29 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 29 MART 2005 SALI HABERLER ALİ SİRMEN Ulusçuluk İlla Irkçılık Değildir "Kavgalı değilse arada dostluk eğer Taşımaz öyle ahım şahım verimli bir değer" Bu dizeleriyle Victor Hugo hırgürü değil, ama ilkelere dayanan tartışmayı, hatta zaman zaman birbirine karşı tavır almayl kastediyor. Dostluk için ileri sürülen bu gözlem toplumsal yaşam için haydi haydi geçerlidir. Tartışmasız bir demokrasi ya da toplumsal ya- şam düşünülemez. Bu yüzdendir ki, şair "Mü- sademeyi efkârdan, barikayı hakikat doğar" (Düşüncelerin çatışmasından gerçeğin yıldırımı doğar) diyor. Ama ürün veren tartışrtıanın kuralları vardır. Dürüstçeyapılmalı, öne sürülen düşüncelerdoğ- ru ve etraflı biçimde tanımlanmalıdır. Bizde çoğu zaman tartışmada, karşısındaki- nin düşüncesinin tanımını, kişioğlu kendine gö- re ve de çarpıtarak yaptığından iş hırgürden, di- dişmeden öteye geçemiyor. Son zamanlarda yükselen ulusal değerler kar- şısında, "ırkçılarve faşistlergeliyor!" çığlıkları bu tür bir davranış sonucunda yükselmektedir. ••• Ulus kavramlarının hiçbiri hiçbir şekilde ırkçı- lığı içermez demek istemiyorum. Ulus kavramının ikisi deaynı ülkeden çıkan ve aynı çağda yaşamış iki Fransız teorisyeninden birincisi olan Kont De Gobineau, ulusun öğe- lerini ırk, dil, din, coğrafya ve çıkar birliği olarak tanımlar. I j Nesnel öğelere dayanan bu teorinin sahibi olan Gobineau, kendi anavatanından çok, "Irk- ların Eşitsizliği" adlı yapıtıyla üstün ırk görüşü- nün egemen olduğu Almanya'da ün kazanmış ve Nietzche'nin görüşieriyle birleşerek, Hitler'e zemin hazırlamıştır. Onunla aynı çağda yaşamış olan Ernest Re- nan ise 1881 'in 11 Şubatı'nda Sorbonne'daki der- sinde, bir ulusu oluşturan öğelerin, ne dil, ne din, ne ırk, ne coğrafya ne de çıkar birliği oldu- ğunu belirtiyor. Bunların hiçbirinin belirleyici ol- madığını ömekleriyle ortaya koyduktan sonra, var- sayılan ortak geçmişten gelen insanların, bu or- tak bellekle birlikte yaşama, ortak bir yarına yö- nelme arzusuyla oluşturdukları birliğe ulus den- diğini söylüyordu. Birlikteliği oluşturan sübjektif öğe olduğu için sübjektivist diye nitelenen bu görüş, ulusu birdü- şünce şekli, bir ruh hali olarak nitelendiriyordu. Renan konuşmasının bir yerinde "Bir ulus, her gün yenilenen bir plebisittir" diyordu. ••• Türkiye Cumhuriyeti'nin temelini teşkil eden, Kemalist ulus kavramı, R$nancı görüşten gelir. Irkçılık ve kendi ırkı ile milletini herkesten üstün tutan faşizm ile hiçbir ilgigi yoktur. Zaten başkatürlüsü de olamazdı. Anadolu, bir ırklar, etnik gruplar ve inançlar mozaiği olmuş- tur tarih boyunca. Bu durumda Orta Asya'dan gelen saf bir ırka dayanan bir milliyetçiliğin savunulması, ne dü- şünce olarak ne de maddeten mümkündür. CumhuriyetBilimTeknikdergisindeyayımlan- dı. Isparta'nın bir köyünde bulunan 2000 yıl ön- ceki iskeletler ile kazıda çalışan civar köyün bu- günkü sakinlerinin genleri karşılaştırıldığında ay- nı olduğu görülmüş. Kısacası bugünkü Anado- lu halkının temelleri yine Anadolu'daki eski ka- rışımda. Çağdaş Türk ulusçuluğü ne ırkçıdır ne de ya- bancı düşmanı. Çağdaş Türk ulusçuluğunun ne kızılelma ile iliş- kisi vardır ne de herhangi bir ırkçılıkla. Bütün bu gerçekler ortadayken, küçük bir gru- bun ideolojisini alıp, tıpkı öbür Avrupa ülkelerin- deki gibi, kendi ulus kimliğini ve varhğını savun- maktan başka bir çabası olmayan, o kimliği ta- şıyarak çağdaş insanlık ailesindeki yerini alma- ya çalışan insanları ırkçılıkla itham etmenin ne izanla ne de namusla ilişkfsi vardır. asirmen@cumhuriyet.com.tr CHTDEN HÜKÜMETE ELEŞTÎRÎ: AKP içerde kuplan dısavıdcı kuzu gibi ANKARA(Cumhuri- yet Bürosu)-CHP Grup Başkanvekili HalukKoç, AKP'nin işbaşına getir- diği üst düzey bürokrat- ların büyük bölümünün "vekâleten" atandığına dikkatçekerek"AKPiU- keyivekâletenyönetiyor" dedi. AB'tıin Annan Pla- nı'yla ilgili referandum- dan sonra verdiğı "KKTC'yedoğrudanti- caret" sözünü unutması- na da tepki gösteren Koç, gelişmelere "Edirne'ye kadarkaplan,Edirne'den sonra kuzulaşan iktida- nn" ise sesinin çıkmadı- ğını ifadeetti. Koç, basınla sohbet toplantisında Cumhuri- yet'in gündeme taşıdığı "vekâleten yönetim" ve AB'nınKKTC'ye''doğ- rudan ticaret sözünü" unutmasına tepki göster- di. AKP'nin, geçmişle- riyle ilgili çeşitli suçlama- lar bulunan bürokratlan "asaleten" atayamadığı için "vekâleten" işbaşına getirdığinı kaydeden Koç, u AKP,vekâletieülkeyiyö- nctiyor. Başbakan'ın son günlerdeki endişeli tutu- ıtıu da bunu doğruluyor. Koltuğuna oturamamış bir başbakan görüntüsü var" dedi. CHP olarak Başbakanlık Müsteşan Ömer Dinçer'ın bu gö- revde bulunmasının sa- kıncalanna geçmişte dık- kat çektiklerinı belirten Koç, "profesör" unvanı- riı taşıyan Dinçer'in "in- tihalle" suçlandığına ışa- ret etti. Koç, "Bilim hır- sızı olan bir kişinin,'vır- gülü değişmesin' denile- rek Meclis'e gönderilen çok önemlitasanları ha- Ztrladığffir* vurgulayarak "üevlet bürokrasisinin en başmda hakkında in- ühalsuçlamasıolanbir ki- şi var. Şimdi Dinçer ken- disi mi istifa edecek, Sa- yın Cumhurbaşkanı dev- reye girip istifasını mı is- teyecek?" dedi. CHP yönetimini eleştirerek aynlan beş milletvekili bugün SHP'ye katılacaklannı açıkladı Ankara'da istifa günü• Sarıgül yanlısı olarak bilinen Ersoy Bulut, Züheyir Amber ve Ahmet Güryüz Ketenci ile "Iktidara Yürüyüş hareketi" içinde yer alan Hakkı Akalın ve Mustafa Sayar, CHP'den istifa etti. AKP ve CHP'nin en az 10 milletvekili olan partilere "hazine yardımı" yapılması yönündeki yasa önerisini bu hafta TBMM gündemine almaya hazırlanması, istifaları hızlandırdı. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP'de Şışli Belediye Başkanı Mus- tafa Sarıgül'ün ihracı ve 18 il yöneti- mının görevden alınmasının ardından 5 muhalif milletvekili partiden ayrıl- dı. CHP Olağanüstü Kurultay sürecin- Soldan sağa Hakkı Akalın, Ahmet Güryüz Ketenci, Ersoy Bulut, Züheyir Amber ve Mustafa Sayar. (Fotoğraf: AA) de Sangül'e destek veren Ahmet Gür- yüz Ketenci, Ersoy Bulut,Züheyir Am- ber ile "İktidara Yürüyüş Hareketi" içinde yer alan Hakkı Akalın ve Mus- tafa SayarCHP'den istifa etti. Istifalar nedeniyle CHP'nin TBMM'deki san- dalyesayısı 163'edüştü. CHP'den ay- nlan milletvekilleri bugün düzenlenen törenle SHP'ye katılacak. CHP Antalya Milletvekili Osman Ozcan'ın Siyasi Partiler Yasası'nın, en az 3 milletvekili olan siyasi partiye Hazine yardımı yapılmasını öngören hükmünün kaldınlmasını içeren yasa önerisinin AKP ve CHP tarafından bu hafta TBMM gündemine alınması ha- zırlığı, istifa ve transferleri hızlandır- dı. lzmir Milletvekili Hakkı Akalın, CHP YÖNETİMİ TEPKİLÎ: Seçmen terdhine ihanet ediyoriar ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - CHP yöne- timinden, partiden aynlıp SHP'ye geçme karan alan milletvekillerine tepki gel- di. Genel Başkan Yardım- cısı MustafaOzyürek, par- tisinden istifa eden mıl- letvekilinin, milletvekil- liğinden de istifa etmesi gerektiğini savunurken Grup Başkanvekili Haluk Koç da, bu arkadaşlannın kısa süre sonra "pişman- lıklanylakarşıkarşıyaka- lacaklannı" söyledi. CHP Genel Başkan Yar- dımcısı Mustafa Özyü- rek, yaptığı yazılı açıkla- mada, istifalara tepki gös- tererek halkın Meclis'e girmesine onay vermedi- ği partileri transfer yoluy- la Meclis'e sokmanın hem seçmen tercihine ihanet hem de temsili demokra- si ilkelerine aykırı olduğu- nu ileri sürdü. Bunu ön- lemek için istifa eden mil- letvekilinin ya milletve- killığınden de istifa etme- si ya da bağımsız kalma- sı gerektiğini kaydeden Özyürek, şu görüşleri di- legetirdi: "Halkınoyunu ahnadanmilletvekilitrans- feriyaparakMeclis'egiren paruierebir deHazine'den yardım yapmak büyük adaletsi/.lik oluşturuyor. Mensup olduğu partiye sempati duyan seçmenle- rin verdiklerioyileseçilen milletvekillerinin başka partiye geçmeleri,seçme- nin tercihine ihancttir." CHP Grup Başkanve- kili Haluk Koç da, 5 mil- letvekilinın ağır eleştiriler- de bulunarak istifa etme- lerini doğru bulmadığını belirtti. Bu arkadaşlannın yakın gelecekte "pişman- hklanile karşı karşıya ka- lacaklannr" savunan Koç, "Başka bir partiye geçe- cekleri beürtilen arkadaş- larınıızın girişimi ile se- çimler öncesinde bu par- tiye Hazine yardımı yapı- lacaktır. Bu yaklaşım si- yasi ahlakla bağdaşmaz" dedi. CHP'ye bu kadar ağır eleştiride bulunanla- nn birkez olsun "Ben par- tinı için ne yaptim" diye özeleştiri yapmadığını sa- vunan Koç, "O nedenle buyoDasonsuzeleşurihak- kınıkullanmakdoğru de- ğildir. Partide kurumsal bir demokrasi vardır. Bu hakkı herkes sonuna ka- dar kıülanabilir.Bunu bı- rakıppartiyiterketmeyo- lunu seçenler, bugüne ka- dar hiçbirbaşarı kazana- manıışlardır" dedi. CHP örgütlerine de "sağduyu" çağnsı yapan Koç, "CHP'ningüçlüol- masınınTüridye'ningücü ile orantılı olduğunu söy- lüyorum. CHP örgütleri yapacaklan demokratik seçimleıietüm bu eleştiri- leri haksız kılacak sağdu- yuyasahiptir''dedi. ÎĞNELl FIRÇA ZAFER TEMOÇÎN tAMTANASl YAHU?/.. Hatay Milletvekili Züheyir Amber, Mersin Milletvekili Ersoy Bulut, Amas- ya Milletvekili Mustafa Sayar ve Istan- bul Milletvekili Ahmet Güryüz Ke- tenci dün düzenledıkleri ortak basın top- lantısıyla istifalannı açıkladılar. 5 mil- letvekili, yasal değişiklik geriye yürü- meyeceğı için bugün katılacakları SHP'nin yaklaşık 2 trilyon liralık Ha- zine yardımından yararlanmasının da yolunu açmış olacak. istifa eden milletvekilleri, CHP yö- netimini "politbüro", Genel Başkan DenizBaykal'ı da partiyi "anonimşir- kete dönüştürmekle" suçladı. Grup adına bildiriyi okuyan Mersin Millet- vekili Bulut, partideki "oligarşik" ya- pılanmanın giderek tam bir "Baykal he- gemonyasına dönüştüğünü" ılen sür- dü. Son olarak 18 il örgütiinün görev- den alınarak CHP'de "otoriter" bir ya- pılanma oluşturulduğunu kaydeden Bulut, Hazine yardımına sınırlama ge- tıren yasa önerisine de tepki gösterdı. Yasa önerisinin kendıleri için "barda- ğı taşııan son damla" olduğunu belir- ten Bulut, "Çünkü bu yasa teklifi, mil- letvekillerinin özgürlük alanlannı da- raltan, örgüüü bir demokrasiye giden yolu kesen bir tckliftir. Sonuçta siyasi parti tüzüklerindevar olanantidemok- ratik hükümlerden kaynaklanan oli- garşik yapılanmalan, parti içi dikta- törlüğe dönüştüren bir tekliftir" görü- şünü dile getirdi. Yaşanan süreçte CHP'lilere "kapı kulluğunun reva görüldüğünii" ileri süren Bulut, "CHP'li üyeler ya kapı- kulu olacaklar, yahut da Atatürk'ün özgür iradeli yurttaşlanolaraksiyasal yaşamlarnusürdüreceklerdir.tşteat,iş- temeydan.Bizkapıkulu ohnayıreddet- riğimiz için CHP'den aynhnayı halkı- nuza karşı olan sorumluluğumuzun gereği saydık" dedi. Gazetecilerin so- ruları üzerine Ketenci, bugün saat 11.00'de düzenlenecektörenle SHP'ye katılacaklannı bildirdi. Muhaliflere biıük çağnsı CHP yönetiminin muhalif il yöne- timini görevden almasına Gazıantep Milletvekili Abdülkadir Ateş'ten tep- ki geldi. Ateş yaptığı açıklamada, "Ba- şansız geçen bir genel ve yerel seçim- den sonra, parümiz içerisinde başla- yan genelmerkezyönetiminden hoşnut- suzluk, genel merkezce ilk önce lzmir ve İstanbul, ardından da 18il yönetimi görevden aünarakbasnrıbnayaçalışıl- mıştır" dedi. Genel merkez yönetimi- ni başansız bulanların partiden "tas- fiye edildiğine" işaret eden Ateş, CHP tarihinde ilk kez parti yönetimini elin- de bulunduranlann, "siyasiikballeıini, parti ikbali üzerindetutmasıtehlikesiy- İe karşı karşıya kalındığını" savundu. CHP Malatya Milletvekili, gerekli çalışma ortamını bulamazsa istifa edeceğini söyledi Aslanoğtu da yol ayrunında Mevlüt Aslanoğlu MALATYA(Cumhuriyet)-CHP Malatya Milletvekili Mevlüt As- lanoğlu, partide yeniden yapılan- ma sürecı yaşandığını, çalışma or- tamı bulamaması durumunda par- tiden istifa edeceğini söyledi. ANAP'tan teklif geldiğıni belirten Aslanoğlu, "AmabenCHPmillet- vekiliyim. Çalışma ortamı bula- mazsamistifaederekbağunsızka- lınm. Başka bir parti söz konusu değü" dedi. Aslanoğlu, Altın Kayısı Ote- li'nde düzenlediği basın toplantı- sında CHP'de kurultay ve daha • Malatya il örgütiinün görevden alınmasına tepki gösteren Mevlüt Aslanoğlu, "Partinin yeniden yapılanmasına bakar, çalışma ortamı bulamazsam bağımsız kalınm" dedi. sonraki süreçte yaşananlar ile Ma- latya İl Yönetimı'nin görevden alınmasını değerlendirdı. Kurultay- da oy kullanmadığını belirten As- lanoğlu, CHP Malatya İl Başkanı Celal Berktaş'ın görevden alına- rakyerine Niyazi ErginGökçe'nın atanmasıyla ilgili olarak şunlan söyledi: "Benim Malatya delege- lerine bu adaya oy verin veya ver- meyin diye bir ifademolmadı. Bu- gün partigenel merkezi,bazıil yö- netimlerini elemeye gitti. Celal Berktaş da kurultay sonrasmda genel merkeze liste götürüp yöne- timin değişmesini istemiş. Genel merkezdeyönetimlebirlikteil baş- kanını da görevden almış ve yeni bir arkadaşı başkan olarak ata- mıştir. Ben seçimle göreve gelmiş olanyönetimleringörevdenalınma- sını kınıvorum. Yeni il başkanma hayulı olsun diyorum. n Bazen Malatya'ya hizmet konu- sunda ANAP'a geçen Milletveki- li Süleyman Sanbaş'la görüştük- lerını ifade eden Aslanoğlu, bu partiden ciddi anlamda teklif aldı- ğını söyledi. Parti içerisinde bazı sıkıntılann olduğunu, Malatya'ya hizmet edilmesi noktasında destek görmemesı halınde istifa edeceği- ni vurgulayan Aslanoğlu, "Ben Malatyaiçinbir şeyleryapmakiçin çaba gösteriyorum" dedi. NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR oralcalislar@cumhuriyet.com.tr ABD'den AKP'ye yönelik eleştiri- ler aralıksız devam ediyor. Her ne ka- dar Başbakan Tayyip Erdoğan res- mi ilişkilerde böyle bir durum olma- dığını söylese de, ABD'li yetkililer "Sorun yok" deseler de ABD'nin resmi söylemini yansıtan kalemler ve gazeteler yayınlarını ve eleştirilerini sürdürüyorlar. Önceki gün VVashington Times gazetesi, biraz daha sert bir üslup- la AKP'yi eleştirdi. AKP'nin gün geç- tikçe "şahin" söyleme ve milliyetçi siyasete kaydığını yazdı. VVashing- ton Times yazan Nicholas Birch, Av- rupa Birlıği'ndeki aralık zirvesi son- rası yaşanan kutlama havasının ye- rini bir bocalama dönemine bıraktı- ğını öne sürdü. Başmüzakerecinin hâlâ belirlene- mediğini yazan Birch, geçen yıl Kıb- rıs siyasetinde devrim yapan hükü- metin, Gümrük Birliği protokolünü imzalama konusunda ilerleme sağ- layamadığını da savundu. ABD ve AKP Arasmdaki Gerilim Birch, AKP'nin gittikçe "milliyet- çi şahin" söyleme ve politikalara kaymasının da kaygı verici olduğu- nu yazdı. Yazar, buna örnek olarak kadınların dövüldüğü polis müdaha- lesi ile ilgili olarak Başbakan Erdo- ğan'ın Türk basınını suçlamasını ve Çevre Bakanlığı'nın bazı hayvanla- rın adlarındakı Ermeni ve Kürt ıfade- lerini çıkarmasını gösterdi. Geçen şubat ayında, ABD'de ya- yımlanan The Wall Street Journal'ın başyazısında ise Türkiye için ağır ifadeler kullanılmıştı. Gazetenin edi- törlerinden Robert L. Pollock ya- zısındaTürkiye'ye "Avrupa'nın has- ta adamı" sıfatını yakıştırmıştı. * • • ABD basınının yorumları, yalnız- ca ABD ile gerginleşen ilişkiden de- ğil, AB ile de işlerin iyi gitmemesin- den söz ediyor. özellikle VVashing- ton Times yazarının "milliyetçi şa- hin" sıfatı dikkat çekıci. AKP gerçek- ten son dönemde böyle bir tutum içinde mi? Kadınlar Günü yapılan eylemler- deki polisin tutumu, Mardin Kızılte- pe'de bir baba ile oğlunun öldürül- mesi, Türk Ceza Kanunu tartışma- ları sırasında Başbakan Erdoğan'ın medyaya, işadamlarına yönelik sert ifadeleri, içeride bir değişiklik var mı sorusunu ister istemez düşündürtü- yor. ABD ile Kerkük, Avrupa Birliği ile Kıbrıs konusunda yaşanan ger- ginlikler de dışarıdaki bazı sorunla- rı gözler önüne seriyor. Belki daha da önemlisi, ABD'nin Iran ve Suriye'ye yönelik niyetleri ile AKP arasında istenen uyumun tam sağlanamamış olması. ABD, AKP'nin bölgede uygulamak istediği yeni si- yasetlere uymasını istiyor. AKP ise ABD'ye yüzde 82'lik bir oranda kar- şı çıkan bir toplum içinde sıyaset yaptığının bilinciyle, tam anlamıyla iki arada bir derede bir yol izleme- ye çalışıyor. Son günlerde basına yansıyan, Incirlik Ussü'nün ABD'ye tamamen terkedilmesinin istenmesiyleyeni bir durum ortaya çıkıyor. "Incirlik veri- lecek" çağrısı, bir anlamda AKP için alarm zillerinin çaldığını gösteriyor. • • • ABD şahinlerınin bölgedeki mili- tarist politikaları, AKP'yi de köşeye mi sıkıştırıyor? "Ya bizim dedikleri- miziyaparsın ya da başka seçenek- ler buluruz" mu demek istiyorlar? Tam olarak ne dediklerini bilemiyo- ruz. Ancak şu kadarı bir gerçek, Tür- kiye ABD'nin bölgedeki en önemli müttefiki sayılmaya devam ediliyor. Bu ittifakın bozulması mümkün de- ğil. Ancak iki taraf birbirlerini yoklu- yorlar. Neyi kabul ettirip neyı ettire- meyeceklerini sınıyorlar. Gazetelerdeki yorumları böyle mi anlamamız gerekiyor? Tabii Türkiye ile ABD arasmdaki ilişkiler eşit bir iliş- ki değil. Türkiye, milyarlarca dolar borçlu bir ülke. Askeri bakımdan ABD'den çok şey alıyor. Bu neden- le isteyen taraf hep ABD oluyor. AKP'nin hareket alanı çok sınırlı. ABD basınına yansıyan yorumlar, aynı zamanda bir tehdit de sayıla- bilir mi? Yaşayıp göreceğiz. • • • Düzeltme ve özür: Evin llyasoğ- lu'nun "Teodora'nın Düşmanları" romanından söz ederken, romanı "Teodora'nın Düşleri" diye aktar- mıştım. Birokuyucumdan uyarıge- linceye kadar, kitabın adını hâlâ "7e- odora'nın Düşleri" olarak hafızama kazımıştım. Evin llyasoğlu'ndan ve okuyuculardan özür diliyorum.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear