Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 4 ARALIK 2005 PAZAR
INCELEME
Barzaniciliğin yükselişi siyasal, kültürel ve ekonomik nedenlere dayanıyor
KDI?PKK'den besleniyor
Kürt sorunu
ıddiasıyla 1980'den bu
yana deyletie çatışan
PKK'liler, BarzanTye
yöneük sempatinin
giderek artnıasında n
hiç de hoşnut
görünmüyor. Oysa
Barzaniciliği
tetikleyen
unsurlardan birini de
tabü ki PKK'deki
kınlma ve erozyon
oluşturuyor. Kuzey
Irak'ta devletleşmeye
giden her adım
Güneydoğu insanını
biraz daha Barzani'ye
götüriiyor. PKK ve
Öcalan'a yönelik
eleştiri ve tepkiler
arttıkça bundan
Barzanicilik
nemalanıyor.
Barzanicilik
Güneydoğu'da
yiikseliyor mu?
MEHMET FARAC
Barzaniciliği ön
plana çıkaranlar,
PKK'nin 40 bınden
fazla insanın ölümüne
yolaçan
eylemlerinin,
bölgenin kültürel
temele oturtulan
sorunlannı daha da
çıkmaza sürüklediğini
oysaBarzani'nin
siyasal çizgideki
mücadelesinin
Irak'taki Kürtleri
başanya götürdüğünü
örnek göstererek
yandaş toplamaya
çalışıyor.
Faik Bulut:
Öcalan'ın
yakalanmasınm
ardından çok sayıda
PKK'li Barzani'ye
sığındı.
Güneydoğu'daki bu
ilginin kökeninde
onJarın ve çevrelerinin
de etkisi var.
Barzani'ye yönelik
ilginin kökeninde
ekonomik etki
kuşkusuz var. Çok
daha önemlisi son
dönemlerde gerek
TaJabani, gerek
Barzani bir Kürt
diplomasisi başlattılar.
esud Barzani'nın yazdığı, "Barzani veKürt
Ulusal Ozgüıiük Hareketi" başlıklı kitaplar
Güneydoğu'da dağıtılıyor. Barzani'yi ulus-
lararası arenada gösteren görüntüler televiz-
yonlardan yayımlanınca bölgedeki eylemler-
de artık "Biji Barzani" diye sloganlar da atılı-
yor. Kürt liderin resimleri işyerleri ve evleri süs-
lüyor.
Barzani, Güneydoğu Kürtlerini Kuzey Irak'a
çekmek için heryolu deniyor. Türkiye'den 2 bin
gencin Erbil kentindeki Selahaddin Üniversite-
si'ne başvurduğu saptanıyor. Barzani, üniversi-
teye kabul edilen 250 öğrenciye ayda 1 OO'er do-
lar burs veriyor. Gençlerin bir gün kullanacak-
ları umuduyla ceplerinde Kürt pasaportu taşı-
dığı da ileri sürülüyor.
Barzani'nin Güneydoğu'da Kürt kimliği da-
ğıttığına yönelik iddialar ise güvenlik birimle-
rince yalanlanıyor. Bir emniyet yetkilisi bu ko-
nuda basında çıkan haberlerle ilgili olarak "Man-
ûklı değil. O konuda bir saptama yok, bu bir po-
litika olsa PKK yapardı" dıyor.
'İKİYÜZLÜ POLİTİKA İZÜYOR
1
Kürt sorunu iddiasıyla 1980'den bu yana dev-
letle çatışan PKK '1iJer Barzani 'ye yönelik sem-
patinin giderek artmasından hiç de hoşnut gö-
rünmüyor. Oysa Barzaniciliği tetikleyen unsur-
lardan birini de tabü ki PKK'deki İanlma ve
erozyon oluşturu-
yor.
Barzani PKK ile
ilgili ikiyüzlü birpo
litika izliyor. IKDP
lideri Türkiye'ye
verdiği mesajlarda
PKK ile mücadele
ettiğini ileri sürer-
ken örgüt Barzani
bölgesinde büro açı-
yor, istediği gibi at
koşturuyor.
Yine de Barzani
yandaşlarının şid-
J
Mesud Barzani, devledeşme hedefi için 20yddır uğraşıyor. KDP lideri, Turgut Özal'Ia da yakın iüşki içindeydi
Barzaniciliği salt Öcalan'ın karşıtlan arasında tepki çe-
ken görüşleri değil PKK'deki çalkantı da öne çıkanyor.
det dışı siyaset söy-
lemi terör olayla-
nndan sıkıntı çeken
Güneydoğu insanı üzerinde olumlu etki bırakı-
yor. Bölge insanı PKK'nin şiddetle hedefe ulaş-
ma çabalanndan uzaklaşmaya çalışırken Kürt
siyasetinden de kopmak istemiyor. IKDP bura-
da ciddi belki de tek seçenek olarak giderek da-
ha fazla öne çıkmaya başlıyor.
Barzaniciliği salt Öcalan'ın karşıtlan arasın-
da tepki çeken görüşleri değil PKK içindeki çal-
kantı da öne çıkanyor. KONGRA GEL içinde-
ki tasfiyeler. Hikmet Fidan cinayeti, örgütün
Iran ve Suriye'deki diğer Kürt hareketlerini et-
ki altına alma çabalan ve bu akımlann önde ge-
lenlerinden KemaJe Sor, Şapur Badoşiva gibi
çok sayıda örgüt üyesinin öldürülmesi PKK
aleyhine ciddi kampanyalara yol açıyor.
Fidan'ın öldürülmesinin ardından 250 kişilik
ölüm listesi söylentileri "DerinPKK''tartışma-
lanna yol açıyor, Barzani tabanına eğilüni art-
tınyor. Barzaniciler Güneydoğu'da sık sık
"PKK'nin silahı Kürtlere döndü" propaganda-
sı yapıyor.
HAK-PAR yanhlan da bunu kullanıyor. PKK
ise yayınlarında Abdülmelik Fırat'a ağır haka-
retler ediyor. îbrahim Güçlü'nün ise devletin
isteğiyle Diyarbakır'da Kürd-Der'i kurduğunu,
bu kişinin Ocalan'sız ve PKK'siz Kürt yaratma
peşinde olduğunu öne sürüyor.
PKK'DE COK BAŞLILIK...
Bölge insanımn IKDP çizgisine sempatisi yal-
nızca bu gerekçelere dayanmıyor. Barzani ha-
reketinin yükselişi PKK'deki erozyonla da iliş-
kilendiriliyor. PKK bölgede artık daha sıklıkla
"tekadam hareketi" olarak nitelendiriliyor. Ce-
zaevinden çıkanlar, cezaevinde olanlar, Avrupa
kesimi, dağ kadrosu, belediyelerin inisiyatifi ve
DTH'nin etkisin-
den oluşan çok
başlilik, örgütün
tabanını eritiyor,
yılgmlığa ve bık-
kınlığa yol açıyor.
Siyaset yapma is-
teğindeki Kürtler
için adı kanJa öz-
deşleşen PKK ye-
rine, Barzani ve
onun çizgisindeki
ideoloji çekim
merkezi olmaya
devam ediyor. Bir
anlamda Kuzey
Irak'ta devletleş-
meye giden her
adım Güneydoğu insanını biraz daha Barzani'ye
götürüyor. PKK ve Öcalan'a yönelik eleştiri ve
tepkiler arttıkça bundan Barzanicilik nemalanı-
yor. Barzaniciliği ön plana çıkaranlar, PKK'nin
40 binden fazla insanın ölümüne yol açan ey-
lemlerinin, bölgenin kültürel temeie oturtulan so-
runlannı daha da çıkmaza sürüklediğini oysa
Barzani'nin siyasal çizgideki mücadelesinin
Irak'taki Kürtleri başanya götürdüğünü örnek
göstererek yandaş toplamaya çalışıyor.
Barzanicilik propagandasında temel nokta-
lardan birini de PKK'nin ilk günkü iddialann-
dan tamamen uzaklaştığı, boş söylemlere dayan-
dığı, mücadelenin de Öcalan'ın özgür kalması-
na indirgendiği iddialan oluşturuyor.
YARIN: BARZANİCİLİĞİ
İHALELER DE BÜYÜTÜYOR
YAZAR FAİK BULUT
'PKK,
Barzani'yi
kabul ettr
K
ürt siyasetini yakından izleyen araştırmacı-
yazar Faik Bulut, Güneydoğu'daki
Barzaniciliği değişik açılardan yorumluyor.
ABD'nin Irak'ı işgalinden itibaren
Kürtierin milliyetçiliğinin yükselişi yönünden
genel bir motivasyon olduğunu belirten Bulut,
bunun merkezinde de Mesud Barzani'nin bir
simge olarak yer aldığını
söylüyor. Bulut gelişmeleri
Cumhuriyet'e şöyle
değerlendiriyor:
"İkinci nokta, 1992'deki
KDP-PKKçaüşması
sonrasında imzalanan
anlaşmaya bakarsanız, PKK,
Barzani'nin lideriiğini kabul
etmiştir. Öcalan'ın
yakalanmasından sonra
Imralı'da savunduğu tezler, Türkiye'de PKK'ye
sempativle bakanlann düşüncelerinde bir
erozyon başlatb. Tabü ki bu durumda
Barzani'nin tezlerine ilgi duvuJmaya başlandı,
'Apo bir şe>' vermedi. onlar devlet kurdu'
şeklinde duygu açısından yükseliş oldu.
Öcalan'ın yakalanmasuun ardından çok sayıda
PKK'ii Barzani'ye sığındı. Güneydoğu'daki bu
ilginin kökeninde onlann ve çevrelerinin de
etkisi var. Barzani'ye yönelik ilginin kökeninde
ekonomik etki kuşkusuz var. Çok daha önemlisi
son dönemlerde gerek Talabani, gerek Barzani
bir Kürt diplomasisi başlattılar. Barzani'nin
Amerika. İngiltere ve Aunanya'ya gidişi de bir
devinim yaratü. Bunlar Kürt meselesinin
çözümünde arabuluculuk yapıyorlar.
Güneydoğu'da Barzankilikteki yükseliş hem
ekonomik, hem sivasi hem de kültüreldnf
PAZAR
ORHAN BüRSALI
Yenilikçi Universite
Günümüzde bılginın eskıme, yanhşlanma, yenilenme
hızındaki ivmenın arttığını bıliyoaız. Ortalama beş yıl için-
de, uzmanlık alanlan veya hayatla ilgili her şey yeni bil-
giler, anlayışlar ve yöntemlerle zenginleşiyor. "Üreten"
kişinin kendini durmadan geliştirme zoaınlulüğu "hayat
boyu öğreniml gündeme getirdi. Okullarda öğrenılen-
ler hiçbir zaman hayatı ve üretimi "yönetebilmek" ve
"geliştirebılmek" ıçın yeterli değil.. Bu, bütün dünyada
kabul edilen bir gerçek.
Bir üniversitemiz, bu hayat boyu öğrenim programla-
nnı büyük çalışan kitlelerini kapsayacak bir bıçimde ge-
nişletti: Anadolu Ünrversitesi (Eskışehır), bu kapsam için-
de çeşitli kurumlara (ve kışilere) yönelik, internet üzerin-
den öğrenim programlannı sessiz sedasız uygulamaya
koydu ve ülkemiz ınsan kalitesinı gelıştırecek ve arttıra-
cak "sosyal yenilikçi" bir hareketi başlattı..
Anadolu Üniversitesi'nde yapılan ve bütün universite
mühendislik fakültelen dekanlannın doğal üye olduğu Mö-
hendisiik Dekanları Konseyi toplantısındakı konuş-
masında Rektör Engin Ataç, burada "sosyalinovasyon"
kavramına dikkat çektı, ınsan kalitesinin sürekli gelişti-
rilmesi, üretim ve hizmetlerin çağdaş standartlanna ula-
şılması için, okul sonrası eğitimin hemen her alanda ve
sektörde yaygınlaşmasının önemıne işaret etti.
• • •
Açık öğretımde, uzaktan öğrenim konusunda son de-
rece başanlı bir deneyim kazanan üniversite, şımdı de
"hayat boyu öğrenim" felsefesi ıçınde, polıse, jandarma,
Kara, Hava ve Deniz Kuvvetleri'ne yönelik meslek eği-
timleri veriyor.
"Meslek eğitimleri önlisans programı" adı altında,
lise ve dengı okullardan dıplomalı 64 bın polis, 31 bin
jandarma, 6 bın 700 Kara Kuvvetleri, 2 bin 600 Hava Kuv-
vetleri ve 2 bin 900 Denız Kuvvetlen elemanı, üniversite
tarafından geliştirilen ıkı yıllık önlisans programlannı izli-
yor.
Böylece bu kurumlanmızda çalışanlar hayat boyu öğ-
renim felsefesi içinde kendılennı geliştirmek, eğrtimleri-
ni bir üst kademeye yukseltmek şansına kavuştu.. Söz
konusu kurumlar da çalıştırdıklan elemanlardan daha
yüksek bir verim alarak vereceklen hızmetın kalıtesini, ça-
ğın teknolojısinden yararlanarak arttırma olanağı yarat-
tılar. Komutanlar "Bızı 6 tnlyon TL'lik bir masraftan kur-
tardınız" demış.
Engin Ataç, bu önlisans programının her şey dahil
toplam 600 bın YTL tuttuğunu açıklıyor.
8Ü önlisans eğıtımi giderek yaygınlaşacağa benziyor.
Gelecek dönem Adalet Bakanlığı personelı için böyle bir
programın başlatılması gündemde.. Anayasa Mahke-
mesi, Yargrtay ve Sayıştay elemanlan ıçın de görüşme-
ler sürüyor..
Açık Öğretım Fakültesi 1.2 milyon öğrencisi olan, dün-
yanın mega ünıversıtelennın ılk üçü arasında.
İnternet yoluyla öğrenim programlan giderek yaygın-
laşıyor..
Üniversitenin yeni gözde programlanndan bın de Ikin-
ci Ünrverstte.. Üniversite mezunları veya halihazırda
ünıversitede okuyan oğrencılenn katıldıklan bir program.
34 bin öğrencisi var. Örneğın ODTÜ'den veya başka
üniyersitelerden bir kısım öğrenci aynı zamanda bu Ikin-
c\ Üniversite programını surdürüyor. 5 yıl sonunda iki üni-
versite mezunu olacaklar..
Bir üniversiteyi bıtinp de şu anda yaptıklan iş dolayı-
sryla başka bir eğrtim aimak isteyenler de bu programa
başvuranlar arasında.
• • •
Ülkemızde kışi başına öğrenim süresi ortalama 4 yıl
veya biraz üzeri. Yani ülke nüfusu henüz "ilkokulu" bile
bitırebılmiş değil ve bu yönden dünyada geri ülkeler ara-
sında! Kendisı mühendıs, ama halkla ilişkiler veya turizm
yapmak istiyor! Veya dış tıcarette kendini geliştirmek is-
tiyori Ikinci Üniversite ılk mezunlannı geçen yıl vermiş.
Rektörden diğer yeni programlan hakkında bilgi alı-
yorum: Yine ıkı yıllık önlisans programlanyla bilgı yöne-
timı, bilgısayar kullanımı elemanlan, çalışma hayatınm ge-
reksinim duyduğu ara ışguçlen yetiştınliyor. Gelecek dö-
nemde, Birleşık Markalar Demeği'nin başvurusu üzeri-
ne, perakendecilik ve mağazacılık önlisans programı
açıyorlar. Dernek, mezunlara ış garantisi veriyor!
Bir süredir Ingilizce öğretmenlıği programlan sürüyor.
Dört yıllık programın ılk ıki yılını tamamlayanlara Milli Eği-
tim Bakanlığılngilızce öğretmenliği kadrosu açıyor. An-
cak bu programın 2 yılını tamamen üniversıtede yoğun
bir eğıtımle geçırmek zorunluluğu var.
Okulöncesi öğretmeni de bu programlar çerçevesin-
de, yine uzaktan eğitımle yetıştiriliyor.. Anadolu Üniver-
sitesi, gerçekten de "sosyalyenilikçilik" konusunda çok
iyi bir ömek veriyor.
Ataç dıyor ki: "Artık, kitaplan yolculuk strasında bile
okuyabilmeleh için CD'lere yükledik..." Anadolu Üni-
versitesı bu alanda dünya üniversrtelennın ziyaret ettik-
leri bir merkez haline dönüştü.. Basanlannı yürekten kut-
luyorum..
obursalitfl cumhuriyet.com.tr.
Eski Içişleri Bakanı Tantan: Adi suçlar, çıkar amaçlı suçlar ve organize suçlar bölücü terör örgütünün hâkimiyetine girdi
'Suç korkusu bilinçli olarak yaratılıyor'BARIŞDOSTER
Yurt Partısi (YP) Genel Başkanı, eski İçişlen Ba-
kanı Sadettin Tantan, Türkiye'de terörie. organize
suçlarla, çıkar amaçlı suçlarla ve yolsuzluk suçla-
nyla mücadele edecek etkin bir yasa olmadığını
\Tirgulay arak
u
Suç işlenmeden önce önlejici istihba-
rat çabşması ise hiç yok. Suç işlendikten sonra, ta-
kip ve kovuşturma açısından, istihbarat çalışmala-
n ve yetki kuflanımında da suurlamalar var" dedi.
Tantan,
özel hukuk
ve ceza hu-
kuku ile ilgi-
li düzenle-
melerin yanı
sırasınıraşan
suçlarla.
bombala-
mayla, tere-
rii besleyen
ka\Tiaklarla ilgili sözleşmelerin de Türk hukuk sıs-
temine girmesine karşın. ilgili yasalann çıkanlma-
dığını belirterek "Adi suçlar,çıkar amaçh suçlar ve
oı^ganize suçlar bölücü terör örgütünün hâkimiye-
tinegirdi. Bu sayede. insan, hayvan, uyuşturucu, pet-
roL süah, gümrük kaçakçılığını denetk>erek büyük
bir nakit paraya hükmediyor. Barzani de bu para-
dan komisyon alıyor. Türkiye'de, Baanın bildiği an-
lamda mafya tipi bir örgütlenme yok. Yerel ve böl-
gesel anlamda birilerinin kullandığı. biriJerini bü-
yütürken. kendileri de büyüyen suç örgütleri var"
diye konuştu.
1999'da yüriirlüğe giren Çıkar Amaçlı Suç Örgüt-
leriyle Mücadele Yasası'nı, AKP hükümetinin kal-
dırdığını anımsatan Tantan, şöyle devam etti:
"Oysa bu yasa, 1990'larda Avrupa'da çıkanlan
yasalann benzeriydi Avrupa, terörie ilgili bir dizi
ilke karan aldı. Milli istihbarat birimlerini tekno-
lojik açıdan kuvvetlendirdi. Onlara, mahkeme ka-
ran arannıaksızın. dinleme,izieme,takipimkânı ver-
di. Polisvejandarma birimlerinin yetküerini geniş-
İşsizlik ve yoksulluğun
yarattığı sorun:
KAPKAC
Türkiye ihtiyacına göre yasa çıkarmalı
Eski İçişleri Bakanı Tantan, önerile-
rini şöyle sıraladı:
• Avrupa Insan Haklan Mahkemesi'nin
adil yargılanmayla ilgili temel ilkesine gö-
re araştırma makamı. iddia makamı, >ar-
gı makarru bağımsız ve teminat altındadır.
Müdafi ise bağımsızdır. Türkiye'de ise
savcıyı hem polis hem iddia makamı yap-
tılar.
• Adli kolluğun savcıya bağlanması
yanlış. Dünyanın hiçbir yerinde böyle bir
uygulama yok. Savcı sayımız zaten az.
Oysa savcı sayısının çok, niteliğinin de
yüksek olması gerekli.
• Batı ülkeleri, istihbarat teşkilatlan-
nı sürekli güçlendiriyorlar. Bizde de MlT'in
iç ve dış istihbarat olarak ikiye aynlması.
görev tanımının, hukuki tanımmın yapıl-
ması: nitelik, tekrfoloji ve fınans açısından
güçlendirilmesi şart.
• Askeri istihbarat teşkilatının da hu-
kuksal altyapısı, görev alanı netleşmeli.
Finans, nitelik ve teknolojik açıdan güç-
lendirilmeli.
• Polis,jandarma ve sahil güvenJik bi-
rimleri, suç olmadan önce, istihbaratın de-
ğerlendırilmesi ve yetki kullanırru açısın-
dan. önleyici kolluk yetkileriyle donatıl-
malı. Suç işlendikten sonra ise savcının
emrinde, takip ve kovuşturma açısından.
istihbarat değerlendirme bakımından yet-
kileri arttınlmah. Bu birimler de nitelik,
teknoloji ve fınans açısından güçlendiril-
meli.
I Hukuk sistemimizde veri toplama
yasaklandı adeta. Bu yanlış. Insan hak ve
özgürlüklerine halel getirmeden veri top-
lanabilmeli.
I Çocuk suçlannı önlemek için çocuk
koruma kanunu çıkanldı. Ama altyapısı
yok. Suç işleyen çocuklar. yakalandıktan
sonra yine caddeye bıralulıyorlar.
• Devletin suça karşı siyaseti, strate-
jisi olmalı. Bu amaçla araştırma enstitüle-
ri kurulmah. Bunlar terör, çıkar amaçlı
suçlar ve yolsuzluk konulannda uzmanlaş-
malı. Toplum bu enstitüler vasıtasıyla da
bilinçlendirilmeli.
• Türkiye, kendi ihtiyacına göre yasa çı-
karmalı, Batı'nın dayatmalanna göre değil.
• Terörle ve çıkar amaçlı suçlarla mü-
cadele etmek için Türk Ceza Kanunu'na
konan maddelerde kısıtlamalar, eksiklik-
ler var.
I Sürekli af çıkararak ve etkin pişman-
lık adı altında suçlulan sokağa salan bir sis-
tem, dünyanın hiçbir yerinde yok.
B Türkiye'nin ceza ve adalet sistemi çök-
müş. Batı, deneyimleri ve bilimsel çalış-
malar ışığında, kendi sistemini sürekli ye-
niliyor. 3-4 yıllık uygulama sürelerinde
kadrolannı sürekli eğitiyor. Bizde ise bu
uygulamalar bir günde devreye giriyor.
• Her konuda af çıkanr, ama suçu ön-
leyici altyapıyıgeliştirmezseniz, her şey le-
galleşir, hukuki soygun düzeni egemen
olur.
M Istanbul'dakurulan25 milyondolar-
lık kamerayla tespit sistemi, yasalanmıza
göre suç. Bunun yasal altyapıya ihtiyacı var.
I Toplumda suç korkusu bilinçli ola-
rak yaratılıyor. böylece teslimiyet artıyor.
Bu konuda sadece kolluk ku\Tetleri ve
yargı mensuplannın eğitimi yetmez. Tüm
toplumun eğitileceği bir seferberlik başla-
tılmalı.
letti, teknolojik altyapılannı güçlendirdL Suç işlen-
meden önce önleyici anlamda. suç işlendikten son-
ra ise takip ve kovuşturma anlarnında. mahkeme ka-
ranna dayanarak gerekenleri vapabilmeleri için ön-
lerini açn." Tantan, ülkemizde
terörün de. küresel terörün de
tanımı olmadığını, dolayısıy-
]a terör yasası olmadığını an-
latarak. 11 Eylül saldınlan son-
rasında Batı'nın hızla yasala-
nnı yenilediğini, 40 yıldır te-
rörle mücadele eden Türki-
ye'nin ise 1991 yılında çıkar-
dığı ve zaten yetersiz olan ya-
sanın içini, geçen yıl daha da
boşalttığını söyledi. Tantan,
şunlan kaydetti:
"Sadece terör örgütierinin
liderierinin telefonlannı dinJe-
yen Başbakanlık'a b a p bir bi-
rimle terörün önüne geçilemez.
Bir savcı başkanhğında ve sa-
dece terör suçlanyla ilgili ola-
rak çalışan bu birimin verdiği
görüntü, kendi kurumlanna
güvenmeyen ve başbakanı te-
lefon dinleyen bir Türkiye gö-
rüntüsü."
SÜRECEK