25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
2 2 TEMMUZ 2005 CUMA CUMHURİYET EKONOMI ekonomi@ cumhuriyet.com.tr fYENI MITSÜ TÜPRAŞ ihalesini sallantıda olarak niteleyen Petrol-İş'in hazırlattığı tanıtım fılmleri sansüre takıldı Ozelleştirmeye karşı reklam atağı• Özelleştirmelere karşı mücadelelerine değişik zeminlerde devam edeceklerini söyleyen Petrol-lş Sendikası Başkanı Öztaşkın, "Türkiye'de yapılan hemen hemen tüm özelleştirmeler şaibeli" dedi. MURATKIŞLALI Petrol-îş Sendikası Genel Başkanı Mustafa Öztaşkın, Türk toplumunun son dönemde özelleştinneye bakışının çok değiştiğini belirterek "Türkiye'de yapılan hemen hemen tüm özelleştirmeler şaibeli. Özelleştirmenin tophım nezdinde ciddi olarak sorgulandığun görüyonız" dedi. Düzenledığı basınla sohbet toplantısında mücadelelerine değişik zeminlerde de devam edeceklerini söyleyen Öztaşkın, "Önümüzdeki dönemde hazuiattığımız 35 saniyeük ve 2 dakflcahkreklamfihnlerini yayımlannayı düşünüyoruz. Ancak bazı gazeteler,reidamlanmızadahi fiyat vermeden önce içerildermi sorarak hükûmeti kızdırmasm diye sansür uygularken radyo spodanmız da RTUK denetimine talaüyor" diye yakındı. Petrol-lş Sendikası adına özelleştirmeyle Ugili davalan yûrüten avukat Gökhan Candoğan da TÜPRAŞ'ın yüzde 65.76'sının satışıyla ilgili açtıklan davalarda Özelleştirme Idaresi Başkanlığı'nın yetkisizüğinın saptandığını, Danıştay'ın bu karan onaması durumunda aynı yöntemle yapılan yeni ihalenin de hukuki olarak geçersiz hale geleceğini bildirdi. ÖÎB'DEN TALİMATNAME Ozelleştirme Idaresi'nden Avea ya uyarı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Özelleştirme Idaresi Başkanlığı (ÖtB), 5 Temmuz 2005 tarihinde Türk Tele- kom'a gönderdiği "TürkTdekom özeJ- leştirmesT konulu yazıyla, Türk Tele- kom özelleştirmesinin tamamlanacağı tarihe kadar. Türk Telekom ile beraber, Türk Telekom'un yüzde 40 hissesine sa- hip olduğu, ancak yüzde 6O'ı özel sek- törün eknde olan cep telefonu şirketi Avea'dan, "faaliyetlerini kısıdayıcı ve özelleştinneyi kolaylaşüncr 13 önleme uymasını ıstedı. OtB'nın Avea'dan da ıstediğı şartlann bazılah şunlar: • Yatınmcı ile yazılı olarak vanlacak mutabakat hariç, işleri sadece olağan akışında yürütmesi. • Hisselen ile ilgılı herhangı bir tuta- n veya menfaatı ilan etmemesı, ödeme- mesi, dağıtmaması. • Hisselerin hiçbınsini itfa etmeme- si, satın veya devir almaması. • Sermayesini arttırmaması veya azaltmaması veya ana sözleşmesinde bir değişiklik yapmaması. REKABET KURULU Telekom 'un satışına izin verildi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Rekabet Kurulu, Türk Telekom'un yüzde 55 oranındakı hıssesınin blok satış yöntemıyle özelleştınlmesıne izin verdi. thale Komisyonu'nun 1 Temmuz 2005 tarihinde yapılan ihale- de Oger Telecom ve Eti-Salat Ortak Girişım Grubu'nun verdığı teklifleri Bakanlar Kurulu'na sunma karan al- ması nedeniyle ıki şirketi de kapsaya- cak biçimde, Rekabet Kurulu'na Oze- leştinne tdaresi Başkanlığı tarafindan başvuru yapılmıştı. Rekabet Kurulu, başvuruya önkoşulsuz olarak izin ver- diğuıı açıkladı. Kuruldan izin alınma- sının ardmdan ihale sonucu Bakanlar Kurulu onayına sunulacak. COCA COLADA SALDIRI Çelebi îçişleri hçn 'nı göreve çağırdı tstanbul Haber Servisi - DlSK Genel Başkanı Süleyman Çetebi, Nakliyat-tş Sendikası'nabağlı Coca Cola işçilerinin önceki gün polis tarafindan biber gazı ve fıziksel şiddete maruz kalmasım Türki- ye için büyük bir ayıp olarak nıtelendir- di. "Türkiye'de sistenıü olarak sendika- laşma yok edilmek isteniyor. Bu saldın, sendikalaşmaya saldmdır" dedi. Çelebi, DISK Genel Başkanı olarak îçişleri Ba- kanlığı'm göreve çağırdı. Coca Cola'nın Dudullu'daki işyerin- de eylem yapan işçilere müdahale eden polis 74 işçi ve yöneticileri gözaltına al- mıştı. Gözaltılardan sonra Nakliyat-tş Sendikası Genel Başkam An' Rıza Kü- çükosmanoğju, Genel Yönetim Kurulu Üyesi Recep Vunnuş ve 5 işçi ile sendi- ka avukatı Ayhan Erkan dün savcılığa sevk edildi. Ölayla ilgili dün basm top- lantısı düzenleyen Çelebi, sendikalı ol- duğu için işten atılan işçilerin, eylemle- rinin devam edeceğini belirterek "Amaç Türkiye'dekisendikalaşmayıyoketnıek- tir. Îçişleri Bakanhğı'nı göreve çağınyo- nun. Sorumlular bulunmah. DISK ola- rakulusal ve uluslararası alanda hukuk- sal mücadelemizi sürdüreceğiz'' dedi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a seslenen Çelebi, "Başbakan,'AKP ör- güflendi, sizde örgütknin' dryor. Biz ör- gütkniyonız, Türkiye'de hukuk işlemi- yor, biber gazı sıkılıyor. davak >i\oruz" dedi. Çelebi, "Basm sadece dışandaya- şananlan gördü. Ama içeride yaşanan vahşete tanıkolmadı. Saldınmn görün- tüleri poKs kamerasmda var" dedi. Dikişsiz giyimde Avrupa ikincisi olan Atateks ileri teknoloji ile know-how'unu buluşturdu Ar-Ge ile gelen başarıÖZLEMYÜZAK Italyanlann icat ettiği di- kişsiz giyim konseptini kendisine "iş edinen" îh- san Arslan, Çorlu'da deva- sa bir fabrika kurarak 5 yıl içinde Avrupa pazannın ikinci büyük üreticisi hali- ne geldi. Üstelik bu arada Morero adıyla kendi mar- kasmı da yarattı. Mağaza- laşma yönünde atağa ge- çen Morera ilk aşamada Is- panya'da Malaga ve Polon- ya'nm başkenti Varşova'da mağaza açtı. Sessiz sedasız bir tekstil- ci îhsan Arslan. îşı baştan sıkı tutmuş ve önce gitmiş Ingiltere'de Leeds United Üniversıtesi'nden tekstil mühendislıği eğitimi al- mış. Ardından Atateks'i kurmuş. 3 yıl içinde 3 kat büyüyen Atateks kısa sü- rede şırketler grubuna dö- nüşmüş. Bugün ABD, AB ve Or- tadoğu'da toplam 25 ülke- ye iç ve dış giyim ihraç edi- yor. Avrupa'nm en büyük gipe iplik (strech iplik) üre- ticileri arasmda. Atateks 2 bin 300 kişiyi istihdam edi- yor. Arslan ve grup koordi- natörü AH Tahsin Erol ile Çorlu'da toplam 120 bin metrekarelik bir alan üze- rine kurulu entegre tekstil üretim merkezinı dolaşır- ken bir yandan da sohbet ediyoruz. Erol, Arslan'm üniversi- teden sınıf arkadaşı. Fabri- kada öncelikle iplik üretili- Yamtıcılık kazandırtyor Dikişsiz givsi ashnda son derece geniş bir yelpazede. tç giyim, jean, mayo, hamile kryafetleri, bhızlar, tşörtler, çorap çeşitierL. Atateks bir yandan dünya devlerine fason üretim yaparken bir yandan da kendi markasım genstiriyor. Arslan, "Morera yakında sağhk ürünlerinde de görülecek. Korse, varis çorabı gibi ürünler 'Medkal Iine' serisi ile üretinp tüketiciye sunulacak. Yîne sağhk sektörüne yönetik bir Ar- Ge üzerinde çahşıyonız. tletken gümüşü kumaşa dokuduk. Örneğin koşu bandında kalbin ritmi giysi çıkarümadan izknebflecek" diyor. Atateks, dikişsiz ürünlerin son bitiş işlemlerinin bir ktsmını (şimdilik yüzde 10, sonra yüzde 40'a çıkacak) Ürdün'deki niteaİdi sanayi bölgelerinden birine kaydırnuş. Arslan, "Burada 200 ktşi çalışnor. Hem maüyeti dörtte bir oranmda düşürüyonım hem de ABD'de hiçbir güçlükle karşuaşmadan mal saüyorum" diyor. yor, ardından örme kumaş, boya, baskı ve konfeksıyon derken işi nihai ürüne ka- dar vanyor. 200'e yakm tekstil ma- kinesi var. Çoğu ttalya, Al- manya ve Isviçre'den. Yak- laşık 70 milyon dolarlık bir yatınm. Bu hızlı ve başanlı bü- yümesinin kaynağını Ars- lan şöyle yanıthyor: "Teks- til ve konfeksiyon konusun- daki genşmeleri anında ta- kip ediyoruz. İleri teknolo- jiyi ve kendi know-how'mn- a kuDanıyoruz. Araşürma- geh'ştirmeye (Ar-Ge) özel önem veriyoruz. Ciromu- zun yüzde3'ü Ar-Ge'ye ay- nhyor ve bu bölümde 40 kV şi çahşr>or. Her yıl > r urtd>- şında 20 uluslararası fuara kaühy oruz. Buralarda özel koleksiyonlanmızı tüm dümaya sunuyoruz." Atateks Grûbu, 2003 yı- lından itıbaren kendi elekt- riğini kendi üretmeye baş- lamış. Bu sayede 9 sent olan elektrik maliyetmi 3 sente kadar düşürmüş. Firmanın, Pepsi'ye satılacağı yönündeki haberlere siyasetçilerve sendikalarbüyük tepki gösterdi Fransa Danone için ayağa kalktıPARİS (AA) - Dünyanm ün- lü süt ürünleri üreticisi Danone fırmasmın, Amerikalı ünlü meşrubat grubu Pepsi tarafin- dan satın alınacağı yolundaki haberler. Fransa'da büyük tep- ki yarattı. Fransız sağ ve sol siyasetçi- ler ile sendikalann birlik için- de Danone'nin satışına karşı çıktığmı yazan gazeteler, Baş- bakan Dominique de VTlle- pin'in de olası bir el değiştir- meye karşı olduğunu duyurdu- lar. Ulusal gazetelerin büyük bir kısmı bu gelişmeyi birinci sayfadan manşetten okuyucu- lanna duyururken gazeteler mali piyasalarm da olası satışa yönelik haberlerden önemli öl- çüde etkilendiğüıe dikkati çek- tiler. Le Figaro, "Vülepin, par- ti ve sendikalar Danone için se- ferber oldu" manşetini attı. Gelişmeler karşısmda ilk gün bir açıklama yapmayan Maliye ve Ekonomi Bakanı Thierry Breton, dün yaptığı açıklama- da, "hükümetin kararhnkla Danone'nin çahşanlan, müşte- rileri ve hissedarlaruun çıkan- nı koruyacağuu" söyledı. Bu arada Danone tarafindan yapı- lan açıklamada, Amerikalı gruptan şu ana kadar resmi bır teklıf gelmediği bildirildi. PASAPORTSUZ BİTKİYE NAKİL İZNİ YOK Ekonomi Servisi- Tarım ve Köyiş- leri Bakanlığı, 1957'de çıkanlan 48 yıllık Zirai Mücadele ve Karantina Kanunu'nu kökten değiştiriyor. Ya- nm asır öncesi ile günümüzdeki he- def ve yaklaşım farklannı ortaya ko- yan değişıklikler, 30 Temmuz'a ka- dar kamuoyunun görüşüne açıldı. AA'nm haberine göre var olan düzenlemeler, tanmda zirai ilaç kullanımını özendirmeye yönelik- ti. Şimdi, çevre kirliliği ve insan sağlığının korunması amacıyla ilaç kullanımına önemli sımrlandırma- lar getiriliyor. Zararlı organizmala- nn bir bölgeden diğerine taşınma- sım önlemek amacıyla "Bitld Pa- saportu" uygulaması getirilecek. "Bitki Sağhk Sertifıkası" olmayan ürünlerin naklı ve yurda girişi en- gellenecek. Zararlı ve bulaşıcı görülenler, masrafı ilgilisinden karşılanarak hemen imha edilecek. Bakanlık, zararlı organizmalann yayılmasını önlemek amacıyla karantina uygu- layabilecek. Üreticilere ait üretim alanlan, depolar ve paketleme te- sisleri kayda alınacak ve her yıl en az bir kez denetlenecek. NOTDEFIERİ ZEKERİYA TEMİZEL MacCapttıycilik Paranoyası Hortluyor Kişilerin önyargılara kurban edilmesi, yani "yargı- sız infaz" söz konusu olduğunda, akla gelen ısim Amerikalı senatör Joseph MacCarthy oluyor. ABD'de, devlete karşı hareketlen araştırmak için, kurulan ve MacCarthy'nin başkanlığını yaptığı soaış- tuıma komitesi, amacını saptırarak, muhaliflerinin tas- fiyesine yönelmiş, soruşturmalarda kullandığı teknik- ler, bu dönemin MacCarthy adıyla anılmasına neden olmuştu. Komisyon, çalıştığı beş yıl boyunca, eylemleriyle devletin güvenliğini tehdit ettiği iddia edilen 26 bin ki- şi hakkında soruşturma açtırmıştı. MacCarthy'nin şüphesi binlerce insanın işini kaybetmesine neden ol- muş, bazılannın ününe mal olmuş, bazılannı ise inti- hara kadar sürüklemişti. Sonjşturma komisyonu belli değerteri, halkı siyasi ' rakiplerine düşman etmek için araç olarak kullanmış, sonuçta soruşturma toplumda herkesin birbirine kuş- kuyta yaklaştığı bir "cadı avına" dönüşmüştü. Bu soruşturmalar kapsamındatanıklar, mahkeme- ye çıkmadan önce, bizzat senatör MacCarthy tara- findan sorgulanmış, sessiz kalmalan durumunda hap- se girecekleri söylenerek korkutulmuştu. Toplum, kötü olarak ilan edilenlerin üzerine saldır- ması ıçın kışkırtılmış, bu haksızlıklara karşı çıkanlar hakkında da derhal soruşturmalar açtınlarak demok- rat insanlar yıldınlmış, baskılarla tepkısizliğe zorlan- mıştı. llginç nokta ise MacCarthy'nin bu sorgulamalar sı- rasında korkutmayı başaramadığı kişileri hiçbir zaman kamuoyu önünde sorgulamaya da çağıımamasıydı. MacCarthy, Başkan Eisenhovver'ın göreve gelme- sinin ardından 1954'te görevden alındı ve yüzlerce masum insanın, anayasal haklan göz ardı edilerek soruşturulduğu utanç verici bir dönem de sona enniş- ti. • • • AKP iktidarı ile MacCarthy paranoyası yeniden hortluyor. Meclis'te oluşturulan komisyonlar aslı astan olma- yan olaylarla yüzlerce insanı suçlamaya başladı. Im- zalanan her yazı, görevin gereği olarak verilen onay- lar suç kanrtı sanılmaya başlandı. Devlet kurumlan- nın nasıl çalıştığından habersizcesine, hangi koşullar- da alındığı bile irdelenmeden; her türiü karardan, ya- zıdan, hatta rutin işlemlerden bile suç ve suçlu yara- tılmaya çalışıldı. Yapılan basm toplantılanyla bu insan- lar suçlu ilan edildi. Bu suçlamalar, eğer kamu yönetiminin nasıl işledi- ğini bilmemekten kaynaklanmıyorsa, kendilerine kar- şı olan kişilerin tasfiyesi çabasından başka bir anlam taşıyabilir mi? Hatta süren işlerde geçmişin yönetici- leri suçlanırken aynı işlemleri aynı şekilde sürdüren görevdeki siyasi sorumlulann, yöneticilerin adlannın bile anılmamasının başka açıklaması olabilir mi? Bu saldınlar, bugüne kadar daha çok eski siyasile- re yönelik olarak sürdürülüyordu. Son olarak da; Van Yüzüncü Yıl Ünıversitesi Rek- törü Prof. Dr.Yücel Aşkın'a yönelik eylemlerle, "yük- seköğretim kurumlanna ve yöneticilerine karşı yıp- ratma ve küçük düşürme gayreti" olarak ortaya çık- tı. Yanlış anlaşılmasın, bazı kurumlarda suç işlenmez ya da belirli görevlere yükselmiş insanlar suç işlemez gibi bir savı savunmuyoruz. Ancak yapılanlar bir kovuşturmadan daha çok, çağdaş bilim adamı kişiliği konusunda kuşku duyul- mayan rektörü yıpratarak, bezdirerek, görevinden uzaklaştınma çabalannın parçası olduğu izlenimini uyandınyor. Çünkü rektörle ilgili soruşturma çağdaş hukukun temel ilkelerinden biri olan, hazırlık soruştuımalannın gizliliği ilkesi çiğnenerek yapılıyor. Oysa hazırlık soruş- tuımalannın gizliliği, kişilerin onuruyla oynanmadan, toplumun gözünde yıpratmadan gerçeği ortaya koy- mak içindir. Bu durumda yapılanlann, yasalardan yana, laik, de- mokratik Cumhuriyet ilkelerine bağlı kamu görevlile- rine gözdağı vermek, onlan sindirmek, özgür davra- nışlannı kısıtlayarak kapıkulu yapmak, yasalar ve ku- rallar yerine emirle davranmalannı sağlamak için ol- duğu düşüncesi uyanıyor. Ancak MacCarthy paranoyasını hortlatma çabası her zaman aynı sonuçlan doğurmuyor. Ülkenin yürek- li, demokrat insanlan hukuktan yanatavıriannı kenet- lenerek ortaya koyabiliyor. Çağdaş, demokratik, laik ve bilimsel gelişmeyi ön plana alan üniversite düşün- cesi sahipleniliyor. Kurban olarak seçilenlerin de halkın sağduyusuna güvenerek mücadeleden yılmamalan gerekiyor. temizel ö cumhuriyetcom.tr MALİYE YAŞAMINDAN / MUSTAFA PAMLKOĞLU pamukrrva superonline.com Işletmelerde en önemli servis- lerden biri personel veya insan kaynaklan servisidir. Bu serviste çalışanlann dikkat etmesi gere- ken hususlan bugün açıklamak istiyoruz. Ozlük Dosyası İş Kanunu'nun 75. maddesi gereğince her çalışan için dü- zenlenmesi gereken bir dosya- dır. Bu dosyada, sözleşme, ika- metgâh ilmuhaberi, nüfus cüz- dan sureti, evlilik cüzdan öme- ği, nüfus cüzdan fotokopisi, sağ- lık raporu, adli sicil kaydı, ücret hesap pusulası, vizite kâğıtlan- nın birerömeği, izin haklannı kul- lanma yazılan gibi belgeler bu- lunmalıdır. Sözleşme Işletmeler genellikle çalışan- lanyla sözleşme yapmamakta- dırlar. Oysa İş Yasası'nın 8. mad- desi bunu emretmektedir. Bu sözleşmede işverenin adı, unva- nı, adresi, çalışanın adı, adresi, doğum tarihi ve yeri, ikametgâh adresi, işyerintn adresi, iş sözleş- me başlangıç tarihi, iş sözleş- Personel Servisinin Dikkat Edeceği Hususlar mesinin süresi, işsözleşmesinin uzama halleri, yapılacak işin ta- nımı, ücret ve ödeme şekli, özel koşullar, yetkili mahkeme belir- tilmelidir. İş sözleşmeleri hiçbir damga vergisi ve harca tabi de- ğildir. Bonservis (Çalışma Belge- sO İş Yasası'nın 28. maddesine göre işten aynlan işçiye işveren tarafindan işinin çeşidinin ne ol- duğunu ve süresini gösteren belgedir. Bu belgede aynca işçi- nin baba adı, doğum yeri tarihi, işe giriş tarihi, aynlış tarihi ve si- gorta sicil numarası bulunmalı- dır. Bu belgelerin işveren tara- findan zamanında ve doğru ola- rak verilmesi gerekir. Özüriü ve Hükümlü Çalıştır- ma Zorunluluğu İş Yasası'nın 30. maddesi ge- reği; işverenler 50 ve daha fazla işçi çalıştırdıklannda heryıl ocak ayında Bakanlar Kurulu'nca be- lirlenecek oranda özüriü ve eski hükümlü çalıştrmakzorundadır- lar. Bunun her ay Türkiye İş Ku- aımu'na düzenli olarak bildiril- mesi gerekmektedir. 3713 sayılı Terörie Mücade- le Kanunu Gereği Terör Mağ- duru Çalıştrma Terör mağdunj çalıştırma zo- runluluğuna da uymak gerekir. Ücret Hesap Pusulası Dü- zenleme İş Yasası'nın 37. maddesi uya- rınca işveren, işyerinde veya bankayoluylaödediği ödemeler için ücret hesabını gösteren im- zalı veya işyerinin özel işaretini taşıyan bir pusulayı işçisine ver- mek zorundadır. Ücret Kesme Cezası İşveren, iş sözleşmelerinde veya toplu iş sözleşmelerinde gösterilen nedenlerdışında işçi- ye ücret kesme cezası uygula- yamaz. Yılhk Ücretli İzin Defteri Tu- tulması İş Yasası'nın 53. maddesiyle düzenlenen izin haklan için yıllık ücretli izin defteri veya izin çizel- gesinin tutulması şarttır. Birçok fiıma buna özen göstermemek- tedir. Işyeri Hekim Çalıştırma Zo- runluluğu Sürekli en az 50 işçi çalıştıran işyerierinde Sosyal Sigortalar Kurumu'nca sağlanan tedavi hizmetleri dışında kalan işçilerin sağhk durumlannın denetlenme- si, ilkyardım, acil tedavi gibi sağ- hk hizmetleri sağlamak için 1 ve- ya 2 işyeri hekimi çalıştırma zo- runluluğu vardır. Ödünç Işçilik (Geçici İş lliş- kisi) İşveren, devir sırasında yazılı nzasını almak suretiyle bir işçiyi, holding bünyesi içinde veya ay- nı şirketler topluluğuna bağlı başka bir işyerinde veya yap- makta olduğu işe benzer işlerde çalıştınlması koşuluyla başka iş- verene iş görme edimini yerine getirmek üzere geçici olarak devretmesi hali. Bu durumda iş sözleşmesi devam etmekle be- raber, işçi bu sözleşmeye göre üstlendiği işin görülmesini, iş sözleşmesine geçici iş ilişkisi ku- ran işverene karşı yerine getir- mekle yükümlü olur. Geçici iş ilişkisi kurulan işveren işçiye ta- limat verme hakkına sahip olup işçiye sağhk ve güvenlik riskleri- ne karşı gerekli eğitimi vermek- le yükümlüdür Ortaklann Sosyal Güvenlik Durumlannın Takibi Personel servisinin, ortaklann Bağ-Kur'a kayrtlı olup olmadık- lannı, kayrtlılarsa primlerini dü- zenli ödeyip ödemediklerini, ba- samak durumlannı, hizmet bir- leştirmelerini sıkı takip etmele- rinde yarar var. Ülkemizde bu konuyaözen göstermeyen, cid- di rahatsızlık geçirdiğinde aklı başına gelen, ama iş işten geçen binlerce işletme sahibi olduğunu rahatlıkla söylemek mümkün. 1 Cenel Başkan Yelekcl Haber-Sen üyelerine süıgün İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - Basın Yayın ve Üetişim Emekçileri Sen- dikası (Haber-Sen) Genel Başkam Ean Yelekçt 2 üyelerinın sürgün edildiğini büdirerek sürgünlerin geri alınması için eylem yapacaklannı açıkladı. Yelekçi, yaptığı yazılı açıklamada, "Bu ülkenin kendi öz kaynaklanyla ya- ratbğL, dünyanm en büyük telekomüni- kas\on şebekelerinden biri olan Türk Tetekom'u sattmnayız" dedikleri için siyasi iktidar tarafindan cezalandınl- düdannı kaydetti. Yelekçi, "Bu ülkeyi, geleceğinıizi, onurumuzu samrmayaca- ğız" diyerek sokaklara dökülen üyele- rinden îzmir Şubesi Başkanı Aü Yılba- ş^ ile Şube Sekreteri Varol Çini'nin sür- gün edildiğini belirtti. Yelekçi, bugün sendika yönetim kurulunun Izmir şube- sinde, sürgünler geri alınıncaya kadar eylem başlatacağını bildirdi.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear