25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
25 TgtyMUZ 2004 PAZAR CUMHURİYET SAYFA J\_ U l_j J. LJ J A kultur(g cumhuriyet.com.tr 15 KULE CANBAZI SUNAYAKEN : E S İ N T İ L E R Titanic'teki KızılderiliPlymouth lımanından 1620 yılının 6 Eylü! güni yelken açan 'May Flo- vver' adh gemıde kaç yolcu olduğu konusunda kesin bir sayı venleme- mektedir. Kimı kaynaklar 103 yolcu olduğunu yazsa da, gemide 66 ya da 88 yoJcu bulunduğunu iddıa edenler de vardır. Ajma. Ma\ Flovver için tartışılma- yan bir tek konu vardır kı. o da ge- minin Kuzey Amenka'ya ılk göç- merılen taşıdıgıdır! Atlas Okyanusu'nun de\ dalgala- nyJa boğuşan gemıyle Amenka'ya ulaşmayı başaranlann hepsi Hınstı- yan olup, Ingilız ya da Hollandalıy- dılar. 6" gün süren zorlu yolculuk sı- rasında bir dalga yolculardan bırinı okyanusun dennlıklerine çekerken. bir dığen hastalanarak ölür. John Havvland adlı yolcu da fırtınalı bir havada ok)'anus ıle boğuşulurken bir ialga tarafından yutulur ama bir baş- ica dalga tarafından alındığı güverte- ye geri konulur.. Bir de doğum he- /ecanı yaşanılır May Flower'da. Ok- yanusta doğan bebeğe şu ad verilir: Oceanus Hopkins.' Okyanusta yarışan gemller Amenka'ya ulaşmayı başaran ılk zöçmenler. yapmış oldukları ilkel oılübelerde geçirirler 1621 yılının kış mevsımını. Bahargüneşi 54'ünün vüzünii ısıtmaya başladığında hepsı de hayatta kalmalannı sağlayan Kı- zıldenlılere şükran duygulannı sun- mak ıçın yanşır. Avrupa'dan gelen ılk göçmenlere neyin nasıl ekıleceği- nı. avlanmayı. tuzak kurmay ı öğreten ICızıldenlıler, aslında kendılenne ya- şam şansı tanımayacak olan bir tuza- ğı ellenyle kurduklanru bılemezler!.. Karınları rüzgâr yemekten şışen yeikenler. akın akın gelen aç göç- menleri taşır o tanhten sonra Kuzey Amenka'ya... 180"? yılında, Amen- kalıMühendısRobertFulton'unılk buharlı. çarkh gemiyi yapması daha da hızlandınr işgali. 1819 yılına ge- hndiğınde, Liverpool lımanından kalkan 'Savannah' adlı ilk buharlı okyanus gemisı 26 gunde ulaşır Amerika'ya. Haberleşmek amacıyla gökyüzüne dumanlarla yazılar yazan Kızılderililerin sayılan azalırken, At- las Okyanusu'nda yol alan bacalı ge- milerin sayısı gıderek çoğalır. 19. yüzyılın sonlanna doğru, Ingilizle- rin 'Cunard Line' ve 'White Star Line 1 adlı şırketleriyle, Amerikalı- lann "America Line' şırketi Atlas Okyanusu'nda düzenli ulaşım sefer- leri düzenjemeve başlarlar. Bunlara zaman içınde ıkı Alman şirketı olan 'Hapag' \e "Norddeutsche loyd' da katılır. Bırbırleriyle yanşan şirketler Kızıldenlılenn özgürce at koşturduk- lan alanlan daraltacak on bınlerce göçmeni Amerika'ya taşırken, gemı- lerinde Yeni Dünya'yı gezmek üze- re yolculuk yapan Avrupalılan eğ- lendırmeyı de unutmazlar. Deniz turizminin yıldızının parla- masıyla gemılerin büyüklüğü ve konfonı da artınlır. Daha çok para kazanmak amacında olan şirketler, seferlerini daha çekici bir duruma ge- tirmek için hız konusuna da önem verirler. Tersanelerden bırbiri ardına suya indirilen yeni gemiler, o yılla- • nn teknolojisinin bireryanş atı gibiy- diler. Şirketlerin amacı aynıdır: Atlas Okyanusu'nu en kısa sürede aşmak ve Mavi Kurdele ödülünü (Blue Ri- band) kazanmak. May Flower'ın 67 günde tamamladığı yolculuk, birkaç güne sığdınlmıştı ne de olsa. White Star Line şirketine bağlı ola- rak Southampton limanından 1912 yılının Nisan ayında aynlan geminin, ilk seferinde Mavi Kurdele'yı kaza- nacağına mutlak gözüyle bakılır. Ne var ki, buzdağlannın sersence gezin- diği sularda yol alan geminin gözcü kulesindeki görevlınin ehnde dürbü- nü yoktur. Teknolojının son harikası olan gemı, tüm gücüyle sulan yarar- ken, bir çift çıplak göze emanet edi- lir!.. Geminin tam önündeki buzdağı farkedıldığınde ne yazık kı çarpış- mayı engelleyecek bir manevra için çok geç kalındığı anlaşılır... Yüzler- ce göçmeni Yeni Dünya'ya taşıyan gemi, 15 Nisan'ın ilk saatlennde so- ğuk sulanna gömülür Atlas Okyanu- su'nun... Toplumlan sınıf farklıhğı yaratarak sömüren Amerika Birleşik Devletlen'ne giderken batan ve 'Bi- rinci Sınıf'ta yolculuk edenlere kur- tarma sandallanna binişte öncelik ta- nındıgı, 'Üçüncü Sınıf'takı göçmen- lerin yüzlenne ıse az sayıdaki filıka- ya ulaşmamalan için koridor kapıla- nnın kapatıldığı dev geminin, okya- nusa gömülmekte olan küpeştesinde kocaman harflerle adı yazmaktadır: 'Titanic' . Balinaların dlrenlşi Topraklannın işgal edilmesine kar- şı dırenen Kızılderililer kan gölünde boğulurken, Koiomb'un gemisi San- ta Maria başta olmak üzere, tarih bo- yunca bırçok gemi batar Atlas Okya- nusu'nda. Bunlar arasında. bali- nalann soyunun tükenmesını önem- semeden avlanan gemiler de vardır. Kolay kolay teslim olmamak konusunda Kızılderililer gıbi bali- nalar da kararlıdırlar!.. 12 Aralık 1850 tarihinde, bir balinanın saldınsı sonucu okyanusun dibini boylayan bir avcı gemisı bir Kızılderili kızın adını taşımaktadır: 'Pocahantas'... Titanic'ı, Atlas Okyanusu'nun yut- ruğu yılda, topraklannı doğudan ge- len işgale karşı korumak için dıre- nen, ama sürekli olarak Batı'ya göç etmek zorunda kalan Kizılderililerin umutlan da Pasıfik Okyanusu'nda batmak üzereydi. 1986 yılında. Titanic'te bulunan eşyalar satılmaya başlanır. Ok- yanusun dört bin metre derinliğin- den gün ışığına çıkanlan eşyalar arasında bir de 5 Dolar olduğu göze çarpar. Titanik'in battığı yıllarda, Amerika'da basılan paralann üstüne Kızıldenli resmı de konulmaktaydı... 5 Dolar'ın üstünde de, bir Kızıl- denli vardır! Önümüzdeki yıl hazırlık çalışmalarına başlanacak olan yeni müzenin 2009 yılında açılması planlanıyor Fransa y ya ikinci bir Louvre Müzesi KÜLTÜR • SANAT BEYOGLU AFM FITAŞ 11:30-14:00-16:30-19:00-21:40 MECIDIYEKOY ODEON CINEPLEX 11:50-14:10-16:50-19:20-21:40 ZEYTINBURNU CINECITY OLIVIUM 11 -30-14:00-16:30-19:00-21:30-CM-CT 00: ALTUNIZADE CAPITOL SPECTRUM14 6513330 12:00-14:20-16:40-19:10-21:30 KADIKOYTEPECINEMAXX 11:45-14:15-16:45-19:15-21.45-CM-CT 00:00 PARİS (AFP) - Kuzey Fransa"da bir Louvre Müzesi daha açılacak. Amaç, müzenin depolannda gizlı kalan yapıtlann da devamlı sergilenebileceği bir yer oluşturmak ve ülkenin kültürel mirasının daha geniş kitlelere ulaşmasını sağlamak. Kültür Bakanı Renaud Donnedieu des Vabres. yeni müzenin kendı sımrlan içinde yer almasmı ısteyen altı kentte inceleme gezisi yaptı. Aday kentler, Valenciennes, Lens, Boulogne - sur - Mer, Amiens (0212) 2*3 1*7* ve Arras. Yeni müzede yaklaşık 700 yapıtın sergileneceği, her iki ya da üç yılda bir Paris'tekileri de kapsamak üzere değiştirilecekleri açıklandı. Her yıl 105 milyon Euro gelır getiren ve binlerce ziyaretçisi olan müze, yapıldığı kent için büyük bir şans olacak. Bakan. henüz bu konuda karara varmak için yapılacak toplantının tarihini açıklamazken inşa için hazırlık çalışmalanna önümüzdeki yıl başlanacağı ve 32. ULUSLARARASI İSTANBUL MÜZİK FESTİVALİ müzenin 2009'da açılmasının planlandığmı söyledı. Müze, 16 bın metrekarelik alana inşa edilecek olan müzeye bağlı olarak bir de çağdaş mimari anlayışta projelendınlen bir bölüm olacak. La Tribune de L'Art gazetesinde yazan bir eleştirmene göre de "Yeni bir Louvre Müzesi oluşturmada asıl amaç siyasal. Louvre'un sahip olduğu iddia edilen gizli hazine, abartılarak yansıtılıyor" I j M4 HAZİRAN - 8 TEMMUZ 2004 Açık Radya CNN TİİRK Ratfyo NTV Radyo Radio 0«i-gen FM 9S.9 Radyo Foreks İstanbul Kültür ve Sanat Uakfı, 32. Utuslararası Istanbu! Müzik Festıvalı'nın gerçekleştınlmesınde büyük destek sağlayan Medya Sponsorlan'na teşekkur edıyor. Oaha 'azla bdgı an WWW B t f e s t o r g Djrrnu-r,«ı çazetesif- kaüo-anyla /avıntanrrnşL r ZEYNEP ORAL fntmlf lilEczacıbaşı Antonio Gades: Dans İşçisi Çıkık elmacık kemıkleri, avurtları çökmüş, za- yıf sınirli ince yüz hatları, alev alev yanan, tutuşan ve baktığı yeri tutuşturan gözleri, pek gülmeyen, yüzdeki bir kesiği, bir yarayı andıran dudakları, terden ıslanmış uzun saçları... Yeryüzünün tüm Çingenelerinden daha "Çingene" bir yüz ve yer- yüzünün tüm mızraklarından daha keskin bir be- den... Bu bedeni Antonio Gades dansın, koreogra- finin, flamenkonun hızmetine vermıştı. Flamenko, dans, müzik ve ritim aracılığıyla için- deki tutkuyu, damarlanndaki coşkuyu, yüreğinde- ki ateşı dışa vurmaksa; flamenko, biranlatım ara- cıysa, bu ateşi paylaşma ve iletişim kurma yoluy- sa, Antonio Gades, flamenkoya sahip çıkarken bir adım daha ileri gittı: Flamenkoya soyutlamayı ek- ledi. Flamenkoya büyüyü, tılsımı ekledi. Antonio Gades öldü... Oysa öyle dans eden bir insan hiç ölmez sanı- yordum. Ya da ancak danstan ölebılir. Sanki ölü- müne dans ediyordu. Sanki hayatta kalabilmek için dans ediyordu... Onu ilk kez sahnede izlediğimde 70"lerin sonu ya da 80'lerin başıydı. Londra'da Covent Gar- den'daydı; son kez ise istanbul Festivali'nde. Ve arada o ölümsüz üç film: Cartos Saura'nın yö- netiminde, koreografilerini Gades'in yaptığı "Kan- lıDüğün", "Carmen" ve "Kanlı Aşk"... Sahnede olsun, beyazperdede olsun Antonio Gades'i izlemek, gizemli bir ayinı izlemek gibiy- di. Gizemi asla çözemeyeceğimden, ayıne kapı- lıp peşınden sürükleniyordum. Dans ederken ya da bu ayin boyunca, gerilimi hep en uç noktada tutmayı biliyordu Antonio Ga- des. Yanlış anlaşılmasın, dans ve ritim aracılığıy- la anlattığı öykünün, anlattığı duyguların gerili- minden sözetmiyorum. Aşk, nefret, intikam, kin, öfke, kıskançlık, acı, kahrolma, bütün bunlarda- ki gerilimden değil, bedenındeki gerilimden, ye- re bir topuk vuruşundaki, bir bakışındaki, kolunu uzatışındaki, elini döndürüşündeki vb. gerilim- den söz ediyorum. Başını her çevirişte, ağırlığını bir ayaktan öbü- rüne geçirdiğinde ya da hiç hareketsiz olduğu yerde durduğunda bile size o gerilimi iletirdi. Ne Çingeneydi, ne de Endülüslü ama, taş ışçi- si babanın çocuğu olmakla övünen; hep hakkı ye- nen, ezilen taraftaolmakta ısrareden; flamenko- nun "sokaktaki adam"m sesı olduğunu savunan; sahnedeki duruşuyla hayat karşısındaki duruşu- nu bütünleyen bir kişiliği vardı. Kendisine biçtiği sıfat "sanatçı" değil, "dans işçisi"ydi Sahnedeki onurlu ve soylu duruşu bu sıfatla bence harika bir bıçimde örtüşüyordu. Franco'nun faşıst Ispanyası dönemınde fla- menkoyu sattılar, işi ticarete döktüler ve "popü- lerkültürün ırzına geçtiler" diye fazlasıyla öfkeliy- di. Antonio Gades, komünistti. Küba Komünist Partisi üyesiydi, Fidel Castro hayranıydı, devri- me inanıyordu. Geçen Haziran ayında, Jose Mar- ti ödülü'nü almak üzere teknesiyle Atlantik Ok- yanusu'nu geçıp Küba'ya gitmişti. Nişanını Cast- ro'nun elinden aldı. O törende çekilen fotoğraf- lara baktığımda hastalığın 3 yıl içinde yaptığı tah- ribatın izlerini yüzünde görebiliyordum. Son düşü, "Don Kişof'u sahnelemekti. Ger- çekleştiremedi. Vakit olmadı. Flamenkonun ritmı sürdükçe, flamenkonun soylu ve onurlu dans işçisi Antonio Gades'in adı dasürecek... e:posta: zeynep@ zeyneporal.com Faks: (0212) 257 16*50 Fotoğraf üzerine söyleşiler • Kültür Servisi - Murat Germen ıle Orhan Cem Çetin'in gerçekleştirdiği 'Çağdaş Fotoğraf Serileri' adlı aylık söyleşiler 14 Ağustos'ta saat 16.00'da istanbul Fotoğraf Vakfı'nda sürüyor. Daha önce Yapı Kredı Yayınlan'nın ev sahipliği yaptığı söyleşilerin ağustos ayındaki konusu. fotoğrafın ve fotoğrafçının günümüz disiplinlerarası sanat ortamındaki konumu. Söyleşi öncesinde dileyenler fotoğraf çalışmalan üzerine ders alabilecekler. 3 hafta kuramsal, 2 hafta uygulamalı verilecek olan derslerin toplam ücreti ise 120 milyon lira olarak belirlendı. (O 212 292 19 39) BUCÜN • TARİHİ GA1ATA KÖPRLSÜ nde 21.00'de Özbekistan Akademik Devlet Dram Tiyatrosu'nun 'Aelğu' adlı oynnu. (0 212 240 77 20) • RUMELİ HİSARI'nda 21 15 te Cem Yümaz'ın gösterisi. (0 216 556 98 00) • CEM.\L SÜREYA DERNEĞİ ÜVERCİNKA ŞİİR BAHÇESl'nde 18.00 de Müslim Çelik, Zeynep Köylü ve Gonca Özmen ın katılacaklan 'Şiir Akşamf. (0 216 330 61 21) ULUSLARARASI ADALAR FESTİVALİ • BLTYÜKADA İSKELE MEYDAM'nda 11.00 de Dr. V'era Bulgurlu rehberliğinde 'Büyükada'nın Tarihi Mirası' konulu kültür turu başlayacak. • BÜYÜKADA KLXTÜRE\İ nde 18 OO'de KIBES, Artists«&Artists ve tsveç Başkonsolosluğu'nun ışbirlığıyle Yunanıstan, Türkiye ve Kıbnslı ressamlarla söyleşi: 19.00'da Gündüz Vassaf ın yöneteceği. Mario Levi, Mıgırdıç Margosyan ve Oral Çalışlar'ın konuşmacı olarak katılacakJan 'Dünden Bugüne Adalar' konulu söyleşi ve imza günü. • BÜYÜKADA DENİZ OTOBÜSÜ tSKELE MEYDANI nda 21.30'da Sefarad konseri. (0 212 245 79 84)
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear