Catalog

21 J=tALIK 2005 ÇARŞAMBA CUMHURİYCT rartışmaengi2 Gönen: "Üst Imlik mi alt kim/ik mi trtışması, 1453 \ ında Istanbul cişmek üzereyken, hırdinaller meclisinin f 'melekler erkek mi yoksa dişi mi' tartışmasına benziyor." denizsom®cumhuriyetcom.tr SAY 1' - Başimamlık dönemi başlıyormuş... "Amerika'dan ithalat da başlasın!" S- ™etron felç olmuş. ^ Vferak etmeyin; g Azrail ona diş •* geçiremez! ftonya Knya'daki yerel tesvizyon Kon- TVnin haberlerinde Tukiye Imam HEipliler Derneği, Haryol Vakfı, Bozkır Cani Yaptırma ve Yaatma Derneği gibi "SİİI toplum kufiluşian"nayer verirken araya Settık Üniversitesi Rettörü Prof. Dr. Sükyman Okıdan sıkrtırılıp sivil topjm kuruluşlannın büyik tepkisini çekığinden söz edıVor. Van'da fokırdatılan, Sarrsun'da kayratılan cadı kaza~ıı belli ki Korra'da da özenle hazıfanıyor. VAN Yüzüncü Yıl Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. YüceJ Aşkın aleyhine açılan davanın iddianamesinden küçük bir aynntı. Iddianamenin 147. sayfasında mühendislik jeolojisi, jeoçevre ve jeoteknik konulannda araştırma yapmış ve uzmanlaşmış bir kişinirt alınması için yapılan duyurudan sonra Prof. Dr. llyas Yılmazer'in Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi Uygulamalı Jeoloji Ana Bilim Dalı'nda görevlendirildiği belirtilerek şu iddia gündeme getiriliyor: "Özel ilan özel şart. Müracaat tek. Alınan adı geçen şahıs bu konuda mahkeme karan olmasına rağmen özel şart/a alınmıştır." Konuya bir de perdeyi araiayıp bakalım. Karayollan Genel Müdüriüğü'nün Van bölgesindeki altı tünel ve otoyol projesinde imzası olan Prof. Dr. llyas Yılmazer, Yüzüncü Yıl Üniversitesi'nde verdiği bir konferanstan sonra 400 trilyon liraRektör Yücel Aşkın'ın daveti üzerine "ücretsiz" danışmanlık hizmeti vermek üzere 2003 yılında üniversite bünyesindeki Eğitim, Enerji Deprem, Ulaşım Ulusa) ÇaJışma Grubu'na katılıyor. Üniversite böylesi bir uzmanı bünyesine kattıktan sonra Karayollan Genel Müdürlüğü'ne bir yazı yazıp Van böfgesindeki projelerde ücretsiz danışmanlık ve ücretsiz uygulamalı eğitim hizmeti verebileceklerini bildiriyor. Karayollan Genel Müdürü adına Genel Müdür Yardımcısı M. Cahit Turhan, 6 Ağustos 2004 tarihli yazı ile şu yanıtı veriyor: "Üniversitenizce karayollanna yönelik olarak Van Bölge Müdürlüğümüzde yapılmakta veya yapılacak olan mühendislik yapılannda (yer seçimi, araştırma, tasanm ve projelendirme vb. konularda) ücretsiz olarak danışmanlık ve ücretsiz uygulamalı eğitim vermek istediğiniz öğrenilmiştir. Kuruluşumuzca danışmanlık ve uygulamalı eğitim alınmasına gereksinim duyulmamaktadır. Gerekli görüldüğü takdirde üniversitenizJe iletişime geçilecektir." Sonra ne oluyor? Karayollan, ücretsiz danışmanlık ve uygulamalı eğitim desteğine gerek görmüyor; danışmanlık hizmetini özel firmalardan satın alıyor. Genel Müdür Yardımcısı M. Cahit Turhan, Karayollan Genel Müdürlüğü'ne atanıyor. Karayollan Genel Müdüriüğü'nün Van bölgesi için üniversitenin desteğini geri çevirip şirketlerden satın aldığı danışmanlık hizmetinin bedelini sorarsanız... 400 trilyon liracık. Bu devirde Yücel Aşkın yolsuzlukla suçlanmayacak da kim suçlanacak? SESSİZSEDASIZ(!) Pamuk Prens ve Yedi Düvel masalı PAMUK Prenses ve yedı cücelerin öyküsünü bilirsiniz. Göksel Kaya ise Pamuk Prens ve Yedi Düvel'in öyküsünü anlatıyor: "Bir varmış bir yokmuş. Geçmiş zamanlarda, uzak diyarlarda yediği tokadı bir türlü hazmedemeyen yedı düvel, yıllar sonra bu sefer beyaz atlı Pamuk Prens'e paralar vererek ve en beyaz pamuk ödülünün de ucunu göstererek kendisine tokat atandan hesap sormasını istemiş. Pamuk Prens, Denis Macshane abisini de yanına alarak 'Sen bu yedi düvele tokat atmaya hıç utanmadın mı' diye ortalığı birbirine katmış. Fakat bir \ tekme de abisi yiyince Pamuk Prens ne yapacağını şaşırmış. En kahraman Pamuk Prens bu olaydan sonra göz yaşlarını silerek abisine sürgüne gitmesinin gerekli olup olmadığını sorarak yedı düvele olan sarsılmaz sadakatini bir kere daha ispatlamış. Yediği tekmenin etkisiyle içindekilerı kusan Denis ise, yedı düvele okkalı tokat atanı, 'Müslüman Türklerin içki içmesine izin verdi, kadınlaria dans edilmesini cesarettendirdi' dıyerek eleştirmiş ve ziyadesiyle verip veriştirerek yedi düvelin beslemelerini kışkırtmaya devam etmiş. Masal böyle devam edip gidermiş..." Yüksek Yerilim Hattı erdincutku n yahço.com Cumhuriyet'e doğan değil, kargafar saldınyori ÇED KÖŞESİ JÜM KİME DUM DUMA BEHIÇ AK behicakmyahoo.com.tr OKTAY EKİNCf Istanbul'a '117. Çözüm'... îstanbd 'un "ö-afikökanık- lıgı" herJesi çileden çıkann- ca Büyükşehir Belediye Başkanı mimar Kadir Top- baş. afişerle "116 ayn çö- züm"üniaçıkladı... \slınd; çözümün "tek" ol- dufunu ""opbaş da biliyor... Ne yapılıp edilip bu "de- niz"le iç i;e kentte denizi do- yasıya kıllanmanın ve bu "metropol''ü en yaygın met- .cnla bufuşturmanın, artık "yaşamsal rvediök" taşıdığı- nı kendisıde söylüyor... Ne var ci yıllardır "kara- yolculuk &ızağj"na düşürül- müj olan fstanbul 'da, "arük taşıtlan dt#U insanlan taşıya- hm" demek, "yıllan aJacak yaünmlar"ı içeren bir toplu taşımpolitkasını "kesintisiz'' uygulamayı gerektiriyor... Ancak belediyelerdeki gele- neksel "hjdıvegeçici çözüm " anlayışı Topbaş'ı da sarma- lamış olacak ki, 116 projesi- nin çoğunluğunu "seçimfcre kadar taırıam- lanacak kara- yoiu rahatlat- maferrokştu- ruyor... Kentin bır- çok yeri için veni "mejdan İşte kurtanci-. olanağmı da tümüyle yok et- meye aday '•kath kavşaklar'', -köprülü kavşaklar", "bat- çık kavşaklar" . Oysa, uzmanlara göre hiç de uzak olmayan bir gelecek- te, buniar bıle "kendi ek tra- fikyükleri''ni yaratacakJar ve gıderek daha büyük tıkanık- hklara neden olacakJar... vTefeferik' de var? E\et... "116 çözüm "ütanı- tan broşürdeki deyimJe de tep •'karayohı sistemfcri". . "TamamJanan rayh sistem- fcr" arasında, Eminönü-Ka- bataş tramvayıyla birlikte, amacı "turistik" olan "Eyüp- Piyer Loti Teleferiğir 'nin sa- yıknası ise "116" rakamının "dddiyeti"ni sarsıyor! Avnı Iistenin Istanbul için gerçekten "hayırh'' olup ol- nadjğını daha açık görebil- rnemız için, 2 önemii soruya yaul veriimesi gerekiyor. 3inncisi; 100'den fazla kavşak ve yol düzenlemesi injaatına aynlan para ne ka- dar; bu parayla ya da hiç de- ğne belli birkısmıyla, "top- fo taşım" sistemine hangi kadolaryapılabilir? Ikincisi de bütün bu kav- şadar ve yeni yol güzergâh- lar. önceki yıllarda yine Bü- yıkşehir Belediyesi tarafin- da:İTLf'ye yaptınlan "İstan- \ni llaşım Masör Planı"na ve plan hedeflerine uygun mu? Birinci soru için, Boğazıçi Üniversitesi'nden Prof. Dr. Sentitı S. Tezcan'ın verdiği bilgiler çok önemii. Istan- bul'un rayh sistem ihtiyacı- nın "400 km" olduğunu belir- ten ulaşım uzmanımız, 72 km'lik banliyö treni dışında ancak "47 km."lik yeni raylı sisteme kavuşabilen metro- poldeki bu "vahim" gecik- meyi aşabilmek için. "heryü ortâlama8 km. iia>e metro ge- rektigiıu'' söylüyor... (Cum- huriyet-5 Aralık'2005) Acaba Büyükşehir Beledi- yesi kurmaylan. 100'den faz- la karayolu ağırlıkh ve "kab- cı çözüm olmayan" projeye para ayınrken metrodakı bu hedefi degözeten bir "bütçe" yapıyorlar rm? fkinci soru ise çarpıcı bir "ekonomik" gerçekle daha da anlamlı... "Metrosuzluk"la yaratılan trafik sıkışıklığın- daki her yanm saat, işgücü, ya- kıt ve amortis- man olarak milli ekonomiyeyılda "3 mihar do- Iar"lık bir kayıp getiriyor... ÇİZGİLİK KÂMİL MASAKİCI kamilmasaraci ı mynet.com HARBf SEMtHPOROY Acaba Başbakan da geçen haftaki 2006 bütçesini savun- ma konuşmasında "kent içi kavşaklar, AKP'nin eseri- dm-" derken bu "otomobü- d" politikanın "tıkanıkb- ğı"yla uğranan "miIHzarar''ı ekonomistlerine hesap ettiri- yormu?.. Dahası. "muhalefet"(!) ne- den bunu sormayı akıl ede- miyor? Sözün kısası, hem Istanbul için, hem de tüm ülke için "117." ve gerçek bir çözüm var ki o da Avrupa Kentsel Şartı'nda açıkça yazılmış. Türkiye'nin de "benimseye- rek" Içişleri Bakanlığı'nca tüm belediyelere "uymalan*' için iletilen bu belgede, "kent içi uJaşım poütikası" için özetle şu uyan yer alıyor: "Otomobil,kenîferi kesin ola- rak öldürüyor. 2000'lerde ar- ük birinden birini seçmekge- rekecek ve kenrin yaşama$ı için otomobilegösterflen ayn- cataklardan vazgeçmek zo- runlu olacak..." Bu belge, eğer Istanbul Bü- yükşehir Belediyesi 'nin ar- şivlerinde ve hatta şu "bat- çık düşkünü" belediyelerde "yitirümiş'' ise yeniden gön- derebiliriz. Yeter ki "okuna- cağma" ve de "uyulacağma'' söz verilsin... oekincifa cumhuriyef.com.tr OTOBÜSTEKİLER KEMALIRGEKÇ kjjrgencfa yahoo. com TARİHTE BUGÜN MVMTAZARIKAM 21Arahk ınctc.mumtaz-arikan. com 13?5'TE gU6ÜU,ÛNW İrALY/M YAZAR VSHÜMA- A//S77 ĞfOtSAA/Hf SOC&tCC/O (SOKtTÇO) 62 X4f< DA ÖLDÜ. RÖMeSANSI HAZIBLAyAN ÖMEMÜ Klfl. L£RDEAJ S/e/ Ol/IA/ SOOCACCIO, &AHTE Mf PET- RAftCA 'AfffV ÇAĞpAŞfYO/. ÖZ£UJKL£ PBTKAgCA 'YLA A£ALAe/NM Sürüz S>^ CKSTZJCJZ P* OJRUlM Püzmzı ># PA pltZ ŞEtOJMDe OtSUN, ZlNDA AMLATtM rST&JeĞl ÖAI£ ÇlKAN SOCCACao *IL FILO£TKATO*(ŞeVOA Ç£&H), *'L PtUXOL£>"(AÇK Ü2£ÖNÜ) &/Sİ gOmAJCAI? YAZMtÇTJ. AMA BM SÜrÜK KtPfTT, lOOOrKÜDBAJ OU/f/W "DBCA- MeeON'Oü. BıK İNSAHLIK KOMSP/AS1 NİTBÜCİ TAÇtVAN KİmPTTH, 7SMA, AÇK </E GEt£AIBU£RPİ. yentda, ressa** l/asari'den ^,'r kopyo .- Ön<ie,sol- da 8cKCBCC4O,ymntrula P*ıtfe,trfabı/t arkasıoJa Pntrtloca. PANO DENtZ KAVUKÇUOĞLU Kaldıpım Mühendisliği Mutlaka görmüş, okumuş ya da duymuşsunuz dur, Istiklal Caddesi ve çevresindeki sokaklard< haziran ayından bu yana hummalı bir çalışma var Her yün yaklaşık bir milyon insanın geçtiği cadde ve yollar trafığe kapatıldı, her yer kazıldı, çevre b.ı mezbeleliğe dönüştü. Bizdeki biraz abartılı da ol- sa aftyapıyı da kapsayan bu türçalışmalarda ben- zer görüntülere dünyanın her yerinde tanık oluna- bilir. Bu yapım çalışmalanna en büyük itiraz da istik- lal Caddesi'ndeki ağaççıklann kaldınlması nede- niyle geldi, bunun dışında insanlar "eskisinden daha düzgün bir çevre" beklentisiyle yaşadıklan işkenceye sessizce boyun eğdiler. Bu arada Be- yoğlu'nun 38 yaşındaki Kasımpaşa doğumlu, Mar- mara Üniversitesi llahiyat Fakültesi mezunu, ya- kışıklı, genç ve mümin başkanı Ahmet Misbah Demircan da televizyona çıkıp söz konusu yapım çalışmalanna ilişkin olarak Istanbullulan aydınlat- tı. Pazartesi akşamüstü yolum istiklal Caddesi'ne düştü, fırsat bu fırsat deyip "son"a doğru yakla- şan çalışmalara bir göz attım. Caddenin büyük bölümü, Çin'den getirtilen 25x25x8 cm. ve 30x60x8 cm. ölçülerindeki granit taşlarla kaplan- mış. Taşlann altı beton, fakat ne var ki bu beton zeminde olması gereken düzlük sağlanamayınca üzerine oturtulan taşlarda kot farklan oluşmuş. Hatta bazı yerlerde çöküntüler meydana gelmiş, bazı taşlar da yerlerinden oynamışlar (örnek mi? Vakko ile Garanti Bankası arası). Dolayısıyla insan- lar yeni düzeni hiç yadırgamayacaklar, eskisi gibi arada bir takılıp tökezleyecekler, yağmur sonrala- nnda bastıklan kimi taşlann aralannda çamur fıs- kiyeleri oluşacak. Yapımı, ihaleyi 4 trilyon 650 milyon TL ile alan Gürsoy Inşaat Şirketi gerçekleştiriyor. Şırkete öde- nen bu para da bizim cebimizden çıkıyor. • • • "Kaldınm mühendisi" tanımlamasını bilirsiniz. Türk Dil Kurumu'nun Turkçe Sözlük'ünde "Işigü- cü olmayıp şurada burada dolaşan kimse için alay yollu söylenir" diye açıklanıyor. Bu nedenledir ki bızde çok sayıda "kaldınm müteahhidi" olmasına karşın gerçek "kaldınm mühendisi", "yoimühen- d/s/"yoktur. Kentlerimizin kaldınmlannı, yaşamla- nnın belli bir noktasına kadar hiç kaldınm görme- miş insanlar yaparlar Dolayısıyla kaldınmlanmız "kaldınm"dan, caddelenmiz de "cadcfe"den baş- ka her şeye benzer. ' Yeryüzündeki en kısa ömürlü kaldınmlar, cadde- ler Türkiye'dedir. Yeni yapılmış bir cadde en fazla altı ay sonra yeniden kazılır ve yeniden kazılan cadde de hiçbir zaman caddenin kazılmadan ön- ceki durumuna kavuşamaz. Caddelenmiz sürekli olarak tümsekler, çukurtar üretır, bir yabancı için Türkiye caddelerinin bu kadar kısa zamanda bu kadar çok tümsek ve çukur üretmesi hep bir "mu- amma " olarak kalır. Bu durum kentlerimizin alan- lan için de geçerlidir ve bunun en somut, en çar- pıcı örnekleri Istanbul'daki Beyazrt veTaksimalan- larıdır. Eski Beyazıt ve Taksim alanlannın fotoğraf- lannı görenler hüzünlenirler. Her iki alan da deh- şet verici boyutlarda beceriksizlik ömekleridir. Yol- lan yurtdışına düşenlerin ise Floransa'da, Barse- lona'da, Prag'da ve daha birçok eski kentte üze- rinde yürüdüklen taşlann, yerierinde yüzyıllardır sapasağlam durduklarını görüp de "kendi" taşla- nnı düşündükçe hüzünleri ikiye katlanır. • • • Beyoğlu doğumlu bir Istanbullu olarak sözüm, istanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Ka- dir Topbaş ile Beyoğlu Belediye Başkanı Sayın Ahmet Misbah Demircan hemşerilerime: Yol ya- kınken el ele verip Beyoğlu'ndaki yapım çalışma- lannı adım adım, karış karış gözden geçirin, de- netleyin. Inşaat şirketini uyann, görevinizi yapın. Bu işi başkalanna bırakmayın, bırakın, size "kaldınm mühendisi" desinler. Ne yapıp yapın, "yeni" Istiklal Caddesi ve çev- resi eskisini aratmasın, ileride "ianetle değil de "hayırla anılmak istiyorsanız tabii. e-posta: dkavukcuoglu ' superonline.com BULMACA SEDATYAŞAYAN SOLDANSAĞA: 1/Istanbul'un Çatalca ilçe- sinde orman- lık bir bölge vekoy. 2/Sür- A dürme... Çe- Jikçomak oyununa ve bu oyunda kullanılan değneğe veri- len ad. 3/ Sı- vas ilinde bir göl... Kürekle yürü- tülen dar, uzun ve hafif bir tekne. 4/ Yüce, yüksek... Bir sözcügün gerçek an- lamının dışında kul- 5 lanılması. 5/Gözalı- ^ ci. 6/ Bir nota... Is- 7 panyollann sevinç 8 ünlemi... Halkdilin- 9 de ayrana verilen ad. 7/Balık avlamakta ya da yük taşımakta kullanılan büyük kayık. 8/Islandıgı za- man kolayca biçimlendirilebilen yumuşak ve yag- lı toprak... Uygun, yerinde, denk. 9/Anadolu'nun bazı yörelerinde geceleri insanlann üstüne çöküp korkuttuğuna inanılan düşsel yaratık. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/Gediz Irmağı 'nın deltasında, 205 kuş türiinü ba- nndıran bir lagün. 2/ Çok sevilen kimse ya da şey.. Gördek balığına verilen bir başka ad. 3/Hoş ve ince bir güzelliği olan... Kanşık renkli. 4/Üs- tü kapalı olarak anlatma... Şekerkamışından elde edilensert bir içki. 5/Birsorusözü... Samanlaka- nşık tahıl. 6/ÇobanJann giydiği keçeden üstlük. 7/Kesilen ağacın yerde kalan kütük dibi... Cey- lan. 8/ Ev giysileri ve sabahlık yapımında kulla- nılan bir kumaş... Koca. 9/ "Siyah giyme — olur/Beyazgiymesözolur"(Türkü)...Manisa'nuı bir ilçesi. 4 *