Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 14EYLÜL2004SALI
8
Istanbul
HABERLERIN DEVAMI
TURKIYE
_B 26 Sinop B 23 Adana A 33
Edime B 28 Samsun B 21 Mersin A 30
Kocaelı B 27 Trabzon
Çanakkale B 27 Giresun
Izmir B 29 Ankara
_B 21 Diyarbakır B 31
J3 21 Şanlıurfa B 30
B 25 Mardin B 28
Manisa _B 30 Eskışehir B 24 Siırt B 31
Aydın _B 31 Konya B 23 Hakkâri B 24
Denizli B 29 Sıvas B 20 Van B 24
Zonguldak B 24 Antalya A 33 Kars B 16
Yurdun ku-
zeydoğu ke-
sımlerı parçalı
bulutlu. dığer
yerier az bulut-
lu ve açık gece-
çek. Hava sı-
caklıgı tum
yurtta btraz ar-
tacak ruzgâr
kuzey ve do-
ğudanhafifara-
sıra orta kuv-
vette esecek.
DIS MERKEZLER
Oslo Y 14 Berlin B 25
Helsinki
Stockholm
Londra
Amsterdam
Brüksel
Paris
Bonn
Y
Y
Y
Y
Y
Y
Y
18
18
19
20
20
23
23
Münih Y 24 Zürih
Budapeşte
Madrid
Viyana
Belgrad
Sofya
Roma
Atina
B
Y
B
B
B
Y
B
27
27
26
28
26
28
28
Y 26 Şam
Moskova
Aşkabat
Astana
Taşkent
Bakû
Bişkek
Tiflıs
Kahire
B
B
B
B
Y
Y
Y
B
20
28
18
30
22
23
11
31
B 34
Açık Parçalı bulutlu StsJı "\ Buıutlu L Çok bulutiu • Yagmuriu " H Sulu kar ı Gok gurultulü
« •
G U I V C E L CÜNEYT ARCAYÜREK
I Baştarafı 1. Sayfada
ikiye bölündü" arabaşlığının altında:
"Bir taraf laik, bir taraf dinci-Bir elde Kuran, bir
elde anayasa-Biryerde hukuk, biryerde şeriat-Bir
yerde türban, bir yerde asker-Bir tarafKürt, bir ta-
raf Türk" diye yazıyor ve bu saptamaları; "Kendi-
nize iftira ediyorsunuz Başbakanım" diye sonuca
bağlıyor.
• • •
Dün ilk ve ortaöğretim kurumlarında ders yılı
başladı. Ailelerin, okula yeni başlayan çocuklann
heyecanını gösteren yazılar, TV programları, bu
arada eğitimle ilgili rakamlar yayımlanıyor.
Başbakan'la eşi Emine Hanım'ın Şanlıurfa'da
eğitim-öğretim yılının açılışı nedeniyle düzenlenen
törenlere katılacakları ve kız çocuklarının okula
girme oranının en düşük olduğu bu ilde aileleri ço-
cuklarını okula göndermeleri için "ikna etmeye
çalışacaklan" duyuruldu.
MEB'in 10 ilde başlattığı "Haydi Kızlar Okula"
kampanyasıyla birlikte yapılan hesaplamalara gö-
re 640 bin kız çocuğu okula gitmiyor.
Oysa, Prof. Güngör Uras'ın yazdığına göre,
"Kızlarımız okula gidiyormu gitmiyor mu diye tar-
tışırız. Istatistikler yalan söylemiyor ise 14 milyon
öğrencinin 7 milyonu kız".
Bu arada okul ve öğretmen açığı üzerindeki ir-
delemeler, yakınmalar unutuluyor. örneğin Eği-
tim-Sen'in açıklamalarına göre 8 bin okulda ikili,
17 bin okulda birleştirilmiş sınıflarda eğitim veri-
liyor.
Bu yıl 550 bin öğretmenin görev yapacağı açık-
lanırken bir cümle içine sığdırdığımız şu gerçek-
ten hemen hiç söz edilmiyor: llköğretimde 3 bin
okulda 100 bin derslik, 106 bin öğretmen; ortaöğ-
retimde 11 bin derslik, 74 bin öğretmen açığı var!
14 milyon öğrenci ilk ve ortaöğretime devam
ediyor bugün, ancak okula girmesi gereken 5-18
arası çocuklann sayısı 20 milyon dolayında. Bu
rakam, 6 milyon çocuğun okulla hiç tanışamadı-
ğını gösteriyor.
"Haydi Kızlar Okula" elbette desteklenmesi ge-
reken bir girişim ve fakat MEB'in "Herkes Okula"
kampanyası açması, yayması ve olumlu sonuca
her yıl adım adım yaklaşması gerekmez mi?
• • •
Dışişleri Bakanı Gül, "Kayıtsız kalamayız" di-
yor. Hangi olaya? Avrupa eşiğindeki Türkiye'de
milli eğitimde kısaca değindiğimiz dev gibi sorun-
lara mı? Hayır!
Bu iktidarın, bu hükümetin soydaşlarımız, kar-
deşlerimiz, akrabalarımız diye tanımladığı Irak'ta-
ki Türkmenlerin Amerikan bombaları altında kat-
ledilişine... (mi) acaba diye sormayacak mısınız?
Soracak olursanız öyle bir yanıt alırsanız ki Dı-
şişleri Bakanı Gül'ümüzden; ağzınız açık kalır.
Bakan der ki; "Sesimiziyükseltmeken tabiihak-
kımız. Üzerimize düşeni yapma olanağımız da
var".
Pekâlâ ve ama; Dışişleri Bakanı üzerine düşe-
ni yapma olanağını kullandı mı?
Kullandı, kullandı; -demecinden aynen- "Ümit
ediyoruz ki 'sivil halka zarar vermeyecek şekilde'
oradaki (ABD'nin havadan bombalar yağdırdığı,
yüzlerce Türkmeni öldürdüğü) operasyon sona
erecektir" diyerek!
Sırıtan bir gerçeğin kıyısına köşesine değinme-
den daha çok duyguları kışkırtmaya yarayacak
söylemlerle vaziyeti idare ediyor.
Oysa "vaziyet" zaten çıplak. ABD, Irak'ta gü-
veneceği bir Kürt devleti yaratma yolundaki ça-
balarına Kuzey Irak'taki Türkmen varlığını tama-
mıyla Kürt aşiretlerine teslim etmek amacıyla ope-
rasyonlar düzenliyor.
Bakan Gül'ün Dışişleri Bakanı Powell'dan "lca-
bına bakacağız" vaadini aldığı günün ertesi ABD
helikopterleri Tel Afer'e bombalar yağdırdı.
ABD'yi kırmamak, kendi politik çıkarlarına her-
hangi birdarbe indirmesini engellemek için Baş-
bakan kaç gündür susuyor? Gül ise sadece "ri-
cacı".
Aklı nerede bu ikilinin? Geriye dönüşün yeni
basamağı; zinada!
'ABD bizi destekliyor'
PKK'den kopamkPWD'yi kuran Osman Öcalan,ABD desteğinin 'eşsiz bir değer'olduğımu
belirtirken MesudBarzani ve Celal TalabanVnin de örgütünün yanında olduğunu söyledi
DİYARBAKIR (Cumhuri-
yet Bürosu) - PKK'den koparak
Kuzey Irak'ta Partıya Welatpa-
reze Demokratik (PVVD) örgürü-
nü kuran Osman Öcalan. ilk kez
ABD'nin desteğini aldığını iti-
raf etti. ABD'nin desteğini alma-
nın eşsiz bir değer olduğunu be-
lirten Öcalan, A\Tupa Birliği'nın
de (AB) desteğini aradıklarını
belırtti.
Osman Öcalan, aynı zamanda
ilk kez Kuzey Iraklı Kürt grupla-
nn liderleri Mesud Barzani ve
Celal Talabaninin açık desteği-
ni aldığını deklare etti. Örgütün
intemet sitesinde birdeklarasyon
yayımlayan Osman Öcalan, P-
KK'nın ABD ile ters düştüğünü
ve AB nezdinde itibannı yitirdi-
ğini anlattı.
Öcalan şunlan söyledi: "Baş-
ka güçler ve kuruluşlarla ilişki-
leri kalmamıştır. Elde kalan.
İran rejimiyle geleceği belirsiz
ilişkjdir. Çözümün dış dinanıi-
ği işlevine sahip ABD ve AB'nin
terör listelerinde yer almak işin
vahametini gösterir. Kürdis-
tan'da dost güç bırakmamıştır.
Güney Kürdistan'm iki büyük
gücü KDP ve KYB'ye düşman-
lık yapmaktadır. Kuzey Kür-
distan'da özgürlük harcketinin
yaşadığı bu tıkanma karşısında
PWD girişiminin çözünı mis-
yonunu yüklenmesi oldukça
önemlidir. Girişimi başlatanla-
rın yanı sıra çeşitli güçlerin bu
yönlii bir yaklaşım içinde ol-
maları Kürt halkı adına sevin-
diricidir. ABD'nin PVVD girişi-
mine karşı olumlu bir tutum
alması özgürlük hareketinin
kazanç hanesine yazılacak bir
gelişmedir. Kürt halkjnın öz-
gürlük davasının güneyde ol-
duğu gibi kuzey ve diğer parça-
larda da ABD'nin desteğini al-
ması eşsiz değerdedir. Böylesi
bir destek, çözüme büyük kat-
kıda bulunacaktır. Bu desteği
sağlayanlar değil, tam tersine
sağlamayanlar suçludurlar. AB
ile ilişkilere de aynı kapsamda
değer biçmek gerekir. AB'nin
desteği arttığı oranda çözüm
adımları hızlanacaktır. PWD,
AB'nin de desteğini almak için
yoğun çaba sarf edecektir. Yine
Türkiye hükümetince kabul
görmek, PVVD girişiminin çö-
züm misyonunu üstlenmesinin
gereğidir."
Durmuş Kuldereli'nin öldürülme görüntülerinin bir intemet sitesinde \a\ nunn-
masının ardından Mersin'in Tarsus ilçesinde yaşayan ailesi yasa boğuldu. (AA)
Irak'tabirTürkdaha öldimildü
Haber Merkezi - Irak'ta 14 Ağus-
tos'ta kaçınlan Türk şoforü Durmuş
Kuldereli, boğazı kesilerek öldürüldü.
Kuldereli'nin öldürülme görüntüleri,
El Kaide'yle bağlantılı Ebu Musab El
Zarkavi'nin Tevhid ve Cihad örgütüne
ait bir intemet sitesinde yayımlandı. Gö-
rüntülerde rehine, "Adım Durmuş Kul-
dereli. Tarsus'tanım. Kamyon şoförii-
yüm. Tikrit yakınındaki bir Ameri-
kan üssü için Türkiye'den inşaat nıal-
zemesi ve makine parçaları gerirdim"
dıyor. Daha sonra 3 kişı rehineyi yere iti-
yor ve bıçakla boğazını kesiyor. Video
kaset, Tevhid ve Cihad grubunun sitesin-
de yayımlandı, ancak görüntülerde 17
Agustos tarihinin yer aldığı görüldü.
Kuldereli, bu tarihten 3 gün önce bir baş-
ka Türk şoförüyle birlikte kaçınlmıştı.
Irak'ta rehin alınan ve boğazı kesile-
rek öldürüldüğü görüntüler intemet si-
tesinde yayımlanan Durmuş Kuldere-
li'nin, Mersin'in Tarsus ilçesinde yaşa-
yan ailesi yasa boğuldu. Kamyon şofö-
rü Durmuş Kuldereli'nin eşi Melahat
(45), annesi Ayşe ve ağabeyi Nevzat,
olayın duyurulmasının ardından gözyaş-
larını tutamadılar. Melahat Kuldereli,
evinin geçimini sağlamak ve borçlannı
ödemek için Irak'a giden eşinin öldürül-
müş olmasma inanmak istemediğini
belirterek "Bunlar Müslüman olamaz.
Bunların yaptığını gâvur yapmaz"
diyerek sinir krizi geçirdi.
Eğitimin Önündeki Engeller
• Baştarafı 2. sayfada
Siyasi bir simge olarak
türban: Milli Selamet Parti-
si ve Refah Partisi öncesinde
ülkemizde türban diye bir so-
run yoktu. Türban bu partile-
rin hayatımıza soktuğu bir
üniforma, laik cumhuriyete
karşı siyasi bir simge olmuş-
tur ve bir merkezden yönetil-
mektedir. AKP de seçim be-
yannamesı ve meydanlarda
yaptığı konuşmalarla türban
konusunda vaatlerde bulun-
muştur. Yargı kararlan ile bu
konu çözülmüşken, laik eğı-
tımde başka türlü çözümü de
yokken yapamayacağı vaat-
lerde bulunmuşrur. Şımdi bu-
nun sıkıntısını çekmektedir.
AKP hükümeti ilk icraat ola-
rak türbanı siyasi bu- simge
olarak üniversiteye sokmak
isteyen. türbansız üniversite-
ye girmeyen ve bu nedenler-
le devamsız olan ve üniversi-
teden kaydı devamsızlık ne-
deniyle silinen öğrenciler ile
akademik yetersizliği veya fi-
illen suç teşkil eden, bu ne-
denle üniversiteden uzaklaş-
tınlan öğretım elemanlannın
affı için bir yasa tasarısı ha-
zırlamış ve Meclıs'e sunmuş-
tur.
Oysa ki laik eğitimde. si-
yasi bir simge olarak rürbanın
yeri olamayacağı, Idare Mah-
kemeleri Kararlan, Danıştay
Kararlan, Anayasa Mahke-
mesı Karan ve son olarakAv-
rupa Insan Haklan Mahke-
mesi (AÎHM) kararlan ile ke-
sınleşmıştır. Cumhuriyetın
demokratik, laik, sosyal hu-
kuk devleti şeklindeİa nite-
liklerine sahip çıkan halkı-
mız, bilim insanlanmız, Üni-
versiteler Arası Kurul ve
YÖK, laik eğitunin lehlıkeye
gireceği yönündekı beluiile-
re dıkkat çekmişler. Milli
Eğitımunızı ve üniversıtelen
siyasi güçlerin kontrolüne so-
kacak bu düzenlemeye karşı
çıkmışlardır. Bu şekildekı
inançlı dik duruş karşısmda
AKP vaadini geri almamış,
türbanı "buzdolabına kal-
dırmış", ancak cumhuriyetuı
laik eğitim anlayışını hâlâ
eğitimin önünde engel olarak
görmeye devam etmiştır.
Milli Eğitim kadroları ve
YÖK: Milli Eğitim Bakanlı-
ğı Merkez Yönetici kadrolan
ve taşra yöneticileri 55,56 ve
57. Ecevıt hükümetleri döne-
minde. Ecevifin devlet me-
muru anla>ışına uygun ola-
rak yerlermde kalmışlar ve
Ecevit'inbakanlan "bulduk-
lan kadrolarla" çalışmışlar-
dır. 56'ncı Hükümet döne-
minde yayımlanan MEB Ata-
ma, Yüksehne ve Yer Değiş-
tirme Yönetmeliği ile kısaca
Norm KadroYönetmeliği de-
nılen yönetmelıkler yönetim-
de istikrar sağlamış ve yöne-
ticıler ve öğretmenlerin ata-
ma, >-ükselme ve yer değıştır-
meleri hukuk kurallanna bağ-
lanmış ıken AKP'lı bakanlar
bu yönetmelıklenn önce bir
kısmını, sonra tamamıru yü-
rürlükten kaldınp işlemez ha-
le getirerek bakanlıktaki yö-
neticileri ve ıl-ilçe yöneticile-
rini görevlerinden uzaklaştır-
mış, Sekiz Yıllık Zorunlu II-
köğretim Yasası'nın yapüma-
sma katılan tüm bürokratlan
tasfiye etmiştir. Anayasayı
değiştirecek sayısal çoğunlu-
ğunu kullanarak YÖK'ü tas-
fiye yoluna gitmışse de
YÖK'ün, Üniversiteler Arası
Kurul 'un ve laik eğitimi teh-
likede gören çevrelerin karşı
çıkmalan ve Cumhurbaşka-
nı'nın yasayı veto etmesi so-
nucu bu konuyu daAKP "na-
dasa bırakmış"tır
Son söz: AKP'in bu ısrar-
lı tutumu karşısında eğitimin
önündeki engellerin en büyü-
ğünün AKP olduğunu söyle-
memiz yanlış olmayacaktır.
AKP laik eğitime karşı ta-
vır ahnış, taraf olmuştur.
Her iki taraf yönünden eği-
timin önündeki engeller de-
vam ediyor. ilk ve ortaöğre-
tim okullan yine sorunlarla
açıldı, üniversitelerimizdekı
sorunlar ve AKP hükümet
(sorun) olmaya devam edı-
vor... _
PKK'nin durumu değerlendirildi
'Çatışma
çözülmeyi
durdurmadı'
ANK.4RA (Cum-
huriyet Bürosu) - Mil-
li Güvenlik Kurulu
(MGK) Genel Sekre-
terliği'nce iki ayda bir
yayımlanan bültende,
PKKTCONGRA
GEL'in son durumu de-
ğerlendirildi. Örgütün
10. kongresinden sonra
bölünmenin keskinleş-
tiği belirtilen bültende,
çatışma yöntemine dö-
nülmesınin dağılma sü-
recıni engellemediği di-
le getirildi.
MGK Genel Sekre-
terliği'nin Eylül Bülte-
ni'ndePKKKONGRA
GEL'in son durumu de-
ğerlendirildi. Örgütün
yeni adını alması ve ye-
ni kadrolaşmaya gidişi
sürecinde gelenekçiler
ve reformcular aynmı-
nın ortaya çıktığına dik-
kat çekilen bültende,
10. kongredeki uzlaşma
arayışının sonuç ver-
mediği dile getirildi.
Bültende, "10. kongre-
de çatışma ortamı de-
rinleşmiş, sonuçta re-
formcu grubun başını
çektiği Osman Öcalan
ve grubu örgütten ay-
nlmıştır" dendi.
Örgütün üst yöneti-
mindeki görüş aynlık-
lannnı alt se\ivedeki te-
rörist gruplara da yansı-
dığı aktanlan bültende,
"Bu nedenle örgüt yö-
netimindeki zafiyet ve
terörist kaçışlarında-
ki artış, örgütün silah-
lı eylemlere başlaya-
rak toparlanmaya ça-
lışmasına neden ol-
muştur" görüşü dile
getirildi.
'Yeni arayışlara
yönelebillrler-
PKKKONGRA
GEL'in lHaziran 2004
tarihinden itibaren ye-
niden silahlı eylemlere
başladığı anımsatılan
bültende, şu görüş dile
getirildi: "Sertlikyan-
lısı bir tutum izleyen
Cemil Bayık'ın yön-
lendirmesi ile başları-
lan eylemlerde; örgüt
içi anlaşmazlıkları gi-
deremeyen ve kamu-
oyunda tepkiler alan
PKK/KONGRA
GEL terör örgütü-
nün başanlı olamadı-
ğı, yeniden toparlan-
mak ve barışçı bir ör-
güt görüntüsü vere-
bilmek maksadıyla
önümüzdeki dönem-
de bazı yeni arayışla-
ra yönelebileceği de-
ğerîendirilmektedir."
İP lideri Perinçek: Kampın sorumlusu Başbakan Erdoğan
Yalova'da terör kampı iddiası
İstanbul Haber Servisi -
İşçı Partisi (İP) Genel Başka-
nı Doğu Perinçek, Yalova
Enklı Şelalesı yakınlanndakı
Da\iumbaz Tepesi eteklerin-
de Çeçen terörist kampı bu-
lunduğunu ileri sürerek "Bu
kampta 20 gün öncesine dek
dinsel ve askeri eğitim yapıl-
dığı saptanmıştır" dedi. Pe-
rinçek, Beyoğlu'ndaki İP İs-
tanbul İl Merkezi "nde bir
açıklama yaparak gazetecıle-
re Yalova'da Çeçen terörist
kampı bulunduğu söylenen
bölgenin kamera kayıtlannı
izletti. Bölgedeki bulgulann
ve çe\Tede oturan kişilerin ta-
nıklığmın burada kamp yapıl-
dığım doğruladığını söyleyen
Perinçek, "Köylüler, kampta
eğitim görenlerin gizlice
Rusya'ya gidip savaştıkları-
nı söylemektedirler" dedi.
Uzanlarhn Zeytinlik
Adası 'nda satışa doğru
ANKARA (ANKA) - Tasarruf Mevduarı Sigorta Fonu,
Uzanlar'a ait Zeytinlik Adası'nın satışı kapsamında eks-
pertiz raporunun tamamlandığım ve satışa hazırlık işlemle-
rinin sürdüğünü bildirdi. TMSF yılın ikinci üç aylık döne-
mine ilişkin açıkladığı raporda, yönetim ve denetimi fon ta-
rafından devralınan Uzan Grubu şirketlerine ilişkin yapılan
işlemler hakkında bilgi verdi. Raporda, Turizm Endüstrisi
Yatınm AŞ'nin mülkiyetinde gözüken Muğla Fethiye'deki
Zeytinlik Adası ve eklentilerine ilişkin ekspertiz raporlan-
nın tamamlandığı, satışa hazırlık işlemlerinin devam ettiği
bildirildi. Fon aynca, Mavi Turizm Yatınmlan AŞ'ye ait Is-
tanbul Yeniköy'deki villa ve İstanbul Şişli'deki daire ile Sis-
tem Tic. ve İnş. AŞ'ye ait İstanbul Mecidiyeköy'deki arsası-
nm (Telsim Hangarlan) ekspertiz raporlannın da tamam-
landığım ve satışa hazırlık işlemlerinin sürdüğünü açıkladı.
Bu kampm sorumlusunun
Başbakan Recep Tayyip Er-
doğan olduğunu Öne süren
Perinçek, "MİT tarafından
24 Mayıs 2004 tarihinde in-
tihar ettiği açıklanan MİT
çalışanı A.E.'nin bu kampı
izlediği ve intihar olayının
şüpbeli olduğu belirtilmek-
tedir" dedi.
Türkiye'de başka kamplann
da olduğunu, hepsinin derhal
tasfiye edilmesi gerektiğini
belirten Perinçek, açıklama-
lannı şöyle sürdürdü:"Bu
kampları himaye eden so-
rumlular hakkında soruş-
rurnıa açılmalıdır. Çeçen te-
rörist kampını himaye eden
Erdoğan yönetimi, Tel A-
far'da 100'ün üzerinde
Türkmen kardeşimizi kat-
leden ABD işgal kuvvetleri-
ne açıkça hizmet sunmakta-
dır."
Türkmenleri bombalayan
uçalann lojistık desteklerinin
Türkiye 'den verildiğini söyle-
yen Perinçek, "Erdoğan,AB-
D'nin Büyük Ortadoğu
Projesi için Diyarbakır'ı
merkez yapma görevini üst-
lendiğini 15 Şubat akşamı
açıklamıştı" diye konuştu.
GUNDEM Ml'STAFA BALBAY
• Baştarafı 1. Sayfada
Nüfusunun yüzde 9O'ı Türkmenlerden oluşan
Tel Afer, Irak-Türkiye-Suriye üçgeninde yer alıyor.
Suriye'ye 60, Türkiye'ye 100 kilometre kadar. Üç
ülkenin birbirine açılan başlıca coğrafi kapısı.
2- Tel Afer'e yönelik başlıca hedeflerden biri şu:
Türkmen yoğunluğunu seyreltmek!
Tel Afer'in demografik durumu Barzani-Tala-
bani hareketini rahatsız ediyor. Kerkük ve Mu-
sul'u belli ölçülerde dengeleyen peşmergeler Tel
Afer'de varlık gösterir, kentin yönetimini ele geçi-
rebilirse, Kuzey Irak'ta kendi kontrolleri altındaki
bölge ile Suriye'de Kürtlerin yoğun yaşadığı böl-
ge birleşmiş olacak. Böylece orta vadede Kuzey
Irak'la Suriye topraklarının bir bölümünü birleştir-
me projesi konuşulabilir hale gelecek!
3- Tel Afer'de dış göçlerin de etkisiyle iç kan-
şıklık gündeme gelirse bunun Suriye'ye de sıçra-
ma olasılığı var. Bölgedeki yerel önderler, Barza-
ni-Talabani hareketinin Suriye'deki gruplarla da
bağlantılarının bulunduğuna dikkat çekiyorlar.
Gelişmelerden tedirgin olan Şam yönetimi, Tür-
kiye'nin "bölge ülkelerinin toprak bütünlüğü" te-
meline dayalı politikasına sıkı sıkıya sanlma gere-
ği duyuyor.
Amerika karşıtı cephe
4- İran, Irak'ı dışandan ve özellikle içeriden en
etkili izleyen ülkelerden biri. Irak içindeki Şii grup-
larla bağlantı kuran İran, işgale karşı çıkan hare-
ketlere her türlü desteği veriyor!
Irak'ta iç düzenin sağlanmasından sonra sıra-
nın kendisine geleceğini gören İran, Amerika ile I-
rak topraklarında hesaplaşmanın hesaplarını ya-
pıyor. Güneydeki direnişçilerin Iran'la dolaylı do-
iaysız ilişkiler içinde olduğu biliniyor. İran, kuzeyi
de güneye benzetmenin yollarını arıyor.
5- İran bu yolu ararken Türkmenlerin kilit nok-
tada olduğunu gözden ırak tutmuyor. Türkmen-
lerin blok olarak Amerikan işgalinin karşısında ol-
ması, İran için en ideal durum. Tel Afer operasyo-
nu bunu büyük ölçüde sağlamış olabilir. Gerçi
Türkmenlerin geçici yönetimdeki temsil sorunla-
rının da etkisiyle işgalden rahatsızlığı vardı, ama
yeni durum başka...
6- ABD'nin ne pahasına olursa olsun Irak'tan
çıkmamasını isteyen başlıca bölge ülkesi Israil...
Iş salt Amerikan yönetimine kalsa yakın gelecek
daha farklı örülebilir. örneğin dün ABD Dışişleri
Bakanı Colin Povvell, Irak'ta işleri yanlış hesap-
ladıklarını açık mikrofonlar önünde kabul etti.
Israil, varlık nedenini şu teze oturtmuş görünü-
yor:
Etrafımda güçlü bir Arap ülkesi olmamalı!
Bu tezin Irakçası şu:
Araplar ve oniarla birlikte hareket edenler Irak'ın
bütününde söz sahibi olmamalı!
7- ABD'nin Ortadoğu'da tek başına vana sahi-
bi olmamasını isteyen Avrupa ve Asya ülkeleri,
Irak'taki direnişçileri bir başka seviyor. Bu sevgi-
nin ürünü olarak direnişçiler kendilerini her bakım-
dan güçlü hissediyor. Güç derken sadece silah-
ları değil, strateji üretme ve planlafı bozma gücün-
den de söz ediyoruz. Başlıkta vurgulamak istedi-
ğimiz temel durum da bu. Bölge içi bölge dışı pek
çok ülkeABD'ylehesaplaşmazemini olarak Irak'ı
görüyor. Bu politika giderek yerleşiyor.
8- Bütün bu gelişmeler, Türkiye'nin iç-dış gü-
venliğini doğrudan ilgilendiriyor. Ankara elbette
bunun farkında, ama gereği ne sorusuna net ya-
nıt vermekte zorlanıyor. Eskiden böylesi durum-
larda en azından şu başlıkta bir haber yapma du-
rumumuz olurdu:
Hükümet gelişmeleri dikkatle izliyor.
Şimdi AKP, Tel Afer olaylarının büyüklüğünü bi-
le kabul etmekte zorlanıyor. Başlık değişti:
Hükümet gelişmeleri dikkatle gizliyor!
ankcum ' cumhuriyet.com.tr
Köşk'te 'sade'düğün
Cumhurbaşkam Ahmet Necdet Sezer'in oğlu Le-
vent Sezer'in yasamını Evren Alrunay ile birleştir-
diği düğünün fotoğraflan, Sezer ailesinin müteva-
zılığını bir kez daha ortaya koydu. Sadeliğiyle
dikkat çeken düğünde, Levent Sezer beyaz bir ce-
ket ve siyah pantolon giydi. Evren Altunay'ın ge-
linliği ise Ankara Olgunlaşma Enstirüsü'nce ha-
zırlandı. Evren Altunay. ince askjb. sinı işlemeli ve
uzun kuyruklu gelinliğiyle göz kamaştırdı.
Sakarya Zaferi 'nin yıldönümü
Sezer: Cumhuriyeti
yaşatmada sorumluyuz
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Cumhurbaş-
kam Ahmet Necdet Sezer, güç koşullar altında
kurulan cumhuriyeti sonsuza değin korumak ve
yaşatmanın, Atatürk ilke ve devrimleri ışığında
ilerlemenin, bu devleti kuranlara karşı ortak so-
rumluluklan olduğunu bildirdi. Cumhurbaşkam
Sezer, Sakarya Zaferi'nin yıldönümü nedeniyle
yayımladığı mesajda, "Sakarya Zaferi, askeri
ve siyasal sonuçlarıyla bağımsızhk sa\ aşının
başarıya ulaşmasında belirleyici rol oynayan,
çok önemli bir dönüm noktasıdır" dedi. Sezer,
tam bağımsız Türkiye Cumhuriyeti'nin kurulması
sürecinde ulusa güç ve moral veren, ülkenin her
köşesinde büyük coşku yaratan Sakarya Zafe-
ri'nin, TBMM hükümetinin ve ordusunun saygın-
lığım arttırdığını, uluslararası ilişkilerde de olum-
lu kazanımlann yolunu açtığım kaydettı.