Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
30NİSAN2004CUMA CUMHURİYET SAYFA
DIŞ HABERLER dishab(a cumhuriyet.com.tr 11
Iran'da çokeşliliğe
protesto
• TAHRAN(AA)-
îran'da çoğu kadın 250
kişi, çokeşliliği
destekleyen bir diziyi
yayımladığı ıçın devlet
televizyonunu protesto
etti. Göstericiler,
muhafazakârlann,
kaduılann "itaatkâr ev
kadmı" olmasım ısteyen
politikalannı eleştirdi.
Kadmlar,
muhafazakârlann
kontrolündekı devlet
televizyonunda
yayımlanan, kocasına
evlenmesi içın arkadaşını
tanıştıran bir kadın
karakterin yer aldığı dizi
nedeniyle protesto
kampanyası başlatmıştı.
Gelibolu
ammsatması
• YVASHINGTON (AA) -
Washıngton Post yazan
Bob Woodward'un
"Saldın Planı" adlı
kitabında, Irak savaşı
öncesınde Dışışlen Bakanı
Cohn Powell'ın, ABD
askerinın Türk
topraklanndan geçinlmesi
planına karşı çıktığı
anlatıldı. Woodward,
Povvell'ın Türkiye'den
kuzey cephesi açılması
planlanyla alay ederek
"yüklerimizi Gelibolu'da
mı boşaltacağız? Bu
olmaz" dediğini aktardı.
Kitaba göre Powell, "bu
kadar büyük bir kuvvet,
Türklerle anlaşmalann
değiştirilmesini
gerektirir" dedi.
Bush ve Cheney
ilade verdi
• VVASHINGTON(AA)-
ABD Başkanı George
Bush ile Başkan
Yardımcısı Dıck Cheney,
11 Eylül saldınlannı
araştıran komisyonda dün
ifade verdiler. Kayıt
tutulmadan ve yemin
etririlmeden yapılan
oturumda, Bush ile
Cheney'e, saldınlar
öncesindeki uyanlara nasıl
cevap verdikleri soruldu.
Bush ile Cheney, oturuma
birlikte girmeyi ve kapalı
yapılmasını şart
koşmuşlardı.
ABD: İspail'e
gitmeyin
• W\SHEVGTON (AA) -
ABD Dışişleri Bakanlığı,
vatandaşlannı, güvenlik
endişesiyle Gazze'den
hemen aynlmalan ve
Israil'e seyahat
etmemeleri konusunda
uyardı. Açıklamada, İsrail
ile Batı Şeria ve Gazze
Şeridi'nde kalmayı tercih
eden Amerikalılardan da
kalabalık yerlerden uzak
durmalan ıstendi.
Türkiye'den
gelirken
yakalandı
• MADRİD (AA) -
Fas'ın Kazablanka
kentınde 16 Mayıs 2003'te
meydana gelen terör
saldınlanyla bağlantılı
olduğu ıddia edilen
Cezayirli bir kişinin, dün
Barcelona havaalanında
yakalandığı bildirildi.
lspanyol haber ajansı EFE.
Ulusal Mahkeme Hakimi
Baltasar Garzon'un
emriyle hakkında
tutuklama emri çıkanlan
Cezayirli'mndün
Türkiye'den Barcelona'ya
geldiğini ve havaalanında
yakalandığını belirtti.
Hakim Garzon.
Kazablanka ve
Madrid'teki terör
saldınlan ile terör örgütü
El Kaide'ye bağlı 4 kişinin
2000 Ekım ayında
tstanbuPda yaptıklan iddia
edilen toplantı arasında
bağlantı olduğunu
savunuyor.
Yeşil Hat'ın iç sınır olarak kabul edilmesi Güney'de zafer olarak değerlendirildi
Karar Rumları sevindirdiREŞATAKAR
LEFKOŞA - A\rupa Birliği (AB)
Daimi Temsilciler Komitesi'nin (CO-
REPER), Kıbns'takı sının "YeşflHaT
olarak belirlemesi \ e Rum yönetimi-
nı, tüm Kıbrıs'a egemen "Kıbns
Cumhuriyeti" olarak yeniden tescil
etmesi, adanın güneyinde büyük
memnuniyet yarattı.
