Catalog

SAYFA CUMHURİYET 15 TEMMUZ 2004 PERŞEMBE 8 HABERLERIN DEVAMI Istanbul Edirne Kocaeli Çanakkale Izmir Manisa Aydın Denizli Y Y Y Y Y Y B B 26 30 27 26 30 33 34 33 TÜRKİYE Sinop Samsun Trabzon Giresun Ankara Eskişehir Konya Sıvas Y Y PB PB Y Y PB Y 24 25 28 27 29 30 34 31 Adana B 34 Zonguldak Y 20 Antalya B 36 Kars Mersin Diyarbakır Sanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van B B B B B B B 32 38 40 35 36 30 32 B 26 Yurdun Kuzey ve Batı kesmlen parçalı yer yer çok bulutlu Marmara Kuzey ve tç Ege, Iç Anadolu'nun kuzeyı ıle Batı ve Or- taKaradenızsağanak ve gok gunjltulu sa- ğanak yağışlı, dığer yerier az Oulutlu ve açıkgeçecekyağışlar Marmara'nın doğusu ıle Karadenız de yer yer etkılı olacak DIŞ MERKEZLER Oslo Helsınkı Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn Y Y Y PB Y B B B 17 20 18 21 21 23 25 25 Münıh PB 21 Zürıh Berlın Budapeşte Madrid vlyana Belgrad Sofya Roma Atina Y PB A PB Y Y Y PB 19 22 33 21 22 21 27 31 Y 20 Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bişkek Tiflis Kahire Şam Y PB Y Y B Y B A A 2b 34 23 32 31 25 29 41 40 Parçalı bulutlu k Çok bulutlu ı Yağmurlu Solu Kar > Gok güruftülu • 9 G U N C E L CÜNEYT ARCAYÜREK • Baştarafı 1. Sayfada rneyi tek bir koşula bağlıyor: Egemen bir devlet kalmaya! Türkiye'ye bağlı ve Türklüğe sevdalı. Arifetarif negerek; bilmeyen kalmadı. Rumlar- la içli dışlı bir geçmişten sonra Güney Kıbns'la bir- leşmenin şampiyonluğunu dün parti lideri, bu- gün başbakan olarak Mehmet Ali Talat yapıyor. Batı'nın arzuladığı bir çeşit satış memuru. Rauf Denktaş ise karşısına çıkan -Türk hükü- meti dahil- bütiin güçlere karşın KıbrısTürkü'nün egemenlik haklannı hâlâ, olanca gücüyle savu- nuyor. Trajikomik durum ortada. Batılı devletler; ba- ğımsızlığı, egemeniiği ağzına almayan, Türkiye'yi anavatan saymayan Talat'ı; Denktaş'ın görüşle- rine karşı çıktığı, saptadıkları politikaya uygun davrandığı için koruyor, destekliyor. ReferandumdaAnnan Planı'nayüzde65 kabul oyu çıkmasında büyük payı olan Türk hükümeti de KKTC'nin tüzelkişiliğini düşünüyor değil, Ku- zey'i Rumlara peşkeş çekmeye hazır Talat'ı -Denktaş'ı harcamak uğruna- dün olduğu gibi bugün de destekliyor. Talat egemenlikmiş, bağımsızlıkmış gibi derin görüşlerden o denli uzak ki; Batılılar bir adım atar- sa, bu adımı pekiştirecek, hatta atılan adımı da- ha ileri alana taşıyacak öneriler ortaya atıyor. Buna karşın; Ankara hükümetinin ve Batılıların terk ettiği, Türk medyasının her fırsatta harcadı- ğı Rauf Denktaş... Yalnız! • • • O kadar ki, izlediği, uyguladığı siyasetin deva- mında büyük umutlar bağladığı oğlu Serdar Denktaş bile artık Talat'ın görüşlerini paylaşıyor. Yakın çevresi ihanetin yeni farkına varmış gibi konuşuyor, ama tezatlı konuşmalar yapıyor. ör- neğin KKTC'nin Ankara Büyükelçisi Ahmet Ze- ki Bulunç, Talat'ın teslimryetçi davranışlannı hak- lı nedenlerle eleştiriyor, referandum öncesi 1 Ma- yıs'ta Kuzey'in Güney Rumlarıyla beraber AB'ye üye olarak cennetin kapılarını açacağını vaat ede- rek Kıbns Türk toplumunu kandırdığını, son ge- lişmeler ve gerçekleşmeyen vaatler karşısında bugün insanlann düş kırıklığına uğradığını söylü- yorvefakat.. Beri yandan olası erken seçimde düş kınklığı- na uğrayan halkın Talat'ın oy oranını birkaç puan yükselteceğinden, hatta tek başına iktidara ge- lebilme olasılığından söz ediyor. Ne yazık ki, Ada'daTalat'a ve benzerlerine kar- şın Denktaş gibi mücadele verecek "bir takım" yok! • • • Talat'ın referandum sonuçlanndan sonra tek amacı; Annan Planı'na karşı oy kullanarak Kuzey Kıbns'la birleşmeyi reddeden Kıbns Rumlannı yeniden bu çizgiye çekmek... Bunu başarabil- menin yolu ise -Talat'a göre- hem Rumlan, hem de Batılılan tatmin edecek formülleri Kuzey Kıb- rıs'ın kabul edeceğine işaret eden (güvence ve- ren) görüşmeler yapmak, hatta bu görüşleri içe- ren önerileri -gizli kapaklı toplantılarda- Batılı dev- letlere iletmekten geçiyor! Bu anlayıştaki önerileri önce Brüksel'de AB Ko- misyonu'na, sonra Ingiltere'ye, tabii daha önce başbakan muamelesi gösterilerek okşandığı ABD'ye, şimdi de Hollanda'ya götürdü. Işte, Ankara'nın sıcak bakmadığı Talat'ın öne- rilerinden önemli olanlar; "Türkiye, bir miktar as- ker çeksin - Annan Planı'nda yer alan Rumlara KKTC'deki gayrimenkullerinin Cıçte birini 'tek ta- raflı' olarak uygulamak - Gûney Kıbns'a beş yeni kapı açarak Rumlaria daha çok kaynaşmak". Ankara'nın -şimdilik- benimsemediği bu öne- rileri Talat, Batı'ya sunuyor ve hangi yolun yolcu- su olduğunu iki cümleyle özetliyor: "Biz tanınma peşinde değiliz. Birieşme peşindeyiz" diyor. Denktaş ise, Talat'ın sürdürdüğü politikaya ni- hayet karşı çıkıyor: "Biheşmenin bizim açımızdan şartı, devlet ve egemen olarak birleşmedir... Bir devletin başbakanı 'tanınma istemem' dediği an- dan itibaren o devletten vazgeçti demektir." Başbakanının egemenlikten vazgeçtiğine inan- madığını söyleyen Denktaş.. Inan, inan! Batı tezgâhında Rum kucağına dü- şen Talat, KKTC'yi çoktaaan parti parti satıyor. Calısma kosullarından şikâyetçiler Polisler de zam istiyor Haber Merkezi - TürkSilahhKuvvetle- ri'nin zam talebinin ardından, çalışma ko- şullannın son derece ağır ve riskli olduğunu belirten polisler de zam istiyor. Ankara'da bazı gaze- tecilere isim vermeden açıklama yapan polis- ler, önce her rütbeden emniyet mensubunun temmuz ayında alacak- lan mevcut maaş liste- lerini gösterdi. Listeye göre 46 yıl hizmet yılı olan emniyet genel mü- dürü iki milyar 800 milyon lira, 40 yıl bo- yunca hizmet veren emniyet genel müdür yardımcılan 2 milyar 85 milyon lira. 40 yıllık daire başkanlan ve il emniyet müdürleri bir maaş alıyor. 30 yıllık emniyet müdürlerinin maaşjan da kademele- re göre 1 milyar 414 milyon lirayla, 1 milyar 273 milyon lira arasın- da değişiyor. 30 yıllık emniyet amiri 1 milyar 174 milyon lira, 30 yıl- lık başkomiser 1 milyar 97 milyon lira ve 25 yıl- lık polis memuru da 1 milyar 13 milyon lira maaş alıyor. Mesal kavramı yok Mesai ve tatil kavra- mı olmadan çalıştıkla- nnı söyleyen polisler, can güvenliği riskinin de hesaba katılmadığı- nı ifade ettiler. Trilyon- lara varan suçlarla mü- cadele ettiklerini anla- tan polisler, maaş soru- nunun bir an önce çö- CHP'ye uluslararası kuşatma Âleyhindeki sahte bir Pentagon belgesini CHP'li 4 milletvekilinin satın almak istediğini söyleyen Baykal, kendisinisuçlamak için düzmece hesap açûmayaçahşüdığmı da üeri sürdii ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - CHP'de ikinci sahte Pen- tagon belgesi şoku yaşamyor. CHP'ye ulaşan sahte belgede, ABD politikalannı desteklemesi koşuluyla, Genel Başkan Deniz Baykal'ın yurtdışmda bir banka- da var olduğu iddia edılen hesa- bına para yatınldığı öne sürülü- yor. Baykal, CHP'lı 4 milletveki- linin bu düzmece belgeyi satın al- mak istediğini ancak bunu yapa- mayınca tsviçre 'de adına bır ban- ka hesabı açmaya çalıştıklanm bıldırdi. CHP'den AKP'ye trans- ferlenn de özellikle Baykal'ın ıç ve dış çevrelerce hedef alındıkla- nnı söylemesinin hemen ardın- dan yaşanması dıkkat çekti. Alınan bılgiye göre, Baykal dün CHP MerkezYönetim Kuru- lu toplannsında yaptığı konuşma- da, Pentagon Özel Planlar Daire- si'nin hazırladığı öne sürülen ye- ni bir sahte belgenin ortaya çık- tığını kaydetti. Baykal, bu sahte belgede. 3 Kasım seçimlerinden önce "Parlamentoya girerse ABD politikalannı destekleme- si için Dubai ve Zürih'te kızı Aslı Baykal ve kendi adına var olduğu ileri sürülen iki ayrı he- saba 40 miryon dolar yatınldı- ğının" öne sürüldüğünü söyledi. 1 mHyon dolarlık hesap Baykal, bir süre önce 4 millet- vekilinin bir otel odasında top- lantı yaparak bir kışiden bu sah- AKP'li Başoğlu: Yargıya gideceğim ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP'den istifa ettikten sonra AKP'ye geçen milletvekili Atilla Başoğlu, CHP liden Deniz Baykal'ın "şir- ketlerinin Maliye baskısı" olduguna ilişkin açık- lamalanna tepki gösterdi. Başoğlu "iddialann if- tira olduğunu, yargıya gideceğini" söyledi. CH- P'yi "yeterince Kemalist" bulmayan Başoğlu, "Kemalist kimliğinizde hâlâ iddiaü mısınız" sorusuna. "Evet, iddialryım" yanıtını verdi. Başoğlu düzenlediği basın toplantısında kendi- siyle ilgili savlara yanıt verdi. AKP'ye geçişinin bazı çıkariara dayandığı imalannın doğru olma- dığını savunan Başoğlu, "devletle tek iüşkisinin vergi, sigorta, elektrik, su parası ödemek oldu- ğunu" söyledi. Başoğlu, bugüne dekde\'let ban- kalanndan kredi alma gereksinimi duymadıklan- m, bir kunış vergiborçlan ohnadığım kaydetti. Ba- şoğlu sözlerini şöyle sürdürdü: "Biz sosyal de- mokrat bir aileyiz. Ancak zaman içinde CH- P'nin 'sosyal' sıfatımn söylemden ibaret kaldı- ğı, 'demokrat' tavnnın ise ne yazık ki hiçbir te- zahürünün kalmadığını gözlemledik. AKP ye- ni bir söylemle yola çıkarak 1.5 yıl gibi bir sü- re içinde söylemini eylemiyle biıieştirmeyi ba- şardı. Başbakan'ın altını çizerek vurguladığı gibi, ulu önder Atatürk'ün arzuladığı muasır medeniyet seviyesine ulaşmak için samimi bir çaba içinde olduğunu gördük." te belgeyi almak ıstediklerim an- cak çıkan anlaşmazlık sonucu sa- tın alamadıklannı kaydetti. Bu- nun ardından bu milletvekılleri- nin tsviçre'de bir bankada kendi adına 1 milyon dolarlık hesap aç- maya çalıştıklanm kaydeden Baykal, böyle bir hesabın varlığı- nın duyulmasıyla kendisinin isti- faya zorlanmak istendiğini kay- detti. Baykal, bu olayın dış güç- lerin CHP'ye ve kendisine karşı bir tezgâhı olduğunu söyledi. 28 Mart seçimlen öncesinde de Bay- kal'ın aday belirleme sırasında ti- cari çıkar sağladığını iddia eden sahte bir Pentagon belgesi ortaya çıkmıştı. CHP'den istifa eden Necdet Budak ve Atilla Başoğ- lu nun AKP'ye geçmesıyle baş- layan tartışma da sürüyor. CHP lideri Baykal'ın, "Irak ve Kıbns konusundaki parti politikaları nedeniyle CHP'ye karşı bir kampanya yürütüldüğü ve her- kesin CHP'yi kendine uygun politikalara sahip kılmak iste- diği" yönündeki açıklamalarırun hemen ardından bu transferlerin yaşanması dikkat çekti. Basoğlu'ndan kayıt dışı üretlm Yeni AKP'li Başoğlu'nun şir- ketleri konusunda hesap uzma- nı Ahmet Temizyürek ve arka- daşlannın Yüreğir Vergi Daire- sı'nde mayıs ayından bu yana yaptığı inceleme de sürüyor. CHP milletvekili Kemal Kılıç- daroğlu, inceleme sonucunda Başoğlu'nun şirketinde kayıt dı- Annç'tan 'veküekonut'savunması-* girmesi nedeniyle millet- vekiUerine resepsiyon verdi. Gazetecilerin miUetvekillerine konut edindirme projesiyle ilgili soruları- nı yanıtlayan Annç, TOKt'nin milletvekilleri için geüşrirdiği toplu konut projesini savundu. Annç, "Benim milletvekili arkadaşlanmın bir konut edinmesine yardımcı olmamdan. bunun için TOKİ'yi aracı kılmamdan daha tabii ne olabilir" dedi.Annç, yeni yasama yüında TBMM Başkanlığı için aday olup olmayacagının sorulması üzerine. bu konuda kendi başına bir karar vermesinin söz konusu oİ- madığını belirterek "Ekn grubumuzun en doğru adayı çıkaracağını düşünüyorum" dedi. (AA) şı üretım saptandığuıı bildirdi. Fabrikadaki mallar, kayıtlar ve banka hesaplannı inceleyen uz- manlann 250-300 milyar liralık matrah farkı olduğu sonucuna ulaştığını anlatan Kılıçdaroğlu, Başoğlu'nun ağır vergi cezasıy- la karşılaşabileceğini kaydetti. Başoğlu'nun fabrikalannda ku- maş parçalanndan iplik üretile- rek iç ve dış piyasaya sunuldu- ğu öğrenildi. AKP'ye oeçtl, dısarıya açılıyor Öte yandan Başoğlu, gelişme- lere göre fabrikalannı Suriye ve Bulganstan'a taşımayı düşündü- ğünü de söyledi. Başoğlu'nun şir- ketinde inceleme başlatılmasıyla aynı dönemde. vergi kaçaklany- la ilgili Maliye Bakanı Kemal Unakıtan'ın yanıtlaması iste- mıyle verdiği soru önergesini de daha sonra geri çektiği ortaya çık- tı. Önergesinde, 2002"de yüzde 57.5 olan vergi kaçağının AKP döneminde 2003'te yüzde 73.7'- ye yükseldigine işaret eden Ba- şoğlu, "Vergi kaçaklanndaki artışın sebepleri neler, hükü- metiniz vergi toplamakta niçin acze düşmekte" diye sormuştu. Unakıtan'ın esinin tlsörtünfl sordu Başoğlu aynca bugüne kadar Başbakan Recep Tayjip Erdo- ğan başta olmak üzere kabine üyelerinin yanıtlaması istemiyle verdiği soru önergelerinde, dub- le yolun maliyeti, kadrolaşma, Unakıtan'ın eşinin ABD bayrak- h tişörtü, bankamatik memurlar, makam araçlan ve vergi kaçır- maya karşı düşünülen önlemler gibi konulan gündeme getirdi. Başoğlu, bir soru önergesinde Er- doğan'a, "ABD Başkanı gibi motosikletli koruma talebinde bulunduğunuz ve isteğiniz üze- rine 1 trilyon liralık kaynağın tahsis edildiği haberleri vardır. Kendinizi Bush kadar, halkının ve dünyanın nefretin kazanmış bir lider olarak mı görüyorsu- nuz" sorusunu yöneltmişti. Milletvekili transferleriyle duyarh kesimlere 'bizimle uzlaşın' mesajı veriyor İktidarm hedefi yeni anayasa EMİNE KAPLAN ANKARA - Milletvekili trans- ferleriyle anayasa değışikliği için gerekli çoğunluğa ulaşan AKP ik- tıdan, yeni yasama yılında bir di- zi anayasa değişikliğini gündeme getirmeye hazırlamyor. AKP, ön- celikle 367'nin üzerinde oyla ka- bul edilen anayasa değişiklikleri- nin halkoyuna sunulmasını engel- leyen bir değişiklik planhyor. AKP'nin daha sonra Cumhurbaş- kanı'nın yetkilerinin sınırlandı- nlması, Anayasa Mahkemesi'ne üye seçim sisteminin değiştiril- mesi, YAŞ kararlanna yargı yolu açılması gibi, gerilimli konulan gündeme getirmesi bekleniyor. AKP, sandalye sayısmı 369'a çıkararak anayasa değişikliği için gerekli çoğunluğa ulaştı. AKP, son transferlenyle duyarh kesim- lere "Gerekli sayısal çoğunlu- ğum var, gerekirse türban gibi konularda anayasa değişikliği- ne giderim, bizimle uzlaşın" mesajı veriyor. AKP, bu cerçeve- de yeni yasama yılında bir dızi anayasa değişikliğini gündeme aptirmevi nianlıvor Bunun icin seçenekli formüller üzerinde du- ruluyor. Bu formüller şöyle: Önce Sezer'ln yetkileri: Hükümetin, anayasa değişiklik- lerinde "referandum" kartım kullanan Cumhurbaşkam Sezer'i etkisiz kılabilmek için ilk aşama- da yetkilerini daraltan bir paket getirebileceğı belirtıliyor. Bu pa- kette, öncelikle 367'nin üzerinde oyla kabul edılen anayasa deği- şikliklerinin referanduma sunul- masını engelleyen ve Cumhur- başkam 'nın bununla ilgili yetki- sini kaldıran bır düzenlemenin y- er alabileceği kaydedildi. Se- zer'in atama kararnamelerini ve- to etmesi nedeniyle bırçok üst dü- zey bürokratı vekâleten atayabi- len hükümetin, Cumhurbaşka- nı'nın atama kararnamelerini onaylama yetkisinin de yeniden düzenlemesi bekleniyor. Bu pa- kette, aynca Cumhurbaşkanı'nın YÖK ve yargı organlanna yöne- lik atama yetkisinin de daraltıl- ması planlanıyor. Seçim tarihine göre 5+5: Hükümetin Sezer'in görev süresi bitmeden erken seçıme gi- l crihi anayasa değişikliğiyle 9. Cum- hurbaşkam Süleyman Demirel için formüle edilen "5+5" düzen- lemesini, gündeme getirebileceği kaydedildi. Böylelikle erken se- çim gibi bir zorunluluğun ortaya çıkması durumunda Cumhurbaş- kam'nın görev süresinin 5 yılla sınırlandınlarak Erdoğan'a Cumhurbaşkanlığı yolunun açı- labileceğine dikkat çekildi. Anayasa Mahkeme- Sİ'nin yapiSI: Anayasa Mahke- mesi'nin yasalann iptaline ilişkin başvurularda yürürlüğü durdur- ma karan vermesinden rahatsız olanAKP, mahkemenin böyle bir yetkisinin olmadığını savunuyor. Bu nedenle Anayasa Mahkeme- si'nin görevlerini düzenleyen maddede değişiklik yapılarak mahkemenin yürürlüğü durdur- ma yetkisi vermemesi yönünde bir hüküm eklenebileceği kayde- dildi. AKP, aynca Anayasa Mah- kemesi üyelerinin bir bölümünün TBMM tarafından seçilmesi for- mülü üzerinde duruyor. Böylece, Anayasa Mahkemesi üyelerinin Cunihurbaşkanı'nca atanması hükmünün kaldınlarak mahkeme üyelerinin partiye yakın isimler- den oluşturulması hedefleniyor YAŞ kararları ve MCK: Hükümet, YAŞ kararlanna yargı yolunun açılması, MGK'de kuv- vet komutanlannın üyeliğine son verilmesi gibi anayasa değişiklik- leri üzerinde duruyor. Hükümet yetkilileri, irticai faaliyetler ne- deniyle ordudan atılan subaylar- la ilgiliYAŞ kararlanna muhale- fet şerhi koymuştu. Kamu yönetlmi ve yerel yönetim paketi: Sezer'in ye- rel yönetimler paketınin ilk aya- ğını oluşturan Ü Özel Idareleri Ya- sası'nı veto etmesi ve Kamu Yö- netimiYasaTasansı ıle Büyükşe- hir Belediyeleri Yasası ve Beledi- ye Yasası'nı da veto edeceği sin- yali vermesi üzenne hükümetin, yeni yasama yılında bu konuda da anayasa değişikliğini günde- me getirebıleceğine işaret edildi. 2B arazileri: Hükümetin, referandumla ilgili anayasa deği- şikliğini yaptıktan sonra Sezer'in veto ettiği orman arazilerinin sa- tışına ilişkin anayasa değişikliği- ni aynen TBMM'den geçirebile- ceği kaydedildi. GUNDEM MLSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada deki tartışmalı ve gerilimli parti içi toplantılarda al- tını çizdiği durum şu: "Arkadaşlar, CHP ûçlü bir kuşatma altındadır. Amerikan kuşatması, iktidar kuşatması ve medya kuşatması..." Baykal'ın saptaması özünde doğru, ancak kusat- mayı yarmak için kullandığı yöntemler tartışmalı. Kuşatmalan açalım... ABD, özellikle 1 Mart tezkeresi sürecınden sonra CHP'yi kurum olarak tanımama polıtıkası izliyor. Bu- nu değişik ortamlarda gösteriyor. örneğin. ABD Başkanı Bush'un Istanbul'daki manzaralı konuş- ması için CHP'ye kurumsal çağrı yapılmadı, tek tek seçilenler çağrıldı. Bunun başka örnekleri de var! Bu değerlendirmemiz Baykal'ın yarım açıkladığı 'be/ge'sellerin dışında... ABD'nin 20. yüzyıl boyunca Avrupa kıtası da da- hil olmak üzere, kendi çıkarlarına ters düşecek par- tilere yönelik bazı tutumlarının olduğu, örtülü tarıh kitaplannda yazılıdır. İktidar kuşatması salı günü bir kez daha kendisi- ni gösterdi. Siyasete girenlerin çoğu iktidar olma ve iktidann nimetlerinden yarartanma hevesıyle bu işe soyunuyor. Muhalefette kalınca da canları sıkılıyor. AKP iktidan hem bunu bildiği için, hem de kendisi- ni sürekli "anayasayı değiştirecek güçte" tutmak için, CHP'den elini çekmiyor. Gerçi transferli siyaset Kopenhag kriterlerinin için- de yok ama, Ankara kriterlerinde fazlasıyla var. Kavgalı ev-kaynana! Medya kuşatmasına yerı geldikçe değiniyoruz. Medyanın iktidan destekleme yöntemlerı geniş bir yelpazeoluşturuyor. Sürekli 'Iktidannyaptığı doğru- dur' demek hem inandıncılığı zorluyor hem de ikti- dann gücünü arttırmıyor. İktidara desteği katmerle- mek için, seçenek oluşturabilecek partileri küçük düşürmek sonuç veren bir yöntem. Böylece kendilerine şöyle bir savunma tezi de ge- liştırmiş oluyorlar: "Kardeşim, tamam AKP'ye tam destek vermeye- ceğiz ama baksanıza seçeneğiyok. Onun yerine ko- yacak bir parti mi varki bunlara muhalefet edelim..." Ancak hakkını da yemeyelim, son iki transfer medyada da kabul görmedi. Herkesin aklına "fınl- dak Kubi"den, toplu transfer pazarlıklarına kadar geçmişte yaşanmış olaylar geldi. Bütün bunları topladığımızda ortaya şu gerçek çı- kıyor: CHP'yi sağa çekemeyince CHP grubunu tek tek sağa çekme operasyonu başlatıldı! Durumu başlıktaki gibi de özetleyebiliriz... Gelinen noktada gerek Baykal ve çevresinin, ge- rekse Baykal'a muhalefet eden samimi CHP'lilerin durup düşünmesi, "Yaptığım ne işe yanyor" soru- suna yanıt araması gerekiyor! Baykal'ın "Vaöen/sevyaCHP'y/fenket"politika- sını terk etmesi gerekiyor. "Söz dinlemeyen huysuz- lar", "çapu/cu/ar" gibi tanımlar hem bir CHP genel başkanının ağzına yakışmıyor hem de hedeflenen sonucu venmiyor. Kafasında CHP'yi terk etmek olmayan Baykal, muhaliflerinin de parti içi iktidar uğruna CHP'yi eroz- yona uğratmamaları gerekiyor. Gün o gün değıl. Günlük tartışmalar, dönemsel güç kayıpları ya da güç arttınmları bir yana, CHP Türkiye'nin temelidir. Bu partide görev alanlar da bu sorumluluğu hisset- melidir. Son sözümüz Baykal'a... Parti içinden gelen her farklı sesi "kavga"diye algılayıp "Kavgalıevekızver- mezler, kavgalı partiye oy vermezler" diyor. Şöyle bir deyım de vardır: "Kaynanaya kızan gelin, değirmencinin yatağına gireri" ankcum'/ cumhuriyet.com.tr Celmende sorun yok dediler' Bakanlardan Gülen'e güvence ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - ABD'de yaşayan Fethullah Gü- İen, AKP'li bakanlann kendisine Türkiye'ye dönmesinde herhangi bir sakınca olmadığını söylediklerini belirtti. Gülen, "Bakanlar söy- lediler bana. Gelmem- de hiçbir sorun yok de- diler" diye konuştu. Gülen dün akşam Sa- manyolu televizyonun- da sorulan yamtladı. Hakkında çıkan "şeker koması geçirdiği ve Türkiye'ye getirilece- ği" haberlerini yalanla- yan Gülen, "Sağlığım- da Allah'ın izniyle bir sorun yok" dedi. Gü- len, rahatsızlığının etki- sinin kalmadığrnı, ancak aldığı tavsiyeler nede- niyle Türkiye'ye dön- mediğini kaydederek "Şahsını adına yıpran- mamak için burada kaldım" diye konuştu. Dönüşüyle ilgili pole- mik yaratılmaya çalışıl- dığını kaydeden Gülen, daha önce de banka hor- tumculannın gündem- den düşürülmesi için kendisinin kullanıldığı- m iddia etti. Türkiye'ye geri dö- nüp dönmeyeceğine ilişkin soru üzerine ise Gülen, konunun aynn- tılannı AKP'li bakan- larla görüştüğünü söy- ledi. Gülen şunlan kay- detti: "Evde Türki- ye'nin 70 yerinden toprak var onları kok- luyorum. Doktorlar 'Yapılan haberler, şeke- riniz, kalbiniz var sağlı- ğınıza dokunabilir' de- diler. Gelmemde hiç- bir mahzur yok. Ba- kanlar söyiediler ba- na. Gelmemde hiçbir sorun yok dediler." 'Dönmeyeceğlm' Fethullah Gülen bazı odaklann kendisinin Türkiye'ye dönmesine engel olmak için "Öl- dü, kalp krizi geçirdi, şeker komasına girdi" gibi iddialarda bulundu- ğunu savunurken "Em- niyet güçlerini tahrik ederek gelmemi engel- lemek istiyorlar" görü- şünü sa%oındu. Gülen, ABD'deki rahatımn iyi olduğunu, bu nedenle şimdilik Türkiye'ye dönmeyi düşünmedigi- ni söyledi. Gülen, kendi- sine bağlı bir cemaati ol- madığını da iddia etti.