22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
17 MAYIS 2005 SALI CUMHURİYET HJJV\_f11 \ J 1 T J J . ekonomiC" cumhuriyet.com.tr Devlet Bakanı Şabacan, 'Finansal Istikrar ve Basel H'nin Etkileri' konulu konferansta şirketleri uyardı 'lerekrediaslanınağzındaYakında ağlamalar başlar "Bankalarmriskdenetim dfüayışı ve kredi kullandırnıa felsejesi değişçcek. Kayıt dışı çalışan çok sayıda küçük ve orta boyuthı, hatta büyük işletmeler vcır. Bunların bankacılık sektörüyle olan ilintileri gittikçe daha zor bir döneme girecek. Basel II uygıüanmaya başlandıkça kayıt dışı çaltyanlar önemli güçlüklerle karşı karşıya l'alabilecekler. Zorluklardan sikâyet etmeyı• başlayacaklar" Mevduata garanti kalkacak "Mevdııat garantisinde 50 bin YTL bile Türkive için yüksek. Zaman içerisinde bıı limitin de düşürülmesi gerektiğini düşünüyoruz. Temmuz 2004 'te bıımı kaldırdık. Artık Türkiye de bankacılık sistemindeki garanti sadece tasamıf mevduatı içindir, kişi başı ve banka başı 50 bin YTL. Bunun bile Türkiye için yüksek oldıığunu düşünüyoruz. Zaman içerisinde bu limitin de düşürülmesi gerektiğini düşünüyoruz." Temel politikaları tartışmam "Bu ekonomik başanlann arkasındaki, Türkiye den beklenılenın ötesindeki gelişmenin tek kaynağı, tek kelimeyle ifade etmem gerekirse güvendir. Türkive de sermaye hareketi serbesttir. Tartışmaya dahi açmayacağımız bır konııdur serbest kıır rejimi. Türkiye de asla ve asla başka bir rejime dönüşüm olmavacaktır. Temel politıkalar kommında tartışmaya dahi girmeyiz. Artıkyerli veyabanafırma ayrımıyok." KKDF 2007de sıfırlanacak Bankacılıkta araalık maliyetlerini tedricen düşüreceğiz. 2007yılı sonu itibarıyla bütçeyle ilgili ciddi birzorlukla karşüaşmazsak, Kaynak Kıdlanımını Destekleme Fonu ve Banka Muamelat Vergisi 'ni sıfırlamayı arzu ediyoruz. Daha büyük bir bankacılık sektörü dahafazla sermaye isteyecektir. Türkiye de bu sermayeyi bulamayahilir. Uluslararası sermaye, bankacılık sektörünün gelişmesi için büyük avantaj. İSTANBUL (AA) - Devldt Bakanı Ali Babacan, Türki^ ye'de kayıt dışı çahşan çok sa- yıda küçük vc orta boyutlu iş- letme, hatta büyük boyutlu iş- letme olduğunu belirterek "Türkiye'de bankalaı ıınız re - el sektöre kredi kullandırır- ken pcrformans bazlı bir deh ğerlendirmeyapmakta büyük güçlükçekiyorlar. Firmaların bilançosıı, kâr-zarar cetveli, gerçeği göstermiyor" dedı. Merkez Bankası'nın düzenlej- diği "Finansal tstikrar ve Ba- sel Il'nin Etkileri" konulı uluslararası konferansta ko- nuşan Babacan, orta ve uzun vadede Basel II prensipleri- nin getirdiği ctkin risk yöne- timi anlayışı içerisinde barj- kaların kredilendirme konıi- sunda modern anlamda bjr risk denetimine geçiş yapma)t zorunda olduğunu kaydetti. Ali Babacan, önümüzdeld süreçte bankacılık sektörü- nün yapısı, risk denetim anlî yışı ve kredi kullandırma fe sefesinin önemli bir şekildb değiştiğini belirterek şunları söyledi: "Özellikle Basel II, aşama Koııfcı ansa Dcvlct Bakanı Babacan ile Merkez Bankası Başkanı Serdengeçti de kafıldı. (A A) BASEL II NEDİR? BIS (Bank for International Seltlements) ülkelerin merkez bankalannın bir arava gelerek oluşturduklan uluslararası bir kuruluş. Bu kurutus, bankalarm ortak standarûarda çahşmasını sağlaınak üzere 1974 'te Basel Komitesi 'ni oluştımlu. Basel Komitesi, l9HH'de "Basel l Standartları" ile bankalarm uymalan gereken kriterlen belirledi. Kriz döneminden çıkış sırasında vapılan dıızeıılemelerde üzerinde çok tartışılanyiızde H'lık sermayeyeterlıhği oranı bunlardan bin ıdı. Zamanla bu krıterlenn yetersız kaldtğı yaklaşımıyla Basel II kriterlen olusturuldu. Buna göre, bankalar pivasa ve kredi nskinin yanı sıra operasyonal nsklerı de dikkate alacak ve ancak 'sağlam görduğü' şirketlere kredi verecek. Bunun için sirketlerin kayıt dışı çalısmaması, sermayesini güçletıdirmesı, bağımsız kunıluşlardan 'revting' almaya hazır olmalan ve guvenilir mali tablo ürelmeleri de aranan sartlar arasında. . . . . . „ . dan kayıt içine yönelmesi ge- rekiyor." Babacan, bundan 5-10 yıl sonra "hâlâ ben eski düzende çalışacağım" diye ısrar eden firmaların yaşama şansının çok zorlaşacağını, hatta 5-10 yıla kalmadan belki çok daha yakın bir zamanda Türkiye'de bu güçlüklerin başlayacağını, bu nedenle reel sektör kuru- luşlannın hızla kayıt içine yö- nelmesi gerektiğini söyledi. TtSK'tN ÇALIŞMJİSI: istihdam aşama Türkiye'de uygulan- maya başlandıkça reel sektör kuruluşlarunızdan kayıt dışı çalışanlar önemli güçlüklerle karşı karşıya kalabilecekler. Arük dünya değişiyor. Türki- ye de yepyeni bir ortaına giri- yor. Kayıt dışılıktan hızla uzaklaşnıaınız gerekiyor. Ak- si halde birkaç yıl sonra reel sektör kuruluşlanmız gelip şi- kâyet etmeye başlayacaklar. 'Kredi alamıyoruz, bankalar zorluk çıkarıyor, kredi faizle- rinden çok daha yüksek faız istiyorlar' dive... Bunlarıyaşa- yacağız. Bunları yaşamamak için şimdidcn artık hesaplı ki- taplı planları yapıp reel sek- tör kuruluşlannın kayıt dışın- Arjantin'de kriz sflreci Isveç, Ispanya, Yunanistan ve Arjantin merkez bankala- nnın başkanlan da deneyim- lerini aktardılar. Eski Arjantin Merkez Bankası Başkanı Ma- rio I. Blejer de Türkiye 'de kri- ze kadar yaşanan dönem ile Arjantin'de krize kadar yaşa- dıkları durum arasında ben- zerlıkler bulunduğunu, ancak ülkesindeki krizin boyutlan- nın farklı olduğunu söyledi. Blejer, "Arjantin'dekibanka- cılık kri/i hükünıelin banka- lan suiislinıal ermesinden kay- naklandı. Çok kanıu bankası vardı, o yüzden fazla nıüda- hale ediliyordu" dedi. zirvedeyiz AN KARA (AIMKA) - Tüıjkiye Işvercn Sendikaları Konfederas- yonu (TÎSK), Türkiye'nin 30 OECD ülkesi içinde istihdam vergilerinin ağırlığı bakımııtıdan birinci olduğunu açıkladı. TtSK, OECD verılerini dikka- te alarak "ailevi vergi destclileri- ni de kapsayan ücretten alınaıı vergilerle işçive işveren sosya] gü- venlik prinılerinin toplamının iş- gücü nıaliyetinc oranına" iljşkin bir çalışma yaptı. TİSK'in belirlemelerine göre Türkiye'de ortalama işgücü ma- liyetinin yüzde 42.7'si, vergi ve sosyal güvenlik primleri olmak üzere istihdam vergilerine gidi- yor. Söz konusu oranın OECD genelinde ortalama yüzde İ6.6, ABD'de yüzde 16.4, îrlanda'da yüzde 5.9 düzeyinde bulunduğu belirlendi. Âkbank'a tasarruf sagjayan merkez GenelMüdürKurtul, 90 milyon dolar tasarrufsağlayan merkezin tamtımmda yabancı ortağa sıcak baktıklannı söyledi Ekononıi Servisi - Akbank Genel Müdürü Zafer Kurtul, operasyon merkezlerinin en son teknolojileri kullanan dünya çapında bir bankacı- lık üssü olduğunu belirterek "Ope- rasyonlarımızın merkezileşmesiyle bankamız yılda 90 milyon dolar ta- sarrufsağlıyor" dedi. Kurtul, Akbank Operasyon Merkezi'nin tanıtıldığı basın toplantısıııda, reel faizlerin düş- tüğü ve marjların azaldığı ortamda bankalarm önemli bir değişim geçir- mek zonında olduğunu söyledi. Ban- kaların artık kârlarını, yüksek reel fa- izden değil artan müşteri işlemlerin- den kazanmak zorunda olduğunu be- Kurhıl, merkezin 140 milyon dolarhk bir yatınmla oluşturulduğunu söyledi. lirten Kurtul, tüm iş yapış şekillerinı zinde, 1200çalışanımızla630şubemi- baştan aşağı yeniledığini belirterek ze hizmet veriyoruz. Buradaki arka- "140 milyon dolarhk bir yatırımla daşlarımız, ödeme, kredi kartı ope- oluşturduğumuz operasyon merke- rasyonları, kredi açma- kapama, dış ticaretişlemleri, çek-senet operasyonu gibi biitün bankacılık işlemlerini ger- çekleş.tiriyor'" dedi. Akbank operasyondan sorumlu ge- nel müdür yardımcısı Sevilay Özsöz de operasyon merkezinin 45 bin 800 metrekarelik alanda çağrı merkezi, kredi kartları merkezi ve bankacılık işlemleri merkezinden oluştuğunu anlattı. Kurtul, yabancı ortaklığa ba- kış açılan konusunda, "Şu anda da bu açıdan görüşümüz olumlu. Ancak bu- rada önemliolan yabancı ortağuı ban- kamıza sağlayacağı katkı. Yoksa bi- ziın hissedarlarımızda bir satma zo- runluluğu yoktur" diye konuşru. ZiraatBankası 3ayda 416 milyon YTL kâretti ANKARA (ANKA) - Ziraat Ban- kası'nın ilk üç aydaki net kârı, geçen yıla göre yüzde 233 artarak 416 milyon YTL'ye çıktı. Banka- nın kredileri de yüzde 16'lık ar- tışla 10.5 milyar YTL'yi geçti. Zi- raat Bankasf ndan yapılan açıkla- mada, bankanın 2004 yılında ba- şarılı performansıyla elde ertiği "Türkiye'nin en kârh bankası" olma özelliğini, bu yılın ilk çey- reğinde de sürdürdüğü belirtildi. Bankanın ocak-mart döneminde- ki brüt kârı 618 milyon YTL ola- rak gerçekleşti. Söz konusu dö- nem için ayrılan vergi karşılıkla- nndan sonra bankanın net kârı ise 416 milyon YTL düzeyinde oluş- tu. Net kâr, geçen yılın aynı döne- mine göre 2.3 kat arttı. Bankanın kredilerden elde edilen faiz ve komısyon gelirlerinin toplam faiz gelirleri içindeki payı Mart 2004'teki yüzde 9.42'lik düzeyin- den Mart 2OO5'te yüzde 16.38'e ulaştı. Ziraat Bankası Genel Müdürü Can Akın Çağlar, fiyat- landırma politikaları ve ürün çe- şitliliğindeki iyileştirmelere bağlı olarak bireysel kredilerin yüzde 53 arttığını belirterek taşıt ve konut kredilerinin yüzde 13 büyüdüğünü dile getirdi. TARSUS 1. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN TAŞLNMAZ AÇIK ARTIRMA İLANI DosyaNo: 1997/1663 Esas llacizli bulunup da satılmasına karar verilen taşınmazın cinsi, niteliği, kıynıeti, adcdi, önemli özcllikicri: Taşınnıazm tapu kaydı: Içel ıli, Tarsus ilçesi, I. Bölge Tapu Sıcıl Mü- dürlüğü nezdinde Kürtmusa Köyü, 1236 parsel sayılı toplam 6379 m2 alanlı taşınmazda 2/7 oranındaki borçlu hıssesi. İmar durumu: lmar kapsamı dışındadır. Özellikleri: Satışa konu taştamaz fiilı olarak tarla vasfindadır. Tamamı 6379 m2 olan arsada satışa arz edilen borçlu hissesı 2/7 oranında yani 1.822,6 m2'dir. Toprak yapısı iti- barı ile killi-tınlı toprak yapıSında, düze yakın meyıllı sulu tarını arazisidir Ankara yolu asfaltına sıfır cepheîidir. Taşırimaz üzerinde ayrıca biriket duvarlı sıvasız çatı örtüsü çinko olan 18x7.50 m. ebatlannda 135 m2 oturumlu tekkatlı bır depo binası bulunmaktadır. Sa- nayı tesısı kurulu bölgede olnjası, yerleşinı alanına olan yakınhğı, yol durumu emlak alım satım rayiçleri de nazara alınarak m2'sinin 21.000.000 TL'si (21.00 YTL) edeceğı tahmin edılmiştir. Taşınmazm topland arsa değerı 133.959.000.000 TL'si (133.959,00 YTL) ve üzerındekı yapıya ıse 4.050.000.000 TL'si (4.050,00 YTL) takdır edilmışse de satışa arz edilen borçlu hıssesinın 7'de % oranında olması ııedeniyle satışa arz edilen bu 2/7 hisseye 39.431.142.858 TL'si (39.431,114 YTL) takdir edilmiştir. Muhamnıen kıymeti: tçel ili, Tar- sus ılcesı, 1 Bölge Tapu Sic|l Müdürlüğü nezdinde Kürtmusa Köyü, 1236 parsel sayılı toplam 6379 m2 alanlı arsadaki 2/7 oranındaki borçlu hissesi 39.431.142.858 TL'si (39.431,14 YTL) üzerinden satışa arz edilecektir. Satış şartlan: 1- Satış, 01.07.2005 günü saat 09.30'dan 09.45'e kadar, Tarsus Belediyesi mezat salonunda açık arttırma suretiyle yapılacaktır. Bu arttırmada talımin edilen kıymetin yüzde 60'ınr ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları meemuunu ve satış masratlarını geçmek şartı ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alıcı çıkmazsa, en çok arttıranın taahhüdü bakı kalmak şartıyla 11.07.2005 günü Tarsus Belediyesi mezat salonunda 09.30-09.45 saatleri arasında ikinci arttırmaya çıkarı- lacaktır. Bu arttırmada da rüçhanlı alacaklıların alacağını ve satış giderlenni geçmesi şar- tıyla en çok artırana ıhale olunur. 2- Arttırmaya iştırak edeceklerin, tahmin edilen kıyme- tin yüzde 20'si oranında pey ikçesi veya bu miktar kadar banka teminat mekrubu verme- leri lazımdır. Satış, peşin paraj iledir, alıcı istediğinde 10 günü geçmemek üzere süre veri- lebilir. Tellalıye resmi, damga vergisi, tapu harç ve masrafları, yasal oranda KDV'si alıcı- ya aıttır. Birikmış vergıler satış bedelinden ödenır. 3- Ipotek sahibi alacakhlarla diğer ilgı- lilerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarını hususıyle faiz ve masrafa dair olan ıddiala- rını dayanağı belgelerı ile on beş gün ıçınde daıremize bildirmeleri lazımdır. Aksi takdirde hakları tapu sicili ile sabit olıjnadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaklardır. 4- Satış bedeli hemen veya verilen mühlet ıçlinde ödenmezse lcra ve lflas Kanunu'nun 133. maddesi ge- reğince ıhale feshedilir. lki ihile arasındaki farktan ve %10 faizden alıcı ve kefılleri mesul tutulacak ve hiçbir hükme ha^cet kalmadan kendilerinden tahsıl edilecektir. 5- Şartname, ılan tarihindeıı itıbaren herke^in görebılmesı için dairede açık olup masrafı verildiği tak- dirde isteyen alıcıya bir örnegi göndenlebılir. 6- Satışa iştirak edenlerın şartnameyi gör- müş ve münderecatını kabul etmış sayılacakları, başkaca bilgı almak ısteyenlerın 1997/1663 E. sayılı dosya numarasıyla müdürlüğümüze başvıu'maları ilan olunur. (*) llgılıler tabirine ırtıfak hakkı sahipleri de dahildir. Basın: 22365 EYÜP 1. AİLE MAHKEIMESİ HÂKİMLİĞİ'NDEN Dosya No: 2004/798 Davacı Satılmış Yıldırım tarafındaıı davalı Emıne Yıldinm aleyhme açılan boşanma davasında, Kızkaraca Köyü, Alaca, Çorunı adresınde oturdu- ğu bıldırılen davalı Emıne Yıldırım'ın adına çıkartı- lan teblıgat bıla teblığ ıade edıldiğınden ve emnıyet marıfetı ile adresı tespıt edılemediğınden dava dılek- çesının ve duruşma gününün 7201 sayılı teblıgat ka- nunıın 28, 29 ve 30. maddelerı uyannca ılanen teblı- gat yolu ile duyurulmasma karar verılnıış olduğundan davalı Emine Yıldırım'ın duruşma günü olan 02.06.2005 günü saat 10.35'te mahkememızde hazır bulunması veya kendisini bır vekılle temsıl ettirnıesı, hazır bulunmadığı takdirde aleyhine açılan davada tahkıkat ve yargılanıaya yokluğunda devam edıleceği ve hüküm verıleceği HUMK'nun 213 ve 337 mad. uyannca ılanen tebliğ olunur. 12.04 2005 Basın- 22287 BÜYIJKÇEKMECE 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN Esas No. 2000/1089 üavacı Sevınç Doğan vekilı tarafındaıı davalı üıııer Doğan aleyhine açılan boşanma davasının yapılan yar- gılaması sırasında tüm aramalara rağmen bulunama- yan davalı Ömer Doğan'a duruşma gününün ilaııen teblığ edildiğı, 01.03.2005 tarihinde laraflann boşan- malarına, aylık 150.000.000 TL yoksulluk nafakasının davalıdan alınarak davacıya verılmesıne, 1 milyar TL maddı ve 1 milyar TL manevı tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine davacı tarafındaıı yapı- lan 7.880.000 TL başvuru, 7.880 000 TL karar ve ilam harcı ve 7.000 000 TL'den ıbaret nıahkeme masrafının davalıdan ahnarak davacıya verılmesıne, yürürlükte bulunan avukathk asgarı ücret tarıfesi gereğınce takdı- ren 350.000.000 TL ücreti vekaletin dvalıdan alınarak davacıya verılmesıne karar verildiği, kararın davalı Ömer Doğan'a ılandan ıtibaren 7 gün sonra 15 günlük tenıyız süresinın başlayacağı hususunun ılanen tebliğ olunur. 22 04.2005 Basnr 22304 KAD1KÖY 2. İCRA MÜDÜRLÜĞÜNDEN MENKULÜN AÇIK ARTTIRMA İLANI Dosya No. 2005'447-Talımat Bır borçtan dolayı rehinlı ve aşağıda cıns, miktar ve kıymeti yazılı mal satışa çıkarılmıştır. Birinci arttırma 01 06.2005 günü saat 10.00 ile 10 10 arasında Burak Otomotıv Servisi Ilızm Tic Ltd. Ştı K. Bakkalköy, Ata- türk Cad. Denız Sok. No: 1, Kadıköy/tst. adresınde yapı- lacak ve o gün kıymetinin % 60'ına isteklı bulunmadığı takdirde 06.06 2005 günü aynı yer ve saatte ikinci arttır- ma yapılarak satılacağı, şu kadar ki, arttırma bedelinin malın tahmin edilen kıymetinin % 40'mı bulmasının ve satış ısteyenin alacağına rüçhanı olan alacaklının topla- mından fazla olmasının ve bundan başka paraya çevırme ve payların paylaştırma masraflarını geçmesinin şart ol- dıığu, nıahcuzun satış bedeli üzerinden % 1 oranında KDV'nın alıcıya aıt olacağı ve satış şartnanıesinin icra dosyasında görülebıleceğı, masrafı verildiği takdirde şartnamenın bır örneğınin ısteyene gönderılebileceğı, fazla bilgi almak isteyenlerın yukarıda yazılı dosya nu- marası ile daıremize başvurmalan ılan olunur. Muham- nıen Bedeh, Tiirk Lırası: 15.000.00 YTL. Adedi: 1 Adet. Cinsı, mahiyetı ve önemli özellikleri: 34 UC 3312 plaka- lı Mıtsubıshi marka, Carisma 1 6 full tipı, Haag gümüş renklı, 2004 nıodel, hususı oto (ön cam ve ön tampon ha- sarlı, muhtelıf çızıkler mevcut) Basın: 22042 KOCAELİ 4. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN 1997/676 Davacı Akbank tarafından davalılar Zekaı Kurtbeyoğ- lu, Murat Sanver ve arkadaşlan aleyhine açılan tasarru- fun ıptalı davasında, mahkemenıızce davanın kabulüne karar verılnıış. Bu karar davalılara temyız edilmiş ve tem- yiz ıneelemesı sonucu, Yargıtay'ca davalılar M. Uğur Bı- çaker ve M. Yumnı Sezgm hakkında eksık ınceleme ya- pıldığı gerekçesıyle karar bozulmuştur. Davalı Murat Sanver'e, ışbu ılan boznıa ılamının tebliğı yenne kaım ol- mak üzere ilanen teblığ olunur. Basın: 22643 İŞÇİMN EVRENİINDEN ŞÜKRAN SONER Hafta Sonu Fırçaları Belki bana öyle geliyordur. Ama sanki Başbakan birilerine fırça atmak için hafta sonlarını seçiyor. Daha doğrusu yurtdışı gezileri, Hükümet çalışma- ları, resmi toplantılar.. derken kitlelerle yüz yüze ge- linen toplantılar daha çok hafta sonlarına rastlıyor. Ister meydanda, istersalondaolsun, kürsünün kar- şısında kalabalıklar oluşunca, aykırı çıkışlar olasılı- ğı artıyor. Sayın Başbakan'ın en küçük bir itiraz, karşı gö- rüş, sataşma karşısındaki tepkisi, ataklığı ortada. Hemen yanıtını yapıştırıyor.. Seçim kampanyala- rında, iktidarın cicim aylarında bu üslubu, medya- tik pazarlama ile birlikte kitlelere olumlu bir nitelik, kişilik özelliği olarak sunulmuştu. Ancak Başba- kanlık makamı, sorumluluğu, devlet adamı kimliği ile bağdaşmayan, kimileri argoya kaçan çıkışların dozu artıp, sonu gelmeyince, potlar, tabii çaresiz sözü geri alma zorunda kalma halleri birbirini izle- yince, bir kişilik zaafı olarak kabul edilmekle birlik- te hâlâ hoşgörü ile bakılmaya çalışılıyor. Ayağımı kaldırmadan yemin edebilirim ki, büyük medyanın iktidar ile ilişkilerinde anlamlı bir yol ay- rımına gelindiğinde, pek çoğu kameralara yakalan- mış sayısız potların, bir Başbakan üslubuna yakış- mayan fırçaların bir dökümü yapılacak. Sadece ve sadece bu nedenle Başbakan Erdoğan özel ola- rak sorgulanacak. O zaman ne kadar önemli konu- da, ne kadar çok farklı çıkışının, görüşünün, bir dev- let adamına yakışmayan bir üslupta dillendirilmiş ol- duğuna hep birlikte şaşırıp kalacağız. Şimdilik med- yanın üzerinde durmaması, her bir işe gelmeyen gö- rüş için ancak eleştiri getirilmesi, geri adım attığın- da da konunun unutulup gitmesi gerçeği ile yaşa- yıp gidiyoruz. "Sayın Başbakanımız eleştiriyi sev- miyor" deyip geçiştiriyoruz. Bu haftanın fırça yiyenleri çiftçilerdi. Daha doğ- rusu Ziraat Odaları Birliği'nin "Dünya Çiftçiler Gü- nü" toplantısına katılanlar arasında Erdoğan'ın ko- nuşmasına tepki verenlerdi. Başbakan Erdoğan, sözünü kesen çiftçileri, "Bekâra karı boşamak ko- lay.." diye başlayan sözlerle azarlarken, tepkileri çok başarılı bir üslupla susturduğuna, çok başarılı bir siyasi üslup tufturduğuna inanıyor olmalı. Belki de bugüne kadarki deneyimlerinden bu sonuca varmıştır. Belki de toplumsal yapımızda bir tür ma- zoşitlik var. Azarlandığımızda, hakarete uğradığı- mızda siniyor, sessiz, uygar, alttan alanlara şahin- leşmeyi seçiyoruzdur. Şöyle birgeçmişe doğru bakıyorum da.. Sayın Er- doğan miting meydanlarında da karşı görüşler, pro- testolar, söz kesmeler karşısında, hep aynı türden, bir siyasi lider için aşırı, kabadayıca, sayılabilecek bir üslupta yanıt vermeyi seçti. Yetmedi, kendisini "Ka- sımpaşalı" olarak tanımlayıp bu üslubu ile topluma kabul ettirdi. Dahası vücut dilinden anlayan bürok- ratlarla ancak çalışabileceğini ilan etti. Üstelik kızdı- ğında, ki bunu çok sık yapıyor, çok kolay kızıyor ya- ni.. Karşısında fırça yiyenler sadece sözünü kesme- ye çalışan, derdi olan kitlelerden, işçiler, çiftçiler.. ol- muyor. Kimi zaman fırça yiyenler ulusal ve uluslara- rası kurumlar, en üst düzey liderler olabiliyor. Tabiı ulusal ve uluslararası arenada, üslup nede- ni ile kırılan potların bedeli, geri dönüşü ağıroluyor. Örneğin abartılı bir yorum sayılsa da üzerinde du- rulmaya değer.."Kend/ seçmenine şirin görünmek üzere, ABD yönetimini hedef alan çıkışlannın ardın- dan, Incirlik Üssü ödünlerinin geldiğinden" ya da "Israil'e yönelik terörist suçlamasının ardından, Fi- listin'i kıran Israil gezisi ve anlaşmalarının yapıldı- ğmdan.." söz ediliyor. Doğrusu Sayın Erdoğan ön- leyemediği öfkesi ve çıkışları ile pot kırdığı için mi geri dönüşler yaşanıyor, yoksa zikzaklar, ikili etkile- meler, gerçekte ne istendiği, ne yapıldığını gizleme- ye yönelik siyasi manevralar mı taktik olarak gün- deme geliyor?.. Benim algılama kapasitemi aşıyor... Izleyebildiğim Başbakan'ın bir siyasi lider için hiç de yakışık almayan fırçaları, en azından hak arama- sı gereken kitlelere yönelik şimdilik fazlası ile işe ya- rıyor. Parlamento dışı muhalefet, sendikal haraket, sivil toplum örgütleri söylene söylene, ancak cay- dırıcı anlamda etkin çıkışlar yapamadan, istemedik- leri hükümet icraatlarına boyun eğmeyi sürdürü- yorlar. Hükümet, IMF reçetelerinde dikte ettirilen ekonomik, sosyal politikalarda, kitlelerle tersinedü- şen, hatta seçmeni ile karşı karşıya olması gereken dış politika rotasında.. istediği, bildiği gibi almış ba- şını gidiyor. Sayın Başbakan AKP içinde de tek oto- rite tek güç konumunda. Her konuda onun dediği oluyor, her konu ona soruluyor. önceki hafta sonu, özelleştirmelere karşı duran- lar fırça yemişti, bu hafta ziraatçiler, çiftçiler.. Haf- taya bakalım fırça sırası kimlere gelecek?.. soner@cumhuriyet.com.tr Mart ayı araştırması Türkiye, OECD'nin en ucuz 5. ülkesi • Karşılaştırmah fiyat düzeyi sıralamasma göre, Türkiye'den daha ucuz OECD ülkeleri Çek Cumhuriyeti, Slovakya, Polonya ve Meksika. ANKARA (AA) - Ekonomik Kalkınma ve Işbirliği Teşkilatı'nın (OECD) üyesi olan 30 ülkede yapılan karşılaştırmah fiyat düzeyi sıralamasında Türkiye, Çek Cumhuriyeti, Slovakya, Polonya ve Meksika'nın ardından en ucuz 5'inci ülke oldu. OECD'nin mart ayına ilişkin sıralamasına göre Türkiye'ye kıyasla en pahalı ülkeler ise İzlanda, Isviçre, Norveç, Danimarka ve trlanda oldu. Buna göre Türkiye'de 100 YTL ödenerek ahnabilen mal ve hizmetler sepeti, Çek Cumhuriyeti'nde 92 YTL, Slovakya'da 93 YTL, Pobnya'da 94 YTL ve Meksika'da 93 YTL karşıhğında elde edilebiliyor.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear