02 Haziran 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Î6 KASIM 2005 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA 17 İştePine gelen KKTC'nin emekli Türkiye Büyükelçisi Dr. Ahmet Zeki Bulunç, Teori dergisinde çı- kan makalesinde, Müzakere Çerçeve Belgesi'ni irdetemiş. Kısaca yoaımu şu: "Kıbns ve Ege konulannda yap//an dayatmaa düzenlemeler ile Türkiye'nin dış politikası, AB tarafından belirlenmekte, adeta dikte edilmekte; bir bakıma çizilen çerçeve için- de ipotekaltına alınpnaktadır." Bulunç, belgede yer alan "Kıbns sorununun çözümü- nünAB'nin kurucu ilkelerine uygun olması" koşulunun da "Rum-Yunan ikilisinin 'AB çözümü' olarak ortaya koy- duğu koşullara uygun ve An- nan Planı'nın çok gerisine düşen, garanti antlaşması- nı, ittifak antlaşmasını orta- dan kaldıran bir anlaşmayı oluşturacakzemini kabul et- mek" anlamına geleceğinin özenle altını çizmiş. Bundan sonta yapılmak isteneni de açık»seçik özetlemiş: "Kıbns'ta Tûrkhalhnı azın- lıkstatûsünedüşürmek, Tür- kiye'nin Ada üzerindeid hak ve statülerini ortadan kaldır- mak, Kıbns'ın büîününde tek egemen Rum devletini kabul etmek ve Türk-Yunan den- gesini Yunanistan lehine de- ğiştirerek Kıbns'ı Helen nü- fuzuna terk etmektir." Çerçevedeki resmi çizen- lerin iki yüzü var. Bir yüzleri bütün olanı bölüyor, diğer yüzleri bölük olanı bütünlü- yor... Işlerinegeleni yapacak işbiriikçileri de bulmuşlar, iş bitiriyoriar... IŞIK KANSU Alışamadık Osmanlı millet model- ci danışmanlan, sözde ka- mu yönetim reformu ha- zırlamışlar, üntter yapıyı federatif yapıya dönüş- türmeye kalkışmışlardı. O da, Şemdinli'de konuşur- ken "aklına ne gelirse" saydı: Türk, Kürt, Çerkez, Laz... İki üç gün geçti geç- medi, AB Komisyonu Temsilcisi Kretschmer de sözü ağzından aldı, Türkiye'nin başat antlaş- ması olan Lozan'ı tartış- maya açıverdi: "Lozan'ı sadece Yahu- di, Rum ve Ermenileri kapsayacak şekilde, sı- nırlı olarak yorumlamak yetersizkalıyor. Türkiye'yi, soruna, Lozan'ın o gü- nün Türkiyesi için ortaya koyduğu açının ötesinde -daha geniş bir açıdan- bakmaktan alıkoyan bir şeyyok." Yakın geçmişte, benzer konulan bugünküne oran- la çok daha utangaç, çok daha çekingengündeme getiren Turgut Ozala kar- şı "Alışamadık" kampan- yası başlatılmıştı. Türkiye'nin içeriden ve dışandan Sevr'e zorlan- ması karşısında bu kam- panyayı yeniden açmak, hep biriikte tek ses olmak gerekiyor Alışmadık, alışamadık, alışmayacağız... Sopu-yanıt Shevchenko'nun golleriyle Milan'ın Fenerbahçe'yi 4-0 yendiği son maçtan sonra spor yazanmız Adnan Dinçer'in tek tümcelik mini yoaımu şöyleydi: "Shevchenko akşam Fenerbahçe'de olsaydı bu golleri atar mıydı?" Galatasaraylılar açısından bu sorunun tek yanıtı var: "Hayır atamazdı, çünkü Shevchenko voleybolcu değil." Ulusal Eğitim Derneği, "2005 Eğitim Onur ödülü"nü bugün saat 14.00'te Ankara Eğitim Bilimleri Fakültesi'nde düzenlenecek bir törenle Hüseyin Hüsnü Tekışık'a verecek... Eğitimciler çok yakından tanır Hüseyin Hüsnü Tekışık'ı... Sıvas öğretmen Okulu'ndan mezun olan Tekışık, okul ve eğitim Hüseyin Hüsnü Tekışık yöneticileri için kitaplar yazmış, bunlardan ve ders araçlanndan elde ettiği kazançlar ile de 20'ye ulaşan okul ve eğitim kurumu yaptımnıştır. Yaklaşık 30 yıldır Çağdaş Eğitim Dergisi'ni çıkanr. Kendi adını taşıyan eğitim araştırma, geliştiıme vakfı aracılığıyla da birçok eğitim kuruluşuna bağışlarda bulunur... Hüseyin Hüsnü Tekışık, artık mumla aranır olan iyi insanlanmızdandır. Ulusal Eğitim Derneği Başkanı Zeki Sarıhan'ın dediği gibi: "özelleştirmeciler, ulusal devletin varlıklannın yağmaya açıldığı bir dönemde, devletten özel okulculuğun desteklenmesini, böylece kamu bütçesinden paylannı almak isterken, Izzet Baysal ve Hüseyin Hüsnû Tekışık gibi ulusal cumhuriyetçiler, yaptıklan eğitim kurumlarını devlete bağışlamaktadırlar. Onlann hayatından bütün eğitimciler için alınacak büyük derster vardır." (CEDAW) Kadmlara Karşı Aynmcıhk Gölge Raporundaki Karanhk Yönler Prof.Dr.NECLAARAT Kadın Araş. Dern. Başk. Turkish Daily News, 18-20 Nisan 2003'te 400 sivil top- lum örgütünün Türkiye'de ka- dınayönelik aynmcılıklan be- HrlemeKüzere toplanacağını ve hazırlık grubu başkanlığı- nın Türk Kadınlar Biriiği Ge- nel Başkanı Av. Sema Ken- dirci tarafından üstlenildiği- ni duytırmuştu. 400 kuruluş- tan bîrer temsilcinin toplan- tıya katılım masraflannı Bri- tish Council'ın karşılayaca- ğı da verilen bilgiler arasın- daydı. 20 Kasım 2005 tarihli Cum- huriyet gazetesinde ise De- niz Som, Birleşmiş Millet- ler Kadmlara Karşı HerTür- lü Ayrımcılığın Önlenmesi Sözleşmesi'ni (CEDAW) yü- rüten komitenin Türkiye'de- ki sekretaryasının Türk Ka- dınlar Birliği'ne verilmiş ol- duğunu, Türk Kadınlar Birii- ği'nin de bu konuda Kadın Platformu'ndaki on beş ku- ruluşla (bu kuruluşların han- gileri olduğunu bilmiyoruz) çalıştığını yazıyor. Ne var ki, 23 Kasım 2005'te TKB ile bu on beş kuruluşun biriikte oluş- turduklan CEDAVVTürkiye Si- vil Toplum Forumu Yürütme Kurulu'nun hazırladığı ve "Anadili Türkçe olmayan kadın ve kızlann eğitiminden yararlanma ve eğitimde ba- şarı sağlama bağlamında çoklu aynmcılığa maruz kal- masından; bunun yanı sıra okullarda ve üniversitelerde türban yasağının kızlar ve kadıntar üzerindeki etkisin- den endişe duyduğunu" di- le getirdiği; Türkiye Cumhu- riyeti Devleti'ni "Farklı etnik grvplara mensup ve anadili Türkçe olmayan kızlar ve ka- dınlann karşılaştıkları eğiti- me ilişkin dezavantajlan gi- dermçye; bölgesel denge- sizliklep aşmaya yönelik ila- ve poatikalar ve programlar uygülfmaya çağırdığı" rapor, • Türkiye Büyük Millet Mecli- si'nesunuluyor. Aynca, "Dev- letin türban yasağının etki- sini denetleyip değeriendir- mesi; bu yasak yüzünden okullar ve üniversitelerden dışlanan kadın sayısı hak- kında bilgi derleyip verme- si... Kürtkadınlardahilolmak üzere çoklu aynmcılığa ma- ruz kalan diğer gruplar hak- kında cinsiyete dayalı ista- tistikvdverisağlaması" bu- yuruluyor. Bu rapordan sekretaryâyı yöneten Türk Kadınlar Bir- Itği'nîn haberi yokmuşü Şim- di yanıtlanması gereken so- rular var: 1 (1) Birleşmiş Milletler'in dö- nem sekretaryası olarak ka- ' bui ettiği Türk Kadınlar Bir- liğl, yetki ve sorumluluğu- nu, Birleşmiş Milletler Ka- dınlar$Karşı Her Tühü Aynm- cılığık önlenmesi Komitesi Türkrye Sivil Toplum Forumu Yürütme Kurulu adına Uçan Süpürge adlı Kongre Turizm va Organizasyonu Limited Şirketi'ne mi devretmiştir? Çünkü söz konusu raporu Türkiye Büyük Millet Mecli- si'ne Uçan Süpürge'nin ge- nel koordinatörü olarak adı geçen Halime Güner sun- muş ve Türkiye Cumhuriye- ti'ni uyarmıştır. (2) 24 Kasım 2005 tarihli Cumhuriyet gazetesinden ta- raf ülkeler için bağlayıcı bir beJge olan CEDAVV'ın sekre- taryasını yürüten Türk Ka- dınlar Birliği'nin toplantıya iki temsilci ile katıldığını öğ- reniyoruz. Butemsilcilerkim- lerdir ve rapor niçin onlar ta- rafından sunulmamıştır ya da Türk Kadınlar Birliği'nin bu toplantya hiç temsilci gönder- memesi, sorumluluğunu or- tadan kaldınr mıydı? (3) Adı geçen kadın plat- formunu oluşturan on beş ku- ruluş hangileridir? (4) Bu kuruluşlann türban ve de Kürt kadmlara uygu- landığı söylenen dinsel ve etnik aynmcıhk konusunda- ki görüşleri nelerdir? Bu sorulann yanıtları ilgili- lerce kamuoyuna, özellikle de derneklerinin üyelerine ive- dilikle açıklanmalıdır. Türkiye'de 9O'lı yıllann güç- lü kadın hareketi, 2000'li yıl- larda "Biz Müslüman ka- dınlar", "Biz Kürt kadınlar" teraneleri vefarklılıklarm vur- gulanması türünden ithal bir slogan uyannca dinsel ve et- nik bir bölünme sürecine so- kulmuştur. Ama farklılaşma- nın arttığı ölçüde güç yitimi- ne uğranıldığı gözden kaçınl- mıştır. Bugün Avrupa Biriiği fonlanndan yararlanan seç- kinci ama küçük kadın grup- lanndan hiçbiri Türkiye'deki kadın çoğunluğunun temsil- cileri değildir. Türkiye'deki ka- dın sorunları da etnik ya da dinsel kökenli olmayıp temel- de eğitimden ekonomiye ka- dar uzanan çok boyutlu ne- denlere dayanan ulusal sorun- lardır. Bu sorunlaryeni-man- dacılararacılığı ile değil, ulu- sal bilinci gelişmiş kadın ör- gütlerimizce ulusal bir çerçe- ve içinde çözülmelidir. Bu çer- çeve bölücü olmayıp biıieş- tirici bir çerçevedir. Işte bu nedenle, raporu Tür- kiye'deki 81 ilden gelen 450 kadının ortak karan olarak su- nan Türk Kadınlar Biriiği ile 15 kuruluşun oluşturduğu Ka- dın Platformu'nun ve sözcü- leri Uçan Süpürge'nin mil- yonlarca Türk kadınına veri- lecek hesaplan vardır. Özgür Politika gazetesine "Bize gö- re kadın hareketinin tarihsel gelişiminde Kürdistan 'daki kadın örgütlerinin çok önem- li yeri var" demecini veren Halime Güner'in niçin ve na- sıl kadın platformu temsilci- si olarak seçildiğini açıkla- mak da dönem sekretaryası olan Türk Kadınlar Birliği'ne düşen ve Cumhuriyet döne- mi kadın hareketinde tarih- sel bir yol ayrımını belirleye- cek olan önemli bir sorumlu- luktur. HUZUP almaya geldim "Huzursuz" olduğu gerekçesiyle Van Yüzüncü Yıl Tıp Fakültesi'nden istifa eden türban eyiemcisi Prof. Dr. Dursun Odabaşı, her fırsatta hekimlerin Doğu'ya, Güneydoğu'ya gitmediklerinden yakınan Sağlık Bakanı Recep Akdağ tarafından Ankara'ya "klinik şefi" olarak atandı ve böylece huzura kavuştu. Bu kez Türk Tabipleri Biriiği huzursuz oldu: "Bir yandan sürekli olarak Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesinde doktor eksikliğinden bahseden Dr. Recep Akdağ, diğer yandan bu bölgelerde çalışan yandaşı hekimleri müsteşar, müsteşar yardımcısı, sağlık müdürü, başhekim ve klinik şefi payeleriyle Batı Anadolu'daki illere tayin etmektedir. Cumhuriyet tarihinde şimdiye kadar görülmemiş çaptaki bu kadrolaşma harekâtı bugünlerde Sağlık Bakanlığı'na bağlı eğitim hastanelerini bütünüyle teslim almaya dönüşmüştür. Bu hastanelerin eğitici kadrolan hızla yandaş ve menzildaşlarta doldurulmaktadır." KİM KÎME DUM DUMA BEHİÇ AK behicako yahoo.com.tr ÇİZGÎLlK KÂMtL MASARACI kamilmasarachı mynetcom HARBÎ SEMİHPOROY semihporoy(&yahoo.com HAYAT EPİK TtYATROSU MUSTAFA BILGIN hayatepikfn mynetcom YİNE YAÖMUR Ş HAKKINI HEUL ET CANTM HEIAL OLSUN! SENbE ET. TARİHTE BUGÜN MÜMTAZARIKAN 26Kasun ıcıcıt.mumtas-ariJtan.com Ask your sailor or soldier friend his opinion of the ASKER ARKADASINA SOR.. SAGNAK NİLGÜN CERRAHOĞLU ttalya Çıkartması "Aaa! Burada Roma'dan çok Italyan var!" Italyan işadamı çıkartması sırasında, kazara yolu Is- tanbul'a düşen "sıradan turist" şaşkınlık içinde. Yağ- murlu, gri bir kış gününde bu kadar çok Italyanın Is- tanbul'da ne aradığını anlayamıyorlar. Ciampi'nin ziyareti, Türkiye-ltalya "iş forumu", Stra- tejik Araştırmalar Merkezi (SAM) ve Italya'nın prestij- li strateji dergisi "L/MES "in ortaklaşa düzenlediği "si- yasi forum" bir araya gelince, Istanbul görülmemiş bir ıtalyan çıkartmasına sahne oluyor. Daha Çırağan Oteli'nin kapısından adımımı atar- ken Italyan ekonomisinin en etkili isimlennden Luca Cordero di Montezemolo ile burun buruna geliyo- rum. "FIAT" ve Çizme'nin TÜSİAD'ı "Confindust- ria "nın başkanı olan Montezemolo; bu "tarihi çıkart- manın" ardındaki bir numaralı "iticî güç" sayılıyor. Bitkin ama çok keyifli görünen "Italyan ekonomisi- nin kaptanına", "neden bu kadar büyük bir çıkartma yaptıklannı" sorduğumda şu yanıtı alıyorum: "Istikrar, yüksek büyüme hızlan ve AB perspekti- W diyor: "Türkiye, beklentilerimizi karşılayan ve ko- lay kavrayabildiğimiz bir ülke. Hem coğrafya hem de zihnıyet açısından Italya'ya çok yakın..." Hedef: 'Bir numaraya yerleşmek!' Büyük Avrupa ekonomüerini sarsan krizden çok et- kilenen Italya için Türk pazarına açılım, "oksijen" de- mek. Italya'nın bir numaralı ticaret ortağı Alman eko- nomisindeki durgunluk ve Çin'in ucuz ihraç mallan- nın yarattığı zorlayıcı rekabet; Italyan yatınmcılan mık- natıs gibi "Türk pazanna" çekiyor. Montezemolo başbakanlığındaki "Confındustria", krizin panzehirini "yeni, alternatif pazartar" arayışına çıkmakta buluyor. Cumhurbaşkanlığı öncesinde "Ma- liye Bakanlığı" ve "Merkez Bankası Başkanlığı" gibi kilit makamlarda Italyan ekonomisine yön veren Ci- ampi de bu seçimi tüm ağırlığı ile destekliyor. Bizde olduğu gibi cumhurbaşkanı uçağına öyle "Ya Allah, ya Bismillah" şeklinde doluşan bir işadamlan heyeti değil bu yani. Arkasında aylar süren bir hazır- lık, bilinçli bir "stratejik seçim" ve somut bir "hedef" var. "Hedef", Türkiye'nin "bir numaralı ticaret part- ner'ine dönüşmek ve Almanya'nın yerini almak... Ülke bazında tercihler öne çıkıyor Aynı zamanda bir düşünce kuruluşu olan "LIMES" dergisinin genel yayın yönetmeni Lucio Caracciolo; Türkiye'ye gösterilen bu yeni ilginin arkasındaki siya- si gelişmeleri de şöyle özetliyor: 1- 25'lere genişlemeyle biriikte AB "yönetilemez" hale gelmiş; Avrupa'nın "global aktör" olma düşleri buhartaşmıştır. 2- "Avro bloku" ve "Schengen bloku" şeklinde or- taya çıkan AB içindeki farklı "gruplaşmalar" ve "ay- nşmalar" artmıştır. 3- Berlusconi'nin başbakanlığına dek Fransa- Al- manya ekseniyle yakın ilişkiler içinde olan Italya, son dört yılda AB'nin belkemiği sayılan bu eksenden uzak- laşmış; ABD ve Ingiltere'ye yakınlaşmıştır. 4- Italya Başbakanı'nın, uluslararası ilişkileri "kişi- selboyut" üzerinden göturmesi, Italya'nın AB içinde- ki diplomatik ve kurumsal ağırlığını azaltmıştır. ABD- Ingiltere-Rusyaya da Türkiye ile ilışkilerin yerini; Ber- lusconi'nin Bush, Blair, Pırtin ve Erdoğan'la "dost- luklan-kişise! ilişkileri" almıştır. Toplam iki yüz milyar Avro'luk ciro... Bu durum "AB odaklı karartar" yerine, "üike bazın- da tercihler ve ulusal seçimlerin" ön plana çıkması- na yol açıyor. Çizme böylece tarih boyunca doğal il- gi alanı olmuş olan "Akdeniz havzasına" yöneliyor. Ce- belitank'tan Karadeniz'e dek uzanan bu alanda, Tür- kiye, 70 miyonluk nüfusu, gelişen demokrasisi ve mo- dernizasyon süreciyle, Italya'nın "en cazip ortağrba- line geliyor. Italyan ışverenlerinin Türkiye'ye; dünya- nın en gözde pazarian Çin ya da Hindistan'dan daha büyük ilgi göstermesinin nedeni bu. öyle bir ilgı ki bu, Italyan ekonomisinde adı geçen tüm şirketlerin gözü burda FIAT, ENI (enerji), ENEL(etekt- rik), Pirelli, Telecom, Astaldi (inşaat), Alenia (askeri uçak), Fincantıeri (gemi yapımı), Finmeccanica(uçak- helikopter), Menarini (ilaç), Indesit (beyaz eşya)... Listede irili ufaklı çok sayıda banka ve küçük orta- boy işletme de var. Türkiye üzerinden Kafkaslar ve Or- ta Asya'ya açılmayı da hedefleyen şirket ve işletme- lerin toplam cirosu 200 küsur milyar Avro'yu geçiyor! BULMACA SEDAT YAŞAYAı\ 1 2 3 4 5 6 7 8 SOLDANSAĞA: 1/ Koşularda, öne geçip ge- riden gelenle- rintemposunu ona göre ayar- ladıklan atle- te verilen ad... Akım şiddeti binmikiloam- perin kısa ya- zıhşı. 2/Ağaç- hklı yol... Pembemsi ru- runcu renk. 3/Bir bo- rudan bir saniyede ge- çen suyun ya da bir 2 iletken telden bir sa- 3 niyede geçen elektri- ğinmiktan...Sınırni- 5 şanı. 4/Yabani zeytin. 5/ Bir görevde temel- li olan... Pasta hamu- 8 nı. 6/ Numaranın kı- 9 sayazıhşı... Belirti, gösterge. 7/Yolyapımındakul- lanılan taş kınntısı... Eski dilde su. 8/ Başlıca be- lirtisi kısa, çabuk ve değişken güçte istemsiz hare- ketler olan bir hastahk... Buyruk. 9/ Temel, esas... Stratejik silahlann azaltılması için ABD ile SSCB arasında yapılan görüşmeler. YUKARTOAN AŞAĞrVA: 1/Tahta oymacısı... Eski Mısır inanışında insan ruhu. II tngiltere'de çok sevilen bir cins bira... Son yıllarda ülkemizde de üretilmeye başlanan, eti lezzetli bir balık. 3/ Operalanyla ünlü Italyan besteci... Mersin'in Silifke ilçesinde antikbir kent. 4/ Bir cins doğan kuşu. 5/ Soylu... Bir gösterme sıfatı. 6/ Japon lirik dramı... El ya da yüz hareket- leriyle gösterme. 7/Kırşehir'inbirilçesi... Fas"ın plaka imi. 8/ Asya'da, ikiye bölünmüş bir ülke... Niğde, Nevşehir, Ürgüp yörelerinde yetişen ve kaliteli bir şarap veren beyaz üzüm cinsi. 9/Vali- de... Yanşm$ya başlama. 0 0
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear