23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
3 EYLÜL 2004 CUMA CUMHURİYET SAYFA KULTUR kultur(S cumhuriyet.com.tr 15 RosannaArguette'in 'KaytpAranıyor:D. Winger'belgeseli, adetabir 'grup terapiseansı'gibi On yıl kadar önce kırkına varmadan sinemadan uzaklaşmış ve günümüzde nerdeyse unutulmuş, 1980'lerin yükselen yıldızı Debra VVinger'ı kullanıp adını da alarak. çok tatmin edici bir sonuca ulaşamasa da tekdüzeleşmiş yaşamını anlamlandıracak bir projeye girişmiş oyuncu/yönetmen Rosanna Arquette. (Searching for Debra vvinger) Yönetmen: Rosanna Arquette / Kamera: Jean- Marc Barr, Olivier Boucreux, Cort Fey, Joey Forsyte, Nathan Hope, Michael Wojciechowski / Oyuncular, görünüşleri sırasıyla: Robin Wright Penn, Jane Fonda, Diane Lane, VVhoopi Goldberg, Sharon Stone, Selma Hayek, Theresa Russell, Teri Garr, Laura Dern, Chiara Mastroianni, Gwyneth Paltrovv, Jobeth Williams, Catherine O'Hara, Vanessa Redgrave, Holly Hunter, Melanie Griffith, Samantha Mathis, Tracey Ullman, Martha Plimpton, Daryl Hannah, Ally Sheedy, Kelfy Lynch, Katrin Cartlidge, Charlotte Rampling, Frances McDormand, Meg Ryan, Julia Ormond, Debra VVinger, Patricia Arquette, Emmanuelle Beart, Roger Ebert / ABD 2002 (1 Film) Yaşlanmak.DışlanmakBunaltıcı çöl sıcaklan ve yağmuru- firtınası bol yağışlarla ruhsal denge- mizi altüst ederek mevsim normalle- rinin bir altında, bir üstünde seyre- den bir ganp havalarla süren yaz mev- simine inat, ortalık film bolluğundan geçilmiyor. Birkaç yıl öncesinin 'tutmuş' Şrek'inin devamını, Çizmeli Kedi masalıyla kaynaştırarak getiren yeni animasyon harikasından (Shrek 2). yıllar sonra Jaws'ı tekrar hortlatan bir Bahamalar'daki köpekbalığı korkut- macası üsrüne iş rutan, bağımsız ha- valı, özel efektsiz gerilim serüvenine (Açık Deniz), cınsellik ağırlıklı, bey- lik gençlik komedisinden (Komşu Kızi) Juliette Binoche-Jean Reno ikilisinin sürüklediği, Fransız yapımı âma Amerikan özentisi romantik ko- mediye (tki Yabancı) kadar, her zevk, renk ve türden, çeşit çeşit filmin afişlere çıktığı bu hafta bizim için gö- rülmesi gereken kuşkusuz ön göste- rimini kaçırdığımız, 'Bir Rosanna Arquette Deneyimi' olan Searching for Debra VVinger-Kayıp Aranıyor: Debra Winger'di öncelikJe. Arquette'nln kamerasından geçen şöhretler kafllesl 1985'te Umutsuzca Susan'ı Arar- ken'le mimlediğimiz, Hollywood'un aklı başında, zarif kızlanndan Rosan- na Arquette'in, oyunculuğun ardın- dan yönetmenlige soyunup dijıtal ka- pıerayı omuzlayarak çoğu kendi kuşa- ğından, kırklı yaşlannı süren çeşitli E,Amiyerde aşırı duygusallaşıp kişiselleşrirdiği, genelde tatmin edici bir düzey tutturmaktan çokyeryer müsameremsi sahneler de içeren bu röportajımsı, esprili, antatör işi belgesel baştan sona ilgiyle seyrediliyor. Öteden beri kadına bir arzu nesnesi olarak bakıpyaşı 4O'ı aşınca silip atan Hollyyvood'dan çıkan ve kadın oyuncuların düzene karşı topluca sesleriniyükselttiği bu 'dayanışmafîlmi' öncelikle meraklısına salık verilebilir. kadın oyuncularla yüz yüze ve kız kı- za yaptığı görüşmeleri aktaran, röpor- tajımsı, kafası kanşık, dağınık bir bel- gesel Kayıp Aranıyor. Herkesin bil- diği ama pek dillendirmediği, bizzat yaşadığı trajik bir Hollywood gerçe- ğinden (40'lı-50'li yaşlanna gelen ka- dın yıldızlann dışlanması, ortadan si- linmesi) yola çıkan Arquette, görüşüp söyleştiği eski ünlülere, hem Holly- vvood'da kariyer yapmak hem de evle- nip çoluk çocuga kanşarak normal bir aile-annelik yaşamı sürdürmek bir arada mümkün olabilir mi, annelikle yıldızlık bağdaştınlabilir mi sorulan- nı yöneltiyor. Bir Hollywood yıldızı için evlilik, annelik ve 40'lı yaşlarda olmanın ne anlama geldiğini filan so- ruşturuyor. Zaten günümüzde işinde başanlı, istikrarlı olmak ve mutlu bir aile yaşamı sürdürmek ikilemi arasın- da kalakalmış çağdaş çalışan kadının da sorunu değil mi bu! Aynı kaderl paylaşan yıldızlar... Çoğu Mulholland Drive sakini olan, (Robin VVright Penn'den Debra Winger'e) sayabildiğimız kadanyla 30'u aşkın meslektaşıyla görüşen Ar- quette'insöyleşileri çoğaldıkçave laf lafı açtıkça, filmin konusu da gitgide yayılıp genişliyor, büyük stüdyo pat- ronlannın yaklaşımlannı eleştirip çe- kiştırmekten ancak 'düzülebilirlik- leri' bakımından kadın oyunculara rol veren, uçkuru düşük yapımcılan yermeye, estetik operasyon geçir- mekten botoks yaptırmaya, rekabet ve dedikoduya kadar. On yıl kadar önce daha kırkına var- madan sinemadan uzaklaşmış ve gü- nümüzde nerdeyse unutulmuş, 1980'lerin yükselen yıldızı Debra Winger'i kullanıp adını da alarak, tek- düzeleşmiş yaşamını anlamlandıracak bu projeye girişen Rosanna Arquette, ne yazık ki çok tatmin edici bir sonu- ca ulaşamasa da en azından konuşma- lannda kimi önemli saptamalar ve vurgulamalar yapan, makyaja boğul- muş bir Jane Fonda, mesleği yüzün- den çocukJanna çok sevecen bir anne olamadığını itiraf eden Vanessa Redgrave, sürekli argolu esprilerpat- latan Whoopi Goldberg, iîk bakışta hafif zekâ özürlü izlenimi uyandıran Melanie Griffith, boyundan büyük başan formüllerini dillendiren Selma Hayek, bu işin artık saygınlığının kal- madığını vıırgulayan Tracey Ullman, fiziğiyle genç oyunculan hâlâ kıskan- dıran, 60'ına merdiven dayamış Charlotte Rampling ıyle birkaç ay önce genç yaşta kansere yenik düşen dostu Katrin Cartlidge, dudaklan iyice şışirilmış Meg Ryan vb. gıbi ün- lülerin varlığıyla seyredilir lcılmış di- yebiliriz filmini. Kimi yerde aşın duygusallaşıp ki- şiselleştirdiği, genelde tatmin edici bir düzey tutturmaktan çok yer yer müsameremsi sahneler de içeren bu röportajımsı, esprili, amatör işı belge- sel, yansından sonra 40'lık, 50'lik es- ki ünlülerin samimi bir şekilde, ka- meraya ıçlennı döktüğü bir grup te- rapı seansı tekdüzeliğine meylediyor. Hollywood düzenlne karşı kadın dayanışması Curcunalı Mahmutpaşa manzara- lan arz eden plajlan, kalabalıktan ge- çilmeyen yollan, adım başı bir ünlü- ye rastlanan kafeleri, lüks otelleri, kır- mızı halılı festival sarayı ve ışıltılı, şamatalı atmosferiyle şenlikli bir Cannes bölümü ekleyerek filmine renk katmış Arquette. titrek, sarsak görüntüler eşliğinde. Öteden beri kadına bir arzu nesne- si olarak bakıp kullanma süresi geçin- ce (yani 40'ını aşınca) silip atan Holh/wood'dan çıkan ve kadın oyun- culann düzene karşı seslerini yükselt- tiği bu 'dayanışma fılmi' öncelikle meraklısına salık verilebilir. İZLEYİCİ CÖZÜYLE ERDAL ATABEK *Kayıp Aranıyor: Debra VVinger', sinemanın iinlü kadın oyunculannın yaşadıklarını kendi ağızlarından anlatıyor. Yıldız kayması...I 'Kayıp Aranıyor' adıyla gösterimde plan film bir belgesel. Hollywood'un ya- fattığı, tanıtrığı güzel kadın yıldızlar bu- jgün nerede? Debra VVinger, çarpıcı bir prnek. Bir zamanlar Oscarlara aday gös- jterilmiş, oyunculuğuyla dıkkat çekrniş ün- lü yıldız bugün beyazperdede yok. î Rosanna Arquette, sinemanın ünlü ka- idın oyunculannın yaşadıklaruıı kendile- rinden dinliyor. Neden bir zamanlar çok Jünlüler. ama şımdi yoklar. | Yeni oyuncular mı çıkıyor? Ilk kez, si- hemanın ünlülerini insanca yönJeriyle gö- rüyoruz. Bu kez rol yapmıyorlar. Yaşam- jannı konuşuyorlar. Ozlemlerini, seçimle- Hnin sonuçlanm, nasıl mutlu ya da neden knutsuz olduklannı anlatıyorlar. j Sorunlanndan birisi, yoğun çalışma itemposu içinde aşklannı, evlilikJerinı. ço- Şcukîanyla ilişkilerini nasıl yürütrüklen. ÖBu konuda çok yaralılar. Işlerinin yoğun- Juğu, onlardan çok yüksek bir odaklanma şsteyişi, işin yapısından doğan gerginlik, jEvleriyle olan bağlannı tehdit ediyor. Eş- îeri ya da sevgililen görüşememekten ya- Jcınıyor, çocuklan dizlerine sanlıp "beni fcırâkıp gitme" diye bağınyorlar. Ama öbür yandan da aldıklan teldif var: "Şu rol senin için uygun, hemen işe başla". Ki- misi işini seçiyor, çocuklan içinde bir yan- gın gibi kalıyor. Kimi için de tersı. Slnema genç Ister "20 yıl geçse bile". Bu çok yakıcı bir ikilem. Ama Vanessa Redgrave hiç çe- kingenlik göstermiyor: "İşim ve politik çalışmalanm önceliklidir" diyor. Çok önemli ikilemler, kararlar, deneyimler. Oynadıklan rollerle kendilerini gerçek- leştiriyorlar mı° İstenenleri kabul edenler de var: "Oyunun kuralı bu, orada isen bunu kabul edeceksin". "Hayır" deyip kendi kurallannı öne sürenler de var. Ama bu ikinciler pek sevilmiyor, 'so- runlu oyuncu' kabul ediliyorlar. Bu film yalnız kadınlar için çekilmiş, yoksa ken- di kurallannı koyan erkek oyuncular da var. "Sinemadan çekildikten sonra ken- dimi buldum" diyenler de var. Hepsinin ortak yargısı şu: "Sinema hep daha genç, daha güzel, daha ince ka- dınlar istiyor". Yıllar güzel yıldızlann tüketimine çalışıyor. Dorukta olduğu za- man bile yıldıza daha ne kadar sinemada tutunacağı soruluyor. Herzaman geçerli soru bu: "Şimdi evet iyisin, ama daha ne zamana kadar?". Yürek titreten bir soru bu. Hepsi korkuyor. Sharon Stone. "İşini çok iyi yapan bir oyuncudan korkuyonım" diyor, Julian- ne Moore gibi. îçim titriyor, ama ona şu- nu cesaretle söylüyorum: "Çokiyisin, bu işi götürüyorsun." Yaşlanmak bir sinema oyuncusunun ka- rabasanı. Güzellik, zarafet, ince hatlar, kıvrak hareketler, seksapel, titreşim, buğu- lu bakışlar yavaş yavaş değişiyor. Parlak- lığı matlaşıyor, yüz değişiyor, göğüsler, kann, kalçalar. bacaklar... VVhoopi Goldberg, ironiyle karşılıyor bu değişımı: "Kıçım büyüdü" diyor, "göğüslerim de sarktı. Ne yapabilirim? Jane Fonda'nın bir filmdekı başanlı anın hazzını anlattığı sahne tek başına al- kışlanmaya değer. Sinemanın yer gösteri- cisi olan genç, "Film belgesel efendim" dedı "anlaşılmak için gayret istiyor". Izledikten sonra teşekkür ettim, "O çaba- ya değer genç adam" dedim. Gerçekten de izlenmeye değer. i ENİBAŞLAYANLAR Annemler Yemeğe Geliyor Bugün başlayan yeni filmlerden, Pieces of April- Annemler Yemeğe Geliyor, 1990"lann Amerikan gençliğine ilişkin. ünlü TV dizisi Dawson's Creek'le tanınan Kafie Holmes'un, Pennsyhania'daki kanserli annesiyle ilişkileri sorunluyken. aile evinden uçup siyahi bir gençle takıldığı New York'un doğu yakasındaki döküntü bir apartman dairesine konmuş, April adındaki punk bir kızı oynadığı, Sundance'da jüri özel ödülü kazanmış, tipik bir bağımsız sinema ürünü. Şükran Günü nedeniyle çağırdığı ailesini layıkıyla ağırlayabilmek için çabalayan, komşulanndan yardım ısteyen, aslında hindiyi pişirebileceği bir frnndan da yoksun April'i bekleyen aksiliklerle yürüyen filmde özellikle Holmes-Clarkson ikilisinin oyunlanna dikkat. Senarist Peter Hedges'in, ilk bakışta Jodie Fosterın geleneksel Şükran Günü kutlaması konulu, 1995 yapımı Home for the Holidays adlı şirin filmini anımsatan bu ilk yönetmenlik denemesi, belli bir düzeyi tutturan anlarımı, ilginç karakterleri ve birkaç hafta önce Hayatın tçinden'de seyredip alkışladığmuz, 'Indie'lerin kraliçesi' Patricia Clarkson'un öne çıktığı oyuncu kadrosuyla ilgi çeken sevimli bir film. Yine dijital kamerayla çe kilmiş, düşük bütçeli ve bu yılın Istanbul Festivali'nden kalma Annemler Yemeğe Geliyor, beklenmedik tatlar banndıran, giderek acı-tatlı bir komedinin tüm renklerine bürünüyor. Ütopya Sahip olduğu, gelecekte olacaklan önceden görme yeteneği yüzünden insan ve toplum kaçkını bir yaşam sürdüren, Utopia denen bir çeşit önceden olacaklan sezenler birliğine mensup, uyanıkken gördüğü rüyalan not eden, hayalleri inkâr ettiğindeyse burnu kanayan, kentten kente dolanan genç bir erkek (Leonardo Sbaraglia). Varlıkh ailesinden kopup yan gerilla, yan tarikat gibi takılan bu gizemli ütopyacı grupla çalışan güzel, çekici bir genç kadın (Najwa Nimri). Kansıyla kızının öldüğü bir patlamada gözlerini yitirdikten sonra, hayatını çeteden farksız tarikatlann kucağına düşenleri kurtarmaya adamış, azimli, eski bir polis (Tcheky Karyo). Bu üçünün yollannın kesiştiği, sert, gerilimli ve gizemli bir serüven 'Ütopya'. Güncel terör olaylanndan esinlenip bildik klişeler üsrüne filmini kuran, Maria Ripoll adlı kadın bir yönetmenin eseri olan, görsel düzeyiyle göz dolduran bu Ispanyol yapımı, haftanın ilginç bir başka yeni filmi. ÖÜKEDİ GÖZÜ VECDİ SAYAR Pena'da Festival Dün başlayan "Pera Festivali" nedeniyle köşemi bir büyük şairimizin, daha geçenlerde Datça'da "Can Şenliği"nde onur konuğumuz olan tlhan Berk'in bir metnine ayırmak istiyorum. Berk'in YKY'dençıkan "Pera"adlı kitabından °Bir Nirengi Noktasıdır Talimhane" adlı metni seçmemin nedeni, festivalin açılışını dün akşam Talimhane'de yapmış olmamız. Talimhane'yi yeniden eski güzel günlerini yâd etmek, yeniden hayat bulan Talimha- ne'yi Istanbullularia buluşturmak için. • • • BİR NİRENGİ NOKTASI TALİMHANE ÜZERİNEDİR Bir Nirengi noktası: Talimhane. Bağlar, mezartıklar, talim eden askerler. Uzakta biryapı: Taksim Topçu Kışlası. Üç katlı, i- ki top küreli. Kemerti pencereli. Büyük, yalın ve görkemli. Gökyüzünü kesiyor. Tanıdık gökyüzünü. Ve bir imparatohuk arması: Iki sancaklı, çatılı si- lahlı ve turalı. Birağaç: Çınar. Bir kuş: Serçe. Bir kalabalık: 31 Mart Şehitlerini uğuriuyor. Açıkgök Gümüşsuyu'na vunıyorve Ayas Paşa'ya (V- Birsacayağı kurmak için üç sözcüklü: Talimhane, Ayas Paşa, Gümüşsuyu. Üç adam Taşkışla'nın önün de durmuş, fesli ve ayakta üçü de. Uzakta Surp Agop Mezariığı ve serviler. Uzaklığı yazıyortar. Birsokak: Bağodalan Sokağı (yeniadı TankZafer Tunaya). Çifte Vav Sokağı'na çarpıyor (2). VeAğaçırağı Sokağı'nda bitiyor. Kapısının önünü süpürüyor bir kadın. (tavuklar, kediler, kuşlar) ıki at arabası Talimhane göğüne çıkıyor. Ve resim gibi Tevfık Paşa Konağı (3). Ve 60 odalı. Boğaz'ı ve Marmara'yı görüyor. Ve Maksim (4). Kefeki taşlı, albenili, köşeli ve kuş evli (Osmanlı kuşları severdi). Büyük Mezariık'ta dolaşıyor Edmondo de Amicis. Ve Italyanca bir çocuğa adını soruyor. Ve su içiyor bir sakanın elinden. Venedik Balyosu Alvaho Griti'nin konağından ses- lergeliyor. Ve Körler Ülkesi'ne bakıyor. Bir bahçe: Taksim Bahçesi. Mızıka Köşkü'nden çıkıyor Büyük Şarman. Ve rakısını içiyor Rıdvan Paşa. Yan açık ağzı. Akşam piyasasına çıkmış Marki Impehali ve Ba- ron Dödzel. Bir leylek (5) beyazın beyazı. Uzun yüzlü. Gümüş- suyu'na iniyor. Ve çocuk ruhlu. Ve sıra sıra toplar (6). Bir adam uzanmış gökyüzünü okuyor. (ıki zaman arasından) Ve yıldızlara ad veriyor. Ve iki zamana çıkıyor yüzü. (1) Ayas Paşa: Kanuni'nin sevgili Veziri. Tıknaz, esmer, kanguru yürüyüşlü. Vıyana Kuşatması'nda imzası vardır. Sessiz yaşadı ve bir dilbilgisi kitabı gi- bi kanştırdı durdu kendini. Vebadan öldü. (2) Bir fi tahhli. Sakinleri yaz kış beyaz elbiselergi- yeıier. (3) Tevfık Paşa'yı bil'ıyoruz: Hahciye Nazın. Bir sır küpü (ki misyon şeflerini dört duvar arasında kabul eder ve halkarasında "soba bonısu gibi doğru" di- ye bilinir): Şifrelinotalar, kapalızarflar, ayyıldızlar, mü- hürier. Hepsi hepsi bir nariciye mutfağı için. Değil mi ki bütün yabancı elçiliklerburdadır. öyleyse dört du- variı odalan seçecektir. (4) Birnirengi noktası: Suyun tarihine eğilmekiçin. I. Mahmut suyun hareket halini severdi. (5) Leylek, yazına giren ilk kuşlardandır. (6) Tan'hte, insanda, eşyada üç çağı gördükmü di- yorlardır? Ispanya'da 'Yanfeş PolrtikaJar' • MADRİD (AFP) - Bu yıl ellı ıkincisi yapılacak olan uluslararası Ispanya 'San Sebastian Film Festivali'nin teması, 'Yanlış Politikalar' olara belirlendi. Festival sorumJulan, seçtikleri filmlerin "kalıplar içine sıkıştınlmış günümüz politikasının tüm tabulannı yıkacak nitelikte olduğunu" öne sürüyorlar. Festival, topluma hâkim olmuş düzenin adaletsizliğini sorgularken seyirciye, kara mizah, komedi, belgesel, savaş karşıtı filmler ve çizgi filmlerden oluşan genış bir seçki sunuyor. Gösterim programında, ABD yapımı ünlü 'South Park'tan Avrupalı ünlü kara mizah ustası yönetmenler Jean Pierre Sinapı ve Lars Von Trie'in filmlerine kadar birçok ömek yer alıyor. • YEŞİLÇAM SİNEMASI'nda tüm seanslarda 'Türkiye'den Bağımsız Sinema Sesleri' kapsamında 'İnat Hikâyeleri' adlı filmin gösterimı. (0 212 293 68 00) • TARIK ZATER TUNAYA KÜLTÜR MERKEZİ'nde 'Avrupa Birliği, Yerel Yönetimler ve Kültür' konulu, Ragıp Duran, Ercan Karakaş, Vasıf Kortun, Vecdi Sayar'ın katılacağı panel. (0 212 245 79 84) • PASSAGE MARKİZ'de 19.00'da Ahmet Dündar dan 'tango gösterisi'. • AKBANK KÜLTÜR SANAT MERKEZİ'nde 20 30da Fiorin Galati konseri. (0 212 252 35 00) BUGUN • BOSTANCI İSKELE MEYDANI'nda 19.00"da 'Yapı Kredi Sokakta' etkinlikleri kapsamında 'Caşmir' konseri. (0 212 252 47 00) -.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear