25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA COMHURİYET 28 KASIM 2005 PA2ARTESİ HABERLER Öğretmenlerin Kızılay'a girmesine dün de izin verilmedi. Dinçer, polis şiddetinden hükümeti sorumlu tuttu 'Ulemayamısoracakük?' 166binöğpetmen açığıvar • ANKARA (ANKA) - Mılh Eğıttm Bakanı HüseyınÇelik,CHP'li Feridun Baloğlu'nun "öğretmenihtiyacına" yönelik sonısunu yanıtlarken. Anadolu ve fen liseleri dahil Türkiye genelinde 165 bin 826 öğretmene ihtiyaç bulunduğunu büdirdi. Çelik'in verdiği bilgilere göre en çok ihtiyaç duyulan branş 22 bın 495 öğretmen ile sınıf öğretmenliği olurken, iş ve teknik eğitim branşında 13 bin 461. okul öncesi'çocuk gelişimi eğitimi branşında 11 bin 795 ve din kultüru ve ahlak bilgisi branşında da 10 bin 75 öğretmene ihtiyaç bulunuyor. W n i n sesmi kMnsetasamaz 1 • SİNOP(AA)-CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen, "AB-Ermeni ve Kıbns Konulan" adh konferansta yapıldığını konuşmada, dış polıtıkada büyük hatalar yapüğı kaydederek AB'yle ilgili önceki yıllarda sağlanan kazanımlann AKP iktidan döneminde kaybedildığini, Tüıfcıye'ye ikinci suuf devlet muamelesi yapıldığıru kaydetti. Öymen, "Her ülkede iktidar ve muhalefet birlikte çahşıyor ama bizde bilgi bile verilnüyor. Hükümet yanhsı gazeteler buna aîet oluyor. CHP'ye açıkça sansür uygulanıyor. Biz buna ızin vermeyeceğiz. Bu ülkede demokrasi oldukça CHP'nin sesmi kimse tasamayacaktu". Türkiye'yi adım adım, köy köy geap dolaşıp halkımıza gerçekleri anlatacağız" dedi. CHP'den Erdogan'a yanrt • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-CHP Genel Başkan îletişım Koordinatörü Baki Özilhan, Başbakan Tayyip Erdoğan'ın Samsun'daki mitingde "CHP'nin intemet sitesinde Tiirk mflleti ıfadesi geçmiyor'" dediğini belirterek "Ne yazık ki Başbakan doğröyu söylememektedir. tddiası gerçekdışıdır. Ya önüne konulan metinleri kanştumış veya 'çok iyi araştırmısjar' dediği arkadaşlan tarafından yanılülmışnr" dedi. "Kendisine CHP internet sitesi yerine, AKP internet sitesi incelenerek bilgi verilmiş" diyen Özilhan, CHP'nin intemet sitesinde yer alan açıklamalarda, demeçleıde, konuşmalarda Deniz Baykal'ın altını çize çize yinelediği Türk milleti sözünün onlarca kez yer aldığını belirtti. ANKARA(Cumhuri>«tBü- rosu)-Eğıtim-Sen'in "Büyûk EğjumciYürüyüşü"kapsamın- da Milli Eğitim Bakanlığj önün- de düzenlemek istediği mitin- ge emniyet dün de izinverme- di. Ankara girişlerinde ve Zi- ya Gökalp Caddesi'nde topla- nan öğretmenler, Başbakan Re- cepTayyipErdoğan, Milli Eği- tim Bakanı Hüseyin Çetik ıle Ankara Valisi Kemal Önal'ın istifasmı istedi. Öğretmenler, Başbakan Erdoğan'ın kendi- lerine yönelik açıklamalannı da protesto etti. Sabah saatlerinde Ziya Gö- kalp Caddesi'nintrafığe kapa- tarak Ankara girişlerinde dur- durulan arkadaşlanna izin ve- rilmesini isteyenöğretmenlerin Kızılay Meydanı'na girişlen pohs barikatlan ile engellendi. Eylem nedeniyle dün Anka- ra'da 5binpolis görevyapb. An- kara girişlerinde bekleyen öğ- retmenlerbir süreyollarda araç trafiğini engelledi. Ziya Gö- kalp Caddesi de çift yönlü ola- rak araç trafigine kapanırken öğle saatlerinde îstanbul'dan gelen sendika üyelerinin oto- büsleriyle kent merkezine gır- melerine izin verildi. Eğitim- Sen Genel Başkanı Alaaddin Dinçer burada yaptığı açıkla- mada, "Sayın Başbakan sade- ce su sıküdığuu söytüyor. Sağ- hk Bakanı'ru yoüayarak TN'u- mune Hastanesf nde vatan ar- • Eğitim-Sen, önceki gün polis dayağıyla engellenen mitingini dün Ziya Gökalp Caddesi'nde yaptı. Sendika Başkanı Alaaddin Dinçer, " Yürüyemezsiniz, giremezsiniz diyenlere inat, sizlerin mücadelesi ve kararlılığıyla Ankara'ya girdik" dedi. kadaşlanmragörsünler.Baka- um yapuan basit bir su sıkma nu?" dıye konuştu. Eylemler sı- rasında 17 arkadaşlannınyara- landığına işaret eden Dinçer, bunun sorumlusunun da Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik olduğunu söyledi. Dinçer, "Baş- kE%M KIYAL *İrrXC U=X Ankara'daki sert müdahale tüm yurtta protesto edildi Polis şiddetiKESK'İ meydanlara çikardı Haber Merkeri- Ankara'da Eğitim-Sen tarafından düzenlenen "Bûyük Eğmmri Yürüyüşü"ne izin verilmemesi ve öğret- menlerepolisin şiddetuygulaması yurt ge- nelinde düzenlenen eylemlerle protesto edildi. Malatya: Posta Işletmeleri Başmü- dürlüğü önünde toplanan KESK üyeleri Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çeük'e isti- fa çağnsı yaptı. Grup adına açıklama ya- pan Birleşik Taşımacılık Sendikası (BTS) Şube Başkanı Murat Oral, "Yûlardır eği- tim vebOim emekçflerinin sorunlanıugör- mezdengetenler,taleplertaekulaknkayan- lar, dün olduğu gibi bugünde çözüm üret- mek yerine haklannı arayanlan suçlama- yvüzerierinepanzerieriegidereksakünna- yı tercih etitüşlerdir" dedi. Açıklamanın ardından 10 dakika oturma eylemi yapan emekçiler sık sık "Emekçiye degl, çetele- re barikat", "Öğretmene uzanan efler kı- rüsuT,"Gaznuzbombanuvızgefir*, "Hü- kümetşaşırma sabnmtotaşrnna" slogan- larıattı. Dİyarbakir: Ofıs semtinde toplanan KESKDiyarbakır Şubeler Platfonnu üye- leri adına basm açıklaması yapan Dönem Sözcüsü EminGükr, eğitimcüere yönelik saldınmn sorumlusu olarak Ankara Vali- si Kemal Önal'ın görevden alınması çağ- rısmda bulundu. Bursa: Ahmet Vefik Paşa Devlet Ti- yatrosu önünde toplanan KESK üyeleri 45 dakikalık oturma eylemi yaptı. DÖnem Sözcüsü Çetin Erdolu, "AB yolunda ala- büdiğince özgürlükçü ve demokrat görü- nen hükümet, emekçisine karşı aslan ke- sihyor. Bugün Ankara veAnkara yolunda olan. sesi kısdmaya çanşılan emekçiler ka- dar Ankara dışında, Türkrye'rdn her ye- rinde gönlüonlarlabirtikte atan on binler- ceemekçininvarhğıunutıümamahdır" dı- ye konuştu. Merslü: Büyükşehir Belediyesi önün- de oturma eylemi yapan KESK üyeleri Ankara'da Eğitim-Sen'lilere yönelik mü- dahaleyi protesto etti. Sendikacılar, basın açıklamasuıın ardmdan dağıldılar. SlvaS: Eğitim-Sen şubesi önünde top- lanan yaklaşık 40 kişilik grup, ellerindeki dövizlerlekentmeydarandakiCıbülar Par- kı'na kadar yürüdü. Park girişinde çeşitli sloganlar atangrup, basın açıklamasınınar- dından oturma eylemi yaptı. İStanblll: Eğitim-Sen üyeleri îstan- bul'da da saat 12.00'de toplandıklan Tak- sim Gezi Parkı'nda ıshklar ve alkışlarla polisin Ankara'daki sertmüdahalesini pro- testo etti. "Öğreönenkre uzanan elfcr la- "llemaj^değil emekçiyesor"yazılıdöviz- ler taşıyan grup, oturma eylemini 2.5 saat sürdürdü. Adana*. Eğitim-Sen önünde toplanan sendika üyeleri ve KESK Adana Şubeler Platformu üyeleri, "Eğitimcüere yapüan sakurtarttemokrasia\Tbınıortay^kojTnuş- tur" görüşüne \nrgu yaptılar. Platform üyeleri tarafından yapılan açıklamayı oku- yan Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü TonguçÖzkan'ın sözleri sık sık, "Heryer Ankara,heryerdirenişn , "Emekçiyedeğjl, çetelere barikat". tt Ankara bizimk özgür- kşecek" ve "Öğreönene kalkan eüer kın- tr" sloganlanyla kesildi. Özkan, bu saldı- rüarkarşısında sessizkalamayacaklannıbe- lırterek u Bu sakhnlann sorumhüannı is- tifaya çağttTyDruz" dedi. Öğleden sonra ise Eğitim-Senüyeleri şubebinasından bönü Parkı'na yürüdüler ve saat 16.00'ya kadar oturma eylemi yaptılar. bakan Turkrye laik demokra- tiksos>^lbir hukuk de\1eti di- yor. Öyie anlaşılıyorki ulemav-a sormayacak.Bueylemiukma- ya mı sorcakok?" dedi. Öğretmenlerbekleyişleri sı- rasuıda zaman zaman Kürtçe sloganlar da atarak, halay çek- tiler. Dinçer' ın konuşma^trün ardından öğrehnenkfcadde- de bekleyişe geçti KESK Ge- nel Başkanı İsmailHakkıTom- bul, TMMOB Yönetim Kunı- lu Başkanı Mehmet Soğancu DİSK Genel Başkan Yardım- cısı Mahmut Seren, TTB 2. Başkanı MetinBakkakıve SES Genel Başkanı Önder Kahve- ci de Ziya Gökalp Caddesi'nde Eğıtim-Sen üyelenne destek verdı. Burada bir konuşma ya- pan Tombul, Başbakan Erdo- ğan'ın Eğitim-Sen'in eylemiy- le ilgili değerlendırmelerine tepkı göstererek '•Öğretmen- lerin,4.5'tan 5vererek geçirdi- ğikişilerin bize demokrasider- si vermeye hakkı yok" dedi. Önceki gün Ankara'ya gi- rişlerinde polis ve jandarma engeliyle karşılaşaklan içinya- ralanan öğretmenler de cadde- ye gelerek eyleme destek ver- di. ıstanbul Kartal'dagörevya- pan suuföğretmenı Boran Kut- lu, "Saşın Başbakan onlaroğ- retmen değildı' deffuşamabiz Öğretmeniz. Diğer arkadaşla- nmızdaöğreönendr dıyerek, kimliğinı basın mensuplanna gösterdı. "Seyahatetmeözgür- lüğümüzenjsöendi*" diyen Kut- lu, polıslenn havaya sıkması gereken gazı direkt olarak üst- lerine sıktığım ve ga2 kapsül- leriyleyaralandıklannı anlattı. tstanbul Maltepe'de görevli bir başka ögretmen BakiGök- çen de, Ankara'ya girişleri sı- rasındapolis vejandarma tara- fından engellendiklerini belirt- ti. Yapüan müdahalenin antide- mokratik olduğunu söyleyen Gökçen, polisin basınçlı suyu bilerek çok yakın mesafeden sıküğuu ifade ederek "Bu yüz- den birçok arkadaşuruz gözü- nü kaybetme noktasuıa gt4di" dedi. Dinçer, öğleden sonrabirkez daha arkadaşlanna seslendi. Dinçer'in "Bunlar başka bir şeyhaketmiyorlar. Birkere da- ha yuhalayaunr sözü üzerine Erdoğan, Çelik ve Ankara Va- liliği'nin karannı protesto eden öğretmenler, düdükler çalarak, alkış ve ıslıklarla protestolan- nı sürdürdü. Dinçer, "HaniBaş- bakan Erdoğan yürüyemezsi- nizdiyordu. ne oldu? HaniAn- kara'ya giremezaniz diyordu. ne oldu? Yürüyemezsiniz. gi- renıezsinizdiyenlereinat,sizle- rin mücadelesi ve kararhhğry- la Ankaraya girdik" diye ko- nuştu. Dinçer' in konuşması sı- rasmda öğretmenler sık sık "Ampul Tayyip" sloganı attı. Dinçer konuşmasını tamam- larken, "Biz buradan 17 Ara- hk'takieylemkri için KESK'ti arkadaşlanmıza ta\ siyeediyo- ruz.OnlarBaşbakan'asorsun- lar,o da ulemalannasorsun, ne yapdacağmakarar\-ersin.Ama biz ne zaman nerede ne yapa- di istegimizle eylemimize son veriyoruz" dedi. IR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR oralcalislar@cumhuriyet.com.tr Şemdinli'de ortayaçıkan karanlıkiliş- kjlerinardından Güneydoğu kentlerinin dışında Istanbul ve Mersin'de de pro- testo gösterileriyapıldı. Mersin, Güney- doğu'dan en çok göç alan illerimizden birisi. 20 yıllık "düşûkyoğunlutöu savaş" birçokBatı kentinin nüfus dengesini et- kilediği gibi Mersin'in nüfus dengesini de etkiledi. Bir önceki dönemde Mer- sin'in merkez belediyesi olan Akdeniz Belediyesi'nde yönetim HADEP'teydi. Son dönemde burantnyönetimi CHP'ye geçti. Işte bu nüfus yapısı nedeniyle Mer- sin, Kürt sorunu konusunda duyarlığı olan yörelerimizden birisi haline geldi. Nevruz, 1 Mayıs gibi günlerde, Güney- doğu'da can yakıcı gelişmeler oldu- ğunda Mersin'de büyük gösteriler ya- pılıyor. Bu gösterilerde insanlaryaşam- lannı yförebiliyorlar. ••• Yoğun Kürt göçü, Mersin'de ne gibi sonuçlar yarattı diye sorduğumuzda, Mersinlilerşu değerlendirmeyi yapıyor- lar Mersin, çok hızlı büyüdü. Yıllarca sü- ten yoğun inşaat nedeniyle bu sektör Göçler Diyarı Çukurova canlılığını korudu. Inşaatadayalı ticaret gelişti. Ancak bu arada en verimli na- renciye alanlan tahrip edildi. Kürtler, bu süreç içinde kentin ticariyapısınabir öl- çüde entegre oldular. Yoğun göç kent- te kalabalıkbir yoksul kitlesinin de oluş- masına neden oldu. Işsizlik, yoksulluk, kentte gerginliği kışkırttı. Bu yönüyle baktığımızda Kürt soru- nu artık bir Güneydoğu sorunu olmak- tan çıktı, ülkemizin gelişen Batı kentle- rinin de sorunu haline geldi. Şemdin- li benzeri olaylar, bu nedenle ülkemi- zin batısını da etkiliyor. Mersin bu açın- dan bakıtdığında dikkatle incelenme- si gereken özellikler taşıyor. • * • Çukurova aynı zamanda ülkemizin narenciye, pamuk, mısır, buğday üre- timinin en yüksekolduğu yörelerimiz- dendir. Ünfü Anamur muzu yine bu bölgenin ürünüdür. SHP, tştebu önem- li bölgede, "Üreticiler Kurultayr dü- zenledi. Tanmdaki önemli değişim ve dönüşüm bu kurultayda konunun uz- manlannca değerlendirildi. 3 oturum halinde düzenlenen kurultayaçok sa- yıda konuşmacı katldı. Birinci oturu- mun konusu: "Avnıpa Biriiği-Dünya 77- caret örgütü Sürecinde Türk Tan- m/"ydı. ikinci oturum: Tanmda örgüt- lenme ve finansmandı. Üçüncü konu ise tanm, toprak, su ilişkiieriydi. Üreticiler, bölgede tanmın ürünleri- nin durumunu şöyle anlattılar. Fiyatlar geçen yılın çok akında. örneğin mısı- rın geçen yıl ortalama kilosu 0.32 YTL'yken bu yıl 0.20 YTL'ye altcı bula- mıyor. Buğday, pamuk, narenciye de benzer bir kaderle karşı karşıya. Fiyat- lar düştü, üstelik alıcı da olmadığı için ürünlerin çoğu elde kaldı. Gtrdiler ise ge- çen yılagöre dahayüksek. En temei gir- diler, mazot, gübre fıyatian geçen yıla göre çok arttığı için çüftçi bankadan al- dığı kredileri ödeyemez duruma düştü. ••• Ticaretin küreselleşmesiyle birlik- te tanm ürünleri de kaçınılmaz ola- rak uluslararası rekabete açıldı. özel- likle Avrupa Biriiği süreci tanmı zor- luyor. Batı ölçütleri içinde tanm üre- timi yapmak için tanmın yeniden ya- pılandırılması gerekiyor. Bu ise Tür- kiye'nin bütçesini zorlayacakçok bü- yük maddi desteği gerektiriyor. Asıl sorun bu. Şimdi Çukurovagibitanmdaönem- li üretim merkezlerimiz, işte bu deği- şim ve dönüşüm ihtiyacının sancıla- nnı yaşıyor. Ülkemizde tanm henüz yeterince modernleşmediği için üre- tim maliyetleri rekabete dayanamryor. Ancak, bu toplantıda da ortaya çıktı ki henüz üretim alanlanmızın, üretim kapasitemizin, hayvanlanmızın en- vanterini bile yapmış değiliz. Henüz, Avrupa Birliği'ne uyum açı- sından tanmımızın yeniden yapılan- dınlması konusunda uzun vadeli bir stratejinin çizilmediğini görüyoruz. Şimdi Avrupa Biriiği süreci içinde mevzuatlann yeniden düzenlenme- si, sağlık, temizlik, ürünlerin kalitesi açısından yeni birkırsal stratejiye ih- tiyaç olduğunu söyleyebiliriz. Gıda tesislerinin gerekli kalite standartla- nna ulaşması zorunlu hale gelecek. • • • Kurultay boyunca konuşulanlann ortaya koyduğu kısa gerçegi şöyle özetleyebilirim: Avrupa Birtiği müza- kereleri sırasındaönümüzdeki en bü- yük sorun ve engel tanm konusu ola- cakgibi görünüyor. Kayıt sistemi, pa- zar ölçütleri, depolama kaliteleri bile başlı başına büyük sorun. Şimdi yaşamın gerçekleriyte daha fazla yüz yüze geleceğız. Tanmdaki dönüşüm Türkiye'deki kırsal bölge- yi zorlarken aynı zamanda ciddi bir siyasi istismara da açık hale gele- cek. Bu alanda da ciddi bir milliyet- çi direniş eğilimi ortaya çıkacak. Yeni ve kritik bir dönerne girdiğimi- zi söyleyebiliriz. 2000^LtYILLARDA ERDAL ATABEK Körinanç... 'Körinanç' sorgulanmayan, tartışılmayan, eleş- tirilmeyen ınancı belirtiyor. 'Dogmatizm'\ böyle açıklayabiliriz. Kimi zaman yüzyıllar, kimi zaman da binyıllar bo- yunca sürüp giden nice düşünce, bilim adı altın- da hüküm süren nice yanlış bilgi, toplumlara ege- men olmuş, bütün yaşamı kendi kuralları içine al- mıştır. 'Fanatizm' de, sorgulanmayan, eleştirilmeyen yandaşlık olarak kitlelere egemen olmuş, kitleleri pek çok yanlışa sürüklemiştir. Gelenekler, dınler, yerel töreler, etnik kökenler, gruplar, uluslar dogmalann, fanatizmin izinde yü- rüyerek iç ve dış savaşlara sürüklenmiş, kendi güç- lerini bölerek, bölünerek ya da dış düşmanlar ka- bul ettikleri 'ötekiler'e yönelterek hem kendileri acı çekmiş hem de başkalanna acılar çektirmişlerdir. Neden böyle olmaktadır? Neden insanlar ve topluluklar sorgulamaktan kaçınmaktadır, tartışmalan yasaklamışlardır, eleş- tirileri suçlamışlardır? Ve neden bu tutumları sür- dürmektedirier? Bunun temel nedeni 'güvensız//k'tır. Hızlı bir dünya değişimi, bu değişim içinde bü- yüyen eşitsizlik, insanlann bu duruma çözüm bu- lamamalanndan doğan çaresizlik, bireysel ve top- lumsal 'güvensizlik' yaratmış, bu durumu yaygın- laştırmıştır. Küreselleşme hızla gelişmiş ülkelerı daha güçlü kılmış, tek kutuplu dünyada Amerika kendi hege- monyasını kabul ettirmış, dünyadaki eşitsizlik da- ha da artmıştır. Amerika ve öteki gelişmiş ülkeler dünyanın 'yeni efendileri' olmuş, geriye kalanlar da derece derece 'yeni köleler' olmak zorunda kal- mışlardır. Bu durumda 'yeni köleler' ya durumu boyun eğerek kabul edip kendilerine bırakılan paylan bi- raz daha arttırmaya çalışmak ya da içine çekilerek durumu unutmaya çalışmak seçenekleriyle karşı karşıya kalmışlardır. Her iki durumda da 'onur y/f/m/'ni bir ölçüde katlanılır kılmanın yolu olarak eski güven kaynak- lanna sanlmak kalmaktadır. Eski güven kaynakla- nna sanlmak da doğal koşullar içinde olmadığın- dan bu olaya aşınlık ve şiddet egemen olmakta- dır. Böylece de gelenekler 'föreyasalan 'na, din inan- cı 'köktendinciliğe', yerel töreler 'güçlü yerel bağ- lara', etnik kökenler 'aynmcılığa', uluslar 'şove- nizme' sürüklenmektedır. Dünyanın her yanında bu gidişin yol açtığı ça- tışmalaryaşanmakta, insanlar çok yönlü acılara sü- rüklenmektedır. İç ve dış savaşlar, bölünmeler, göç- ler, ölümler, yaralanmalar, can kayıplan, ekonomik kayıplar bu durumun sonuçlandır. 'Körinanç' ve 'köryanlılık' (dogmatızm ve fana- tizm) hangi mekanizmalarla bu duruma yol aç- maktadır? Bu mekanizmanın işleriiğı için. • Önyargılar insanlarda yerleşmektedir. Sorgu- lanmayan, tartışılmayan, eleştirilmeyen yargılar in- sanlara ve toplumlara egemen olmaktadır. • önyargıların sonucunda toplumda egemen olanlar, 'öfek/'leri dışlamakta, toplum yaşamının dışına sürmektediıier. Giderekonlan yalrtırlarve iş- levsiz duruma getiririer. • Artık onlann işlevsiz kılınması aşaması geçilir; vartıklan gereksiz, hatta tehlikeli sayılır. Böylece onlan ortadan kaldırma, yok etme aşamasına ge- linir. Işte bu aşamada çatışma kaçınılmaz olur. Toplumlar bu aşamalara gelmeden durumu gör- rnek, gereken önlemleri almak gereklidir. Bu aşa- malar farkına varmadan geçinlirse toplumlar bir- birine karşı tehlikeli kamplaşmalaragirerler, Bu du- rum da gelişimin sonrasını yaratır. Biz, kendi ülkemizi bu tehlıkelere karşı korumak zorundayız. Bunu nasıl yapabileceğimizi de irde- leyeceğiz. e-mail: erdalatak@superonline.com erdalatak.gmail.com www.erdalatabek.com ÖĞRETMENE DAYAĞA TEPKİLER 4 Ankara'da fiîli olağanüstü haT ANKAR\ (Cumhu- riyet Bürosu) - Öğret- merderin AnkaraKızılay Meydanf nda yapmak ıstedikleri mitinge izin vermeyen polisin, eği- timcilere cop. gaz ve panzerlerlemüdahale et- mesitoplumunher kesi- mindentepkvaldı. Eğitim-Sen Genel Başkanı Alaaddin Din- çeryapüğı yazılı açıkla- mada, "Bugün öğret- menkrini panzerlerle ezen, gaz bombalan atanlarm, yann hakla- nm arayanlara neler }9- pabüecegini düşünmek bile istenüyoruz" dedi. CHPDenizliMülen-e- kili Mustafa GazakL ık- tidann, Eğitim-Sen'i mahkeme karanyla ka- pamramaymca sudange- rekçeler bulup kamu- oyundayıpratmaya çalış- tığını belirtti. Gazalcı. "Eğitim-Sen'in sasnn- duğu eğitim görüşlerin- den rahatsuolaniktidar şiddete başvunnakta, acımasız ve hoşgörüsüz da\Tanmaktadır n dedi. Özgüriükye Dayaruş- ma Partisi (ÖDP) Genel Başkan Yardımcısı Al- per Taş, Başbakanlık'ta gerçekleştirilen güvenlik zirvesinde alınankarar- lann eğitim emekçüeri- ne uygulandığını büdir- di. Taş, "Ankara'da fiüi bir olağanüstübalrenmi uygulandLHükümetbu uygularnalanbütünyurt çapınaya\ gmlaştirmayı amaçhyor*' dedi. Demokratik Toplum Partisi (DTP), yaşanan saldırüannkamuoyu ta- rafından dehşetle izlen- dığini belirterek "Siya- siiktktannantkkmokra- tik tutumundan bir an önce vazgeçmeani bek liyoruz" açıklamasın yaptı. Halkevleri GenelSek reteri AvukatEnderBü yükçulha AKP hükü meti, Ankara Vaüliği \ kolluk güçlerinin serg lediği insan haklan i. bağdaşmayantutumuİ! nadıklannı belirter< şunlan kaydetti: "Ank ra'uın sokaklarun. ca delermi, hatta kente riş noktalannıabluks alârak füli bir sıkıyöı timi yaşama geçirenl Susuriuk'tan Şemd ITyeuzanansüreçte,I binmizin yaşamını rartan çetelerekarşı den külannı kıput mamaktadır?"
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear