22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 5 KASIM 2005 CUMARTESİ HABERLER Çocuk gelinler,damatlar Dokuz ilde yapılan araştırma, Güneydoğu'da berdel ve kuma geleneğinin hâlâ sürdüğünü, kızlann 15 yaş altmda evliliğe zorlandığını ortaya koyuyor MEHMETFARAÇ T örelerin egemenliğini acıma- sızca sürdürdüğü Güneydo- ğu'da, bilim adamlannın sakat doğumlara yönelik tüm uyanlanna kar- şın akraba evliliğiyapanlann oranı yüz- de 47'ye ulaşıyor. Erkeklerin yüzde 4.4'ünûn "berdel" yöntemryle evlendi- ği saptanırken küçükyaşta evlilik uygu- laması bir türlü engellenemiyor. Yöre- de kadınlann yüzde 36.9'unun 15 yaşı- na gelmeden kocaya verildiği ortaya çı- kıyor. Dicle Üniversitesi'nde pTof. Aytekm Sır'ın töre ve namus anketinden sonra üniversitenin Sosyoloji Bölüm Başkanı Yrd. Doç. Dr. Rûstem Erkal başkanlı- ğındaki bir ekıbin Güneydoğu illerinde akraba evliliği ile ilgili yaptığı araştır- ma da, feodalitenin aile kurumunu ken- di kurallanyla oluşturmaya devam etti- ğini gösteriyor. Dicle Üniversitesi Araştırma Fonu ta- rafindan desteklenen "Güneydoğu Ana- doluBölgesi"ninToplurnsalYap»suuntn- cetenmesi" çalışması, bölgenin ekono- mik, demografık, aile, kentleşme, kül- türel, etnik ve eğitim yapısını mercek al- tına alıyor. Adıyaman, Diyarbakır, Ga- ziantep, Mardin, Siirt, Şanhurfa, Bat- man, Şırnak, Kilis'teki aile yapısı, ak- raba evliliği, çok eşle evlilik, ilk evlilik yaşı, evliliğe karar verme biçimi, aile- lerin sahip olduğu çocuk sayısı ile ilgi- li veriler. ömekleme grubunu oluşturan aile reislerine uygulanan anket sonuçla- nna dayandınhyor. Ankette, aile reisle- rine çocuklannın hangi yaşta evlendiği ya da evlenmesi gerektiği, kaç çocuğa sahip olmak istedikleri, çocuklaruun eş seçiminde karan kimin verdiği gibi so- rular soruluyor. Araştırma, kadınlann büyük bölümü- nün küçük yaşta ve çoğu zaman çağdı- şı yöntemlerle evlendirildiğini, feodal baskılarla kumalığa boyun eğmek zorun- da bırakıldığını da ortaya koyuyor. EvLİLER BİRİNCİ DERECE AKRABA Rüstem Erkal ve ekibinin 2 bin 170 ha- ne üzerinde yaptığı araştırmaya göre, Güneydoğu illerinde akraba evliliğine yüzde 51 oranıyla en çok Urfa'da, yüz- de 46 ile Mardin'de rastlanıyor. Bölge- de eşlerin yüzde 24.3'ünün birinci de- rece, yüzde 15.4'ünün de üanci derece akraba bağı olduğu belirtiliyor. Töre ci- nayetlerinin de çok yaygın olduğu bu kentlerde akraba evliliği oranının bu denli yüksek çıkması uzmanlan şaşırt- mıyor. Yörede gençler evlilik yaparken ilk sırayı amca çocuklanna veriyor îkinci derece evlilikler ise daha çok baba so- yuna dayanırken, aşiret içi evlilik ya da aynı köy ve mezradan yapılan evlilikler de önemli bir yer tutuyor. CoKEŞLİÜK f ' ™ RFA'DA Bolgede çok eşle evlilik geleneği de sürüyor. Ankete katılan ailelerin yüzde 5.6'sında çok eşle evliliğe rastlanırken bunlar arasında 2 kadınla evli olanlann oranı daha yüksek çıkıyor. Çok eşle evliüğe yüzde 10.2'ioranıile en çokUrfa'da, yüzde 9.4 'lük oranla Di- yarbakır ve 6.7'likoranla Mardin'de rast- lamyor. Çok eşle evlilik, aşiret yapısı- nın egemenliğinin önemli oranda koru- duğu Urfa'nın Harran, Suruç, Bozova, Diyarbakır'ın Silvan ve Bismil ilçelerin- EŞLERİN AKRABALIK Adıyaman |. Diyarbakır \ Gaziantep i Mardin Siirt Şanlıurfa Batman Şunak Kilis Bölge Yok S«yı % 136 211 231 135 99 174 112 97 82 1277 54.4 61 66 54 66 49 56 57 82 60.6 1. Derece S«yı % 61 73 72 70 30 120 64 45 11 546 24.4 217 20.5 28 20 35 32 26.4 11 24.3 DURUMU 2. Derece Sayı % 53 63 47 45 21 56 24 28 7 344 21.2 17.3 13.5 18 14 16 12 16.4 7 15.04 Toplam 250 350 350 250 150 350 200 170 100 2170 ÇOK EŞLE Adıyaman Diyarbakır Gaziantep Mardin Siirt Şanlıurfa Batman Şunak Kılis Bölge TekEs 97.2 90.6 97.8 93.3 95.1 89.8 93.5 94.3 98.3 94.4 JJLS SAYIS1 ÇokEs 2.8 9.4 2.2 6.7 4.9 10.2 6.5 5.7 1.7 5.6 İ \d\\ aman Erkek Kadın Dıvarbakır Gazıantep Mardin Sıırt Erkek Kadın Erkek Kadın Erkek Kadın Erkek Kadın Şanlıurfa Batman Erkek Kadın Erkek Kadın Şırnak Kilis Bolge Erkek Kadın Erkek Kadın Erkek Kadın LİLİK YAŞI DAĞILIMI -16 4.8 160 9.7 17.4 1 3 42 43 13.2 4.0 15 3 23 39 1 60 165 1 İ 22 9 1.1 4.3 3.9 16.5 17-19 18.0 43 2 24.3 41.1 6.2 14.9 21.2 41.1 İÖ.Ö 40 0 163 30 5 150 40 5 22.9 36 7 8.0 15.8 15.8 33.8 20-22 27.6 26.8 32 0 20.9 34.2 48 ö 27.3 25.4 68.0 35.4 45 9 2ÖÖ 35 Ö 24 0 38 i 23 3 33 0 51 1 38.Û 30 5 23-25 26 4 13.2 24.1 143 46.8 25 3 25 6 150 10.7 5.3 18.9 6.9 26 0 ' 140 21 2 106 48 0 26 0 27 5 14 5 • 26-29 15 6 OS 7.1 3 7 4 9 42 16 7 4 2 67 40 13.7 2.6 14.5 4.0 12.4 4 1 50 1.7 10"' 33 29-31 72 0.0 1 1 2.0 4 7 3 1 3 3 1.1 0.6 0.0 2.0 06 25 05 24 1 2 49 0.7 3.2 1.0 31+ 1 04 İ 0.0 | 1.7 I 06 11 9 1 0 3 g 1.6 00 O.ö 0.0 09 03 10 | 0 5 İ 06 % 12 ;ı OÖ "' 0.4 > 0.9 UKLARIN KAÇ YAŞINDA VLENMESİNİ İSTİYORLAR? 17-19 20-22 23-25 26-28 29-31 31+ | Adıvaman 1 1 Di\arbakır Gazıantep ,, , Mardin 11» « Siirt îİ Şanhurfa H Batman 1 Şırnak 1I Kilis 1I O\P 1 Erkek Kız Erkek Kız Erkek Kız Erkek Kız Erkek Kız Erkek Kız Erkek Kız Erkek Kız Erkek Kız Erkek Kız 0.0 1.2 0.3 5.1 00 0.0 00 00 1 3 2.0 0.3 63 2.0 3.5 18 1.2 00 00 06 2.1 24 28 8 11 1 36.9 Ö.O 14.2 00 16.7 07 10.0 09 •28 0" 60 16.0 34.7 34.1 00 14.0 6.2 22.1 36 0 47.6 33.4 34.0 16 1 46.0 100 26 7 120 440 146 40 9 25 0 42.0 42.9 40.6 180 56 0 23.1 42.0 48.4 21.2 32 6 20.8 57.1 37.0 60 0 56 6 34 0 34 ^ 36 2 196 41 5 30 5 15 9 21 7 56.8 28 0 42.5 30.0 12.0 1.2 18.9 2.0 20 2 28 30 0 0.0 18.7 60 36.3 4.6 23.0 80 47 24 23 2 20 20.8 3.2 1.2 0.0 3 1 0 9 6.6 00 0.0 0.0 33.3 33 11 7 0.6 2.0 00 0.0 00 2.0 0.0 6.7 0.5 00 , 00 06 - 0.3 00 - 0 0 • 00 3 0.0 î 0.0 | oo ı0.0 i 5.0 1 05 1 00 i O.