26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 25 MAYIS 2006 PERŞEMBE 8 TÜRKİYE İstanbul Edirne Kocaeli Çanakkale İzmir Manisa Aydın Denizli Zonguldak Açık İstanbul HABERLERİN DEVAMI B Y B B PB PB PB B PB 28 32 31 29 35 36 37 36 27 Sinop Samsun Trabzon Giresun Ankara Eskişehir Konya Sıvas Antalya A A A A A A A B A 22 26 24 26 31 32 31 28 32 Adana Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van Kars A A A A A PB B PB PB 37 33 33 36 30 30 23 22 21 Trabzon Ankara İzmir Hakkari Antalya Adana Ş.Urfa Erzurum Yurdun kuzey ve doğu kesimleri parçalı ve çok bulutlu, Trakya ve çevreleri sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı, diğer yerler az bulutlu ve açık geçecek. Hava sıcaklığı tüm yurtta artmaya devam edecek. Çok bulutlu DIŞ MERKEZLER Oslo Helsinki Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn Münih Y Y Y Y Y Y Y Y Y 13 11 13 18 15 15 19 18 19 Yağmurlu Stockholm Berlin Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atina Zürih Y B PB B Y Y A A Y 17 23 29 20 22 27 25 31 18 Moskova Aşkabat Astana Taşkent Baku Bişkek Tiflis Kahire Şam Karlı PB Y PB PB A Y A Y A 19 26 29 38 27 27 23 25 36 Londra Berlin Moskova Belgrad Madrid Ankara Taşkent Tahran Kahire Sulu kar Gök gürültülü Parçalı bulutlu Sisli Bulutlu GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK ? Baştarafı 1. Sayfada RTE’ye ters düşecek irdelemeler yaptı. Bir haber kanalında partisinin sık sık kamuoyu araştırmaları yaptırdığını söylerken son anketlerde halkın ilk sırada işsizliği ‘‘en önemli sorun’’ gördüğünü söyledi ve... Şimdi sıkı durmanın zamanı; zira insanı birçok açıdan hayrete düşüren bir açıklama yaptı. Halka sordukları bir soruyu kendi yanıtladı. Soru: ‘‘Kılıkkıyafet, başörtüsü, türban konularını sorun sayıyor musunuz?’’ Yanıt: ‘‘Onu (türbanı) sorun sayanların sayısı yüzde 1.5.’’ ??? Buyrun cenaze namazına. Meclis Başkanı, Başbakan, Dışişleri Bakanı, Bakanlar Kurulu’na üye bilumum bakanlar; örneğin başbakanları ‘‘türbannnn’’ deyince, Bismillahirrahmanirrahim çekip ayağa kalkıp selam durdukları bir konu... Lakin bunca saygı, onca kavga ve de: Devlete savaş açtıkları türban, meğer ülkenin, halkımızın ‘‘en önemli sorunu değilmiş’’. Ya neymiş? Halkın ancak yüzde 1.5’i türbanı sorun sayıyormuş! Bu açıklama şunun bunun açıklaması olsa omuz silkip geçebilirdik. Oysa AKP iktidarının 2002 seçiminden önce ve sonraki yıllarda türbannnn... Müslümanlığın birinci önemdeeeki sorunu... Her Müslüman kadının takması zorunlu diye diye; gece yatağa girdiği, sabah uyanınca konuştuğu ilk konu! Bu iktidar, bu sorunu çözmenin namus borcu olduğunu, türban buyruğunu Müslümanların Kuran’dan aldığını söyleye söyleye kafamızın etini yedi. Nüfusunun yüzde 99 buçuğu Müslüman olan bu ülkede; AKP, az gitti uz gitti ve halk türbanı sorun olarak benimsemediğini, türban karşıtı sözler, yazılar görünce kırmızı görmüş boğaya dönen AKP yöneticilerinin kafasına vurdu. Rakamsal bu gerçeği bir kenara atabilir miyiz? Olanaksız; zira açıklama devletlu hükümetin bir devletlu devlet bakanından, üstelik RTE’nin de üç yardımcısından birinden geliyor. ??? MA Şahin’in açıklamasına karşı Cezayir’deki Osmanlı harabelerinden çıkıp gelen RTE acaba nasıl bir tavır takınacak? O söyledi mi, söylediği ülkenin de, anayasanın da, geleneklerle göreneklerin de üstünde bir konu, bir sorun olarak algılanmasına alışmış bir kere. Şahin’in sözlerinin ancak Şahin’i bağladığını söyleyebilir, türbanı sorunlaştırarak yutturmak için başörtüsünü yine ön plana çıkarır ve... İşine gelmeyen bu anketi yalancılıkla suçlayabilir. Ne çare, Şahin, ‘‘Bizim gündemimizde halkın sadece 1.5’inin gündeminde olan bir konu öncelik olarak yoktur’’ diyor; bu, RTE’nin iktidarı boyunca söylediklerine sünger çekiyor. Bu saptamaya nasıl dayanacak? Ya da Başbakanlık Yalanlama Bürosuna (Akif Beki’ye) yaptıracağı bir açıklamayla mantığına çok yaraşır bir haberi, diyaloğu çook iyi olduğunu söylediği Org. Özkök’le ilgili sözlerini içeren haberi yalanladığı gibi yalanlayabilir. Yurda döner dönmez Org. Özkök konusunun kapandığını söylediği gibi 1.5’lik türban konusu kapandı diye konuşabilir mi? Galiba fazla iyimser yorum. Kasımpaşalılığına fazla güvenmemek gerek. Türban konusunun kapandığını RTE; evde Emine Hanım’a, Arınç ve Gül ve türbanlı eşli bakanlar hanımlarına nasıl söyleyecekler? Ya da üniversite kapısında türban sorununu mutlaka çözeceklerini kurusıkı atarak söyleyen AKP’den hayırlı haberler bekleyen türbanlı kızlara? ‘‘Beraber yürüdük biz bu yollarda’’ yerine ‘‘Çile bülbülüm çile’’ şarkısı. Türbancılara yakışmaz mı? İş dünyasıyla iletişim koptu ? Baştarafı 1. Sayfada GÜNDEM ? Baştarafı 1. Sayfada MUSTAFA BALBAY Eski Türk Sanayici ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Başkanı ve Anadolu Grubu’nun İcra Kurulu Başkanı Tuncay Özilhan, bütçe disiplinini de gevşetmekle suçladığı hükümetle iş dünyası arasındaki iletişimin koptuğunu söyledi. İngiliz gazetesi Financial Times, iki gün önce ‘‘Ankara ve İstanbul’un birbirinden uçakla sadece 45 dakika uzakta olmasına karşın iki kent arasındaki uçurum modern Türkiye’nin şaşırtıcı yönlerinden biri’’ değerlendirmesiyle iletişim kopukluğuna dikkat çekmişti. Bu saptamaya ilişkin soruları yanıtlayan Özilhan, hükümetle ekonomik programda hemfikir olmalarına karşın uygulanmasında görüş ayrılığı içinde olduklarını söyledi. Özilhan, harcamaların çok arttığına ve bütçe disiplininin bozulduğuna dikkati çekti. Özilhan, Merkez Bankası Başkanlı ğı ve laiklik konusunda kendi deyimiyle ‘‘yorum farklılıkları’’nın ortaya çıkmasından sonra ‘‘hükümetin iletişim çabasına girip girmediği’’ yönündeki soruyu ise şöyle yanıtladı: ‘‘Olmadığı hissiyatındayım. İş âleminin hükümetle kırgınlığı olamaz. Ama son dönemde özel sektörle iletişimi kopuk. İlk geldiği dönemdeki gibi değil. Yorum farklılığımız var. Görüş ayrılıkları da var, ancak bunlar olsa bile sürekli diyalog olmalı... İletişimin kurulması, bunun etkilerini değerlendirerek önlemlerin tartışılması gerekiyor. Hükümetten bu yönde bir adım, benim bildiğim kadarıyla yok.’’ Hükümet hatalı davrandı Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) Başkanı Tuğrul Kutadgobilik de soruları yanıtlarken sivil toplum örgütü olarak demokratik ve laik Türkiye değerlerinden asla bir milim kadar taviz vermeyeceklerini, ancak böyle bir telaşa düşülmesinin gerekli olmadığını bildirdi. Kutadgobilik, Merkez Bankası Başkanlığı seçiminde hükümetin hatalı davrandığını belirterek ‘‘Bunu dün söyledik, bugün de aynı fikirdeyiz. Ancak TİSK olarak hükümetle temas içinde olduğumuz Ekonomik Sosyal Konsey başta olmak üzere diğer oluşumlarda bir iletişim sıkıntımız kesinlikle olmamıştır’’ diye konuştu. Anadolu’daki bazı oda başkanlarının hükümetin ekonomiye ve iş dünyasına bakışına ilişkin gazetemize yaptıkları değerlendirmeler ise özetle şöyle: Tamer Taşkın, Ege Bölgesi Sanayi Odası Başkanı: Yılbaşından itibaren, geçen seneki başarılar, makro ekonomik dengelerin oturması, iyi gitmesi, hükümette bir konsantrasyon dağınıklığı getirdi. Sinan Aygün, Ankara Ticaret Odası Başkanı: TÜSİAD ile hükümetin arasında baştan beri bir kopma, farklılaşma var. Birbirlerini mahkemeye de verdiler. Bu açıdan ve genel olarak hükümetin ekonomi ve iş dünyasına bakışı açısından bence son dönemde değişen bir şey yok. Hükümet iş dünyasına ve ekonomiye hep kötü bakıyordu, hâlâ kötü bakıyor. Dünyayı okuyamıyorlar Ümit Özgümüş, Adana Sanayi Odası Başkanı: Hükümetin bakışı hiç değişmedi. Hükümet ve ekonomi yönetimi, ekonomik olarak da, siyasi olarak da dünyayı bir bütün olarak okuyamıyor. Türkiye’yi doğru yere oturtamıyor. İzmir’de Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener’i ağırlayan Ege Sanayicileri ve İşadamları Derneği (ESİAD) üyeleri AKP’nin ‘‘görememe’’ hastalığına yakalandığını söyledi. Önceki akşam yapılan toplantının açılışında konuşan ESİAD Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Ali Kasalı, hükümetteki yetki ve sorumluluk sahibi kişilerin söz, tutum ve davranışlarının, güveni zedelediğini ve AKP’nin ‘‘gizli gündemi’’ olduğuna ilişkin kuşkuları canlı tuttuğunu söyledi. İnatlaşıyorlar Kadrolaşma savlarının haklılığını kanıtlayan gelişmelerin her gün yaşandığını anımsatan Kasalı, ‘‘Devletin tepesinde yaşanan atama krizleri nedeniyle birçok devlet kurumunun vekâleten yönetilmesi ya da atamaların gecikmesi gibi gelişmeler, siyasi iktidarda uzlaşma arayışından çok, inatlaşma yaklaşımının daha ağır bastığı izlenimini vermekte, bu da güven geliştirmeyi engellemektedir’’ dedi. Kasalı, bugün herkesin anayasanın birleştirici değerlerine sıkı sıkıya sarılması gerektiğini de vurgulayarak ‘‘Şu aşamada hepimize düşen görev, anayasal vatandaşlığa ya da laikliğe yeni tanımlar istemeden, var gücümüzle toplumsal refahın arttırılması, işsizlerimize iş olanakları yaratılması için çalışmaktır. Hukuk devleti ve hukukun üstünlüğü, demokrasinin ve toplumsal yaşamın olmazsa olmaz koşullarındandır’’ dedi. Halka arz protestosu Türkiye Sivil Havacılık Sendikası (Havaİş) üyesi bir grup Türk Hava Yolları’nın (THY) halka arz adıyla yabancılara peşkeş çekildiğini belirterek protesto gösterisi düzenledi. THY Genel Merkezi önünde toplanan yaklaşık 300 kişi, ellerindeki düdükleri çalarak ‘‘THY halka arz ile yabancı oluyor.Türkiye’nin kanatları sökülüyor’’ yazılı dövizler ile ‘‘İşçiler burada yönetim nerede’’, ‘‘Kahrolsun IMF, işbirlikçi AKP’’ sloganları attı. Havaİş Sendikası Genel Başkanı Atilay Ayçin, AKP hükümetinin THY’yi halka arz adıyla sattığı hisselerin ulusal ve uluslararası yasal mevzuat ve anlaşmalar gereğince ülkemizin elinde bulunan yurtiçi ve yurtdışı trafik haklarının da devri olduğuna dikkat çekti. Ayçin, ‘‘Halkın malını yabancıya satmak ne zamandan beri yurtseverlik oldu’’ diye sordu. (SİBEL BAHÇETEPE) ülkede dış politika nasıl yapılmaz’’ dersine çok iyi konu olur! Rum seçimlerinin özeti şu: Annan Planı’na hayır diyen, KKTC karşıtlığını öne çıkaran partiler oylarını arttırdı! Annan Planı’nın yanında olan, hatta bir Kıbrıs Türk’ünü listesine alan Birleşik Demokratlar Hareketi oy kaybetti. Seçmenin ancak yüzde 1.5’inin oyunu alabildi. Bir milletvekili dahi çıkaramadı. Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Kofi Annan’la Paris’teki görüşmesi sırasında planı hiç anımsamamak için ‘‘Annan’’ sözcüğünü ağzına almadığını, hep ‘‘Sayın Genel Sekreter’’ dediğini söyleyen Papadopulos da oylarını yüzde 3 arttırdı. ??? Görünen tablo yorumcu istemez... Rumlar, bize göre 3 nedenle bu kadar keskin oy kullandılar: 1 Türklerle eşit koşullarda bir arada yaşamak istemiyoruz. 2 Türkiye’de nasıl olsa her türlü ödünü vermeye hazır bir iktidar var. Biz hatlarımızı sağlam çizelim, daha fazla ödün isteyelim. 3 İkinci şıkkın da etkisiyle KKTC’deki Türkler zaten çözülüyor. Türkiye’yi AB katında biraz daha sıkıştırdık mı, KKTC’lilerin çoğu Rum pasaportu alır, geriye yeşil hattın üzerinde dans etmek kalır! Seçimlerle birlikte eli daha da güçlenen Papadopulos yönetimi, önümüzdeki dönem AB iplerini de alıp, Türkiye’nin limanlarını açması için baskı yapacak. İzolasyonun kaldırılmasını da, Rumların kuzeyde daha rahat hareket etme hakkına çevirmek isteyecek. TalatErdoğan ikilisi KKTC’de Rumların bu ve benzeri politikalarını kolaylaştırıcı bir dizi adım attı. Örneğin; mülkiyet konusunda Türk tarafının geleneksel tezi, sorunun toplu takas ve tazminatla çözülmesiydi. KKTC’de Aralık 2005’te çıkan yasayla, bu rafa kaldırıldı. Rumlar tek tek de başvurabilecek. Bunun önümüzdeki dönem Türkiye’ye getireceği maddi yük konusunda ciddi rakamlardan söz ediliyor. ??? Kıbrıs seçimlerinin ardından AKP’den tıs yok! Dışişleri’nin gelinen noktanın altını çizen bir açıklaması var, o kadar. Erdoğan’ın koltuğa oturduğu günden beri izlediği Kıbrıs politikasının ana hatları şunlardı: 1 Çözümsüzlük çözüm değildir. 2 40 yıldır devam eden politikalarla bu iş olmaz. 3 Karşı taraf kaç adım atarsa biz bir adım fazlasını atacağız. 4 Masadan kalkan taraf biz olmayacağız. Yunanistan ve Rumlar, Erdoğan’ın bu politikasını çok iyi kullandı. Neredeyse istedikleri her adımı attırdılar. Gelinen noktada, yukarıdaki şıkların tümünün içi boşaldı: 1 Çözümsüzlük devam ediyor. 2 Rum tarafı 40 yıllık politikalarını katılaştırarak sürdürüyor. 3 Karşı taraf hiçbir adım atmıyor. 4 Ortada ne üzerine plan konacak ne de sandalye yaklaştırılacak bir masa var! Yazının girişinde AKP’nin Kıbrıs politikasının görünen yüzünün iflas ettiğini vurguladık. Gerçekten öyle... Ama AKP, ne olursa olsun ödün vermekten yanaysa, önümüzde daha çoook yol var. Bu bağlamda Erdoğan’dan Kıbrıs’ta yeni bir yorumlama bekliyoruz! ankcum?cumhuriyet.com.tr ‘Oflu İsmail’ 4 yıl 5 ay yatacak ? İSTANBUL (AA) Kamuoyunda ‘‘Oflu İsmail’’ olarak tanınan İsmail Hacı Süleymanoğlu’nun 2 kişiyi öldürdüğü gerekçesiyle kesinleşen 36 yıl hapis cezasının infazı için 4 yıl 4 ay 26 gün cezaevinde kalacağı hesaplandı. İtalya’dan Türkiye’ye iade edildikten sonra Bayrampaşa Cezaevi’ne konulan Süleymanoğlu, 5 Ekim 2010’da tahliye edilecek. CHP’den ‘komplo’ iddiasına tepki Hava Kuvvetleri Komutanlığı: Yunan uçağı arkadan ve alttan çarptı ‘İspatlamayan müfteridir’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP’li Mustafa Özyürek, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın Danıştay’a yapılan saldırıya ilişkin ‘‘komplo’’ değerlendirmesini eleştirerek ‘‘Suçu ona buna atarak, ‘komplo’ diyerek kurtulamazsınız. Komplo iddialarını ispatlamayanlar müfteridir’’ dedi. TBMM Genel Kurulu’nda, Başbakanlık’a, iç güvenlik, dış güvenlik ve terörle mücadele konusunda görevli kuruluşlar arasında koordinasyon sağlama görevi verilmesine ilişkin yasa kabul edildi. CHP’li Özyürek, yasa üzerinde görüşlerini dile getirirken genel müdürlüğün Başbakanlık Müsteşarı Ömer Dinçer’e bağlı olacağını belirterek ‘‘Laikliğe inanmayan, irticaya karşı nasıl mücadele edecek? Devlet hayatı böyle fantezileri kaldırmaz. Başbakan, Dinçer’i müsteşarlık görevinden almalı’’ dedi. ‘Ege’de it dalaşı olmadı’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Hava Kuvvetleri Komutanlığı, Ege’de çarpışan Türk ve Yunan savaş uçaklarının it dalaşı yapmadığını, Yunan uçağının Türk uçağına arkadan ve alttan çarptığını bildirdi. Ankara’nın topladığı ilk verilere göre, çarpışma uluslararası suların Ege bölümünde değil Akdeniz kısmında gerçekleşti. Bu durum Yunanistan’ın sözde ‘‘hak iddia ettiği FIR hattını’’ dahi aştığını ortaya koyuyor. Hava Kuvvetleri Komutanlığı Genel Sekreterliği yazılı bir açıklama yaparak, Ege’de çarpışarak düşen Türk ve Yunan F16’larının ‘‘it dalaşı’’ yapmadıklarını bildirdi. Açıklamada, herhangi bir manevra yapmadan rutin görevine devam eden Türk F16’sına hızla yaklaşan bir Yunan F16’sı Bakoyannis: İyi ilişkiler olayın büyümesini önledi ATİNA (AA) Yunanistan Dışişleri Bakanı Dora Bakoyannis, ‘‘Türk ve Yunan savaş uçaklarının çarpışması olayının büyümesini iki ülke arasındaki iyi atmosferin engellediğini’’ söyledi. Kazadan sonra 10 dakika içinde Türkiye ile telefonla görüştüklerini belirten Bakoyannis, iki uçağın çarpışmasının ‘‘tamamen kaza olduğunu’’ söyledi. Bakoyannis, kazanın haziran ayı içinde Türkiye’ye yapacağı ziyareti etkilemeyeceğini açıkladı. nın arkadan ve alttan çarptığı kaydedildi. Yunan ve Türk jetlerinin çarpışmasının ardından ortaya çıkan kriz Ankara’da ayrıntılı değerlendirmeye alındı. Buna göre Dışişleri Bakanlığı ve Genelkurmay mensuplarından oluşan ekipler konuya ilişkin araştırma başlattı. İlk saptamalara göre, çarpışma, sınırı Rodos ve Girit adaları olarak belirlenen Ege Denizi alanının dışında gerçekleşti. Üst düzey bir Dışişleri Bakanlığı yetkilisi, Yunan uçaklarının Türkiye’nin NATO’ya bildirdiği eğitim uçuşunu engellemek için yaptıkları kalkışın ardından başlayan ‘‘it dalaşı’’nın Akdeniz’e kadar sürdüğünü söyledi. Yetkili, Türkiye’nin her koşulda haklı olduğunu belirtirken gerekçeleri de şöyle sıraladı: ? Olay uluslararası hava sa 4 yıldır iktidar değil misiniz? Danıştay’daki saldırının ardından TBMM Başkanı Bülent Arınç’ın, sanığın eylemi türban nedeniyle yapmadığı ve cezai ehliyetinin araştırılması gerektiğini söylediğini anımsatan Özyürek, ‘‘Oysa, sanık, eylemi türban için yaptığını söylemiştir’’ dedi. AKP’li vekillerin buna tepki göstermesi üzerine Özyürek, ‘‘Niye gocunuyorsunuz?’’ dedi. AKP sıralarından ‘‘İstikrarı bozmak için yaptılar’’ diye laf atılması üzerine Özyürek, ‘‘İstikrarı bozmak için başka kurum mu yok?’’ dedi. Erdoğan’ın, Danıştay 2. Dairesi’nin türban kararına karşı ‘‘Efendi, bu senin işin değil’’ dediğini anımsatan Özyürek, şunları kaydetti: ‘‘Deniyor ki ‘bir yüzbaşı var, onun bu işle irtibatı var.’ Bu örgütün Susurluk bağlantısı olduğu söyleniyor. 4 yıldır iktidarda değil misiniz? Niye peşine düşmedi iktidar? 4 yıldır bu dosya niye açılmadı?’’ hasında gerçekleşti. ? Yunanistan’ın iddia ettiği gibi durumun FIR hattıyla hiçbir ilgisi yok. Savaş araçları FIR hattı için bildirimde bulunmaz, bilgiyi NATO’ya verirler. ? Türk tarafı hiçbir şekilde Atina hükümetinin iddialarında belirttiği bir hava sahasından geçmemiştir. ? Olayın meydana gelmesinin nedeni, rotasında eğitim uçuşu yapan ve bunu deklare eden bir Türk F16’sına bir Yunan jeti tarafından çarpılmasıdır. Yunanlıların da olayı tanımlarken ‘‘kaza’’ ifadesini kullandığına dikkat çeken yetkili, konuyla ilgili incelemenin sürdüğünü ve kazanın gerçekleştiği saatlerde yakın rotalarda seyreden uçakların da olayı radarları yoluyla rahatça gördüğünü kaydetti. İSTANBUL CUMOK ÇAĞRISI 28 Mayıs 2006 Pazar Saat: 11.0014.30 “Sorun, ‘Emperyalizmle Yüzleşmek’ Sorunudur...” Mayıs ayı konuğumuz EROL MANİSALI Konu: Küresel Dengeler ve Son Gelişmeler Yer: Kadıköy Moda Spor Kulübü, Tuğlacı Emin Bey Sokak No: 2 Kadıköy İletişim Yer Ayırma: 0216 449 34 86 0533 235 03 14 0532 275 21 42 0216 326 49 21 GENÇLERİ UNUTMAYINIZ. LÜTFEN YERİNİZİ AYIRTINIZ Son yer ayırma tarihi 27 Mayıs Cumartesi 17.00’ye kadardır. Ayrılan yerler 28 Mayıs saat 11.00’e kadar saklanır. Açık büfe kahvaltı ederi: 20.00 YTL Kaçak sigarada Barzani izi ? Baştarafı 1. Sayfada miye yüklenen 50 bin karton ‘‘Rothmans’’ marka sigaranın piyasa değerinin 3.5 milyon YTL olduğu tahmin ediliyor. İzmir Kaçakçılık ve Gümrük Başmüdürlüğü ekiplerinin bir istihbaratı değerlendirmesi sonucu hiçbir belgesi olmaksızın yurda sokulan 50 bin kartondaki 500 bin paket sigaraya el konularak adli soruşturma başlatıldı. Edinilen bilgiye göre, 17 Mayıs’ta Somali’den yola çıkan Alman bandıralı gemi, yükü Mersin Limanı’na boşaltmak istedi an www.cumok.org eposta:istanbul?cumok.org cak buranın güvenli bulunmaması sonucu rota İstanbul’a çevrildi. Gemi İstanbul’da ilk olarak 19 Mayıs’ta Ambarlı’ya yanaştı ancak yük boşaltılmadı. Gemi bu kez sigaraları Gebze’de indirmek istedi. Buna da güvenlik gerekçesiyle karşı çıkıldı. Gemi son olarak 22 Mayıs günü İzmir Körfezi’ne giriş yaptı. Gemi iki gün bekledikten sonra dün yükünü İzmir Limanı’na indirdi. Ancak malın alıcısı gelmedi. Uzun süreli bekleyişin ardından sigaraların yer aldığı konteynırlar yeniden gemiye yüklenmek istendi. Bu sırada bölgede güvenlik önlemi alan İzmir Kaçakçılık ve Gümrük Başmüdürlüğü ekipleri gemiye ve konteynırlara el koydular. Maersk Vaasa’nın Alman vatandaşı olan kaptanı Lutz Jens gözaltına alındı. Kaçak sigaraların merkezi Kuzey Irak’ta bulunan ‘‘Abdulhalim Trading Company’’ adlı şirkete ait olduğu ortaya çıktı. Şirketin, Barzani’ye ait olduğu öğrenildi. Kaptana üç ay yurtdışına çıkış yasağı firmaya da 10 bin YTL para cezası verildi. CUMHURİYET 08 K
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear