yetkilisi, yaklaşık 2.5 metre boyundaki heykelin hiç kimse tarafından görülmeden Kızılay’ın ortasına dikilmesini ‘‘güvenlik zafiyeti’’ olarak değerlendirdi. Alacakverecek meselesi Çeçen ile belediye arasında bir süredir alacakverecek meselesi nedeniyle tartışma yaşanıyordu. Çeçen, ‘‘yaptığı işlerin parasını alamadığını’’ savunurken belediye yetkilileri ise Çeçen’e ödeme yapılacağını, ancak kendisinden istenen fatura ve bazı evrakları getirmediği için ödeme yapılamadığını belirtiyor. Çeçen, geçen günlerde de ‘‘bir an önce alacaklarının ödenmesi’’ talebiyle bazı heykellerini yakmıştı. Heykeltıraş Çeçen, Melih Gökçek’i, Kızılay’a Atatürk heykeli dikerek protesto etti. birlikte 6 kişi tarafından dikildiği öğrenildi. Ankara’nın değişik yerlerindeki park ve bahçelere yaptığı heykelle riyle tanınan Çeçen’in, Kızılay Meydanı’na diktiği Atatürk heykeli ve üzerine astığı ‘‘Seninle mücadelem sürecek’’ hikmet.cetinkaya?cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 343 72 69 Mavi Çarşı davası ? İstanbul Haber Servisi Kadıköy’deki Mavi Çarşı’ya molotofkokteylli saldırı düzenleyerek 13 kişinin ölümü, 2 kişinin yaralanmasına neden oldukları ileri sürülen 4 sanığın yargılanmasına devam edildi. Mahkeme başkanı, sanıklara işkence ya da kötü muamele yapılıp yapılmadığına ilişkin Adli Tıp Kurumu raporunun geldiğini kaydetti. Video kayıtları izlenerek her sanık için ayrı ayrı hazırlanan raporlarda, sanıklarda fiziksel bir travmaya maruz kaldıklarına dair delil elde edilemediğinin bildirildiği ifade edildi. TBMM OLAĞANÜSTÜ TOPLANTIYA ÇAĞRILACAK PARTİ KONGRESİNE YÖNELİK SORUŞTURMA Ölüm orucu 97. gününde AKP’de ‘uyum’ alarmı AYŞE SAYIN DTP’liler ifade verdi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) DTP Genel Başkanı Ahmet Türk ve eski DTP Eşbaşkanı Aysel Tuğluk, DTP 1. Olağan Büyük Kongresi’ne ilişkin başlatılan soruşturma kapsamında Ankara Cumhuriyet Savcılığı’na ifade verdi. DTP Kongresi’nde, ‘‘PKK ile yakınlığı olan kitleyle aralarına mesafe koymayı düşünmediklerini’’ söyleyen Tuğluk, sözlerinin düşünce özgürlüğü çerçevesinde ele alınması gerektiğini savundu. Adliye çıkışında gazetecilerin sorularını yanıtlayan Türk, kongrede yaptığı konuşmasında suç teşkil eden unsur bulunmadığını savundu. İfadesinde, ‘‘Türkiye’deki Kürt sorununun görmezden gelinemeyeceğini ve geleneksel yaklaşımlarla sorunun çözülemeyeceğini’’ dile getirdiğini belirten Türk, konuşmalarından dolayı ifade vermelerinin ‘‘demokrasi ayıbı’’ olduğunu iddia etti. Tuğluk da ifadesinde, ‘‘Benim bir yasadışı örgütün veya amacının propagandasını yapmak gibi bir kastım yoktur. Bütün amacım silahsız ve çatışmasız bir süreci tartışmaya açmaktır’’ dediğini söyledi. Tuğluk, savcının sorusu üzerine ‘‘demokratik konfederalizm’’ ifadesini konuşmasında kullandığını belirtti. Terör ve organize suçlara bakmakla görevli Ankara Cumhuriyet Başsavcı Vekilliği, 25 Haziran’da Ankara’da yapılan DTP 1. Olağan Kongresi’ne ilişkin, ‘‘terör örgütünün veya amacının propagandasını yapmak’’ suçundan soruşturma başlatmıştı. Aşçı’ya destek İstanbul Haber Servisi F tipi cezaevlerinde uygulanan tecritin kaldırılması istemiyle 97 gündür ölüm orucu eylemini sürdüren avukat Behiç Aşçı, sanatçılar ve aydınlar tarafından evinde ziyaret edildi. Ziyarette Leman Sam, Cahit Berkay, Mihri Belli, Sevim Belli, Cezmi Ersöz, Güngör Gençay, İlyas Salman, Grup Yorum ve Rojin’in de aralarında bulunduğu çok sayıda aydın Aşçı’ya destek olduklarını, ancak ölüm orucu yerine ‘‘yaşama bağlı bir eylem planının hazırlanması gerektiğini’’ vurguladı. Aşçı ise daha önce ölüm orucu nedeniyle 122 kişinin yaşamını yitirdiğini anımsatarak ‘‘Bunun bedeli bu olmamalıydı. Ancak Adalet Bakanı Cemil Çiçek’in bile cezaevlerinde tecritin olduğunu kabul etmesi için belki de böyle bir bedel ödenmeliydi. Eğer bakanlık tecritin kaldırılması konusunda beni ikna ederse ölüm orucunu bırakırım’’ diye konuştu. ANKARA AKP hükümeti, AB Türkiye Temsilciliği Siyasi İşler Müsteşarı Martin Dawson’un, hükümete sert eleştiriler yöneltmesine neden olan 9. Uyum Paketi için harekete geçti. AKP grubu, aralarında AB’nin ‘‘ısrarla’’ çıkarılmasını istediği Vakıflar Yasası’nın da bulunduğu 9. Uyum Paketi’nin AB Komisyonu’nun 24 Ekim’de açıklaması beklenen İlerleme Raporu’ndan önce çıkarılması amacıyla Meclis’in eylül ayında olağanüstü toplanması için milletvekillerinden imza topladı. Dışişleri Bakanı Abdullah Gül’ün 1 Temmuz’dan önce çıkarılmasının hedeflendiğini açıkladığı, ancak yapılamayan düzenlemelerle ilgili AB Komis yonu’ndan gelen ‘‘Düzenlemelerin yasalaşmaması ekim ayında açıklanacak ilerleme raporuna olumsuz yansır’’ mesajı, AKP hükümetini harekete geçirdi. Milletvekillerinden imza toplayan AKP grubu, Meclis’i 15 Eylül’den sonra olağanüstü toplantıya çağırmayı hedefliyor. Dışişleri Bakanı Abdullah Gül ve Devlet Bakanı Abdüllatif Şener de AB uyum yasaları için Meclis’in 1 Ekim’den önce olağanüstü toplanabileceğini açıklamıştı. Meclis’in olağanüstü toplanması halinde 9’uncu uyum paketinde yer alan ve Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’in Meclis’e iade ettiği Kamu Denetçiliği Kurumu kurulmasını öngören yasanın yanı sıra Vakıflar Tasarısı’nın da Meclis’ten çıkarılması öngörülüyor. CUMHURİYET 05 K
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear