28 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
21 HAZİRAN 2006 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Başbakan Erdoğan, Kofi Annan’ın hazırladığı raporu görüşmeyen Güvenlik Konseyi’ni eleştirdi 5 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA BM’ye ‘Kıbrıs’ sorusu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Tayyip Erdoğan, AB ülkelerini sözünde durmamakla suçlayarak ‘‘Verilen sözler yerine gelmezse, kimse bizden ne limanları ne havaalanlarını beklemesin’’ dedi. Başbakan Erdoğan, Kıbrıs sorununun çözüm yerinin BM olduğunu vurgularken ‘‘BM Güvenlik Konseyi’nin görevi ne’’ diye sordu. Erdoğan, muhalefet partilerini AB konusunda tribüne oynamakla suçladı. Boşvermişlik... İnsanlar niye yılgın, niye umursamaz. Bir boşvermişlik neden sarmış bu toplumu? Zamanın saati durmuş!.. Umutsuzluk dalga dalga çoğalmış!.. İşsizlik ve yoksulluk artmış!.. Din pazarlamacıları, tarikat şeyhleri güzel yurdumu ahtapotun kolları gibi sarmış... Ankara’da bir AKP’li belediye 78 yaşındaki kız çocuklarını ‘‘sıkmabaşa’’ sokmuş... Kuran kursları, imam hatipler, televizyon ekranlarında ‘‘hoşgörü’’ tartışmaları... Ekonomi ise çatırdıyor... TÜSİAD yöneticileri Ankara’da Başbakan’la buluşuyor, George Soros ise İstanbul’da toplantı düzenliyor... Başbakan Recep Tayyip Erdoğan AKP il kongrelerinde ve okullarda... AKP il kongreleri sancılı geçiyor, parti içi demokrasi rafa kaldırılıyor... Karne törenlerinde ‘‘AKP marşı’’ çalınırken benim halkım, ‘‘Neler oluyor?’’ diye sadece bakıyor... İstanbul Büyükşehir Belediyesi, Başbakan Erdoğan’ın basın danışmanına (Danışman gazeteci, edebiyatçı değil) 23 çocuk kitabı yazdırmış. Kitaplar çocuklara armağan olarak dağıtılacakmış. Kitaplarda ‘‘Ayasofya’’ yokmuş. Gerekçe ise şu: ‘‘Ayasofya’nın masalımsı yanı yok!’’ Nasıl kafa ama!.. İstanbul’da Kapalıçarşı esnafı kan ağlıyor, Demre’de yaş sebze üreticileri ‘‘Devlet nerede’’ sorusunu yöneltiyor... Kuran kursları, sıkmabaş, imam hatip liseleri... TÜSİAD Başkanı Ömer Sabancı, zorunlu eğitimin 12 yıla çıkarılmasını istiyor... Turizm Marmaris’te dibe vurmuş... Söke Ovası’nda, Çukurova’da, Amik Ovası’nda, Antalya’da, Trakya’da, Karadeniz’de üretici tefecinin eline düşmüş... TÜSİAD’ın ‘‘Eğitim ve Büyüme Raporu’’nu okudum baştan sona... Eğitim yaşı 6, okul süresi 12 yıl... AKP iktidarı, TÜSİAD’ın önerisini ciddiye alır mı? Hiç sanmıyorum!.. ??? Sabah gözlerimi açtım... İçimde minik sevinçler kıpırdanmaya başladı... Bir coşkun ırmağın içinde gibiydim. Sevecenliğin o inanılmaz güzelliğinde sanki bir kıyı kasabasında uyanmıştım... Birden aklıma Bedri Rahmi Eyüboğlu’nun dizeleri geldi: ‘‘Erimek belirsizce her yerde Karışmak sulara, yıldızlara Sinmek kokusunu mor menevşenin Yanmak damar damar, nefes nefes Yaşamak tükene tükene.’’ Gerçekten tükene tükene mi yaşıyorduk mor menevşe kokuları arasında nefes nefese koşarken, bilmiyorum... Bildiğim, ‘‘sahte kabadayıların’’ toplumu sardığı, cami avlusundan toplanan kişilerin Türkiye’yi yönettiğiydi... Ama bu fotoğraflar benim insanımı hiç tedirgin etmiyordu... Şemdinli’de yaşananlara tepki koyamayan halkım, Danıştay’a yapılan kanlı eylemi de sadece seyrediyor, sonra da unutup gidiyordu... Kuzey Kıbrıs’ta dağlara taşlara ‘‘Yes be Annem’’ yazanlar, koşulsuzluğu ilke edinenler bugün ne diyordu: ‘‘Limanlar açılmasın!’’ KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, Rauf Denktaş’ın koltuğuna oturduktan sonra ‘‘Yes be Annem’’den vazgeçip niçin ‘‘Ulusalcı’’ görüşü desteklemeye başlamıştı? Erdoğan’ın AB’ye restine ne dersiniz? Her şey iç içe!.. Zaman da akıp gidiyor işte... AKP iyice kadrolaşıyor... Eğitim tamam, İçişleri tamam. Yargı tamam... Geriye ne kaldı? THY’yi unutmayın!.. Havaİş Genel Başkanı Atilay Ayçin’in öne sürdüğü savlar çok önemli. Teknisyen azlığı uçaklarda bakım sorunu yaratmıyor mu? ??? THY, deneyimli bir yönetimin elinde değil. Plansız büyüme THY’yi çıkmaz sokağa sürüklüyor. 2006 yılının ilk dört ayındaki zararın 2005 yılının toplam zararı olduğu belirtiliyor. THY’de kadrolaşma deneyimli ve uzman çalışanı kenara itiyor, belediyecilikten kalma ‘‘Fatih Çarşamba’’ ya da ‘‘Sultanbeyli’’ düşüncesi bu dev kurumu yok ediyor... Türkiye’yi yönetenlere bir bakın!.. Sonra uzun uzun düşünün... Türkiye son 4 yılda ileriye mi gitti, yoksa geriye mi? Gökdelenlere, ikiz kulelere, bilgisayar ağına, Antalya’daki beş yıldızlı otellere bakarak karar vermeyin!.. Onlar Suudi Arabistan’da, Dubai’de, Pakistan’da, Malezya’da da var!.. ? Avrupa Birliği’ne üye ülkeleri sözlerini tutmamakla suçlayan Başbakan Erdoğan, Türkiye bugüne kadar verdiği sözü nasıl yerine getirdiyse aynı şekilde karşımızdakiler de sözlerini tutsunlar ve gereğini yerine getirsinler. Bu gelmedikçe de o zaman kusura bakmasınlar” dedi. Erdoğan, Kıbrıs sorununun çözüm yerinin Birleşmiş Milletler olduğunu vurguladı. Erdoğan, partisinin grup toplantısında AB ile ilgili gelişmeleri değerlendirdi. Türkiye’nin 12 Haziran 2006 tarihi itibarıyla AB ile fiili müzakarelere başladığını savunan Erdoğan, Bilimaraştırma faslı görüşülürken Kıbrıs sorununun Türkiye’nin önüne getirilmesinin kendilerini gücendirdiğini kaydetti. Erdoğan, şöyle konuştu: ‘‘Verilen sözler yerine gelmezse, kimse bizden ne limanları, ne havaalanlarını beklemesin. Siyasi tanıma noktasında tüm izolasyonların kalkması gerçekleşmedikçe, tüm izolasyonlar kaldırılmadıkça bizden bu beklenmesin. Kalktığı anda gereğini yaparız. Türkiye bugüne kadar verdiği sözü nasıl yerine getirdiyse aynı şekilde karşımızdakiler de sözlerini tutsunlar ve gereğini yerine getirsinler. Bu gelmedikçe de o zaman kusura bakmasınlar.’’ ‘‘Türkiye ile müzakareler zor’’ diyen AB Dönem Başkanı Avusturya’nın Başbakanı Wolfgang Schüssel’e yanıt veren Erdoğan, Türkiye’nin zor bir ülke olduğu yönündeki yakıştırmaların yanlış olduğunu söyledi. Erdoğan, ‘‘Türkiye zor bir ülke değil, dürüst bir ülke’’ dedi. AB’ye tam üyeliğin, kendileri için dönemsel bir ‘‘taktik siyaset meselesi’’ olmadığını kaydeden Erdoğan, ‘‘AKP, farklı şeyleri izole etmek, kamufle etmek için bunları yapıyor deniyor. Böyle saçma sapan bir iş olmaz’’ diye konuştu. AB’ye tam üyelik hedefinin Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş felsefesinin bir gereği olduğunu anlatan Erdoğan, ‘‘Şu an AB aleyhine konuşanlar, AB ile müzakerelerin içinde yer almadı mı? MHP’si de, ANAP’ı da, DSP’si de, CHP’si de, DYP’si de yer aldı. Şimdi bakıyorsunuz tribünlere oynuyorlar. Tribünlere oynamayı bırakın ve gerçekleri konuşun.’’ Kıbrıs sorununun çözüm yerinin BM olduğunu kaydeden Erdoğan, Kofi Annan’ın raporunun BM Güvenlik Konseyi’nde 2 yıldır görüşülmemesini eleş tirdi. Erdoğan, ‘‘Peki, biz bunu nasıl izah edeceğiz, BM Güvenlik Konseyi bunu nasıl izah edecek? Şu ana kadar bu konuda niye bir açıklama yapmamıştır. O zaman BM Güvenlik Konseyi’nin görevi ne? O zaman referandumun yapılmasının anlamı da yoktu’’ dedi. ‘Siyaset alanını daraltmayın’ Erdoğan, Antalya’da yapacakları toplantılarla ilgili haberleri değerlendirirken, ‘‘Niyet okuyucular var, bunlar hep olacak. Niyet okuyucular görevlerini yapmaya devam etsinler, bizler işimize bakalım’’ diye konuştu.Siyaset kurumunu zayıflatan ve siyaset alanını daraltan tartışmalardan herkesin özenle kaçınması gerektiğini söyleyen Erdoğan, ‘‘Hükümete muhalefet edeyim diye Türkiye’ye, demokrasiye, Cumhuriyete, hukuka, güvene, istikrara muhalefet etmeyin’’ diye konuştu. Radikal’e tazminat cezası ? ANKARA (AA) Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın CHP TBMM Grup Başkanvekili Haluk Koç’un, ‘‘kişilik haklarına saldırı’’ niteliği taşıyan sözlerini haber yaptığı gerekçesiyle Radikal gazetesi hakkında açtığı tazminat davasını sonuçlandı. Aynı haber nedeniyle gazetemiz aleyhine açılan davanın beraatla sonuçlandığını hatırlatan Radikal gazetesinin avukatı davanın reddedilmesini istedi. Erdoğan’ın avukatı ise her iki gazete haberinin içeriğinin aynı olmasına karşın veriliş tarzının farklı olduğunu belirtti. Yargıç, davayı kısmen kabul ederek Radikal’in 2 bin YTL tazminat ödemesine karar verdi. CHP LİDERİ DENİZ BAYKAL ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART ‘Taze bir iktidara ihtiyaç var’ ? Cumhuriyet ve demokrasinin birbiriyle çatışmadığı bir siyaset ortamına Türkiye’nin mutlaka taşınması gerektiğini belirten Baykal, “Anayasaya yönelik tehditler resmi himaye altında. Bu bir siyasi parti talebi değil, Türkiye’nin ihtiyacıdır’’ dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, ‘‘AB ile ilişkiler, ekonomi ve siyaset açısından yeni bir başlangıca, yeni, taze bir iktidara ihtiyaç olduğunu’’ vurgularken, ‘‘Yeni tehdit karşısında yeni bir dayanışmaya ihtiyaç var’’ dedi. Baykal, grup konuşmasında da ‘‘4 yıl demokratik sabır gösterilmesinin makul bir süre olduğunu, ülkenin bu iktidarla bir yıl daha geçirmesinin ciddi bedelleri olacağını’’ söyledi. Baykal, kendilerinin uyarıları üzerine TMY’den 6. maddenin son fıkrasının çıkarıldığını vurguladı ve hükümeti kutladı. Baykal, ‘‘İyi yaptılar, aferin. Kutluyor, gözlerinden öpüyorum. Kompleks konusu yapmadılar, CHP’nin sözünü dinlemek daima yararlıdır’’ açıklamasını yaptı. Baykal, hükümetin AB konusunda ciddi bir açmaza sürüklendiği ni söyledi. CHP lideri, ‘‘12 Haziran’da havaalanı şovları sergilendi. 4 gün sonra Başbakan, müzakereler durursa durur, diye tepki gösterdi. Böylece Sayın Gül’ün 12 Haziran’da Türkiye açısından son derece olumsuz bir kararı kabul ettiği ortaya çıkmış oldu. Dışişleri Bakanı’nın havaalanı şovu iflas etmiştir’’ dedi. Irak politikasında ciddi kayıplara girildiğini, tüm kırmızı çizgilerin ihlal edildiğini, Türkiye’nin onurunun zedelendiğini kaydeden Baykal, ‘‘Bunlar yeni bir başlangıcı zorunlu kılıyor. Türkiye en kısa zamanda bir yeni başlangıç yapmalı. AB ile ilişkilerin, ekonominin düzelmesi, cumhuriyet ve demokrasinin birbiriyle çatışmadığı, hukukun, anayasanın, demokrasinin bir arada bütünleşerek yaşadığı bir siyaset ortamına Türkiye’nin taşınması gerekiyor’’ dedi. ‘‘Yeni bir tehdit var’’ diyen Baykal, sözlerini şöyle noktaladı: ‘‘Yeni tehdit karşısında yeni bir dayanışmaya ihtiyaç var. Bu dayanışmaya girenler, birbirinin gelmişini geçmişini suçlama konusu haline getirmeyecekler. Birbirlerinden hesap sormayacaklar. Hep beraber, laik demokratik cumhuriyete sahip çıkacağız. Bütün bunlar yeni başlangıcı zorunlu kılıyor. Cumhuriyet ve demokrasinin birbiriyle çatışmadığı bir siyaset ortamına Türkiye’nin mutlaka taşınması gerekiyor. Bugünkü iktidarla bu konularda ciddi sıkıntıların ortaya çıkacağı görüldü. Güvenlik kuruluşları, birbirine karşı, kurumlar birbiriyle çatışır bir görünümde. Anayasaya yönelik tehditler resmi himaye altında. Bu bir siyasi parti talebi değil, Türkiye’nin ihtiyacıdır. Hepimizin ortak görevidir.’’ MGK yarın toplanıyor ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Milli Güvenlik Kurulu (MGK), yarın Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’in başkanlığında Çankaya Köşkü’nde toplanacak. MGK’nin iki ayda bir yapılan olağan toplantısı saat 13.30’da başlayacak. Toplantıda iç ve dış gelişmeler değerlendirilecek. musakart@yahoo.com Washington Times, Başbakan’ın türban hassasiyetine dikkat çekti Baydemir ifade verdi ? DİYARBAKIR (Cumhuriyet) Diyarbakır’da 28 Mart 2006 tarihinde, 4 teröristin cenazesinin toprağa verilmesinin ardından çıkan olaylarda, terör örgütünü övücü açıklamalarda bulunduğu iddiasıyla hakkında soruşturma başlatılan Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir, Cumhuriyet Savcısı Muammer Özcan’a ifade verdi. Baydemir, olaylar esnasında Emek Caddesi’ndeki göstericilerle yaptığı görüşmede, ‘‘Keşke ölenlerin yerine ben ölseydim. Şimdiye kadar 17 kişi öldü, 18. olsun istemiyoruz’’ demişti. ‘Eleştiriye dayanamıyor’ ERDOĞAN: TÜRBAN KONUSUNDA TOPLUMSAL KONSENSÜS VAR ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, türban yasağının kalkmasının halkın beklentisi olduğunu ileri sürerek ‘‘Bu konuda toplumda konsensüs var. Ama ne yazık ki, bu ülkedeki bazı kurumlar arasında bu konsensüs yok. Bu neyi getiriyor biliyor musunuz, çoğunluğun azınlığın tahakkümü altına girmesini getiriyor’’ dedi. TRT’de ‘‘Enine Boyuna’’ programına katılan Erdoğan, bazı kamuoyu araştırmalarından örnekler vererek ‘‘Burada Türk halkının ne beklediği ve bu işe nasıl baktığı çok açık, net ortada. Şimdi tüm bunlar ortadayken, biz hâlâ ön kesmeye çalışıyoruz. Bırakalım ya, toplum bu noktada da relaks olsun, rahat olsun. İnanan, inandığı gibi yaşasın’’ diye konuştu. Haber Merkezi Washington Times gazetesi, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘‘eleştirilere karşı çok hassas’’ olduğunu belirterek ‘‘Erdoğan, ABD Başkanı George Bush’un yerinde olsaydı neler olurdu Allah bilir’’ yorumu yaptı. Washington Times gazetesinde yayımlanan bir köşe yazısında, Türkiye’de artan Amerikan karşıtlığı konusu değerlendirildi. En son yapılan kamuoyu yoklamasında Türkiye’de ABD hakkında olumlu düşünen kişilerin oranının yüzde 52’den yüzde 12’ye düştüğünün aktarıldığı yazıda, bu düşüşün nedenleri arasında Irak savaşının önemli bir rol oynadığı, ancak tek etken olmadığı kaydedildi. Türkiye’de ABD’nin kendilerini ‘‘İslamlaştırmaya’’ çalıştığı düşüncesinin bulunduğu aktarılan yazıda, Başbakan Erdoğan’ı da ABD’nin desteklediği görüşünün hâkim olduğu belirtildi. AKP hükümetinin AB treninin raydan çıkmaması için ABD’nin desteğine ihtiyaç duyduğu ifade edilen yazıda, Başkan Erdoğan’ın ‘‘İslamcı kökenine’’ vurgu yapıldı. Erdoğan’ın türban konusundaki ‘‘eleştirilere karşı hassas’’ olduğu vurgulanan yazıda, ‘‘Erdoğan, Başkan Bush’un yerinde olsaydı sonuçları ne olurdu, Allah bilir’’ ifadesi kullanıldı. hikmet.cetinkaya?cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 343 72 69 S ALDIRIDAN SONRA İLK KABUL Erdal İnönü’ye ‘geçmiş olsun’ ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ABD’nin Houston kentinde tedavi gören Prof. Dr. Erdal İnönü’nün eşi Sevinç İnönü’yü telefonla aradı. İnönü’nün eşinden sağlık durumu ve tedavi süreci hakkında bilgi alan Erdoğan, ‘‘acil şifalar’’ dileğinde bulundu. Erdal İnönü’nün eşi Sevinç İnönü de Başbakan Erdoğan’a hassasiyetinden dolayı teşekkür etti. TGC, TGS ve TYB’den hükümete uyarı: Kitlesel gazeteci yargılamalarına neden olacaksınız ‘TMY Tasarısı geri çekilsin’ İstanbul Haber Servisi Terörle Mücadele Yasa Tasarısı’nın ifade özgürlüğünü sınırlandırarak, kitlesel gazeteci yargılanmalarına neden olacağına dikkat çeken basın ve yayın organı temsilcileri, tasarının bir an önce geri çekilmesini talep ettiler. Cağaloğlu’ndaki Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nde (TGC) düzenlenen basın toplantısında konuşan TGC Başkanı Orhan Erinç, ‘‘En büyük sakınca gazetecilerin artık ‘terörist’ olarak adlandırılabilmelerinin önünün açılmaya çalışılmasıdır’’ dedi. Erinç, artık neyin suç unsuru olduğu konusunda emin olamadıklarını ifade ederek, ‘‘Kitlesel gazeteci yargılanmaları yaşanabilir’’ diye konuştu. Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) Genel Başkanı Ercan İpekçi de tasarının terör tanımı ve hangi suçların terör suçu kabul edileceği konusunda hukuki tartışmalara yol açacağını dile getirerek, terörle mücadelede görev almış kişilerin isim ve kimliğinin açıklanmasının suç sayılmasının ‘‘basına açıklama ve yayınlama yasağı’’ getirdiğini belirtti. Türkiye Yayıncılar Birliği (TYB) Yönetim Kurulu Başkanı Çetin Tüzüner, son 1 yılda 22 yayınevi, 47 yazar ve 49 kitap hakkında soruşturma açıldığı bilgisini verdi. Uluslararası PEN Türkiye Merkezi adına konuşan Müge Sökmen ise şunları söyledi: ‘‘Bu yasa tasarısı bizi bağladığı için hükümet sesimizi dikkate almak zorunda. Biz mağdur olursak çok geniş bir kitle de mağdur olur. Tartışmaları açması gereken, eleştirmesi gereken bizlerken otosansür uygulamak zorunda kalıyoruz. Basın geri çekilirse başka güçler ön plana çıkar.’’ Uluslararası PEN’den Eogene Schoulgin ise Türkiye’nin demokrasinin olduğu ancak aynı zamanda yazarlarının yargılandığı tek ülke olduğunu söyledi. Şanar Yurdatapan, mevcut yasaların yeterli olduğunu ifade ederken, Ragıp Zarakolu, çevirmenlerin de yazarlar gibi suçlanabileceğini ifade ederek, çevirmenin ‘‘Eser sahibi’’ olarak kabul edilmesinin altında bu suçlamaya zemin hazırlamanın yattığını anlattı. Erdoğan, Sumru Çörtoğlu’yla görüştü ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Danıştay Başkanı Sumru Çörtoğlu’nu kabul etti. Başbakan Erdoğan ile Danıştay Başkanı Çörtoğlu, Danıştay 2. Dairesi’ne gerçekleştirilen silahlı saldırıdan sonra Başbakanlık Merkez Bina’da ilk kez bir araya geldi. Basına kapalı gerçekleşen görüşme yaklaşık 15 dakika sürdü. Başbakanlık kaynakları, görüşme hakkında yalnızca ‘‘nezaket ziyaretiydi’’ demekle yetinirken, Danıştay Başkanı Çörtoğlu’nun görüşmede Başbakan Erdoğan’a Danıştay’ın güvenlik önlemleri üst düzeyde olan ‘‘akıllı bina’’ istemini yinelediği belirtildi. Danıştay’a yönelik saldırının ardından binanın güvenlik sorunu yeniden gündeme gelmişti. CUMHURİYET 05 K
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear