23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
1 HAZİRAN 2004 SALI CUMHURİYET SAYFA 17 S I— s a» Mesut Yıbnaz, Abnanca kitap yagnuş. ISe yapsın, Türfeçe anlatamaytncal Etefctrorekpostardeniz3onwciBnixfl1yBt.cofn.tr Tel: 0.212.512 05 05 Faks: 0.212.512 44 97 Safa/t telefona ek vergi geliyormuş. u Alo. Malive cık aradan!" Ihbar Yıldız Teknik Üniversitesi'nden Prof. Dr. Mehmet Baykan: "Istanbul'da kapkaç terörünü seyreden yetkililerin, öğretim üyelerinin yürüyüşü için suç duyurusu yaptığını öğrendim. Ben de oradaydım ve yürüdüm. 10. Yıl Marşı'nı da söyledim. 'Türkiye Cumhuriyeti laik kalacaktır' da dedim. Kendimi ihbar ediyorum." Veto umhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in i- mam hatiplilere üniversite yolunu açmayı hedefleyen YÖK Yasası'nı hukuk dersi ve- rerek veto etmesi Islamcılan epey rahatsız etmışe benziyor. öyle ki YÖK Yasası'na gösterilen tepkıyi "yaygara" olarak nıteleyecek şekilde kızmış- lar... Bunların demokratlıkları bu kadar! Farklı düşünce yaygara oluyor... Hürnyet'ten Tufan Türenç, dünkü yazısında 3 Kasım seçımı öncesı Ankara'da AKP Genel Merke- zi'nde yedikleri bir yemeği anlatıyor. Recep Tayyip Erdoğan ve arkadaşları, Hürriyet yazartarını mükemmel bir şekilde ağırlamışlar. Ye- mekten sonra Hürnyet'ten biri Recep Tayyip Erdo- ğan' a şöyle demış: "Bızi çok güzel ağırladınız. Teşekkür ederiz. Ama değiştık demenize rağmen neden ıçki servisı yap- tırmadınız? Içen içerdi, içmeyen içmezdı." Ev sahibi Erdoğan'ın yanıtı şöyle olmuş: "Yo... Siz benim misafirimsiniz. Misafir umduğu- nu değil, bulduğunu yer. Ben kendi yerimde içki ik- ram etmem. Ben size misafir olduğumda siz ıçki servısi yapabilirsiniz. Ben içmem ama içene de ka- rışamam." Işte bütün mesele bu! Erdoğan, ev sahibi ise kımseye içki içirtmiyor. Istanbul'a belediye başkanı olduğunda belediye tesıslennde içkıyı yasaklamıştı... Hürnyet'ten Ertuğrul Özkök. Erdoğan'ın değış- tiğini kanıtlamak için çok yalvardı ama AN Müfit Gürtuna ve KadirTopbaş da "ev sahıbi"nin yasa- ğını kaldıramadı. Diyeceksiniz ki, Tayyip Türkıye'nin başbakanı ol- du ama ülkede içkiyi yasaklamadı. Biraz daha bekleyin... Laiklığın ıçıni boşaltma süreci tamamlansın on- dan sonra görün, "llımlı islam Cumhuriyeti"nde ne- ler olacak! Hükümetin sırtını sıvazlamakla görevlı medya ge- çenlerde imam hatip liselenni dizi yazı konusu yap- mıştı. İmam hatipli öğrencilerin marka giysiler giyip modayı yakından izlediğini, batı müziğı dinlediğini, rock konserlerine gittiğini falan yazdılar... Peki, böylesi "modern" gençlerle konuşurken kız- lara niye göbeklerine halka taktınmadıklannı, oğlan- lara en çok hangi birayı sevdiklerini sormadılar... Sormadılar çünkü "kurbağanın suda ağır ağır haş- lanması" gibi artık bazı konular kabullenıldi. Türkiye, yavuz hırsızın ev sahibını bastırdığı bir noktaya doğru hızla sürükleniyor. Neyse kı Türkiye'de Cumhurbaşkanı Ahmet Nec- det Sezer gıbı gerçek ev sahipleri var... Zehra Zeyneloğlu: "Başbakan, 'İmam hatipler dün laikliğe aykırı değildi de bugün mü aykırı oldu' demiş. Ahmet Necdet Sezer dün Cumhurbaşkanı değildi, bugün Cumhurbaşkanı. Böyle bir girişimi 'imam hatiplerin yüzde 80'ini ben açtım' diyenler veto edecek değildi herhalde!" Anılar AkifKökçe: "Ülkemize gelecek George W. Bush'a sunulacak armağan düşünülüyormuş. Anısı olan şeyler seçilsin, mesela; kraker, ginger veya bisiklet." SESSİZ SEDASIZ (!) Mülki idare amirlerinin haleti ruhiyesi Mülkı ıdare, adliye ve askerıye. Dev- letın üst düzey üç kadrosu... Mülki ıda- re amirleri bakın ne diyor. "198O'lı yıllardan itibaren önce asken sonra adlı kadrolarda mülki idare aleyhıne geleneksel eşitlik bo- zuldu. Halen aynı ıl veya ilçede görev yapan birıncı sınıf hâkim ve albay ile kaymakam veya vali yardımcısı ara- sında mülki idare aleyhine neredeyse bire ıkı oranında bir aylık gelir farkı oluşturuldu. Bu oran emeklı aylıkları için de geçerlıdır. Askeri ve adli kadro- lann ücret artışı taleplerine olumlu gö- rüş bıldıren Maliye Bakanlığı, mülkı idareyle ılgılı düzenlemelere nedense olumsuz yaklaşmaktadır. Buna rağ- men aynı bakanlık kendı maliye kad- rolarına bordro dışı önemli seviyede ödemeler de yapmaktadır. Amacımız, yersiz bir meslek ve üc- ret kıyaslaması yapmak değildır. An- cak vicdan-cüzdan polemığı ıle gele- neksel dengenın sürekli aleyhımıze bo- zulması meslek camiamızın haleti ru- hiyesınde denn kırgınlıklara yol aç- mıştır. Mülkı ıdare amırlığı kadrosun- da görev yapan kaymakam, vali yar- dımcısı, mülkıye müfettışı ve Içışlerı Bakanlığı merkez bürokratlannın sayı- sı 2 bın kişıdir ve bunun 500'ü bınncı sınrf kadrolarda bulunmaktadır. Ülkemızın ekonomik sıkıntıları varsa bunu birlikte eşıt oranda paylaşalım. Ekonomik sıkıntı yoksa eşdeğer statü- deki meslek gruplan arasındakı ücret dengesizliğıni anlamakta güçlük çekı- yoruz." Yûksek Yerilim Hatt Büyük Turkıye olmadık, büyük Ortadoğu olacağız 1 erdincutku'' yahoo.com Nedir Bu Kök Hücre?.. Prof. Dr. TURGAY ATASÜ Son bırkaç yıldır gerek yazı- lı basında, gerekse görsel ba- sında nereye baksak kök hüc- re hakkında bılgılerle karşılaş- maktayız. Acaba ınsan vücudunda ye- nı tanımlanan bu cins hücreler her derde deva mı olacaktır? Edınılen bılgılere ve bu ko- nudakı ılerleyen araştırmalara dayanarak şunu soyleyebihriz kı kök hucre butün hastalıkla- n, hatta ınsanoğlunun büyük derdi olan kansen dahi yene- cekmış gıbı gozükmektedır 197O'lı yıllarda çok önceden de bilınen tertom veya terto- karsinom denilen tümörlerın ıçınde bulunan çeşitlı dokular (beyın, kemık, kıkırdak, ıç sal- gı bezı, saç vb.) kök hücre an- layışı bakımından araştıncılann ılk kez dikkatını çektı. Bu tü- mörlerın kaynak olduğu insan cenınindekı germ hücrelen çe- şıtlı dokular yapma kabılıyetı- ne sahıptıler. Germ hucre de- nılen bu hücreler anne karnın- dakı cenının (embrıyonun) cın- sıyetını tayın eden taslak bölü- münün hücrelendır. Bu kabiliyette (potansıyelde) olan hücrelere ABD'deki bilim adamları Ingilızce "stem cell" yanı kök hücre adını verdıler. Destek olan özel fonların kat- kıları ıle ABD'de araştırmalar 2000 yılına kadar deney hay- vanları uzerınde yapıldı. 2001 yılında Bush hüküme- ti insan embrıyosunda yapıla- cak kök hücre konusunda araştırmalar ıçın federal fon- lardan yardım desteğı verme kararı aldı. Bu destek, araştırmaların vızyonunda buyük değışıklık- lere yol açtı. 3-4 günlük cenın hücrelerı- nın her bırının doğacak çocu- ğun kopyalarını yapma potan- siyelıne sahıp olan hücreler ol- duğu tespıt edıldı. Bu tıp kök hücrelerıne totıpotent denildi. İnsan cenını rahım ıçıne yu- valandığı zaman blastokıst adını almaktadır. Insandakı kök hücrelerı bu evredeki ce- nının iç tabakasından kaynak- lanmaktadır. Bu hücreler ilkel cenını oluşturan üç tabakanın (ektoderm, mezoderm, endo- derm) bütün dokulannı yapma kabıliyetine sahıptirler. Bu kabılıyettekı kök hucrele- rine çeşitlı doku hücrelerı oluş- turma potansıyellennden do- layı pulunpotent denmektedir. Yanı başka bir deyışle insan vücudunda bulunan bütun do- kulan oluşturma kapasıtesi bu hücrelerın yeteneğı ıçındedir. Bir başka kök hücre tıpı de "unıpotent" denilen ancak sa- dece tek tıp doku oluşturma kabılıyetı olan kök hücrelerdır. Yetişkın ınsanın dokulan için- de bulunur, bellı ortamlarda ıçınde bulunduğu dokuyu ye- niden oluşturabilir. örneğin, kemik ılığı tedavısınde kullanı- lan hücreler, bu tip unıpotent hücrelerdır. O nedenle de bir ınsanın kemik iliğinden alına- rak başka ınsana nakledilip yenı bir kemik ılıği oluşturula- bilir. Yapılan araştırmalar göster- mıştır kı ozel kültür ortamlann- da kök hücreleri çoğaltılabıl- mektedır. Bu kültür vasatların- da bulunan dığer hücrelerin sin- yallerı, enzımleri veya bazı kım- yasal maddeler etkı yaparak kök hücrelerınin bır doğrultuda yenı doku oluşturabümesını sağlamaktadır. Ortamdakı bu emırlere göre birden fazla doku oluşturma kabılıyetınde olan hücrelere de "multıpotent" kök hücrelerı denmektedir. Son yıllarda, özellıkle 1998 yılından sonra, yeni doğan ço- cuğun göbek kordonunun ıçınde bulunan kök hücrelenn bazı hastalıkların tedavisinde kullanılabıleceği anlaşılmıştır. Araştırmalar bu kök hücreleri- nın pulunpotent olduğunu is- patlamıştır. Bu hücreler 1998 yılından iti- baren antıjenık bakımdan uyum gösteren kışilerde bazı hastalıkların tedavisinde kul- lanılmaya başlanmıştır. Bu hastalıklar kan kanseri (lösemı), lenfoma, bazı kalıtım- sal anemılerdir (fankonya, ta- lasemi vb.). Yapılan yayınlara göre 6500-7000 cıvarında hastaya kordon kanından elde edilen kök hücreler kullanıla- rak başanlı tedavıler yapılmış- tır. Bu durum şu anda tıbbın kök hücreler konusunda gel- mış olduğu pratık gerçeğı gös- termektedır. Gene araştırmalara göre tıb- bın, kalp hastalıkları, karaciğer hastalıkları, beyın hastalıklan, ıçsalgıbezıhastalıklanvb ko- nusundakı kök hücreleri kulla- narak elde edebileceği pratik tedavı gerçeklerı yoldadır. Başka bir deyışle kök hücrele- rin ınsan sağlığına çok büyük katkılar getireceği olasılığı ufukta pırıl pınl pariamaktadır. ÇÎZGtLÎK KÂMİL MASARACI kamilmasaraci < mynet.com H A R B t SEMİH POROY semihporoy ı yahoo.com BULLT / / BEBEK M RAY ÇİFTÇİ / 1/ 1 Tub-a M hi... bulutbebek <! hotmail.com OTOBÜSTEKİLER KEMAL LRGE\Ç k_urgenc(d yahoo.com SATILIK Cumhuriyet Çanta Beldesi'nde kaba inşaatı bitmiş ev. Tel: 0212-240 13 27 0543 - 672 80 73 HAYAT EPİK TtYATROSU MVSTAFA BÎLGİS EDIRNE'DE UtMİVERSITE ALTERNATİF SENLIK.. EDİRNE'bEEMN.IYET EVLERE ŞENUK ! I 1 1 I [ I I I I l l l I I l _ L J_J L TARİHTE BUGÜN MİMTAZARIKAS 1 Haziran tnnc.mumlaz-arikan.com 0KTAY AKBAL Son Yılların Gerçek Yorumları ALKIM YAYIIMLARI Yeni Çıktı = KUZEY MANY&fKKU7BU.. i03f'P£ 8UGUM,tfJGlL<Z £OS£, 4CU2BY ÜMtJYBVK OL4Y, YtUE D e ÜfJLÛ &'& KÂŞlF AffiJP eÇeKl£ŞŞTİ YetYUÜ SÛÇ ÇtZG<LE£lUİU ODAtC- LAŞTtGt KUZSY V£ GÛMBY AA/tNYETrK lOJTUP MOtZTALAIZl, SfL/AfPiSİ G'Bİ, -4SIL KJJTllP NoKTALAIStYLA ÇAKlŞMAMAiC7?H- DffZ. OOĞgAFf fCUZEY tCUreüHA, İ3O3 yıuNDA /zoseerr PEAPY T7İ/ZAF(UDAM VARlLAgıLBCBKTlR... üoida ,Joır*\eS CA GÖRÜS DR. ALPASLAN BERKTAY CumhuriyetAydınlığı Ortaçağ Karanlıklarını Boğacak! Başbakanlık koltuğundakı kışı, Gulbettin Hikmetyar, Necmeddin ve Fethullah efendi hocalarının "rahle-ı tedns "lennden geçıp, ellennı operek hayır dualarını al- dıktan sonra, ilk ış, "llımlı lslam"m mucıdı ve hamısı Bush'un (Gızlı Musluman mı?) ayağına varıp, saygıla- rını, bağlıhğını sundu. Arkasından, Schröder'le halvet oldu. Ne derlerse yapacaktı! Yeter kı, Atatürk'un laik Cumhunyet'ının bekçısı şu Turk Ordusu'nu başından çeksınlerdı! Akıl hocası, Phıladelphıa'dakı FBI-CIA çıftlığınde "Dünyalmamı".. Kendısı, "Turkıyelmamr.. Hocaefen- dısinın çızdiğı şemaya gore, boyle... Ben kı, ımamdan başbakan olmuşum, en lyı kafa benım kafam! Bundan uretılsın, bol bol.. Bırbırının aynı kafalar... Bir imam.. bir imam daha.. derken, hooop.. İmam Cumhunyetı'ne.. "Demokratık" İmam Cumhuriyeti! Çankaya'ya da bir ı- mam.. Gonuldekı o . Durup dururken, "ABD'deki gıbı, bızde de başkanlık sıstemı olsun'" dıyor. Arkasından, "üderolunmaz, lıder doğulur"u yapıştınyor (O da, kar- şınızda! Analar neler doğuruyor!). Bir de, Amenka'dan bir Ayetullah.. Mutlu bir BOP tablosu! Balonun dramı, ıçındedir. Nefesı kuvvetlı hocalar ada- mı ufler, şışınr. Şışıren şışırene.. Sıırt'e kadar.. En buyuk enışte, bızım enışte.. Başka buyuk yok! Ve -kaçınılmaz son!- balon patlar. "Dıktator" fılmındekı gıbı.. Şarlo, yerkureyı parmağının ucunda fır fır çevınr, orasıyla bu- rasıyla dokunup havalandırır. Kahkahalarıyla, fon mü- zığıyle tam bir manı sahnesı! Dunyayı avucunun ıçıne almak ısteyınce -meğer bir balonmuşl- pat.. dıye pat- lar, elınde bir lastık parçası kalır. Korkar, ağlamaya baş- lar. Tayyip nereye koşuyor? Azıcık tanh bılıyor ve bu yo- lun sonunu gorebılıyor mu? Bınmış bir alamete, gıdıyor kıyamete, derler. "Karınca kanatlandı, zevalıyakın" so- zu de boşuna soylenmemıştır. "Yanhştıklar Komedısı"r\e karşılık, bızde de "Çarpık- lıktar Trajedısı" sahnede.. Kendısı kılıktan kılığa.. gere- kırse papaz kılığına gırebılıyormuş. Şımdı hangı kılığı- nızdasınız? Bir başbakan, bir başbakanın eşını opmuş. Çağdaş olçulere uygun! Kopenhag Krıterlen'ne de.. A- ma Emine Hanım "mesture", turbanlı.. Bu, "şer'an" ca- ız mı? Dın uleması, Seyh efendi, cemaat bu ışe ne der? Eşı, Kopenhag Krrterlerı gereğı bunu yutmak zorunda.. Ama, "Değıştım" dedıyse de ıçın ıçın kanına dokunu- yor mu, ne, haberı gızlıce sansurletmış. Meclıs Başka- nı da, koltuğuna oturur oturmaz, "Inadına turban!"\ bas- tırmış. Kopenhag Krrterlen bu konuda ne der? öpulmek bir yana, turban, çağdaşlığın mı, çağdışılığın mı sımge- sı? Guvendığınız Batı, sızı cıddıye mı alır, yoksa "Altı ka- val ustu şışhane" mı der? Çarpıkhk nerede? Eşeğe ters bınenın "Nerede bunun başı?" demesı gıbı.. Deveye hendek atlatmaktan da otede.. Çarpıkhk, ortaçağı ye- nıçağ'a, 2004'lere taşımaya kalkmakta.. Cumhunyet'ın temehnde akıl var. Oysa petrol bolge- stnde akıl tehlıkelı.. Once o yok edılmelı. Ortadoğu'ya ortaçağ karanlığı gereklı! Aklı açıkça suçladılar da... Gerçek suçlunun, 1789 Fransız Devnmı'nın Akılcılığı ol- duğu, aynı sozcuklerle, bıldınldı. (Yazar Abdullah Er- güven'ın bir kıtabı hakkında, Ankara llahıyat Fakulte- sı'nden Prof. Salih Tuğ'un hazırladığı bılırkışı raporu). Akıl duşmanlan, cuma namazı gostenlerinde "Kahrol- sun laik dıkta'" dıye bağırdılar. Laik ortamda akıl gelış- tığı ıçın.. "Kahrolsun akıl!" dıyebıldıkten sonra, Allah selamet versın 1 Her şeylerı ıle ABD'ye bağlananların "Ulusal Ege- menlık" anlayışına gelınce.. Kısa, oz, "Gıdın derlerse, gıdenm. Gıtmeyın derlerse, gıtmeyız!".. Bush'un emır kulu musunuz? BOP'un ongorduğu Afganıstan, Irak projelen -katlıam, ışkence, yalan, tecavuz, yağmalany- ia- onumuzde beklıyor! Bush onumuzdekı ay Istan- bul'da.. "Gıt!" dıyecek, gıdecek mısınız? Us ısteyecek, verecek mısınız? Hırıstıyan Amerıkalı; Irak'ta zavallı Muslumana, ınsanı ınsanlığından utandıracak herturlü haydutluğu yaparken, siz, Islamı kullanarak ıktıdara ge- lenler, kımden yana olacaksınız? Meclıs'ten de tezke- reyı geçırmeye çalıştınız. ABD'nın sıze gıydırdığı "llımlı İslam "ınız, bu mu? Kımden yanasınız, ezenden mı, ezı- lenden mı? Ulusal Egemenliğı hıçe sayıp 15 gunde 15 yasayı o aynı çatının altında ımzalatan IMF'ye hâlâ "Ha- yır'" dıyemeyıp her dedığını kuzu kuzu yerıne getıren- ler, laik Cumhunyet'i temelınden kundaklayacak YÖK Yasa Tasansı geçınlırken, Meclıs arıtmetiğıne sığınıp anımsadıklan "Egemenlik Ulusundur" ıbarezinı tekel- lenne alıvenyorlar! Ortaçağ kafası laik ve akılcı olama- yacağı gıbı, emperyalızmın kuyruğundan kurtulup ulu- sal ve bağımsız da olamaz! Akıl, bılım duşmanlarını ABD bıle kurtaramaz! Tum ırmaklar gıbı, tanh ırmağı da genye akmaz, "Or- taçağ İmam Cumhunyetı*" de kurulamaz! Aydınlıklar doğmuş bir kez, sılınemez! Aydınlıklar karanlıklan bo- ğacaktır! B U L M A C A SEDAT YAŞAYAM SOLDAN SAĞA: 1/ Gazıan- tep'ınbırılçesı ve bu ılçenın güneydoğu- sunda yer alan eskıçağ kent 4 kalıntısı. 2/Ba- >ağı. sıradan Nıyet. 3/ Hın- dıstan'da bu- yuk toprak sa- hıbı prenslere venlen ad Arap harflennın en çok kullanılan el yazı- sıbıçımı 4/Başansız- lık. sonuçsuzluk. Bır gösterme sıfatı 5/ Is- tem... Bır mej've 6/ Rütbesiz asker. puranın bo>"u on cm kadar olan gençlenne venlen ad II Bır cms 8 girvercın. . Uflemeh 9 bır çalgı 8/ İçe doğ- maşla akla gelen yaratıcı duygu. Kuzu sesı 9/ As- ya'dabırülke "'Sanadenmallı gelın has gelın/Su- ya gider sağ elınde —- aelın" (Karacaoğlan). YUKARTOAN AŞAĞIYA: 1/ Osmanıye ılınde. "Aslantaş" da denilen ve ulusal park kapsamına alınan ünlü Hıtıt yerleşmesı. 11 Av- şa"dayetıştınlen ve ı\ı bırsofra şarabı elde edilenkır- mızı uzüm cınsı 3/Yüksek makamdakı devlet adam- lan Kaynağı mıtolojık çağlara dayanan kınşlı bir çalgı 4/ İshal Olumsuzluk behrten bır önek. 5/"— -AyaktaDeğildi" ArifDamarınşıırkıtabı Sanat. huner 6/ Bır ay adı tskambılde bır kâğıt II Hara- ret "Yok edın ınsanın ınsana kulluğunu'Bu —• Bi- zım" (Nâzım Hıkmet) 8/Küçük doğranmış patlıcan, bıber. domates gıbı sebzelerle > apılan kızartma ye- meğı 9/ Duny anın ılk nukleer denızaltısının adı.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear