Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA COMHURİYET 28 KASIM 2005 PA2ARTESİ
HABERLER
Öğretmenlerin Kızılay'a girmesine dün de izin verilmedi. Dinçer, polis şiddetinden hükümeti sorumlu tuttu
'Ulemayamısoracakük?'
166binöğpetmen
açığıvar
• ANKARA (ANKA) -
Mılh Eğıttm Bakanı
HüseyınÇelik,CHP'li
Feridun Baloğlu'nun
"öğretmenihtiyacına"
yönelik sonısunu
yanıtlarken. Anadolu ve fen
liseleri dahil Türkiye
genelinde 165 bin 826
öğretmene ihtiyaç
bulunduğunu büdirdi.
Çelik'in verdiği bilgilere
göre en çok ihtiyaç duyulan
branş 22 bın 495 öğretmen
ile sınıf öğretmenliği
olurken, iş ve teknik eğitim
branşında 13 bin 461. okul
öncesi'çocuk gelişimi
eğitimi branşında 11 bin
795 ve din kultüru ve ahlak
bilgisi branşında da
10 bin 75 öğretmene
ihtiyaç bulunuyor.
W n i n sesmi
kMnsetasamaz
1
• SİNOP(AA)-CHP
Genel Başkan Yardımcısı
Onur Öymen, "AB-Ermeni
ve Kıbns Konulan" adh
konferansta yapıldığını
konuşmada, dış polıtıkada
büyük hatalar yapüğı
kaydederek AB'yle ilgili
önceki yıllarda sağlanan
kazanımlann AKP iktidan
döneminde kaybedildığini,
Tüıfcıye'ye ikinci suuf
devlet muamelesi
yapıldığıru kaydetti.
Öymen, "Her ülkede iktidar
ve muhalefet birlikte
çahşıyor ama bizde bilgi
bile verilnüyor. Hükümet
yanhsı gazeteler buna aîet
oluyor. CHP'ye açıkça
sansür uygulanıyor. Biz
buna ızin vermeyeceğiz. Bu
ülkede demokrasi oldukça
CHP'nin sesmi kimse
tasamayacaktu". Türkiye'yi
adım adım, köy köy geap
dolaşıp halkımıza gerçekleri
anlatacağız" dedi.
CHP'den
Erdogan'a yanrt
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)-CHP Genel
Başkan îletişım
Koordinatörü Baki Özilhan,
Başbakan Tayyip
Erdoğan'ın Samsun'daki
mitingde "CHP'nin intemet
sitesinde Tiirk mflleti
ıfadesi geçmiyor'" dediğini
belirterek "Ne yazık ki
Başbakan doğröyu
söylememektedir. tddiası
gerçekdışıdır. Ya önüne
konulan metinleri
kanştumış veya 'çok iyi
araştırmısjar' dediği
arkadaşlan tarafından
yanılülmışnr" dedi.
"Kendisine CHP internet
sitesi yerine, AKP internet
sitesi incelenerek bilgi
verilmiş" diyen Özilhan,
CHP'nin intemet sitesinde
yer alan açıklamalarda,
demeçleıde, konuşmalarda
Deniz Baykal'ın altını çize
çize yinelediği Türk milleti
sözünün onlarca kez yer
aldığını belirtti.
ANKARA(Cumhuri>«tBü-
rosu)-Eğıtim-Sen'in "Büyûk
EğjumciYürüyüşü"kapsamın-
da Milli Eğitim Bakanlığj önün-
de düzenlemek istediği mitin-
ge emniyet dün de izinverme-
di. Ankara girişlerinde ve Zi-
ya Gökalp Caddesi'nde topla-
nan öğretmenler, Başbakan Re-
cepTayyipErdoğan, Milli Eği-
tim Bakanı Hüseyin Çetik ıle
Ankara Valisi Kemal Önal'ın
istifasmı istedi. Öğretmenler,
Başbakan Erdoğan'ın kendi-
lerine yönelik açıklamalannı
da protesto etti.
