14 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
16 KASIM 2006 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER 7 EğitimSen katsayı tartışmalarının yaşandığı alt komisyon toplantısından çekildi Şurada katsayı inadı ALT KOMİSYON GEÇMİŞTEN GELECEĞE ORHAN ERİNÇ Şura Denilince... Ne zaman yürütme organı kapsamındaki kurum ve kuruluşların “şura” toplayacağına ilişkin haberlerden bilgilensem, bir tuhaf olurum. Çünkü ya katılarak ya da izleyerek gördüklerim büyük ölçüde, bu başarılamazsa olabildiğince güdümlendirilmeye çalışılan toplantılar söz konusudur. “Şura” sözcüğü de siyasal iktidarların yaklaşımına göre değişir ve “kurultay” oluverir. Örneğin Atatürk döneminde toplanan Basın Kurultayı’ndan yıllar sonra aynı amaçla düzenlenen çalışma, 1975’te 2’nci Basın Kurultayı olarak adlandırılmıştır. Üçüncü toplantının adı Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) döneminde yapıldığı için olsa gerek, Basın Şurası’na dönüştürülmüştür. Benzer toplantılara ilişkin ilk gözlemim İş ve İşçi Bulma Kurumu (şimdi İşKur) Danışma Kurulu’nda olmuştur. Tarihini pek hatırlamıyorum ama kurul adına Anıtkabir’e çelenk koyma ve cumhurbaşkanını ziyaret etme görevi verilen ekipte bulunduğum için, 12 Mart 1971 sonrası ve Cevdet Sunay’ın cumhurbaşkanı olduğu günlere rastlamış olmasından kestirebiliyorum. Çeşitli kesimlerden bürokratlarla işçi ve işveren temsilcilerinin katıldığı toplantıda, üst düzey bürokratların gösterdiği yönlendirme başarısına tanık olmuş ve şapka çıkarma zorunluğunu duymuştum. ??? Geçmişi, Ankara’da sürmekte olan Eğitim Şurası’nı yansıtan haberleri ve irdeleyen yorumları okuyunca anımsayıverdim. Ama iktidarın hakkını yemeyelim. Bu şura, öncekilere göre iyi yapılmış bir hazırlığı yansıtıyor. Şuranın istenildiği gibi sonuçlanmamasından sorumlu tutulmaları, olası bakanlık üst düzey bürokratlarını da rahatlatacak bir yaklaşım oluşturmuştur. İllerden gönderilen öneriler elde. Bu önerileri hazırlamakla görevli yerel yöneticiler de şimdiki iktidar tarafından atandıkları için, gelen görüşlerle öneriler örtüşüveriyor. Kadrolaşma suçlamalarına yönelik bakanlık yalanlamaları da bu nedenle havada kalmış oluyor. ??? Şura nedeniyle Sayın Cumhurbaşkanı’nın ileti göndermemesi, Yüksek Öğretim Kurumu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Erdoğan Teziç’in katılmaması, şuranın, imam hatip liseleri sorununu çözmenin önünü açma amacına dayalı olduğuna ilişkin kuşkuları doğruluyor. Eğitimin ciddiyeti ve sorumluluğu konusunda ödün vermemenin somut örneklerini ortaya koyan askerlerin de şuraya katılıp katılmadıklarına ilişkin bilgiler haberlerde yer almıyor. ??? Daha dün bir bugün iki denirken, imam hatip mezunlarına üniversiteye girişte uygulanan katsayının değiştirilmesi önerisi başköşeye oturuverdi. Alt komisyon işlevini üstlenen müzakere komisyonunda yapılan oylama, görüldüğü kadarıyla senaryoyu bozuverdi. Anlaşılan konu, komisyon görüşü olarak bugünkü genel kurula sunularak kabulü sağlanacak ve eğitim şurası kararı olarak dayatılmasına çalışılacaktı. Oylama yapılınca amaç ortaya çıkıverdi ve doğal olarak da tartışma başladı. İşler daha da zorlaştı. Komisyonda reddedilen önerinin “Meslek liselerinin kendi alanlarında yükseköğretim alması için tüm engeller kaldırılsın” biçiminde olması ise amacı ayan beyan ortaya koyuverdi. ??? Başbakan’ın laiklik konusunda dillendirilen söylemlerden yakınması ve laikliğin asıl sahibinin kendileri olduğunu iddia etmesi karşısında Eğitim Şurası’nın yaklaşımını nasıl yorumlayacağız? OKS kaldırılsın kararı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) 17. Milli Eğitim Şurası’nda, Ortaöğretim Kurumları Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Sınavı’nın (OKS) kaldırılmasına ilişkin alt komisyon kararı alındı. Okullarda annebaba eğitiminin zorunlu hale getirilmesi de istendi. Başkent Öğretmenevi’nde devam eden 17. Milli Eğitim Şurası’nda çalışma yürüten komisyonlardan, ‘‘okul öncesi ve ilköğretim’’ konusunu ele alan alt komisyon, dünkü oturumlarında OKS’yi tartıştı. Yapılan değerlendirmelerin ardından geçilen oylamada 4’e karşı 42 oyla OKS’nin kaldırılması yönünde karar alındı. Komisyon Başkanı Prof. Ayla Oktan, ilköğretimde yönlendirmenin 5, 6 ve 7. sınıflarda çocuğu ve meslekleri tanımaya yönelik olarak ailelerle işbirliği içinde yapılması görüşünde birleştiklerine işaret etti. ? Milli Eğitim Şurası’nda EğitimSen alt komisyonu terk ederken ÇYDD, ‘‘şuranın katsayı tartışmalarına kilitlendiğini, bu tartışmaların da siyasi nedenlerle yapıldığını’’ vurguladı. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Milli Eğitim Şurası’nın dünkü toplantısında ‘‘imam hatip’’ tartışması çıktı. EğitimSen ve ÇYDD, imam hatiplilerin kendi alanları dışındaki bölümlere gitmesini engelleyen farklı katsayı uygulamasına son verilmesi kararının alındığı alt komisyon toplantısında, üye olmayanların da oy kullandığını belirterek oylamanın yenilenmesini istedi. Talebin kabul edilmemesi üzerine EğitimSen alt komisyonu terk ederken ÇYDD, ‘‘şuranın katsayı tartışmalarına kilitlendiğini, bu tartışmaların da siyasi nedenlerle yapıldığını’’ vurguladı. 17. Milli Eğitim Şurası’nda, 2 ana komisyona bağlı 6 alt komisyon dün çalışmalarını tamamlarken ‘‘Ortaöğretim ve ÖSS’’ konusunu ele alan Bahçeşehir Üniversitesi’nden Prof. Dr. Ömer Asım Saçlı başkanlığındaki alt komisyonun K atsayı tartışmalarının gündemi oluşturduğu dünkü şura toplantısında binlerce öğrenciyi ilgilendiren Ortaöğretim Kurumları Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Sınavı’nın kaldırılması da kararlaştırıldı. ‘‘katsayı inadı’’ toplantılara damgasını vurdu. Önceki gün ilk olarak ‘‘ortaöğretimde yapılandırma’’nın görüşülmesi isteğine karşın, katsayının kaldırılıp kaldırılmayacağına ilişkin oylamayı yapan ve toplantıyı bitiren komisyonun tutumunu, dün gelen tepki ve protestolar da değiştiremedi. İmam hatiplilere üniversitede kendi alanları dışına da gitme yolunu kapatan katsayı farkının kaldırılmasına ilişkin kararda üye olmayanların da oy kullandığına ve oylamanın tekrarlanması gerektiğine işaret eden EğitimSen ve ÇYDD’nin itirazları kabul görmedi. Komisyon Başkanı Saçlı, ‘‘bilmeden ancak birkaç kişinin oy kullanabileceğini’’ savunarak bu nedenle sonucun değişmesinin mümkün olmadığını söyledi. Şura Genel Sekreter Yardımcısı Halil Aşıcı da şurada oy kullanma kurallarının belli olduğunu, sadece tabii ve seçimle gelen üyelerin oy kullanabileceğini, müşahit üyelerin oy kullanamayacağını belirterek ‘‘Müşahit üyelerin oy kullandığını zannetmiyorum. Dolayısıyla bir oylama yapılmasına gerek yok’’ görüşünü dile getirdi. EğitimSen Genel Başkanı Alaaddin Dinçer ise üye olmayanların da oy kullandığını gördüğünü söyledi. Bu sırada Dinçer ile Saçlı arasında tartışma yaşandı. Dinçer, komisyonda önceki gün oylamaya sunulan 5 önerinin neye göre belirlendiğinin belli olmadığına işaret etti. Tartışmanın ardından önergeyi oylayan Saçlı, 12 kabul oyunun geldiği ‘‘oylamanın tekrarlanması’’ isteğinin reddedildiğini bildirdi. Dinçer de bunun üzerine salondan ayrıldı. ÇYDD Yönetim Kurulu’ndan Gülsün Kaya Özakın ise şuranın katsayı gibi teknik bir konuya kilitlendiğini vurgulayarak ‘‘Teknik bir konuyu siyasi bir nedenle tartışıyoruz’’ dedi. Yapılması gerekenler... OKS’nin kalkması halinde yapılması gerekenlerse şöyle belirtildi: ‘‘Öğrenci başarısının, zihinsel ve sosyal gelişimlerinin izlenmesine dayalı rehberlik hizmetlerine ve öğretmenler kurulu kararı doğrultusunda bir yöneltmeye ağırlık verilmeli. Ölçme ve değerlendirme, öğrencilerin öğrenme eksikliklerinin saptanması, öğrenme başarısının arttırılması ve öğretim hizmetinin geliştirilmesi amacıyla kullanılmalı. Öğretmen ve aile çocuğun yeteneklerini erken dönemlerde keşfetmeli. Yöneltmeye 6. sınıfta başlanmalı. 8 sınıfı olan her okulda, rehber öğretmenler görevlendirilmeli. Sınıf öğretmenliği 1, 2 ve 3. sınıflara kadar olmalı. 4 ve 5. sınıflara branş öğretmenleri verilmeli. Okullarda anne baba eğitimi zorunlu olmalı. İlköğretimde seçmeli ders oranı arttırılmalı.’’ Öte yandan, ‘‘Yaşamboyu Öğrenme’’ alt komisyonunda, töre ve namus cinayetleri tartışıldı. Tartışmalar sonucunda oluşturulan rapora ‘‘Türkiye’nin imajını zedeleyeceği’’ gerekçesiyle ‘‘töre cinayeti’’ ifadesi konulmadı. Baykal şurada, eğitimin iktidarın beklentisine göre şekillendirildiğini söyledi Baykal: Sorun üretiyorlar ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, 17. Milli Eğitim Şurası’nın hedefinin ‘‘eğitimi, iktidarın siyasi bekleyişlerine göre yeniden yapılandırmak’’ olduğunu söyledi. Baykal, ‘‘Milli Eğitim Bakanımız, şuralarda siyasi amaçlı oluşum arayışı içinde. Bütün teşkilatları buna alet ediyor. Üzüntü verici bir manzara’’ dedi. Baykal, Milli Eğitim Bakanlığı’nın (MEB) ‘‘sorun çözen değil, üreten bakanlık haline dönüştüğünü’’ vurgulayarak Türkiye’nin en önemli bakanlığının ‘‘yeni sorunlar üreten bir anlayış içinde olmasının çok üzüntü verici olduğunu’’ kaydetti. Baykal, şuranın, ‘‘seçime giderken siyasi amaçlara uygun bir şekilde Türk milli eğitiminin yazboz tahtası haline dönüştü ? Baykal, ‘‘Milli Eğitim Bakanımız, şuralarda siyasi amaçlı oluşum arayışı içinde. Bütün teşkilatları buna alet ediyor. Üzüntü verici bir manzara’’ dedi. rülmesine yönelik kamuoyu oluşturma girişimi’’ olduğunu vurguladı. Baykal, şöyle konuştu: ‘‘Bu geri tepmiştir. Kamuoyumuz artık böyle tertiplerden hoşlanmıyor. Açık, net, gerçek sorunları çözecek yaklaşımlar bekliyor. Türkiye’de çocuklarımızın her düzeyde gereken biçimde eğitim alamadığı çok açık bir biçimde ortadadır. Öğrencilerimizin iyi yetiştirilemediği açık bir gerçektir. Dünya bilgi çağını yaşıyor, bu konuda tam bir rekabet var. Biz, milli eğitimle çocuklarımızı bu rekabete hazırlayacakken, tam bir perişanlık içindeyiz. Türkiye’nin en önemli atılım, reform bekleyen konularının başında milli eğitim geliyor. Ama maalesef Milli Eğitim Bakanımız bu işlerle uğraşmıyor, şuralarda siyasi amaçlı oluşum arayışı içinde. Bütün teşkilatları buna alet ediyor, üzüntü verici bir manzara.’’ Mevcut tablonun ‘‘hayal kırıklığı yarattığını’’ belirten Baykal, ‘‘Bilgi çağının Türkiyesi’nde toplanacak bir milli eğitim şurasının çok daha ciddi bir gündemi olması gerekir. Ele alınması gereken çok ciddi konular var’’ diye konuştu. Baykal, ‘‘Bugünkü şuranın hedefi, amacı; maalesef eğitimi kendi siyasi bekleyişlerine göre, yeniden yapılandırmak, şekillendirmek, seçim öncesi siyasi talepleri doğrultusunda eğitimi şekillendirme girişimlerinde bulunmak... Manzara bu’’ dedi. ‘Üyeler seçmece...’ EğitimSen Genel Başkanı Alaaddin Dinçer ise ‘‘üniversiteye girişte herkese eşit koşullar uygulanması’’ ile ilgili önerinin oylamasının iptali için Şura Genel Sekreterliği’ne itirazda bulunacaklarını açıkladı. Alaaddin Dinçer, ‘‘Komisyonların siyasi iktidarın anlayışına göre oluşturulduğunu’’ anlatarak ‘‘Üniversitelerden gelen akademik kadrolar bile seçmece. Ko TÜSİAD ELEŞTİRDİ: Şura siyasete alet ediliyor İstanbul Haber Servisi Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD), 17’nci Milli Eğitim Şurası’nda yükseköğretimde imam hatip lisesi mezunlarına uygulanan katsayı uygulamasının kaldırılması yönündeki teklifin ÖSS Komisyonu’ndan geçmesine tepki göstererek ‘‘Şura siyasete alet edilmemeli’’ uyarısında bulundu. TÜSİAD, 17. Milli Eğitim Şurası’na ilişkin yaptığı açıklamada, Atatürk’ün 1921’de Kurtuluş Savaşı’nın devam ettiği günlerde ‘‘Maarif Kongresi’’ adıyla ilkini topladığı Milli Eğitim Şuraları’nın, bugüne kadar tarafsızlığını koruduğuna ve milli eğitim sisteminde çağdaş değişimlerin öncüsü olduğuna dikkat çekti. misyonda kim üye, kim izleyici, kim dinleyici belli değil’’ vurgusunu yaptı. Dinçer, önceki günkü oylama sırasında oy kullanma hakları olmamasına karşın ‘‘müşahitlerin de el kaldırdığını’’ savunarak, oylamanın tekrarlanmasına ilişkin ÇYDD ile birlikte sundukları önergenin reddedildiğini anımsattı. Dinçer, ‘‘Komisyondaki alt düzeydeki bürokratlar, üst düzeydeki bürokratların gözlerinin içine bakarak el kaldırdı. Böyle bir antidemokratik yapıda toplantıya devam edemezdik. EğitimSen olarak alt komisyondan çekildik’’ diye konuştu. CHP Denizli Milletvekili Mustafa Gazalcı ise ‘‘AKP bir yandan 17. Milli Eğitim Şurası alt komisyonunda imam hatip lisesi çıkışlıların üniversitelerin bütün alanlarına girmesiyle ilgili karar aldırıyor bir yandan da TBMM’de yeni kurulan 15 üniversitenin rektörünü Anayasa Mahkemesi’ne karşın kendisi atayabilmek için yasa çıkarıyor. Amaç, yükseköğretimi kuşatarak dinselleştirmektir’’ dedi. oerinc?cumhuriyet.com.tr. TGC’den ‘yayın sınırına’ tepki ? İstanbul Haber Servisi Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) Yönetim Kurulu’ndan yapılan açıklamada, Bülent Ecevit’in cenaze töreniyle ilgili olarak, törenin duyurulup iletilmesinde uygulanan sınırlamanın son anda ve yanlı olarak gündeme getirildiği belirtildi. Halkın bilgi edinme hakkının engellendiğine dikkat çekilen açıklamada, yayının siyasal iktidar tarafından gerçekleştirilmiş olmasının da önemli olduğu vurgulandı. ‘PRESTON’LA İŞBİRLİĞİ Aşçı’ya destek ziyareti ? İstanbul Haber Servisi Ezilenlerin Sosyalist Platformu üyeleri ve Alman avukatlar, ölüm orucunun 225. gününde avukat Behiç Aşçı’ya destek ziyaretinde bulundular. Uluslararası Gözaltındaki Kayıpları Araştırma Merkezi Başkanı avukat Renate Hartman “Savunma haklarına yapılan saldırı karşısında Aşçı’nın direnişine saygı duyuyorum” dedi. Akademi İstanbul’da hizmetler çeşitlendi Haber Merkezi Akademi İstanbul Genel Müdürü Aytuğ Aydın, 95 yıllık geçmişi olan okulda yalnız Türkiye’de değil, dünyanın her yerinde çalışabilecek nitelikte ara eleman yetiştirdiklerini bildirdi. Aytuğ Aydın, 1911 yılında ‘‘Türk kadınını sosyal yaşama ve iş dünyasına kazandırmak’’ amacıyla kurulan American School of Languages and Art’ın günümüzde Akademi İstanbul adıyla hizmetini çeşitlendirerek sürdürdüğünü anımsattı. Tüm Batı ülkelerinin, eğitimde, sektörlere ara eleman yetiştirmeyi ön plana aldıklarını vurgulayan Aydın, ‘‘Biz de 95 yıllık okulumuzda yalnız Türkiye’de değil, dünyanın her yerinde çalışabilecek ara elemanlar yetiştiriyoruz. Stajyer değil, dünya çapında profesyonel eleman mezun ediyoruz’’ dedi. Üniversite sınavında başarısız olan gençlerin eğitime küsmemesi gerektiğini ifade eden Aytuğ Aydın, ABD’nin dünyaca ünlü Preston Üniversitesi ile yapılan işbirliği çerçevesinde, Akademi İstanbul mezunlarının, çeşitli ülkelerde üniversite ön lisans ve lisans diploması alabildiklerini kaydetti. Cezaevlerinde tecrit ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Ankara Üni ‘Akademik ortam’ vurgusu Danışma Kurulu niteliğinde olan şuranın, toplantı gündemi, zamanlaması ve katılımcı profili açılarından siyasetten uzak tutulmasının çağdaş eğitim düzenlemelerinin gerçekleştirilebilmesi için önem taşıdığını vurgulayan TÜSİAD, ‘‘Eğitim sistemini derinden etkileyecek konuların, siyasi iktidarın etkisinin hissedildiği değil, konunun akademik ve pedagojik düzlemde tartışılabileceği ortamlarda ele alınması gerekir. Yarın toplanacak şura genel kurulunda ve cuma günü gerçekleşecek kapanışta, konular siyasi mülahazalardan arındırılarak ve ülkenin insan kaynağı ihtiyacı göz önünde tutularak ele alınmalıdır’’ değerlendirmesinde bulundu. versitesi Hukuk Fakültesi Öğrenci Derneği’nin düzenlediği ‘‘Hapishaneler ve Tecrit’’ konulu panelde konuşan Prof. Mehmet Bekaroğlu, özel tip cezaevlerinde insanlara ‘‘tek tip ve düzen adamı’’ olmanın dayatıldığını, karşı çıkanlara ‘‘psikolojik tecrit’’ uygulandığını söyledi. Bekaroğlu, Türkiye’yi tecrit kavramıyla 12 Eylül askeri yetkililerinin tanıştırdığını vurguladı. Dört katlı bina çöktü Kayıtlar sürüyor Akademi İstanbul’un iki yıl tam zamanlı bölümleri ‘‘RadyoTV, Sinema, Reklamcılık, Halkla İlişkiler, Turizm ve Seyahat Acenteciliği, Tiyatro, Grafik ve İç Mimari’’ alanlarından oluşuyor. Bir yıl tam zamanlı yabancı diller bölümünde İngilizce ve Fransızca eğitimi veriliyor. Akademi İstanbul’un kayıtları halen devam ediyor. Zeytinburnu’nda Yenidoğan Mahallesi 43. Sokak’taki 4 katlı eski bina, bitişiğindeki temel çalışması nedeniyle çöktü. Enkazdan kurtarılarak tedavi altına alınan Handan Yanık’ın (18), babası Haluk Yanık’ın enkaz altında olduğunu söylemesi üzerine kurtarma çalışması başlatıldı. Binanın giriş katında deri boyama atölyesi bulunduğu, bir üst katta da Yanık ailesinin ikamet ettiği, diğer katların boş olduğu öğrenildi. Arama çalışmalarına katılan 5 kişilik AKUT ekibi, enkaz altında canlı bulunduğuna dair bir bulguya rastlamadı. (AA) DHKPC’li tutuklandı ? BERLİN (AA) DHKPC üyesi Mustafa A. (50), Almanya’nın Aşağı Saksonya eyaletindeki Uelzen kentinde federal başsavcılığın talimatı üzerine tutuklandı. Başsavcılık tarafından yapılan açıklamada, Mustafa A’nın Türkiye’ye yönelik bir yasa dışı silah kaçakçılığını organize ettiği, ancak bunun önlendiği bildirildi. Mustafa A’nın ayrıca, terör örgütü adına bağış toplamak, sahte belge sağlamak ve örgüte üye bulmaya çalışmakla da suçlandığı belirtildi. Oğuldan babaya ‘yaşam nakli’ İZMİR (AA) Hepatit B’ye bağlı karaciğer yetmezliği teşhisi konulan Artvinli Nuri Atan (59), oğlu Okan Atan’dan (20) alınan karaciğer dokusuyla yaşama tutundu. Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Organ Nakil Merkezi’nde gerçekleştirilen operasyonla, Okan Atan’dan alınan karaciğer dokusu babası Nuri Atan’a nakledildi. Nakil Grup Başkanı Doç. Murat Kılıç, naklin başarılı bir şekilde gerçekleştirildiğini söyledi. 6 çocuk babası Atan, çocuklarının tümünün karaciğerinin parçasını vermek için gönüllü olduğunu belirterek ‘‘Nuri’nin testleri olumlu çıkınca nakile karar verildi. Kendisine hayat borçluyum’’ dedi. 1 kişi 553 bin YTL kazandı ? ANKARA (AA) Şans Topu’nun bu haftaki çekilişinde 5+1 bilen 1 kişi, 553 bin 821 YTL 15 YKr ikramiye kazandı. Kazanan numaraların; 1, 2, 4, 18, 24 + 9 olarak belirlendiği çekilişte 5 bilenler 1678 YTL 40’ar YKr, 4+1 bilenler 194 YTL 75’er YKr, 4 bilenler 18’er YTL, 3+1 bilenler 10 YTL 80’er YKr, 3 bilenler 2’şer YTL, 2+1 bilenler 3 YTL 5’er YKr, 1+1 bilenler ise 1 YTL 50’şer YKr kazandı. CUMHURİYET 07 K
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear