Catalog

2 8 AGUSTOS 2005 PAZAR CUMHURİYET SAYFA Parazit ?Sakarya'nın Karasu ılçesınde tatil sitelerinin bulunduğu 32 Evler mevkiındeki camiden sabah namazı okunduktan sonra hoparlörden niye kulak tırmalayıcı parazit yayını yapılıyor? Eteidn^kposta; denizsomwHimhuriyei.com.tr Tel: 0.212,512 05 05 Fak* 0.212.512 44 97 17 - Suç işleme oranı hızla artıyormuş... "Işte, kalkınma hızı!" s ABD: "PKK için elimizde sihirli değnek yok!" Zehirli değnek mi var? Turşucu Işık Işgüden: "Çetin Altan, bir yazısında cumhuriyetin kuruluşunu turşu kurmaya benzetiyor. Şehit """ kanlan da sirkesi olsa gerek!" Bülenfler Süleyman Ekim: "Birinci Bülent, * $ 'Vahdettın hain W* değil' diye çektirdi. Ikınci Bülent, 'Baykal benden servet ıstedi' diyerekçektiriyor." Repertuvar BOĞAZİÇİ Üniversitesi'nin epey eski mezunlanndan Şükrü Server Aya'nın, Boğaziçi Üniversitesi'ndeki 'Ermeni' konferansı için Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'e yazdığı mektuptan: "Böyle bir konferansın bir 'devlet üniversitesi'nde yapılmasının etik çirkinliği dışında, konferansın tarafsız halk kitlelerine ve eski mezunlara dahi kapalı olması, konuşmacılann sicil ve tutumları, dış basın tarafından da istismar edilen bu 'gösteri'nin amaçlannı ispatlamaktadır. Size davetiye yollayan Rektör Hanım, acaba neden bu konuda, oradaki konuşmacılann topunu sol cebinden çıkaracak Robert Kolej 1951 yılı mezunu Prof. Dr. Türkkaya Ataöv'ü, tarihçi Suna Kili'yı, UNICEF Türkiye temsilcisi eski mezun Prof. Dr. Talat Halman'ı, eski büyükelçi mezunlar Mustafa Akşin veya Nurver Nureş'i veya eski bir mezun olarak bendenizi 'dinleyici' olarak çağırmazlar? VodvilSayın Bakan, bu oyunun arkasındaki finansör ve amaçlan, herhalde siz, biz vatandaşlardan daha iyi biliyorsunuz. Bu, reklam edild'ğı gibi 'bilimsel bir konferans' ise, özel bir kulüp kongresi olarak değil, adı gibı, topluma açık olmalıdır. Olmayacağı belli olduğuna göre, sizin değil Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı sıfatınızla, bir Türk vatandaşı olarak, böyle bir toplantıda 'figüran' olarak kullanılma ihtimalini yadırgarım. Okumuş ve okumakta olduğum 'binlerce sahife' tarih kitaplannın ilgili bölümlerinden çıkardığım 'alıntılarla' bu olayın, korkunç bir 'ızam' ve 'saptırma' olduğu, Ingilizce bilenlere, derhal ispatlanabilir. Bu konuda, 'Holdvvater' takma adı ile web sitelerinde 'Tall Armenian Tales' yayınlarının dahi yeterii olacağını sanıyorum. Aynca, elimdeki ciddi alıntılar dosyasını da yeni ilavelerle, oğrenmek isteyenlere gönderebilirim. Mezkur dosyalardan Boğaziçi Üniversrtesi profesörterine de 10 takım yollanmıştır. Fakat bunlar her şeyi bildiklerini sanacak kadar sabit fikirlidirter! Konuya milli hislerle değil, fakat yurtiçinde ve dışında birçok Ermeni arkadaşı olan ve bu nedenle olayın aslını astannı çoğunlukla Türk düşmanı yazarlar'ın kaleminden inceleyerek ve Türk Tarih Kurumu'ndaki Türk veya sair belgelere de hacet kalmaksızın savunabilecek bir kişi olarak, davetini kabul ettiğiniz Rektör Hanım a, en azından, babalan yaşında olan eski mezunları da toplantıya davet nezaketini göstermelerini hatırlatmanızı ve bunu basına da duyurarak hazırlanmış tuzak ve vodvil oyununu bozmanızı, bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak, saygı ile dilerim." Bülend Akdan:" Devlet Tiyatrolan'nın yeni repertuvarı: Toplu Namaz Kılma Gösterisi. 3 perde. Reji: Cinci Hoca." f Bütçe verilerine göre memur zammı MEMUR maaşlarına yapılacak zammın bütçe verilerine göre nasıl hesaplanması gerektiğini hesaplayan Kamil Acar, "Inanmayan oturup hesaplasın" diyor: "önce gayri safı milli hasıladan cari işlemler açığı çıkanlır. Kalan dış ticaret hacmine bölünür. Bölüm pi sayısı ile çarpılarak küp kökünün karesi alınır. Elde edilen sonuçtan dış ticaret açığının ikinci türevi çıkanlarak birinci rakam elde edilir ve unutmamak için bir köşeye konur, ikinci işleme geçilir. Mutlu azınlığın sayısı sekiz, on sekiz, seksen ile çarpılarak mırtsuz azınlık seviyesine getirilir. İki ile çarpılır. Fert başına düşen milli gelire bölünerek ulaşılan sonucun en büyük ortak böleni bulunur. Ona zam yapılacak memur sayısı eklenerek ikinci rakam elde edilir. İkinci rakam birinci rakama bölünür. Bölümden sabit sayı 77.444 çıkanlır. Binde bir ile çarpılarak memura yapılacak gerçek zam oranı olan yüzde 1.131 bulunur. Bunun karşılığı da9YTL427YKR'dir. Buna göre, hükümet kanadının memuriara önerdiği yüzde 3 zam bütçe verilerinin hemen hemen üç katıdır." Yüksek Yerilim Hattı erdincutku n yahoo.com Müzakereler sonucu tam ûyelik rafa kaldınlabilin Müze-kerel ÇED KÖŞESt OKTAY EKİNCt İzmir'de 'Başkan Evi' Tarihi Kentler Birliği'nin (TKB) her toplantısında değilse bile çoğunda dile getirdik. Hatta özel sohbetlerde de üstünde dur- duk. Nasıl ki valiler genelde tan- hi değeri de olan tt konak"larda oturuyorsa. belediye başkanlan da kentin "tarihi bir ev"inde yaşa- malılar... Çünkü belediye başkan- lan "haJk"ı temsil ediyorlar. Ken- tin eski evleri ise halkın "yaşama kü]türü"nün simgeleri... Hele ki bu mirasuı korunmasın- da artık belediyelerin "öncû" ve "etkm" olmalan gerekiyorsa: baş- kanın da "apartman dairesi" ye- nne aynı mirasuı bir örneğini ya- şama mekânı olarak yeğlemesi, •'kentin kültürûnü sahiplen- me"nin en anlamlı göstergesi ola- -aktır. Eski evler. kentin yaşanmışlık- lannuı. toplumun anılarla yüklü belleğinin ve kentlilerin "orah" ûlduklannın kanıtlan ve "kimlik değeıieri"dir. Yerel yöneticiler, kentlerini daha da kimlikli kıla- :ak çalışmalannda, bu evleri so- "MakassEvi" de bu yeni ve anlam- lı işleviyle kent tarihine geçecek. 'Gekceğin başkanlan' da_ Başkan Kocaoğlu'nu bu örnek davranıştan ötürü kutlarken "Fe- ki, ya geleceğin başkanlan?" diye düşunmeden de edemıyoruz. Her belediye başkanı seçilen ki- şinin, kendi konut gereksinimi için olanaklannı "küİtürel mirası kurtarma"ya ayırması, fazla iyi niyetli bir beklenti olmaz mı? Kal- dı ki niyet olsa bile koşullarıryma- yabilir. Bu nedenle TKB buluşmalann- da konuyu her gündeme getirdiği- mizde. *belediye başkanhkkonut- torTnın. öncelikle "yerelyönetim bütçesiyle kamulastırürruş ve res- tore edümiş tarihi evler" olmasını öneriyoruz. Böylece, kentin geçmişine du- yarlılık düzeyi ne olursa olsun ye- rel yönetimi üstlenen her başkan, halkm temsilcisinin tarihsel bir mekânda yaşamasıyla kazanaca- ğı "ıtibar"ı da taşımış olacaktır. ÇİZGlLtK KÂMİL MASARACI kamilmasaraciı mynet.com H A R B İ SEMİH POROY semihporoy@yahoo.com HAYAT EPİK TtYATROSU MUSTAFA BILGÎN hayatepikuı mynet.com ATO'NUN EMNİYET VERİLERİNE OA.YANARAK HAZTRLADl6l RAPO&A GÖRE HlftSIZLIK. yAMKESİCtL±K vb. SUÇLAROA SECEN YIL> OPMNLA X35.5 ARTTS V/4RI. I.5TE. IMDİ UÇT1KI 104 yaşındaki Bornova evi arük "Başkan"ın konutu— iuyarak ve hissederek zenginleşe- cek "kentli duygularTyla başan- b olabilirler. Kocaoğhı'nun öndeıtiği Doğrusu bu önenmize "hayff" diyen belediye başkanı yok; an- cak, önemseyip gerçekleştiıenler de çok fazla değil. Önderlerinden biri ise Izmir Büyükşehir Belediye Başkanı Az- iz Kocaoğta. 104 yıllık bir "Bor- nova Evi"ni ailece restore ederek "ev"lerikıldılar... Tamamen kendi olanaklanyla ve çabalanyla 8 ay gibi kısa bir sü- rede onanmını tamamlayarak kul- lanmaya başladıklan "Levanten" bina için Türkegûl Kocaoğlu di- yor ki: "Tarihi mekânı yaşatarak örnek ohnak istedik. Bu, yıüardır planladığunız bir girişimdi. İz- mir'de geçmişten geleceğe köprü olan bu evleri yaşatmak görevi- mizdir." (Yeni Âsır-19.08.2005) Kentlerinin 5000 yaşında ol- masıyla övünen Izmirliler, bun- dan böyle belediye başkanlannın tarihi bir evde yaşamasıyla da gu- nırduyacaklar... Bornova'nın es- ki sakinlerinden La Fontaine ai- lesinin kente armağam olan Kocaoğlu Ailesi'nin bu giri- şimleri Sevgili Ahmet Pirişti- na'nın özlemlerini de içermesi ba- kunından îzmir için çok anlamlı oldu. Piriştina'mn önem verdiği "kent hizmederi" arasında "sivfl mimarlık örnekleri''nin belediye katkısıyla kurtanlması ve eski so- kaklann "onanlarak yaşaülmaa" özel bir yer tutuyordu. Bayrak- h'daki bir konağı da 'belediye baş- kanhgı konutu' yapmasuıı konuş- muştuk. Şimdi Aziz Kocaoğlu, benzer projeleri gerçekleştirmeyi sürdü- rürken geleceğin başkanlanna da tarihi "ev''lerini bugünden hazır- lamayı programına ahnalı... Kendisi için belediye olanakla- nnı kullanmadan böylesi bir "uy- garhk davranışı"nı göstermiş ol- ması ise Aziz Kocaoğlu'nun kişi- liğini daha da "saygm" kılacak bir örnek olarak anılacaktır. Umanz İzmir'de olanağı bulu- nan "herkes". sayılan yaklaşık 2000"i bulan ve çoğu bakımsız- lıktan harap dunımdaki "eski tz- mir evteri"ni konut olarak kullan- mayabaşlar... oekincifa cumhuriyetcom.tr TARİHTE BUGÜN MI MTAZ ARIKAN 28 Ağustos www. mumtaz-arikan. com DAN/MARKA'DA NAZ/BASKfS/f. 1943'TE BUGÜM, DANİMARKA UÜKÜMETİ /STifza ETrr. B- OÜUYA SAVAfr 'MtM &AŞIMM, MAJİA4A&CA, AİMAM KUVVEnJEfZJUİH İŞGAUNE aGGAMIŞTI. YUgr O/Ş'HA kAÇABİLEAI OEVLET ADAMLARI İSE,İNGİL7&BE'OE TZlPLAKlMlŞTt. BUUU4&,OAHİMAac4'NtN GRÖN- I-AMO 'OAKl ÜSLE&H' MÜTTEFfKLeBrU KULL4 - BlEAKMff, AYN/ ZAAMMDA ÜU<£OE& İZ YÖNE7MEYE SAŞLAU/Ç77 S/Kf ÖA/L£MLE/ZE KAfZŞtU, BAZI PİG>£-MrÇ İŞGALCJLSIS.İ GAHA71SIZ ETMEtZTEYDt'. KA HÜKÜMBT/NE, BU EYLEMCJLE& O/ Çt/CA&AAASI İÇİAI SASKI YAPMAyA ŞAÇIAO/- G O f i i <nLAycAç/SM/i/ fcrsM Y HÜKÛMET, İST/f=# ETMEKTE/J GÖ/SEMEPr.. SÜRMENE İCRA MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN TAŞENIRIN AÇIK AKTIRMAİLANI DosyaNo:2004'107Tal. Bir borçtan dola\ı hacızli ve aşağıda cins, miktar ve değerleri yazılı mallar satışa çıkarılmış olup, Birinci artırmanın 07.10.2005 Cuma günü saat 10.30-10.40 saatleri arasında Sûrmene Çamburnu Bölge Trafık Denetleme Istasyon Amirliği önünde yapılacağı ve o gün kıymetlerin %60'ına ıstekli bulunmadığı takdirde 12.10.2005 Çaşamba günü aynı yer ve saatte 2. artınna yapılarak satılacağı, şu kadar kı artırma bedelinın malın tahmın edilen degennrn %40'ını bulmasının ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacaklann toplamından fazla olmasının ve bundan başka paraya çevirme ve paylann paylaştınna giderlerini geçmesinin şart olduğu, artırmaya iştırak edeceklerin tahmin edilen kymetin %20'si nısbetinde pey akçesi veya bu miktar kadar milli bir bankanın teminat mektubunu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledır. Alıcı istediğinde 7 günü geçmemek üzere mehil verilebilir. Mahcuzun satış bedelı üzerinden %18 oranında KDV'nın, resmi ihale damga pulu, tellaliye, resmi ve mahcuzun teslim masraflannın ahcıya ait olacağı, mahcuzun aynından doğan bırikmiş vergilerin satış bedeluıden ödeneceği ve satış şartnamesinın icra dosyasında gö- rülebileceği, gideri venldiği takdirde şartnamenin bir örneğinin isteyene göndenlebüeceği, fazla bilgi almak isteyenlerin yukanda yazıb dosya numarasıyla dauçmize başvurmalan ilan olunur. Takdir edifcn'degeri: Iira: 22 000,00 YTL Adedi: 1 Cinsi (Niteliği ve önemü özelükleri) 06 TS 383 plakalı Volkswagen marka, 2000 model, hususi oto cinsi, Passat 1.8 125 h p tipi, sedefli sıyah renkte, APT 071781 motor, VWWZZZ3BZYE414390 şasi numarah, 172370 km'de, Volkswagen Gamma marka teypli, lastikleri yan eskimiş. stepnesı, knkosu ve anahtan mevcut, arka sağ çamurluk çizık, ön cam çatlak, ön panjur kınk, ön sol çamurluk sürtmüş halde, Feza marka akülü faal otomobil. Basın: 40531 TC DİDİM SULH CEZA MAHKEMESİ'NDEN Esas No: 2004 44 - Karar Ko: 2004'100 Sanık Metin Yıldınm hakkında yapılan yargılama sonucunda 2918 sayılı yasaya muhalefet suçundan dolayı 2918 s.y. 36/3. md. TCK 119'5: 72. maddeleri gereğince 588.090.000 TL hafıf para cezası ile mankûmiyetıne dair işbu karann adresi meçhul olan sanığa tebligat kanunu uyarınca ilanrndan ıtıbaren 10 gün sonra teblığ edilmış sayılacağı ve bu" hafta ıçerisinde temyiz edilmez ise kesinleşeceği hususu ilgüisine ilanen teblığ olunur. 04.08.2005 Basın: 40613 PANO DENtZ KAVUKÇUOĞLU • 'Edebiyatçılar Avrupa Birliği'ne Karşı mı?' Bugün cuma; "Banş, Demokrasi ve Emek Şen- likleri" nedeniyie iki gündür Dikili'deyim. Osman Özgüven'in uzunca bir aradan sonra yeniden be- lediye başkanı seçilmesiyle birlikte ilçeye farklı bir canlılık, devingeniik gelmiş. Izmir'in bu şirin ilçe- sinin sokaklan tatilcilerle, şenlik katılımcılarıyla cı- vıl cıvıl. SHP'li başkan çok yoğun bir şenlik prog- ramı hazırtamış; dört gün boyunca açık oturum- lar, konferanslar, söyleşiler, atölye çalışmaları, re- sim ve karikatür sergileri, konserier birbirini izle- yecek. Programın bir bölpmünü de sevgili Sevgi Özel hazırlamış, Erdal Öz'le beni de "Edebiyatçılar AB'ye karşı mı?" başlıklı bir panelde konuşmacı olarak görevlendirmiş. Konu zor, ama ne yapalım dostlara karşı boynumuz kıldan ince, dilimizdön- düğünce bir şeyler söylemeye çalışacağız. Aslın- da panelde iki konuşmacı daha vardı, ne yazık ki sevgili Doğan Hızlan gelemiyor, bir mesaj gönde- riyor, Refik Durbaş ise henüz ortalarda yok. Bü- yük olasılıkla iki kişi yürüteceğiz paneli. "Konu zor" dedim, öyle ya edebiyatçılar AB'ye karşı mı, değil mi, bunu nereden bileyim? Karşı olanlan da, olmayanları da vardır. Sözgelimi Erdal öz de, ben de karşı değiliz, dün kendisine sordum, Demirtaş Ceyhun dostumuz kesinlikle karşı. Bir de sabah kahvaltısında çizerlerimize sorayım de- dim; Tan Oral, "Koşullanm var" dedi. Musa Kart "sıcak baktığım" söyledi, Semih Poroy ile Ercan Akyol da karşı olmadıklannı söylediler. Panel sı- rasında darda kalırsam bu anket sonuçlannı ka- muoyuna açıklayacağım. • • • Karşı değilim, dedim, ama benim de koşullanm var doğal olarak. Çünkü Brüksel, müzakerelerin başlangıç tarihi olan 3 Ekim yaklaştıkça iyice cıvı- yor, 0 cıvıdıkça bir AB yandaşı olarak benim de te- pemin tası atıyor. Diyeceğim 0 ki, bu cıvıklık daha da ileri gidecek olursa, "Haydi arkadaş, başka ka- pıya!" demem bir an meselesi. Sabnn da bir so- nu var çünkü. Bu şirin beldede, bu yaz günü böyle ciddi ko- nularia boğuşmak başlı başına talihsizlik gerçek- ten. Kıyıda insanlar güneşleniyorlar, yüzüyoriar, ağaç altı gölgeliklerde şoğuk bir şeyler içip serin- liyorlar, ben ise bir otel odasında dışandan gelen dalga seslerini duyarak, o dalgalarla oynaşan in- sanlan kıskanarak son haftalardaki Brüksel kay- naklı cıvıklıklan düşünüyorum. Biraz önce gazetelere bir göz attım; Cumhuri- yet'teki bir haber içimi serinletti. Almanlann ünlü DerSpiegel dergisi ülkenin en tanınmış araştırma kuruluşlanndan biri olan Infratest'e bir anket yap- tırmış. Anket sonuçlarına göre Batı eyaletlerinde- ki insanlann yüzde 50'si, Doğu eyaletlerinde ise yüzde 73'ü "Kari Man'ın kapitalizm eleştirisini bugün de değerli" buluyorlarmış. Dergi, bu sonuç- lan Kari Marx'ın büyük bir resmiyle birlikte "Haya- let geri döndû" başlığıyla kapaktan vermiş. Inanıyorum, benzer bir araştırma bugün Fran- sa'da, Belçika'da, Italya ya da Hollanda'da yapıl- sa sonuçlar yaklaşık olarak Almanya'daki gibi çı- kar. • • • Avrupa ekonomileri son yıllarda dar bir boğaz- dan geçiyor, boğaz daraldıkça da çalışanlara ve- rilmiş sosyal haklar birer birer geri alınıyor. Tarih- lerindeki sosyal haklar mücadeleleri uzun dönem- leri kapsayan Avrupa toplumları, özellikle de çalı- şan kesimler bu "gerialış" sürecine haklı birtep- ki gösteriyoriar. Almanya'daki araştırma sonuçla- n bu yolda önemli bir mesaj. Yine Almanya'da ya- pılan başka bir araştırma, seçmenlerin yüzde 12'si- nin önümüzdeki seçimlerde oylarını sosyal de- mokratlann solunda yeni oluşan "Sol Biriik"e ve- receklerini gösteriyor. Bu, Almanya'da bir "ilk"ve ayn bir mesaj. "Hayalet", Avrupa'nın üzerine gerçekten geri dönüyorsa, ben de oldum olası uslanmaz bir "ha- yaletsever" olarak Avrupa Birliği'ne neden karşı olayım? e-posta: dkavukcuoglu@superonline.com BULMACA SEDAT YAŞAYAy SOLDANSAĞA: 1/Birlikte ya- pılmasına ka- rar verilmiş bir işten ca- 3 yan kimse. 2/ Yavru, ço- cuk... tskam- bildekı dört renkten biri. 3/ Bir şeyi bir 3 kimseye ya da nedene bağlama... Donuk renkli.4/"VTzon"da denilen kürk hay\a- 2 nı... Sodyum ele- 3 mentinin simgesi. 5/ 4 Kızılırmak Delta- sı'ndaki ormanın adı. 6/ Italya'nın en uzunırmağı... "Pan- 8 car pezik değil 9 mi/Yürek — değil mi/Ben sevdim eller aldı/ Ba- na yazık değil mi" (Türkü). 7/Mersin'in Silifke ilçesinde antik kent... Çamaşınn az kirli ve köpük- lü son suyu. 8/ Kumarda ortaya sürülen para... Üzüntülü düşünce durumu. 9/Halk dilinde varis hastalığına verilen ad. YUKARIDAN AŞAĞIVA: 1/ Kimononun beline bağlanan, ipekten yapılmış uzun Japon kemeri... "Yenidünya aslanı" da deni- len yırtıcı hayvan. 2/" — Sonu" : Adalet Ağaoğ- lu'nun romanı... Çok iri bir maymun. 3/Ünsüzle bi- ten bir sözcüğün, ünlüyle başlayan sözcüğe bağla- narak okunması... Üye. 4/Fazladan kılınan namaz ya da tutulan oruç... Bir zaman birimi. 5/Cılız, za- yıf. 6/ tlkel bir silah... Siyasal inancını gizleyen kimse. II Bir şeyin fiyatım artırma... Borç ya da ödünç verme. 8/Dava... Bir peygamber. 9/Bir dev- letin başka bir devlete yaptığı bildiri... "BayTam gelmiş neyime/ — damlar yüreğime" (Türkü).