Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 13 NİSAN 2005 ÇARŞAMBA
OLAYLAR VE GORUŞLER
AÇI
MUMTAZ SOYSAL
Hangi Nöbetin Değişimi?
MAKAM ya da iktidar değişikliğinde sık edilen
sözlerden biridir bu. Sona eren bir görev vardır; gi-
den, o ana kadar yaptığının devlet ve ulus çıkarla-
rını korumakolduğunu belirtmek ister; gelen de, nö-
beti devralan bir asker gibi, aynı uyanıklığı ve ko-
ruyuculuğu göstereceğini vurgulamak ıçin bu sö-
zü söyler.
Bu hafta sonu Kuzey Kıbrıs'ta da bir "nöbet de-
ğişimi" olacak: KKTC Cumhurbaşkanı Denktaş
yeni seçilecek olan ''cumhurbaşkanı''na, yani halk
çoğunluğundan oy alacağa benzeyen kişiye göre-
vi bırakacak. Gelecek haftaki törende aynı sözü eder
mi? Gerçek bir devlet adamı olduğu için, herhal-
de eder.
Ama ne ölçüde gerçekçı olur bu sözler?
Onunnöbetınıtuttuğu, ortaya çıkışındaveku-
ruluşunda büyük rol oynadığı, herseçilişinde Cum-
huriyet Meclisi önüne çıkıp "varlığını ve bağımsız-
lığını, bölünmez bütünlüğünü, halkının kayıtsız
şartsız egemenliğini koruyacağına", "Anayasası-
na bağlılıktan ayrılmayacağına" namusu ve şerefi
üzerıne ant içtiği devlet, Kuzey Kıbrıs Türk Cum-
huriyeti'ydi. Dahaöncesi biryana, devletın resmen
ilan edildiği 15 Kasım 1983'ten berı tek ya da çok
yanlı bütürı görüşmelerde, yabancı temsilcilerle
yaptığı bütün konuşmalarda doğru ve gerçekçı çö-
zümün ancak "iki devletiı" olabileceğini yorulma-
dan, üşenmeden hep vurgulamış, bu temel görü-
şünü asla bırakmamıştı.
Kimilerinde ve özellikle kendisını defalarca din-
lemiş olan dıplomatlarda bezginlik uyandırırcasına,
birkaçının bu nedenle utanmadan takındığı istihza
gülümsemelerine bile aldırış etmeksizin.
Türkiye'de böyle birtutumu "uzlaşmazlık, çözüm
karşıtlığı, Türkiye'nin Avrupayolunu tıkayıcılık"di-
ye nitelendirenlereve Mütarekemedyasının pışkın-
lerine müstahak oldukları yanıtları vermeye bile ge-
rek duymadan.
Onlar, yabancılar ve yerliler, ant içmenın anlamı-
nı bilmiyorlardı ve herhalde yaşamlarında ettikleri
yeminleri tek ayaklarını kaldırarak etmişlerdi.
Peki, cumhurbaşkanlığınayeni seçilecek kişi ya
da onunla bırlıkte geçen Meclis'te bulunup da
yine yemin edecek olanlar hangi andı içecekler?
Kimi başbakan olarak, kimi bakan ya da milletve-
kili sıfatıyla Cumhurbaşkanı'nın andıyla hemen he-
men aynı olan yemini etmiş, aynı kavramları koru-
yacaklarına namus sözü vermiş, ama ardından An-
nan Planı'na "evet" demekle kalmayıp kendi halk-
larının yüzde 65'ini peşlerinden sürüklemişlerdi. O
plan ki, devletin egemenliğini ortadan kaldırmak-
la yetinmiyor, başkalarınca yazılmış bir anayasayı,
başkalarınca uygun bulunmuş uluslararası antlaş-
maları, başkalarınca çizilmiş alacalı bulacalı bir
bayragı da içermekteydı.
Denktaş ayrılıyor ve onlar, normal bir hukuk sis-
teminde ağır suçlamalarla çoktan Yüce Divan önü-
ne çıkarılmış olmaları gerekırken, şımdi yine aynı
antları ıçerek devletlerini ortadan kaldırma "mesa/le-
rıne devam edecekler.
Ama, başaracaklarını sanıyorlarsa yanılıyorlar.
AB Adma Haymlıklar...
AB'ye gireceğiz diye bu olup bitenlere susmak, hayınlıklara katlanmak,
olanaklı değildir. Sevindirici tek durum, Kürt kökenli vatandaşlanmızın
bu oyuna gelmemiş olmasıdır. Sıyasal çıkar elde etmek adına bu oyuna
gelenlerin, halkımıza acı çektirenlerin geçmiştc sonlarım gördük.
Türkiye'yi yöneten kadronun, bunlara göz yumması, AB'ye gireceğiz
diyerek tam bir teslimiyet içerisinde olması acılanmızı arttırıyor.
Erol EHTUGRVL Hukukç^
1
967 yılının Temmuz ayında, Fran-
sa Cumhurbaşkanı Ccneral DeGa-
ulle Kanada'yı resmen ziyaret et-
li. Bu ge/i sırasuıdaKanada'nın Quebec
bölgesine de giden De Gaulle, bu böl-
genın Fransız asılh ve bağımsızhk iste-
yen halkı tarafından coşkuyla karşılan-
dı Kendisini bu coşkuya kaptıran Cum-
hurbaşkanı, "Yaşasın hiir Öuebec" de-
di. Kanada, bu durumu hemen protcsto
etti. Fransa Cumhurbaşkanı De Gaulle,
özür dilemek zorunda kaldı ve Kana-
da'yı terk ettı
2005 yılının Mart ayında, Nevruz kut-
lamaları nedeniyle Diyarbakır'a, Alman-
ya, Italya, tngıltere vc Norveç'ten göz-
lemcı sıfatıyla yabancılar geldiler. Bu
gelenlerin neyi gözledıklen daha sonra
ıyı anlaşildı Güneydoğu illerimizde,
DEHAP'ın düzenlemesi ıle bolücübasji-
nın posterleri, kırmızı, yeşıl, sarı renkli
ve yıldızlı bayraklar ve "Biji Apo" slo-
ganlan ıle sözde, bahann gelişi kutlan-
dı. Yabancılar da bu durumu gözlediler.
Öylc ki Norveç'in Ankara Büyükelçisi
Lionva, Türkıye'nın bölünmesini amaç-
layan bu tablonun ve atılan sloganlann,
posterlerin ve sözde bayrakların, "Tür-
kiye'nin demokratikleşmesinin bir ay-
nasıolduğunu" söyledı vc mutluluğunu
belirtti. Ne Başbakan'dan, ne Dışışlen Ba-
kanı'ndan ve ne de bir başka yetkılıden
hıç ses çıkmadı Böylecc Türkiye, res-
men bu durumu protesto etmedı ama
ulusumuz bunu bir kıyıya yazdı.
Nevruz, bahar bayramıdır. Özellikle Or-
tadoğu ülkelennde ve Asya ülkelerinde
ve bu arada Asya'dakı Türk Cumhunyet-
lennde degişik biçimlerde kutlanır. En
çok lran'dakutlanır Bahann geliş.ini se-
vinçle karşılayan bu günün, ülkemızdc
aynlıkçı bir grup tarafından başka amaç-
larla ve asıl amacından tümü ile saptın-
larak bir terör güııüne dönüştürülmesi çok
yazıktır. Ülkemizdeki barış ortamını,
özgürlüklen, böylesine kötüye kullanmak
hiç kimseye bir yarar getırmeycceği gi-
bi, önce bunu yapanlara büyük zarar ve-
nr. Ülkemizin yasalarına, anayasaya, sı-
yası partıleryasasına gore kuruhnus olan
ve bu yasalara göre, ülkemizin demok-
ratık düzenine, bölünmez bütünlüğüne,
Cumlıuriyet rejımıne sahıp çıkması ge-
rcken DEHAP'ın oturup iyi düşünmesı
gerekmektedır. Bu partinin bir bölüm
Kürt kökenli vatandaşlanmızı aldata-
rak, yanlış yönlendirerek, oniara acı çek-
tırecek bir yolu seçmiş, olması, her şey-
den önce tam bır aymazlıktır.
Bu göstenlerde, otuz bın ınsammızın
katıli bolücübaşınınposlerlerinın taşınıp
onun övülmesi, garip bayraklarla dola-
şılması ve Türk bayrağının yerlerde çiğ-
nenip yakılmaya çalışıhııası, Kürt köken-
li bazı geçmiş dönem milletvekillerinin
sıraya gırerek bölücübaşının kı/. kardeş-
lerinin ellennı öpmelen tam bır hayın-
lıktır. Bayrağımıza yapılan çırkın saldı-
nnm, çocuklann işi olmadığı ortada ol-
duğu gibi, bır provokasyon olmadığı da
bellidir. Nitekim, daha önce, öldürülen
bır terörıstın cenazesine belediye aıacı-
nı gönderen, terönstın evine başsağlıgı
ziyaretine giden Diyarbakır Belediye
Başkanı, "Bayrağa yapılan saldınyı kı-
nıyoruz" diyerek "Bayrağunız" yerine,
"Bayrak" sözcüğünü kullanarak bu bay-
rağı kendi bayrağı olarak benimsemedı-
ğını kapalı bır bıçımdc belirtmiştir. Böy-
le düşünen bır belediye başkanının, Tür-
kiye Devleti'nden aldığı ekonomık yar-
dımlar ve desteklerle sürdürdüğü göre-
vinde kalması ıse tam bır çclişkidir. Et-
nik kimlik, kültürel haklar, ınsan hakla-
n, ekonomik sorunlar diyorlardı. Şımdı
hıç çekınmeden konfederasyondan söz
ediyorlar.
Ülkemizi bölmeye çalışmanın ınsan
haklan ile, kıiltürel haklarla ne ilgisi var
dır. Baharıngelışı bahane edılcrck ülke-
mizi bölmenin provalan yapılırken bu du-
rumu buyük bir sevgi ve övgü ile izle-
yenyabancılann orda ne işleri vardır? Bu
duruma susan hükümetın varlığından
söz edilebilirmi? Bayrak sevgisi, insan-
lara ılköğretımde öğretılir, belli ki Türk
bayrağını yerlerde sürükleyen bu çocuk-
lara, Türk bayrağına karşı bır sevgı ve
saygı değıl, tersine bir nefret öğretilmiş.
Alanlarda, başka bayraklarla dolaşılmış.
olması da Türk bayrağının, bu gösteri-
leri düzenleyenler tarafından kendi bay-
raklan sayılmamasındandır. Türkbayra-
ğının bır soy bayrağı olmadığı bellidir.
Öyle olsaydı, dünyadakı tüm Türklenn
tek bir bayrağı olurdu. Türk bayrağı, bü-
yük Atatürk'un de çok açık bir biçim-
de belirttığı gıbı, Türkiye Cumhunyeti'ni
kuran Türk ulusunun bayrağıdır. Ulusu-
muzun sımgesidir, onurudur.
Nitekim, ulusumuz bu çırkın eylcme
karşı sesini yükseltmiş ve yurdumuzun
dört bir yanında bayragımıza salıip çı-
kılmıştır. Bu tepkı yalnızca bölücülere
karşı değil, ülkemizi köşeye sıkıştırma-
ya çalışan ABD'ye, AB'ye ve dincilere
karşı da bır başkaldındır. Bu durumun
gereksiz görülmesı, ırkçılık gıbı görül-
mesi yerinde değildir.
Bır grup şa$kın, güzel yuıdumuzu böl-
meye çalışırken bu ulkenin Başbaka-
nı'na, DEHAP Genel Başkanı tarafindan,
tam bir hayınlıkla,"Bölücübaşrnın öne-
rilerini,tran, Suriye,IrakveTürkrye'den
bölümler alacak bir hayali konfedcras-
yonukabuledin,tarihegeçin" dcnilirken
hükümet sussa bile, kımseden susması
beklenemez. Bunlanyapanlarbırdüşün-
melıdirler, bu yaptıklannın bir tekini bi-
le, lran'da, Surıye'de yapabilirler mi?
Ülkemizde tüm eksıklenne karşın demok-
rasinin var olması kimseye bu hakkı kö-
tüye kullanmak olanağı vcrmez. Tüm
bu olanlann açık bir biçimde, yayılma-
cıların, sömürgecılenn oyunu olduğu or-
tadadır. AB'ye gireceğiz dıye bu olup bi-
tenlere susmak, hayınlıklara katlanmak,
olanaklı değildir. Sevindirici tek durum,
Kürt kökenli vatandaşlanmızın bu oyu-
na gelmemiş olmasıdır. Sıyasal çıkar el-
de etmek adınabu oyuna gelenlenn, hal-
kımıza acı çektirenlerin geçmişte sonla-
nnı gördük.
Türkiye'yi yöneten kadronun, bunla-
ra göz yumması, AB'ye gireceğiz diye-
rek tam bir teslimiyet içerisinde olması
acılanmızı arttırıyor. AB adına Kıbrıs'ı
Rumlara verdık UI usal onurumuza, bü-
tünlüğümüze aykın ıstemler bırer birer
kabul ediliyor. Böylece, etkınhğı yok edıl-
mış, kolu kanadı kınlmış, teslimalınmış,
dışa bağımlı bırTurkiyc yaratılıyoı. AKP
yönetimi, kendi düşüncesi doğrultusun-
da dinsel bir düzen yaratmak uğruna
bunlara katlanıyor. Sonunda AB'ninbi-
zı ıçensıne almayacağı da açıkça orta-
dadır. Böyle bır dunımda verdiklerimi-
zi geri alabilecek mıyız? Bu koşullarda,
AB'ye girmemize gerek yoktur, böyle bır
AB eksik olsun.
PENCERE
Çift Hörgüçlü
Müsteşar Kamburu
Müsteşar kimdir, nedır?..
"Bakanlıklarda görevlı en
yüksek dereceli devlet me-
muru olan müsteşar, bakanın
danışmanı ve yardımcısıdır."
Başbakanlık Müsteşarı en
yüksek, etkili, ağırlıklı devlet
memurudur...
Başbakan hükümeti vurgu-
lar.
Başbakanlık Müsteşarı dev-
leti..
Müsteşarın sicili tertemız
olacak, yaşamında en küçük
bir 'şaibe' bulunmayacak...
Bugün Başbakanlık Müste-
şarı kim?..
Prof. Ömer Dinçer!..
•
Çok yazıldı, çizildı; ama bir
kezdahaanımsayalım; Profe-
sör ömer Dinçer'in sırtındaki
kambur bu zatın devlet kapı-
sından geçmesını engelleye-
cek kadar görkemlı...
"Notre Darne'ın Kamburu"
kilisenin zangocuydu...
Başbakanlık Müsteşarı
ömer Dinçer'in sırtındaki kam-
burun yanında Notre Dame'ın
Kamburunun lafı bileolmaz...
Çünkü Notre Dame'ın Kam-
buru tek hörgüçlüydü..
Başbakanlık Müsteşarı'nın
sırtındaki kambur çift hörgüç-
lü!..
•
Başbakanlık Müsteşarı
ömer Dinçer'in 'Bılgı ve Hık-
met'adlı dergıde (1995 'te) bir
konuşması yayımlanıyor...
Adı:
"21 "ınci yüzyıla gırerken
dünya ve Türkiye gündemın-
de Islam!.."
Müsteşar Bey bu konuşma-
sında diyor ki:
"Cumhuriyet kavramının as-
lında artık bizim içın çok faz-
la bir mana ifade etmediğıni
söylememiz mümkündür."
llginç değil mi!..
Kendisi için 'fazla bır mana
ifade etmeyen' Türkiye Cum-
huriyeti'nin Başbakanlık Müs-
teşan olmayı Sayın Ömer Din-
çer acaba neden ıstemış?..
Amacı ne?..
Başbakanlık Müsteşan ama-
cını makalesinde açıklıyor:
"Türkiye Cumhuriyeti'nin
başlangıçta ortaya koyduğu
bütün temel ilkelerin, laikllk,
cumhuriyet, milliyetçilik gibi
bırçok temelilkenin yerini da-
ha çok katılımcı, daha adem-
i merkezi, daha Müslüman bir
yapıya devretmesizorunlulu-
ğunu ve artık bunun zamanı-
nın geldiği düşüncesini taşı-
yorum."
Peki, laik Türkiye Cumhuri-
yeti'ni kundaklamak amacın-
da olduğunu ilan eden, söy-
leyen bir adam Başbakanlık
Müsteşarlığı'nda nasıl otu-
rur?..
•
Müsteşar ömer Dinçer'in
sırtındaki kamburun ikinci hör-
gücü birinciden küçük değil...
Profesör Dinçer, 1995 yılın-
da yayımlanan kitabında 'in-
tihal' (aşırma) suçunu işlemiş;
Profesör Dr. Tamer Koçel'in
kitabından aktardıklarını kay-
nak göstermeden kendi yapı-
tındakullanmış...
Kim söylüyor bunu?..
Cumhuriyet Üniversitesi yet-
kilı kurulu...
Marmara Üniversitesi yet-
kili kurulu...
İki ayrı üniversitenin müh-
rüyle intihal saptanıyor..
Laik Türkiye Cumhuriyeti
Devleti'ni "Müslüman bir ya-
pıya" kavuşturmak amacıyla
Başbakanlık Müsteşarlığı kol-
tuğuna oturan kişinin aynı za-
manda intihalci (aşırmacı) ol-
ması bir rastlantı mı?..
•
Peki, bu gerçeklerin ortaya
açık seçik çıkmasına karşın
Dinçer'in laik Türkiye Cumhu-
riyeti'nin Başbakanlık Müste-
şarlığı koltuğunda oturmasına,
ne buyrulur? '
Anlaşıldı ki bu ülkede 'Dev-!
let' yok; ama, ar, surat, yüz de
yok mu? ı
M U T F A Ğ A
BAKIŞAÇINIZI GIŞTIRIYORUZ!
istikbal Regina
mutfak ve banyolarda
mutfağınızı ahyoruz, y
istikbal Regina mutfak ve
banyoları %12 ındınmle
verıyoruz
Peşin fiyatına vade farksız
Maximum Kart'a özel
peşin fiyatına vade farksız
ımum
Şimdi eski mutfağınızı ahyoruz, yerine hayalinizdeki
istikbal Regina mutfak & banyoları %12 indirimle
veriyoruz. Deneyimli istikbal ekibinden keşif,
proje, söküm ve montaj da ücretsiz. Dilerseniz,
16 aya varan taksit seçeneğinden de yararlanabilirsiniz.
Üstün teknolojiye sahip Franke ankastre cihazlar,
evye ve armatürlerle donatılmış İstikbal Regina
mutfaklar sizi bekliyor.**
O
Boydak
01 0J 20üb tantllncjp haîlayan kampanyj 3004 200S Unhıne kddar ıürtî(.ek oluv üretım ve 5ink ımbnlarıyla îınırlırtır lıtıkbal Rpgına mulfak & bjııyu üıunlerı U«ı ınJeötıtedeıı t»lırlmeksızın d^ıjıklık yapma hakkına «hıplır KDV veya dıger vcfgı uidlıldiııııJd ddbılei.vk deMklıkler w qeleb lecefc yffı wcıler lyailara aynpnyansmlacaktır Bptrt\m kdinfjdiıyd Idr hınden önce kampanyayı
sons erdırme hakk ııidhfuduf Kampanya ko}ullarıyla Igıll ayrıntlll bılgı ıçın lııtfpn blr İstikbal Regina mutfak & banyo yelkllı >dtıı.ı>ın(i basvurgnu; T poqId
fık hatalarflan Imkhal Rpgına mulfak & banyo sorumlu lululdmdi 1+11 Maxınıun Kart uygulamaiı Ua^ mıım Kart uyesı olûn bayılenmızde geterlıdn Istıkbdl A 5 0 » " *
1
Kavuntu Mah Mpmurflt f atl Anı Sok No 11) M)J0 Kay^en
0 800 361 0008 www.ıstıkbalmutfak com tr "Yıjknrıda bplırtılen kımp.myd klıkbdl Regırid mutfök & banyo urLinlprındp gcçprlı olup sadpcp Zıta muıfcikldr tyrı geteflı *• Frânkp anta^trp nharlar pvyp VP a ırlor kampjııy^ kdpsdmı (iı^ıııddüıı
ADANA ElıLMubılya lel (tlUlj m 04 14 ADAPAZAHI: 1 PİPİllonulkın Tol (0264) 276 96 82 ANKARA / B.lıt.nl Bır- Gur Dekorasynn lcl (IHI?I 278 t>0 70 • Çankaya Bır Guı Dtkuidiyun Tel (0312)220 12 12 • ÜmltkOy Bır Gür Dckorasyon Tcl (0312) 236 27 28 ANTALVA bay IrarptTpl (0742)316 71 2i • Alanyr Alanıs Mobllyj
Tpl (0242) 51 I 09 63 AYDIN. Mustafa Antın CultKtnn TPI (0256) 22G 2'j U BALIKESİR' f.pnç Sandlkyül Ltd Stl Tel (0266) 249 85 8". BURSA Elanugı Mobılya l r l (0274) 249 5b 15 • Osmangnl. Elemeğ Mobılya Tel (0224) 24/ 11 74 ÇANAKKALf Asklle Dekorasyon Tol (0286) 217 00 85 DIVARBAKIR Yen Fmpk Mobılya
Icl (0412) / V 40 11 EDİRNE Naklj Mnbllya Tol (0284) 236 25 88 ELAZI6. Klhnljl Vapı Tel (0424)248 01 m EİKİJEHİR: 5lra7 Halınlık Tfl (0222)23105 31 GAZIANTÎP Duıucu Mobı^a Tel (0)42)177 1140 İSTANBUL / BeyllkdUzO DuftJAS Tul (0212) 877 80
r
>2 • Modolco Rerpp Dönmtî MoW^ Tel (0216)415 16 18 • Osklldar. Onı» Vapı
Tel (0216) 308 44 50 - Bağdat Cadd«i Do^a A 5 Tel (U21b)4t1 47 90 • Kadlköy: Sıstem Mutfak Tel (0216)450 04 01 • Kozyrtağı L^r Mnbılya Tpl (021b) 31? 67 10 • Kurtuluç: Altılllvlk Ydpı Tel (0212)225 24 Hl • Maslak 0«!pn Mr>bılyl Tpl (O212) 330 03 03 • Mecidlyeköy Mega Granıl Tel (0712) 2IİÜ İH }t 78 • Sefaköy
ri7Pfîan MnhllyaTpl (0212) 5/9 11 07 • Suadlyo DuQd A Ş Tel (0216)403 7/ 99 • Gungörtn l.ıtr^ps Tırarpt (0212) 4b2 30 58 • Ikltolll. Gursan Tıcdiei (0212)675 01 08 İZMİR / Ahancak liatllı Mobılya Tpl (0232)465 00 65 • Karabağldr Bal I M,,blya Tel (02 J2) 7^1 U 1! • Karjıyaka Helezon Tıcaret Tel (0232) 365 50 60 IZMH
Ulkbdl Regina Mulfdk Baııyu Tel (0262) 1?S «4 41 KAHRAMANMARAŞ Praton tBn ıid Mutfdk & Bdnyu Td (0344)231 51 08 KAYSERİ Anadolll IMrtlpr Mobılya Tel (0352)236 10 10KONYA Ebat Mutlat rel (0J!2)2l8b1 00 HAIATVA Samplyon A i Tel (0422) 326 29 99 MER5IN M M MoMya Tri (0324)341 3141 UUGIA / Bodrum
tsınl Mutfak Tel (0252)363 95 40 SAMSUN , eskın MoLıılya M (0362) 43
r
94 4i 5İVAS-l,ongar Tiirıym Tl'l (0346)228 33 90 ŞANLIURFA Gııfkan ln;aal Isl (0414) (17 05 61 TRABZON: Temız Is Ltd Stı TBI (0462)326 17 ,7 YALOVA Aykul Tırarpt lol (0226) 814 69 69 ZONSULDAK DoÇm Grup Tel (0372) 322 1/ 75
t^ regina
f[-al< Si
Evinizin yeni buluşma noktası
4