ö ;. 00 | oo I öö 0.1 0.0 AİLE REİSİNİN EVLENME BİÇİM Adıyaman i Diyarbakır t Gaziantep t Mardin L Sürt t_ Şanlıurfa i Batman î Şırnak 1 Kilis 1 Bölge Aile büyüklerinin karan (Görücü usulü) 61.7 62.9 40.7 50.0 61.3 75.4 63.0 68.8 37.8 58.0 Berdel 5.0 6.2 1.7 6.4 2.2 6.5 4.3 6.5 0.7 4.4 Le\irat* Sororat** 0.2 0.3 0.1 0.3 0.2 0.4 0.2 0.3 0.0 0.2 Kaçırma Kaçınlma 1.9 2.1 0.9 2.2 2.4 2.6 2.3 2.7 0.8 2.0 Anlaşarak 31.2 28.5 56.6 41.1 33.9 15.1 30.2 21.7 60.7 35.4 Kanayan yara, berdel de dal m *Levirat: Dul kadının kaj ınbiraderi)k evienmesl **Sororat: Dul erkegmbaktaztylaevtenmesi. f Araştırma, Urfa'nın Suruç ılçesinin Kesmecik köyünde 50 haneden 12'sin- de erkeklerin birden fazla kadınla evli oldugunu ortaya koyuyor. ÇOCUK YA$TA GEÜNIER Dicle Üniversitesi'nin araştırmasın- da evlilik yaşıyla ilgili veriler de sırala- nıyor. 15 yaş altı evlenme oranı yüzde 36.9, 16-20 yaş yüzde 6.6, 21-25 yaş evlenme oranının ise 17.5 olarak saptan- dığı araştırmada, kent merkeziyle ilgili bilgiler de bulunuyor. Buna göre kent- teki kadınlann yüzde 3 'ünün 15 yaş al- tı, yüzde 64'ünün ise 15-19 yaş arasın- da evlendiği anlaşıhyor. Araştırmanın evlilikyaşıylailgilibölümünde yine Ur- fa öne çıkıyor. Kentteki kadınlann yak- laşık yüzde 60'ınnı 19 yaş altında evlen- diği belirlenirken bu oran Diyarbakır'da yüzde 58, Batman'da yüzde 57, Mar- din'de yüzde 55 olarak veriliyor. A raştırmaya katılanla- nn yüzde 4.4'ü berdel usulüyle evlendiğini açıklıyor. Bu yöntemle aileleT kızlannı karşılıklı olarak çocuk- lanna ahyor, bazen çiftler birbi- rini gerdek gecesi görebiliyor. Anket gençlerin e\ lilikte söz sa- hihi nlamariilclanni fla dlSa VU- çıktığını beluten Erkal, örneğin yapüacak araşürmalarda çok eş- le evliliğin Türkiye'nin diğer bölgelerinde daha yüksek çıka- bileceğini söylüyor. Bu çarpıcı araştırma asluıda töre ve namus cinayetleri, kan davası ve aile içi şiddet gibi so- runlann kavnaklanna da dikkat ÇOCÜKLARIN EVLEMMESİNDE KARAR KİMİN? t Adıyaman 1 Diyarbakır l Gaziantep i Mardin | Siirt i Şanlıurfa l Batman | Şunak | Kilis İ Bölge KeııdKİ 49.2 58.9 52.3 40.0 76.7 24.6 43.5 37.6 54.8 48 6 Kendisi veAile Büvükleri 37.2 27.4 44.2 53.3 19.3 60.6 35.5 48.2 42.4 40.9 Aile Büvükleri 8.4 3.7 2.2 6.7 1.3 6.6 7.5 7.1 1.8 5.0 Aşiret 1.2 2.0 - 1.3 2.0 1.8 - 1.7 Sadece Baba 4.0 6.3 1.3 - 2.7 6.5 11.5 5.3 1.0 4.8 ISadece 4 Anne . 1.7 - - f 0.6 t - i ' i 1.2 I Y E N İ KUŞAK DÎRSNİYOR Araştırmada, evü kadınlarla kız çocuk- lan arasında evlilik yaşıyla ilgili farklı görüşler olduğu da saptanıyor. Özellik- le kentleşme ile birlikte yeni kuşak kü- çük yaşta evliliğe karşı çıkıyor. Anke- tin yapüdıgı kentlerde, evli kadınlann yüzde 16.5'inin 16 ve daha küçük yaş- larda evlendiği saptanırken ailelerin yüz- de 56'sının kızlannın 20 ile 22 yaş ara- sında evlenmelerini istediği saptanıyor. Bölgede 19 yaş altındaki evlenme ora- nı genel olarak yüzde 50.3 olarak görü- lüyor. Törelerin ısrarla yaşattığı görücü usu- lü evlilik de anketin en ilginç verilerini oluşturuyor. Ankete katılan aile reisle- rinin yüzde 58'inin büyüklerinin karan doğrultusunda görücü usulü ile evlendi- ği, yüzde 35.4'ünün ise anlaşarak yuva kurduğu belirtiliyor. Güneydoğu'da kaçarak evlenenlerin oranı ise törelerinbu konuda kesin ölüm karan vermesine karşın yüzde 2 dolayın- da çıktığı görülüyor. ruyor. 9 kentteki anketi yanıtla- yan aile büyüklerinin 48.6'sı çocuklannın kiminle evleneceğine kendilerinin karar verdiğini söylüyor. Çahşma^ yapan Dicle Üniversitesi Sos- yoloji Bölüm Başkanı YTd. Doç. Dr. Rüstem Erkal, araştırma sonuçlannınbek- lentüerinin altın- da veriler yansıt- tığını söylüyor. Erkal, yeni kuşak çocuklann evlilik kurarken kimi feodal kurallara direndiğine dikkat çe- kiyor. Erkal, bunun salt eğitim- le açıklanamayacağını, kentleş- menin rolünün de bunda çok et- kili oldugunu vurguluyor. Er- kal, evlilik kurumlannda en cid- di sorunlann aşu-etin yoğun ol- duğu bölgelerde ortaya çıktığı- na dikkat çekerkenbunda erkek çocuk ısran ve toprak mülkiye- tininpayı oldugunu ifade ediyor. Güneydoğu ile ilgili olumsuz konulann kamuoyTmda çok öne çekiyor. Türk aüe geleneği ya- pısı doğuya giderken kendi için- deki kurallarla bağnaz boyut kazandığı için ataerkil yapı bire\in sözhakkınıciğ- niyor. Çokeşlüik, akraba, gö- rücü ya da berdel usülü evlilikler geri kalmışhk ve cehalet içinde başka büyük sosyal yaralara da yol açıyor. Feodal güçlülük uğruna hasır altı edilen aile planlaması kontrolsüz ve sakat doğumlara, yoğun nüfus artışı işsizliğe bu sorun da başta gü- venlik olmak üzere kent yaşa- mnıı kangrene çes'iren gerekçe- lere dönüşüyor. Güneydoğu, çağdaş iletişim araçlanndaki olağanüstü etki, A\Tupa Burliği yolundaki deği- şim ve yapunmlarla küreselleş- menin insana yannmı arttırdı- ğı bir dünyada birey ve aile ku- rumu için çok ciddi yardunlara gereksinim duyuyor. CUMARTESİ YAZDuARI ATAOL BEHRAMOĞLU Ölümsüz Öyküler "Stepte" Maksim Gorki'den okuduğum ilk ki- taptır. Ortaokul yıllanmda, babamın kitaplığında bulup okuduğum kitaplardandı. Şimdi düşündü- ğümde, beni sonraki yıllarda öylesine etkileyen öykülerden "Yemelyan Pilyay" ya da "Bir Kere Sonbaharda"dan o ilk okuyuşta pek de etkilen- memiş olduğumu anımsryorum. Buna karşın, "Ma- kar Çudra", "Arhip Dede ile Lenka", özellikle de "Kocakan Izergil" üzerimde daha derin iz bırak- mış; kitabın sanıyoaım son öyküsü olan "Stepte'de ise, öykünün kanramanlarından "asker"\e "öğren- ci" arasında girişteki diyaloglar ve "fîna/"de yine asketie bu kez "anlatıcı" (yazann kendisi) arasın- daki diyalog aklımda yer etmişti: (Arkadaşım bir sigara sararken: "Karnım da biracıktı ki kardeş!" dedi. "Bugün ne yiyeceğiz, nerede, nasıl?" Muamma!) Sözünü ettiğim kitap, Mustafa Nihat Özön çe- virisi, elimin altında değil şu anda. Yukarıdaki di- yalog, "muamma" sözcüğü dışında, benim Gor- ki cevirimdendir. Fakat bu "muamma" sözcüğü zih- nime nedense çivi gibi çakılmıştı ve çok yıllar son- ra aynı öyküyü dilimize çevirirken, "bilmece" söz- cüğünü kullanmakta oldukça zorlandığımı anım- sıyorum... • • • Maksim Gorki'nin sözünü ettiğim bu öykülerini, daha sonra Rusça asıllanndan, 196O'lı yıllann or- talarında, üniversitenin son yılı ve sonrasında oku- ma şansım oldu. Anton Çehov'un Maksim Gor- ki'ye bir gün şöyle dediği anlatılır: "Denizin üze- rinde bir poıiakalın yüzdüğünü çok aynntıh betim- lemişsiniz. Neden sadece 'denizin üzerinde bir portakal yüzüyordu' demekle yetinmediniz?" Gor- ki'nin, ustası Çehov'un bu sorusunu nasıl yanrtla- dığı bilinmiyor. Fakat Çehov kendince haklı da oi- sa, Gorki konusunda bence haksızdı. 1898'de, yazar otuzyaşındayken "£s/aztefve Hikâyeier" baş- lığı altında iki ciltte yayımlanan bu ilk ürünler top- lamı, ona bir anda ülkesi Rusya'da, kısa süre için- de de dünya öIçüsünde ün kazandırmıştı ve bu bir rastlantı değildi. Maksim Gorki'nin ölümsüz yazar- lar arasında yer aimaya adım atışı bu ilk öyküle- riyledir. Aralanndan bir Seçmeler'i dilimize ilk kez Rusça asıllanndan çevirip ve orijinalinden esinle- nerek "Yaşanmış Hikâyeier" başlığı altında 1970 başlarındayayımladığım bu öyküler toplamı, doğ- rusunu söylemek gerekirse, Maksim Gorki'nin be- ni en çok etkılemiş, üzerimde en derin iz bırakmış ürünleridir... • • • "Yaşanmış Hikâyeier", 70 başlanndan bu yana birkaç kez yeni basımlaryaptı. Her basımda, ken- di çeviri dilimde gerekebilecek düzeltmeleri yap- mak ve basım öncesinde olası dizgi hatalannı dü- zeltmek için bu öyküleri yeniden okumam gereki- yor. Bundan başka, üniversitedeki derslerimdeyir- minci yüzyıl Rus edebiyatını işlerken, Gorki'nin "yaşanmış hikâyeler"\nden birinin çevirisini öğ- rencilerimle birlikte mutlaka yapıyoruz. Bütün bu yeniden okuyuşlarda Gorki beni yeniden etkiliyor. Başka hiçbir yazar için ve bu arada Gorki'nin öte- ki yapıtlanndan herhangi bir başkası için aynı şe- yi, kolayca, ya da aynı ölçüde söyleyemem. "Ya- şanmış Hikâyeler"\r\ bu etkisi, büyüsü, nereden ge- liyor? Bence öncelikle, Çehov'un eleştirdiği bir üs- lup özelliğinden; doğa betimlerindeki aynntıcılık- tan. Fakat Gorki'de bu aynntıcılık gereksiz bir yı- ğıntı değil, çevreyle insan arasındaki yaşamsal ba- ğın yansıtılması içindir. Yazann yayımlanmış ilk öy- küsü "Makar Çudra"r\\n giriş paragrafını öylesine çok okumuştum ki, tıpkı bir şiir gibi, bugün bile ak- lımdadır... Bu paragrafın sadece ilk cümlesini (ve ne yapayım ki ancakTürkçe çevirisini) buraya ala- biliyorum: "Kıyıya çarpan dalgalann şıpırtısından ve kıyı fundalıklannın hışırtısından doğan düşün- dürücü ezgiyi bozkıra yayarak, nemli, soğukbirrüz- gâr esiyordu denizden." Bu cümle daha başka türlü kurulamaz ki! Gor- ki'nin bu ilk ürünlerinde doğa, insanın, yaşamın, aynlmaz parçası, bileşenidir... • • • Ve ölümsüz hümanizm... Yıllar da geçse, sayı- sız kez de okusanız, her okuyuşta gözlerinizden yine de yaşlar akıtan, içinizde derin sarsıntılar ya- ratan duygu yoğunluğu... Yukanda andıklanmın yanı sıra "Boles", "Mal- va", "Çelkaş", "Konovalov", "Yırmi Altı Adam ve BirKtz", "YolArkadaşım"... Insanı insan yapan duy- gulann; özlemlerin, kederlerin, sevinçlerin, tutku- lann, arayışların bir doku bütünlüğünde işiendiği; insan nedir, nasıl olmalıdır sorulannın, bir an bile "didaktik" olmadan, sancılı aranışının ölümsüz öy- küleri... Maksim Gorki günümüzde ve ülkemizde "mo- da" değil bugün. Oysa "hümanizm" modayla ilgi- li bir konu değildir ve onun gündemde olmayışı, gerçek anlamıyla insanın gündemde olmayışı de- mektir. Bu nedenle, "Yaşanmış Hikâyeler"\r\ (+ 1 Kitap yayınevince ve özenle yapılan) yeni bir ba- sımını günümüzun genç okurunun eıınae görmek, "çok satar" listelerinde Gorki'nin ölümsüz öykü- ler toplamından seçkilerin adına rastlamakbeni bu- günlerde en çok sevindiren şey olacak... ataolb@cumhuriyet.com.tr. Faks:(0212)513 85 95 KandavahaMerbanştı MUŞ (AA) - Muş'ta, l\ıran ve Elçfler aileleri arasuıdaki kan davası, kaymakam ve beledi- ye başkanının girişimleriyle sona erdi. Muş'un Korkut ilçesinde Abdulgafur Turan isirnli vatandaşın ölümüyle sonuçlanan kav- ganın ardından başlayan kan davası, Kay- makam Sultan Doğru ve Belediye Başkanı Hatem Akpolatın girişimleri sonucu banşli noktalandı.Yaşanan olay sonrası ilçeyi terk etmek zorunda kaldıklannı belirten Elçiler ailesi üyeleri, banş sonucu yeniden ilçeleri- ne dönmekten mutluluk duyduklannı söyle diler. Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı binasındaki banş töreni öncesi konu- şan Kaymakam Sultan Doğru, taraflann bü >r ük anlayış gösterdiklerini belirterek "Iki ailenin banşmasryla biıükte ilçemizde çifte bayTam yaşandT diye konuştu.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear