Catalog

2© AĞUSTOS 2005 CUMA CUMHURİYET EKONOM ekonomi@ cumhuriyet.com.tr Ana sektör olarak finansı belirlediklerini söyleyen Şahenk, bankayı daha da büyüteceğini açıkladı m Garanti'de anlaşma tamam• Doğuş Grubu ile General Electric, Garanti Bankası'nın yüzde 25.5 hissesinin 1.55 milyar dolara satışına yönelik anlaşma imzaladı. Ekonomi Servisi - Do- ğuş Holding ve General Electric Consumer Finan- ce*nin (GECF) Garanti Bankası'nın yüzde 25.5 hissesüıi satın alması ko- nusunda anlaşmaya var- dı. Garanti'den yapılan açıklamaya göre, GECF, Doğuş Grubu'ndan, 1 milyar 556 milyon dolar karşılığında Garanti'nin yüzde 25.5'ini satın ala- cak. Garanti Bankası his- selerinin yüzde 100'ünün 6.1 milyar dolar olarak hesaplandı, satışa konu 53 milyar 550 milyon adet hissenin toplam be- deli 1 milyar 555 milyon 500 bin dolar olarak belir- lendi. GE, söz konusu miktan peşin ödeyecek. Doğuş Grubu ve Gene- ral Electric (GE), Garan- ti Bankasf nı eşit ortaklık prensipleriyle yönetecek. Garanti Bankası Yönetim Kurulu'nun 5 üyesini Do- ğuş, 4 üyesini GE önere- cek. Garanti Bankası Yö- netim Kurulu Başkanlığı- nı Ferit Şahenk, Genel Müdürlük görevini Er- gun Ozen sürdürecek. Hisse devri ilgili ma- kamlann onayı ve banka sandıklannın SSK'ye devrini öngören düzenle- menin yürürlüğe girmesi- nin ardından gerçekleşe- cek. Alıcı, diğerhissedar- lara çağnda bulunacak. Doğuş Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ferit Şa- henk, Garanti Banka- sı'nın GE ile ortaklığının bankacılık sektörüne çok şey kazandıracağını belir- terek; "GE ile beraber sektörde öncü ve Kder bir konumda Uerleyeceğimi- ze inanryorum" dedı. Şahenk, Garanti Ban- kası ile finansta, Volks- wagen ile de otomotiv sektöründe büyüyecekle- rini vurguladı. Turizm ya- tınmlan, inşaat ve medya alanında faaliyetlerin de- vam edeceğini söyleyen Şahenk; "Bildiğimiz sek- törierde rekabetçi olarak emin adımlarta en rvi şe- kilde hizmet etmeye de- vam edeceğjz" dedi. General Electric Con- sumer Finance'ın (GECF) Avrupa Başkanı Dan O'Connor, Garanti Bankası'yla ilgili yatırım- larmın, AvTupa'nın önemli bir pazannda stra- tejik olarak büyümeleri için mükemmel bir firsat olduğunu açıkladı. Garanti Bankası Genel Müdürü Ergun Özen de, "GE'nin global deneyim- lerinden yararianacağız. Onun için ben çok fayda- b bir ortaklık olduğunu düşünüyorum" dedi. Doğuş Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ferit Şahenkile General Electric Consumer Finance'ın (GECF) Avrupa Başkanı Dan O'Connor, anlaşmanın ber iki grup için yararb oiacağını behrtnler. 21.7 MlLYAR DOLAR Türkiye'nin 3. özel bankası Ekonomi Servisi - 1946'da kurulan ve 1983'te finans, sanayi ve hizmet sektörle- rinde faaliyet gösteren Doğuş Grubu'na katüan Garanti, 21.7 milyar dolara ulaşan aktifbüyüklüğuyle (30 Haziran 2005 itiba- nyla) Türkiye'nin en büyük 3. özel banka- sı konumunda yer alıyor. Halen yüzde 55.1 'lîkhissesi Doğuş'a ait olan Garanti'nin sermayesinin yüzde 44.9'u halka açık. Garanti, 10 bine yakla- şan çahşanlan, yurtiçindeki 403 ve yurtdı- şında Lüksemburg, Malta, Kıbns'taki şu- beleriyle; kurumsal, ticari, KOBl ve birey- sel müşterilerine çok yönlü finansal hiz- metler sunuyor. Hollanda, Rusya'da da bankası bulunan Garanti, Çin'de temsilci- liği olan ilk ve tek Türk bankası. Garanti Bankası'nın Borsa'da işlem gö- ren hisse senetleri, 1. seansta yüzde 2.17 değer kazandı. Doğuş Holding ve GE'nin, anlaşmaya varmasının açıklanması üzeri- ne, Garanti Bankası'nın ÎMKB'deki hisse senetlerinin sırası, seansın ilk 1.5 saatlik di- üminde işleme kapatıldı. Şirketin konuya üişkin açıklama göndermesinin ardından saat 11.00 itibanyla tekrar işleme açılan hisseler, en düşük 3.74 YTL en yüksek 3.90 YTL fıyat aralığında işlem gördü. GE 6 temel konuda lOOülkede faaliyette GE, her biri kendi birimleriyle hizmet veren GE Consumer Finance (GECF), GE Commercial Finance, GE Healthcare, GE Industrial, GE Infrastructure ve NBC Universal olmak üzere 6 temel iş kolu vasıtasıyla 100'den fazla ülkede faahyet gösteriyor, dünya çapında 300 binden fazla çalışanı istihdam ediyor. General Electric'in altı temel işkolundan biri olan GE Consumer Finance, 41 ülkede, tüketicilere, perakendecilere ve otomobil bayilerine kredi temin ediyor. GE Consumer Finance'in toplam varlıklan 151 milyar dolar düzeyinde. GE'nin 2004 yılı gelirleri 152.4 milyar dolar, kân ise 16.6 milyar dolar oldu. GE, 1948 'den bu yana bulunduğu Türkiye'de enerji, uçak motoru, sağlık teknolojisi, tüketim mallan ve endüstriyel ürünler, ileri işlenmiş ürünler, su teknolojileri, ekipman ve proje finansmanı. medya ve mühendislik alanlannda faaliyet gösteriyor. Şirket, Türkiye'de 800'ün üzerinde çalışan istihdam ediyor. Yimpaş yöneticileri için suç duyurusu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Sermaye Piya- sası Kurulu (SPK), Yim- paş GmbH yöneticileri hakkında suç duyurusun- da bulunma karan aldı. SPK, dünkü toplantısın- da, hisse takası nedeniyle Yimpaş Holding AŞ, Yimpaş Gıda AŞ ve Yim- paş Ihtiyaç AŞ'nin 30 Eylül 2004 tarihi itibany- la toplam 34 milyon 203.2 bin YTL tutannda zarara uğratıhnası işle- miyle ilgili talebin söz konusu şirketler tarafin- dan yerine getirilmemesi ve şirketlere verilen süre- ler sonunda konuyla ilgili herhangi bir işlem yapıl- maması nedeniyle bu şir- ketlerin yönetim kurulu üyeliği görevinde bulu- nan şu kişiler hakkmda suç duyurusunda bulun- ma karan aldı: "Dursun Uyar, AbduBah Örnek, Mebmet Kaplan, Şükrü tbiş, Muzaffer Halıa td- risKartaLMustafaTe- oman Turan, Hakan Üyas Aydoğan, Bayar Demir, KadirŞöhreLAfina Çoban, Ahmet Koçak, Mehmet AM Lekesiz, Sal- BıMetinYüceLMustafa Dağ, Mehmet Muti Yavuz, Atay Çoban." Ihaleye katılacak yatırımcılann 19 Eylül'e kadar belgelerini teslim etmeleri gerekiyor Telsim, 2.8 milyar dolara satdık • Imar Bankası 'ndan kaynaklanan alacaklar nedeniyle fon tarafından satışa çıkanlan Telsim'de, ihale 13 Aralık'ta yapılacak. ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF), Imar Banka- sı'ndan kaynaklanan ala- caklar nedeniyle el koy- duğu Uzanlar'a ait Türki- ye'nin ikinci büyük GSM operatorü olan Telsim'i, 2 milyar 804 milyon dolar- lık muhammen bedelle satışa çıkardı. TMSF'nin Resmi Ga- zete'nin dünkü sayısmda yer alan ilanında, Tel- sim'in satışı "ticari ve ik- üsadi bütünlüksaüş ilanı" olarak duyuruldu. Ilanda, ihalenin kapalı zarf ve açık arttırma usullerinin birlikte uygulanmasıyla gerçekleştirileceği bildi- rildi. Başvunılar 19 Eylûl'e kadar Ihaleye katılacak yatı- rımcılann önyeterlilik in- celemesi için gerekli bel- geleri en geç 19 Eylül 2005 günü saat 16.00'ya kadar satış komisyonuna teslim etmeleri gerekiyor. Inceleme sonucunda, ön- yeterliliğe sahip olduğu belirlenen katılımcıların ise en geç 5 Aralık 2005 tarihine kadar kapalı zarf- la mali tekliflerini verebi- lecekler. Önyeterliliği ge- çen katılımcılann aynca, ihaleye katılabilmek için 140 milyon dolarlık temi- nat yatırması gerekiyor. İhale 13 Arahk'ta İhale 13 Aralık 2005 günü saat 10.00'da TMSF'de yapılacak. Ka- palı zarfla verilen mali tekliflerin açılmasıyla başlayacak ihalede, açık arttırmaya katılmaya hak kazananlann listesi oluş- turulduktan sonra, açık arttırma aşamasına geçi- lecek. İhale, TMSF Kuru- lu'nun onayıyla sonuç- landınlacak. Kurul en yüksek teklifin muham- men bedelin altmda kal- ması halinde ise açık art- tırmaya katılma hakkı el- de etmiş olan teklif sahip- leriyle ihaleye pazarlık usulüyle devam edilmesi yönünde karar alabilecek. Ikea, Türkiye'denmemnun İSTANBUL (AA) - Türkiye'deki ilk mağazasını îstanbul Ümraniye'de kuran Isveç kökenli mobilya ve ev aksesuvan mağaza zinciri IKEA'run ikinci mağazası, önümüzdeki yıl bahar aylarında Izmir Bornova'da açılacak. IKEA Türkiye Genel Müdürü Mikael Bartrofif. ilk mağazanın 5 Mayıs 2005 tarihindeki açılışından bu yana rüketicilerden yoğun ilgi gördüklerini belirterek, dört yıl içerisinde açmayı öngördükleri 4 mağaza ve bir lojistik merkezi projesinin planlandığı şekilde yürüyeceğini dile getirdi. Daha ileri dönemlerde talebe ve ilgiye göre daha fazla mağaza açma konusunu değerlendireceklerini anlatan Bartroff, "İkinci mağaTamız 2006 bahannda Izmir Bornova'da açılacak. Îstanbul ve Ankara'da IKEA mağazalan açılacak. Açüıştan beri mağazaya olan ilgi, yoğun şekilde devam ediyor. Ziyaretçi sayımız 1 miryonu geçti" diye konuştu. NOTDEFTERÎ ZEKERtYA TEMİZEL Türkiye'nin Enerji Faturası Kabarırken... Türkiye'nin enerji faturası öngörülemeyen bir şekil- de kabanyor. Dış Ticaret Müsteşarlığı (DTM) verilerine göre bu yı- lın ilk attı ayında Petrol ve petrol ürünlerine yapılan öde- me, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 42.8 arta- rak 5.2 milyar dolara yükseldi. (Bunun 3.8 milyar do- lan petrol.) Doğalgaz ve petrol gazları için yapılan ödeme de, fi- yatlar petrol fiyatlanna endeksli olduğu için, aynı şekil- de artıyor. Doğalgaz ve petrol gazlanna ödenen mik- tar ilk altı ayda yüzde 54.8 oranında artarak 3.1 milyar dolar oldu. "Bu artış süremez, konjonktürel olarak artan petrol fiyatlan düşecek ve 2005 yılı ortalaması 40 dolann al- tında olacak" diyenlerin kestirimleri tutmayacak gibi. Şimdiden ortalama fiyat 47 dolan aştı. Dünyanın Petrolde kalıcı yüksek fiyat dönemine gir- diğini artık kabullenmek gerekiyor. Bu artış kuşkusuz önemli sonuçlar doğuracak. Enerji fiyatlannın artması maliyet enfiasyonuna ne- den olacak, bu durumda özel tüketim ve toplam tale- bin gerilemesi sonucunda ekonomi durağanlığa sürük- lenecek. Para politikası enflasyon nedeniyle daraltıcı bir yönde gelişirken, maliye politikası da artan borçlar nedeni ile seyyaliyetini kaybedecek, durağanlığı des- tekleyecek. Birçok üretim alanı, enerji fiyatlan nedeniy- le rantabilitesinı yitirdiği için bu alanlarda faaliyette bu- lunanlar rekabet gücünü kaybedecek, belki de üretim- den çekilecek. Bu gelişmeler karşısında, yapısal değişim program- lannı gerçekleştiremediği için, Türkiye de yeni petro! kri- zinin bedelini ağır şekilde ödeyen ülkeler arasında yer alacak. • • • Bu öngörülere kuşkusuz yine dudak bükenler ola- cak. Petrol fiyatlannın iki yıl içerisinde 70 dolarlar düzeyi- ne yükseleceği öngörüsü bu sütunlarda 23.7.2003 ta- rihinde, yani bundan tam iki yıl önce yer almıştı. Üste- lik bu öngörüde bulunulduğunda petrol fiyatlan henüz 40 dolann çok attındaydı. Şimdi petrol fiyatlan 70 dolar sınınnda. Kasırgalar, ra- fineri anzalan bahane. Finansal hareketler için her gün onlarca bahane üreten spekülatörler, petrolfiyatlaniçin de bahaneler üretmeyi sürdürüyorlar. Ancak artışın nedenleri net olarak biliniyor. Dünya Petrol arzı petrol talebini karşılayamıyor. Çin ve Hindis- tan'ın dünya petrolünden daha fazla pay alma talep- leri, ABD'nin petrol bölgelerine yönelik demokrasi(!) projeleri ile yaşam alanlan konusundaki yaklaşımlan petrol fiyatlannı daha da arttıracak. Demokrasi hava- riliğine soyunarak dünyanın jandarmalığını üstlenen ABD'nin bu projelerin maliyetini başka ülkelerden çı- karmayacağını düşünmek zaten büyük saflık olurdu. • • • Bu gelişmeler karşısında Türkiye'nin politikası ne? Hükümetın politikası, gelişmeleri izleyerek sonuçlar olumlu ise sahiplenmek, sonuçlar olumsuzsa olayın so- rumluluğunu üstlenmekten kaçınmak. Dünyadaki pet- rol fiyatlan büyük dalgalanmalaryaşarken, "olaybizim dışımızda gelişiyor" diyerek eli kolu bağlı oturmak. Oysa hükümetin görevi, petrol fiyatlanndaki gelişme- lere göre ülkenin enerji politikasını yeniden şekillendir- mektir. "Petrol fiyatlannın yüksek seyhni sürdürmesi olanaksızdır" diyerek krizi beklemek yerine, petrol fi- yatlannın kalıcı yüksek düzeyi sabitlemesi olasılığına karşı bir B planını hazır tutmak, hatta zaman yitinme- den yürürlüğe koymaktır. Ülkenin enerji politikasının, ağırlıklı olarak petrol ve doğalgaza bağlanarak, dışa bağımlı haie getirilmesin- den sonra, petrol fiyatlan üzerindeki gelişmeleri çare- sizlik içerisinde izlemek bir politika olamaz. Bu durum karşısında ülkenin kısa ve orta vadeli po- litikalannın yürürlüğe konulması, daha önceki politika- lann doğuracağı olumsuzluklan giderecek yeni önlem- leri alması gerekmektedir. AB ülkeleri 2010 yılına kadar toplam enerji gereksi- nimlerinin yüzde 25 ini, başta güneş enerjisinden elekt- rik üretimi olmak üzere, yenilenebilir enerji kaynakla- nndan sağlanması konusundaki politikalan yaşama geçirerek enerjide dışa bağımlılıktannı hızla azaltmaya çalışıyorlar. Türkiye, yenilenebilir enerji kaynaklan açısından sı- nırsız potansiyeline karşın yerinde sayıyor. Geleceğin enerji kaynağının değerlendirilmesi konusunda adım atmıyor. BİO yakrtlar konusunda sınırsız olanaklara sa- hip olan Türkiye, yeni bir strateji ortaya koymuyor. Türkiye, topraklannın attında bulunmayan enerjiyi, yerin üstünde tarlalarda üretme olanağına sahip. Ama kamunun eli kolu bağlanmış, Ülkenin enerji politikası piyasaya bırakılmış. Piyasa da petrol spekülatörierinin elinde. Bedelin nasıl ödeneceği de onlann umurlannda mı? temizel(g cumhuriyet.com.tr ÎSDEMİR'de tüzük tarü§ması tSKElSDERUN (AA) - Çelik-lş Sendikası Iskenderun Şube Başkam Ceogiz Gül, ISDEMÎR'in bugün Ankara'da gerçekleştirilecek genel kurulunda yapılmak istenen tüzük değişikliklerine itiraz edeceklerini bildirdi. Gül, genel kurula hissedar olarak katılacaklanm hatırlatırken, tüzük değişikliğiyle 9 kişiden oluşan yönetim kuruluna Özelleştirme İdaresi'nden girecek bir üyede tüm yetkilerin toplanmasımn yanlış oiacağını, bu kişinin 8 üyenin alacağı karan tek başına alacak yetkiyle donatılmasının kabul edilemeyeceğini ve buna karşı çıkacaklannı söyledi. MALİYE YAŞAMINDAN /MUSTAFA PAMUKOĞLU pamukm o superonline.com TC BAŞBAKANLIK HAZİNE MÜSTEŞARLIĞI'NDAN TEB Sigorta Anonim Şirketi sigorta mevzuatının gerektirdiği şartları ve kanuni formaliteleri yerine getirerek Hukuksal Koruma Sigortası branşında faaliyet göstermek üzere ruhsatname almış bulunmaktadır. 7397 sayılı Sigorta Murakabe Kanunu hükümleri uyarınca ilan olunur. - Okuyucular feryat ediyor. Antalya Belek'te golf ve turizm alanı yapmak için ormanlar kesiliyormuş. Doğal kay- naklarımızı maddi kazançlar uğruna feda etmesek olmaz mı? Gerçi doğa bir gün intikamını öyle veya böyle alı- yor ve alacak. - Boğaziçi köprüsü onarılıyor. Hiçbir önlem alınmadan yapılan bu onarım nedeniyle alttaki tüm yerleşim mer- kezlerinde korkunç toz tabakası birik- ti. Hem sağlık yönünden sakıncalı hem de büyük bir maliyet yaratmış durum- da. Bir şey yaparken sonuçlarını dü- şünerek gerekli tedbirieri alsak olmaz mı? - Ibrahim Tatlıses büyük bir ses ve yorumcu. Artık düğünlerde, magazin- sel yerlerde değil de büyük orkestra- larla konser salonlannda konser verse, Tatlıses Konservatuvannı kursa, kendi gibi büyük sesleri yetiştirse, sanatın duayeni olsa, sanata ve ülkeye daha Olmaz mı? Her Şey Para mı? yararlı olmaz mı? Her şey para mı? - Çok önemli ülke meselelerini dü- şünmek, tartışmak varken yıllar geç- tikten sonra ortaya atılan iddialaria reyting ve kazanç sağlamak için her- kesle yarışa girip ortalığı bulandırma- sak olmaz mı? Her şey maddiyat mı? - Konuları sorun, sorunları konu ya- parak bu ülkeye zarar veriyoruz. öme- ğin Güneydoğu'da bir sorun değil Türk ekonomisinin zaaflarından kaynakla- nan dengesizliklervar. Dengeli kalkın- ma, güçlü ekonomi, yüksek düzeyde kişi başına düşen milli gelir yarattığı- mızda tüm sorunlann ortadan kalka- cağını düşünsek olmaz mı? - Petrol fiyatlannın artışının ülke eko- nomisini zayıflattığını görüp çılgınca benzin tüketmesek ve rahatımızdan fedakârlık yapsak olmaz mı? - Ülkemizin kayıt dışı ekonomisi ve yastık altı zenginliği ile övünmeyi bıra- kıp milli gelirimizi üretime dayalı büyü- me ile arttırmayı başardığımızda kur- tulacağımız düşüncesinde mutabık kalsak olmaz mı? - Bireysel kazançlar uğruna mülkle- rimizin yabancılar tarafından yağma edilmesinin yarın oralardan onları çı- kaımak için büyük meselelerie bizi baş başa bırakacagını düşünerek adım at- sak olmaz mı? Her şey para mı? - Şu anda Istanbul'da ve turizm alanlannda geceleri korkunç gürültü kirliliği var. Nasıl olursa olsun eğlenme ile kaliteli eğlenme aynmına varsak ve kalrteyi ön plana çıkarsak olmaz mı? Her şey para mı? - Gençlerimiz bedelli askerlik konu- sunda ısrar edeceğine bu ulusun çok düşmanının olduğu bilinciyle "Asker- liği öğrenmem, o disiplini tatmam ge- rekir" diye düşünse olmaz mı? Inanın kaytarmadan yapılan askerlik sivil ya- şantının en küçük nimetlerinin bile ne kadar önemli olduğunu insana öğreti- yor. Belki diyeceksiniz ki eğitim mali- yeti üretim faydasına dönüşse daha iyi olur. Evet bu matematiksel olarak doğrudur. Ama bundan önce kayrt dı- şı ekonomiyi ortadan kaldınrsak as- kerlik maliyetini ihmal edebiliriz. - Müteahhitlerimiz ihale yoluyla al- dıklan işleri uzattıkça uzatıp daha faz- la kazanç demeyip, makul kârla yetin- seler olmaz mı? Gecikmelerin kaybe- dilen zaman, çevre ve altyapı sorun- ları gibi nedenlerle ülke ekonomisini baltaladığını ihaleye verenler ve müte- ahhitlerimiz düşünseler olmaz mı? Çoğunuzun "neden olmasın" dedi- ğini duyuyor gibiyim, yoksa yanılıyor muyum?