Catalog

SAYFA CUMHURİYET 13 NİSAN 2005 ÇARŞAMBA 14 JVUJLiJ. U.K. kultur(rt)cumhuriyet.com.tr Fikret Mualla'nın Istanbul Modern Sanat Müzesi'nde yann açılacak retrospektif sergisi 31 Temmuz'a dek görülebilir İmbikten süzülensanatNENAÇALİDtS Bohem bır yaşam, alkole bağım- lı geçen yıllar ve akıl hastancleri... Usta ressam Fikret Mualla'nın ya- şamıyla bütünleşen üç şey... Eğlen- ce ve hüznün ıç ıçe geçtığı barları, aldırışsız sokağın karanlığına karı- şıp gözdcn yiten insanlan, geccnın pırıltisının ardında sakh kalan hüz- nü resmeden usta sanatçının doğu- mıınun 102. yılı yann Istanbul Mo- dern Sanat Mıizesi Sürcli Sergiler Salonu'nda açılacak retrospektıfle kuüanacak. 31 Temmuz'a kadar açık kalacak sergıde sanatçının 35 ko- leksıyondan derlenen 243 yapıtı ilk kez bir araya getirildi. Fikret Mual- la'nın sanatçı yanını; sıradışı, çalkan- tıh, bohem yaşam bıçeminin önüne geçırmeyi amaçlayan sergide Ara Güler'in çektiği Fikret Mualla fotog- rafları da yer alıyor. ETİ Şırketler Topluluğu'nun desteğıyle hazırla- nan sergının küratörleri Haşim Nur Cürel,LeventÇalıkoğlu vc Ali Akay. Fikret Mualla belgesell Istanbul Modern Sanat Müzesi'nde dün yapılan basın toplantısına katı- lan OyaEczacıbaşıyaptığı konuşma- da, "FikretMualla'nın, dünyadaçok tanınan ve sanalıyla ilgi çeken sanat- çılanmızdan biri olmasına karşnı ül- kemizdeyeteri kadartaıundıgınısöy- leyenüyoruz. Bu sergiyle değerli sa- natçınıızın yapıtlan kadar yaşamöy- küsünün, duygu diiııyasınm ve sa- natının kaynaklaruun da toplumun geniş kesimlerince dahaiyi tanınnıa- sma katkıda bulunacağımıza iııaııı- yoruz" dedi. ETl Şırketler TophüuğuGrup Baş- kan Yardımcısı Firuzhaıı Kanatlı da, özellikle gelecek kuşaklann sanat- la ve en onemlisi Türk sanatıyla er- ken yaşta tanışıp gelecekte de bu de- ğerlere salıip çıkabilecek gizilgüce ikret Mualla'nın doğumunun 102. yılı yarın Istanbul Modern Sanat Müzesi Süreli Sergiler Salonu'nda açılacak sergiyle kutlanıyor. Sergide sanatçının 35 koleksiyondan derlenen 243 yapıtı ilk kez bır araya getirildi. Sanatçının yapıtlan kadar yaşamöyküsünün, duygu dünyasının ve sanatınm kaynaklannın daha iyi tanınmasını amaçlayan sergide Ara Güler'in çektiği Fikret Mualla fotoğraflan da yer alıyor. ETİ Şirketler Topluluğu'nun desteğiyle hazırlanan serginin küratörleri Haşim Nur Gürel, Levent Çalıkoğlu ve Ali Akay. ulaşmasının kurum için çok önem- li olduğuna değındı Basın toplantısına katılan sergı- nın uç küratöriı, Mualla'nın modern Türk resmının en ılgınç imzalann- dan biri olduğunu, deliliğin sınırını aşan yaşantısı ve ilk bakışta izleyen herkesi etkileyen renkli resimleri arasındaki ilişkinın bir çırpıda ta- nımlanamayacak kadar karşıt oldu- ğunun altını çızdıler. NazmiKal'ın sergi içın özel çektiği ve 'Fikret Mu- alla' adını taşıyan belgesel sergı sü- resınce müzenın vıdeo ve eğıtım odalannda ızlenebılecek. Ayrıca, çocuklar için hazırlanan 'Fikret Mualla - ABC kıtabınm ya- nı sıra, sergı süresınce sınırlı sayıda üretılecek özel Eti Tutku bisküvisı kutulan ile 50 bin basılan ozel Sel- pak kutu mendıllennde sanatçının 'ChiantiŞişesiveBahk' adlı yapıtı yer alacak. Yine seıgi süresince muze magazasında sanatçının çeşıtlı yapıt- lannın yer aldığı kııpa, yastık, mum gıbi özel ürünler satılacak. Cezlcl eğltlm aracı Istanbul Modern Eğıtım ve Sos- yal Projeler Bırımi de, sergiye ko- şut olarak farklı cğitim ve ılgı duze- yındekı çocuk, genç ve yetışkınler ıçın çalışmalar tasarladı. Bu kap- samda du/enlenen 'Sanat İçin Genç GönUUüler' tasarısında 15 - 18 yaş arasındaki topluluklara yönelik ge- zici egitim çaiışmalan, tstanbul Mo- dern Gezıcı Eğıtım Aracı ıle uygu lanacak. Sanatçının sergide yer alan resimlcrinden seçılen röprodüksı- yonlar Istanbul'dakı liselere gönde- rilerek Mualla'nın öğrenciler tarafın- dan tanınması sağlanacak Sergıyle bırlıkte, yapıtların sesli etiketi nite- liğini taşıyan işitsel turlar da başla- yacak 45 dakıka sürecek olan bu turlar lngılızce ve Türkçe yapılacak. Scrgi süresince, sanatçının yaşa- mına tanıklık eden ve onu yakından tanımış. Hıfzı Topuz, Rasih Nuri İle- ri, Zeynep Yasa Yaman mayıs ayın- da düzenlenecek söyleşilere katıla- caklar. Istanbul Modern Kıtaplığı'nda da Fikret Mualla ıle ilgıli geniş bir ya- yın derlemesi oluşturuldu ÇAĞSAV Ödülleri İçmeli ve Eczacıbaşı'na verildi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Cagdaş. Sanatlar Vakfı'nın (ÇAGSAV) bu yıl beşmcısı dağıtılan onur ödülleri, özgün baskı alanının tamnmış adlarından Prof. Dr. Mürşıde içmeli ile plastık sanatlann yaygınlaşmasına önemlı katkılarda bulunan Eczacıbaşı Holdıng Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Eczacıbaşı'na verildi. Ödüller, Çankaya Belediyesi Çağdaş Sanatlar Mcrkezi'nde 5 Ankara Sanat Fuan'nın (ANKART 2005) açılış törenmde Kültür ve Turızm Bakanı Atilla Koç tarafından sunuldu. Prof. Dr. Içmeli'nin ve Istanbul Modern Sanatlar Müzesi'ni tanıtıcı fılmlerin izlenmesinin ardından, Bakan Koç, ÇAĞSAV Başkanı Şefık Kahramankaptan ve çağnlılar, ÇAĞSAV m katkılanyla düzenlenen Sanat Fuarı'nı gezdıler 7.ULUSLARARASI TİYATRO FESTİVALİ SÜRÜYOR 'MemleketimdenInsan Manzaraları'nı seynetmek SAVAŞ KÜRKLÜ (Soldan sağa) Bülent Eczacıbaşı,Prof. Mürşide İçmeli, Kültür Bakanı Atilla KoçveÇAGSAV Başkanı Şetlk Kahramankaptan ödül törcıündc. (Fotoğraf. KORAY AVCI) ADANA - Adana Devlet Tıyatrosu ve Vaksaişbırliğiyledüzenlenen " DevletTi- yatrolan-Sabancı Uluslararası llvatn) Kes- tivali-7" Adanalılan tıyatroya doyurma- ya devanı edıyor. Festıvale bu yıl ilk kez katılan Ankara Sanat Tıyatrosu, Adanalı sanatseverlere Nâzını Hikmet' ın ünlü des- tanından uyarlanan "Memleketimden İn- saıı Manzaralan" adlı oyunu sundu ölümsüz yapıt Nâzım'ın ölumsüz yapıtının sonunda, yönetmen oyuncu Rutkay Aziz ve dığer oyuncular ayakta alkışlanırken festivalde de ilkler süıdü. AST oyunculannın bugun sahnede olacağı ikincı oyun ıse AliBerk- tay'ın yazdığı, Rutkay Azız'ın yönetıp oynadığı "Benim Meskeııim Dağlardır". GünümüzTürkiyesi'nde, ikı stajyermu- habirin Sabahattin Ali'nın olumundekı sır perdesını aralamaya çalışmalarını yansı- tan oyunun da büyük ılgi görmesi bekle- niyor. Festivalde bır ilk de yanıı gerçekleşe- cek Anıerıka'dan konuk olan La Mama / Actors Without Borders Topluluğu, Eu- ripidesveSeneca'danJayScheip'ınuyar- layıp yönettiği "Medea" ile festivale renk katacak. Oyunda sanat yaşamını Amen- ka'da sürdüren Zişan Uğurlu da oynuyor. f> Vtft/t Necatigil Ödülü paylaştmldı Radikal THE GUIDE €ANAT aLhyazı sînema Ü5MP0 mrsn ZAMAN S sinema... ı6 gutı... 62 Uikedfirt 154 yön«tm«rı... i66 film... 360 seans». 2-%j Nlsan tarihleri arasında, 14, ülu5İara'asi Istanbul Fîlm Festiv»li'ncİB. İstanbul Kültür Sanat Vakfı, 24. Uluslararası İstanbul Film Festivali'nin gerçekleştirilmesindeki destek sağlayan Medya Sponsorları'na teşekkür ediyor. $RNANSBANK TURKCELL V MAKMARA www.ikSH.org A 1 Kültür Servisi - Şaır Behçet Necatigil adına aılesı tarafından venlen Necatigil Şiir Ödülü, bu yıl ıki şair arasında paylaştırıldı Ödule değer bulunan şairler 'HerkesGirmiş' (Adam Yayıncılık) adlı kıtabıyla Akif Kurtuluş ve 'Yol tnsanlarT (Can Yayınları) adlı kitabıyla Betül Tanman 1980 yılından bu yana verılmekte olan Necatigil Şıır Ödülü'nün Seçıcı Kurulu, Füsun Akallı, Prof Cevat Çapan, Mehmet H. Dogan, Haydar Ergülen, Doğan Hızlan, Hilıııi Yavuz vc Prof Tahsin Yücel'den oluşuyor Kazanan şaırlere odüllen, 13 Aralık 1979'da yıtırdiğımız Behçet Necatıgil'in yapıtlarını değerlendirmck amacıyla, Bılkent Ünıversıtcsı tarafından düzenlenecek etkınlık kapsamında, 27 Nısan 2005 Çarşamba günü verilccek. (0 212 28721 36) Sanatçı öğretim üyeleri bir sergide buluştu Kültür Servisi- 1990'da üniversitelerin çağdaş, demokratık, özerk bır yapıya ka- vıışturulması anıacıy- la kurulan, Türkı- ye'nın önemlı sıvıl toplum kuruluşların- dan Üniversite Öğre- tim Üyclcrı Dernc- ğı'nın, maddı katkı sağlamak ıçın düzen- ledığı 'Sanatçı Ögre- S e m a n T e m e r j n sergilenen yapıtı. tiııı Elemanlan Scrgi- Unıversıtesı Atatürk Eğıtım Fakültesi ve Yıldız Teknık Ünver- sıtesi Sanat ve Tasa- ıım Fakültesi'nden bırçok sanatçı oğre- tım ııyesı katılıyor. IVIııstafa Pilevneli, I lüsamertin Koçan, Balkan Naci İslimye- li, Gürbüz Doğan Ek- şioğlu, Aydın Ayan, Adcnı Genç,Asım tş- ler, Basri Erdem, sT, çeşith üniversitelerin güzel sanatlar fakültelerinde görev yapnıış ve yapmak- ta olan 186 öğıetim elemanının 226 ya- pıtıyla Tophane-i Amire'nin tek kubbeli kuçuk bınasında açıldı 21 Nisan'a dek surecek olan sergiye Beykent, Kocaelı, Maltepe, Marmara, Mı- mar Sınan ve Yedıtepe Unıversıtelennın Güzel Sanatlar l'akültelen ıle Marmara 4- Bünyamin Özgültekin, FevziKanıkoç,Za- hit Büyükişleyen, Rami/ Aydın, Süleyman Saim Tekcan, Tomur Atagök bunlardan yalnızca bazılan Tum sanatçılann, satılacak yapıtları- nm edennm en az yüzde 50'sını derneğe bagışlayacakları ve satışı arttırmak için de yapıtlarınm fıyatlarında bu sergiye özel olarak ındirim yaptıklan bildirildi. DEFNE GOLGESİ TURGAY FİŞEKÇİ Serüvenci Ruhla Gerçek Hayat Arasında Refik Erduran'ın yenı yayımlanan 'Iblisler, Azizler, Kadınlar' (Dünya Kitapları) adlı anı ki- tabını tükenmeyen bır ılgıyle, neredeyse elim- den bırakamadan okudum. Yayınevı, kıtabın kapağına, 'Bir Tuhaf Ada- mın Anıları' altbaşlığını koymuş. 'Tuhaf dene- bilır mı bılmıyorum ama 'Hginç' olduğu kesin bir hayat ve kişilik. Benim için yazarın ılginçliği başta Nâzım Hik- met'le olan ilişkisıydı; bır de son yıllarda sos- yalist sistemin çöküşüne ilişkin düşünceleri. Gerçekten de Nâzım'a ilişkin anıları, onun çoğu kez çocuksu yanının ağır bastığı kişilik fo- toğrafını bıraz daha netleştiriyor. öte yandan 23 yaşındaki delikanlı Refik'in gözüpekliğini, hem de ülkemizin tarihinde yeri olan siyasal bir ör- gütten daha kıvrakzekâlı olduğunu gosterıyor. Kahramanımızın ilk planı, açlık grevinden has- taneye kaldırılan Nâzım ağabeyını hastaneden kaçırıp sonra da kendi kullanacağı bir özel uçak- la (yıl 1951, yaş 23!) yurtdışına götürmek. Cesaretine pes dememek elde mi! Denız motoruyla kaçırmanın gerçekleşme- sinde ise cesaretin yanı sıra turlu olasılıklara kar- şı aldığı önlemlerle ne denli akılcı olduğunu da görüyoruz. Parti'nin balıkçı kılığına gırmelerını ve takayla gıtmelerini önermesine karşılık o hız- lı bir deniz motorunu yeğlıyor. Seruvencı ruh, yaşamının sonraki dönemlerinde de Refik Er- duran'ı hiç terk etmiyor. Askerlik gorevını ya- parken Kore Savaşı'na katılması, Nâzım ağa- beyiyle yeniden ilişki kurabılmek için Vıyana'da Sovyet askerı makamlarına başvurması, Buda- peşte'de Laz Ismail'le buluşması, Amerıka'ya gıdip Hollywood'da sinema çevrelerinde çalış- ması, bu dur durak bilmeyen ruh halının görü- nümleri. Erduran'ın sonraki yıllarda edebıyat, tıyatro, sinema ve gazetecilik alanlarına yayılan çalış- maları içinde en ilginç deneylerınden biri de ilk çok satan kitaplar yayımlayan yayınevini kur- muş olması. 1950'lerde ülkemızde ilk kez yüz binli baskı ve satış sayılarına ulaşan kitapları ya- yımlayan Çağlayan Yayınevı, sankı kurucusu- nun ruh durumuna uygun bir biçimde çok par- lak günler geçirdıkten sonra, aynı hızla çök- müştü. Abdi Ipekçi'nın yayın yönetmeni olduğu yıl- larda Erduran'ı Milliyet gazetesinin önde gelen köşeyazarı olarak görüyoruz. Ülkede toplum- sal bilinçlenmenin yükseldiği bu yıllarda gün- cel polıtıka üstüne kalem oynatmaktadır. 1980 sonrasında bir süre de Güneş gazetesinde ça- lıştıktan sonra her ışten olduğu gibi bu alandan da sonunda uzaklaşır. Belkı de gençlığınden bugüne en düzenli sür- dürdüğü uğraşı oyun yazarlığı olmuş. Hem sah- nelerimizde, hem de başka ülkelerde sahnele- nen oyunlarıyla da çağdaş tiyatromuzun önde gelen yazarlarından biri. Tıyatro uğraşının ba- şına açtığı türlü serüvenlere ilişkin de kitapta ge- niş bölümler yer alıyor. lleri yaşlara ulaşmanın Refik Erduran'ın kişi- liği üzerınde uslandırıcı bır etkısı olmamış. Ya- şı yetmişe yakınken gönüllü yazılıp kısa süreli- ğine de olsa Bosna savaşına katılması, bu alan- da da ülkemiz aydın çevrelerinde onu tekil kı- lan birözellığı. Bu savaşa ilişkin ıç burkucu pek çok bilgi ve ayrıntı, kendi tanıklığıyla anılar ki- tabında yer bulmuş. Son yıllarında roman yaz- maya ağırlık verdiğini de yine bu kıtaptan öğ- rendim. Hele geçen yıl yayımlanmış, büyük il- gi duyduğum Sabiha Sertel'in yaşamöyküsü- nün anlatıldığı "Sabiha" kıtabını duymamış ol- mama kendim de şaştım. Son olarak söyleyeceğım, benceyazarın özel hayatıyla ilgili kimi açıklamalarına böyle bir kı- tapta yer vermesine gerek yoktu. Son yıllarda türlü nedenlerle magazin basınımız Refik Erdu- ran'ı da bol bol kendine malzeme yaptı. Belki bu nedenle yazar bu alanlarda da kendinı sa- vunabılme, gerçeği açıklayabilme kaygısıyla bence gereksiz açıklamalar yapmış. Magazin basını bır bataklığın içine düşmüşse, bizim de oraya dalmamıza gerek yok kanımca. Iblisler, Azizler, Kadınlar hem ilgiyle okunan, hem de çok şey söyleyen bir anı kitabı. Herke- sın yaşam dersleri bulabileceği, eğlenebilece- ği, düşüneceği, üzüleceği sayfalarla örülu. turgay@fisekci.com K Ü L T Ü R f Ç t Z t K K Â M t L M A S A R A C I