Sabah saatlerinde Ziya Gö-
kalp Caddesi'nintrafığe kapa-
tarak Ankara girişlerinde dur-
durulan arkadaşlanna izin ve-
rilmesini isteyenöğretmenlerin
Kızılay Meydanı'na girişlen
pohs barikatlan ile engellendi.
Eylem nedeniyle dün Anka-
ra'da 5binpolis görevyapb. An-
kara girişlerinde bekleyen öğ-
retmenlerbir süreyollarda araç
trafiğini engelledi. Ziya Gö-
kalp Caddesi de çift yönlü ola-
rak araç trafigine kapanırken
öğle saatlerinde îstanbul'dan
gelen sendika üyelerinin oto-
büsleriyle kent merkezine gır-
melerine izin verildi. Eğitim-
Sen Genel Başkanı Alaaddin
Dinçer burada yaptığı açıkla-
mada, "Sayın Başbakan sade-
ce su sıküdığuu söytüyor. Sağ-
hk Bakanı'ru yoüayarak TN'u-
mune Hastanesf nde vatan ar-
• Eğitim-Sen, önceki
gün polis dayağıyla
engellenen mitingini
dün Ziya Gökalp
Caddesi'nde yaptı.
Sendika Başkanı
Alaaddin Dinçer,
" Yürüyemezsiniz,
giremezsiniz diyenlere
inat, sizlerin mücadelesi
ve kararlılığıyla
Ankara'ya girdik" dedi.
kadaşlanmragörsünler.Baka-
um yapuan basit bir su sıkma
nu?" dıye konuştu. Eylemler sı-
rasında 17 arkadaşlannınyara-
landığına işaret eden Dinçer,
bunun sorumlusunun da Milli
Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik
olduğunu söyledi. Dinçer, "Baş-
kE%M
KIYAL
*İrrXC
U=X
Ankara'daki sert müdahale tüm yurtta protesto edildi
Polis şiddetiKESK'İ
meydanlara çikardı
Haber Merkeri- Ankara'da Eğitim-Sen
tarafından düzenlenen "Bûyük Eğmmri
Yürüyüşü"ne izin verilmemesi ve öğret-
menlerepolisin şiddetuygulaması yurt ge-
nelinde düzenlenen eylemlerle protesto
edildi.
Malatya: Posta Işletmeleri Başmü-
dürlüğü önünde toplanan KESK üyeleri
Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çeük'e isti-
fa çağnsı yaptı. Grup adına açıklama ya-
pan Birleşik Taşımacılık Sendikası (BTS)
Şube Başkanı Murat Oral, "Yûlardır eği-
tim vebOim emekçflerinin sorunlanıugör-
mezdengetenler,taleplertaekulaknkayan-
lar, dün olduğu gibi bugünde çözüm üret-
mek yerine haklannı arayanlan suçlama-
yvüzerierinepanzerieriegidereksakünna-
yı tercih etitüşlerdir" dedi. Açıklamanın
ardından 10 dakika oturma eylemi yapan
emekçiler sık sık "Emekçiye degl, çetele-
re barikat", "Öğretmene uzanan efler kı-
rüsuT,"Gaznuzbombanuvızgefir*, "Hü-
kümetşaşırma sabnmtotaşrnna" slogan-
larıattı.
Dİyarbakir: Ofıs semtinde toplanan
KESKDiyarbakır Şubeler Platfonnu üye-
leri adına basm açıklaması yapan Dönem
Sözcüsü EminGükr, eğitimcüere yönelik
saldınmn sorumlusu olarak Ankara Vali-
si Kemal Önal'ın görevden alınması çağ-
rısmda bulundu.
Bursa: Ahmet Vefik Paşa Devlet Ti-
yatrosu önünde toplanan KESK üyeleri
45 dakikalık oturma eylemi yaptı. DÖnem
Sözcüsü Çetin Erdolu, "AB yolunda ala-
büdiğince özgürlükçü ve demokrat görü-
nen hükümet, emekçisine karşı aslan ke-
sihyor. Bugün Ankara veAnkara yolunda
olan. sesi kısdmaya çanşılan emekçiler ka-
dar Ankara dışında, Türkrye'rdn her ye-
rinde gönlüonlarlabirtikte atan on binler-
ceemekçininvarhğıunutıümamahdır" dı-
ye konuştu.
Merslü: Büyükşehir Belediyesi önün-
de oturma eylemi yapan KESK üyeleri
Ankara'da Eğitim-Sen'lilere yönelik mü-
dahaleyi protesto etti. Sendikacılar, basın
açıklamasuıın ardmdan dağıldılar.
SlvaS: Eğitim-Sen şubesi önünde top-
lanan yaklaşık 40 kişilik grup, ellerindeki
dövizlerlekentmeydarandakiCıbülar Par-
kı'na kadar yürüdü. Park girişinde çeşitli
sloganlar atangrup, basın açıklamasınınar-
dından oturma eylemi yaptı.
İStanblll: Eğitim-Sen üyeleri îstan-
bul'da da saat 12.00'de toplandıklan Tak-
sim Gezi Parkı'nda ıshklar ve alkışlarla
polisin Ankara'daki sertmüdahalesini pro-
testo etti. "Öğreönenkre uzanan elfcr la-
"llemaj^değil emekçiyesor"yazılıdöviz-
ler taşıyan grup, oturma eylemini 2.5 saat
sürdürdü.
Adana*. Eğitim-Sen önünde toplanan
sendika üyeleri ve KESK Adana Şubeler
Platformu üyeleri, "Eğitimcüere yapüan
sakurtarttemokrasia\Tbınıortay^kojTnuş-
tur" görüşüne \nrgu yaptılar. Platform
üyeleri tarafından yapılan açıklamayı oku-
yan Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü
TonguçÖzkan'ın sözleri sık sık, "Heryer
Ankara,heryerdirenişn
, "Emekçiyedeğjl,
çetelere barikat".
tt
Ankara bizimk özgür-
kşecek" ve "Öğreönene kalkan eüer kın-
tr" sloganlanyla kesildi. Özkan, bu saldı-
rüarkarşısında sessizkalamayacaklannıbe-
lırterek u
Bu sakhnlann sorumhüannı is-
tifaya çağttTyDruz" dedi. Öğleden sonra ise
Eğitim-Senüyeleri şubebinasından bönü
Parkı'na yürüdüler ve saat 16.00'ya kadar
oturma eylemi yaptılar.
bakan Turkrye laik demokra-
tiksos>^lbir hukuk de\1eti di-
yor. Öyie anlaşılıyorki ulemav-a
sormayacak.Bueylemiukma-
ya mı sorcakok?" dedi.
Öğretmenlerbekleyişleri sı-
rasuıda zaman zaman Kürtçe
sloganlar da atarak, halay çek-
tiler. Dinçer' ın konuşma^trün
ardından öğrehnenkfcadde-
de bekleyişe geçti KESK Ge-
nel Başkanı İsmailHakkıTom-
bul, TMMOB Yönetim Kunı-
lu Başkanı Mehmet Soğancu
DİSK Genel Başkan Yardım-
cısı Mahmut Seren, TTB 2.
Başkanı MetinBakkakıve SES
Genel Başkanı Önder Kahve-
ci de Ziya Gökalp Caddesi'nde
Eğıtim-Sen üyelenne destek
verdı. Burada bir konuşma ya-
pan Tombul, Başbakan Erdo-
ğan'ın Eğitim-Sen'in eylemiy-
le ilgili değerlendırmelerine
tepkı göstererek '•Öğretmen-
lerin,4.5'tan 5vererek geçirdi-
ğikişilerin bize demokrasider-
si vermeye hakkı yok" dedi.
Önceki gün Ankara'ya gi-
rişlerinde polis ve jandarma
engeliyle karşılaşaklan içinya-
ralanan öğretmenler de cadde-
ye gelerek eyleme destek ver-
di. ıstanbul Kartal'dagörevya-
pan suuföğretmenı Boran Kut-
lu, "Saşın Başbakan onlaroğ-
retmen değildı' deffuşamabiz
Öğretmeniz. Diğer arkadaşla-
nmızdaöğreönendr dıyerek,
kimliğinı basın mensuplanna
gösterdı. "Seyahatetmeözgür-
lüğümüzenjsöendi*" diyen Kut-
lu, polıslenn havaya sıkması
gereken gazı direkt olarak üst-
lerine sıktığım ve ga2 kapsül-
leriyleyaralandıklannı anlattı.
tstanbul Maltepe'de görevli
bir başka ögretmen BakiGök-
çen de, Ankara'ya girişleri sı-
rasındapolis vejandarma tara-
fından engellendiklerini belirt-
ti. Yapüan müdahalenin antide-
mokratik olduğunu söyleyen
Gökçen, polisin basınçlı suyu
bilerek çok yakın mesafeden
sıküğuu ifade ederek "Bu yüz-
den birçok arkadaşuruz gözü-
nü kaybetme noktasuıa gt4di"
dedi.
Dinçer, öğleden sonrabirkez
daha arkadaşlanna seslendi.
Dinçer'in "Bunlar başka bir
şeyhaketmiyorlar. Birkere da-
ha yuhalayaunr sözü üzerine
Erdoğan, Çelik ve Ankara Va-
liliği'nin karannı protesto eden
öğretmenler, düdükler çalarak,
alkış ve ıslıklarla protestolan-
nı sürdürdü. Dinçer, "HaniBaş-
bakan Erdoğan yürüyemezsi-
nizdiyordu. ne oldu? HaniAn-
kara'ya giremezaniz diyordu.
ne oldu? Yürüyemezsiniz. gi-
renıezsinizdiyenlereinat,sizle-
rin mücadelesi ve kararhhğry-
la Ankaraya girdik" diye ko-
nuştu. Dinçer' in konuşması sı-
rasmda öğretmenler sık sık
"Ampul Tayyip" sloganı attı.
Dinçer konuşmasını tamam-
larken, "Biz buradan 17 Ara-
hk'takieylemkri için KESK'ti
arkadaşlanmıza ta\ siyeediyo-
ruz.OnlarBaşbakan'asorsun-
lar,o da ulemalannasorsun, ne
yapdacağmakarar\-ersin.Ama
biz ne zaman nerede ne yapa-
di istegimizle eylemimize son
veriyoruz" dedi.
IR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR oralcalislar@cumhuriyet.com.tr
Şemdinli'de ortayaçıkan karanlıkiliş-
kjlerinardından Güneydoğu kentlerinin
dışında Istanbul ve Mersin'de de pro-
testo gösterileriyapıldı. Mersin, Güney-
doğu'dan en çok göç alan illerimizden
birisi. 20 yıllık "düşûkyoğunlutöu savaş"
birçokBatı kentinin nüfus dengesini et-
kilediği gibi Mersin'in nüfus dengesini
de etkiledi. Bir önceki dönemde Mer-
sin'in merkez belediyesi olan Akdeniz
Belediyesi'nde yönetim HADEP'teydi.
Son dönemde burantnyönetimi CHP'ye
geçti.
Işte bu nüfus yapısı nedeniyle Mer-
sin, Kürt sorunu konusunda duyarlığı
olan yörelerimizden birisi haline geldi.
Nevruz, 1 Mayıs gibi günlerde, Güney-
doğu'da can yakıcı gelişmeler oldu-
ğunda Mersin'de büyük gösteriler ya-
pılıyor. Bu gösterilerde insanlaryaşam-
lannı yförebiliyorlar.
•••
Yoğun Kürt göçü, Mersin'de ne gibi
sonuçlar yarattı diye sorduğumuzda,
Mersinlilerşu değerlendirmeyi yapıyor-
lar Mersin, çok hızlı büyüdü. Yıllarca sü-
ten yoğun inşaat nedeniyle bu sektör
Göçler Diyarı Çukurova
canlılığını korudu. Inşaatadayalı ticaret
gelişti. Ancak bu arada en verimli na-
renciye alanlan tahrip edildi. Kürtler, bu
süreç içinde kentin ticariyapısınabir öl-
çüde entegre oldular. Yoğun göç kent-
te kalabalıkbir yoksul kitlesinin de oluş-
masına neden oldu. Işsizlik, yoksulluk,
kentte gerginliği kışkırttı.
Bu yönüyle baktığımızda Kürt soru-
nu artık bir Güneydoğu sorunu olmak-
tan çıktı, ülkemizin gelişen Batı kentle-
rinin de sorunu haline geldi. Şemdin-
li benzeri olaylar, bu nedenle ülkemi-
zin batısını da etkiliyor. Mersin bu açın-
dan bakıtdığında dikkatle incelenme-
si gereken özellikler taşıyor.
• * •
Çukurova aynı zamanda ülkemizin
narenciye, pamuk, mısır, buğday üre-
timinin en yüksekolduğu yörelerimiz-
dendir. Ünfü Anamur muzu yine bu
bölgenin ürünüdür. SHP, tştebu önem-
li bölgede, "Üreticiler Kurultayr dü-
zenledi. Tanmdaki önemli değişim ve
dönüşüm bu kurultayda konunun uz-
manlannca değerlendirildi. 3 oturum
halinde düzenlenen kurultayaçok sa-
yıda konuşmacı katldı. Birinci oturu-
mun konusu: "Avnıpa Biriiği-Dünya 77-
caret örgütü Sürecinde Türk Tan-
m/"ydı. ikinci oturum: Tanmda örgüt-
lenme ve finansmandı. Üçüncü konu
ise tanm, toprak, su ilişkiieriydi.
Üreticiler, bölgede tanmın ürünleri-
nin durumunu şöyle anlattılar. Fiyatlar
geçen yılın çok akında. örneğin mısı-
rın geçen yıl ortalama kilosu 0.32
YTL'yken bu yıl 0.20 YTL'ye altcı bula-
mıyor. Buğday, pamuk, narenciye de
benzer bir kaderle karşı karşıya. Fiyat-
lar düştü, üstelik alıcı da olmadığı için
ürünlerin çoğu elde kaldı. Gtrdiler ise ge-
çen yılagöre dahayüksek. En temei gir-
diler, mazot, gübre fıyatian geçen yıla
göre çok arttığı için çüftçi bankadan al-
dığı kredileri ödeyemez duruma düştü.
•••
Ticaretin küreselleşmesiyle birlik-
te tanm ürünleri de kaçınılmaz ola-
rak uluslararası rekabete açıldı. özel-
likle Avrupa Biriiği süreci tanmı zor-
luyor. Batı ölçütleri içinde tanm üre-
timi yapmak için tanmın yeniden ya-
pılandırılması gerekiyor. Bu ise Tür-
kiye'nin bütçesini zorlayacakçok bü-
yük maddi desteği gerektiriyor. Asıl
sorun bu.
Şimdi Çukurovagibitanmdaönem-
li üretim merkezlerimiz, işte bu deği-
şim ve dönüşüm ihtiyacının sancıla-
nnı yaşıyor. Ülkemizde tanm henüz
yeterince modernleşmediği için üre-
tim maliyetleri rekabete dayanamryor.
Ancak, bu toplantıda da ortaya çıktı
ki henüz üretim alanlanmızın, üretim
kapasitemizin, hayvanlanmızın en-
vanterini bile yapmış değiliz.
Henüz, Avrupa Birliği'ne uyum açı-
sından tanmımızın yeniden yapılan-
dınlması konusunda uzun vadeli bir
stratejinin çizilmediğini görüyoruz.
Şimdi Avrupa Biriiği süreci içinde
mevzuatlann yeniden düzenlenme-
si, sağlık, temizlik, ürünlerin kalitesi
açısından yeni birkırsal stratejiye ih-
tiyaç olduğunu söyleyebiliriz. Gıda
tesislerinin gerekli kalite standartla-
nna ulaşması zorunlu hale gelecek.
• • •
Kurultay boyunca konuşulanlann
ortaya koyduğu kısa gerçegi şöyle
özetleyebilirim: Avrupa Birtiği müza-
kereleri sırasındaönümüzdeki en bü-
yük sorun ve engel tanm konusu ola-
cakgibi görünüyor. Kayıt sistemi, pa-
zar ölçütleri, depolama kaliteleri bile
başlı başına büyük sorun.
Şimdi yaşamın gerçekleriyte daha
fazla yüz yüze geleceğız. Tanmdaki
dönüşüm Türkiye'deki kırsal bölge-
yi zorlarken aynı zamanda ciddi bir
siyasi istismara da açık hale gele-
cek. Bu alanda da ciddi bir milliyet-
çi direniş eğilimi ortaya çıkacak.
Yeni ve kritik bir dönerne girdiğimi-
zi söyleyebiliriz.
2000^LtYILLARDA
ERDAL ATABEK
Körinanç...
'Körinanç' sorgulanmayan, tartışılmayan, eleş-
tirilmeyen ınancı belirtiyor.
'Dogmatizm'\ böyle açıklayabiliriz.
Kimi zaman yüzyıllar, kimi zaman da binyıllar bo-
yunca sürüp giden nice düşünce, bilim adı altın-
da hüküm süren nice yanlış bilgi, toplumlara ege-
men olmuş, bütün yaşamı kendi kuralları içine al-
mıştır.
'Fanatizm' de, sorgulanmayan, eleştirilmeyen
yandaşlık olarak kitlelere egemen olmuş, kitleleri
pek çok yanlışa sürüklemiştir.
Gelenekler, dınler, yerel töreler, etnik kökenler,
gruplar, uluslar dogmalann, fanatizmin izinde yü-
rüyerek iç ve dış savaşlara sürüklenmiş, kendi güç-
lerini bölerek, bölünerek ya da dış düşmanlar ka-
bul ettikleri 'ötekiler'e yönelterek hem kendileri acı
çekmiş hem de başkalanna acılar çektirmişlerdir.
Neden böyle olmaktadır?
Neden insanlar ve topluluklar sorgulamaktan
kaçınmaktadır, tartışmalan yasaklamışlardır, eleş-
tirileri suçlamışlardır? Ve neden bu tutumları sür-
dürmektedirier?
Bunun temel nedeni 'güvensız//k'tır.
Hızlı bir dünya değişimi, bu değişim içinde bü-
yüyen eşitsizlik, insanlann bu duruma çözüm bu-
lamamalanndan doğan çaresizlik, bireysel ve top-
lumsal 'güvensizlik' yaratmış, bu durumu yaygın-
laştırmıştır.
Küreselleşme hızla gelişmiş ülkelerı daha güçlü
kılmış, tek kutuplu dünyada Amerika kendi hege-
monyasını kabul ettirmış, dünyadaki eşitsizlik da-
ha da artmıştır. Amerika ve öteki gelişmiş ülkeler
dünyanın 'yeni efendileri' olmuş, geriye kalanlar da
derece derece 'yeni köleler' olmak zorunda kal-
mışlardır.
Bu durumda 'yeni köleler' ya durumu boyun
eğerek kabul edip kendilerine bırakılan paylan bi-
raz daha arttırmaya çalışmak ya da içine çekilerek
durumu unutmaya çalışmak seçenekleriyle karşı
karşıya kalmışlardır.
Her iki durumda da 'onur y/f/m/'ni bir ölçüde
katlanılır kılmanın yolu olarak eski güven kaynak-
lanna sanlmak kalmaktadır. Eski güven kaynakla-
nna sanlmak da doğal koşullar içinde olmadığın-
dan bu olaya aşınlık ve şiddet egemen olmakta-
dır.
Böylece de gelenekler 'föreyasalan 'na, din inan-
cı 'köktendinciliğe', yerel töreler 'güçlü yerel bağ-
lara', etnik kökenler 'aynmcılığa', uluslar 'şove-
nizme' sürüklenmektedır.
Dünyanın her yanında bu gidişin yol açtığı ça-
tışmalaryaşanmakta, insanlar çok yönlü acılara sü-
rüklenmektedır. İç ve dış savaşlar, bölünmeler, göç-
ler, ölümler, yaralanmalar, can kayıplan, ekonomik
kayıplar bu durumun sonuçlandır.
'Körinanç' ve 'köryanlılık' (dogmatızm ve fana-
tizm) hangi mekanizmalarla bu duruma yol aç-
maktadır?
Bu mekanizmanın işleriiğı için.
• Önyargılar insanlarda yerleşmektedir. Sorgu-
lanmayan, tartışılmayan, eleştirilmeyen yargılar in-
sanlara ve toplumlara egemen olmaktadır.
• önyargıların sonucunda toplumda egemen
olanlar, 'öfek/'leri dışlamakta, toplum yaşamının
dışına sürmektediıier. Giderekonlan yalrtırlarve iş-
levsiz duruma getiririer.
• Artık onlann işlevsiz kılınması aşaması geçilir;
vartıklan gereksiz, hatta tehlikeli sayılır. Böylece
onlan ortadan kaldırma, yok etme aşamasına ge-
linir.
Işte bu aşamada çatışma kaçınılmaz olur.
Toplumlar bu aşamalara gelmeden durumu gör-
rnek, gereken önlemleri almak gereklidir. Bu aşa-
malar farkına varmadan geçinlirse toplumlar bir-
birine karşı tehlikeli kamplaşmalaragirerler, Bu du-
rum da gelişimin sonrasını yaratır.
Biz, kendi ülkemizi bu tehlıkelere karşı korumak
zorundayız. Bunu nasıl yapabileceğimizi de irde-
leyeceğiz.
e-mail: erdalatak@superonline.com
erdalatak.gmail.com www.erdalatabek.com
ÖĞRETMENE DAYAĞA TEPKİLER
4
Ankara'da fiîli
olağanüstü haT
ANKAR\ (Cumhu-
riyet Bürosu) - Öğret-
merderin AnkaraKızılay
Meydanf nda yapmak
ıstedikleri mitinge izin
vermeyen polisin, eği-
timcilere cop. gaz ve
panzerlerlemüdahale et-
mesitoplumunher kesi-
mindentepkvaldı.
Eğitim-Sen Genel
Başkanı Alaaddin Din-
çeryapüğı yazılı açıkla-
mada, "Bugün öğret-
menkrini panzerlerle
ezen, gaz bombalan
atanlarm, yann hakla-
nm arayanlara neler }9-
pabüecegini düşünmek
bile istenüyoruz" dedi.
CHPDenizliMülen-e-
kili Mustafa GazakL ık-
tidann, Eğitim-Sen'i
mahkeme karanyla ka-
pamramaymca sudange-
rekçeler bulup kamu-
oyundayıpratmaya çalış-
tığını belirtti. Gazalcı.
"Eğitim-Sen'in sasnn-
duğu eğitim görüşlerin-
den rahatsuolaniktidar
şiddete başvunnakta,
acımasız ve hoşgörüsüz
da\Tanmaktadır
n
dedi.
Özgüriükye Dayaruş-
ma Partisi (ÖDP) Genel
Başkan Yardımcısı Al-
per Taş, Başbakanlık'ta
gerçekleştirilen güvenlik
zirvesinde alınankarar-
lann eğitim emekçüeri-
ne uygulandığını büdir-
di. Taş, "Ankara'da fiüi
bir olağanüstübalrenmi
uygulandLHükümetbu
uygularnalanbütünyurt
çapınaya\ gmlaştirmayı
amaçhyor*' dedi.
Demokratik Toplum
Partisi (DTP), yaşanan
saldırüannkamuoyu ta-
rafından dehşetle izlen-
dığini belirterek "Siya-
siiktktannantkkmokra-
tik tutumundan bir an
önce vazgeçmeani bek
liyoruz" açıklamasın
yaptı.
Halkevleri GenelSek
reteri AvukatEnderBü
yükçulha AKP hükü
meti, Ankara Vaüliği \
kolluk güçlerinin serg
lediği insan haklan i.
bağdaşmayantutumuİ!
nadıklannı belirter<
şunlan kaydetti: "Ank
ra'uın sokaklarun. ca
delermi, hatta kente
riş noktalannıabluks
alârak füli bir sıkıyöı
timi yaşama geçirenl
Susuriuk'tan Şemd
ITyeuzanansüreçte,I
binmizin yaşamını
rartan çetelerekarşı
den külannı kıput
mamaktadır?"