Sımerini gazetesi "Avrupa yoluyia
taksinı yok" başlıklı haberinde, Gü-
neyKıbns'ınüyelıksözleşmesinin 10.
protokolünde yer alan "işgal nedeniy-
le Avrupa normlarmm Kuzey'de uygu-
lanmasının ertelenmesi" ifadesinin
COROPER karanyla doğrulandığına
dikkatçekti. AB'nın, Kıbns'mbirleş-
tirilmesini hedeflediğini belirten ga-
zete, bunu gerçekleştırinceye kadar,
Kuzey ile Güney arasındaki ticaretin
tabi olacağı tüzüklerle, "SchengenSöz-
leşmesi" temelinde ateşkes hattında
• Avrupa Birliği, KKTC'yi tanıyacak hiçbir adım atmadı.
Alınan kararlar, bazı Türk ürünlerinin ancak Rum
limanlanndan ihracına olanak sağlıyor. Kuzey'deki hava ve
deniz limanlanna uygulanan ambargolar da sürüyor.
yapıhnası gereken denetimlerin şöy-
le kararlaştınldığını yazdı:
1- Dekonfrantasyon hartı, "işgal"
nedeniyle AB'nin dış sının veya Kıb-
ns Cumhuriyeti nin iç hartı anlamına
gelmiyor.
2- Kıbns Türk ürünlerinin ihracı
Kıbns Cumhuriyeti tarafından denet-
lenmekte olan hava ve deniz limanla-
n üzerinden yapılacak. Ürünler vergi,
harç ve KDV'den muaf tutulacak.
3- Kıbns Türk ürünlerine onay bel-
gesi, Avrupa Komisyonu'nun uzlaşı-
sı ve tüzüklere uyulması ana sorum-
luluğunu taşımakta olan Kıbns Cum-
huriyeti nin oluru ile Kıbns Türk Ti-
caret Odası tarafından verilecek.
4- Kaçak göçün önlenmesi içın "iç
hattın" (ateşkes hattı) denetimini
"Schengen Södeşmesi" çerçevesinde
Kıbns Cumhuriyeti yapacak. Kıbns
Cumhuriyeti vatandaşı olarak Kıbns-
lı Türklerin serbest dolaşımlan mev-
cut düzeni etkilemeyecek.
'KKTCülerden Kıbns
Cumhuriyeti pasaportu istenecek'
Simerini gazetesi, Brüksel'de,
KKTC'deki hava ve deniz limanlan-
na yönelik ambargolann kaldınlması
ve AB'nin KKTC'de bir irtibat büro-
su açmasının gündeme bile gelmedi-
ğini belirtirken Alithia, 1 Mayıs son-
rasında Kuzey'den Güney'e geçen Kıb-
rıslı Türklerden "Kıbns Cumhuriye-
ti" pasaportu isteneceğini yazdı. Ku-
zey'de üretılen ürünlerin KKTC li-
manlanndan ihracının yasaklandığını,
buna karşın Rum hava ve deniz liman-
lannın Türk ürünlerine açıldığını ha-
ber veren gazete. tek açılımın bu nok-
tada sağlandığına dikkat çekti. Fana-
tik Mahi gazetesi de "İlk zafer" baş-
lığını kullandı. Gazeteler, AB'nin ge-
nişlemeden sorumlu üyesi Günter Ver-
heugen'ın, referandum öncesinde söy-
lediklerinin toplantı gündemine dahi
gelmediğine de dikkat çektiler. Verhe-
ugen, Rum tarafından "hayır" çıkma-
sı durumunda AB suunnın Yeşıl Hat'ta
sona ereceğini söylemişti.
KKTC'nin eskı Londra Büyükelçi-
si Tansel Fikri, Rum egemenlığinin
tüm adaya yayıldığına dikkat çekerek
"KKTC ve Türkiye'nin ada üzerinde-
ki egemenlik ve garantöriük haklan
ihlal edilmiştir" dedi.
JM EHMETAÜ TALAT
Tuzuge
itiraz
edeceğim'
• Ikinci bir referanduma
sıcak bakmayan Talat, Rum
tarafından bir kez daha
"hayır" çıkmasının birleşmeyi
tamamen yok edecek sonuçlar
yaratabileceğini de söyledi.
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
KKTC Başbakanı Mehmet AH Talat
ve Başbakan Yardımcısı Serdar Denk-
taş, 24 Nisan'daki referandum sonuç-
lannı değerlendırmek \ e bundan son-
ra izlenecek polıtikanın görüşülme-
sı amacıyla Ankara'da temaslardabu-
lundular. Talat, AB'nin son şeklini
verdiği Kıbns tüzuğündeki pek çok
maddenin kendilennı tatmin etmedi-
ğinı söyledi. Talat, füzüğe itiraz ede-
ceğini açıkladı Başbakan Tayyip Er-
doğan, KKTC'nin bundan sonra dı-
şanya karşı izleyeceğı politikalarda
başanya ulaşması ıçın ıç çekişmeler-
den uzak durmasını. Türkiye ile de bir-
lik ve beraberlik içmde olmasım is-
tedi.
Talat, Serdar Denktaş Dışişleri Ba-
kanı Gül'le öğle yemeğinde
görüştükten sonra Başbakan Erdoğan
ile bir araya geldi. Brüksel'de yaptı-
ğı görüşmelerin olumlu geçtiğini an-
cak son şeklini alan Kıbns tüzüğünün
kendılerini tatmin etmediğini anlatan
Talat, .AB'ye itiraz edecekJerini kay-
dettı. Talat, tüzüğe göre KKTC mal-
larının dışarıya ihraç edilmesinde
Rum yönetiminin kabul edeceği bi-
rimin vereceği sertifıkalann esas ola-
cağını aktardı. KKTC mallannm ih-
racı için Türk tarafının değil Rum ta-
rafının muhatap almmasının kabul
edilemez olduğunu anlatan Talat, bu
yönde girişimleri olacağını söyledi.
Başbakan Erdoğan ise Kuzey Kıb-
ns 'ta birlık ve beraberliğin korunma-
smın önemine dikkat çekti. Kıbns'ta-
ki yeni süreçte bu birlık ve beraber-
liğin hayati rol oynayacağını ıfade
eden Erdoğan, iç çekişme görüntüsü
verecek rutumlardan kaçınılmasını
istedi. Erdoğan, KKTC'nin hem ken-
di içinde hem de Türkiye ile ilişkile-
rinde beraberlik ve dayanışma için-
de olması gerektiğini belirtti.
NTV'ye verdiği demeçte de ikin-
cı bir referandum konusuna sıcak
bakmayan Talat. Rum tarafından bir
kez daha "hayır" yanıtının çıkması-
nın birleşmeyi tamamen ortadan kal-
dıracak sonuçlar yaratabileceğini de
söyledi.
Ispanyol
askerieri
Irak'tan geri
çekildi.
lspanya'nın
yeni sosyatist
Başbakanı Jose
Luiz Zapatero,
ülkelerine
dönen askerieri
Madrid'in 400
km. bansındaki
Botoa üssündc
askeri törenle
karşıladı.
(Fotograf:
REUTERS)
KKTC'li parlamenterlerin AB toplantılarında temsiliyet hakkı reddedildi
AKPM'deRum baskısıDış Haberler Servisi - Av-
rupa Konseyi Parlamenterler
Meclisi (AKPM), Kıbns tasa-
nsını değişiklik önergeleriyle
kabul etti. Tasanyla Kıbnslı
Türklere uygulanan yaptınm-
lann gözden geçirilmesi çağ-
nsı yapıldı. Ancak Kıbnslı par-
lamenterlere polirik statü veril-
mesi reddedildi. Rum parla-
menterlenn önergesiyle değiş-
tirilen maddede Kıbnslı Türk
parlamenteriere AKPM'de tem-
siliyet hakkı sağlanması öngö-
rülüyordu.
Avrupa Konseyi Parlamanter-
ler Meclisi'nde onaylanan ta-
sanda Kıbnslı Türkler "evet"
oyu için kutlandı. Başta AB ve
Avrupa Konseyi ve BM olmak
üzere, uluslararası topluma,
Kıbnslı Türkleri izolasyondan
kurtarmak için açılım çağnsı
yapıldı.
Avrupa Konseyi Parlamenterler Mec-
lisi BM'den, KKTC'ye uygulanan yap-
hnmlann haklı olup olmadığını göz-
den geçirmesini istedi. AKPM genel
kurulunda kabul edilen kararda, Avru-
pa'daki siyasi liderlerin KKTC'ye ma-
li yardım yapılması ve adanın kuzey i-
ne yönelik uluslararası yaptınmlann
azaltılması yolunda verdikleri deste-
ğin memnuniyetle karşılandığı belir-
tildi.
Kararda, "BM'nin de bu yaptınm-
ları tenıel alan kararlann hala hak-
lı olup olmadığını gözden geçirme-
si gerektiği" ifade edildi. "Referan-
dum sonucunda birleşik Kıbns için
açık destek veren KKTC'nin Avru-
pa'daki siyasi tartışmalarda tenısil
hakkından mahrum bırakılmasının
RUSYA. ÇİN VE FRANSA ANNANI SUSTURDU
NEW YORK (AA) -
BM Güvenlik Konseyi, 2
gün süren Kıbns
görüşmelerinin ardından,
Kıbns Türkleri'nin
durumlannı iyileştirici bir
başkanhk açıklamasımn
üzerinde uzlaşma
sağlayamayınca, bir basın
açıklamasıyla yetindi.
Konseyin Dönem Başkanı
Almanya'run BM
Büyükelçisi Günther
Pleuger tarafından
yapılan basm
açıklamasında, BM
Güvenlik Konseyi'nin
referandumlann
sonuçlannı saygıyla
karşıladığı belirtilirken,
birleşme planının
başansızlığa uğraması
nedeniyle Genel
Sekreter'in uğradığı düş
kınklığının paylaşıldığı
kaydedildi. Alman
Büyükelçi,
açıklamasından sonra
gazetecilerin sorularını
yanıtlarken, konseyin
başkanhk açıklaması
yerine basın
açıklamasıyla yetinmek
zorunda kalması
konusunda yorum
yapmadı. Konseyde
Türk tarafina destek veren
ve adada Türkler'e
yönelik tecridin
kalkmasını isteyen
Pakistan'ın BM Daimi
Temsilci Yardımcısı
Mesud Halid de yaptığı
açıklamada, ülkesinin
Kıbns Türlderi'ne
yönelik tecridin
kalkmasına ahfta
bulunacak bir başkanhk
açıklaması çıkması için
çaba gösterdiğini, ancak
bunun yeterince taraf
bulmadığıru ifade etti.
Diplomatik kaynaklar,
konseyinbir basın
açıklamasıyla
yetinmesinde, Rusya'nın
Cin ve Fransa'nın
engellemelerinin büyük
etkısi olduğunu
kaydettiler.
artık haksızlık olacağı" vurgulanan
tasanda, "Bu tür yalnızlığın birleşik
Kıbns'a karşı çıkanların tutumla-
nnı güçlendirecegi" görüşü savoınul-
du.
Referandum sonucunun "derin ha-
yal kınklığı'' yarattığı ifade edilen
kararda, BM planını kabul eden Kıb-
nslı Türklerin takdir edildiği bildiril-
di.
KKTC'li pariamenteriere engel
Oylama sırasında, karar tasansın-
da yer alan ve KKTC'li parlamenter-
lerin AKPM genel kurul ve uzmanlık
komisyonu çahşmalanna katümala-
nyla birlikte söz almalannı isteyen bö-
lüm geniş tartışma yarattı.
AKPM içindeki Yunan ve İngiliz
parlamenterlerin sunduğu değişiklik
önergesinin kabul edilmesiyle bu ta-
lebe karşı çıkıldı ve bunun yerine,
"AKPM'nin, Kıbns Türk kesimi
temsilcileriyle genel kurul ve ilgili ko-
misyon çalışmalannda daha yakın
ilişkiye girmesi ve Kıbnsb Türk tem-
sikilerin Rum kesimi heyeti içinde
yer almalan" çağnsında bulunuldu.
KKTC'li parlamenterlere doğrudan
genel kurul ve komisyon toplantılan-
na katılma hakkı verecek bu bölümün
karardan çıkanlması, Türk parlamen-
terler arasında hayal kınklığı yarattı.
Bu arada, genel kuruldaki tartışmala-
ra sırasında, A\Tupah parlamenterler
Rumlann "hayır" oyu kullanarak pla-
na karşı çıkmalannı eleştiren konuş-
malar yaptılar.
Erdoğan referandumun tekrarlanmasına sıcak bakmazken Türk tarafının ödüllendirilmesini istedi
De Soto ikinci referandum için nabız yokladı
Kıbns'taki görevi sona eren De Soto, .\nkara'ya veda etti. De Soto
Başbakan Erdoğan ve Dışişleri Bakanı Gül ile görüştü.
ANKARA (CumhuriyetBüro-
su)-BM Genel Sekreteri KofiAn-
nan" m Kıbns Özel Temsilcisi Al-
VSÜTO De Soto, Annan planının ikin-
ci kez referanduma sunulması ko-
nusunda Ankara'nın nabzını yok-
ladı. De Soto, BM'ye sunacağı
Kıbns raporunda her şeye karşın
hakkaniyetli davranacağını belirt-
ti. Başbakan TayyipErdoğan, ikin-
ci referanduma sıcak bakmadık-
lannı, GKRY'nin 1 Mayıs'tatüm
adayı temsilen AB'ye üye olaca-
ğını belirterek, adadaki gerçek-
fere ve oluşan bu yeni duruma uy-
gun davramlmasım istedi.
.Annan Planı'nın referandumda
Rum tarafinca reddedilmesinin
ardından görevi sona eren De So-
to, dün Ankara'ya veda etti. De So-
to'nun ilkdurağı Dışişleri Bakan-
lığı oldu. Dışişleri Bakanı Abdut-
lah Gül ve yaklaşık 4 yıldır Kıb-
ns müzakerelerinde birlikte ol-
duğu diplomatlarla görüşen De
Soto, daha sonra Başbakan Erdo-
ğan ile biraraya geldı.
De Soto, Annan planının red-
dedilmesinın Rum tarafuıı, özel-
likle de Papadopulos'u zora sok-
tuğunu savoındu. De Soto. ıkincı
referanduma Türk tarafirun nasıl
baktığı konusunda nabız da yok-
ladı. Başbakan Erdoğan, artık bu
kapının kapandığım ve Kıbns'ta
yeni bir durumun ortaya çıktığı-
nı ima ederek. referanduma sıcak
bakmadıklan mesajını verdi.
GKRY'nin 1 Mayıs'ta AB'ye üye
olacağına dikkat çeken Erdoğan,
"Hepimiz bu yeni durum ve ger-
çeklereuygun danranmahyız. Ada-
da banştan yana rurum sergile-
yen Türk tarafi ödüüendirilmeo"
diye konuştu.
De Soto,gazetecilerin sorulan-
nı yanıtlarken de BM'nin yakın
gelecekte Kıbns'ta yeni bir giri-
şim başlatmayı düşünmediğini
söyledi. Annan, bundan sonra
Rumlann istemesi durumunda
ikinci bir referandumun Güney'de
yapılabileceğini söyledi. De So-
to. Kıbns Türklerinin referan-
dumda "evet" demesiyle planının
"yan kabul edilmiş" olduğunu
saMindu.
BIÇAK SIRTI
EROL MANİSALI
'Ben Sana Mecburum../
Sky Türk'ün ekranına Attilâ llhan'la birlikte çı-
kıyoruz. Ikimizin arasında Özge Özsağman tüm
haşmetiyle oturuyor. Kıbns'ı konuşuyoruz, ertesi gün
referandum var.
- Aslında sadece Kıbns'ı değil dünya dengeleri-
ni, bölgemizin durumunu, Amerika ve Avrupa'nın
marifetlerıni konuşuyoruz.
- Amerika'yı ve Avrupa'yı, kapitalizmin nasıl sü-
rüklendığini tartışıyoruz...
- Batı'nın dev şirketlerinin dünyayı (veTürkiye'yi)
denetim altına almak için yaptıklarını anlatıyoruz...
- Ve sonucunda Batı emperyalizminin Kıbns'a na-
sıl el atmak istediğini göstermeye çalışıyoruz...
Referandumda "eyeflerin tarafında Amerika,
Avrupa, AKP, büyük şirketler, gayri milli sermaye
ve medyası toplanmışlar.
Iki saat sonra programın sonunda özge birsürp-
rizyapıyorve Attilâ Ilhan'ınCD'siniçaldınyor, "Ben
sana mecburum..." diye sürüp giden şiiri dinliyo-
ruz.
- Içim sızlıyor belki de gözümden bir damla yaş
süzülüyor...
- Yalnız benim değil özge'nin de, Attilâ llhan'ın
da...
- "Ben sana mecburum..." sözlerini sanki Kıb-
rıs'taki insancıklar söylüyor...
- Avrupa'nın esiri olmaya, hem de yann bir Rum
adasında azınlıktaki insancıklar olaraK...
- Eskiden ingiliz ezmiş, sonra Rum hırpalamış...
Şimdi de Ankara arkasını dönmüş, başının çare-
sine bak diyor, onu ıtiyor... Kendı başını kurtarmak
için... Gitde nereye "yamanırsan yaman", benden
sana hayır yok diyor...
- "Bize Türkiye'den hayıryok" diyen insancıklar
da gidiyorlar. Yann yurtlannı, Kıbns'ı terk edip çil
yavrusu gibi sağa sola dağılacaklar. Ya da Rum ge-
lip basacak...
- "Ben sana mecburum..." diye yabana koşan,
yabana itilen ınsanlar... Ortada bırakılan ve sonun-
da mecbur edilen insanlar...Türkiye'yeyaklaşmak
yerine bir Avrupa kimliği için öz yurdunu adayı ya-
nn terk etmek zorunda kalacak insancıklar...
- "Artık ben yokum, toprağım yok, vatanımyok"
diyerek boynuna bağladığı kimlikle Avrupa kapı-
larına bir yetim gibi bırakılan insancıklar...
- Emperyalizmin sadakasına bırakılan kımsesiz-
ler misalı...
- Ne yapsınlar, Avrupa kapısına terk edilen ye-
timler Ben sana mecburum..." demeyecekler de
ne diyecekler?
- Türkiye beni terk etti, beni sana mecbur etti,
başka çarem yok demek zorunda kalan insan-
cıklar...
Kim, kimi, neden?..
Soğuksavaş birti, Türkiye "Batı'nın dışına vekar-
şısına alındı" ve aynştırma başladı... Once Kıbns
dediler, Kıbrıs'taki Türklere de kale duvarlarının dı-
şında mı kalmak istıyorsunuz yoksa "iltica mı ede-
ceksiniz" diye sordular... Ve "evet"yanrtını aldılar...
- öyle ya Ankara onlara arkasını dönmüştü.
Hükümet, "Ben artık kanşmıyorum, garantörfa-
lan değilim, siz karar verin" diyerek onlan yaba-
na itiyordu.
Ankara'nın "yüksek tepelerinden" de bir esinti
gelmemışti. Insancıklaraseçenek bile bırakılmamış-
tı. Ankara, Brüksel, VVashington hep birlikte "Evet
deyin, evet deyin" diye tempo tutuyorlardı. Arala-
nndaanlaşmışlardı, itiyorlardı. İnsancıklar mecbur
bırakılmışlardı, başka seçenekleri yoktu. Evet de-
mezlerse bir yetim gibi ortada kalacaklardı...
Onlar da gitmeye karar verdiler... Yansı Anado-
lu'ya postalanacaklar... Kalan yarısı Avrupa kimli-
ği ile sağda solda iş tutmaya çalışacak. Ama ya-
nn Kıbns'ta bir tek Türk kalmayacak... Ankara,
vVashington, Brüksel anlaşmış, mecbursun...
- "Ben sana mecburum..." sözlerınde Kıbns'ta-
ki insancıklann kaderi dile getiriliyordu sanki... Içi-
miz belki de bunun için sızlıyordu... Yanağımıza dü-
şen damlalar bundandı.
- insancıklar adacıklanndan aynlmak istemese-
ler bile öyle ya da böyle gönderileceklerdi... Iste-
meseler de mecburdular, başka yol yoktu...
Batı emperyalizmi silahlannı donanmış, keskin
dişlerini göstermişti... Mehmet Akrf bu defa ya-
nılmıştı... Çünkü canavar içimizdeydi... Ve yedi dü-
velin uzantılan...
İnsancıklar "Ben sana mecburum..." diyerekgi-
diyorlardı, yavaş yavaş...
www.istanbul.edu.tr/iktisat/emanisali
BOP'DE tLK SOMUT ADIM
Ortadoğu için
Marshall Planı
YYASHINGTON
(A.4) - ABD'nin Bü-
yük Ortadoğu Projesı
(BOP) çerçevesinde ilk
somut adım olarak Se-
natör Joe Liebernıan
ve ChuckHagel, Orta-
doğu'da bir kalkınma
bankası kurulması ve
bu ülkelere ekonomik
yardım sağlanmasını
içeren bir tasarıyı
Kongre'ye sundu.
Demokrat Parti Con-
necticut Senatörü Li-
ebennan ile Cumhuri-
yetçi Parti Nebraska Se-
natörü Hagel'ın spon-
sorluğunda sunulan ta-
san, 2. Dünya Savaşı
sonrasında, aralannda
Türkiye'nin de bulun-
duğu bazı ülkelerin Ba-
tı'yla bütünleşmesi
amacıyla ABD'nin sağ-
ladığı Marshall yardı-
mına atfen, "\eni Mars-
hall Planı" olarak da
anılıyor.
Lieberman ve Hagel,
Kongre'de, BOP kapsa-
mındakı 17 ülkenin
ABD'dekı büyükelçi-
leriyle bir toplantı yap-
tı. Türkiye'nin Was-
hington Büyükelçisi
FarukLoğoğlu da top-
lantıya katıldı. Tasan-
da, "Bü>ük Ortadoğu
ve OrtaAs\a Kalkınma
Bankası" kurulması
maddesi yer alıyor.
Tasanda. Büyük Or-
tadoğu ve Orta Asya
Kalkınma Vakfı oluş-
turularak yardım prog-
ramlannın yönetilme-
si de bulunuyor. Tasa-
n, "Demokrasi Fonu"
aracılığıyla shil toplum
ve hukuk kurallannın
desteklenmesini de ön-
görüyor. Tasanda
ABD'nin, söz konusu
ülkelere 5 yıl boyunca,
yılda 1 milyardolarba-
ğışta bulunması ve
programa, diğer ülke-
lerden de destek sağ-
lanması öngörülüyor.