28 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 4 OCAK 2006 ÇARŞAMBA 18 SPOR spor?cumhuriyet.com.tr Terim geldi Bakan gitti eminerde konuşmasını yapan Ulusal Takımlar Teknik Direktörü Fatih Terim, Türk futbolunun geleceğine ilişkin projelerini anlattığı sırada spordan Sorumlu Devlet Bakanı Mehmet Ali Şahin ani bir şekilde salonu terk etti. Terim bir ara, ‘‘Keşke Bakan Bey de burada olsaydı’’ diye serzenişte bulunurken Şahin konuşmanın sonuna doğru salona tekrar döndü. Seminere katılanlar arasında Antalya Valisi Alaaddin Yüksel, Gençlik ve Spor Genel Müdürü Mehmet Atalay, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel, Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi Başkanı Togay Bayatlı, Türkiye Spor Yazarları Derneği Başkanı Onur Belge, (A) Ulusal Takım antrenörleri Oğuz Çetin, Müfit Erkasap ve TSYD üyeleri de yer aldı. Atalay umut verdi ençlik ve Spor Genel Müdürü Mehmet Atalay, ‘‘Türkiye sporda çok şeyler yapıyor. 2005 yılı spor tarihinin en başarılı yılı olarak geçti. Lisanslı sporcu sayımız 1 milyon 300 bine geldi. Yarınlar bizim’’ dedi. Geçen yıl üzücü olayların olduğuna dikkat çeken Atalay, şöyle devam etti: ‘‘Dopingde ve şiddette dünyada ilk sırada değiliz. Dopingde dünya ortalamasının altındayız. Dünyada dopingli sporcu ortalaması yüzde 1.77, bizde ise yüzde 1.03. Gençlerin önünün açılması gerektiğine inanıyorum. Federasyonların kaderi ne genel müdür ne de bakanın iki dudağı arasında olmamalı. Tecrübe, gençlik ve birikim bir arada olmalı. ’’ S G Ulusal Takımlar Teknik Direktörü Fatih Terim, yaptıkları işin saygınlığının kabul edilmemesinden yakındı Teknik direktörün kimliği yok ? Ulusal Takımlar Teknik Direktörü Fatih Terim, futbol emekçilerinin hak ettiği değeri göremediğini belirtirken İsviçre karşısında elenmelerinde kendilerinin suçlu olduğunu, ancak medyanın da bu konuda taraf olması gerektiğini ve bunu yerine getirmediğini savundu. HİLMİ TÜRKAY TERİM’DEN YILMAZ’A YANIT: ANTALYA Ulusal Takımlar Teknik Direktörü Fatih Terim, kendilerinin yaptığı işin meslek olarak kabul edilmediğini belirterek ‘‘Normalde banka kartı bile alamayız’’ dedi. Türkiye Spor Yazarları Derneği’nin (TSYD) Kemer Limra Otel’de düzenlediği ‘‘43. Yıl Sporun Zirvesi’’ Seminerinde, ‘‘Almanya’ya neden gidemedik, Türk futbolunun yeniden doğuşu nasıl gerçekleşecek’’ konulu oturumda konuşan Terim, futbolun taban birliklerinin etkin olmadığını belirterek, ‘‘Böyle yüksek potansiyeli olan bir sporun önemli insanları hala dernekler kanununa göre idare ediliyor. Futbolcular, antrenörler ve hakemler etkin değil. Emeği geçmeyen, ter akıtmayan insanlar etkin olacak, bu 3 ekip etkin olmayacak. Bu çok mantıklı bir durum değil. Bunlarsız futbol olmaz, öbürleri olmadan olur, ama karşılığı yok. Mantalite olarak futbolcular, antrenörler ve hakemler etkin olmalı. Bu dernekle mi olur, sendikayla mı olur, ama olmalı’’ diye konuştu. Türkiyeİsviçre maçındaki olaylara çok üzüldüğünü ifade eden Terim, ‘‘Hiçbir raporda Fatih Terim adı yoktur. Sanırım ben de sonunda bazı arkadaşlardan bir özür hak edeceğim. Almanya’ya gidemeyişimizin nedeni biziz. Kabahatliler burada. 44’lük skor ile gidemedik. Suçlular burada’’ diye konuştu. Medyanın bu olayda taraf olması gerektiğini ifade eden Fatih Terim, ‘‘Bu konuda TSYD Başkanı Onur Belge ile ters düştük, ama bence taraf olmak zorundayız. Ülke adına düşündüğüm bu’’ dedi. Fatih Terim, yabancı oyuncu sınırlamasıyla ilgili çalışmalar yaptıklarını belirterek ‘‘Yabancı konusunu esnek şekillerle değiştirebiliriz, ancak biz mevcut sayının sahada korunmasın dan yanayız. Dışarıda başka esneklikler getirebiliriz. Dünyanın birçok yerinde olan kriteri kullanmak istemiyoruz, ama kalecide kullanmak istiyoruz. Sonuç olarak bu ülkenin takımını düşünmek zorundayız.’’ Ulusal takım için oyuncu seçmelerine de değinen Terim, ‘‘Bugün 254 kişiyle burada başlıyoruz. 254 kişiden 25 tane çıksın yeter’’ dedi. Terim, bu ay içinde Avrupa Şampiyonası kuralarının çekileceğini belirterek ‘‘1.5 sene içinde UEFA’nın resmi maçları da dahil olmak üzere 1820 maç oynamak zorundayız. Her Dünya ve Avrupa şampiyonasında bulunacak bir takım istiyoruz. Bunu da başaracağız’’ dedi. 17 Yaşaltı ve 19 Yaşaltı Avrupa şampiyonalarına Türkiye’nin talip olduğunu hatırlatan Terim, ‘‘Ümit ediyorum ki 2012’de bizi pas geçenler, bunlardan bir tanesini verirler’’ şeklinde konuştu. Ben de istediğim kişiyle çalışırım ANTALYA (Cumhuriyet) Ulusal Takımlar Teknik Direktörü Fatih Terim, Futbol Federasyonu başkan adaylarından Mehmet Ali Yılmaz’ın kendisine yönelik açıklamalarına anlamlı bir karşılık verdi. Geçen günlerde bir televizyon programına açıklamalarda bulunan Yılmaz, ‘‘Göreve gelirsem Fatih Terim’le çalışmayı düşünmüyorum. Kendisi devrini tamamladı. Sayın Terim’in İsviçre maçı sonrası yaşanan olaylarda da suçlu olduğunu düşünüyorum’’ ifadelerini kullanmıştı. TSYD’nin seminerine katılan Terim kendisine bu sözlerin hatırlatılması üzerine, ‘‘Göreve gelirse sayın Yılmaz’ın böyle bir taktir hakkı vardır’’ dedi. Teknik direktörlerin de istediği kişiyle çalışma hakkının olduğunu vurgulayan Terim, ‘‘Teknik direktörlerin de böyle bir hakkı vardır. İstediğiyle çalışır, istemediğiyle çalışmaz. Zaten değerleri uyuşmayan insanlar bir arada olamazlar’’ şeklinde konuştu. Fatih Terim, kulüp antrenörleriyle fikir alışverişinde bulunmak üzere ilk toplantısını dün 3. Futbol Ligi takımlarını çalıştıran teknik adamlarla yaptı. Terim bugün 2. lig B Kategorisi, yarın A Kategorisi ve cuma günü de Süper Lig teknik direktörleriyle bir araya gelecek. Terim, Türk futbolunun en büyük sorununun altyapıda olduğunu belirtti. (Fotoğraf: SAMİ GÜREL) GÖRÜŞ ADNAN DİNÇER Futbolda gelinen noktayı eleştiren Bakan Şahin diğer branşlara da mesaj gönderdi: SPOR GÖZLEM ALİ ABALI Futbolda Zor Günler İsviçre yenilgisi ve Dünya Kupası’na katılma şansımızı kullanamamamız sonucu yaşadıklarımız UEFA’daki konumumuza darbe oldu. Bir buçuk yılda 3 teknik direktör öğüten tarihin en kısa Futbol Federasyonu. Bakan’ın gösterdiği doğrularla seçime giderken arkasında sayısız sorunlar bıraktı. Soruşturmada bile şaşkınlık yaratan ve Fenerbahçe ile federasyon yetkililerini birbirine düşüren Serkan olayı bile üzerinde kafa yormamız gerektiren bir skandaldır. UEFA kriterleri, şeffaflık, endüstriyel futbol gerçeği oluşumunda yaya kalan amatör ve yetersiz kafalar hâlâ sıra dışı, homojen ve kaygan zeminde şark usulü çare arayadursunlar... Halimiz perişandır. Hiç kimse Şenes Erzik gerçeğinden ve onun UEFA’daki konumundan yola çıkmak istemiyor. Nedir bu aymazlık? Neden bu başarılı insanlara sahip çıkmamak?.. Avrupa şampiyonu Galatasaray’ı yedik bitirdik. Kulübün hali Fiorentina’dan farksız. Bir buçuk yıl yenilgisiz ve 11 puan farkla lider olan Beşiktaş’ın geldiği yer hak mıdır? Ulusal takımın dünya üçüncülüğü yükünün altında kalması ve Türk futbolunun kaybı büyüktür. Üç sezondur ligde başarılı ama Avrupu kupalarında hiç olan Daum’un Fenerbahçe’si ve Türk futbolcusuna karşı duruşu çok üzücüdür. Oysa Serkan’lı, Tuncay’lı, Semih’li gençlerimizin, o düzeyde Almanya’yı 40 yenerek verdiği dersi unutmamalıdır. Bakış ve duruş hatası yapan kendisidir. Trabzonspor ve Atay Aktuğ’un açıklamaları önemlidir. Medyamızın zaman zaman spor muhabirliği tutuculuğuyla yansıttıkları yanlı ve duygusal yorumları, futbolumuzun ışığını karartmaktadır. Ekrandaki anlamsız kavga ve hakemlerle başlayıp biten yayınların bıktırıcılığı, futbolumuzu kemirmektedir. Dünyanın en iyi ve en güçlü 10 takımı arasında bulunan İngiltere’de sistem ve kulüp yapıları, federasyon gücü kendini göstermektedir. Özetlersek bu federasyon seçimleri, dış güçler değil, futbol içi dinamikleri ciddi ciddi ve baskısız, akılcı bir demokratik mantıkla gerçekleşmelidir. Türk futbolu belki bir çağdaş çalışmanın rayında gitmek zorundadır. Sıradan yabancıları kulüplere doldurup genç futbolcularımızı dışlayan zihniyetle savaşa girilmelidir. Teknik direktörde kariyer aramayan, futboldan uzak kişilerin, ayakçılar ve siyasi oyunlarla empozeleri sonucu sokağa atılan paralar kontrol altına alınmalıdır. Tribünlere hâkim olan anarşistlerin ortadan kaldırılıp futbolun kendisi, eğitimi ve sanatsal gerçeğine dönülmelidir. Kimse Amerika’yı yeniden keşfettiğini iddia etmemelidir. Olay ortada bir enkaz olarak durmaktadır. Futbolda zor günler yaşamaktayız ve öyle ara kampı veya teknik direktör değişimi ile düzeltilecek gibi değildir. Değişmesi gereken kafalar ve tepeden zorlama ile getirilenlere son verecek ciddiyet olmalıdır. Aksi halde bir gün boş tribünlere oynayan takımların ligi oluruz. Bu nedenle federasyon seçimi çok hayati önem taşımaktadır. Dopingcilere ulusal forma yok CUMHUR ÖNDER ARSLAN Kimin Başkanı? Spor kamuoyu iki hafta sonra yapılacak Futbol Federasyonu seçimlerine odaklanmış bulunuyor. Çeşitli fikir ve görüşler, kulislerde çevreye yayılan dedikodular bu seçimi daha ilginç hale getiriyor. Görüldüğü kadarı ile şu anda ortada iki aday var. Ayhan Bermek ve Mehmet Ali Yılmaz başka aday çıkmazsa başkanlık için yarışacaklar. Adayların yola çıkmak istedikleri önde gelen arkadaşları, destekleyicileri de ilginç. Ayhan Bermek, Levent Bıçakcı Federasyonun as başkanlarindan Hasan Doğan’ı listesine alacağını açıklarken Mehmet Ali Yımaz da eski Federasyon başkanlarindan Haluk Ulusoy ile işbirligi yapıyor. Peki, Levent Bıçakcı Federasyonu neden dağıldı? Eğer ortada bir kabahat varsa, bu elbette tüm heyetin değil midir? O halde başta Hasan Doğan olmak üzere, eski federasyondan hiçbir kişi, yeni heyette yer almamalıdır. Çünkü Hasan Doğan son olarak Akyaka’da Başbakan Erdoğan’ın aile resminde yer almıştır. Bu yönüyle şayet Doğan, Bermek Federasyonu’nda yer alırsa söylenenler doğrulanmış olacaktır. Ya Haluk Ulusoy’a ne demeli? Bazı çevrelere göre, Ulusoy yarın Anayasa Mahkemesi’nin vereceği kararı beklemektedir. Lehine bir karar çıkarsa, aday olma olasılığı bile vardır. Olur mu, olmaz mı? Bekleyip göreceğiz. Bu seçimlerde, tartışılacak konuların en başında Fatih Terim yer alıyor. Ayhan Bermek seçimi kazandığı takdirde yola Fatih Terim’le devam edeceğini açıklarken, Mehmet Ali Yılmaz, İsviçre olaylarında Terim’i suçlayarak kendisiyle çalışmayacağını söylemişti. İşin ilginç yanı ise, Bıçakcı Federasyonu can derdinde iken Terim alayıvala ile beş yıllık bir çalışma programını açıklamıştı. Ama bu programın da kendisinden önce çalışan teknik heyet tarafından hazırlandığı iddia edilmiş ve Terim bu konuda suçlanmıştı. Kamuoyunda yaygın görüş, bir heyet eğer ayrılıyorsa, bütün kolları ile teknik heyet dahil ayrılmalı, yeni gelenlerin önü açılmalıdır. Bu nedenle Terim’in seçimden önce istifa edeceği söylenmektedir. Ancak Terim’in böyle bir niyeti varsa, seçim gününü beklemeden bunu gerçekleştirmelidir. Onun delikanlılığına ancak böyle bir davranış yakışır. Evet, iki hafta sonra Futbol Federasyonu seçimleri için şimdilik belirlenen rakama göre 243 kişi sandık başına gidecek. Bu delegelerden 90’ı futbol kulüplerinin temsilcileridir. Sahi? Bu seçilen kişi kimin başkanı olacaktır? Bakan Şahin ANTALYA Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, doping yapan sporcuların bundan sonra ulusal formayı giymelerinin zor olacağını söyledi. TSYD seminerinde konuşan Şahin, ‘‘Doping yapan sporcularımız ulusal formayı giyeceklerini sanıyorlar sa, yanılıyorlar. Gerekirse sonuncu oluruz ama itibarımızı koruruz. Kontrol mekanizması kurmak zorundayız. Türkiye AntiDoping Ajansı (TADA) yasa tasarısını hazırladık ve yakın zamanda Meclis’e göndereceğiz’’ diye konuştu. Geçen yıl içinde Türkiye’nin yüzünün kızardığı anlar olduğunu vurgulayan Bakan Şahin, ‘‘2005 yılında yüzümüzün kızardığı anlar da oldu. Özellikle halterde doping altında kalmış olmamız. Futbolda Münih yerine Zürih’e taşınmış olmamız ve bahiste şike skandalı. Bu tespitlere ben de katılıyorum’’ dedi. Şahin, İsviçre maçından sonra bir yargılama sürecinin devam ettiğini belirterek, ‘‘Konunun uzamış olmasından dolayı rahatsızlık duyuyorum. Orada Türkiye yargılanmamalı. Takımların sporcuları yargılanmalı. Yaşananlar olduğundan farklı aktarıldı. FIFA Başkanı Blatter’in sözlerini hiçbir zaman unutmadık. Haksız bir ka rar çıkarsa, o söz mutlaka bizler tarafından hatırlatılacaktır’’ dedi. Futbol Federasyonu Genel Kurulu için Şahin, “Futbola ivme kazandıracak genel kurul olmasını istiyorum. Bana tek isim için öneri getiriliyor, ancak bu yanlış. Herkesin yaşananlardan dersler çıkaracağına inanıyorum’’ diye konuştu. Şahin, mevcut yönetimin seçimi kaybetmesi durumunda MHK’nin yeniden belirlenmesi gerektiğini söyledi. Bıçakcı: Seçimden dönüş yok ANTALYA Futbol Federasyonu Başkanı Levent Bıçakcı, 1920 Ocak’taki Genel Kurul’da adaylık için henüz karar vermediğini, kurumlar arasındaki uyumsuzluğun seçim sürecine neden olduğunu söyledi. TSYD Semineri’nin öğleden sonraki bölümünde konuşan Bıçakcı; ekip olarak uyum içinde çalıştıklarını, ancak aralarında zihniyet farkı oluştuğunu belirterek, ‘‘Aslında bunu daha ileri bir tarihte bekliyorduk. Ancak attığımız her adımı engelleyen, bizi geriye çekenlerle karşılaştık. Buna dur dememiz gerekiyordu. Bu olayın kötü sonuçlara varmaması için Genel Kurul’a gitme kararı aldık’’ dedi. Türkiye İsviçre maçına da değinen başkan Bıçakcı, den bahsettiğini söylemiş. Bunu bize başka futbolcular da aktardı. Ancak Serkan’ın İsviçreli bir futbolcuya vurduğuna dair hiçbir kanıt yok’’ diye konuştu. Futbol Federasyonu’nun tek görevinin ulusal takımlar olmadığını ifade eden Bıçakcı, ‘‘Hedeflerimiz arasında futbola olan yaklaşımı düzeltip kaliteyi arttırmak da vardı. Bunları yapmaya çalıştık. Bu arada kurumsallaşma yolunda da dev adımlar attık. Sponsor sayısını 6’dan 12’ye çıkardık. Ayrıca liglerde markalaşma çalışmaları yaparak kulüplerimizin bundan yararlanmasını sağladık. Havuz sisteminde çok büyük bir yenilik yaparak başarıyı ödüllendirmeye başladık’’ dedi. Seminerde, Levent Bıçakcı ve Ufuk Özerten’in göz göze gelmekten kaçındıkları dikkat çekti. FIFA’da ilk kez duruşmalı bir dosya açıldığını kaydederek şöyle devam etti: ‘‘Böyle bir şeyi ilk kez gördüm. Bunun nedeninin maç sonrası yaşanan olaylar ve FIFA Başkanı Blatter’in yaptığı açıklamalar olduğu nu tahmin ediyoruz. Katıldığımız 3 oturumdan da herhangi bir sonuç çıkmadı. Bize yapılan suçlamalar arasında sahaya atılan cisimler, maç anında anonsla İsviçreli futbolcuların ıslıklanması ve maç sonu tünel de yaşanan olaylar vardı.’’ Son günlerdeki F.Bahçeli Serkan Balcı’nın sözleriyle ilgili olarak da Bıçakcı, ‘‘Serkan soyunma odasında bazı arkadaşlarına ‘Ben de vurdum’ demiş. Sonra da şaka olsun diye böyle bir şey CUMHURİYET 18 K
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear