26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
18 MAYIS 2006 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER Danıştay ‘yargısına sahip çıkmayan devletin yara aldığını’ belirterek hükümeti sert dille eleştirdi: 7 Y etkililer cesaretlendirdi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Saldırıdan sonra sert bir açıklama yapan Danıştay Başkanı Sumru Çörtoğlu, saldırıların devlet adına yetki kullanan makamlarca cesaretlendirildiğini belirtirken ‘‘Yargısına sahip çıkmayan devlet, bu olayda çok büyük yara almıştır’’ dedi. Danıştay Başkanvekili Tansel Çölaşan da saldırının Danıştay 2. Dairesi’nin aldığı ‘‘türban’’ kararı ile ilgili olduğunu belirterek ‘‘Bu sadece Danıştay’a yapılan bir saldırı değildir, lanetlemek yetmez. Toplumsal mutabakatı bozanlar suçludur. Onlar kendilerini biliyor’’ dedi. Danıştay’a gerçekleştirilen saldırının ardından Başkan Çörtoğlu, başkanvekilleri Tansel Çölaşan ve Gönül Önbilgin, Danıştay Başsavcısı Zafer Kantarcıoğlu, Danıştay daire başkanları, üyeler, tetkik hâkimleri ve savcılar, Genel Kurul Salonu’nda bir araya geldi. Toplantının ardından Baş GEÇMİŞTEN GELECEĞE ORHAN ERİNÇ Saldırılar Yoğunlaşırken... Bugün Danıştay’ın 138’inci yıldönümünde Başkan Sumru Çörtoğlu’nun yaptığı konuşmanın, üzerinde pek durulmayan ya da özetle yansıtılan bölümlerini geleceğe belge olması için yayımlamayı düşünüyordum. Ama dün sabah gerçekleştirilen alçakça saldırı doğal olarak öne geçti. ??? Karamsar olmak gibi bir lüksümüz yok ama durum ülkemizin hiç de iyiye gittiğini göstermiyor. Çünkü düşünce olarak kalması ve açıklanmasıyla yetinilmesi gereken inançlarla inanışlar kaba kuvvete, hatta silahlı saldırılara dönüşüyor. Dönüşmekle de kalmıyor, yaygınlaşma eğilimi gitgide güçleniyor. Bu yaklaşımın son örneklerine, önceki gün meslektaşlarımızın yargılanmaları sırasında, dün de Danıştay 2. Dairesi yargıçlarına yönelik silahlı saldırı nedeniyle tanık olduk. Elimizden gelen, şimdilik saldırıları lanetleyerek kınamak, sorumluları sağduyuya çağırmak, hedef göstermemeleri ve sorumluluklarının bilincinde olmaları gerektiği konusunda uyarmak. ??? Başkan Çörtoğlu’nun, 10 Mayıs’ta yaptığı konuşmanın dünkü saldırıya da ışık tutan nitelikteki bölümlerini sunuyorum. ‘‘Görevini anayasaya, yasaya, hukuka ve vicdani kanaatlerine göre yerine getiren Danıştayımız, kendisine yöneltilen eleştiri ve beyanları her defasında karşılamayı, yüksek yargı yeri olmanın onur ve itibarına uygun bir davranış olarak görmemektedir. Genel olarak tutumumuz bu olmakla birlikte, Danıştay’ın, eleştiri boyutlarını aşan, kurumun görev ve saygınlığını hedef alan, sistemli, haksız ve dayanaksız haber, açıklama ve beyanlara kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi ilkesi çerçevesinde cevap verme zorunluluğunu hissettiği zamanlar olmuş, bunu basın açıklaması yolu ile kamuoyuna duyurmuştur. Daire ve kurul kararlarının, eleştiri sınırları dışında kalması gereken dokunulmaz ve ayrıcalıklı bir konuma sahip olduklarını düşünmüyor; bu durumu, yargı bağımsızlığı kapsamında değerlendirmiyoruz. Bir hukuk devletinde yargı kararlarının eleştirilmesi doğaldır. Ancak, eleştiri ve değerlendirmelerin, önyargıdan uzak, hukuki ve bilimsel gerçeklere dayalı olması gerekir. Eleştirinin, kararı veren yargı mensubunun şahsına yöneltilmesini doğru bulmuyoruz. Kimi kararlara karşı duyulan memnuniyetsizlik; eleştiri ve yorum sınırlarını aşmış, karara katılan yargı mensuplarının kişisel bilgi ve fotoğraflarına gazete sayfalarında yer verilmek suretiyle yıpratma, hatta hedef gösterme girişimine dönüştürülmüştür. Yargıçların, toplum ve devlet içindeki konumları, işlevleri ve önemleri göz önünde bulundurularak, eleştiri ve değerlendirmelerde dikkatli olunması, belli sonuçları elde etmek için yargıyı yönlendirmeye yönelik ve gerçekle bağdaşmayan haber, eleştiri ve yorumlardan kaçınılması ve yargıya sahip çıkılarak onun yüceltilmesi herkesin ortak görevi olmalıdır.’’ (......) ‘‘Yargı bağımsızlığı, hukuk devletinin en belirgin özelliği, kişi hak ve özgürlüğünün ise güvencesidir. Bağımsız ve tarafsız bir mahkemede hak arayabilmenin temel bir insan hakkı olduğu, demokratik rejimi benimsemiş ülkelerce kabul edilmiş ve bu ilkeye, uluslararası sözleşme ve bildirgelerde de yer verilmek suretiyle önemi ve gerekliliği vurgulanmıştır. Anayasamız yargıya, yasama ve yürütme karşısında bağımsızlık tanırken, hâkim ve savcıya da güvence vermek suretiyle, onların her türlü baskı ve kaygıdan uzak, anayasaya, yasaya ve hukuka uygun olarak, vicdani kanaatleri doğrultusunda karar vermelerini sağlamayı amaçlamaktadır. Son zamanlarda, yargı üzerinde yapılan tartışmalar ile, yargıya müdahale edildiği şeklindeki söylemler yargı bağımsızlığının henüz tam olarak gerçekleştirilemediğinin göstergesidir. Birleşmiş Milletler’ce açıklanan 29 Kasım 1985 tarihli, ‘yargı bağımsızlığına dair temel prensiplerin’ 10’uncu maddesinde belirtildiği üzere: Yargıçların, gerekli hukuk eğitimi ve yargıç niteliklerine sahip kişiler arasından yargı bağımsızlığı ve yargıç güvencesine uygun objektif yöntemlerle seçilmeleri gereklidir. Yargı bağımsızlığının sağlanması ve önündeki engellerin kaldırılması ile ilgili olarak geçmiş yıllardaki ‘idari yargı günü’ törenlerinde; Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun oluşumu ve yetkilerine, Yüksek Kurul’un ayrı bir sekretaryasının olmasına, adalet müfettişlerinin kurulun bünyesine alınmasına, kurul kararlarına karşı dava açma yolunun tanınmasına ilişkin yargı bağımsızlığı ve hâkim teminatı açısından önem taşıyan önerilerimizi ısrarla yineliyor ve bu konuda anayasal ve yasal değişiklikler yapılmasının zorunlu hale geldiğini bir kez daha vurguluyoruz.’’ ? Saldırının ardından sert bir açıklama yapan Danıştay Başkanı Sumru Çörtoğlu ‘‘Saldırı meslektaşlarımızı kişisel olarak hedef alan bir saldırı değildir. Bu saldırı, mensuplarının kimi kararları dolayısıyla bir kısım sorumsuz basın ve yayın kuruluşları ile yazarlarınca hedef gösterilmeleri, devlet adına yetki kullanan makamlarca da cesaretlendirici beyanlarda bulunulması sonucu gerçekleşti’’ diye konuştu. Danıştay Başkanvekili Tansel Çölaşan da saldırının ‘‘türban’’ kararı ile ilgili olduğunu belirterek ‘‘Toplumsal mutabakatı bozanlar suçlu’’ dedi. kan Çörtoğlu, bir açıklama yaptı. Sözlerine ‘‘Yüce Türk ulusuna’’ diye başlayan Çörtoğlu, demokratik ve laik Cumhuriyetin temel güvencelerinden olan Danıştay’ın, anayasadan aldığı yetki ile Türk milleti adına yargılama görevini yerine getirdiği sırada, kendisini, dolayısıyla hukuku, anayasayı, Cumhuriyeti, devleti ve milleti hedef alan menfur bir saldırıya uğradığını vurguladı. hedef alan bir saldırı değildir. Bu saldırı, mensuplarının kamuoyumuzun bilgisinde olan kimi kararları dolayısıyla bir kısım sorumsuz basın ve yayın kuruluşları ile yazarlarınca hedef gösterilmeleri, devlet adına yetki kullanan makamlarca da cesaretlendirici, ihtiyatsız beyanlarda bulunulması sonucu gerçekleşmiştir. Başkanlığımızca önceki tarihlerde yapılan basın açıklamalarında ve 10 Mayıs 2006 tarihinde düzenlen Danıştay’ın 138. kuruluş yıldönümü töreninde Danıştay adına yaptığım konuşmada bu hususlar altı çizilmek ve tehlikeye işaret edilmek suretiyle vurgulanmasına karşın, devlet yetkisini kullanan en üst makamların açıklamalarında maalesef bu tehlike hafife alınarak göz ardı edilmiştir. Yargısına sahip çıkmayan devlet bu olayda büyük yara almıştır. Saldırıya uğrayan meslektaşlarımıza acil şifalar diler, bu menfur olayı şiddetle kınar, olayın nedenleri ile sorumluların değerlendirilmesini yüce Türk milletinin takdirine bırakırız.’’ Danıştay Başkanı, başkanvekilleri, başsavcı, daire başkanları ve üyelerin cüppeli olarak hazır bulunduğu açıklamadan sonra, Danıştay men supları ayağa kalkarak uzun süre alkışlı protestoda bulundular. KENDİLERİNİ BİLİYORLAR Danıştay Başkanvekili Çölaşan, yaralanan üyeleri hastanede ziyaret ettikten sonra Danıştay’a dönüşünde soruları yanıtladı. Saldırganın, tüm üyeleri hedef alarak ateş ettiğini söyleyen Çölaşan, saldırganın silahından 11 kurşun çıktığına işaret etti. Saldırganın önceki gün de daireye gelerek başkanın kapısını zorladığını anlatan Çölaşan, şöyle konuştu: ‘‘Saldırgan, kapının nasıl açılacağına bakmış, keşif yapmış. Bugün de ‘Allah’ın elçisiyiz, askeriyiz’ diyerek odadan içeri giriyor. Bunlar türban kararından ötürü... Yapılanlar yanlış, bu sadece Danıştay’a yapılan bir saldırı değildir, lanetlemek yetmez. Toplumsal mutabakatı bozanlar suçludur. Onlar kendilerini biliyor.’’ EN ÜST MAKAMLAR... Çörtoğlu, şunları söyledi: ‘‘Bu saldırı meslektaşlarımızı kişisel olarak Cumhurbaşkanı, ‘Cumhuriyetimizi hedef alan saldırı, tarihe kara bir leke olarak geçecek’ dedi Sezer: Saldırı kişisel değil ? Cumhurbaşkanı Sezer, Cumhuriyetin değerlerine ve kurumlarına karşı düzenlenen saldırıların amacına ulaşamayacağını, baskı ve tehditlerin Türk yargısını yıldıramayacağını belirtti. Genelkurmay Başkanı Özkök de saldırıyı ‘‘alçakça’’ olarak nitelendirdi. Haber Merkezi Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, Danıştay 2. Dairesi üyelerine yapılan saldırıyı nefretle kınadığını belirterek ‘‘Türk ulusunun bağımsız, özgür ve çağdaş yaşamının güvencesi olan Cumhuriyetin değerlerine ve kurumlarına karşı düzenlenen saldırılar asla amacına ulaşamayacaktır’’ dedi. Saldırının kişisel bir husumetten kaynaklanmadığının anlaşıldığını vurgulayan Sezer “Saldırının Cumhuriyetimize, özellikle Cumhuriyetimizin değiştirilemez olan demokratik ve laik niteliğine yönelik olduğu anlaşılmaktadır” diye konuştu. Sezer, Danıştay 2. Dairesi üyelerine yapılan saldırının ardından yaptığı açıklamada ‘‘Yüce yargının kutsal görevini yaptığı bir anda girişilen bu saldırı, Cumhuriyet tarihine kara bir leke olarak geçecektir. Baskılar ve tehditler Türk yargısını yıldıramayacak, Türk yargısı anayasal görevlerini, laik ve demokratik Cumhuriyete bağlılıkla sürdürecektir.’’ Sezer, Danıştay’ı ziyaretinden sonra yaptığı açıklamada da, saldırıdan büyük üzüntü duyduklarını söyledi. Saldırıyı nefretle kınadığını belirten Sezer, şöyle devam etti: ‘‘Saldırının biçimine baktığımızda bunun kişisel husumetten kaynaklanmadığı anlaşılıyor. Bu saldırıyı daha önce yapılan kimi saldırılarla birlikte değerlendirdiğimizde, bu saldırıların kurumlarımıza yönelik olmayıp Cumhuriyetimize, özellikle Cumhuriyetimizin değiştirilemez olan demokratik ve laik niteliğine yönelik olduğu anlaşılmaktadır. Saldırı nedeniyle ölen Danıştay üyesi Mustafa Yücel Özbilgin’e Tanrı’dan rahmet, ailesine, Danıştay mensuplarına başsağlığı diliyorum. Türkiye’nin, Cumhuriyetin kazanımlarından geriye gitmesi olanaksızdır. Tüm kurumlarımız Cumhuriyetimizin niteliklerini sonsuza kadar koruyacaklardır, bundan kimsenin kuşkusu olmasın.’’ Cumhurbaşkanı Sezer’i, Danıştay Başkanı karşılarken Başbakan Erdoğan ve TBMM Başkanı Arınç’ı karşılamaya hiçbir Danıştay üyesi gelmedi. (AA) Sezer’i Başkan Çörtoğlu; Erdoğan ve Arınç’ı ise vali ile emniyet müdürü karşıladı Danıştay’dan Başbakan’a tavır ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, TBMM Başkanı Bülent Arınç ve Başbakan Tayyip Erdoğan, saldırı nedeniyle Danıştay Başkanı Sumru Çörtoğlu’nu ziyaret etti. Çörtoğlu tarafından kapıda karşılanan Sezer’e yurttaşlar alkışla sevgi gösterisi yaparken Arınç ve Erdoğan’ı hiçbir Danıştay görevlisi karşılamadı. Sezer’i Çörtoğlu uğurlarken Erdoğan ve Arınç’ı uğurlamaya Danıştay’dan kimse katılmadı. Saat 17.05’te Danıştay’a gelen Sezer, kapıda Başkan Çörtoğlu ve Ankara Valisi Kemal Önal tarafından karşılandı. Sezer, Danıştay’a gelişinde ve çıkışında çevredeki yurttaşlar tarafından alkışlandı. Bazı yurttaşlar ‘‘Türkiye seninle gurur duyuyor’’ diye bağırdılar. Sezer’in ardından sırasıyla Erdoğan ve Arınç da Danıştay’ı ziyaret etti. Arınç ve Erdoğan, vali ile Ankara Emniyet Müdürü Ercüment Yılmaz tarafından karşılandı ve uğurlandı. Öte yandan Genelkurmay Başkanlığı Personel Başkanı Korgeneral Servet Yörük ile Genelkurmay Başkanı Adli Müşaviri Hıfzı Çubuklu da Çörtoğlu’nu ziyaret etti. Yörük ve Çubuklu, Danıştay’a geliş ve gidişlerinde yakındaki parkta bulunan yurttaşlarca alkışlandı. ÖZKÖK KINADI Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök de Danıştay Başkanı Sumru Çörtoğlu’na gönderdiği mesajda ‘‘alçakça’’ diye nitelediği saldırıyı nefretle kınadığını bildirdi. ÇİÇEK’E YARGIÇLARDAN TEPKİ Adalet Bakanı Cemil Çiçek, yaralıları ziyareti sırasında Danıştay üyelerince protesto edildi. Aralarında Başkanvekili Tansel Çölaşan’ın da bulunduğu yüksek yargıçlar, Çiçek’e, hükümeti kastederek ‘‘Sizin açıklamalarınız olaylara neden oldu’’ dediler. Bunun üzerine Adalet Bakanlığı Müsteşarı Fahri Kasırga’nın ‘‘Şov yapmayın’’ dediği öğrenildi. Baykal: Siyasete kan bulaştı Siyasetçiler, sivil toplum örgütleri ve sendikalar saldırıyı kınarken açıklamalarda AKP hükümeti hedef alındı. Mesajlarda, saldırının hukukun üstünlüğü ve anayasaya inanan insanları sindirme amacı taşıdığı vurgulandı Haber Merkezi Danıştay’a yapılan saldırı siyasi liderler, sivil toplum örgütleri ve sendikalar tarafından nefretle kınandı. Saldırının hemen ardından Danıştay’ı ziyaret eden CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, saldırının hedefinin sadece yargıçlar değil, Danıştay ve anayasa olduğunu belirterek ‘‘Türkiye, çok tehlikeli bir noktaya doğru sürüklenmektedir. Türkiye’de maalesef siyasete kan bulaşmıştır. Bunun arkasında kimler var, neler var, hepimiz bunu düşünmek zorundayız’’ diye konuştu. Baykal, Cumhuriyet gazetesine yönelik bombalı saldırılarda bulunulduğunun anımsatılması üzerine de ‘‘Hepsi bütün bunların’’ yanıtını verdi. şisel bir anlayışla gerçekleştirilmiş bir olay değil, siyasal amaçlı bir girişim’’ olduğunu belirtti. Baykal, sözlerini şöyle sürdürdü: ‘‘Hedef, sadece bir ya da birkaç yargıç, bir Danıştay dairesi değil, Danıştay’ın tümüdür. Anayasadır, hukukun üstünlüğüdür, Türkiye’nin laik, demokratik Cumhuriyetidir. Buna yönelik bir katliam girişiminin ortaya çıktığını görüyoruz. Umarım, bu tablo Türkiye’nin nereye sürüklenmekte olduğunu henüz görememiş olanlara, görmemekte direnenlere bir ders, bir uyarı olur. Türkiye’de siyasal cinayetler döneminin açılıyor olmasından kaygı duyuyorum. Bu bir yıldırma teşebbüsüdür. Yargıçları, hukuku, anayasaya inanan bütün insanları yıldırma ve esir alma girişimidir. Bu gidiş karşısında gereken duyarlılığı sergilemeyenlerin bir yeni durum değerlendirmesi yapmasına şiddetle ihtiyaç var. Herkes aklını başına alsın. Özellikle Türkiye’nin sorumluluğunu taşıyanlar, ‘Türkiye’nin bu noktaya gelişine acaba benim de bir katkım oldu mu’ diye kendilerini sorgulamalıdır. Bir an önce bu gidişe son verecek bir silkinmeyi hep beraber gerçekleştirmek durumundayız.’’ rişimlerinden kaçınılması gerektiğini bir kez daha ortaya koydu’’ dedi. Anavatan Partisi Genel Başkanı Erkan Mumcu, sağduyuyu korumak gerektiğini kaydederek kamplaşmayı kışkırtmamak gerektiğini vurguladı. BCP Genel Başkanı Mümtaz Soysal, ‘‘Laik Cumhuriyetin karşıtları, son teknolojinin silahlarını da kullanarak açık saldırıya geçmişlerdir’’ dedi. DYP Genel Başkan Yardımcısı Saffet Arıkan Bedük yargının Cumhuriyetin yaşatılmasındaki görevini bundan sonra da yapacağını söyledi. Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül ‘‘Hain saldırıyı şahsım ve Şişli halkı adına nefretle kınıyorum’’ dedi. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nden yapılan açıklamada “Saldırı yargıyı suçlamanın, hedef göstermenin sonucu olarak değerlendirilmekte” denildi. oerinc?cumhuriyet.com.tr İŞ DÜNYASI KAYGILI Gericiliğe karşı birlik çağrısı Haber Merkezi Danıştay 2. Daire Başkanı ve üyelerine karşı yapılan silahlı saldırı, iş dünyası tarafından da nefretle kınandı. Gericiliğe karşı birlik çağrısı yapan işadamları son gelişmelerden iş dünyasının duyduğu üzüntü ve tedirginliği de dile getirdiler. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, saldırının endişeleri arttırdığını bildirdi. Hisarcıklıoğlu, tüm kurum ve kuruluşların birlik ve beraberliğe titizlikle sahip çıkmalarının temel görev olduğunu bildirdi. Türkiye Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ve Yeminli Mali Müşavirler Odaları Birliği (TÜRMOB) Başkanı Mehmet Timur da saldırının, laik demokratik cumhuriyetin değerlerine daha sıkı sarılmamız gerektiğini bir kez daha gösterdiğini belirtti. Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) Meclis Başkanı Ender Yorgancılar ve İzmir Tabip Odası Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Suat Kaptaner de yaptıkları açıklamalarda gerici saldırıyı nefretle kınadıklarını ifade ettiler. HÜKÜMET SORUMLU Baykal, bir gazetecinin, ‘‘Hükümetin bu konuda sorumluluğu olduğunu düşünüyor musunuz’’ sorusuna ‘‘Hiç kuşku duymuyorum’’ yanıtını verdi. SHP Genel Başkanı Murat Karayalçın açıklamasında, Danıştay’a saldırının, laik Cumhuriyete yapıldığını ifade etti. Karayalçın, ‘‘Ülkemizde yıllardır, din ve kimlik üzerine yapılan ve toplumu geren siyaset anlayışı bu saldırıya neden olmuştur ve bundan sonra olabilecek saldırılara da zemin hazırlamaktadır’’ görüşünü bildirdi. DSP Genel Başkanı Zeki Sezer, ‘‘Bu durum, bağımsız yargının ve diğer anayasal kuruluşların yıpratılması gi KURSAKLARINDA KALACAK DİSK ve Tek Gıdaİş saldırıyı kınarken Petrolİş’in açıklamasında ‘‘Cumhuriyetin kurumlarına tahammülü olmayanların özlemleri kursaklarında kalacaktır’’ denildi. Havaİş Sendikası’ndan yapılan açıklamada da, ‘‘Yargı’ya saldırı, ülkemizin aydınlık geleceğine yönelik sistemli saldırıların nereye varabileceğini göstermesi bakımından önemlidir’’ denildi. Türkiye İnsan Hakları Kurumu Başkanı Muzaffer İlhan Erdost, kurşunların şeriatın teslim alamadığı laikliğin kalesine sıkıldığını belirtti. AYNI KARANLIK TERTİP ÖDP Genel Başkanı Hayri Kozanoğlu, Cumhuriyet gazetesine ve Danıştay’a saldıranların aynı karanlık tertibin peşinde olduğunu ifade etti. İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, ‘‘Saldırı Danıştay’ın Cumhuriyeti savunmadaki duruşuna verilmiş bir cevaptır’’ dedi. SİYASAL CİNAYETLER... Baykal, yaralıları ziyaretinin ardından Hacettepe Hastanesi’nden ayrılırken yaptığı açıklamada da, saldırının ‘‘bireysel hesaplaşma duygusuyla, ki CUMHURİYET 07 K
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear