23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
6 tYlÜL 2005 SALI CUMHURİYET SAYFA 17 Panel Dnçer Kişoğlu: "Yunanistan, lise mjfredatına sözde Porıtus soykırımı dfersi koymuş. Elakalım, bizim 12 meJekli cMjşünürierimiz tJcğaz'ına düşkün iangı üniversitemizde D«J konuda bir pandi le zaman deJzenleyecekler?" Elektrontk posta: denizsom©cumhuriyetcofn.ir www.<teni2softı.com Tei: 0.212.512 05 05 Fafcs: 0.212.512 44 37 - ABD, acil yardım istemiş... "Nevv Orleans'taki siyahları bombalayacak!" f ABD yardım f istemiş. Yurt | -fıpndaki birliklerini *p çağırsın! Miyet MERKEZİ Ankara'da olan Müzik Eğitimcileri Derneği Genel Başkanı Refik Saydam, eğitim süresi dört yıla çıkanlan liselerde yapılan bir müfredat değişikliğine dikkati çekiyor: Liselerde müzik eğitimi kaldırıldı! Saydam, şöyle diyor: "Talim ve Terbiye Kurulu, liselerin öğrenim süresinin dört yıla çıkışı nedeniyle lise ders dağılım çizelgelerini yeniden belirlemiştir. Kurulun bu konuya ilişkin karanna göre bir kısım liselerin hazırlık sınıfları kaldınlmış, programlar dört yıla yayılmış, genel liselerin tüm sınıflannda haftalık ders saatleri toplamı 30'ar saatle sınırlandınlmıştır. Haftalık ders dağıtım çizelgelerinin en dikkat çeken yanı, liselerin çoğunluğunu oluşturan genel liselerin 9. sınıflannda seçmeli dersler için saat aynlmamasıdır. Lise programlarının 9. sınıflannda yalnızca MüzikAnadolu liselerinde haftada iki saatlik seçmeli ders süresi aynlmıştır. Öğretmen adayı yetiştirdiği varsayılan öğretmen liselerinde bile 9. sınıflarda seçmeli derslere saat aynlmamıştır. Ders dağılım çizelgelerinde getirilen 16-21 arasında ayn seçmeli ders arasında haftada iki saatlik müzik dersi de yer almasına karşın 9. sınıflarda seçmeli dersler için saat aynlmamış olması nedeniyle lisenin ilk sınıfından müzik dersleri fiilen kaldınlmıştır. Oysa önceki yıllarda öğrenciler hem 9. sınıfta hem de bir kısım liselerin hazıriık sınıflannda haftada iki saat seçmeli müzik dersini alabiliyor; program bütünlüğü nedeniyle bu dersleri daha sonraki sınıflarda da okuyabiliyoriardı. Kurulun liselerde müzik eğitiminin kaldınlmasına neden olacak bu karan, eğitbilim ilkelerine, Milli Eğitim Temel Yasası'na, bugüne kadar kararfarın alınışında izlenen genel ilkelere ve bizzat Talim ve Terbiye Kurulu Başkanı Prof. Dr. Ziya Selçuk'un 'kararlann alınışında demokratik katılımın sağlanacağı' yönündeki açıklamalanna aykındır. Ülkemizde ortaöğretim kurumlannın işlevi yalnız yükseköğretime ve mesleğe öğrenci hazıriamakla sınırlı değildir. Genel liseler başta olmak üzere tüm ortaöğretim programlan öğrenciyi aynı zamanda hayata da hazırlar. Öğrenciye hayatı boyunca kullanabileceği temel bilgileri, davranışlan kazandırma işlevini ilköğretimden devralır ve sürdürür. Ne var ki Talim ve Terbiye Kurulu, bakanlıkta bu konuda yapılan çalışmalan yok saymış, müzik dersinin seçmeli olarak alınması bile engellenmiştir." /hımet Önen: "Dünyadaki ıSİIahlann 500 mityonu kötiı niyetli insanlann einde bulunuyormuş. i\i niyetli insanlann kjllandığı silahlar, cnlann ne işlerine yanyordur acaba!" Sentez Zskai Buluç: "12 Eylül paşalannın amaa Tjrk-lslam sentezi ile kaderci bir toplum yetiştirmekti. Türk- Isam derken Tıirkiye'nin başına Kürt-lslam sentezcilerini bela etîiler." SESSÎZ SEDASIZ (!) Memlekete hizmet aşkı depreşti! LİKİDİTESİ 2.2 mılyar yeni lirayı bulan ve bu paranın 840 milyon yeni lirası nakit olan TÜPRAŞ'ın 1.45 miiyar yeni liraya satılacağını öğrenen Kaya Çetin, "Demek oluyor ki TÜPRAŞ'ı alan, imzayı attığı an 750 trilyon lirayı cebe ındirecek" diyor. Bir de TÜPRAŞ'ın taşınmazları ve diğer variıklan var ki o da çift kaymaklı ekmek kadayıfı hesabı. Kaya Çetin'in hesabı da TÜPRAŞ'ı almak üzerine; memleketin büyüklerine ncada bulunuyor: "Bu koşullarda TÜPRAŞ'a ben de talibim. Eğer büyüklerim bana bu fırsatı verirlerse, üretimi azaltma veya durdurma, işçileri işten atma, vergi ödememe, kazancı çokuluslu şirketlerle paylaşma gibi ahlaksızlıklar yapmayacağıma söz veriyorum. Bu yaşa geldim beytülmale el uzatmadım, hırsızlık yapmadım, bir kuruş vergi kaçırmadım, kimseyi dolandırmadım, 24 ay askeriik yaptım, hem okudum, hemi de yazdım, lakin bir baltaya sap olamadım. Kısacası ben namuslu bir vatandaşım. Bir sanayi kuruluşunun başında memleketime hizmet etmek benim de hakkım. Bunu başaramazsam gözüm açık gideceğim. TÜPRAŞ'ın bana verilmesi umuduyla büyüklerimin ellerinden öperim." Yüksek Yerilim Hattı erdinctrtkun yahoo.com Eğitim sistemimiz: Aliyazar, Veli bozar, faturayı öğrenci velisi öder! Medya Dünyası TÜRKERERCAN Aslnda yazımın başlığını 'Medya Dünyası ve Seyirciye Saygı' şeklinde düzenlemek stiyordum. Son on yıldır "Pa- r a için her şey mubahtır" ön- görüsûyle çalışan medya dünyanız, farkındaysanız her şeylerni borçlu oldukları hal- <ı, istedikleri gibi parmakla- inda oynatabilecekleri bir <ukla şeklinde görmeye baş- adılar. Süleyman Nazif'in 'Biraz edep yahu.. El insaf.." şikâyetinden haberi bile ol- ınayan bu kesim, kendilerine komik gelen her şeyi reklam dünyasında uygulamaya baş- ladılar. Geçen aylarda, televiz- yondaki rezil bir programda en ufak bir oyuncu karakteri olmayan, iri gövdeli, yeniyet- ne btr oğlanı "misafir sanat- ç " olarak çıkaran, yine şöhre- te nasılulaştığını hâfâanlaya- madıgımız birkişi; halktan is- teyen kişilerle bu "sanatçı"y\ telefonla görüştürüyordu. Bir a r a halktan henüz çocuk ol- duğu belli bir hanım kız, bu ki- şnin adresini istediğinde, programda "sanatçı" olarak sunulan, bu koca gövdesin- cten başka hiçbir niteliği olma- yan kişı, kıza öyle bir soruyla cevap verdi ki, kanımın don- duğunu hissettim. Bu, o genç kıza oJeğil, tüm Türk halkına. tüm TV izleyicilerine yapılmış çokçirkin birhakaretti.Uzun süre basınımızda bu terbiye- sirliğe birtepki bekledim. Us- telik Güner Ümit olayı orta- dayken.. Fakat "Para.. ne olursa olsunyine para" fikrin- de olan ve halkı kandırma, halkı oyalama üzerine odak- lanmış boyalı basınımızdan, ahlak kalemlerimizden ne bu hayasızlığa ne de program yaptığını sanan bu delikanlıya enufak birtepki gelmedi. Ma- gazin dünyası zaten olağan karşıladı. Bu toplum bu kadar umursamaz bir konuma nasıl gelebilır. Üstelik sunuculuğu yapan gencin medya dünya- sına, boyalı basın tarafından "r'leri söyleyemeyen reklam- cı çocuk" diye allanıp pullanıp sunulduğu henüz unutulma- mışken... Bakıyorsunuz TV'lerde bir kısa oyun, bir dizi.. Sankı hal- ka, seyirciye "Sen cahilsin.. Nerede gülüneceğini bilmez- sin", der gibi. gülünecek bö- lümlerde saçma sapan ünlem- ler ve kahkaha sesleri, türiü re- zillıkler... Halkın iyıce aptal ye- rıne konduğu bir diğer konu reklamlar. Malum kurul, halkın şikâyeti üzerine reklamları sözde dört dakika ile sınırladı. Uyanık reklamcı sınır tanır mı? Boyalı basının kanallanna şöy- le bir bakın.. Reklamlara gir- meden önce "Bu bir reklam- dır" yazısıyla üç reklam geçili- yor. Sonra bu pek reklam sa- yılmaz gibilerden bir reklam daha sunuluyor. Reklamlar başlıyor, reklamlardan sonra yine "Bu birreklamdır" numa- rası ve diğerleri derken, süre yine on iki dakikayı geçiyor.. Nerede alınan sınıriama karar- ları, neredehalkasaygı?.. Halk bu kadar hafife alınmamalı... Yukanda bahsettiğim gibi Gü- ner Ümit olayı ortadayken hiç- bir şey olmamış gibi bu tom- bul genç, dünü çok çabuk unuttuğumuz varsayılarak bir- den piyasaya oyun-reklam yıl- dızı olarak bomba gibi düşü- veriyor. Üstelik magazin gaze- telerinde türlü türlü rezaletlere konu olmaya devam etmek- teyken. Gerçi bunda Sayın Si- nan Çetin'in payı yok dene- mez ama yine de bu saygısız- lık kabul edilebilecek bir şey değildir.. Lütfen beyler. Her şeyinizi borçlu olduğunuz bu halka çok az da olsa biraz saygı... ÇİZGlLİK KÂMİL MASAR4CI kamilmasaracicı mynetcom HARBÎ SEMlHPOROY semihporoyc yahoo.com BULUT BEBEK MRAYÇİFTÇÎ bulutbebek'! hotmail.com "Bfz demcT>irş Pirydil:?"demek birkac iyi insvv, iştc/. &fzim ülkem'tzâe. de bitim fman/arı van. TARtHTE BUGÜN MVMTAZ ARIKAN 6 Eylül tnncnuimtaz-arikan.com HOTEL MAVI OENIZ TÜRKİYENİN CENNET KÖŞESİ, MAVİ BAYRAK ÖOÜLLU, MARMARİS TURMNÇ KOYUNDA DENİZE SIFIR, YÜZME HAVUZU, HAVUZ BAR,SNACK BAR, SABAH,AKŞAM ZENGİN AÇIK BÜFE ODALARDA; MÜSTAKİL ELEKTRİKLİ ŞOFBEN, KUMA, MÜZİK, TELEFON,TV,ŞAÇ KURUTMA. 0-2YAŞ.ÜCRETSİZ . . . . ODADA UÇUNCU KIŞI %5Û INDIRIMLI Odada Gecelik Kişi Başı Yarım Pansiyon Eylül Ekim Bu ngalov 40.00 YTL + KOV 30.00 YTL + KDV O t e l Odası 55.00 YTL + KDV 40.00 YTL + KDV KABCRAJJYA 7 G«oe kal e Geoe Öde REZERVASYON "TEL.O.252.4767190-91 www.hotelmavideniz.com FAX: 0.252.4 76 7007 1nfo@hotelmav1den12.com L/C£ SARS/UYÖfi/ 191-5'TE BU6ÜN, PİrAegAKJK'lH LİCE İLÇ6- Sİ VE ÇEVIIESİNÛE ŞİDP£TÜ 8İH D6PREM CLOü. DİYAR8AİCIR 'LA 6/M6ÖL tC£NTt£& ABA- SINPA BULUMAN ÜCE, 16 BİM NÜFUSUJ SİH KASABAYPI VE PAtiA OA/CE ÖNEAALİ 6İB. bEPÜEM G£ÇtRM£MtÇri. ÜÇÜNCÜ DEHBÇS- &M PEPHEIA KZlŞAĞlKtOA SAYILAM LİC£, ÖĞ- L£ SAArLERJNDE SAÇlArA*/ İLK (6.9) SARStUTIYLA YBSte 6/G OLMUfTU. OEPREM pecÂnen; 2S84 ÎNSANIN KAYBI- NA Ve 8-149 KDNUTUH YIKILMAS/^A VOt- AÇMIŞTt. , PEPKEMoeu SO*JIB4 UCE'NİH Pü- TC KARŞIYAKA SULH HUKUK MAHKEMESİ SATIŞ MEMURLUĞU'NDAN Dosya No: 2005 40 Sanş Satışuıa karar verilen taşınmazlar. 1- Lzmir ili, Çigli ilçesi, Kaklıç köyü, Çiğlı istikâmetinden Tuzla'ya doğnı gıdüirken Kaklıç aynmını geçtikten sonra. Çakabey Koleji'ne gelmeden yaJdaşık 250 metre mesafede yer olup, tapunun Çiğli ilçesi. Kaklıç kövü 501 parselrnde kayıtlı. 2200 va2 mikiarlı tarla vasfinda taşınmazdır. Parseluı tanm amaçlı kullanma imkânı me\cuttur. Jşbu gayrimenkul 5.500.00.-YTL muhammen bedellidir. 2- Aynı adreste olup. tapunun Kaklıç köyü. 504 parselinde kayıtlı, 500 m2 miktarlı tarla vasfinda taşınmazdır. Parsel tanm amaçlı kuJla- nılmayıp boş vaziyette durmaktadır. lşbu gayrimenkul l .200,00 -YTL muhammen bedellidir. 3- Aynı adreste olup. tapunun Kaklıç köyü, 505 parselinde kayrth, 2.600 m2 miktarlı tarla vasfinda taşınmazdır. Parsel tanm amaçlı kul- lanılmayıp boş vaziyette durmaktadır. lşbu gayrimenkul 3.900,00-YTL muhammen bedellidir. Her üç taşınmazm tapu kaydında 2565 sayılı yasanın 20 6 maddesine göre askeri gü\enlik bölgesinde kalmaktadır ve askeri güvenlik bölgesindedır şerhı mevcut olup. taşınmazlar bu şerhler ile yükümlü olarak satılacaktır. İmar durumuna göre her üç parsel de l. derece doğal sit alanı içinde kalmaktadır. lşbu gayrimenkuiler ÜK'nun ilgili maddeleri gereğince açık artırma suretiyle satılacaktır. 1. sıradaki ga\-rimenkulün l. açık artırması 10.10.2005 Pazartesı günü saat 14.15- 14.25'te. 2. sıradaki gayriraenkulün 1. açık artırması aynı gün saat 14.30-14.40'ta, 3. sıradaki gayrimenkulün 1. açık artırması aynı gün saat 14.45-14.55'te Karşıyaka 1. Sulh Hukuk Mahkemesi duruşma salonunda yapı- lacak ve 1. açık artınnada teklif edilen bedeller tasınmazlann muhammen bedelinin o ö60'ı ve masraflan dahil bulmadığı takdirde ihalede en çok artıranın taahhüdü baki kalmak kaydı ile 2. açık artırma tarihı olan 20.10. 2005 Perşembe günü aynı saatlere bırakılacak ve bu artır- malar dahi aynı yerde yapılacak olup. 2. artıımada teklif edilen bedeller taşuımaziann muhammen bedelinin ° o40'ı ve masraflan dahil bul- duğu takdirde alıcısı adına ihale olunacaktır. Ihale damga vergısi, tapu alım harcı ve KDV alıcıya aittir. flıale peşın para ile olup, isteyene on günü geçmemek üzere süre verilecektir. thaleye iştu^k için o 'o20 rusbetinde teminatın satış dosyası adına Akbank Karşıyaka Çarşı Şubesi'ne yannlıp dekontunun ibrazı veya ke- sin ve süresız temınat mektubu ıbrazı gerekmektedir. Şartname ilan tarihinden itibaren herkese açık olup, ihaleye iştirak edenler şartnameyi okumuş ve münderecatını aynen kabul ebni^ sayı- lırlar. İlan olunur. 29. 08.2005 Basın: 41547 GÖRÜŞ BEDRÎ BA11ÜİM Kyotodan Bağdat ve Nevv Orleans'a 'Beyaz Adam' ABD dehşet içinde. Bu ülkenin en şirin ve ince- likli şehirlerinden biri olarak bilinen New Orieans ar- tık bir enkaz. Rastladığım her görüntü bir dram sahnesi. Çocuğunu arayan anne-babalar, sulann içinde yüzen sahipsiz cesetler, içine tıkıştınldıklan stadyumda perişan olup ölenlerya da intihar eden- ler, açlığa terk edilmiş hayvanlar, ilaçsızlıktan ölen yaşlılar, bebekler, on binlere tıımanabilecek kayıp sayısı... Yedi yıl Amerika'da oturdum, sonra da defalar- ca gittim. Nevv Orieans hep oradaydı, Los Ange- les'tan sola sapıp otoyollara kendimi kaptırdığım- da dünyanın en tatlı müzik şehrine geleceğimi bi- liyordum. Bunu hep "ertelenebilir" bir keyif sanı- yordum... Bugün herkes ayakta: Zenci yoğunluk- lu yaşadığı bölgelerde hükümetin ilgisizliği, cana değer verrneyişi... Ben "âbür" Amerika'yı içinden yaşadım. Üç yıl boyunca atölyem Kaliforniya'da, West Oakland'daydı. Uyuşturucu tüccarian, evsiz barksızlar, arka sokak mafya bıçkınlan, açlar, ba- kımsızlar benim dünyamı kuşatan "komşularüı. "O" Amerika'yı iyi bilirim. "White House"un ve Senato'nun ülkeye egemen olduğu idd/a edilen tüm eşitlik ilkelerini raflarda bırakan o görünmez "tercih haklannı" nasıl kullandıklannı... Bilirsiniz, herkes "eşittir", bazılan "biraz daha eşif'l "Beyaz adam"\ iyi tanınm. Geçmişte yerinden yurdundan ettiği Kızılderilileri nasıl imha ettiğini, ar- dından yıllarca çevirdiği filmlerle onlan en az yanm asır boyunca vahşi mahluklar olarak dünyaya yut- turduğunu, daha önce de Avrupalı atalannın aynı senaryolan Güney Amerika'da ve dünyanın dört bir yanında uyguladıklannı bilirim. Dünya sanat tarihi- ni, kendi gözlükleriyle okuyabilmek için, evrensel dünya kültürünü kendilerine "hammadde" olarak gördüklerinı bilirim. Dün Vietnam'da, bugün Bağ- dat'ta, en ileri ölüm makineleriyle yine toprak, pet- rol ve güç aradıklannı bilirim. Umursamadan, ka- nunlara demagojik kılıflar giydirerek... Gyle "ilahi adalet" gibi şeriatçı triplerim yoktur. "Gördün mü işte, etme bulma dünyası" deyip Nevv Orieans 'a "Oh olsun!" diyemem tabii ki... Acaba şu anda kaç tane tarikatçı hacı-hoca zavallı müritleri- ne, dualanyla bu işi kendilerinin becerdiğini yuttu- ruyorlar? Acaba Amerikalılar şu günlerde Irak'ta neden olduklan felaketleri, ölümleri biraz daha de- rinden algılama fırsatı buldular mı? Emin değilim. Henüz orada değiller. Üstelik unutmayalım ki med- yalan, bizim ülkede olduğundan da daha tutsak. Nevv Orleans'ı doğa vurdu. Bağdat'ı ise "Beyaz Adam". "BeyazAdam"şimdi siyahlann çoğunluk- ta olduğu Nevv Orleans'a timsah gözyaşlan dökü- yor. O bölgenin güvenliğini arttıracak 100 milyon dolan ayıramadılar, her gün o paranın üç-dört mis- lini Irak'ta "kahvaltıdan önce" harcıyorlar. Peki, dü- şünmeyi beceren Amerikalılar, en azından Louisi- analılar, "Biz başka masum çocuklann, aileierin üzerine üç kuruşluk çıkar için nasıl ölüm yağdır- dık" diyorlar mı? ABD'nin yalnız kendini düşünen o zavallı, yıkıcı ve bencil tavnnın doğal afetlerdeki artan sorumlu- luğu, bu vesileyletekrargündemegeldi. Sıksık ya- pılan yanlış vurgunun aksine, ABD Kyoto Sözleş- mesi'ni diğer ülkelerle beraber 11 Aralık 1997'de imzaladı, ancak Bush hükümeti Mart 2001 'de bu anlaşmaya karşı çıktıklannı açıkladı. 1987'de im- zalanan Montreal Sözleşmesi'nin uygulama alan- lannı ve sahasını geniş ölçüde arttıran Kyoto Söz- leşmesi'ni sudan sebeplerie sabote eden Bush yö- netimi, böylece "BeyazAdam''ın kendi geleceğini karartmak da dahil olmak üzere, çıkarcılık ve bilinç- sizlikte sınır tanımadığını kanıtladı. İki hafta önce Kyoto sokaklannda doğayı anla- mak, onunla bütünleşmek için, onun sesini kendi küttür izleriyle beraber ele alarak sade ve müteva- zı yollarda kendi çizgisi üstünde derinleşerek ya- şayan insanlaria beraberdim. Evet, gerçekten de "Beyaz Adamlann başı Bush, kendine göre hak- lıydı. Onun kafasında bir adamın Kyoto gibi ömek bir evrensel buluşma noktasında imzalanan derin bir belgeyle hiçbir ilişkisi olamazdı. e-mail: bedbay / tnn.net - Faks: 0212 227 34 65 B U L M A C A SEDAT YAŞAYAN 1 2 SOLD.ANSAĞA: V "Yahudi- bakba, ao- bakb'gıbıad- lar da verilen venohutaben- zer meyveleri kaynaöJarak yenen bitki. 2/ 6 HavvanınBa- tı dillerindeki adı... Nohut patates, tahin ve soganla ya- pılan bir tiir meze. 3/ KııklareLTnin bir ilçe- si... Türk müziğinde bir makam. 4/ Bir tiir 3 bağımsızlığı olan bü- yükil...Birorganımız. 5/ "'\ptal" anlammda argosözciik... Israil ya- pımı bir tiirtabanea.6/ 8 "Merhemlerintelefet- 9 me tabibim / yaralanm kabuJ etmez — benim" (Sey- rani)... Nazi partisinin askeri polis örgütü. IITek par- çalı kadın giysisi... Bir gıda maddesi. 8/ Bir nota... "Doktor—":flkJamesBondfı]mi...Küçükçocukla- n korkutmak içinuydurulmuş yarank. 9/Eski Mısır'da güneş tannsı... "Uzayacağa benzer / Tutuştuğumuz —" (B. Necatigil). YUK\RTOAN AŞAĞIYA: 1/ Her şeyi oluruna bırakan. 2/ İçinde bulaşık yı- kanan musluk teknesi... Bir meyve. 3/Toplumun duygulanru inciten olay ya da durum. 4/Bir top- lulukta çalışan insanlann her biri. 5/Köpek... Ek- lenmiş, ulanmış parça... Yapmacıklı da\xanış. 6/ Başıboş hayvan... Bir nota. 7/Eskrimde kullanı- lan üç silahtan biri..." Sözün — ile düşürgil" (Yu- nus Emre)... Yanarken güzeJ koktuğu için tütsü olarak kullanılan bir ağaç. 8/Bir cins sinek... Gü- zel kaduı. 9/ Toprağın suyunu çekerek yerin ba- taklık duruma gelmesini önleyen ve boyu yüz r metreyi aşabilen bir ağaç. *
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear