Catalog

KJtSIM 2005 SALI CUMHURİYET ekonomi@cumhuriyet.com.tr Plalka arza hazırlanan Vakıfbank'ın 2005'in ilk 9 aymdaki kân 350 trilyon lira Borsaya 1milyar dolargeliyor• Türkiye'nin en büyük ikinci halka arzı olacak olan Vakıfbank'ta talep toplanmaya yarın başlanıyor. EkoDomi Servisi - 1 milyar dolan $ması beklenen tutan, 46 aracı ku- um<dan oluşan konsorsiynmu ve "üriciye'de ilk defa uygulanacak olan ılep toplama yöntemlenyle pek çok Jce imza atmaya hazırlanan Vakıf- aıüc'ın halka arzında talep toplan- aay;a yann başlanıyor Vakıfbank isselerinin yüzde 21.89'luk bölümü- ıün ihalka arzı nedenıyle düzenlenen jplantıda konuşan Vakıfbank Yöne- jn Kurulu Başkanı Yusuf Beyazrt, "9 (ylüc net kânmız 350 trilyon chann- a. Vıl sonu hedefimte de 600-650 trü- onuı bulur diye düşünüvonız" dedı. 'akıfbank'ın 50 mılyon liralık ser- ıay<eden 300 şubesı, 7 bini aşkın ça- ^amı ve 21.3 milyar dolarlık aktifı ile Türkiye deükdefauygu- JflLEP TOPLAMADA İLKLER lanacaky ontemler şoyle. • Likitfonu teminat gösterme: Bııgüne kadar yapı- lan halka arzlara katılmak isteyen bıreysel yatırım- cılar, talep ettıklen bedelipeşin ödemek durumunda kalıyordu Halka arza gelen talep düzeyine göre ger- çekleşen hısse dağıtımında, talep edılemn altmda his- se senedımn dağıtılması durumunda, yatınmcı elın- de bulunan likitfonu bozdurmuş olduğu ıçin zarara uğruyordu. Yeni yöntemle peşin ödeme zorunluluğu Beyant (ortada), Genel Müdür Yarduncısı Höseyin Durmaz (soMa) veKunımsal Yannmlar Yönetmeni AdnanGüzeL ortadan kaldınlırken bi- reysel yatırımcılar yatı- rım hesaplarında mevcut olan likitfonlarını teminat göstermek suretıyle hisse senedi talep edebilecek. *Fiyatagöre talep arttırma: Yurtiçı bireyselyatırım- cılar halka arzın tavanfiyatı ıle nihaifîyat arasmda oluşacak iade tutan kadar ekstra hisse talebinde bu- lunabilecekler. Bunun için halka arz kapsamında arz büyükJüğünün yüzde 15 'i (42 mılyon YTL nominal değerde) kadar ek satış hakkı öngörülüyor. Türkiye'nin en büyük 5. bankası ha- lıne geldığını söyleyen Yusuf Beya- zıt, "Şimdi hedef ilküçün arasma gir- mek" dedı. Halka arzda yabancılann ilgisinin çok fazla olduğunu söyleyen Beyazıt, halka arzda fiyatlar belirlenirken bır iskonto uyguladıklannı kaydederek " Yüzde 15'evaran bir iskontomuzda var"dedi Türkiye'nmen büyük hal- ka arzlanndan birini gerçeİdeştire- ceklenni vurgulayan Beyazıt, halka arzda yüzde 3 ile 5 arasında değışen indirimler yapmak suretiyle yerli ya- tınmcıyı koruduklanm söyledi. Va- kıfbank'ın sahibinın Vakıflar Genel Müdürlüğü'ne bağlı 41 bin 550 vakıf olduğunu hatırlatan Yönetim Kurulu Başkam Beyazıt, halka arzdan elde edilecek gelirin öncelikli olarak ban- kanın büyüme hedefleri doğrultusun- da kullanılacağını söyledi. Yüzde 69'u yabancdara 9-10-11 Kasım tarihlennde talep toplanacak olan Vakıfbank'ın halka arzında fıyat aralığı hisse başına 4.75 YTL-5.93 YTL arasmda belirlendi. Halka arz edilecek olan 280 milyon YTL'lik nominal değerli hisse sene- dinin yüzde 69'u yurtdışındaki ku- rumsal yatınmcılara, yüzde 23 'ü yur- tiçindeki bireysel yatınmcılara, yüz- de 5'ı Vakıfbank müşterilerine, yüz- de 2'si Vakıfbank çalışanlanna ve yüzde l'i ise yurtiçindeki kurumsal vatınmcılara tahsis edildi. MSF'DEN AÇIKLAMA Çukurova 'da başkael koymayok Ikonomi Servisi - Tasarruf Mevduatı igocta Fonu (TMSF), Çukurova mıbu'nun 31 Ekim tanhlı taksıtini ade:sınde ödeyememesı nedeniyle aha once fon alacağmın teminatı larakrehın tesis edilen Turkcell etışim ve Turkcell Holding hisse eneslerine el konulmasının söz konusu lmadığını acıkladı. "asa-rruf Mevduatı Sigorta Fonu Birinci "ahsilat Dairesi Başkanlığı'ndan ors-a>a göndenlen açıklamada, 2 CasLm 2005 tanhinde basında yer alan, onuuı ehndeki hisselere el onulabileceğine ilışkin haberlerle ilgili larakbilgi verildi. îaşkan Yarduncısı Salim Alkan imzalı çıklamada şu bılgılere yer venldi: "Ek özieşmede beüıienen taksitlerden ıçünii gecikmeli ödeyen Çukurova ;ru bu, 31 Ekim 2005 tarihti taksıtini de adesinde ödevememiştir. Ju suretle dördüncü ve son gecikme •erçekleşmiştir. Ancak adı geçen grubun lenüz temerrüde düşmesi, diğer araftan fon alacağmın teminaü olarak [urkcell tktişim hisselerinin yanı sıra rurkcell Holding hisseleri üzerinde de on lehine rehin tesis edilmiş oiup nevcut rehinler halen devam tmektedir. Dolayısıvla bu senetiere temerrüt gerçekleşmediği için) vunımumuz taranndan el konubnası •ö/ konusu değildir." Özince, bölgede banka ve iş çevrelerinin olanaklarının arttığını söyledi Komşunun gözü TürLdye'de KONUTTA KULLANTLACAK TEB20 milyon dolar kredi aldı Ekonomi Servisi - Türk Ekonomi Bankası (TEB), ABD'lı Natıonal Cıty Bank Ohio'dan 20 milyon dolar rutannda konut kredısı aldı. TEB'den yapılan açıklamada, TEB'ın 27 Ekim 2005 tanhinde imzaladığı konut kredisı sözleşmesi İle ABD Denızaşın Özel Yatınm Kuruluşu OPIC) sigortası kapsamında aldığı kredinin vadesinin 10 yıl olduğu belirtildi. AçıkJamada. TEB'in, bu kredinin tamammı iç pıyasada konut kredisi olarak kullandıracağı ifade edildi. TEB, 2004 yılında da OPIC sigortası kapsamında National City Bank'tan 10 milyon dolar tutarında, 5 yıl vadelı kredı almıştı. • Yunan Bankalar Birliği Başkanı Takıs Arapoğlu, belli başlı Yunan bankalannın Türkiye'de yatınm yapmayı planladığını söyledi. Ekonomi Servisi - Türkiye Ban- kalar Bırlığı Başkanı Ersin Ozin- ce ile görüşmek üzere Türkiye'ye gelen Yunan Bankalar Birliği Başkanı Takis Arapoğlu, Türki- ye'deki yatınm ortamımn her ge- çen gün daha da iyileştirildiğinı söyledi. Arapoğlu, Türkiye'deki bankacılık sistemi kalitesinin, Av- rupa Birliği ülkelerindekinden hiç de farklı olmadığını belirtti. Güçlü Yunan bankalannın Türk pazanna gırmeye ısteklı olduğu- nu belırten Arapoğlu, söz konusu bankaların yatınm için inceleme- lerde bulunduklannı vurguladı. Türkiye'deki yabancı yatınrrun Yunanistan'daki yabancı yatınm oranının neredeyse iki katı oldu- ğunu, bu oranın da Türkiye'deki yabancı yatınm potansiyelinin ne kadar yüksek olduğuna işaret et- tiğini belirten Arapoğlu, özelleş- tirmelere de ağırlık venlmesi ge- rektığını söyledi. Arapoğlu ve Özince, devletın ış hayatındaki ro- lünün azaltılarak özel sektöre da- ha fazla ağırlık verilmesı gerektı- ğinın de altını çizdiler. Türkiye Bankalar Birliği (TBB) Başkanı Ersın Özince, yöredeki güçlü gelişme potansiyelı ve yöre ülkelerının süratle serbest piyasa ekonomısine intibak çabalannın bütün banka ve iş çevrelerınin im- kânlannı gıderek arttırdığını be- lirterek "İşbirliğinin artacağı ko- OLANAKLAR GENİŞLEYECEK - Bütün platformlan Turkıy e'debankacılık sektörünun gelışmesı ıçin kullanmaya çalıştıklannı anlatan Özince. Karadenız Ekonomik îşbirliğı kapsamında kurulan ortak bankaya ilışkin bır soruyu, "Yoremızin güçlu gelişme potansıyeli ve yöre ülkelennın suratle serbestpiyasa ekonomisine ıntıbak çabalan butün banka \ e ış çevrelerınin ımkânlarını gıderek arttırıyor. Işbırlığinin artacağma hıçbir tereddüdüm yok. Kurulan banka da daha etkin bir ortamda çalışma ımkânı bulacaktır " dıye yanıtladı nusunda hiçbir tereddüdüm yok" dedi. Özince, TBB ile Yunanistan Bankalar Birliği Yönetim Kurulu üyelerinin katılımıyla gerçekleşti- rilen II. Ortak Yönetim Kurulu toplantısına ilişkın düzenlenen basın toplantısmda sorulan da ya- mtladı. Ersın Özince, Yunanistan Ban- kalar Bırlıği ile işbirlığinin somut sonuçlanmn ne olacağına ilişkin bır soru üzerine, bankacılık orga- nızasvonlan olarak somut adımla- n üyeleri vasıtasıyla attıklanna işaret ederek, üye platformlannı mümkün olduğunca bu- araya ge- tirmeyı ve bunun da etkisiyle ış çevrelennin birlikte yapacağı fa- aliyetlere destek sağlamayı üst- lenebileceklerini vurguladı. Şeyh el Nahyan, otomotiv sanayiine ve demir-çelik sektörüne ilgi duyduklannı söyledi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Birleşik Arap Emırliklen (BAE) Prensi Şeyh Hamid bin Zayed el Nahyan, Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen' ın davetli- si olarak geldiğı Ankara'da "Türkiye'de firsaüarı değer- lendireceğiz'' dedi. Sanayı, otomotiv sanayii ve demir- çelık sektörüne ılgi duyduk- lannı belırten Prens El Nah- yan, "Türk medyası Türk • 11 Eylül'le birlikte Avrupa ve Amerika'dan çekilen Arap sermayesi Türkiye'ye yöneldi. Tüzmen'in davetlisi olarak Ankara'ya gelen BAE Prensi Şeyh el Nahyan'a ÖİB'de brifıng verildi. El Nahyan ErdoğarTla da görüştü. ekonomisinin çekiciligini desteklemeK, köstekleme- meü" dıye konuştu BAE'nin ekonomi ile ılgılı ıdareden sorumlu başkanı Prens El Nahyan, basın mensuplannın "Türkij'e'ye yannm için öngördüğünüz bir rakam var mı" sorusu üzerine, "Net bir rakamı- mız yok, bulunan firaüan değerlendireceğiz * yanıhnı verdı. El Nahyan, "Dubai Powers'la ilgili çıkan olum- suz haberler sizde rahatsız- hk uyandırdı mı" sorusuna da şu yanıtı verdi: "Evet, rahatsıznk duyduk, ama Türkhükümetinin açıklayı- cı tavn ve Dubaili kardeşle- rimizin ısrarcı tavn ile bu- nun üstesinden geldik. Türk med)r ası. Türk ekonomisi- nin çekiciligini destekleme- li kösteklememeli. Türk ekonomisinin bizim için çe- kim gücü var." Bakan Tüzmen de yağa- cak bir Arap sermayesi bu- lutunun olduğunu ve yağa- cak yer aradığını kaydetti. El Nahyan'a daha sonra Özelleştirme Idaresi Baş- kanlığı'nda, Başkan Metin Kilci ve başkan yardımcüa- rının katılımı ile 1.5 saat sü- ren bir brifing verildi. El Nahyan, akşam saatlerinde de Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'la bır araya geldi. Dünya yollannda yeni standart: Diamond Class tŞÇİNİN EVRENİ3\DEN ŞÜKRAN SONER Ötekilerin Ayaklanması Almanya'da Türklerin evleri yakılmadan, Hollan- da'da koyu renkliler, Müslümanlar karşıtı ayaklanma patlak vermeden, Fransa'da ötekilerin ayaklanması gündeme gelmeden çok önce.. bu ülkelenn sosyal bi- limcileri, sivil toplum öfgütleri çok sayıda araştırma- ya dayanarak yapılan bilimsel toplantılarda siyasileri, kamuoylannı uyarmaya çalışmışlardı.. "ötekiler ve biz" içerikli, dışlanmaya, kültürler ara- sı gibi görünen, ağırlıklı olarak ekonomik, getir dağılı- mı içerikli uçurumu masaya yatıran birçok toplantıya izleyici ya da tartışmacı olarak katıldığım için sorun- lan yakından izleme olanağını da buldum.. "Size ev ve camigerekli, sendikayı ne yapacaksınız1 " diyen pat- ronlarla okullann din dersi eğitimlerine tarikatlan so- kan siyasilerin desteklemeleriyle başlayan, gettolar- da yaşamın oluşturulmasıyla pekişen ayınmcılığın, küttürîer uçurumu olarak çıkışı.. özgüriüklerin desteklenmesi sloganıyla göç edilen ülkelerde var olmayan ırklar, aşiretler eksenindeki ay- nmcılıklann sıyaseten neredeyse yoktan var edılme- leri. Gerçekte ekonomik içerikli kitlesel göçlerin bile siyasi ilticacı olarak kabul edilip sonra da bu kttlelere vatandaşlık hakkı verilmeden, yoksulluk ve yoksun- luk içinde, sonuç olarak her tür teröf örgütü ile ilişki- lendirilmiş bir yaşama sürüklenmeleri. Her tür dinsel ve ırksal eksenli illegal, legal örgütlenmelerin filizlen- mesınde, zengın kuzey, Batı topraklannın, para kay- naklannın kullanılabilmesi.. Terör ve suç örgütleri de dahil yoksul ülkelerdeki ıç savaşlara, siyasi darbele- re yol açan tüm ayıımcılıklann oluşumuna katkılar. Hiç unutmuyorum, ABD'nın 11 Eylül'üne kadar uza- nan süreç içinde Batılı teorisyenler, 20-21. yüzyıl ge- lişmelerini değerlendirirlerken, "artıkzengin kuzeyde khreselleşme sayesinde savaşlann gündemde olma- dığını, yoksul güneydeyoksulluğu paylaşmamak üze- re, ırklar ve dinler ekseninde ıç savaşlann, parçalan- malann yaşanacağını.. "değiştirilemez bir kader, olgu gibı sunuyorlardı. Zengin kuzeyin teonsyenleri, yoksul ülkeler ıçin bes- lenip desteklenen, büyük olasılıkla emperyal çıkariar, yeni dünya sömürü düzeni çarklan için zorunlu görü- len ırklar ve dinler eksenindeki aynmcılığın gün gelip de zengin kuzey ülkeleri için de sorun oluşturabilece- ğini 11 Eylül'e kadar görmek istememişlerdi. Aslında yoksulu, ıslamı ağırliktı radikal örgütler nedeni ile "kül- türler çatışması" sloganı ile ayınp, düşman ilan et- me, 11 Eylül'ün ardından zengin kuzey adına kaçınıl- maz bir savunma aracı gibi kullanılır oldu. Terörü, ra- dikal Islami örgütlenmeler yerinde, kendi toprağında vurma, zengin kuzeyi kurtarma sloganı ile ABD'nin jandarmalığında, bilinen emperyal silahlı işgaller, Af- ganistan'ın, Irak'ın işgali böylece gündeme geldi. Aradan geçen kısacık zaman, emperyal askeri si- lahlı güçlerin, özellikle öncelikle petrol kaynaklan, her tür siyasi, ekonomik denetime elverişli bütün nokta- larda yeni yeni askeri, siyasi, ekonomik üsler edinme- leri için en geçerii stratejinin bu olduğunu gösterdi. Iş- gallere gerekçe yapılan terorizm, hete de (slami terör- le savaşımda ıse tersine bir gelişme yaşandı. Ispan- ya, Ingiltere, Mısır, Türkiye'ye de.. sıçrayan, Irak'ta akıl almaz boyutlar kazanan terör ve şiddet, işgalci- lerin başansızlığı mı yoksa beslenme aracı mı, dog- rusu su götüren bir tartışma. Gelin görün ki yoksul güneyde emperyal çıkariar adına at oynatmaya yarayan ırklar ve dinler eksenin- deki aynşma, parçalanma, iç savaşJar bir biçimde zengin kuzey dünyasını da giderek sarsan boyutlar- da etkilemeye başladı.. Küreselleşme zengin kuzey ülkelerinde de insanla- n yoksullaştınp yoksunlaştınyor, işsizlik artıyordu. Sos- yal devlet çarklan bozuluyor, işsizlik artıyordu. Tabii ki ayınmcılık besleniyor, göçmenler renkleri, dinleri, dil- leri ile "ötekiler ve biz" ekseninde giderek uzaklaştı- nlıyoriardı. Işte zengin kuzeyin, uygar Batı'nın, uygar- lığın aydınlan, uzmanlan bu gelişmeleri görerek, olup bitenden kaygı duyuyor, siyasileri uyarmaya çılışıyor- lardı.. Ancak emperyal kültür, aynmcılık hortladıkça, adı sol olanlar da dahil, siyasete aynmcı sağ egemen ol- dukça, sağduyu da törpüleniyordu. Tümünün görü- nen yüzünde, ekseninde, ırk, din, mezhep, göçmen- lik, renk.. aynmcılığı var. özünde yoksulluk, yoksun- luk, çıkar savaşlan. Dışlanma.. hep ötekilerin başına geldikçe de, terör örgütlerinin militanlan da bu ülke- lerın vatandaşlannın içinden, gettolardan üruyor, kül- türler çatışmasının gelecek için ürkütücü boyutlannın işaretlerini veren çatışmalaryaşanıyor.. Acımasız aynmcılık, şiddet ştddotı ürctiyor.. soner@cumhuriyet.com.tr Rat ve Ford'dan ortak H Ekonomi Servisi - Italyan otomobil üreticisi Fıat ve ABD'li Ford, küçük otomobil ürenmuıde birlikte çalışma karan aldı. Şirketlerden yapılan açıklamaya göre imzalanan anlaşmayla Fiat ve Ford küçük otomobil üretiminde birlikte çalışacak, ilk ortak modelleri 2007 ile 2008 'de piyasaya sürülecek. Şirketler, anlaşmayla giderleri azaltmayı ve bazı birimlerde sağlayacağı tasarrufla kârlanm arttırmayı amaçlıyorlar. SİBB. CAN BAYRAM RHORTMBti Ramazan Bayramı 'nda Antalya'dahem tatil yapıp hem de sahney e çıkan sanatçilar arasında en yük- sek ücreti 50 bin YTL ıle Sibel Can aldı. Can'; 45 bin YTL ıle Serdar Ortaç ve 40 bin YTL ıle Can- ian Erçetin izledi. Antalya da sahneye çıkan sanatçilar ve sözleşmeye göre aldıkları ücretler şâyle~ Muazzez Ersov 36 bin YTL, tbrahim Tatlıses 32 bin YTL, Guiben Ergen 30 bin YTL, PetekDınçoz 30 bin YTL, Ebru Gündeş 26 bin YTL, Özcan Denız 25 bin YTL, Ahmet Özhan 20 bin YTL, Gulşen Bayraktar 18 bin 500 YTL, Emrah 18 bin YTL, Nükhet Duru 12 bin 500 YTL, Cenk Eren 12 bin 500 YTL, U Ali Erbil 12 bin 500 YTL. Fulden Uras 4 bin YTL 'FAİZ ARTTIRIMINA HAZIR OLALIM' Gelışmış ülkelerin ve bazı önemli gelışmekte olan ülkelenn oluşturduğu G 10 Grubu Merkez Bankalan Başkam Jean- Claude Tnchet, güçlu büyüme gösteren küresel ekonomide enflasyomst beklentılerdekı bır artışı karşüamak için merkez bankalannınfaız oranlarım arttırmava hazır olmaları gerektığını sövledı Avnı zamanda Avrupa Merkez Bankası Başkanı da olan Tnchet, yüksekpetrol maliyetlennınfıyat ıstıkrarım tehdit etmey ı surdurmesı nedenıyle dünyadaki merkez bankalannın guvenıhrhklermden vazgeçemeyeceklerinı belırtti. OTO YAN SANAYİİNDE BMW UMUDU îzmir ve Manisa'dabulunan otomotiv van sanayiifırmalarınm BMJV'ye ihracat yapabılmesi için çalışma başlatıldığı bildınldi. Ford, Volvo, MANve General Motors gibi markalara parça üretımı yapan Tıryaldler Şirketler Grubu Başkam Mehmet Tıryaki. otomotiv yan sanayiinde îzmir ve Manisa'dahızlı bır büyüme yaşandığını söyledi. Türkiye 'nin otomotiv yan sanayiinde kalıteli ve hızlı üretimıyle önemli bir avantaja sahip olduğuna dikkat çeken Tıryaki, tüm dunyada büyük otomobil fabrikalannın maliyeti düşürmek ıçin dışandan parça alımına yöneldiğıne dikkat çekti