Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
22 AĞUSTOS 2005 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA
|\ I j I i I U J \ kultur(acumhuriyet.com.tr
Beni Hatırlamak' Hollanda'da
• Kultür Senisi - Genç fotografçı AJi
Taptık'm 'Beni Hatırlamak' (remembering me)
adlı fbtoğraf çalışması 12. Noorderlicht Fotoğraf
Festivali'nden davet aldı. Hollanda'nın
Groningen kentinde düzenlenen festivale her yıl
yurtdışından çok sayıda fotoğraf sanatçısı
katılıyor. Taptık'ın günlük fotoğrafiardan ve kent
manzaralanndan oluşan çalışrnası daha önce
Belçika ve Polonya'da sergilendi. ITÜ Mimarlık
Fakültesi öğrencisi olan Taptık; daha önce Geniş
Açı dergisinin 'Türk Fotoğrafknda Genç
Solukiar' sergisi de dahil olmak üzere yurtiçı ve
yurtdışında birçok toplu sergiye katıldı. Festival
kapsamında açılacak 'Traces - Omens' (îzler ve
Işaretler) adlı sergi 3 Eylül - 1 1 Ekim tarihleri
arasında zıyarete açılacak. Fotoğraf ve zaman
ilişkisini inceleyen sergide; aralannda Ken
Schles, Francesco Zizola, Trent Parke ve Larry
Fink gibi ünlü fotoğrafçılann da bulunduğu 18
ülkeden 43 fotoğraf sanatçısırun yapıtlan yer
alıyor.
Belgeselcifere 'Rastgele'
• Kültür Servisi - Türkiye'nın ılk 'balıkçılık
ve deniz' konulu festivali olan "Foça Rastgele
Uluslararası Balıkçı ve Deniz Belgeselleri
Festivali', 25 - 28 Ağustos tarihleri arasında
beşinci kez düzenlenecek. Festıvalde;
balıkçılar, doğa korumacılan, belgesel
sinemacılar, sanatçılar, bilim adamlan, sivil
inisiyatıfler ve kamu görevlilen Foça'da bir
araya gelecek. Festival, Altay'ın vereceği
konserle 25 Ağustos akşamı Izmir Kayıklan
ergisi ve açılış kokteyli ile başlayacak.
Etkinlikte, 6 yabancı ve 7 tane de Türkiye'den
olmak üzere toplam 13 belgesel film
gösterilecek. Akşamlan belgesel gösterimleri
sürerken gündüzleri ağ onarma. olta bağlama,
bahk tutma, sutopu ve tekne yanşlan
yapılacak. Kemai Anadol, okurlanyla
söyleşirken bir yandan da konusu mübadele
olan kitaplarını ımzalayacak. Bu yılki söyleşi
konulan ise 'Avrupa Birliği ve Türkiye
Balıkçılığf, "Izmir KayıklarT ve 'Uluburun
Il'nınhıkâyesi'.
Allianoi Kurtaraıa Kazısı
• BERGAMA (AA) - Tarım alanlannın
su ıhtıyacının karşılanması içın Yortanh
Barajı'nın yapımının bir an önce
bitirilmesini isteyen ve Allianoi Antik
Kentı'nde sürdürülen kurtarma kazısı
çalışmalannın baraj inşasını geciktirdiğini
ılen süren bir grup Bergama köylüsü,
bugün traktörleriyle eylem yapacak.
Yortanlı Barajı'nda planlandığı gibi Kasım
ayında su tutulmaya başlanmasını isteyen
Bergamalı köylüler, yarın saat 09.30'da
Bergama - Izmir - Çanakkale kavşağında
toplanarak buradan traktörleriyle konvoy
halınde Yortanlı Barajı inşaat alanına
t. decek. Eylemde Ayaskent, Bölcek,
Göçbeyli, Yenıkent ve Zeytindağ belde
belediyelerinin düzenleyicileri de yer
alıyor. Bergama Ziraat Ödası ve Yortanlı
Barajı Çiftçi Eylem Komitesi Başkanı
Bedn Çakmaklıoğulları yaptığı açıklamada,
barajda kasım ayında su tutulmaya
başlanacağını bildirdi.
ABD Penguenleri sevdi
0 LOS ANGELES (AFP) - 'Penguenlerın
Yürüyüşü' ABD'de en çok izlenen ve
DVD'si satılan Fransız filmleri
sıralamasında ikinci sırada. 'Beşinci
Element'in ilk srrada olduğu listede,
seMmli penguenler ülkemizde de büyük
ılgı şören 'Amelie'yi de geride bırakmış
oldular. 'Penguenlerin Yürüyüşü'.
gösterime girdiği ve yayımlandığı tarihten
bu yına 37 milyon ABD Doları hasılat
yapG. Fakat, Luc Besson'ın îngilızce
çektği, 1997 yapımı'Beşinci Element'i,
bugüne dek getirdiği 66 milyon dolar gişe
ve satış geliriyle ilk sırada kaldı.
Dostluk ve Bamş Köyü'nde şenlik
• FETHtYE (AA) - Fethiye'de, mübadele
sonrısı Rumlar tarafından boşaltılan ve
LTNîSCO tarafından "Dünya Dostluk ve
Bani Köyü" ilan edilen Kayaköy'de, kültür
ve «nat festivali düzenlenecek. Kayaköy
Muttan Erdoğan Kaya yaptığı açıklamada,
1 -2 Eylül tarihlerinde gerçekleştirilecek
şenhğe bu yıl, yerel sanatçılarm yam sıra
Fatii Erkoç ve 50 kişilik bir Yunan halk
darian ekibinin de katılacağmı bildirdi.
Erdcğan Kaya, Kayaköy 'ün Türklerle
Rudarın yı'üarca dostluk ve banş içinde
oiriırte yaşadığı bir yerleşim yeri olduğunu
vuıgJİarken festivalle, hem bu anlayışı
sarîla sürdürmeyi hem de köyün kültür ve
sana: değerlerini ön plana çıkarmayı
anttladıklarını söyledi.
Augusto Boal'in sorunlara çözüm arayışı içinde olan katılımcıtiyatrosuKöln'de mucize yaratıyor
EzilenlerintiyatrosuZEHRA İPŞİROĞLU
Kül kedisinin Almanya versiyonu-
nu biliyor musunuz? Almancı koca
bulup Almanya'ya gelen gelin artık
elini ete süte değdirmeden yaşayabi-
leceği hayalindedir; dil öğrenecek,
okuyacak, belki para kazanabileceği
bir uğraşı bile olacaktır. Bütün bun-
lar olasıdır da, şu cadı kayınvalde ol-
masa. Sonuç: Gelin göz açıp kapa-
yıncaya değin külkedisi rolüne gir-
miştir bile. Kayınvalde ve hayırsız
kızlan kendisine yapmadıklan ezi-
yeti bırakmazken, pısınk kocası da
başında ayn boza pişirmektedir. lyi
de, prenslerin masallarda kaldığı bir
dönemde, genç kadın külkedisi kim-
liğinden nasıl kurtulacak?
celenekler defllşebMr mi?
Essen Üniversitesi'nde Türkçe öğ-
retmenliği okuyan göçmen kökenli
üçüncü kuşak öğrencilerinin işçi ka-
dınlara Köln'de oynadıklan oyunun
bu aşamasında, önce insanın içine iş-
leyen derin bir suskunluk oldu. Son-
ra ön sıralarda oturan başı örtülü, ye-
menili kadınlar ağlamaya başladılar.
'Bu bizim yaşamımız', 'Bizi anla-
tıyor', 'Bir çıkışı yok Id bunun!' A-
ma düşler dünyasında olmayacak şey
yoktur, burada da dilediğimiz çözü-
mü oynayabiliriz. Böylece bir anda
izleyiciler oyuncu oldu, oyuncular iz-
leyici, kadınlar kıkırdaşmalar, kah-
kahalar arasında kendilerini sahnede
buldular.
Başı örtülü bir kadın kayınvalde
rolünde ortalığı kasıp kavururken ge-
lin annesinin yanında süt kuzusu ke-
silen kocasmdan boşuna yardım
umuyor. Kadınlar çıkış arayışı için-
de rolden role giriyorlar. Her biri ün-
lü komedyenlere taş çıkartacak bir
oyunculuk sergiliyor. Sahnede yoğun
bir trafik. Roller sürekli değişiyor,
kimi kayınvalde oluyor, kimi gelin,
kimi görümce, kimi koca... Çatışma-
nın biçimi sürekli değişiyor ama özü
bir türlü değişmiyor. Çözüm bulmak
hayal düzleminde bile olsa hiç de ko-
lay değil. Yanımda oturan şalvarlı
yaşlı bir kadın ve neredeyse çocuk
ıllardır üniversitedeki tiyatro derslerimde Boal tiyatrosunun yapıcı ve yaratıcı
düşünmeyi geliştirici sınırsız olanaklanndan yararlanmaya çalışmışımdır.
Ama ilk kez tutuculuğun uç noktada yaşandığı göçmenlerle yapılan çalışmada bu
tiyatronun dönüştürümcü gizilgücünün ayırdına vanyorum. Çok kültürlü toplumda
çağdaşlaşma yolunda yapılması gereken daha çok ama çok şey var kuşkusuz.
Bu sadece bir başlangıç ama bence çok önemli bir başlangıç...
yaşta sıkmabaş gelıni. Gelıne, 'Ha-
di sen de çıksana sahneye' dıyorum.
Gelin yan gözle kayınvaldeye baka-
rak belli belirsiz gülümsüyor. 'Oyna-
yamaz o, beceremez' diyor kayın-
valde sert bir sesle. 'Öyleyse sen
oyna!' Kayınvalde sahneye çıkma-
ya niyetlı değıl. Ama düşüncesini
de sakınmıyor: 'Gelin kaderine
razı olacak. Ne yazılmışsa, o olur.'
Sonradan öğrendiğime göre, kendı
gelinlennden biri de, evdeki baskı-
ya dayanamayıp evden kaçmış.
Oyunla yaşam arasındaki kıl payı
sınır artık bütünüyle kalkıyor orta-
dan. Sahnede oynanan her çeşitle-
mede saldın var, şıddet var, korku
var, baskı var ve bol bol gözyaşı
var. Ama sorular da var: Sorun kim-
de, kayınvalde de mi. kocada mı.
gelinde mı, yoksa bu ilişkileri kö-
rükleyen feodal geleneklerde mi?
Gelenekler değişebilir mi, nasıl?
Böyle gelmlş böyle gltmez
Augusto Boal'in sorunlara çözüm
arayışı içinde olan ezilenlenn tiyat-
rosu, Köln'de mucize yaratıyor. Ka-
dınlarla yıllardır uyum çalışmasını
sürdüren sosyal danışman Nurten
Kum. kadınlann ilk kez kendı so-
runlannı böylesine açıkyüreklilıkle
tartıştıklannı söylüyor. Düş kınklık-
larını, acılannı, ezilmişliklerini, bas-
tınlmışlıklannı oynayarak ve tartışa-
rak dıle getirirken gözyaşlannın ya-
nı sıra kahkahalar da eksik değil.
Kendilerine gülüyorlar, kendilenne
ağlıyorlar. Oyun sonrası yapılan tar-
tışmada göçmen kadınlardan biri,
'Doğruyu söyleyin, içimizde koca-
smdan dayak yememiş bir kadın
var mı' diye soruyor. Suskunluk...
'bu soruniann konuşulması, tartı-
şılması çok önemli' diyor oyun son-
rası konuştuğum kadınlardan biri.
'Bir dahaya kocalarımızı da getire-
ceğiz', 'Keşke bizi bu hallere so-
kan büyüklerimiz de bu tür çaiış-
malara katılmış olsaydılar', 'Belki
de o zaman bu toplumda bu kadar
yabancılık çekmeyecektik' diyor
baska birisi.
Aynı oyun üniversite çevresinde
oynandığında, üçüncü kuşağın tepki-
si göçmen kaduılannkinden farklı.
Gözyaşı yok ama başkaldın var. Ka-
çış yok ama direnme var. Ve toplu-
mumuzda kadınlara uygulanan bas-
kı üzerine bol bol tartışma var. Bu
böyle ama hep böyle kalmalı mı?
Birden bakıyorsunuz, feodal siste-
min bekçisi kayınvalde değişiyor,
uyuşuk uyuşuk evde oturan oğluna
çatarken, çünkü 'Oğlunu dövmeven
dizini döver', gelini de alabildiğine
destekliyor. Kadmlar arası dayanış-
ma... Sonra birden başka bir mucize
oluyor. Dil baskı ve ezinç aracı ol-
maktan çıkıp diyaloğa dönüşüyor.
Ütopik düzlemde bile olsa, gelinin
külkedisi rolüne girmediği bir dün-
ya canlandınlıyor. Kadınlann ezil-
mediği, banşçıl bir dünya...
Tlyatro ve okul'
Üniversitede 'Tiyatro ve okul' se-
minerim çerçevesinde gerçekleştiri-
len ve tiyatro eğitimcisi Günay Kö-
se'nin atölye çalışmalanyla destek-
lenen bu proje, geleneklerin baskısı,
kuşaklararası çatışma, toplumsal cin-
siyet, kısaca çağdaşlaşmayı engelle-
yen sorunlar üzerine çok boyutlu bir
düşünme sürecinin içine çekiyor
oyuncuları ve izleyicileri. En önem-
lisi de bu böyle ama hep böyle mi ka-
lacak, ne değişebilir, nasıl değişebi-
lir sorusunun tartışılarak çeşitli çö-
zümlerin getirilmesi.
Augusto Boal'in dünyayı değişrire-
mese bile, kafalan değiştirebilecek
gizilgücü taşıyan katılımcı tiyatrosu
Bertolt Brecht'ın tiyatrosundan etki-
lenmiş. Aradaki tek fark Brecht'te ka-
tılımcılığın düşünsellikle sınırlanma-
sı, bu açıdan da daha entelektüel kal-
ması. Burada ise izleyicinin de sah-
neye çıkmasıyla birlikte, yaşam ve ti-
yatro arasındaki sınır ortadan kalkı-
yor. Yıllardır üniversitedeki tiyatro
derslenmde Boal tiyatrosunun yapı-
cı ve yaratıcı düşünmeyi geliştirici sı-
nırsız olanaklanndan yararlanmaya
çalışmışımdır Ama ılk kez tutuculu-
ğun uç noktada yaşandığı göçmen-
lerle yapılan çalışmada bu tiyatronun
dönüştürümcü gizilgücünün ayırdına
varıyorum. Çok kültürlü toplumda
çağdaşlaşma yolunda yapılması gere-
ken daha çok ama çok şey var kuşku-
suz. Bu sadece bir başlangıç ama ben-
ce çok önemli bir başlangıç...
Iki başlık altında toplanan etkinlik 26 Ağustos-4 Eylül arasında yapılacak
Ayışığında sinema keyfiKültür Senisi - Kadıköy Belediye-
si ve Belgesel Sinemacılar Birliği'yle
düzenlenen 'Dördüncü Ay Işıgı Bel-
gesel Film Akşamlan' ve 'Kalanuş'ta
Ay Işığı Sinema Akşamlan' başlıyor.
Kurmaca ve belgesel olmak üzere iki
başlık altında toplanan etkinliğin ilki,
26-30 Ağustos tarihleri arasında, ikin-
cisi ise 31 Ağustos-4 Eylül tarihleri ara-
sında yapılacak.
'Kalamışta Ay Işığı Sinema Ak-
şamlan' 26 Ağustos Cuma günü saat
21.00'de gösterilecek 'Cevapsız Ara-
ma' Fıhniyle başlıyor. Sırasıyla 27
Ağustos Cumartesi günü 21.00'de
'Kaplumbağalar da l çar", 28 Ağus-
tos Pazar günü saat 21 .OÖ'de 'Alacaka-
ranlık Samuravı', 29 Ağustos Pazarte-
si 21 .OO'de 'Günah' ve 30 Ağustos Sa-
lı günü saat 21.00'de gösterilecek 'Ar-
jantin Hikâyeleri'yle son bulacak.
'Dördüncü Ay Işığı Belgesel Film
Akşamlan' ise 31 Ağustos Çarşamba
günü saat 21.00'de 'Işık Yenersu-Ti-
yatronun Narin-Çetin Divası',
21.40'ta "Ayakkabında Yaşam: Taban
Tabana' ve 22.10'da 'Buzlar Çözülün-
ce' belgesellerinin gösterimiyle başla-
yacak. Ardından 1 Eylül Perşembe gü-
nü saat 21.00'de 'Maçahel Şarkılan',
21.45'te 'Tek Başma'. 22.00'de 'Can
Baz'; 2 Eylül Cuma günü saat 21. OO'de
'Uzak', 22.15'te 'Ağustos Kanncası',
23.20'de 'Cim Karnında Üç Nokta'; 3
Eylül Cumartesi günü saat 21.00'de
•Anaokulu', 22.15'te 'Şehirden Fotoğ-
raflar' gösterilecek. 'Dördüncü Ay Işı-
ğı Belgesel Film Akşamlan' 4 Eylül
Pazar günü 21.00'de 'Georgi ve Kele-
bekler', 22.10'da 'Sex, Enjektör ve
Ruble', 23.20'de 'Tatlı D\ana' belge-
selinin gösterimiyle son bulacak.
ÜRGÜP'TEN ESKİDT GENEL MÜDÜRÜNE DESTEK
'LemiBilgin görevinden
alınmamalıydı'
NEVŞEHTR (Cumhuriyet) - Kültür
ve Turizm Bakanı Arilla Koç tarafından
görevden alınan Devlet Tiyatrolan (DT)
Genel Müdürü Lemi Bilgin e bir destek
de Ürgüp'den geldi. Ürgüp Belediye Baş-
kanı Bekir Ödemiş "Anadolu'da tiyat-
rojTi sevdiren adam" olarak da değer-
lendirdikleri Lemi Bilgüı'in görevden
alınmasının üzüntüsü içinde olduklannı
söyledi.
Tiyatronun toplumsal yaşam içerisin-
de vazgeçilmez bir önem taşıdığını belir-
ten Ürgüp Belediye Başkanı Bekir Öde-
miş, ilçe, belde ve hatta köylerin tiyatro
ile bütünleşmesi için yoğun emek harca-
yan Lemi Bilgin 'in bu hizmetlerinin ke-
sinlüde unutulmayacağını söyledi.
DT'nin sadece büyük kentlerde izleyi-
ci ile buluşmasını isteleyen Bilgin'in, gö-
revde bulunduğu süre içerisinde Anado-
lu'ya yayılan DT'ye bağh bölge müdür-
lükleri kanahyla toplumun tüm kesimi-
ne aynı düzeyde kucak açtığını ve tiyat-
royu sadece büyük kentlere has bir gös-
teri sanatı olarak algılayan Anadolu in-
sanına, tiyatro kapılannın açılmasında
ciddi katkılar sağladığını ifade eden Ür-
güp Belediye Başkanı Bekir Ödemiş
"Tiyatro, Anadolu insanı ile de tanış-
tınlmaiı idi. Sadece büyük kentlerde
perde diyen bir tiyatro anlayışının dar
ÎLANTC
GERMENCtK ASLtYE CEZA MAHKEMESİ'NDEN
Esas No: 2000/208
KararNo: 2002/497 (ek)
Karar tarihi: 06.06.2005
Görevli memurlara sövme ve mütecaviz sarhoşluk suçundan sanık Kemal Gökçenoğlu mahkememizin yukanda
tarih ve numaralan yazıh ılanu ile;
1)- Görevli memurlara sövme suçundan eylemine uyan TCK 266/1 (5 kez). 647 SY maddelen geregince 1.355
YTL ağır para cezası ile cezalandınlmasına karar venlmıştır.
2)- Mütecaviz sarhoşluk suçundan eylemine uyan 5326 sayılı yasanın 35. maddesi uyannca 50 YTL ıdan para ce-
zası ile cezalandınlmasına karar verilmiştir.
Karar özetinin ilanından ıtibaren 15 gün sonra tebliğ edilmiş ve 7 gün sonra da hükmün kesınleşmış sayılacağı
ilan olunur. Basın: 39548
kalıplannın kınlarak, özlenen Türk ti-
yatrosunun Anadolu'ya taşınmasmda
görevden alınan eski DT Genel Müdü-
rü Lemi Bilgin'in katkıları asla unu-
tulmayacaktır. Yıllardır özlenen tablo-
yu, hayal noktasından gerçek noktası-
na taşıyan ve nice önemli çalışmalan-
nı bu kapsamda beklediğimiz Sayın
Lemi Bilgin'in görevden alınması, ti-
yatroyu seven, riyatroyu külrüriin ev-
rensel kaynaşmanın önemli ayaklann-
dan biri olduğuna inanan bizleri faz-
lasıyla üzmüştür. Dileriz bu hatadan
dönüiür ve Bilgin görevine yeniden ve-
rilir" diye konuştu.
TC
KÜÇÜKÇEKMECE AİLE MAHKEMESİ'NDEN IŞIK KORT'A İLANEN
TEBLİGAT
Esas No: 2004'2194
Davacı Esrosınıa Kort tarafından davalı Işık Kort aleyhine açılan şiddetli geçımsızlik nedenıyle boşanma davasın-
da dava dilekçesinde özet olarak davalıdan boşanmalanna karar verilmesinı istemiştır.
Davalmın Istanbui Halkalı Ikitelli Başbakanlık Toplu Konutlan 2. Etap A-602 D:5 adresine çıkartılan tebligat ta-
nınmadığından bahisle iade edilmiş, kolluk kuvvetlennce yapılan araştınnada da davalnun adresı tespit edilemedi-
ğinden davalı Işık Kort'un duruşma günü olan 04.10.2005 günü saat 09.30'da mahkememiz duruşma salonunda bu
davayla ilgili tüm kanıtları ile birlikte hazu- olması veya kendısini bir vekille temsıl ettırmesı, mazeretsız olarak du-
ruşmaya katılmadığı takdirde yargılamanın yokluğunda yapılarak karar venleceğı ılanen tebliğ olunur.
Basın:39815
TC SUŞEHRt SULH HUKUK MAHKEMESİ'NDEN
Esas No: 2004/329
Mahkememızde görülmekte olan vasiyetnamenin açılması davasının verilen ara karan gereğınce,
Vasıyetname düzenleyen Akıncılar Gönen Mahallesı nüftısuna kayıtlı Hüseyin ve Hatem'den olma 1925 doğumlu
Fatma \arol mirasçılanndan Demet Varol. Murat Varol ve Şengül Yahşı'ye çıkartılan tebligatlann bıla tebliğ ıade
edıldıği, yapılan araştırmalara rağmen adresi tespit edilemeyen davalılara, Fatma Varol'a aıt Akıncılar Noterliğf nın
191 yevmıye no'lu ve 30.04 2004 tarihlı düzenleme şeklındeki vasıyetnamesınde muns eşı E>üp Varol'dan ıntıkal
edecek hıssesı olan Akıncılar Paramak mevkıı, 43 parsel Cınk mevkii, 2600 parsel ve Geştah mevkıı, 3527 parsel
no'lu taşmmazlardakı hak ve hısselerinın tamamını oğlu Engin Varol'a bıraktığından, murisleri Fatma Varol'un va-
sıyetnamesıne ilan tarıhınden ıtibaren 1 ay içinde ıtıraz edıp vasıyetnamenın ıptalı davası açmadıklan takdirde vasi-
yetnamenin kesınleşeceği hususunun ve duruşma günü olan 21.09.2005 günü 9.30'da mahkememızde hazır bulun-
malan veya kendilerini bu vekille temsil ettirmeleri. ettirmediklen takdirde yargılamaya yokluklannda devam edile-
ceği ve hüküm venleceğı hususu 7201 sayılı yasanın 28 ve devamı maddelennce ilan olunur. Basın: 38005